Ben Bir Kahramanım - Marmara Çizgi (Devam ediyor)

[dean]

https://www.instagram.com/p/CaPSSvKAgcw/

[hanac]

Ben Bir Kahramanım Cilt 1



12,8cm x 18,2cm, 248 Sayfa, Siyah-Beyaz, 36 TL, Şubat 2022

Yazar: Kengo Hanazawa
Çeviri: Ay Özgül
Editör: Alp İlkkurşun

Zombi kıyameti daha önce hiç bu kadar gerçeküstü olmamıştı!
Tokyo'da geçen bu manganın başkahramanı, akli dengesi yerinde olmayan bir çizer.
Bir zombi istilasının başlangıcına tanıklık ettiğinde sadece iki şeyden emin oluyor: Kaderinde bu şehrin kahramanı olmak var ve elinde japonya'da bulundurulması çok zor olan bir şey tutuyor--gerçek bir silah!

Kengo Hanazawa'nın gerçekçi çizimlerle dolu ödüllü manga serisi bizi, hayatta kalmak için verilen küçük mücadelelerden başlayıp bütün insanlığı tehdidi altına alan bir salgından kurtulmak için verilen büyük bir savaşa doğru sürüklüyor!

[battlehammer]

Birden fazla kaynakta en iyi zombi hikayelerinden diye anılmış bu seri. Beni merak ettirdi. Manga olduğu için biraz mesafeliyim ve yayınevinin de başladığı eseri bitirmek konusunda sicili çok kötü olduğu için tereddütlüyüm almakta.

[pizagor]

Birden fazla kaynakta en iyi zombi hikayelerinden diye anılmış bu seri. Beni merak ettirdi. Manga olduğu için biraz mesafeliyim ve yayınevinin de başladığı eseri bitirmek konusunda sicili çok kötü olduğu için tereddütlüyüm almakta.

Wikipedia toplamda 22 cilt diyor. Cilt sayısı iddialı ancak unutmamak gerekiyor ki manga okuru mangasını ne yolda bırakır, ne de yolda bıraktırır. 50 bine çıkarılan baskı adetlerinin konuşulduğu bir ortamda serinin devamsızlığı ya da çok aralıklı devamı riskini düşük görüyorum.

[darbove]

Marmaranın basmaya başladığı 2 seri gerçekten iyi seriler. Bu serinin çok övüldüğünü duydum. Kağıt üzerinden okumak keyifli olacak. Ama periyot konusunda endişeliyim. Manga okuyucusu periyot kısmında affetmiyor. Hızlı bir anlatımı olduğundan süreklilik esas mangada. Daha birçok yayınevi girer mangaya. 2015 yılında maksimum ayda 7 cilt çıkıyordu. Geçen ay 10 küsür cilt çıktı. Sektörün bu noktaya gelmesi güzel. Sosyal medya yönetimi yapılmadan bile çizgi düşlerin manga serileri satıyor, baskı yeniliyor. 1 cilt sonra sessizliğin sesini bitirmiş olacaklar. Bıraktıkları fumettilerden kalan boşlukları manga ile telafi etmeleri lazım. Geri dönüşü hızlı. Fumettinin düşüp manganın yükselmesi beni sevindirse de forumdaki fumetti sever abiler için üzülüyorum. Öngürülebilir bir şeydi. Bu kadar hızlı olacağına pek ihtimal vermiyordum.

[alan ford]

 Ben bu yetişkin mangalarında sansür konusunda endişeliydim ama sansürsüzmüş bu sefer. Marmara geç de olsa bitiriyor bir şekilde, Borgia hariç yarım bıraktığı yok ama (Yürüyen Ölüler'i de bir şekilde bitirir diye düşünüyorum) ama temposu manga okurunu tatmin etmeyebilir evet. gerçi ikigami falan yalnız kurt'a göre epey hızlı çıkıyor.

[battlehammer]

...Borgia hariç yarım bıraktığı yok ama...

Pek talihsiz bir beyan olmuş bu. Kendi takip ettiklerim arasında ilk aklıma gelenler Yürüyen ölüler, Wicked + Divine(ocak 2018), Southern Bastards(mart 2020), Barbar Conan'ın Vahşi Kılıcı(eylül 2020), Chew(mart 2020). Marvel'i hiç bilmiyorum ama eminim o tarafta da vardır -ki Spider-Man serileri ile ilgili "bu ne rezalet!" benzeri kelamlar hatırlıyorum tam içeriğini bilmemekle birlikte. Bir Arka bahçe değiller belki ama "yarım kalan seri yok" asla gerçekçi bir önerme değil.

