Banshee

[ferzan]

    SPOİLER İÇEREBİLİR

    (Gene de gönül rahatlığıyla okunabilir, kilit kelimeleri beyaza boyadım... )

    Aslında bu sezonun odak noktası Rebecca Bowman cinayeti, diğer tüm yan olaylar ya bu cinayete bağlı olarak paralel işleniyor, ya da önceki sezondan kalan açıklar kapatılıyor...Zaten aradan geçen 2 yıldan sonra anlatacak pek birşey kalmadığı için, Rebecca cinayetinin çözülmesiyle birlikte bu sezonun bitimi itibariyle dizinin de tamamen finallenecek olması isabetli bir karar olmuş diye düşünüyorum...

    İlk 2 sezonu çok sevmiş, 3. sezonda ise tüm o aksiyonlu ve gerilimli bölümlerine rağmen oldukça boğulmuştum...Neden bilmem, son sezon benim çok hoşuma gitti...Belki 5 bölümlük malzeme çıkarabilecekleri Job konusunda da işi uzatmayıp tek bölüm içerisinde halletmeleri de ayrıca hoşuma gitti...Zira uzun süreli bir Job arama-kurtarma sürecini kaldıramayabilir, diziyi izlemeyi bırakabilirdim...Demek ki Job'u kurtarma ayağına birkaç bölüm ekmek yeyip bizi oyalamak yerine sadede gelerek ana hikayeyi güzel bir şekilde bağlayacaklar...Kendi adıma görmek istediğim hamleler bunlar...

    SPOİLER İÇEREBİLİR (İDİ)

    Dediğim gibi, son sezonun ilk üç bölümü itibariyle dizinin gidişatından son derece memnunum...Tek dileğim, aynen bu şekilde devam edip bitmesi...Bir de cinayet ile ilgili ters köşe bir final yaparlarsa, bu diziyi hep güzel bir şekilde hatırlayacağım...Bakalım, gelecek 5 bölümde göreceğiz...

[Peyami]

Bazı diziler insanın hayatında yer tutabilecek kadar büyür. Karakterleri ete kemiğe bürünüp yanınızda dolaşmaya başlarlar. Diğer dizilerle kıyasladığında "o başka" dersiniz. Tıpkı bazı tematik ya da temporal arkadaşlarınızı, dostluğunu hissetirenlerden ayırdığınız gibi.

İşte Banshee benim için bu efsane dizilerden biri oldu. Geçen sene sonu keşfettim. İlk bölüme bir bakmamla  müptelası oluverdim. Üç sezon arka arkaya devirdim. Bittiğinde yaşamını sevgilisininkiyle bütünleştirdikten sonra terk edilince hissedilene benzer bir ortada kalmışlık hissi doldurmuştu içimi bir süre. 

Banshee'de aksiyon bol ama kaliteli. Şiddet sahneleri ustaca çekilmiş. Erotizm bol miktarda var ama şiddet gibi yine bütünün bir parçası. İstismar edilmiyor. Hem şiddetin hem de cinselliğin yaşamlarımızın yadsınamaz ve etkinliği indirgenemez faktörler olduğu dizide aynen yansıtılıyor.

Oyuncular ve karakterler inanılmaz uyumlu ve başarılı. Bu kadar çok oyuncunun rolüyle bu kadar iyi özdeşleştiğini en son Lost'ta görmüştüm. "Yan karakterin yanındaki karakter" bile ekranda belirdiğinde her hareketini takip etmekten alamıyorsunuz kendinizi...Evet, Burton'dan bahsediyorum

Hikaye her bölümde dolu dolu anlatılıyor. Araya dolgu bölüm sıkıştırması asgari seviyede. Bir dizinin bol aksiyonla da çok kaliteli olabileceğinin canlı kanıtı.

Carrie faktörüne değinmeden geçemeyeceğim. Mutlaka söylemeliyim. Son yıllarda ekranda seyrettiğim en güzel kadın Ivana Milicevic. Rahmetli Barış Manço'nun da dediği gibi "Bir bakışı canlar yakıyor" Oyunculuğunun da hakkını veriyor, orası ayrı.

