Mister NO'nun Sevdiği Şarkılar

Başlatan Mister NO, 17 Eylül, 2011, 13:58:32

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Kerimoğlu

Harika bir başlık... Günün bütün yorgunluğunu attım üzerimden... Tam da Pınar Kitap'a Mr. No. Almanak'ın gelip gelmediğini sormuş ve kargonun geciktiğini öğrenmişken harika bir teselli oldu doğrusu... Mr. No'ya ve Mr. No'ya teşekkürler. Dampyr'in ilk ciltlerindeki Blues macerası da muhteşem bir macera bu arada tam yerine oturmuş, ellerinize yüreğinize sağlık...

Mister NO

Bir Zamanlar New York'ta Mister No'nun çocukluk ve ilk gençlik yıllarına ait bir çok bilgiye ulaştığımız destansı bir hikayedir.

Mister No'nun Caz müziği sevgisinin nerden geldiği de bu hikayede anlatılmaktadır.

Ray Dubois isimli bir mezbaha işçisi aynı zamanda çok iyi bir piyanisttir.Kilisede org da çalan Ray,Mister No'nun arkadaşları Tren Kowalski ve Strother tarafından keşfedilir.İkili Ray'i,Cat's Tail isimli bir caz clubde düzenlenen ve Lester Moseley isimli eski bir caz piyanistinin kazananı belirlediği yarışmaya katılması için desteklerler.

Yarışmaya hazırlanması için Ray'in çalıştığı mezbahaya bir piyano götüren Kowalski ve Strother'in yanlarında Jerry Drake de vardır.Ray'in küçük konserini dinleyen kahramanımız arkadaşı Harvey'e o günü şöyle ifade eder.

-...Ama başlar başlamaz...Bang...Bizi fethetti!Müziği kalbimi doldurdu ve bir daha çıkmıyor.


-İyi miydi?

-İyi mi?Ray gerçekten bir sihirbazdı!O gün ben cazı...O da beni tanıdı...Ve asla ayrılmadık!


-Sana inanıyorum!

-Böyle bir yerde yalnızca acı ve kan olduğunu sanıyordum.Ama Ray sayesinde, o mezbaha dünyadaki cennete döndü.Sanki büyülenmiş gibiydim.Ve bu büyüden hiç uyanmak istemiyordum.




Ray ile konuşma fırsatı da bulan küçük Jerry sorar.

-Demin çaldığın parça caz dedikleri tür mü?

-Evet küçük.Kulaklarının duyduğu klasik yalın,saf cazdı.Servetin üstüne bahse girebilirsin.

-Tekrar dinlemek isterdim.

İlk defa dinlediği caz müziğinden etkilenen kahramanımız,Harlem'deki lokaller dahil her fırsatta caz dinleyebileceği ortamlara girmeye çalışır.Bunların dışında tabii kiliseler de vardır müzik çalınan.Mister No anlatıyor.

-En iyi müzik zenci halkın mahalle kiliselerinde yapılıyordu.Ben Ray'in org çaldığı kiliseye gidiyor ve Pazar ayinlerini kaçırmıyordum.Sanki cennette gibiydim.Bugün bile her an söylediğim şarkıyı işte ilk kez orada dinledim.

Tabii ki bu şarkı Oh When the Saints Go Marchin in'dir. :)

OH when the Saints,go marching in,
oh when the Saints,go marching in.
I wanna be,
be in that number,
oh when the Saints go marching in.
And when the stars,begin to shine,
and when the stars,begin to shine.
I wanna be,
be in that number,
oh when the Saints go marching in.
And when the bands,begins to play,
and when the bands,begins to play.
I wanna be,
be in that number,
oh when the Saints go marching in.
When Gabriel blows,in his horn,
when Gabriel blows,in his horn.
I wanna be,
be in that number,
oh when the Saints go marching in.
And on that,hallelujah-day,
and on that,hallelujah-day.
I wanna be,
be in that number,
oh when the Saints go marching in.

Ray'in kardeşi Pete ile arkadaş olan Jerry Drake bir gün ona der ki:

-Bir şey anlat Pete.

-Sana her şeyi anlatabilirim.

-Şu her zaman söylediğiniz "Oh When The Saints"şarkısı...Önemli bir şarkı olmalı..

-Kardeşim onun sihirli bir formül olduğunu söylüyor.

-Öyle mi?

-Evet diyelim ki,iğrenç bir hayat yaşıyorsun,iş ve geleceğin yok.Ve benim gibi zencisin.

-Sonra

-Hayatın trajedi bile olsa önemli değil...Bu şarkıyı söyleyerek biraz yürümek iyi gelir.Evet belalardan kurtulmazsın ama dayanma gücün olur.

Bu konuşmadan sonra bu meşhur şarkı Jerry Drake'in ağzından düşmez.Eniştesinden kemerle dayak yerken bu şarkıyı söyleyerek dayanma gücü bulur. :(

Hikayenin en dramatik sahnelerinden birinde vurulan arkadaşı Pete'in başucuna gelen Jerry Drake:

-Buradayım dostum!Talihsizliğin canı cehenneme,Pete!Kovacağım!

-Nasıl?

