SAYI:18 - GECE KARANLIĞINDA GÖLGELER

Başlatan s.b, 06 Mayıs, 2012, 16:47:00

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

s.b



                        SAYI: 18 - GECE KARANLIĞINDA GÖLGELER
Yazan: Claudio Nizzi. D.1938 Setif, Cezayir - Çizen: Roberto De Angelis, D.1959 Napoli, İtalya

FIRTINALI BİR GECEDE, TUCCOS İLE NOGALES ARASINDA İŞLEYEN POSTA ARABASI KÜÇÜK TUBAC KASABASINA VARMAK ÜZEREDİR...

At arabasının sürücüsü bir an önce hedefine varmak istiyordu.
--Yaaah! ileri! ileri!

Arabada üç beyefendi yolcu vardır.
--Hah! Yolculuk için bundan daha berbat bir gece seçemezdik! Yağmurla rüzgârın durmaya hiç niyeti yok gibi!

--Hem bu da yetmezmiş gibi, o tekerleğin kırılması da programımızın en az üç saat gerisinde kalmamıza neden oldu. Ama siz varmak üzeresiniz.

--Öyle görünüyor.

--Gerçekden de Tubac'ta mı inmek istiyorsunuz?

--Öyle tubac'ta. Tuhaf olan nedir?

--Galiba seçkin yol arkadşımız uzaktan geliyor ve olaylar hakkında bilgisi yok...

--Bildiğiniz. Boston'dan geliyorum... Uzun ve yorucu bir yolculuk oldu. Ama az sonra, nihayet, birkaç gündür yaşadığım gibi bir tren ya da at arabası koltuğunda hoplayıp zıplamak yerine, bir yatakta dinlenebileceğim. Tek dileğim, buraya gece gelmiş de olsak, küçük bir pansiyonda yer bulabilmek.

--Tek pansiyonda demek istiyorsunuz herhalde... Tubac büyük bir yer değildir!

--Bir süre önce ima ettiğiniz böyle bir şey miydi?

--Sizi huzursuz etmek istemeyiz, beyefendi buralar giderek daha karanlık bir ün kazandı...

--Aynen öyle! Burada garip ve korkutucu ''vakalar'' yaşanmaya başladı.

--Beni uyardığınız için teşekkür ederim ama itiraf etmeliyim ki çabuk etkilenen biri değilimdir.

--Her koşulda, yolculuğumun son durağı Tubac ve son dakikada programımı değiştiremem.

--Eh, tabii herkesin keni yükümlülükleri var! Eğer işiniz gereği Tubac'a geldiyseniz, orada inmelisiniz, bunu tartışacak değiliz. Ama bana kulak verin ... Orada olabildiğince az kalın!

Sürücü yağmurun sesini bastırarak bağırır
--Durun yavrularım!

Arabanın kapısını açar ve Tubac'ta inecek olan yolcusuna...
--Burada ineceksiniz dostum! Diğerleri arabada kalsın, hemen Nogales'e gidiyoruz!

Tex, Carson, Kit ve Tiger bu esrarengiz korkutucu vakalara engel olabilecekler mi?
İNANDIĞIN GİBİ YAŞAMAZSAN YAŞADIĞIN GİBİ İNANIRSIN

tommikser

Bu macerayı klasik Tex albümlerinin dışında tutmak gerekiyor.Dylan tarzı korku öğeleri ve konunun nasıl ilerleyeceğinin bilinmediği maceraları Tex'e yakıştırıyorum.Bence klasik western dışında daha karanlık macerlar Tex'in bünyesine nüfus etse daha iyi olur gibime geliyor.

s.b

Alıntı yapılan: gunessemerci - 03 Eylül, 2012, 14:33:36
Bu macerayı klasik Tex albümlerinin dışında tutmak gerekiyor.Dylan tarzı korku öğeleri ve konunun nasıl ilerleyeceğinin bilinmediği maceraları Tex'e yakıştırıyorum.Bence klasik western dışında daha karanlık macerlar Tex'in bünyesine nüfus etse daha iyi olur gibime geliyor.