Police Line...Do Not Cross
Yazılacak çok şey var ama hem Better Call Saul hem de Banshee'nin özeti yukarıdaki fotoğrafta özetlenmiş bence. Toplumun, çoğunluğun çıkarlarını gözetiyormuş gibi davranıp, ayrıcalıklı bir azınlığı korumaya yönelik çektiği çizgileri aşmaya cesaret edebilen, suçlu diye damgalanmış yürekli insanların dramlarına odaklanıyor ikisi de.

[doktor1881]

8
Bölüm:4/4 (GünceL) İlk 3 sezondan konu ve işleyiş olarak başka bir dizi izliyorum
Hele bu bölüm boş ve gereksiz konularla doldurulmuş.49 dk lık bölüm 10 dk da olabilirdi
Seri katilin kim olduğu ve amaçının ne olduğu bu bölümde ortaya çıkıyor

Bölüm Notu:6/10

[doktor1881]

9
Bölüm:4/5 (GünceL)Bu sezon başlayan yeni bir dizi olsa harika bir dizi bizi bekliyor diye yazardım.
Bu sezonun sanşsızlığı önündeki ilk 3 sezon
Ayrıca dikkatimi çeken bu sezon dizideki 1-2 karekter değil hepsinin melankolik oluşu
Bakalım kaldı 3 bölüm

Bölüm Notu:6/10

[doktor1881]

8
Bölüm:4/6 (GünceL) 30.dk dan sonra ilk sezonları andıran güzel çatışma sahneleri vardı bu arada seri katili herkes tanımaya başladı
Kardeşlikte yönetim değişikliği Kurt'a nasıl yansıyacak acaba

Bölüm Notu:7/10

[doktor1881]

13
Bölüm:4/7 (GünceL) Hood'un Şerif Brock ile uzun uzun yaptığı geyikte gerçek kimliğini anlatmak zorunda kalıyor (Bu muhabbet tam 9 dk sürüyor)
Ve Job tekrar sahnelerde
Seri Katil ve tarikatı ortaya çıkıyor ve....................................
Hızlandırılmış bir bölümdü haftaya son bölümde kardeşlik veya Proctor'un ipini çekerler herkes mutlu bir kapanış yaparlar ama ben bu sezondan hiç mi hiç mutlu olmadım

Bölüm Notu:4/10

[Peyami]

Bence dolu dolu bir bölümdü. Haftaya son bölümünün yayınlanacağını bilmek üzüyor beni. Efsane dizilerden biri olarak hatırlayacağım.  Bu bölümün sonundaki şarkı kısa ama etkileyiciydi: Broken Town - Frally Hynes ft Asdru Sierra

Bölüm Notu: 10/10 

[doktor1881]

6
Bölüm:4/8 (GünceL) (FinaL) Flash'dan sonra burda da pembe bir bölüm yapmışlar.Herkes mutlu (Mutlu olmasa da gönül rahatlığıyla) Banshee'den ayrılıyor.Kalanlarda kendi sorunlarını bir şekilde çözmüş durumda . İlk 3 sezon tabiri caizse benzetme yapmak amaçıyla Tex Dev albüm gibi ; 4. sezon ise Tex mini dev albüm olmuş.
Rebecca'nın katili seri katil deği meğerse  ...................... imiş
Dizi izleme sitelerinde yorumlardan  ve bu forumdaki arkadaşların yorumlarından gördüğüm kadarıyla çok beğenen arkadaş var.Saygı duyarım.Ancak 4 sezon içinde en beğenmediğim sezon buydu

Bölüm Notu:7.5/10

[alan ford]

