Superman Red Son - YKY

Başlatan dean, 31 Mart, 2017, 19:12:21

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Nightrain

Mark Millar, hem Amerika'ya hem de Rusya'ya tarafsız bir gözle bakmış. Kesinlikle Amerika ya da Rusya'yı kayırma gibi bir durum yok. Kitabın sonunda "oha" çektim. Hakikaten iyi bir hikaye.
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

Levent Suberk

Bu çizgi romanın 60'lı 70'li yıllarda yayınlanabilmesinin mümkünatı yoktu. Süpermenin göğsünde orak çekiç ha?... Zaman dünyayı nasıl da değiştiriyor.

nicholaihel

Buradaki Lex Luthor çizimlerini Bond'u canlandıran genç Sean Connery'e benzeten sadece ben miyim acaba?

Nightrain

Alıntı yapılan: nicholaihel - 01 Mayıs, 2017, 22:58:47
Buradaki Lex Luthor çizimlerini Bond'u canlandıran genç Sean Connery'e benzeten sadece ben miyim acaba?

Bende bahsetmiştim. ;D
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

Nightrain

YKY'nin çizgi roman kısmıyla ilgilenen şahıslar birazcık kafalarını çalıştırsa da, şu ciltleri bassalar keşke:

https://www.comixology.com/Superman-The-Death-of-Superman/comics-series/5376?ref=Y29taWMvdmlldy9kZXNrdG9wL2Fsc29fYm91Z2h0L3BkX3NpbXNfczJz
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

dean

Alıntı yapılan: Nightrain - 11 Mayıs, 2017, 12:36:42
YKY'nin çizgi roman kısmıyla ilgilenen şahıslar birazcık kafalarını çalıştırsa da, şu ciltleri bassalar keşke:

https://www.comixology.com/Superman-The-Death-of-Superman/comics-series/5376?ref=Y29taWMvdmlldy9kZXNrdG9wL2Fsc29fYm91Z2h0L3BkX3NpbXNfczJz

  Keşke ama benim hiç umudum yok. Daha Superman ana serisi bile basılmadı.

köstebek

Süperman'in ölümü mevzusu biz de daha önce basılmamış mıydı?

Nightrain

1N Comics basmış sanırım. 9 fasikül çıkartmışlar.
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

Harun Ça

Güzel hikaye güzel çizimler. Çoğu bu tarz ilginç hikayeler güzel başlar ama sonu pek toparlanan azdı. Bu sefer gayet tatmin ediciydi. Pek beğendim.

yalcinerol345

Alternatif evren hikayelerini pek sevmem.Şimdiye kadar Conan'ın 20.yüzyılda macerası ve Çizgi Düşler'in İnjustice serisi beni etkiledi.Bu da çok güzel.

ferzan

    Superman Red Son'u okudum...Açıkçası biraz hayal kırıklığına uğradım...Hakkında duyduğum onca övgüden sonra daha farklı ve vurucu birşey bekliyordum...Fikir harika, potansiyel çok güçlü ama okumadan evvel vaad ettiği derinlik ve kültlük hissini okurken veremedi...Superman ve Lex Luthor harici diğer pek çok karakterin öykü içerisindeki seyri çok tatmin edici değildi ama gayet güzel noktaları da es geçmek olmaz...En az yarım düzine aforizma çıkacak denli hoş cümleler ile alternatif tarihi arka planı bir yana, Superman'in bulunduğu mekiğin 12 saat farkla ABD'ye değil de Ukrayna'da bir kolektif çiftlik yakınlarına düşmesi çok iyi fikirdi...SSBC 'nin tüm ideallerini benimsemesine, Stalin'in manevi oğlu gibi yetişmesine karşın aslında marksist düşüncenin temel mottolarından biri olan her insanın eşit yaratıldığı ilkesine son derece ters düşmesi ve savunduğu fikirlere rağmen bu aykırı varoluşunun teşkil ettiği tezat harikaydı...

    Yine de bir parça daha uzun olsa kesinlikle sıkılırdım sanırım...Ayrıca Batman, Green Lantern, Wonder Woman ve Lois Lane karakterlerinin edilgenliği, hele Batman 'in tamamen basit bir anarşist/terörist gibi oluşu, bunun sebebi olarak gösterilen intikam motivasyonu falan bana bir parça sönük geldi...Red Son temasından çok büyük ve epik bir hikaye çıkabilecekken, detaylar dolayısıyla sadece ortalama üzeri bir hikaye çıkmış olması hissine kapıldım...

