La Folle du Sacré-Coeur (Madwoman of the Sacred Heart) - Jodorowsky & Moebius

Başlatan nikopol, 07 Ocak, 2016, 02:23:32

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

nikopol



Turkceye "Kutsal Kalbin/Sacre-Coeur'un Delisi/Deli Kadini" (Sacre-Coeur, Paris'te bir kilise) diye cevirebilecegimiz eser, toplamda uc ciltten olusuyor. Ilk iki cilt, Fransa'da 1992 ve 1993'te, son cilt ise 1998'te yayinlanmis. Humanoids, 2013'te uc cildi tek sayida basti.

Jodorowsky ve Moebius isimlerine birlikte yarattiklari Incal Evreni'nden asinayiz. Bilimkurgu turunde olan Incal'in aksine Madwoman oldukca anaakim cizgilere sahip. Konu gercekci basliyor, ama sonradan fantastik ya da surrealist/absurt ogeler kazaniyor. Alan Mangel, Sorbonne Universitesi'nde felsefe profesorudur. Altmisinci yas gunuyle birlikte, karisi kendisini terk eder, Mangel'in tekduze hayati sarsilir ve Mangel ile genc ogrencisi/hayrani Elisabeth arasinda siradisi bir iliski baslar. Elisabeth, tanrinin kendisi ve Alan icin bir plani olduguna, birlikte kutsal bir cocuk (St. John / Havari Yohanna) dunyaya getireceklerine inanmaktadir. Elisabeth'in dini inanclari bununla sinirli degildir ve Alan'la birlikte ciktiklari yolculuga "St. Joseph" ile "Meryem" de dahil olur. Bir de, tum yasanmamisliklari ve pismanliklariyla, hayalet seklinde Alan Mangel'in gencligi.

Kutsal ekip bizi Fransa'dan Kolombiya'ya uzanacak bir yolculuga cikarir, nihayetinde ise oyku Paris'te sonlanir. Yillar sonra gelen ucuncu cilt, gorselligiyle biraz daha farkli. Cizimler biraz karikaturize, sayfalar genelde uc bant yerine, dort bant iceriyor. Jodorowsky, oykulerinde dini gondermelere, sorgulamalara yer veriyor; bu dizi, okudugum isleri icerisinde, dini en fazla merkezine alan calisma. Acikcasi dinle ilgili kisimlara cok fazla kafa yormadan okudum. Okursaniz, siz oyle yapmayin :)

Dizi, bol bol entelijansiya/akademi elestirisi, dini gondermeler, dusmeyen bir tempo, mizah duygusu iceriyor. Her topluma ve her zamana hitap eden bir eser olmaktan cok, buram buram Fransa kokuyor. Amazon yorumlarinda Ingilizcesini okuyan okuyucular, beklediklerinden farkli bir eserle karsilastiklarini yazmislar. Herhalde uzayda gecen yolculuklardan sonra, kendilerini Sorbonne'un felsefe kursusunde bulmayi beklemiyorlardi. Moebius ve Jodorowsky icin bir sikinti yok. Bilimkurgu da yapabilirlerdi, western de yazip cizebilirlerdi, oyle degil mi?








hennessy

Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları

ferzan

    Son derece iştah açıcı ve can çektiren bir tanıtım olmuş, kendi adıma teşekkürü borç bilirim...

    Jodorovsky ve Moebius ikilisinin hem birlikte, hem de birbirinden bağımsız işleri ve bu işlerin kaliteleri hepimizce malum...Ama dürüst olmak gerekirse ikilinin western, bilim-kurgu ve fantastik harici daha dünyevi ve gündelik bir eserinden haberdar olmak beni ayrıca mutlu etti...

    Darısı bilmediğimiz nice '' dünyevi '' frankofonların başına... :)
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

hanac