Ödüllü manga konusu

Başlatan rumar80, 16 Mayıs, 2011, 12:59:58

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

rumar80

   Sevgili arkadaşlar,
   Hazır mangalar yavaş yavaş çizgi roman standlarını işgal ederken bu ayki konuyu da onlardan açalım dedik.
   Manganın diğer çizgi romanlardan farkı nedir. Sevilmesinin nedenleri nelerdir. Bugüne kadar yayınlanmış en iyi mangalar hangileridir?
   Benim gibi bu konuda cahil birilerini de eğitmek amacı ile 31 Mayıs 2011 tarihine kadar yazılarınızı bekliyoruz.

ferzan

    İlk yazan ben olayım o zaman... :)
    Yakın bir zamana kadar anti-mangacılardandım galiba...Galiba diyorum,çünkü tam anlamıyla türe eğilmeden hüküm vermek istemiyordum...Bunda,ilk okuduğum(aynı zamanda tek okuduğum) manga olan ''Gnumn'' (orijinal adı buydu sanırım,yanlış yazıyor olabilirim),''Savaş Meleği'' ya da ''Ölüm Meleği Alita'' adıyla 2000'lerin ilk aylarında Takvim gazetesinde tefrika edilmişti...Gayet ilginç ve post-apokaliptik mi,yoksa bilimkurgu varoşluğu mu,bugün bile tam oturtamadığım bir evrende geçiyordu...Yarı insan,yarı makine olan Alita isimli bir kızın duygu,aksiyon ve dehşet yüklü birbirini izleyen 2 öyküsünü okumuştum...Sanıyorum,manga türünün biletini bir türlü kesemeyişimde Alita'nın rolü büyük...İlk aşkım sayılır manga türünde ne de olsa... 8)
    Son bir-bir buçuk yılda,çeşitli yerli ve yabancı sitelerden,bloglardan,dünya çizgiromanı ve alternatif çizgiroman anlayışı üzerine epey bilgi edindikten sonra,o bir anlık şokla kısa süreliğine endüstriyel çizgiroman anlayışını ve bu temelden şekillenen bazı ekollere cephe alır gibi olmuş,sonra hepsini birden ayırdetmeksizin bağrıma basmıştım...Tam bu sıralarda,manga rüzgarları başladı sanıyorum...Bunun üzerine Emre Özdamarlar'ın da yakın bir zamanda,başka bir platformda tanıtımını yapmış olduğu ''A Distant Neighborhood'' adlı eserden haberdar olmamla klasik manga,alternatif manga ve bilimum manga okuma konusunda şiddetli bir isteğe teslim oldum diyebilirim...Daha öncesinde,''itki'' sayesinde bulup okumak için yanıp tutuştuğum ''Yalınayak Gen''i saymıyorum zaten... :)
    Mangada farklı olan ne,dünyada bu kadar insanı tavlamasının altında ne yatıyor,Bonelli'nin sektörel yerini bile zaman zaman sarsan,Amerika'yı ve Avrupa'yı çoktan işgal etmiş bu türde ne var bu kadar?..Moebius bile bir mangaka'ya manga albümü yazıyorsa,vardır bunda bir iş deyip inadı bıraktım tabi...
    Geçen dönem,bir arkadaşımın sunumuna konu ettiği bir uzakdoğulu sanatçı ve ilham aldığı ondan önceki sanatçıların çalışmalarını slayt halinde izlerken birşey farkettim ya da farkettiğimi sandım...Sunumun bir bölümü,geleneksel japon sanat anlayışını da,batı öncesi ve sonrası etkilerini de içeriyordu ama biraz daha yerel bir tutumla ele aldıklarını düşündüm...Çünkü sadece kendi sanatlarına seviye atlatacak püf noktaları ve teknik altyapıyı aldıklarını gördüm...Daha manga icat olmadan,birkaç yüzyıl önce uzakdoğulu sanatçıların geleneksel ve yeni geleneksel anlayışlar çerçevesinde,bugünkü manga çizgi diline ve anlayışına yakın bir üsluba sahip olduklarını gördüm...Aslında tam tersi,manga,kendi öz ve geleneksel sanat anlayışından yola çıkarak yerini edinmiş gibi geldi bana...Tamamen onlara ait bir format,bambaşka bir okuma stili,başlarda gıcık etse de,kanıksanabilen,hoşgörüye her daim açık bir stilizasyon,kah kocaman gözler sivri çeneler,kah geleneksel anlayışla yoğrularak stilizasyona çok mahal vermeyen bir betimleme...Ne bileyim...En başta özden yola çıkma düsturuna büyük saygı duydum...Düşünsenize,çini ve hat gibi sanatlar ile,aslında bir dönem en popüler çizgiroman çinicilerinin Filipinliler yerine bizden çıkması güzel olmaz mıydı...Tabi ki gelenekel çini sanatımızla çizgiroman çinileme aynı şey değil ama aynı temel üzerinde,bilek hassasiyeti ve fırça hakimiyetiyle öyle bence...Ya da minyatürlerdeki gibi bir stilizasyonla bambaşka bir çizgiroman ekolünün başını çekebileceğimiz...Elbette kimi güzel,kimi de temelsiz hayaller bunlar ama,Japonlar bunu çok iyi yapmış diye düşünüyorum...Isınma sebeplerimden ilki bu mesela...
    Öte yandan,yerel-evrensel anlayışını ve hatta tartışmalarını,hangi konuda olursa olsun çok da anlamlandıramayan biriyim...Evet,çok düz ve detaysız bir bakış açısıyla yerel-evrensel ayrımına bir noktaya kadar katılırım...Bu,bir toplumun espri anlayışıyla başka bir toplumunkini karşılaştırdığımızda bariz belli olur en basitinden...Daha net bir örnek vermem gerekirse,bugün Umut Sarıkaya'nın tespitleri,Ersin Karabulut'un anıları,Oky'nin ilişkiler üzerinden giden anlatıları buraya ve bir kuşağa aittir...Başka bir ülke ve kültüre bunlar birşey ifade etmeyebilir konu itibariyle...Ya da tam tersini düşünürsek...Buraya kadar tamam ama,benim tutarsız tezime destek niteliğinde gördüğüm yegane örnek bu mangalar oluyor işte...Bal gibi de yerel ve kabul edilebilir bir örnek...Bu noktada,şöyle iddialı bir cümle kurmama yol açan mangalara teşekkür ediyorum ve o cümlemi sarfediyorum...''Yerel olmadan evrensel olunmaz..''.. ;D ;D ...Böyle de tutarsız,çaylak bir iddiada bulundum ya,çok yaşa sen manga... :D
   
