(https://live.staticflickr.com/65535/49566984577_51d64542bb.jpg)
Birçok yazar ve eleştirmen tarafından Sabahattin Ali'nin "başyapıt"ı olarak nitelenen Kuyucaklı Yusuf'un çizgi romanı, tıpkı Kürk Mantolu Madonna'da olduğu gibi Gökçe Erverdi imzası taşıyor.
Fethi Naci'nin "kişilerin canlılığıyla, ayrıntıları kullanmadaki ustalığıyla, olay örgüsündeki mükemmellikle, mahalli renkleri vermedeki üstün başarısıyla, sosyal gerçeklikle insani gerçekliği tam bir uyum içinde, dengeli olarak yansıtmasıyla eskimeyecek, tazeliğini sürdürecek bir roman" dediği Kuyucaklı Yusuf'u olanca canlılığıyla "görmek" isteyen okura takdimimizdir.
112 sayfa
Okuyan varsa yorum alabilir miyim?
Kuyucak li Yusuf, kürk mantolu Madonna, içimizdeki şeytan. Bu kitapların, S.Ali' nin diğer kitaplarından farkı,( bana göre)insan sosyolojisi ve insan psikolojisinin kendi içindeki çelişkileri, bencilliği, saldırganlığı ve iki yüzlülük gibi ilkel dürtülerini ön plana çıkaran kitaplar oluşudur. Bu yönleriyle bu kitapları, birazda psikoloji kitapları olarak görüyorum ( tamamen kişisel görüşlerimdir) Ben, yazılı edebiyatın çizgi romanlara çevrilmesini, kitabın özünü bozmuş olduğu inancındayım. Dostoevsky' in suç ve ceza kitabını çizgi roman olarak okumaya çalıştığımda yarıya gelmeden bıraktım. Söylemek istediğim şu: Yazılı edebiyat, yazılı olarak kalmalı. Çizgi romanlarda, çizgi roman olarak yoluna devam etmeli. Ömrü uzun olsun, Filiz Ali' nin bu klasikleşmiş eserlerin çizgi romana çevrilmesine nasıl izin vermiş anlamıyorum.