  Peri masalı gibi bir sonla bitti , keyifle seyrettim ve çoğu kişinin aksine ben de Peyami ve Ferzan gibi  son sezonu beğendim. Tek eksiği Sugar'ın az görünmesi oldu. Gözlerinin içinden başlayıp dudağının kenarında biten şahane gülümsemesiyle çok sevmiştim ihtiyarı. Senaryo zayıftı ama karakterler cuk oturmuştu. Biraz fazla maçoydu ama kadınları da son derece güçlüydü. Tuhaf bir dengesi vardı yani dizinin. Kötü adamları çok şahaneydi. Kai başgan olsun , Rabbit olsun , Kızılderili olsun hepsi ayrı psikopattı.. 4. sezonun ikinci eksisi de buydu sanırım. Kötü adam zayıf kaldı. Satanist tarikat ve neonaziler Kai , Rabbit ve çam yarması kızılderinin yerini tutmadı. Bence dizinin en büyük dezavantajı Alan Ball'ın daha önce Six Feet Under adlı başyapıtı çekmiş olması. TV'nin başına gelen en güzel şeylerden biri olan bu diziden sonra insan ister istemez beklentiyi yükseltiyor. Ama ne True Blood'da ne de Banshee'de bu çıtayı aşamamış. Yine de True Blood'a çok fazla dayanamayan ben Banshee'yi bir solukta bitirdim. Alan Ball yeni dizi çekerse yine mutlaka başlarım. Ve evet Ivana Miliceviç çok güzel.

[ferzan]

    Genel olarak beğendiğim bir dizi idi...İlk iki sezondaki coşkum, diğer iki sezonda kısmen azalsa da, bazı haftalar izleyesim gelmeyip de biriktirmiş ya da ertelemiş olsam da, dizinin finali itibariyle ekran karardıktan ve yazılar çıktıktan sonra herşeye rağmen diziyi beğendiğimi ve kendine has farklı bir yere oturttuğumu farkettim...Hani, sıradışı başlayıp klişeleri kendince yorumlayan, yer yer ucuz aksiyon şablonlarına düşen kısımları da vardı ama genel itibariyle kayda değer ve hatırlanası bir yapım olduğunu düşünüyorum...Banshee'nin kendine has atmosferini ve hikayesini tattığıma çok memnunum...

    Scalped'ın iki senedir ara ara dile gelen dizi projesinde Banshee'nin senarist ve oyuncu kadrosundan birkaç isim geçiyordu yanlış hatırlamıyorsam...Bu diziyi sevme sebebim, bana büyük ölçüde Scalped atmosferini hatırlatmasından ötürüydü...Eğer Scalped çekilirse ve Preacher gibi maymun olmazsa, Banshee'yi Scalped'in bir ön çalışması olarak farzedip içimizi rahatlatabiliriz diye düşünüyorum...Zira hikayenin temel örgüsündeki bazı noktaların dışında, Banshee'nin final sahnesi de Scalped'ın final sahnesi ile feci benzerlik gösteriyor...Her iki eserdeki benzer noktalar ise;
    - Bölgede yerlilerin işlettiği bir kumarhane olması ve yerlilerden bir grup hırçın gencin halen geleneklerini koruyarak beyaz adama karşı feci aksi olması...
    - Yerliler arasındaki kaçakçılık, uyuşturucu ve benzeri mevzular...
    - Ana karakterin 15 yıl sonra ortaya çıkması (tabi orijini farklı)
    - Bölgede yerlilerin ve muhafazakar Amish'lerin yanı sıra Nazi artıklarının, göçmenlerin ve it kopuk tayfasının ara ara baş göstermesi
    - Scalped'taki rezerv polislerini andıran yerli polis teşkilatı oluşumu ve Banshee'nin yetersiz polis kadrosu
    - Ve saire...

    Yukarıda da dediğim gibi, söylentiler doğruysa ve Banshee'nin senaristlerinden biri Scalped mutfağında yer alırsa, ortaya çok güzel bir eser çıkabilir ve muhtemelen 3. sezondaki Chayton karakterini de Scalped castinde Uday Sartana ''Shunka'' olarak görebiliriz gibime geliyor...

    Tekrar diziye dönmek gerekirse, son sahne de bitip ekran karardığında büyük bir keyif aldım ve bu şahsına münhasır diziyi gözüm kapalı tavsiye ederim...Bilhassa Vertigo sevenlerin ayrıca bayılacağına eminim...