Εκδόσεις ιστός // istos yayın 2016'ya güzel bir süprizle giriyor. Dört Yazar, Üç kuşak, İki Yaka. altbaşlığıyla çıkan Ayvali-Ayvalık 2015'de Yunanistan'da en iyi çizgi roman ve en iyi senaryo ödüllerini almış. Heyecanla beklemedeyim.
(https://farm2.staticflickr.com/1459/23579718823_60032073b6_z.jpg)
Facebook sayfasından :
Yunanistan'da 2015 yılı En İyi Çizgiroman ve En İyi Senaryo ödüllü,
448 sayfalık bir başyapıt,
Soloúp'un çizgileri ve senaryosuyla,
Ayvali-Ayvalık, 8 Ocak'ta Kitapçılarda!
Midilli'den Ayvalık'a günübirlik bir yolculuğa çıktık az önce. Sonra bir anda, işte tam orada, iki kıyının arasında kâğıt gibi uzanan denize çizilen kader çizgileri ve martılar ve çığlıklar! Bir zaman yolculuğundayız şimdi kanın, kaybın ve hasretin tarihine. Bu küçük boğazın insanlarını ayıran tarihe, tüm dünyanın halklarını birleştiren tarihe sinemasal bir yolculuk: Ayvali-Ayvalık!
İşte tam orada, suyun çizdiği sınırlarda, Midilli ile Anadolu sahilleri arasındaki boğazda, bu 'artakalan' hikâyelerin dördü bizi tanıklığa çağırıyor. Dört Ayvalıklı hikâyelerini anlatıyor. Üç Yunan ve bir Türk yazar: Fotis Kondoğlu, İlias Venezis, Agapi Venezi-Molivyati, Ahmet Yorulmaz. Ve gözümüz ve kulağımız, usta çizer ve anlatıcımız Soloúp soruyor: "Göçmenlerin umutları onlarla birlikte öldüler, peki bizim umutlarımız ne olacak?"
Ve ayaklar yeniden toprağa basınca, bugün dünle hesaplaşmaya başlar. Yolculuk daha yeni başlıyor!
Soloúp,
Ayvali-Ayvalık: Dört Yazar, Üç kuşak, İki Yaka
Çeviren: Hasan Özgür Tuna
Grafik Roman, 448 sayfa, 17x24 cm, Sert Kapak
Bu arada aynı yayınevi , kendi tabirleriyle Aristophanes Komedyalarının modern bir biçimle yeniden sergilenişine imkân veren ve yazarın bin yılları aşan öngörüsünü ifade edecek biçimde çağdaş gönderm
elere alan açan çizgiroman versiyonlarından oluşan bir diziye de başlamış ve şimdiden iki kitap yayımlamış bile.
(http://static.idefix.com/cache/0/270/683186) (http://static.idefix.com/cache/0/270/683180)
Devamı da gelecek bu serinin. İzlemekte fayda var.
Yunanistan'da 2015 yılı En İyi Çizgiroman ve En İyi Senaryo ödüllü, Fransa'da yılın en iyi çıkış yapan yabancı çizgiromanı sayılan, çizgi ve karikatür üstadı Soloúp'un başyapıt niteliğindeki 448 sayfalık eseri Ayvali-Ayvalık Fransızcadan sonra ilk kez Türkçede yayımlanıyor.
8 Ocak'ta Kitapçılarda!
Ayvali-Ayvalık grafik romanı, Ayvalık kökenli, üç ayrı kuşaktan dört önemli yazarın yaşanmış hikâyelerini, günümüzde gerçekleşen, Midilli ile Ayvalık arasındaki günübirlik bir gemi yolculuğu kurgusu içinde harmanlıyor. Ege'nin iki yakasındaki halkların zulüm, göç, acı ve hasretle ortaklaşan tarihine, taraf tutmadan gerçekçi bir bakış sunan Ayvali-Ayvalık, okuyucuyu sinematografik bir zaman yolculuğuna çıkarıyor.
Yazar ve Çizer Soloúp'un tabiriyle "hatırlamaya" dair bir grafik roman olan Ayvali-Ayvalık, bugün hâlâ Midilli ile Ayvalık arasındaki dar boğazda, Ege'nin iki yakasında yiten insan hayatlarına, 100 yıllık bitmeyen göçmenliğe bir bakış sunuyor.
Ve ayaklar yeniden toprağa basınca, bugün dünle hesaplaşmaya başlar. Yolculuk daha yeni başlıyor!
