Ken Parker ve Sinema

[darkwood]

Ken Parker Nam'ı diğer ALASKA

Giancarlo Berardi - Ivo Milazzo'nun bir ürünüdür. Öykülerinde, bazen kararsız kalacak kadar gerçekçi, içinde bulunduğu uygarlığın çarpıklıkları karşısında kimi zaman başkaldıran, kimi zaman sessiz kalan bir western kahramanı Ken Parker.

1977′de doğan ve diğerlerine hiç benzemeyen, "tek tüfekli" ama insancıl bir çizgi roman "kahramanı" Ken Parker. Ayrıcalığı kahraman olmamasından kaynaklanıyor. Gücünü değil, sadece eylemini gösteriyor okurlarına.
Ken Parker, zaman zaman suç ortağı durumuna düştüğü 80′li yılların ruhunu yansıtan tek çizgi roman kahramanı. Çünkü doğuş tarihi, "savaşma seviş" diyen "Çiçek çocukları"nın içinde bulundukları devri, dünyayı ve yaşamı sorguladıkları yıllara denk gelir. Öykülerinde daha önceki zamanlarda yaşamış olsa da Ken Parker "68 kuşağı"nın ruhunu taşır. Yaratıcılarının, dönemin "genç kızların sevgilisi sinema yıldızı" Robert Redford'dan esinlendiği düşünülür.



Kardeşi Bill ile dağlarda avcılık yapar. Bir gün, sattıkları kürklerin parasını kendilerinden çalmak isteyen üç adam pusu kurup kardeşini öldürürler. Bundan sonra, uzun yıllar kalacağı orduya sivil izci olarak katılana dek Ken Parker'ın insan avı başlar. Ken Parker mesleğinden dolayı hor görülür ama O'nun için bu önemli değildir. Çünkü olaylar O'nu değil, O olayları yönlendirecek kadar aklı başındadır. Çizgi roman kahramanlarının en entellektüeli, mürekkep yalamışıdır. Diğerlerinin aksine atının eyerinde içki değil, kitap bulunur.

Maceraları genellikle sosyal içeriklidir. Sosyal yaşamdaki kanun ve kuralları incleer, sorgular ve taraf olur. Kadınlarla arasını iyi rurması gerektiğini ama aşırı düşkün olmamamayı da bilir.
Giancarlo Berardi'nin kaleme aldığı öyküleri ve Ivo Milazzo'nun çizgileriyle hayat bulan Ken Parker, aslında yaratıcılarının dünyaya bakış açılarını yansıtmaktadır.


Bu karakter, ilham kaynağını ise, yönetmen Sydney Pollack'ın 1972 yapımı  Robert Redford'un başrolünü oynadığı, Jeremiah Johnson filminden almıştır.

Jeremiah Johnson bu hikayeyi, Vardis Fisher'in ve Robert Bunker'in kitaplarından esinlenerek beyaz perdeye aktarılmıştır. Bu kitaplarda olduğu gibi bir yandan tabiatla kucaklaşmanın diğer yandan tabiata karşı verilen mücadelenin öyküsüdür. Filmin senaristi John Milius aynı zamanda Conan The Barbarian'ın senaryosunu da yazan kişidir. John Rubinstein'in bir ballad üzerine şekillendirdiği özgün müzikleri de son derece başarılıdır.

Amerikan sinemasının modern zamanlardaki politikalarını eleştiren ürünlerine karşılık kendi tarihlerinin karanlık bir sayfası olan Kızılderili soykırımı konusunda hiçte cömert ürünler vermediği bir dönemde çekilen üç aykırı filmden biridir. Eski bir asker kendini bulmak ve özgürlüğünü doyasıya yaşamak için kendini bir dağ adamı olmaya adar.

Westernler için değişik bir bakış açısıyla anlatılan hikaye 1970'li yıllarda westernlerin için ilham kaynağı olmuştur.  Jeremiah Johnson'a kadar sinemada olduğu gibi çizgi romanlar konusunda da westernler hakkında yapılacak yeni bir şey kalmadığına dair inanç iki ustanın KEN PARKER'i yaratmasıyla değişir. Ken Parker aynı zamanda ana karakterin tasarımında model alınan Robert Redford'un da çizgi roman dünyasında ölümsüzleşmesidir.


Bununla beraber, orijinal filmdeki kafa derisi avcısı Del Gue'nin kıyafeti Ken Parker'in beyaz gömleğe geçişten önce kullandığı kıyafetin hemen hemen aynısıdır. Kardeşinin katledilmesinden önce kulübesinde konakladıkları ihtiyar Puncho ise orijinal filmde ki Ayı Pençesi Chris Lapp'tan esinlenmiştir. Jeremiah Johnson' un yola çıkarken Balta Jack'ten miras aldığı 50 Kalibrelik Hawkin tüfeğinin Ken Parker'de ki karşılığı da "çakaralmaz" ağızdan dolma Kentucky olmuştur.

Yaratılan karakter sinemada ki örneklerinden daha özgündür ve bir çeşit halk adamıdır. Kimi zaman devrimci diye düşünülebilecek fikirlerinden, okuduğu kitaplarda ki entelektüel göndermelere bambaşka bir kahramandır. Aynı anda zorlama bir sululuğun yerine doğal bir mizah ile sonsuz bir kıyımı içerebilecek ustaca senaryoları, kahramanın okuyucuyla beraber yaşlanan bir insan olması Spaghetti Westernlerin en önemli temaları olan doğallık, güldürü ve aksiyonu bir araya getirmiştir.