-Hatırlamıyor musun?O şarkıyı söylerken ,bana sen anlatmıştın!OH when the Saints,go marching in,
oh when the Saints,go marching in.Belaları kovan bu şarkı değil miydi?Her şey iyi olacak!


-Çok kötü söylüyorsun Jerry...Çok kötü...

-Sen söyle Pete..Oh when the saints...

Bu hikayede,ünlü Duke Ellington'ın da Ray'in katıldığı yarışmaya,geçmişte katılıp kazandığı(hayali) ifade edilir.

Bu bölümün sonunda Duke Ellington'ı da analım.

DUKE ELLINGTON








Edward Kennedy "Duke" Ellington (29 Nisan 1899 - 24 Mayıs 1974) ABD'li caz bestecisi, piyanist ve caz orkestrası şefi. "Duke" olarak bilinir.

Birçokları ondan 20. yüzyılda ABD caz sahnesinden geçen en önemli figür olarak bahseder. Ellington ise yaptığını basitçe "müzik" olarak tanımlar; caz kelimesi onun için bu anlamda çok dardır. Gerçekten de Ellington, eserlerini basitçe sınırlandırmaya kalkanların elinden her zaman kayıp gitmiştir.

Johnny Hodges, Cootie Williams, Bubber Miley, Joe "Tricky Sam" Nanton, Barney Bigard, Ben Webster, Harry Carney, Sonny Greer, Otto Hardwick ve Clark Terry gibi birçok isim orkestrasında yer aldı. Bu isimlerin çoğu onunla 10 yılı aşkın sürelerle beraber çalışmıştır. Bestelerinin bazılarını bu müzisyenlerin tarzlarına ve yeteneklerine göre yazdı. II. Dünya Savaşı öncesinde orkestrasıyla ABD ve Avrupa'da birçok turneye çıkmıştır.


Mister No'nun gençlik yıllarında çok meşhur olan bir caz şarkısı dinleyelim kendisinden.

"Take the A Train"


http://www.youtube.com/watch?v=cb2w2m1JmCY

Mister NO

Mister No'nun uçsuz bucaksız yollarda,motorsiklet çeteleriyle dolaştığı Cehennem Melekleri isimli macerası,şiddet dozu yüksek maceralarındandır.

Savaş sonrası döndükleri ülkelerinde topluma,sisteme uyum sağlayamayan gençlerin kurduğu motorsiklet çetelerinden birisi ile yolculuk yapmaya başlar kahramanımız.

Ucu bucağı belli olmayan yollarda yolculuk yapan bir grup insanın başlarından geçenler,yer yer western filmelerinin kovboylarının sohbetlerini  bazen de yol hikayesi filmlerini çağrıştırır.

Mister No ve Cehennem Melekleri isimli çete üyeleri geldikleri bir kasabanın barında  başka bir çetenin üyeleriyle kavga ederler.Bu sırada bardaki müzik makinesinde I Don't Care If Tomorrow Never Comes çalmaktadır.Country müziğinin tipik melodilerini barındıran bu şarkı bir çok filmde örneğini gördüğümüz,kavga sahnelerinde çalan şarkıları hatırlatmakta ve adeta sahneyi tamamlamaktadır.Bu şarkıyı en iyi yorumlayan şarkıcılardan birisi Bonnie Owens'ten dinleyelim.

Bonnie Owens







http://www.youtube.com/watch?v=n1dRki9pPXE


Bir soyguna karışan karşı çete (Şeytanın Köleleri ) üyelerinin bir barda katliam yaptıkları bölümde de yine müzik makinesinde bir şarkı çalmaktadır. Let The Good Times Roll

Janis Joplin'in de yorumladığı  bu şarkıyı The Righteous Brothers'dan dinleyelim.

The Righteous Brothers







http://www.youtube.com/watch?v=o32RTtvqyCc


Şarkının Sözleri ve Çevirisi

C'mon baby, let the good times roll
Hadi bebek, iyi zamanların yuvarlanmasına izin ver
C'mon baby, let me thrill your soul
Hadi bebek, ruhunu kıpraştırayım
C'mon baby you're the best there is,
Hadi bebek, buralarda bütün gece
Roll all night long.
Yuvarlananların en iyisisin

C'mon baby, let's close the door,
Hadi bebek, kapıyı kapatalım
C'mon baby, let's ride some more,
Hadi bebek, başka bir yere sürelim
C'mon baby, let the good times roll,
Hadi bebek, iyi zamanların yuvarlanmasına izin ver
Roll all night long.
Bütün gece yuvarlan

I feel so good when you're home.
Sen evdeyken çok iyi hissediyorum
Come on baby, let's ride some more
Hadi bebek, başka bir yere sürelim
C'mon baby, rock me all night long!
Hadi bebek bütün gece salla beni

C'mon baby, let's close the door,
Hadi bebek, kapıyı kapatalım
C'mon baby, let's ride some more,
Hadi bebek, başka bir yere sürelim
C'mon baby, let the good times roll,
Hadi bebek, iyi zamanların yuvarlanmasına izin ver
Roll all night long.
Bütün gece yuvarlan

C'mon baby, let the good times roll
Hadi bebek, iyi zamanların yuvarlanmasına izin ver
C'mon baby, let me thrill your soul
Hadi bebek, ruhunu kıpraştırayım
C'mon baby you're the best there is,
Hadi bebek, buralarda bütün gece
Roll all night long.
Yuvarlananların en iyisisin


