Conan'dan özlü sözler

[ferzan]

    ''Tanrılar...Yağmurlar Crom'un Dağı'nı aşındırıp köstebek tepeciği haline getirene dek uyuyabilirim...''

[ferzan]

    - Conan,hatırladığım kadarıyla kalçamda işaretle doğduğumu söyledin...Gerçekten Raktavashi'nin kızı olduğumu ama bilmediğimi mi sanıyorsun?..
    - Eh...O gulyabaniler duvarları barbar ile bir grup kıllı dağlısını kurtarmak için kazmadı ya...

[ferzan]

    İlk filmden hatırladığım bir detay...
    Subutay : İşte uygarlık...Daha önce görmüş müydün?
    Conan : Hayır...Haydi,zaman yitirmeyelim...
    Kentin duvarlarından içeri girerler...Conan şaşkındır...
    Conan : Niye duvarlarla çevrelemişler,buraya rüzgar nasıl giriyor?

    Daha öncesinde,Subutay ile Conan din tartışması yaparlar...
    S : Ben ulu rüzgara inanırım...
    C : Hah...Crom senin rüzgarına güler...O,dağında güçlüdür...
    S : Benim tanrım,uçsuz bucaksız gökyüzüdür...Senin tanrın,onun altında yaşar...
    C : .....

[ferzan]

    Doyamıyorum...İlk filmden efsanevi bir detay daha...Bir yığın savaşçı ve üstad toplaşmış.Soruyorlar,hayatta en iyi şey ne diye...Biri diyor,çocuklarımın beni anlamamasından tırsıyorum,başkası diyor,uçsuz bucaksız bir bozkır,iyi bir at ve saçlarında dolanan rüzgar...Conan'a sıra geliyor...
    - Conan,hayatta en iyi şey nedir?
    - Düşmanları kahretmek,arkandan süründüklerini görmek ve kadınlarının feryatlarını işitmek...

[kalidor]

Büyücülere ve kara ruhlarına lanet olsun!

[darkwood]

- Crom !!!
Bu nara Kimmeryalının ağzından en zor anlarında eksik olmaz.
Conan'ın kendi tanrısı için kullandığı bu nara, aslında kayıtsız bir çağrıdır.
Conan iyi bilir ki;  tanrısı Crom kullarının dualarını pek dinlemez. Çünkü o, insanlarına zaten doğuştan savaşma gücü vermiştir. Yani yeryüzünde ihtiyaç duyacakları en önemli şeyi zaten kendilerine vermiştir.  O yüzden kayıtsız bir tanrıdır ve çağrılara cevap vermez...

[kalidor]

Peşinde şeytanlar da olsa bir kadın güzelliğini düşünmekten vazgeçmiyor.

[kalidor]

Conan: Bu kentteki herkesi öldürmem gerekse bile su bulacağım.

Kız: Ya yeniden canlanırlarsa

Conan: Canlanmayana kadar öldürürüm... 

[kalidor]

Kız bağırarak: Conan!

Conan: Yine ne var kız? Bir daha kılıç tutan koluma sarılırsan postunu yüzerim senin.

[kalidor]

Conan'a bir kasabayı şeytani bir olaydan kurtarması karşılığında kasabada en beğendiği şeyi alıp götürmesi gibi bir ödül vaad edilir. Bu arada kasabada hem kevaşe hem de üçkağıtçı bir kadınla beraber olmayı da ihmal etmez. Maceranın sonunda Conan'a ne istersen al dediklerinde biz okuyucular, Conan'ın cilveli cilveli bakan hatunu alacağını zannederken, kızı es geçer ve hatunun berisinde duran bir atı seçerek, seçimi hakkında şöyle der:

"En azından bunun (atın) üzerine ikinci defa binmeye değer."

Stop 

[kalidor]

Kadına güvenme, kendine güvenme, çeliğe güven...

[kalidor]

Bu da Kral Conan serisinin ilk maceralarından:

Kale Komutanı: Conan seni çok merak ettik, Piktlerin eline düştük sandık.

Conan: Piktlerin eline düşseydim muhakkak haberin olurdu, Pikt kadınlarının ağıtları ormanın bir ucundan diğer ucuna kadar duyulurdu.

Yürü beaaaa

[kalidor]

Bu sorunun yanıtını bilseydim, adım Conan değil, Crom olurdu. 

[kalidor]

Kendisine saldıran atlılardan at hırsızı kılıklı bir haydut: Öleceksin barbar!

Conan: Birgün elbet ama bugün asla!!!

[kalidor]

Kimmerya'da bir atasözümüz vardır:

"Burnunu domuza uzatan, pisliğe bulaşmasını göze almalı".