Cenaze Evi Şenlik Evi - BilgeSu

Başlatan tommikser, 07 Şubat, 2011, 15:56:03

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

tommikser

Diğer bir itki geliyor abi sana şimdi.Adı Düğün Evi Şenlik Evi:



Ele aldığı konu itibarıyla şu an için oldukça ayrıksı bir yerde duruyor eser - eşcinsel bir babanın eşcinsel bir kızıyla olan ilişkisi - nden ziyade; onla birlikte "her şeye karşın" - kitabı okuyanlar ne demek istediğimi sanırım daha iyi anlar - bir kızın babasına olan sevgisini anlatan harika bir kitap - kitabın son sahnesinin, babasının Alison'u severken ki haliyle kapanışı da harika bir final olmuş - bitirdiğimde hüzünlendirdi beni -
Cenaze Evi, pek çok farklı okumaya açık bir yapıt; Amerikan ailesinin eleştirisi, eşcinsellik; kişinin kendi cinselliğini ve bana kalırsa cinsel kimlikten öte bir yerde ne olduğunu, nereden başlaması gerektiğini keşfetmesi, küçük takıntıların kendi küçüklüklerine tezat şekilde hayatımızda kapladığı büyük yerlerin irdelenmesi ve sanırım, bütün bunlarla birlikte kitabi okuyan herkesin hem fikir olacağını düşündüğüm edebiyat göndermelerinin - ki bir yerinden sonra varlıkları giderek artıyor - hayatımızda ki anlamlarına dair tartışmaları ve bizzat gönderimde bulunduğu edebiyat eserlerinin yorumlanmasına dair -
Kitap kesinlikle kendisine has üslubuyla birlikte bir eşine az rastlanır, pek çok kez geriye dönük olarak okumalara, anlamlandırmalara açık bir çalışma...
Kitapla ilgili kısaca söyleyebileceğim iki şey daha ise;
Birincisi; yazı balonları; anlatılanlar ile çizilenlerin birbirini tamamlayan ama ayni zamanda birbirinden de bağımsız olma halleri; şöyle ki; hiç çizimleri görmeden sadece konuşma balonlarını okuduğunuzda size resmedecek o kadar çok fazla seçenek, olanak sunuyor ki; ama bu kitabın bütünlüğüne zarar vermiyor, grafikler ve balonlar bağımsızlar, ama birbirlerini de bütünlüyorlar; fakat bir başkasının okumasında - farklı bir çizerin - bambaşka bir kitap ortaya çıkartabilir, çok daha farklı çizimler gerçekleştirebilir - yeniden üretebilir - ben bu durumu şahsen çok etkileyici buldum -
Diğeri ise; zaten otobiyografik olan konusunun vermiş olduğu özendirme ile; iyi anlatıldığı - ve konu çizgi roman olunca resmedildiği sürece de - her hayat bir kitabın konusu olabilir; yeter ki bayağılığa, aşırılığa dönüştürmeden, kendi sesini, akışını bulabilsin..

Yazan - Gökhan Metin

tommikser



Cenaze Evi Şenlik Evi
Alison Bechdel

Bilgesu Yayıncılık Çizgi Roman Dizisi

Hafta içi rahatsızlığımın sonucu raporlu olmanın verdiği dinlenme psikolojisi ile bol bol çizgi roman okudum. Okuduğum çizgi romanların dışında grafik  romanlarda çoğunluktaydı. Grafik romanı tanım olarak nedense çok beğendim. Çizgi roman tadında ama onun gücünden fazlasını verdiğini hissettiriyor bu kelime bana. İşte bu grafik romanlardan birinden bahsetmek istiyorum.Cenaze Evi Şenlik Evi:

Aslında kitabın adı bir çeşit anagramdan (evirmece) ileri geliyor. Funeral Home yani cenaze evi işinde çalışan bir babanın çocuklarının bu evin ismini Fun Home (eğlence evi) olarak değiştirmesiyle verilmiş bir isim. Oldukça hoşuma gitti bu evirmece.

Kitapta insan psikolojisinin çok iyi analiz edildiğini söylemek isterim. Karşımızda oldukça sert mizaca sahip bir baba ile karşı karşıyayız. Babanın, gençliğinde asker olduğu ve ikinci dünya savaşı sonrası avrupasında askerlik yaptığını öğreniyoruz. Bu sırada gelecekteki eşi ile nasıl tanıştıkları bize kitabın ilerleyen sayfalarında anlatılmakta. Bu ilişkinin, babasının vefatından sonra aile mesleğine geri dönmesiyle nasıl bir ruh haline döndüğünü görüyoruz. Aslında sevmediği bir işi yapan insanın,kendisi dışında çevresini de nasıl mutsuz ettiğini gösteriyor kitap.

Zaman içerinde ilişkinin üzerine çöken kara toprak oldukça güzel anlatılıyor. Baba,küçük bir kasabada obssesif bir şekilde diyebileceğimiz restorasyon işiyle kendini meşgul ediyor. Bu öyle bir hal alıyor ki çocuklar ve de anne  bir zaman sonra babanın sert mizacıyla bir müze evde yaşamaya başlıyor.

