Ana Menü

Ne okuyoruz?

Başlatan kadri kerem, 26 Eylül, 2012, 22:19:16

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Hayalet

Bu ara boyuna çizgi ve grafik roman okumakla beraber, şu anda "William Sheridan Allen'in Naziler iktidarı nasıl ele geçirdi?" kitabını okuyorum. Almanya'da bir kasabadaki yaşamı gözler önüne sererek, bu kasaba özelinde anlatırken ülkede yavaş yavaş nazilerin nasıl iktidara gediğini,  Hitler'in kurduğu diktatörlüğü anlatıyor. Okurken memleketin biriyle inanılmaz benzerlikler görüp, dayanamayıp notlar alıyorum. Siyasette bazı şeyler hep aynı yöntemlerle yürüyor orası kesin.
Bunun haricinde Antonio Altarriba'nın yazıp Kim'in harika resimlediği ödüllü çizgiroman Uçma Sanatı'nı yeni bitirdim ve şu anda devamı niteliğindeki Kırık Kanat'ı okuyorum, yarıladım bir günde. Özellikle Uçma Sanatı müthiş. Altarriba kendi babasının hayatını anlatırken İspanya İç savaşını da anlatıyor, bu kitapta da günümüzdeki o malum memleketin geçmişinden acayip benzerlikler var. Şayet benim gibi 12 eylül öncesinde aktif siyasetin içinde olan bir babanın çocuğuysanız kitabı okurken bol bol da hüzünleniyorsunuz. Kırık Kanat'ta da aynı dönemi bu kez annesinin açısından anlatmış yazar ve yine Kim çizmiş. Çizimlere de konunun anlatımına da bayıldım doğrusu.

Bunun haricinde bu aralar yürüyüşe başladığım için kendimi gazlamak için bol bol yürümeye dair kitaplar okuyorum. Yürümenin felsefesi - Frederic Gros (Bu sağlam bir kitap, felsefe ile de ilgilenenlere iyi gelebilir), Yürümeye övgü - David le Breton  en son bitirdiklerim.
Çizgi roman bir çocuğun okuma alışkanlığı kazanmasının en iyi yollarından biridir, bir büyüğünse hayata çocuk merakı ve heyecanıyla bakabilmesinin.

pizagor



Neuromancer ne zamandır aklımdaydı. William Gibson'ın ödüllü Sprawl üçlemesinin bu ilk kitabının performansına göre karar vereceğim devamını getirip getirmemeye. Yalnız kitabın aşırı küçük boyutları, bu boyuta uyacak şekilde ufak harf boyutu ve çok kısa satırlar (hani atletler 100 metre finali için çizgide beklerken, silah patlar, depar başlar ama tam o anda birisi erken çıktığı için yarış durdurulur ya, işte o anda koşucuların hissettiğine benzer bir duygu bu. Tam hızımı alıyorum, bir bakıyorum ki satır bitmiş :) ), baskıdaki kalitesizlik gibi eser dışı nedenlerle bile yarıda bırakabilirim...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


memospinoz

Sprawl Üçlemesi'nin çevirisinin çok kötü olduğunu okuduğumdan beri almak isteyip okumak ızdırap olacağı için alamıyorum.  :(

Ahmet Oktay

Aziz Nesin - Damda Deli Var.

Sınavlara çalışırken aradaki molalarda 1-2 öykü iyi gidiyor.

ferzan

    Dün akşam canım feci Kerim Korcan okumak istedi...Geçen seneden kenara stokladığım, elimde kalan son öykü kitabı ''Canlı Bayraklar'' a devam ediyorum...Geçen yıl okuduğum Tatar Ramazan ve Ölüm Pusuda kitaplarındaki öyküler kadar tat alabilmiş değilim ilk üç öykü itibariyle...Umarım kitabı bitirmek işkenceye dönmez...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

Ahmet Oktay

Damda Deli Var bitti. Sarkis Minasyan'ın Kramponlu Filozoflar ve George Orwell'in Hayvan Çiftliği kitaplarına başladım.

ferzan

    Orhan Kemal 'in ''Önce Ekmek'' isimli öykü seçkisine başlayacağım bu akşam...Hafta sonları da Kuzgunlar ve Leşler 'in ikinci cildini eritiyorum bölüm bölüm...Bundan sonra her hafta bir öykü seçkisi bitirmeyi amaçlıyorum...Uzun soluklu okumalar arasına dinlenme olarak alacağım, her akşam bir ya da en iyi ihtimalle birkaç öykü boğmaya çalışacağım...

