Sıradan Zaferler - KaraKarga

[nicholaihel]

Nil Karaibrahimgil'den destek gelmiş

https://www.facebook.com/KaraKargaYayinlari/videos/1811770065740506/

[peder clemente]

Ben puanımı peşin söyleyeyim:9.5/10.Time:"En iyi beş grafik romandan biri", Levent Cantek:"Türkçede yakın dönemde yayımlanmış en önemli on grafik romandan biri olabilir" diyorlar.Kitaplıktaki yeri:Watchmen, Maus, Persepolis, Ghost World, Güngezgini, Cenaze evi- şenlik evi gibi en iyilerin yanına koyulmaya lâyık bir sanat eseri.Güçlü bir grafik roman.Gücünü karakterlerinden, sakin ve sade anlatımından, yarattığı duygulardan ve hayatın ta kendisinden alıyor.
   Marco adlı fotoğraf sanatçısının, psikolojik sorunları, korkuları, (öz)güvensizlikleri,ailesiyle olan dertleri.Bunların birini bile yenmesi; dışarıdan "sıradan zafer" olarak görülse bile kendisi için muazzam bir başarı.Politika, vicdan muhasebesi, yabancı düşmanlığı,hastalık, yaşlılık, pişmanlık gibi birçok katmanları da var eserin.
   Eğer alırsanız, ödediğiniz paranın karşılığını fazlasıyla veren çok değerli bir esere sahip olursunuz.
   Angouleme Çizgi Roman Festivalinde ödül almış bu grafik romanda herkes kendisinden bir şeyler bulabilir.Bazen sesli gülebilirsiniz...Bazen gözleriniz dolabilir...Hayat işte...Böyle.

[pearl jam]

Sıradan hayatlar üzerine çok iyi yazılmış ve çizilmiş derinlikli bir çizgi roman.  Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği hikayesi bazen gerçekçiliği ile sizi zorluyor. İkinci kitaptan sonrasına devam etmedim, yarım bıraktım şimdilik. Bitirirsem sanki hayatımın sonunu görecekmişim gibi geldi galiba  neyse belki biraz abartmış olabilirim ama neticede enfes bir çizgi roman olduğunu henüz yarısını okumuşken dahi söyleyebilirim.

[carlespuyol]

Harika bir çizgi roman, Karakarga yayınlarına teşekkür ediyorum bizi böyle bir eserle buluşturdukları için, baskı kalitesi çok güzel tek eksiği sert kapak olmaması bence. Kitaba gelicek olursam bir adamın hayattaki amacını sorgulaması,bir şey yapmak istememesi bağlanma sorunları, çocuk konusu ve daha birçok konu hakkında sorunları üzerine gel-git yaşıyor kahramanımız çizimler tatmin edici herkesin okumasını öneririm.

[SeSSe]

Hayatımda okuduğum en iyi çizgiromanlardan birisi hikaye sizi içine çekiyor adeta kitap ismi gibi sıradan hayatları sıradan zaferleri sıradan insanları onların ilişkilerini umutlarını umutsuzluklarını akıcı bir üslupla anlatıyor farklı hayatları tanıdığınızı hissediyorsunuz okurken, mizahıda dramıda yerli yerinde kullanıyor.

[hasanmahmut]

O kadar iyi yorum gördüm ki dayanamayıp koleksiyonuma kattım. Bir an önce okuyacağım. Karakarga'ya teşekkürler farklı tatları bizlere sundukları için.

[İnancomic]

Okudum baya beğendim bende güngezginine benzetenler olmuş bence ondan daha iyi açıkçası güngezgininin biraz abartıldığini düşünüyorum şahsi fikrim . Sıradan zaferler ise bana çok gerçekçi hayattan geldi sıcak bir hikaye 

[frodo]

Okuyacak olanlara tavsiye yavaş yavaş okuyun bittiğinde ise keşki bitmeseydi diyeceğiniz bir çizgi roman olacak.
Karakterlerin duyguları çizimlere çok güzel aktarılmış,kendimize dersler çıkaracağımız  bir hikaye.

[OZAN BALIM]

Karakarga çizgi roman dünyasına girer girmez ciddi bir fark yarattı. İyi ki varlar...

[SeSSe]

Neden tersane işçilerinin fotoğrafını çektiğini sorduklarında cevap şuydu, "insanlar tüm bu şeylerin yolların binaların gemilerin kimler tarafından yapıldığını çok çabuk unutuyorlar belki bu resimler ilerde hatırlamalarına yardımcı olur" gibi bir diyalog vardı, herşeyiyle çok etkileyici bir grafik roman bu tür kitaplar nadir üretiliyorlar alıp okumak lazım bence .

[ferzan]

    Birkaç gündür Sıradan Zaferler 'i okuyordum, bugün bitti...

    Çıktığı gibi almama rağmen neden bilmiyorum, uzak durmuştum hep...Bir türlü canım okumak istememişti...Çizgisinden falan değil de, yine dört bant frankofon sayfa formatını orijinal ebatta görememekten kaynaklı bir ''tavşan dağa küsmüş'' tepkisi de olabilir...Eyvallah, bu sayede daha ucuz alıyoruz, sağolsunlar varolsunlar ama işte okuyana kadar aylar geçti...