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

poe

Manga ile ilk tanışmam 2005-2006 yılları filandı, Flameriders adında bir sitede arkadaşlar manga çeviriyorlardı. Onlar sayesinde manga ile tanıştım. sonra farkettim ki manga bir tarzmış. gözlerin kocaman mimiklerin olağanüstü olması gerekirmiş. örnek mi :D ben yıllarca çizgi film yerine anime seyretmişim meğer.
İlk okuduğum manga Narutoydu. Seksi no jitsu yapması bunun bir çocuk kitabı olamayacağını düşündürtmüştü bana. hala bir cd de o lk indirip okuduğum mangaları saklıyorum.
bir manga öner deseniz önereceğim naruto olmaz ama death note olur. o bana daha fantastik gelmişti. onu da yne bir manga çeviri ekibinden takip ettim. hala türkiyede yüzlerce arkadaş manga çeviriyorsa bilin ki bu manga denen meretin okuyucusu var...
beni ve benim gibi pek çok kişiyi manga ile tanıştıran ve şimdi ortalıkta görünmeyen flameriders takımına teşekkür ederim.

HacıGeraltEmmi

Naruto'ya kadar manga okumuşluğum yoktu. Sadece animeleri bilir ve zevkle seyrederdim. Gerekli şeyler sağolsun sayelerinde türkçe bir manga okumuş oldum ve de çok sevdim. Monitörden okumak pek sıcak gelmese de geçenlerde Deadman Wonderland bulup okudum. Şimdiye kadar 7 cilt yayınlanmış (yada ben o kadar bulabildim  ;D ) Tadı damağımda kaldı resmen.  Naruto ve One Piece rayına oturduktan sonra gerekli şeyler inşallah ona da el atarlar.

emre ozdamarlar

Manga cok okumuslugum yok. Anime izledim genelde, acikcasi bugune dek mangaya cok erisimim de olmamisti.