Kitabın genel hikâyesi ise şöyle:
Osmanlı dönemi Ayvalık'ını ve Ege'de gündelik hayatı ve kişileri en iyi tasvir eden yazar ve ikonograf olan Fotis Kondoğlu'nun anlatısıyla başlayan yolculuk, Amele Taburları sürgününden sağ kurtulmayı başarmış az sayıda Rumdan biri olan Ayvalıklı öykücü İlias Venezis'in 1922 yılı anlatısıyla devam ediyor. Daha sonra Agapi Venezi-Molivyati aynı dönemi kadın bakış açısıyla ve bir Türk subayıyla yaşadığı çarpıcı günlerin gücüyle anlatıyor; çağdaş Ayvalık'ın sayılı yazarlarından Ahmet Yorulmaz ise Giritli Hasan'ın hikâyesinde, Balkan Savaşları'ndan Nüfus Mübadelesi'ne uzanan yıllar boyunca Girit Türklerinin maruz kaldığı baskı ve cinayetleri yalınlıkla aktarıyor. Çizer ve anlatıcımız Soloúp ise tüm bu hikâyeleri, "vatan"ını bulma sorusuyla kendi çıktığı arayış ve yine kendisi gibi bir mübadil torunu olan Mehmet'le yaşadığı karşılaşmanın içine yerleştiriyor.
https://youtu.be/cFZC1RQw4ws
Zen, teşekkürler. Video çok güzel hazırlanmış! Merakla bekliyorum.
Bunu kesin alıyorum. Videodaki müzik kime ait? Çok güzelde...
idefix'de ön siparişte.
Kitabın baskısı bitti dağıtıma hazır şu anda. Uzun sürdü ama ortaya güzel bir şey çıkardığımıza inanıyorum hatta orijinal baskısından çok daha iyi oldu o kadar diyorum :)
Videodaki müzik ile ilgili olarak videonun sonunda künyede bilgiler var (şu anda aklımda değil youtube'da giremiyorum niyeyse)
Umarım hepiniz beğenirsiniz
İç sayfa resimleri;
(https://farm2.staticflickr.com/1638/24209630985_3aaf761d76_z.jpg)
(https://farm2.staticflickr.com/1625/23914042880_7a429b373d_z.jpg)
(https://farm2.staticflickr.com/1477/24101581902_71d24c1abb_z.jpg)
(https://farm2.staticflickr.com/1457/23582815543_61657fd84c_z.jpg)
İkinci baskı hazırlıkları başladı,
ilk baskıya yoğun ilgi gösteren herkese teşekkürler
Alıntı yapılan: Zen - 10 Şubat, 2016, 13:39:18
İkinci baskı hazırlıkları başladı,
ilk baskıya yoğun ilgi gösteren herkese teşekkürler
Tebrikler.
Aykut, ilk baskı kaç adet basılmış idi ?
Hasan net bilmiyorum ama 2 bin sanırım.
Admin bey,
Rakı balık Ayvalık bile iki bin satıyor, bizim NN hâlâ 250'de... Sor bakalım Akut Bey'e nathan never okuyor muymuş? Okumuyorsa neden okumuyor muş?
Alıntı yapılan: köstebek - 10 Şubat, 2016, 17:46:13
Admin bey,
Rakı balık Ayvalık bile iki bin satıyor, bizim NN hâlâ 250'de... Sor bakalım Akut Bey'e nathan never okuyor muymuş? Okumuyorsa neden okumuyor muş?
Tamam Köstebek Abi sorarım;
@Aykut; Forumdan köstebek abiyi bilirsin. Sana bir soru sormamı istedi.
Nathan Never okuyor musun ? Okumuyorsan neden okumuyorsun ?
Cevabını bekliyoruz.
Alıntı yapılan: hanac - 10 Şubat, 2016, 18:27:44
Tamam Köstebek Abi sorarım;
@Aykut; Forumdan köstebek abiyi bilirsin. Sana bir soru sormamı istedi.
Nathan Never okuyor musun ? Okumuyorsan neden okumuyorsun ?
Cevabını bekliyoruz.
Valla para verip aldığım tek çizgiroman lone wolf & cub ve lilith, bunun dışında bazen kısa maceralı hikayeleride alıp okuduğum doğrudur bkz. kingdom come), bunlardan hariç zaten bastığımız çizgiromanlar var (deniz kurdu, şehzade yangını, injustice vs.) e bunlarıda okuyorum, Nathan Neverı ise birkaç sayı dışında okumadım ama iyi bir çizgi roman olduğunu biliyorum bu da bana yetiyor ;D
Alıntı yapılan: Zen - 11 Şubat, 2016, 11:22:19
Nathan Neverı ise birkaç sayı dışında okumadım ama iyi bir çizgi roman olduğunu biliyorum bu da bana yetiyor ;D
Aykut, cevap için teşekkürler.
@Köstebek Abi; Aykut NN okumuyormuş.
Hasan abi Aykut'a soyler misin bir kac sayidan daha fazla okusun. 251 kisi olmaliyiz.
Nemo sonuna kadar haklı; azıcık ortalığa para saçsın. Bu Zen olayı iyi de Tibetlilerin dediğine göre "zen"in "zengin" olanı makbulmüş.
@ Aykut; Nemo ve Köstebek abi Nathan Never okumanı istiyorlar.
Alıntı yapılan: hanac - 11 Şubat, 2016, 12:49:43
@ Aykut; Nemo ve Köstebek abi Nathan Never okumanı istiyorlar.
İnsanlık buna hazır mı emin değilim ;D
İmza günü duyurusu.