    Hakikaten övüldüğü kadar varmış...Öyle çok büyük ve kıyameti koparan bir öykü değil ama tam da adına yaraşır bir şekilde sıradanlığın sıradışı olduğu (Takva filminden alıntı yaptım) çok kendine has, duygulu, yer yer melankolik bir kitaptı...Üreticisi, gayet gündelik şeylerle nasıl empati kurdurup nasıl dokunacağını iyi biliyor...İlk bölümü okurken bir parça sarsılmıştım, zira ana karakterin korkuları ve bilhassa herşeyin olduğu gibi kalma takıntısı (ki zaman içerisinde zaman kavramına yönelik bir düşmanlığı, mecburi değişimi kabullenememeyi ve kronikleşecek ağır depresyonlar silsilesini beraberinde getiren bir takıntı) beni bir kez daha kendi sefil bakış açımla yüzleştirip vurdu...Okuyan pek çok kimseyi farklı açılardan yakaladığına ya da yakalayacağına eminim...

    Haftanın son iş gününü, bir fırsat yaratıp da tamamen Manu Larcenet'i inceleyerek geçirdim...Daha evvelden Blast isimli eserinin bir kısmına ait dijital materyaler elime geçmişti numune olarak...Biz Sıradan Zaferler ile kendisinden haberdar olduk ve forumda Peyami Bey sağolsun ekstra üç beş birşey öğrendik hakkında ama bana kalırsa bu adam kesinlikle abartılması gereken bir sanatçı...Üç-dört stile birden kayan ve yine bu stillerin tamamı şahsına münhasır olan, gayet de birbiriyle tutarlı olan dehşet bir anlatıcı...Özellikle Blast 'taki sayfalarına bakmaya doyamadım ve tüm gün boyunca internette önümde açık kaldı...

    Bu adamın kesinlikle daha fazla eseri Türkçe'ye kazandırılmalı...Bilhassa ''Le Rapport De Brodeck'' ile ''Blast''...

    Farklı çalışmalarından örnekler ;

[Phyron]

Okuduğum en iyi çizgi romanlardan. Fotoğrafçılık, tersane işçilerine bakış, kişisel ve ailevi ilişkiler hepsi bir bütün, çizimlerini de çok sevmiştim.

[Nomad]

"Çok güzeldi lan"
Kitabı bitirdiğimde ağzımdan dökülen sözler bunlardı.
Tercihler, kararlar ve sonrasında sonuçlar.
Sıradan hayatlar yaşayan insanların uzun vadede tercihlerinin sonuçlarıyla yüzleşmesini anlatan sıcacık hikayeler.
Tek bir kişi ekseninde değil de sosyal çevresini de katarak zenginleştirilmiş bir öykü.
Ne süper kahramanlar, ne kusursuz insanlar var.
Herkesin yaşadığı kadar alabileceği bir içeriği var.
Çok sıcak çizgileri var.
Çok bizden karakterleri var.
Çok akıcı bir kurgusu var.
Tüm anlatısını basitliğin içerisine yedirilmiş bir derinlikle yapıyor.
Bu açıdan da çok takdirimi kazandı.
Ne körün gözüne parmak var, ne de yavanlık var.
Gözünün görebildiği, aklının erebildiği yere kadar alabilirsin anlatılanları.
Herkes için derinliği farklı olacaktır.
Hangi kitaplarla yarıştı aldığı ödül için bilmiyorum ama haketmiştir herhalde.
Zira benden de bir arşive atılma ödülü kazandı.

[memospinoz]

Hangi kitaplarla yarıştı aldığı ödül için bilmiyorum ama haketmiştir herhalde.

L'ascension du haut mal: Volume 6 (Epileptic) by David B., L'Association
Blonde platine (Summer Blonde) by Adrian Tomine, Le Seuil
Broderies (Embroideries) by Marjane Satrapi, L'Association
Daredevil: Underboss and Daredevil: Le scoop by Brian Michael Bendis and Alex Maleev, Marvel
Lupus: Tome 1 by Frédérik Peeters, Atrabile
La vie de ma mère: Face A and Face B by Jean-Christophe Chauzy and Thierry Jonquet, Gallimard

[Nomad]

L'ascension du haut mal: Volume 6 (Epileptic) by David B., L'Association
Blonde platine (Summer Blonde) by Adrian Tomine, Le Seuil
Broderies (Embroideries) by Marjane Satrapi, L'Association
Daredevil: Underboss and Daredevil: Le scoop by Brian Michael Bendis and Alex Maleev, Marvel
Lupus: Tome 1 by Frédérik Peeters, Atrabile
La vie de ma mère: Face A and Face B by Jean-Christophe Chauzy and Thierry Jonquet, Gallimard

Sağolasın üstad.
Sadece koyu renk olanlar tanıdık bana.
Daredevil çok iyi, Lupus bizim bildiğimiz Attila ve Kurt Kadın öyküsü ise eh işte.
Sıradan Zaferler onları döver bence.
Diğerleri hakkında maalesef bilgim yok.