Manga hakkinda bildigim tek sey piyasada inanilmaz bir uretim ve tuketimin varligi.

Eger 2010 senesinin en cok satan kitaplarina bakarsaniz, satis rakamlari One Piece'de 32 milyon adet. En yakin takipcisi Naruto 7 milyon satmis. Böyle bir tuketimi benim aklim almiyor acikcasi.

Birinci elden Tokyo'yu doya doya gezmis cizgi roman bagimlisi bir arkadastan duydugum bazi detaylar.
1- Sehirde 10 katli sadece Manga satan kitabevleri bulmak mumkun.
2- Yalniz Tokyo'da universiteler senede 3000 civari manga cizeri mezun ediyor.
3- Unlu mangakalarin 4-5 asistani var, dolayisiyla bu universitelerden cikan her adam unlu bir artist olmuyor, uzmanligi arka planda agac cizmek olan, senelerce bu isi yapan, fabrikasyon uretimin parcasi binlerce insan var.
4- Unlu mangalarin fan'lar tarafindan hazirlanan kitaplari da inanilmaz satiyormus. Her sene Tokyo'da duzenlenen fanzin fuarina gelen ziyaretci sayisi 500.000. Bu fanzinlerin en iyileri 50.000 civarinda satis rakami yakalayabiliyormus. Yalnizca fanzin satan 3-4 katli kitabevleri mevcutmus.

Tokyo'yu gezen bu arkadas Fransiz bu arada, biz Fransa'ya ne kadar özeniyoruz cizgi roman konusunda, kendisi ise Tokyo'da Fransiz BD'lerin satis rakamlarini (15-20bin) söylemeye utanmis :)

Paris'te bir cizgi romanciya girdigimde cesitlerin fazla olmasindan dolayi kararsiz kalip alisveris yapamadan cikmistim. Tokyo'ya gidersem aklimi yitiririm heralde...


pearl jam

Manga ile tanışıklığım yalınayak gen ve naruto'nun ilk sayısından ibaret. İlkine bayıldım, ikincisini beğendim. Dileğim uzun seriler dışında tek sayılık kitapların veya limitli seri manga klasiklerinin de yayımlanması.

Bir de Naruto başlığının altında tartıştığımız ancak maaalesef ilerleyemediğimiz bir konuyu buraya da taşımak istiyorum, sizce mangalar ülkemizde nasıl yayımlanmalı? Naruto gibi sağdan sola basımla mı yoksa Yalınayak gen gibi alıştığımız düzende mi? Avrupa ve Amerika' da nasıl yayımlanıyor? Avrupalı-Amerikalı ünlü çizerlerin veya çr karakterlerinin manga tarzı çizim denemeleri var mı?

Bir de daha önce hennesy' nin yayınladığı gibi kısa bir ( uzun da olur :) ) manga tarihini anlatan bir derleme yayınlansa ne güzel olur...

Yorumdan çok soru sordum ama manga cahiliyiz, idare edin artık :)

emre ozdamarlar

Diger ulkelerde gördugum kadariyla yayinevine bagli manganin basim sekli.

Isvec, Almanya, Fransa ve Amerika'da yayinlanmis mangalari görme firsatim oldu, kesin bu ulke su sekilde basiyor diyebilecegimiz bir durum yok. Kimi yayinevi duzeltip basiyor, kimi orjinal seklinde. Cep formatinda olan kucuk boyutlu mangalarda orjinale sadik olma egiliminin daha fazla oldugunu söylemem lazim yalniz.

Hangisi dogru, hangisi yanlis diye bir iddiada da bulunamayiz, ben sahsen bizim alistigimiz formatta yayinlanmasi taraftariyim. Ama Naruto basliginda orjinaline sadik kalinmasini isteyen arkadaslar da kendilerine göre hakli, sonucta zevk meselesi, 2+2=4 gibi bir matematik kuralindan bahsetmiyoruz. Tersten okudugum mangalar da oldu, insan alisiyor 2-3 dakikada.



emre ozdamarlar

Manganin neden sevildigine gelirsek her turden hikayelerin yayinlanabiliyor olmasi.
Manganin da kendi icinde alt dallari var.