Babanın çocuklarından çok uzak kalması hepsinin ruhunda büyük yaralar açıyor. Bu, onların gelecekteki yaşamlarını da oldukça sarsıyor. Ailenin, aslında babanın birer biblosu olduğunu hissederek gotik çizgileriyle bizi oldukça etkilemeyi başarıyor Alison Bechdel.

Ailenin aslında çok büyük sırları olduğunu okudukça anlıyoruz. Çocuklar büyüdükçe karanlık sırlar bir bir ortaya çıkıyor.  Alison babasının bir homosüksüel olmasıyla beraber büyük bir sarsıntı yaşıyor. En etkileyici olan ise bunu haber alan kızının bir lezbiyen olduğunu babasından önce itiraf etmesi. Karanlık bir sinemada, birbirlerinin yüzüne bakmadan ilk defa bir baba kız gibi sırlarını anlatmaları oldukça insanı etkiliyor.

Aslında baba ve kızın yıllarca birbilerini uzaktan uzağa nasıl sevdiklerini, birbirlerine verdikleri kitaplardan ve bunun yarattığı tepkilerden anlıyoruz. Bir insanın sevdiğine sevgisini gösterememesinin acısını çok iyi anlatmış Alison Bechdel.

Kitabı okuduktan sonra şu fikir oluşuyor insanda. İnsan sevgisini içinde asla saklamamalı. Hele de çocuğuna karşı asla. Sevgiden mahrum olan bir insanın etrafına vereceği etkinin nasıl olduğunu okuyunca daha iyi anlayacağınıza eminim. Değişik ve hüzünlü bir tat arıyorsanız kesin okuyun. Etkileneceğinizden eminim.

Sevgiler Güneş 

alan ford

  Bir nevi "six feet under " durumları yani. İtki yine işbaşında. Alınacaklar listesine ekledim hemen.

Ama yazmazsam çatlayacağım bir şeyi hemen paylaşayım. Ben bu "grafik roman" lafından hiç ama hiç hazzetmiyorum. Çizgi roman değilim ben, daha entellektüel daha bi havalıyım edalarında, çizgi romanı küçümseyen bir durum var gibi sanki. Kusura bakmasınlar ama fiyatları dışında hiç bir havası yok. Olsa olsa "haaavalıyım  haavalıyım" nidalarıyla dolaşan sünger bob havası. Onun dışında bildiğimiz çizgi roman işte
kaçmayı denemek bir tutsağın görevidir

ümitkr

:)

Güneş aklına sağlık. Alan Ford merhaba,

"Grafik Roman" daha çok uzun metrajlı filme denk düşen bir kavram. Başı var, ortası var, sonu var. Eşek kadar kalın da (ince de olabilir). Çoğunlukla tek kitapta bitiyorlar v.s.
Seriler ise kısadırlar ve arkası yarın modunda yayınlanırlar. Dizi film gibi. Haliyle ikisi de aynı mecranın elemanı da olsalar birbirlerinden ayrılmaları gerekir diye düşünmüş abiler. 
Biraz da roman - öykü ayrımı var ama öykünün "devamı haftaya" durumu olmadığından dizi-sinema benzerliği bana daha uygun geliyor. Yoksa olay entellektüel felan diil :O)
Ha, entellektüel görünen kısmı yok mu? Var. Hepsinde mi? Tartışılır. Örümcek Adam grafik romanı yok mesela entellektüel olan. Yukarıdaki örnek ise öyle. Bunun başlıca sebebi yukarıdaki örneği parçalara bölüp seri yapsan alıcısının çok az olacağı gerçeğidir. Hem konusu itibariyle hem de tarzı itibariyle. Ayrıca salt macera olanlara inat... Bu nedenle dizileşemeyecek bir yapıtı tek parça yayınlamak akıllıca oluyor. Tek bir öyküyü barındıran uzunca bir iş olduğu için de grafik roman oluveriyor bilmem ne :P

DC ve marvel'in kahramanlarının da var ama onlar sadece tek öykü barındıran seriye destek öykülerdir.

emre ozdamarlar

Bu kitaba daha önce baslamis, araya giren islerden bitirememistim.
Gectigimiz hafta bos bi vakitte tekrar alip okudum ve 5 yildizi verdim direk.

Kitabin her bölumu bir baska edebi esere göndermelerle dolu. Odyssey'den, Proust'un Cicek Acmis Genc Kizlarin Gölgesi'nden Ulysses'e farkli eserleri ziyaret ediyoruz, bu kurgu yapitlardaki karakterlerin davranislari ile gercek hayat hikayeleri uzerine paralellikler kuruluyor. Hem Bechdel'in kendisi ve ailesi hakkinda bilgi sahibi oluyoruz hem de edebi klasikleri analiz ediyoruz farkinda olmadan.