    Buna rağmen finali son kertede tüm kitabı toparladı...Bambaşka bir yerden yumruk sallayarak gardımı düşürdü...Çok büyük etki teşkil etmese de kitap genelindeki olumlu fikir ortalamamı daha yukarıya çekti...Anlatı, bir döngüye hapsoldu ve (DİKKAT!!!SPOILER) Kal-el 'in başka bir gezegenden değil de aslında kendi gezegeninin geleceğinden gelmiş olma fikri ve mekiğin yeniden Ukrayna'ya düşüşü, (SPOILER BİTTİ) kitabı gülümseyerek memnun bir şekilde kapamama yetti...

    İlginç bir kitaptı...Çok daha ilginç ve yetkin olma potansiyeli vardı bu fikrin bence...Yer yer hoşlanmama rağmen fikrin potansiyeline bir parça yazık olduğunu düşünüyorum...Bununla beraber bu tarz karakterlerle ilgili tarihi, politik ve sosyal göndermeli öykülerin daha fazla yazılmasını umuyorum...

    Çizgi roman, ana akım popüler karakterleriyle bile ''entertainment'' öğesi olarak kalmayı haketmiyor...En başından beri bu kültürün bünyesinde var olmuş ana akım comicslerin daha büyük hikayelerle eğlence sektörü ve popüler story-telling unsuru olmaktan çıkıp daha suya sabuna dokunur hale gelmesini arzuluyorum...Örnekleri belli belirsiz de olsa var çünkü...Belki son 20 yıla yakındır ince ince temalar işleniyor ama gereken hamle gözle görülür bir şekilde gelebilmiş değil sanki...Yine de  atıyorum bir X-Men ile toplumsal ötekileştirme üzerine, azınlık empatisi üzerine, farklılığın vurgulanması (ırk, cinsel yönelim, fikir vs.) üzerine satır arası fikirler verilebiliyor ama bu eleştiri yahut ifşa ne denli yerine ulaşıyor, yüzde kaç tarafından algılanıyor bilinmez...Örnekler bazı Marvel ve DC karakterleriyle, hatta birkaç Image Comics ürünüyle bile genişletilebilir...Buna rağmen bugün halen gereken vurucu etkinin gerçekleşmemiş olması ve çizgi romanın bir aktif fikir aracı olmasına engel olan ''eğlence sektörü'' algısı, temelde düşünsel bir silah olarak görmek istediğim yegane anlatı türü olan çizgi romanın etkisini hafifletmeye devam ediyor...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

battlehammer

Ferzan insaflı davranmış, ben bu kadar yapıcı yaklaşamadım. Goodreads'deki yorumumu aynen aktarıyorum.

İyi bir fikir nasıl berbat edilirin Dc evrenindeki yegane örneği.

"Stalin'e nasıl sövebilirim", "Nazi propagandasını günümüze taşımak için neler yapmalıyız?"'a cevap arayarak yola çıkan kitabımız, ikinci facepalm'ı "Lex luthor çok zeki bir insandır" argümanını 70 iq seviyesinde nasıl sunabiliriz?" sorusuyla yaşatıp güzel bir başlangıç yapıyor.

Güzel çizimler ve hakikaten üzerinde uğraşılmış tasarımlar ve renk paleti ilgi çekici olmasına karşın, başarısız yazarlık -veya açık konuşayım, bildiğin geri zekalılık- asla hikayenin peşini bırakmıyor.

Kurgudaki eksiklikler, yazarın iki olayı bir birine bağlama beceriksizliği, zaman atlamaları ile geçiştirilirken, yine başarısız yazarlığın bir başka örneği sonucu Superman'in kendisi harici tüm karakterler karikatür olmaktan ileri bir türlü gidemiyor.