1977 yılından 1984 yılına kadar basılan toplam 59 albümle tamamlanan seri ülkemizde ilk olarak 1981 yılında Hasal Yayınları tarafından PISTOLERO adıyla yayınlanmıştır. Takip eden dönemde Tay Yayınları tarafından ALASKA ismiyle basılmıştır. Tay yayınlarının üç kez ardı ardına bastığı bu seriler ( en uzun soluklu olan basım 40 albüm içermektedir ) orijinal serinin kronolojisine uymamasına karşı kendi kitlesini yaratmayı başarmıştır. Bu hareket içerisinde dönemin JERIKO ve JUDAS gibi tekil western kahramanlarına karşın Ken Parker'in okuyana verdiği samimiyet ve gerçekçiliğin payı büyüktür. Tay Yayınlarının ana serinin özenli anlatımına karşı negatif bir etki yaratan bu karışık basımlarını güzelleştirip bize özgü kılan en güzel detay ise kuşkusuz Aslan Şükür'ün güzel kapak tasarımlarıdır.

Koleksiyonculuk olarak kuşaktan kuşağa aktarılabilecek bir ürün olduğunu ispatlayan bu çizgi romanın film fragramını alttaki linkten izleyebilirsiniz.

http://www.youtube.com/watch?v=PTsyZ6290N8&feature=player_embedded#!

[alan ford]

Ken Parker Nam'ı diğer ALASKA



Takip eden dönemde Tay Yayınları tarafından ALASKA ismiyle basılmıştır. Tay yayınlarının üç kez ardı ardına bastığı bu seriler ( en uzun soluklu olan basım 40 albüm içermektedir ) orijinal serinin kronolojisine uymamasına karşı kendi kitlesini yaratmayı başarmıştır.

Tay yayınları aslında ilk önce Ken Parker adıyla yayımlamış seriyi. 80 darbesine denk gelmiş ve apar topar toplatılmış bu ilk sayı. Sonrasında önce Uzun Tüfek adı düşünülmüş, eski tüfek'i andırdığı için vazgeçilmiş Alaska'da karar kılınmış. Bu Ken Parker başlıklı ilk sayıya geçenlerde gittigidiyor'da sahibi 250 TL istiyordu. Sattı mı bilemem.

[devrimk]

Ken Parker ve sinema demişken çizgi romana konuk olan film artistlerini de bir hatırlayalım istedim.
Yukarıda zaten resmi var

Norma'nın prensi

Marilyn Monroe ile aynı filmde oynamamış olsalar da Redford'la güzel bir ikili olacakları gözüküyor. Ayrıca hikayenin sonunda Monroe'nun yazdığı bir şiir var.

Centilmenler

Emektar kovboy Lee Marvin Cat Ballou filmindeki ayyaş kovboy rolüyle Oskar kazanmıştı.

Büyük Soygun

Ken'in en büyük düşmanlarından Donald Welsh ile son hesaplaşması, üçkağıtçı hırsız tiplemesiyle Barbra Streisand konuk olmuş.

Yuvaya Dönüş

Ken'in evine tekrar döndüğü en dramatik hikayelerinden biri, konuk oyuncularımız Stanley Lorel ve Oliver Hardi.

Nehirde Soygun

Nehir gemisinde Ken Fred Astaire'ye yardımcı olmaya çalışır, fakat gemiyi soymaya müthiş bir kadro gelecektir.


Leone'nin "İyi, kötü ve çirkin" filminin unutulmaz kötü adamı "Şahin bakışlı" Lee Van Cleef


Yine Leone'nin filmi "Bir zamanlar Batı'da" filmindeki mızıkası elinden düşmeyen kovboy Charles Bronson


Biz Kung-fu olarak bilirdik eskiden David Carradine


Doc Holliday'i de oynamış Kirk Douglas


Henry Fonda'da "Bir zamanlar Batı'da" da kötü adamı oynuyordu.


"Kahraman şerif" Gary Cooper'da yolcuların arasındaymış meğerse.

Silahşör
Ken Parker'ın Vahşi Bill Hickok ile macerası keşke Paul Newman'ı burada değilde Yuvaya dönüş'teki çocukluk arkadaşı olarak çizselerdi diye düşünmüşümdür hep.

Deli fişek silahşör Paul Newman. Redford ve Newman'ın "Butch Cassidy ve Sundance Kid" isimli güzel bir westerni vardır. Sundance film festivali de ismini buradan almaktadır.


"İz Peşinde" (True Grit) filminden fırlayıp gelmiş John Wayne.

Devlerin yolu

Jean Gabin'in western oynadığını zannetmiyorum işin doğrusu.


Sirkte kuvvet gösterisi yapan Arnold Scwarzenegger.

Ters-Yüz

Kadın kılığına girip tiyatroda dans eden Boy George.

[devrimk]

Ufak bir not, John Wayne'nin True Grit 2010'da tekrar çekilmiş. John Wayne'in canlandırdığı Rooster Cogburn karakterini Jeff Bridges canlandırıyor bu sefer.

Sönmeyen Kin:

Mavi Melek barında sahneye çıkan Marlene Dietrich.


Mavi Melek filminde'de oynayan Emil Jannings burada da eşlik etmiş.