C'mon baby, let's close the door,
Hadi bebek, kapıyı kapatalım
C'mon baby, let's ride some more,
Hadi bebek, başka bir yere sürelim
C'mon baby, let the good times roll,
Hadi bebek, iyi zamanların yuvarlanmasına izin ver
Roll all night long.
Bütün gece yuvarlan

I feel so good when you're home.
Sen evdeyken çok iyi hissediyorum
C'mon baby, rock me all night long!
Hadi bebek bütün gece salla beni

C'mon baby, let's close the door,
Hadi bebek, kapıyı kapatalım
C'mon baby, let's ride some more,
Hadi bebek, başka bir yere sürelim
C'mon baby, let the good times roll,
Hadi bebek, iyi zamanların yuvarlanmasına izin ver
Roll all night long.
Bütün gece yuvarlan

I feel so good when you're home.
Sen evdeyken çok iyi hissediyorum
C'mon baby, rock me all night long!
Hadi bebek bütün gece salla beni

C'mon baby, let's close the door,
Hadi bebek, kapıyı kapatalım
C'mon baby, let's ride some more,
Hadi bebek, başka bir yere sürelim
C'mon baby, let the good times roll,
Hadi bebek, iyi zamanların yuvarlanmasına izin ver
Roll all night long.
Bütün gece yuvarlan

Roll all night long,
Bütün gece yuvarlan
Roll all night long.
Bütün gece yuvarlan


Ve yine bu şarkıyı bu sefer Shirley and Lee'den dinleyelim.


Shirley and Lee







Ancak bu sefer videoda hikayemizi tamamlayan bir öge var.Müzik Makinesi  :D  :D  :D

Her iki şarkı da hikayemizde barlardaki müzik makinesinde çalıyordu.İşte hikayemize uygun bir yorum.


http://www.youtube.com/watch?v=7P9uFGwtIJU



Mister NO

Bir Western Öyküsü isimli macerasında Mister No,arkadaşı SS ile Manaus'ta yeni taşındığı eve gelirler.

Ev oldukça dağınık bir haldedir.Bazı eşyalar kutularda durmaktadır.Bu kutulardan birinde Mister No'nun arkadaşı Max Culver'ın gönderdiği yeni çıkan plaklar da vardır.Gerçi kahramanımız "Ne yazık ki bunları çalacak pikabım yok"diyerek iç geçirirken,öğreniriz ki bunu bahane ederek kendisini kızların evine davet ettirme planları yapmaktadır.  ;)

Kahramanımızın elinde görülen 2 plak Miles Davis ve Thelonious Monk'a aittir.

Miles Davis









Miles Dewey Davis III (26 Mayıs 1926 - 28 Eylül 1991), ABD'li caz trompetçisi, şef ve bestecidir.

East St. Louis'de orta halli bir ailede büyüyüp, müziğin farkına 6-7 yaşlarında varan Miles Davis babasının ona hediye ettiği trompetle müziğe ilk adımlarını attı. İlk trompet hocası Elwood Buchanan'ın ona çok emeği geçmiş, onu çok etkilemiştir. İkinci hocası bay Gustav kendi ürettiği trompet ağızlıklarından birini de Miles için yapmıştı. Bu ağızlık özgün sesini yakalamasında hayatî rol oynamıştır. Okuduğu okulun orkestrasında ve birkaç R&B grubunda çalmaya başladı. Cazı keşfedince Charlie Parker ve Dizzy Gillespie'nin sesine hayran kaldı.

Dizzy ve Bird'de onu beğendiler ve New York'a davet ettiler. New York'ta gündüzleri müzik okulu Julliard'a gidiyordu. Miles Davis fazla zaman harcamayıp Parker ile 1946'dan 1948'e kadar çaldı. Bu onun ilk tecrübesiydi. Sonra J.J Johnson, Lee Konitz, Gerry Mulligan, John Lewis ve Max Roach gibi mükemmel caz ustalarından oluşan bir grupta çaldı ve sonucu "Birth Of The Cool" albümü oldu.

1950'lilerin başlarında John Coltrane, Red Garland, Paul Chambers, Philly Joe Jones gibi isimlerle çalıştı. Bu grup çok popüler oldu ve Cookin', Steamin', Workin' ve Relaxin' gibi albümler yaptılar. Gil Evans ile çalışırken Porgy and Bess ve Sketches of Spain gibi başarılı albümler yaptılar. En güzel albümlerinden birisi Coltrane, Julian Adderley, Bill Evans, Paul Chambers ve Philly Joe Jones ile yaptığı Kind Of Blue albümüdür. 1960'lı yıllarda Miles Davis, Wayne Shorter, Herbie Hancock, Tony Williams ve Ron Carter ile çalıştı. Biraz daha tecrübî ve karışık, özgün bir caz icra ettiler. Hülâsa 6-disk setli The Complete Columbia Studio Recordings (1965-1968) albümü ortaya çıktı.

1970'li yıllarda Miles Davis gençlerin rock müziği cazı tercih ettiklerini farketti. Ve müziğinde elektro-gitar, bas gitar, org ve amfiye bağlı trompet kullanmaya başladı. Neticesinde "Bitches Brew" isimli albümü 400.000 sattı ve tarihe en çok satan caz albümü olarak geçti. 1970 ve 1980'lerde aynı tarzda devam etti.