Elbette gerek süper kahraman çizgi romanlarının genelde çocukları ve ortalama zekanın altı okuyucu kitlesini hedeflemesi, gerekse Superman'in tarihsel "Amerikan rüyası propagandası" işlevi düşünüldüğünde, beklentim bir edebiyat şaheseri ile karşılamak değildi. Ancak bu durumun bile sınırlarını zorlayan başarısız yazarlık insanın gerçekten canını sıkıyor. Özellikle tarihsel süreçle yoğurulmuş bir alternatif gerçeklik varyasyonu yazılmaya çalışıldığı düşünülürse, pirinç bir kapı tokmağından bir tık daha konuya hakim olması beklentisinin önüne geçemiyor insan.

Mikro/makro ekonomi ve kapitalist ekonominin işleyişi (pazar ekonomisi/sınırlı pazar ekonomisi) hakkında hiç bilgi sahibi olma gereği duymaksızın bunu hikayede kullanıp yazar adına utanma duygusunu bana yaşattığı için sayın Millar'a bir kez daha teşekkür ediyor, Magical item kaybetti diye trip atıp ihanet eden kahramanlarıyla birlikte, en kısa zamanda Darwin ödülünü teslim almasını dileyerek mevzuyu kendi adıma kapatıyorum.

battlehammer

Alıntı yapılan: ferzan - 28 Ekim, 2017, 21:54:53
    Çizgi roman, ana akım popüler karakterleriyle bile ''entertainment'' öğesi olarak kalmayı haketmiyor...En başından beri bu kültürün bünyesinde var olmuş ana akım comicslerin daha büyük hikayelerle eğlence sektörü ve popüler story-telling unsuru olmaktan çıkıp daha suya sabuna dokunur hale gelmesini arzuluyorum...

Bu gayet haklı talep özel olarak dikkatimi çekti bu arada, üzerine iki üç söz söylemek istiyorum.

Bu basitçe asla olmayacak çünkü bu firmaların ürettiği çizgi romanlar, firmaların asıl ürünleri değil. Bugün Marvel ve DC'nin IP'leri(intellectual property) milyarlarca dolar ediyor. Her yapılan film minimum 150 milyon dolardan başlıyor ve iki ila üç kat kar getirmesi beklentisi ile çekiliyor. Sinemada işi bitince dizi oluyor, dizisi bitince oyun oluyor, oyunu bitince yatak çarşafı oluyor. Oluyor ha oluyor ama bir tek doğru düzgün hikaye olmuyor. Olmaları için kar maksimizasyonu gerekiyor, tekrar tekrar satılabilmesi gerekiyor. Bu yüzden de herhangi bir zeka kırıntısı içermeyen, risk almayan, çarkı döndürecek içerikler olarak sunuluyorlar.

Kısa zaman sonra çizgi romanın altın çağının  kahramanları ABD'de public domain'e düşmeye başlayacak (supermen'in 10 yılı kaldı misal) ve firmaların bu ip'leri koruyabilmesinin artık tek yolu trademark üzerinden yürümek. Zira dünyamız yeni bir disney davası daha kaldırabilecek durumda değil, artık ip sürelerini uzatmak uygulanabilir bir çözüm değil firmalar için. Ana akım çizgi romanın bu mevzudaki rolü ise TM'yi aktif halde tutmak ve firmaların altın yumurtlayan tavuklarını kaybetmelerini önlemek. Yani bizim minik hobilerimiz, zenginlerin para kazanırken yanlışlıkla yere saçtığı kırıntılar aslında.

Tam da bu sebeplerden, diğer küçük firmalar, insanlar tarafından okunabilecek, 6 milyon yıllık evrimin sonucu insan zekasının gelebildiği noktaya hakaret etmeyecek içerikler sunabilse de, Marvel ve DC gibi tek amacı kümesin kapısını açık tutmak olan firmalardan içerik beklememiz mümkün değil kapitalizmin bugün geldiği seviye itibariyle.

Hayatın gerçeklerinden kaçabildiğimiz küçük köşemizde rahat edeceğiz sandınız değil mi? Cık, kapitalizmi yıkmadıkça etmeyeceğiz :)

memospinoz


darbove

Bazen Yapı Kredi manga bassa nasıl olur diye düşünüyorum. Periyot olarak çok kötü olabilirler. Ama baskı adeti olsun dağıtım olsun çok iyiler. Banka olmaları saolsun. Zamanında doğan kardeşte fasikül fasikül tokyopop mangası basmışlardı. Sağlam bir seri alsalar neler olurdu acaba diye düşünmeden edemiyorum.
The Bird of Hermes is my name, eating my wings to make me tame.