    Bir yandan 2018 'in ilk gününden itibaren İletişim 'den Levent Cantek 'in hazırladığı Resimli Türkçe Edebiyat Takvimi 'nin ''arkası yarın'' tefrikalarını okuyorum...Yatağımın başucunda takvim, sabah kalkınca el yüz yıkadıktan sonra ilk işim oluyor o günün tefrikasını okumak...Birkaç yazarı bu tefrikalar vesilesiyle keşfetmiştim...Yoğun emeklerle hazırlanan ve dört yıldır okurlara sunulmaya devam eden nostalji soslu bu muhteşem masa takvimi ne yazık ki 2018 'den sonra devam etmeyecek...O yüzden geçen senenin takvimine yapamadığımı bu senenin takvimine yapıp gün gün okuyorum takvimi de, tefrikalarını da...Farklılık arayanlara, okuma adına minik ama sıra dışı bir rutin tutturmak isteyenlere tavsiye ederim...Konsept olarak saatli maarifin güncel ve artistik versiyonu gibi...Önceki üç senenin takvimleri de var elimde, bir ara onları da okuyacağım...Zaten 2015 takvimindeki tefrikalar kitap haline gelmişti ''Tefrika 2015'' adıyla...2016 ve 2017 takvimleri de kitaplaştırılsa ne güzel olur...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

Ahmet Oktay

Hafta sonu YKY'nin yayınladığı Bir Güçlü Yazar, Bir Güzel İnsan: Haldun Taner 100 Yaşında kitabıyla birlikte Jules Verne'in Zacharius Usta ve Can Bonomo'nun Delirmek Belirmektir kitaplarını bitirdim. Akşam da Sait Faik'ten Az Şekerli'ye başladım.

ferzan

    Kitap okumalarıma bir ay kadar ara vermiştim, büyük bir iştahla geri döndüm...Bu hafta içi Osman Şahin öyküleriyle geçecek...

   

    Meğer eskilerden sevdiğim, izlediğim nice filmde detaylarıyla yer almış Osman Şahin de haberim yokmuş...Kibar Feyzo, Züğürt Ağa ve daha pek çok film, detaylarda ya da doğrudan onun öykülerini yansıtırmış...Ben ilk kez geçen ay okuduğum Büyümenin Türkçe Tarihi adlı öykü seçkisindeki ''Beyaz Öküz'' öyküsüyle tanışmıştım Osman Şahin öykücülüğüyle...Şu an tam istediğimi veriyor bana...

    Bu kitaptan sonra yine Can Yayınları tarafından toparlanan Bütün Öyküleri 2 ve 3 'ü de okuma sırasına alacağım...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

Ahmet Oktay

Şu an okuduğum kitap; Nazım Hikmet - Yazılar 1: Sanat, Edebiyat, Kültür, Dil. Yazılar iyi güzel de çok eski kelime var. İçinde bildiğim kelimeler de oluyor gerçi ama kelimelerin anlamı için kullanılan notlar yazıların sonunda değil de kelimenin olduğu sayfada olsa daha iyi olurmuş. Bu haliyle okumak zorluyor biraz.

Biraz daha boş kafayla, hazır hissettiğim vakit Albert Camus'den Düşüş'e başlayacağım. Kısa bir eser ama yoğun bir okuma olacağını bildiğim için kendimi tamamen kitaba vereceğime emin olmadan başlamak istemiyorum.

ferzan

    Az evvel Kemal Tahir 'in "Karılar Koğuşu" romanını bitirdim. Hafta sonu okuması olarak cana değdi adeta. Hafta içi okuyacağım kitap da aşağı yukarı belli gibi ya, başlayınca onun da notunu düşeriz. Ay çetelesi birikince de "2018 Yılında Okuduğunuz Kitaplar" başlığında detaylıca notlar düşerim her biri için.
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

Hayal Kahvem


20. yüzyılın aykırı filozofu, aktivist Günther Anders'in Türkçe'ye çevrilmiş ilk kitabıymış. Çevirenler Herdem Belen ve Hüseyin Ertürk.
Kafka üzerine yapılmış çok ilginç bir çalışma. Kitabı yarıladım. Kafka'nın kitaplarına, özellikle  Şato'ya ve Dava'ya yeniden bakmalıyım. 
Günther Anders'in o kadar muazzam yorumları var ki,  hararetle tavsiye ederim. Kitabı bitirdiğimde kısa da olsa, bir yazı yazarım diye umuyorum.

ferzan



    Dönüşümlü olarak Ambrose Bierce ile Osman Şahin okuyorum...Bierce ile ilk tanışmam oldu, Osman Şahin ile ikinci buluşmamız...