Başrolünü Jeanne Moreau'nun oynadığı Louis Malle'in ünlü kara filmi 'Ölüm Asansorü'ne yaptığı müzik bir kült objesi haline gelmiştir.

Miles Davis'i ünlü Porgy and Bess müzikalinin unutulmaz şarkısı "Summertime"ile dinleyelim.



http://www.youtube.com/watch?v=N090STPx-2M




Mister No'nun elindeki diğer plak ise Thelonious Monk'a aitttir.

1917-1982 yılları arasında yaşayan Thelonious Monk,be bop'ın yapı taşlarından biri olan, sürekli kendi etrafında dönen, "başkası yapsa deli gömleği giydirirler ama ben yapınca thelonious monk işte diyo'lar!!" diyerek yine kendi etrafında dönmeye devam eden müthiş eğlenceli bir müzisyen,caz piyanisti ve büyük bir bestecidir.


Thelonious Monk






1953 yılında (Mister No maceralarının geçtiği yıllarda) kayda alınmış Monk Albümünden "Smoke gets in your eyes"ı dinleyelim.

http://www.youtube.com/watch?v=URhJX3Is7XM



Yine aynı sanatçıyı 1952 yılı albümü Thelonious Monk Trio 'dan Blue Monk isimli şarkısında kendisine ait görüntüler eşliğinde dinleyelim.

http://www.youtube.com/watch?v=SmhP1RgbrrY

Mister NO

Kolombiyalılar Örgütü isimli macerasında Mister No Bolivya'ya yerleşmiştir.

Nehir kenarında, SS ile birlikte oturdukları Bar Mario'nun sahibi ile sohbet ederlerken konu İtalya ve Napoli'ye de gelir. Napoli'li olan Mario şarkı söylemeye başlar :

- Ah O güneş ve deniz ülkesi.. Ah o aşıklar beldesi...Anlatmaya kelimeler yetmez güzelliğini

SS- Bize "O Sole Mio"yu yutturmaya çalışmıyorsa ne olayım

Mario: Bir kere bu şarkının adı "O Sole Mio"değil..."O Paese D'O Sole" cahil adam sen de!

İşte adı geçen şarkılar. Önce Mario'nun söylediği O Paese D'O Sole

Franco Corelli'den dinleyelim.








http://www.youtube.com/watch?v=pSRavgVlkkY



SS'in bu güzel şarkıyı karıştırdığı "O Sole Mio"yu ise unutulmaz ses Luciano Pavarotti'den dinleyelim.









http://www.youtube.com/watch?v=d_mLFHLSULw



Sertao'da Ölüm isimli macerasında ise kahramanımız yine eski eşyaları arasında bir plak bulur. Bu plak Mister No'nun bir çok macerasından bildiğimiz ve bu bölümde daha önce anlattığımız Body and Soul'dur.


Bu şarkıyı bu sefer kısa bir süre önce bu dünyadan ayrılan Amy Winehouse'dan dinleyelim. Tony Bennett ile yaptıkları düette.














BODY and SOUL


My heart is sad and lonely
For you, I sigh
For you, dear only
Why haven't you seen it
I'm all for you
Body and soul

I spend my days in longing
And wondering why it's me you're wronging
I tell you I mean it
I'm all for you
Body and soul

I can't believe it
It's hard to conceive it
That you'd turn away romance

Are you pretending
It looks like the ending
Unless I could have one more chance to prove, dear

My life a wreck you're making
You know I'm yours for just the taking
I'd gladly surrender myself to you
Body and soul

Are you pretending
It looks like the ending
Unless I could have one more chance to prove, dear

My life a wreck you're making
You know I'm yours for just the very taking
I'd gladly surrender myself to you
Body and soul


http://www.youtube.com/watch?v=_OFMkCeP6ok

Mister NO

Mister No'nun Esrarengiz Katil isimli macerası müzik anlamında en zengin maceralarından biridir.

Kahramanımızın Bolivya'da yaşadığı dönemde takıldığı Bar La Paz'ın sahibi Felipe bara transistörlü bir radyo almıştır.


SS-Ah Bizi şaşırmaktan hiç vazgeçmeyeceksin Felipe
Mister No-Doğru elindeki o plastik metal ve transistör yığınını nereden buldun?
Felipe-Siz dalga geçin bakalım.Bu son model radyo, son cızırtıları da 4 ay önce kesilen eski takanın yerini hakkıyla dolduracaktır.Ve Bolivya'nın Rurrenbaque kasabasındaki "La Paz" Barı bundan böyle dünyadan soyutlanmayacak.Astronot gringoların bir sonraki aya çıkışlarını anında takip edebileceğiz... Ya da Beatles'ın son kayıtlarını dinleyebileceğiz.
SS-Seni hayal kırıklığına uğratmak istemem Felipe ama Beatles geçen yıl resmen dağıldı
Felipe-Nasıl?
SS-Zaten son zamanlarda pek anlaşamıyorlardı.Liverpool'lu dörtlü son 2 yıldır da birlikte çalmıyordu.30 Ocak 1969'da Apple Plak şirketinin çatısı altında verdikleri sürpriz konser halkın karşısına son çıkışlarıydı.
Mister No-Vay canına konunun uzmanı olduğunu bilmiyordum,dostum.
SS-Ben müziğin her türünü takip ederim. Mein Freund.Senin gibi bir tek caza takılıp kalmam
Mister No-Caz gerçek müzik demektir.Beat,Rock,Pop hepsinin anası cazdır.