Dozu aşırıya kaçırmamak şartıyla olabilir Güneş abi.
İNANDIĞIN GİBİ YAŞAMAZSAN YAŞADIĞIN GİBİ İNANIRSIN

tommikser

Ben Dylan gibi sert ve korku öğelerinin olduğu Tex okumayı çok isterim.Bence aşırısı da güzel olur ;D

s.b

Alıntı yapılan: gunessemerci - 03 Eylül, 2012, 14:46:23
Ben Dylan gibi sert ve korku öğelerinin olduğu Tex okumayı çok isterim.Bence aşırısı da güzel olur ;D

Senin amacın Tex'i korkudan altına ettirmek galiba. Ama çok beklersin. ;D ;D
İNANDIĞIN GİBİ YAŞAMAZSAN YAŞADIĞIN GİBİ İNANIRSIN

tommikser

Yok abi onun COlt ve Winchester'ı var.Ona değilde ona bulaşana yazık.Tex en fazla ufak bir çizik alır ;D

hennessy

Tex Dev albümler arasında bir numaram kesinlikle bu olur şimdiye kadar okuduklaırm arasında.Tex de alışık olmadığım korku öğeleri ve doğa üstü öğelerin çok iyi işlendiği bir kitap daha bitti.Profosör robert in yakın arkadaşı onu gittiği yoldan döndürmek için kasabay gelir ama ondan bir daha haber alınmaz.Oğlu Tex'den yardım ister ve beraber olayı aydınlatmak için köye giderler.Maymun adamlar vahşi cinayetler ve korku gizem dolu hikayeler çok keyif alarak okudum böyle Tex hikayeleri keşke daha çok olsa.
Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları

gamlıbaykuş

Murat abinin de yorumundan sonra bu macerayı epey merak etmeye başladım ve alınacaklar listesine ekliyorum. Western, korku ve fantazi öğeleri ile birleşince gerçekten güzel oluyor. Bu sebeple Büyülü Rüzgar okumayı çok seviyorum. Dileğim korku ve fantazi öğelerinin Tex'de de yaygınlaşması...
Hayat ne kadar güzel, hoş,
Haydi durma sevgiline koş...

BAHADIR

Alıntı yapılan: hennessy - 14 Ekim, 2012, 21:51:32
Tex Dev albümler arasında bir numaram kesinlikle bu olur şimdiye kadar okuduklaırm arasında.Tex de alışık olmadığım korku öğeleri ve doğa üstü öğelerin çok iyi işlendiği bir kitap daha bitti.Profosör robert in yakın arkadaşı onu gittiği yoldan döndürmek için kasabay gelir ama ondan bir daha haber alınmaz.Oğlu Tex'den yardım ister ve beraber olayı aydınlatmak için köye giderler.Maymun adamlar vahşi cinayetler ve korku gizem dolu hikayeler çok keyif alarak okudum böyle Tex hikayeleri keşke daha çok olsa.

Güzel bir hikaye, sonuçta Tex ama bakıyorum da tüm albümler için de de benim son sıramda yer alacak bir hikaye...

"Büyük Soygun" (Ortiz) var, "Colorado da Kan" (Milazzo) var,  "Kayıp Pueblo" (Ticci) var..."Arizona Alevler İçinde!" (Viktor De La Fuante), "Komançi Savaşçısı" (Aldo Capitano)  Var da var...

Tabi zevkler ve renkler tartışılmaz ben sadece kendi beğenilerimi yazdım... :)

ferzan

    Bu pazarın Teks 'i de bu albüm oldu...

    Kötü olmasa da gayet tahmin edilir bir hikayeydi...Ana hatlarını ve finalde sizin neleri bekleyeceğini ilk 50 sayfadan sonra kestirebiliyorsunuz...Ne var ki bu serinin çizerleri ön plana çıkarmak için yazıldığını hesaba katarsak, beklenti oluşturmadığı gibi hayal kırıklığına da uğratmayan, sıkıcılıktan uzak bir okuma sunmuş oldu...

    Albümün yıldızı, Nathan Never 'dan Roberto De Angelis idi...Adı ve fırçası bilim-kurgu ile özdeşleşmiş olan De Angelis, Teksaslı rangerimize harika bir şekilde ayak uydurmuş...Albümün başlarında çizerle yapılmış röportajda oldukça değerli bir ayrıntıdan haberim oldu...De Angelis, bu işin eğitimini hiç almamış ve 20'li yaşlarından itibaren kendi kendini yetiştirmiş...Bir de eğitim alıp çocukluktan beri çizgi romana meraklı olsaymış, ortaya nasıl bir çizer çıkarmış merak ediyorum doğrusu...Nathan Never 'daki o muhteşem sayfalar ve kapaklar alaylı bir çizerdenmiş kısacası...Hem de çoğu alaylının aksine, ustası da olmayan ve kendi kendini yetiştiren yalnız bir alaylı çizerden...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com