Kitabin kapagi cok guzel bu arada, kitabin icinde en hosuma giden sahnelerden biriydi.


tamina

baba-kız ilişkisi zaten kendi başına yeterince kompleks değilmiş gibi, eşcinsel bir baba, bir eşcinselle bilmeden evlenmiş ve mutsuz bir şekilde evliliğini sürdüren soğuk, çocuklarına mesafeli, kendini sanata vermiş bir anne, bu ailenin işlettiği cenaze evi ve böyle eksantrik bir ortamda büyümeye çalışan bir kız çocuğunun babasıyla ilişkisini anlatıyor kitap benim gözümde. o yüzden tüm kız babalarına ayrıca tavsiye ediyorum. tommikser de yazmış, kitabın finalinde çocukluk günlerine dönmesi çok etkileyici. (babasının kucağına havuza(sanırım) atladığı kare gözlerimi yaşartmıştı)

yazarın böyle entellektüel bir ailede yetişmiş olmasının verdiği kültürel alt yapının da sayesinde muhtemelen, kitap edebi ve felsefi referanslarla, göndermelerle dolu. eğer bu konulara ilgiliniz yoksa bunca gönderme çöpe gider ve kitap sizin gözünüzde çok daha basit, daha az değerli, hatta biraz yavan bir hale gelir. o yüzden herkesin seveceği bir kitap olmadığını düşünüyorum. hatta yabancı review'lara bakarsanız, cahil ve muhafazakar amerikalıların gözünde bu kitap basit bir "nasıl lezbiyen oldum" hikayesi :) 

ercoktay

Yazarın diğer kitabı Annem sen misin?'i de tavsiye ederim. Benim gözümden çok başarılı bir çalışma.

hanac

Alıntı yapılan: ercoktay - 29 Kasım, 2015, 19:31:46
Yazarın diğer kitabı Annem sen misin?'i de tavsiye ederim. Benim gözümden çok başarılı bir çalışma.

Kendine ait hiç yorum yapılmayan başlığı bile var  :)

http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,10120.0.html

pizagor

Sanat kaygısı güden ağır Avrupa filmlerinin tadını aldım bu kitaptan. Konu zaten yeterince çetrefilli, düzgün işlendiğine dair kaygılarım da var. Durmadan yapılan ileri - geri sarışlarda kendini tekrarlamaları beni rahatsız etti biraz. Ama esas memnuniyetsizliği de kitabın sonuna doğru başlayan ilişkideki yumuşama, yazardaki çoğunluğa benzeşme çabası ve kaygısı yaşattı. Tutarsızlık içeriyor. Oysa ki kitabın önceki bölümlerindeki hakim duygu olan, sevgisizlik demeyeyim de nötr duruşla dümdüz, çizgisini bozmadan sonlandırsaydı daha muteber bir yere konumlandırırdım bu albümü.

Kötü, keyifsiz, karamsar zamanlarda okunacak bir kitap değil bir de...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


pizagor

İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


yunusmeyra

e-dergi için beklediğimiz güzel bir yazı daha önce "blog"a gitti   >:(  ;)
not: benim bu sayfada bir küçük mesajım vardı galiba  ??? ve kitap itkisi i için tommikser`e teşekkür ediyordum :) yine teşekkür ediyorum çünkü onun da katıldığı bir İstanbul toplantımızdaki tavsiyesiyle almıştım
HULK DEĞERLİ BİR KAHRAMANDIR!
HSD YENİ ÜYELERİNİ BEKLİYOR

pizagor

e-dergi projesi devam ediyor mu hala :)

Ediyorsa #DirenFransaBelçikaEkolü gibi fena bir başlık var, bunu önce e-dergi haline sonra da isteyenlere haysat vesilesiyle basılı hale getirmeyi atlamayalım. Gerçi haysat da artık tezgah - dükkan sahibi oldu, bıraktı bu matbaa işlerini ama belki yine de desteği olur...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


Phyron

Sadece bir aile dramı değil aynı zamanda her bölümü başka bir edebiyat alt metni barındırıyor özellikle edebiyat ve sanatseverlere tavsiye ederim

Hayal Kahvem

sipariş vermiş bulundum... pizagor'un blog yazısını okuyunca, yaz mevsiminde okuyayım bari dedim. hele bi gelsin de....  du bakalım.  ::)

peder clemente

Değerli bir okuma yapacağınızdan şüpheniz olmasın hayal kahvem.
Tüm zamanların sanat içerikli comics listesinde 11.
Time dergisinin Top 10 graphic novels listesinde7.
500 essential graphic novels listesinde 19.
Kadınlar tarafından üretilen en iyi comics listesinde 1.
Dünyamı ateşleyen grafik romanlar listesinde 10.
En iyi grafik romanlar listesinde 16. sırada (Listelerden bazıları goodreads sitesinden)
Otobiyografik ögeler taşıyan, edebi-yoğun ve çok farklı bir grafik roman.