Kısa bir ara verip Beatles'ı hatırlayalım. :)


BEATLES




Liverpool'lu gençleri Yellow Submarine şarkısı ile analım


http://www.youtube.com/watch?v=MCsYDZ2M04M



Dostlarımızın konuşması bu şekilde sürerken Felipe radyoyu ayarlamaktadır. ABD birliklerinin Vietnam savaşından haberleri veren bir kanal bulunur bu sırada Mister No

-Hah İstasyonu değiştir dostum.Bize müzik bul.

Felipe aramaya devam eder ve Mister No'nun "En sevdiğim şarkıcı"dediği Billie Holliday'in söylediği bir şarkıya rast gelirler.


Billie Holliday






Şarkı Frank Sinatra'nın yazdığı ve Holliday'in 58'de ölmeden bir yıl önce plağa okuduğu "I'm a fool to want you" isimli şarkıdır.


I'm a fool to want you
I'm a fool to want you
To want a love that can't be true
A love that's there for others too

I'm a fool to hold you
Such a fool to hold you
To seek a kiss not mine alone
To share a kiss that Devil has known

Time and time again I said I'd leave you
Time and time again I went away
But then would come the time when I would need you
And once again these words I had to say

Take me back, I love you
...I need you
I know it's wrong, it must be wrong
But right or wrong I can't get along

Without you



Bu şarkıyı Holliday'den dinleyelim. Güzel bir ses ve hüzünlü bir şarkı. Tam da romantik Mister No'ya uygun bir şarkı.


http://www.youtube.com/watch?v=nkOo_cFTJMM&feature=related


Kahramanımız bu şarkının kendisi için bazı acı hatıraları hatırlattığını söyler ve Manaus günlerinde geçen bir macerasını anlatır.

Paulo Adolfo'nun barında Jennifer Lee isimli turizm şirketi çalışanı kahramanımızı bir geziye ikna etmeye çalışmaktadır. Kendisine bazı caz plakları getirmiştir. Yukarda bahsettiğimiz Billie Holiday'in şarkısının da bulunduğu  Lady in Satin albümü.Wes Montgomery (Far Wes Albümü) ve Count Basie albümleri.


Şimdi bu isimleri analım


Wes Montgomery






FAR WES şarkısını dinleyelim  ;)



http://www.youtube.com/watch?v=C7D76dgWHZo



Count Basie








Kendisini April in Paris şarkısında dinleyelim.



http://www.youtube.com/watch?v=buPYdXcfwJc




Kahramanımız işi kabul eder ve bir grup turist ile Amazon'da yolculuğa çıkar. Kendisini bir yolculuk filminde gibi düşünür ve aklına bir çok şarkı gelir.İşte şimdi bu şarkılara peş peşe bakalım.


Billie Holliday'den Strange Fruit


http://www.youtube.com/watch?v=s9FZMHNhJ80


Charlie Parker'dan "They Can't Take That Away From Me"






http://www.youtube.com/watch?v=RuL9pj6pSmY


Yine Charlie Parker'dan Autumn In New York


http://www.youtube.com/watch?v=_KaNwqdlz50





Frank Sinatra'dan ise bir çok şarkı  :D






I've Got You Under My Skin


http://www.youtube.com/watch?v=L0ZQyLsBUxc



I Only Have Eyes For You


http://www.youtube.com/watch?v=zQN1bsGkjhI

yunusmeyra

titiz bir gözlem ve iyi bir inceleme,arşivimize kaydettik,sağolun..
HULK DEĞERLİ BİR KAHRAMANDIR!
HSD YENİ ÜYELERİNİ BEKLİYOR

Mister NO

Mister No'nun Guyanalı Adam isimli macerasında karşımıza Olinto Righetti isimli bir opera sanatçısı çıkar. Bariton bir sese sahip olan Olinto, Manaus Operası'nın ihtişamlı günlerinde geldiği Manaus'ta kalmıştır. Bir çok temsile çıkan Olinto Seville Berberi'ndeki rolü nedeniyle kendisinin Figaro olarak tanındığını söyler.

Önce isterseniz Manaus Opera binasının içine bir göz atalım.  :)










Rossini'nin unutulmaz eseri Seville Berberi'nden Figaro'nun Aryası'Pietro Spagnoli'den dinleyelim.



Pietro Spagnoli





http://www.youtube.com/watch?v=7qHZkkgowdY


Mister No canı sıkkın şekilde barda otururken yanına gelen seyyar bir müzisyen tarafından rahatsız edilir. Roberto isimli müzisyen "STARDUST" isimli şarkıyı çalmak ister. Mister No bunun üzerine"O matem marşından nefret ederim"der.

Bölümün adı Mister No'nun sevdiği şarkılar olsa da Stardust isimli şarkıyı atlamayalım ve orijinal haliyle dinleyelim.