(https://farm2.staticflickr.com/1696/24865786289_ee6f1d63ee_c.jpg)
Ocak ayı ortalarında okumak nasip oldu...Tam 1 sene geciktirmiştim okumamı...Bir tartışma esnasında bu kitapla ilgili görüş alırken gücüme giden bir laf ve canımı sıkan bir arkadaş sebebiyle kitaptan uzak durmuştum...''Allah belamızı versin de kurtulalım, sen de kına yakarsın...'' demeyi çok istediğim o arkadaşım yüzünden bir yıl gecikmeli ve gayet de gönülsüz aldım kitabı...''Bakalım Ayvali grafik romanında nasıl azarlanmışız, nelerin faturası kesilmiş...'' diyerek gayet mesafeli bir şekilde oturdum başına...
Çok nadirdir bir kitabı okurken tıkandığım, gözlerimin dolduğu...Ayvali bana bunu yaşattı...Tüm önyargılarımın aksine bir tarafı suçlar gibi, kabahatli gibi değil, her iki yakanın penceresinden ve mağdurundan olaya bakan, zulüm edilmek söz konusu olduğunda Türk ve Rum ayırımı gözetmeksizin her iki milletin hikayelerine yer veren, katliam söz konusu olduğunda ortada ırkı ve dini farketmeksizin yalnızca mağdurların yaşanmışlıklarına vurgular yapan ve bitmeyen bir nefret algısına lanet eden, bizzat bir Rum sanatçının elinden çıkmış, kişisel eleştirilerle, üreticisinin dünya görüşüyle, 5 ayrı hikaye ve söylence ile çeşitlendirilmiş, Türk'ün ve Rum'un koyun koyuna olduğu ibret verici, tarihi nitelikli, duygulu, muhteşem bir eser...
Benim gibi düşünüp de uzak duranlar olduysa çok şey kaçırdığını söylemek isterim...Kitap okunmuyor, içiliyor, hatta lokma olup yutuluyor ama yutmadan evvel güzelce çiğnenmezse hazımsızlık yapabilme ihtimalinin de olduğunu farkettiriyor...Her haliyle bu kitaba ilişkin şahsi değerlendirmem ; 10/10
SOLOÚP: AYVALİ/ AYVALIK
17.6.2016'da imza gününe katıldım...Soloúp deniz ve gemi çizimiyle adıma imzaladı...soru, cevaplı harika bir imza günüydü...Filiz Ali'nin, Ömer Madra'nın da sunum ve organizasyonlarıyla harikâydı...ardından şarap eşliğinde sunulan atıştırmalıklar da, 'bundan iyisi, şamda kayısı' dedirtti :)
Kitap üzerine arkadaşlar çok güzel paylaşımlar yapmışlar...çok bir şey eklemeyeceğim...eğer okumayan varsa, mutlaka okumalı derim.
"Taksiyarhis Kilisesinin yakınlarındaki üç yol kavşağına yaklaşırken ilginç bir kavgaya tanık oldum. Bir kedi, bir yılanla didişiyordu! Tırnaklarını yılana geçirmeye çabalıyor, ama sonra geri çekiliyordu. Yılansa, başı hafif yukarıda, bir öne bir geriye sıçrayarak kediyi ısırmaya çalışıyordu. Kimin kimi avladığını anlamak mümkün değildi. ( sf 352 )
Homeros'tan da önce, denizlerde ömür çürüten Yunanlıların gönlü daima deniz için Ege, Karadeniz, Akdeniz için atmış. Kendileri de hep bu denizlerin çevresindeki kara parçalarına yerleşmişler.
Asyadan gelen Türklerin kalbiyse hep kara için atmış; anca civar denizlerde ayaklarının.yettiği yere kadar bıcı bıcı yapmışlar. (sf.365)
Şimdi Küçük Asya'ya bakıp" ne işi var şu Türkoların bizim limanlarda" diyoruz.
Biz de" ne arıyor şu Yunanlılar Anadolumuzda" deriz.
Ve böylece "Bacaklarımız Birbirine Karıştı"
Ney karıştı?
Boşver...Yunan atasözü! (sf. 366)
Bir tarafın kahramanları, diğer tarafın canavarları. İki milyonun üzerinde ayrı trajedi. Sayısız ölü. Yaklaşık bir buçuk milyon şiddet zoruyla kovulmuş göçmen. Yaklaşık beş yüz bin müslüman mübadil.
Hiç kimse onların fikirlerini sormamış.
(sf.36)
Bu kitapta gözlem, tanıklık, yaşanmışlık, tarih, acı, tasvir, mitoloji...herşeyi bir arada buluyoruz...mutlaka okunmalı ve tavsiye edilmeli diyorum...
Zamanımızın en önemli ve bir o kadar trajik olaylarından biri de, GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI...Bu kadar acıya ev sahipliği yapmış olan AYVALİ/AYVALIK buna zemin hazırlıyor...karşı yaka MİDİLLİ'de yataklık ediyor belki...çaresiz insanların tutunmaya çalıştıkları dal gibi bir nevi...
Paylaşımlarımdan birinde ele almıştım bu
trajediyi de; 'OLİMPİYAT RÜYASI', bu kitabı da kaçırmayın derim.
Sevgiler sizinle olsun...