    Yaşamın Ortasında, Ken Parker #50 ''Asker Hikayeleri'' ne ilham kaynağı olan, içerikte yer aldığı Amerikan İç Savaşı temalı sıra dışı öykülerden oluşan muhteşem bir kitap...Daha yarıya gelmeden ilk öykülerle ihya oldum diyebilirim...

    Osman Şahin öyküleri içinse dağarcığımda yorum yapacak kelime yok...Bütün Öyküleri serisinin ikinci kitabında da (derli toplu güncel basım) neye uğradığımı şaşırıyorum...

    Hafta içi bitirdiğim ''Keş On Dı Teybıl'' (Zafer Algöz) ile pazar günü birkaç saatte yuttuğum ''Umut'' (Yılmaz Güney 'in özgün film senaryosu ve o dönem yerli-yabancı basında çıkmış yorumlar ve mahkeme metin dökümleri eşliğinde) üzerine şimdi dönüşümlü olarak bu iki kitabı okumak bünyemi çok allak bullak etmiyor...Tuzludan tatlıya, sıcaktan soğuğa doğal geçişler misali akıyor...Zaten dönüşümlü okuma durumunu da öykülerden ya da toplama yazılardan mütevellit kitaplardan başkasına yapamıyorum...

    Daha detaylı ve uzun yorumlarımı, 2018 Yılında Okuduğunuz Kitaplar başlığında yaparım ay sonuna doğru...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

Hayalet

Harari'nin Sapiens'ini bitirdim, Homo Deus'u bitirmek üzereyim. Her ikisini de üniversiteli gençler başta olmak üzere her türden okura tavsiye ederim. Kişisel olarak benim zaten çokça kafa yorup fikir geliştirdiğim konuları yazmış Homo Deus'ta ama yine de hoşuma gitti kitap, Sapiens'ten de alınabilecek şeyler var. Açıkçası Sapiens uzun ansiklopediler ya da cilt cilt kitaplarda bulabileceklerinizin tatlı bir dille ve biraz da eleştirel bir özeti gibi. Deus'ta ise özellikle ikinci kısımdan sonra geleceğe dönük öngörülerde bulunuyor yazar. John Zerzan (Gelecekteki ilkel yazarı), Jared Diamond(Tüfek, Mikrop, Çelik yazarı) tarzı yazarları beğeniyorsanız bu kitapları da beğenirsiniz, zaten Harari de özellikle Sapiens'te Diamond'a atıfta bulunuyor sık sık.
Çizgi roman bir çocuğun okuma alışkanlığı kazanmasının en iyi yollarından biridir, bir büyüğünse hayata çocuk merakı ve heyecanıyla bakabilmesinin.

memospinoz

Alıntı yapılan: Hayalet - 13 Mart, 2018, 15:32:56
Harari'nin Sapiens'ini bitirdim, Homo Deus'u bitirmek üzereyim. Her ikisini de üniversiteli gençler başta olmak üzere her türden okura tavsiye ederim. Kişisel olarak benim zaten çokça kafa yorup fikir geliştirdiğim konuları yazmış Homo Deus'ta ama yine de hoşuma gitti kitap, Sapiens'ten de alınabilecek şeyler var. Açıkçası Sapiens uzun ansiklopediler ya da cilt cilt kitaplarda bulabileceklerinizin tatlı bir dille ve biraz da eleştirel bir özeti gibi. Deus'ta ise özellikle ikinci kısımdan sonra geleceğe dönük öngörülerde bulunuyor yazar. John Zerzan (Gelecekteki ilkel yazarı), Jared Diamond(Tüfek, Mikrop, Çelik yazarı) tarzı yazarları beğeniyorsanız bu kitapları da beğenirsiniz, zaten Harari de özellikle Sapiens'te Diamond'a atıfta bulunuyor sık sık.

"Tüfek, Mikrop ve Çelik"in yeni baskısı uzun zamandır gelmiyordu Tübitak'tan. Sanırım yayın hakları Pegasus'a geçmiş ama ne zaman yayımlanır bilmiyorum. Keşke Tübitak'ta kalsaydı zira Pegasus'un fiyatları bayağı bir uçuyor.