Hoagy Carmichael söylüyor.




http://www.youtube.com/watch?v=j2fbOAyNOpM&feature=related



Kahramanımız Anouk Remy isimli Marsilya'lı bir kızla tanışır. Anouk bir partide şarkı söylerken babası kızı için "Edith Piaf'dan daha iyi söyler" der. Partidekiler Anouk'tan çeşitli şarkılar isterler.

İki Aşk, Öyle Güzel ki,Kuru Yapraklar, ve Beni görmezlikten gelme istenilen şarkılardır. Anouk önce İki Aşk'ı söyler.

Bu şarkıyı 1950'lerin televizyon görüntüleri eşliğinde Josephine Baker'dan dinleyelim.


Josephine Baker ve J'ai deux amours






http://www.youtube.com/watch?v=sHrOV8YorHI



Son olarak istek alan Kuru Yapraklar isimli şarkıyı dinleyelim. 1950'lerin başında Yves Montand'ın seslendirdiği  Les Feuilles Mortes yine döneme uygun görüntüler eşliğinde karşınızda.




http://www.youtube.com/watch?v=JWfsp8kwJto



Mister NO

Mister No'nun BÜYÜK NEHİR isimli macerası temponun bir an bile düşmediği maceralardandır.

Bu macerasında kahramanımız nehirde soygunlar yapan bir çete ile mücadele etmek zorunda kalır. Çete üyeleri Mister No'yu kovalarken kahramanımız nehirdeki dans kulübüne kaçarak izini kaybettirmeye çalışır.Bu sırada kulüpte çalan şarkı ise:

O Nosso Amor'dur. Bu şarkıyı dinlemeden önce Bossa Nova tarzında olduğunu belirtelim.

Bossa Nova, Brezilya kökenli bir müzik ve dans türüdür. Brezilyalı müzisyenler Antonio Carlos Jobim ve Joao Gilberto tarafından ilk kez 1958 yılında "Chega de Saudade" adlı parçada kullanılmıştır. Bu ilk parçanın müziği Antonio Carlos Jobim'e, sözleri Vinicius de Moraes'e aittir. Parça Joao Gilberto tarafından düzenlenmiştir.

Bossa nova örnekleri olan; Garota de Ipanema (İng.: The Girl From İpanema), Desafinado, Samba De Uma Nota So (İng.: One Note Samba) gibi yapıtlar müzik tarihinin klasikleri arasında yer almaktadırlar.

Biz de bu şarkıyı 1950'lerde yani Mister No'nun dinlediği yıllarda söyleyen Joao Gilberto'dan dinleyelim.


JOAO GİLBERTO









http://www.youtube.com/watch?v=lCiB9vKNPb8&feature=related


Şarkının sözlerine gelince:


O Nosso Amor

O nosso amor, Vai ser assim,
Eu prá voce, Voce prá mim
O nosso amor, Vai ser assim,
Eu prá voce, Voce prá mim

Tristeza, Eu nao quero nunca mais,
Vou fazer voce feliz,
Vou querer viver em paz,
O destino é quem me diz

O nosso amor, Vai ser assim,
Eu prá voce, Voce prá mim
O nosso amor, Vai ser assim,
Eu prá voce, Voce prá mim


A felicidade

A felicidade do pobre parece
A grande ilusão do carnaval
A gente trabalha o ano inteiro
Por um momento de sonho
Pra fazer a fantasia
De rei ou de pirata ou jardineira
Pra tudo se acabar na quarta-feira

Tristeza não tem fim
Felicidade sim

A felicidade é como a gota
De orvalho numa pétala de flor
Brilha tranqüila
Depois de leve oscila
E cai como uma lágrima de amor

A minha felicidade está sonhando
Nos olhos da minha namorada
É como esta noite, passando, passando
Em busca da madrugada
Falem baixo, por favor
Pra que ela acorde alegre com o dia
Oferecendo beijos de amor

Mister NO

Mister No'nun müzikle dolu maceralarından biri de YAĞMUR'dur.

Mister No bu macerasında daha sonra sevgilisi olacak Yale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü'nden Patricia Rowland ile tanışır.  :D




Yine bu macerada karşımıza jaz şarkıcısı Patty Winter'da çıkar. Bonelli'nin sitesinde Dana Winter olarak geçen bu sevimli karakter erkek olmasına rağmen adının kadın adını çağrıştırması nedeniyle sürekli sorun yaşamaktadır.  ;D


Paulo Adolfo'nun Alvorada isimli barında şarkı söyleyen Patty Winter ilk gecesinde, ABD'li bir kadın şarkıcı bekleyen Manaus'lular tarafından pek de hoş karşılanmaz.  :D

Programına My Funny Valentine ile başlayan şarkıcı gelen tepkiler üzerine şarkısını yarım keser.


Bu şarkıyı 1950'lerin başında seslendiren Chet Baker'dan dinleyelim.






http://www.youtube.com/watch?v=jvXywhJpOKs


Bardakilerin tepkisi üzerine Winter dinleyicilere şarkı isteyebileceklerini söyler. Mister No hemen bir şarkı ister.

I Only Have Eyes For You

Mister No bu şarkı için bir çok kez benim şarkım demiştir. Maceranın ilerleyen bölümlerinde kahramanımız bu şarkı eşliğinde Patricia Rowland ile dans eder.