1- Shonen: 10-18 yas arasi erkekleri hedefleyen hikayeler.
Naruto, Bleach, Dragon Ball

2- Shojo:10-18 yas arasi kizlar icin.
Sailor Moon

3- Seinen: 18-30 yas arasi erkekler icin.
Monster, Akira, Ghost in the Shell, Blame!, Battle Angel Alita

4- Josei: 15-44 yas arasi kadinlar icin (bu yas araliklarini neye göre belirlemisler bi fikrim yok :) )

5- Kodomo: Cocuklar icin.

6- Shonen-ai / Yaoi: Escinsel erkeklere yönelik. Shonen-ai isin daha cok duygusal kismina yönelikmis. Yaoi olursa isin icin seks sahneleri de dahil oluyormus.

7- Shojo-ai/Yuri:Bir öncekinin escinsel bayanlara yönelik versiyonu. Yine Yuri olanlar seks yönu agir basanlar imis.

8- Hentai: Dogrudan pornografik cizgi romanlar.

9 - Gekiga: Daha dramatik, daha ciddi islerin yayinlandigi cizgi romanlar. Hikayenin yanin da cizimler de gercekcidir. Manga'nin Japonya'da asil populerligini kazanmasini 60'li yillarda bolca uretilen bu tarz eserlere bagliyorlar.

boca1907

http://www.animenewsnetwork.com/news/2011-05-11/japanese-comic-ranking-may-2-8

2-8 Mayıs arasında Japonya'daki manga tirajı...Haftada 3 milyonluk bir baskı nasıl bi şeydir...Hastayım size küçük adamlar...

pizagor

İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


hanac

Ödüllü konu dedik ?

Ama ödülü yazmayı unuttuk.  :)

Bu başlığa mesaj atan arkadaşlardan bir kişiye çekilişle aşağıdaki ingilizce çr verilecektir.

MARVEL SAGA "The Official History of the Marvel Universe"


V

Alıntı yapılan: hanac - 17 Mayıs, 2011, 21:27:01


Bu başlığa mesaj atan arkadaşlardan bir kişiye çekilişle aşağıdaki ingilizce çr verilecektir.

MARVEL SAGA "The Official History of the Marvel Universe"



Ekrem bunu kazanamazsa yüreği "cızzz" eder valla..
"İstemem,eksik olsun.."

hanac

Vol. 1 diye geçiyor, tuğla gibi bir kitap.

Sponsorumuz olan rumar80 arkadaşımıza çok teşekkür ederiz.

alan ford

 Şimdi bu tür ve ekol işlerine hiç kafam basmaz benim .  Ama işin içine Japonlar girince iş iyice karmaşık hale geliyor. Ben daha manga kelimesinin ne anlama geldiğinden bile emin değilim. Japonca çizgi roman demek mi ?  Yoksa "manga" olabilmek için belirli kriterler mi var. Çizilen insanlar kocaman gözlü olmak zorunda mı mesela. Ya da yaratıcısının bir Japon olması şart mı ? Şartsa bu her koşulda eseri manga yapmaya yeter mi? .Tanaka'nın Gon'u bir manga sayılır mı? Bu tip fuzuli sorulara cevap bulamamışken daha birde bu ters  basma hikayesi çıktı. Anladığım kadarıyla mangayla yeni tanışanlar için ters bir durum, uzun süredir manga takip edenler içinse olmazsa olmaz. Benim içinde düz baskı tercihi şayandır. Yinede ilk sağdan sola okuma deneyimim için heyecanlıyım. Umarım baş dönmesi yapmaz ;D
kaçmayı denemek bir tutsağın görevidir

emre ozdamarlar

Bildigim kadariyla manga cizgi roman icin genel bir isim Japonca'da.

Amerikan comics'ini, Italyan Fumetti'sini, Fransiz BD'sini Japonya'ya göturursek onlara da manga diyor adamlar.