Mister No'nun Martin Mystere ile beraber olan Skynet'ten Kaçış macerasında Diana ile yanak yanağa dans ettiği şarkı da yine I Only Have Eyes For You'dur.  ;)

Mister No ve şarkıcı Winter arasında şu dialog geçer:

Mister NO:I Only Have Eyes For You adlı parçayı biliyor musun Winter?
Petty Winter:Evet Tabii
MN:Onu söyle. En az iki yıl var ki hiç bir yerde dinlemedim.
PW:Benim için zevk bu bayım.Bu parça gerçek müzikseverlere hitap eden bir melodidir.

Winter şarkıyı söylerken arkasına yaslanan Mister No, sigarasından derin nefesler çekerek keyifle şarkıyı dinlerken bardaki diğer müşterilerin taşkınlıkları üzerine şarkı yarım kalır. Tabii Mister No'nun olaya müdahalesi ile olaylar büyür.  :)

Bu şarkıyı en iyi yorumculardan Frank Sinatra'dan dinleyelim.





http://www.youtube.com/watch?v=7iyYVq_G-QQ



Mister No daha sonra dolaşırken Winter'ın sesini duyar. Ve söylediği şarkıya katılarak düet yapar. Bu şarkı  George Gershwin 1935 tarihli unutulmaz Porgy ve Bess müzikalinden Summertime isimli şarkıdır.


Bu şarkıyı Ella Fitzgerald ve Louis Armstrong ikilisinden dinleyelim.






http://www.youtube.com/watch?v=MIDOEsQL7lA



Amazon nehrinde bir grup insanla yola çıkan Mister No, Winter'ı da tekneye almıştır. Uzun yol boyunca gitarı ile şarkılar söyleyen Winter'ın söylediği şarkılardan biri de It Had To Be You'dur.

Bu şarkıyı en iyi yorumlayan şarkıcılardan biri de unutulmaz Billie Holiday'dir.






http://www.youtube.com/watch?v=LwdC58OFcyE


Yine nehirde geçen bir gece Mister No sigarasını içerken Petty Winter gitar çalıp şarkı söylemeye başlar.

Söylediği şarkı Mister No'nun en sevdiğim şarkılardan biri dediği Basin Street Blues'dur.

Mister No bu şarkıyı duyduğunda :

Hmm dinlemeyeli kimbilir ne kadar zaman oldu? İki belki de üç yıl...Son olarak New Orleans'da Basin Street Bar'da dinlemiştim.


Önce adı geçen caddenin (Basin Street) 1950'lerdeki halini görelim.








Bu şarkıyı Jo Stafford ve Frankie Laine ikilisinden dinleyelim.








http://www.youtube.com/watch?v=xj0Vjgw5GNY

alan ford

 Yeni gönderilen iletilerede gördüğümde en heyecanlandığım başlık bu. Teşekkürler Mister NO. Bence harikulade bir iş yapıyorsun.
kaçmayı denemek bir tutsağın görevidir

kalidor

Formumuzun entellektüel seviyesini artıran, farklı bir bölüm. Teşekkürler.
Crom! Ölüleri Say...

Mister NO

Mister No'nun ŞAMPİYON isimli macerası bizleri futbol dünyasına götürür.

Brezilya'da hiç kuşku yok ki en popüler spor futboldur. Oysa Manaus'ta yaşayan Mister No, beyzbolu seven bir kişi olarak futboldan anlamaz ve sevmez. Bir futbol tutkunu olan arkadaşı SS'in çabalarına rağmen futbolla ilgilenmez, hatta sıkıldığını açık açık ifade eder.

1950'lerin Dünya Kupaları, futbolcuları, takımlarının anıldığı keyifli bir maceradır Şampiyon.

Bu macerada futbolun içindeki bahis şikelerine tanık oluruz. Günümüz futbolunun endüstriyel bir hal alması ile çok daha farklı ilişkilerin işin içinde olduğunu bilerek 1950'lerden günümüze çok da olumlu anlamda bir değişim olmadığını görürüz.

Manaus'un Nacional takımından Kolombiya'nın Millionarios takımına tranfer olan arkadaşları Jesus'u görmek için Mister No, SS ve barmen Paulo ADOLFO, Kolombiya'ya giderler.

Her zaman kahramanlarımıza içki servisi yaparken gördüğümüz Paulo Adolfo, bu kez kendisi bilgi toplamak için bir gece kulübüne gider.






Gittiği mekan Latin Amerika folk şarkıları çalınan bir mekandır. Burda çalınan şarkıları Mister No dinlemese de hiç kuşku yok ki bu şarkıların hepsini bilmektedir.

Mi Cafetal isimli şarkının Kolombiya'da çok popüler olduğunu kahramanımızdan öğreniriz. Bu şarkıyı LOS PANCHOS'tan dinleyelim.








Mi Cafetal


Aunque la gente vive criticandome
Me paso la vida sin pensar en na

Porque la gente vive criticandome
Paso la vida sin pinsar en na

Pero no sabiendo que yo soy el hombre
Que tengo un hermoso y lindo cafetal

Pero no sabiendo que yo soy el hombre
Que tengo un hermoso y lindo cafetal

Yo tengo mi cafetal
Y tu ya no tienes na
Nada me importa que la gente diga
Que no plata que no tengo na
Pero no sabiendo que yo soy el hombre
Que tengo mi vida bien asegura
Yo tengo mi cafetal
Y tu ya no tienes na



http://www.youtube.com/watch?v=5lWKmPs9R-M



Latin Amerika folk şarkılarının bazıları müziğin aynı sözlerin ise farklı olduğu şarkılardan oluşmaktadır. Bu nedenle sıradaki şarkılara ulaşmak gerçekten zahmetli oldu.  :D

Bu şarkılardan biri Las Hojas Tienen Mudanza


Gracias a Dios que ya tengo
la libertad en mi pecho
ya no tengo quien me diga
ande has ido, que te has hecho
En la puerta de mi casa
tengo un árbol de esperanza
cada vez que voy y vuelvo
las hojas tienen mudanza
Señorita de fulana
blanca flor de mi rastrojo
pa' que te conocería
pa' llenarme de antojos
Este charango que toco
tiene boca y sabe hablar
sólo le faltan los ojos
para ayudarme a llorar

El anillo que me distes
se me quebro en mil pedazos
el consuelo que me queda
es dormir en tus brazos
El sol en hebras de oro
en tus ojos se coloca
como el sol quisiera ser
para besarte la boca
No quiero prenda con dueño
que me la quiten mañana
quiero prenda que me dure
hasta que me dé la gana
Matecito sobre el agua
capuchito de algodon
candadito de mi pecho
llave de mi corazón



Bu şarkıyı en iyi yorumcularından Leon Gieco'dan dinleyelim.









http://www.youtube.com/watch?v=CtAAWHxDGms


Bölümümüzün adını bu sefer Paulo Adolfo'nun Sevdiği Şarkılar olarak değiştirmek gerekecek sanırım.  :)


Paulo Adolfo'nun dinlediği şarkılardan biri de bir çok versiyonu olan Yo me enamore de un aire'dir.


YO ME ENAMORE DE UN AYRE

Yo me enamoré de un ayre;
de un ayre de una mujer.
De una mujer muy hermoza
linda de mi corazón.

Yo me enamoré de noche,
y la luna me engañó.
Si otra vez yo me enamoro,
sea de día y con sol.


Bu güzel şarkıyı en iyi latin folk yorumcularından Joaquin Diaz'dan dinleyelim.









http://www.youtube.com/watch?v=1Fb5eYnOQXk





connyapku

super bir calisma olmus sevgili mister no tebrik ederim.bu site gercekten bagimlilik yapiyor buradai cizgi roman hakkinda genis bilgi sahibi arkadaslarla olmak ve yazilanlari okumak bilgi sahibi olmak cok guzel bir cok kahraman hakkinda pek cok sey ogrendim bu sitede hikayelerin anlatimi kahramanlar hakkinda verilen bilgiler insani gercektende cizgiroman okumaya itiyor.bu sitede olmak cok guzel gercektende umarim hic bitmez.

Mister NO

Mister No'nun SAVAŞ TUTSAĞI isimli macerasında, kahramanımızın 2.Dünya Savaşı yıllarında Uzak Doğu'da başından geçenler anlatılır.

Kwai Köprüsü filminden esintiler de taşıyan macera, Mister No'nun en kanlı maceralarındandır.

Manaus'a tatile gelen arkadaşı Alan Chambers'a, Birmanya'daki çalışma kampında yaşadıklarını anlatır kahramanımız. Arkadaşını şehirde ve ormanda gezdiren kahramanımız, fırsat buldukça da başından geçenleri anlatır.

Paulo Adolfo'nun barından tanıdığı Dolorice'nin kuzeni Camilla ile Cruz De Sol isimli bara giden Mister No, Camilla ile sohbet ederken barda  I Only Have Eyes For You çalmaktadır.

ESRARENGİZ KATİL isimli macerasında bu şarkıyı hatırlayan kahramanımız kendisini bir yolculuk filminde gibi hayal etmişti.

Bu sefer bir barda, yanında güzel bir kızla bu şarkıyı dinlerken buluruz kendisini.

I Only Have Eyes For You

Are the stars out tonight?
I don't know if it's cloudy or bright
'Cause I only have eyes for you, dear
The moon may be high
But I can't see a thing in the sky
'Cause I only have eyes for you.

I don't know if we're in a garden
Or on a crowded avenue
You are here, so ** I
Maybe millions of people go by
But they all disappear from view
And I only have eyes for you

I don't know if we're in a garden
Or on a crowded avenue
You are here, so ** I
Maybe millions of people go by
(they all disappear from view)
And I only have eyes
For You


Bu şarkıyı daha önce Frank Sinatra'dan dinlemiştik.

Maceramızda sahnede I Only Have Eyes For You bir kadın tarafından yorumlandığı için caz müziğinin 2 güçlü sesinden bu şarkıyı dinleyelim. Her ikisi de Mister No'nun çok sevdiği şarkıcılar arasında.


Billie Holiday






http://www.youtube.com/watch?v=exU_Z4EkgOg





ELLA FİTZGERALD






http://www.youtube.com/watch?v=DkVbgnL_E6o