[alan ford]

evet ama borgia hariç hiç birini bıraktık demediler. southern'i de Bone'u tamamlayan hayli hayli tamamlar diye düşünüyorum. chew, saga, yürüyen ölüler ve conan'ın geç de olsa tamamlayacağını düşünüyorum marmara'nın. Bıraktık dediklerini duymadım, eğer öyleyse haklısınız tabii ki. Borgia'da direkt bıraktık basamayız dedikleri için onu örnek gösterdim.

[tenten]

The Immortal Hulk'u da eklemeli. İlk cilt çıkalı bir yılı geçti (14 ay). Çok popüler olmasa da belli bir kitleye sahip karakterlerden. Üstelik seri son zamanlarda yazılmış en iyi Hulk hikâyesi gibi görünüyor. Toplamda 11 cilt olduğunu düşününce, bu kadar ara verilmesi soru işareti uyandırıyor.

[Mrtekin]

"Zombi kıyameti" sevdiğim bir janr olduğundan, kitaba bir şans verdim.

İlk cildi biraz zorlanarak okudum. Esas konu; son sayfada başlıyor aslında. Son sayfaya kadar; karakterimiz ve yaşantısı ile ilgili bolca bilgi veriliyor, arada sıkılarak devam ediyorsunuz. Kurgulanan karakterin; bir türlü başarılı olamayan depresif ve hafif kaçık bir "manga çizeri" olması da ilginç. Bu vesile ile; manganın tarihi ile güzel anektodlar da var.

2. cilt ile; güzel bir açılış yapılacaktır diye düşünüyorum. Beklemedeyiz.

[ferzan]

    Normalde zombi mangası okuma gibi bir niyetim yoktu. 2021 yazına depresif bir şekilde girip türlü sebeplerden ötürü ağır bir melankoliye teslim olmuşken yakın bir arkadaşımın tavsiyesi ve takviyesi üzerine laf olsun, kafa dağılsın diye başladım ve bir ay gibi bir sürede elimden bırakmaksızın 22 cildi de okumak suretiyle seriyi su içer gibi bitirdim. Spoilersiz bir genel değerlendirme yapmak, bu vesileyle gözden kaçmaması gerektiğini düşündüğüm bir esere dair itki oluşturmak isterim.

    Hikâyenin ana kahramanı 35 yaşında bir mangaka. Kendi serisi satmadığı için başka bir mangakanın asistanı olarak yaşamını sürdürüyor ve tekrar kendi serisine sahip olmanın hayalini kuruyor. Dar gelirli, hayatı b.k gibi, üstelik kız arkadaşı da gıcık olduğu bir mangakanın eski sevgilisi ve sürekli ona o mangakanın serisinin yeni bölüm taslaklarını okutmaya çalışıyor, öve öve bitiremiyor falan. Ayrıca ana karakterimiz sağlam kafa değil. Aralıklarla ona gözüken bir hayali arkadaşı var. Yatağın altında, tuvaletin kuburunda ya da herhangi bir yerde ortaya çıkıp onunla diyaloğa girebiliyor.

    Karakterin hayattaki başarısızlığını ve gündelik basiretsizliklerini, etrafıyla diyaloğunu acele etmeden izlerken arka planda ağır ağır bir kaos ve salgın durumu işleniyor. Olaylar iyice patlak vermeye başladığında ise zaten kafası gidik olan karakterimiz mevzuya olması gerektiği gibi ayılamıyor. Ayılsa da beklediğimiz olağanüstü tepkileri vermiyor. Sanki her şey olması gerektiği gibi ilerliyormuşçasına durumu idrak edişi de yavaş ve telaşsız oluyor.

    Bizde şimdiye kadar yayınlanmış olan ilk iki cilt aşağı yukarı bu şekilde. Hiç acele etmeyen ve sakin sakin hikayesini anlatan acayip sürükleyici bir manga. Başlangıçtaki yavaş tempo bile olması gerektiği kadar yavaş ve kendini sevdiriyor. Çizimler ayrı güzel, akış ayrı güzel, üslup apayrı güzel. 2009 'da başlayıp 2017 'den önce bitmiş. 2016 yapımı bir de live action filmi var. Onu da izledim, manganın belli bir kısmını kapsıyor ve o kadarıyla bile gayet başarılı bir uyarlama olmuş aslında. Mangada ise toplam 264 bölüm var ve başta belirttiğim gibi 22 ciltten oluşuyor.

    Bundan sonrası için de yine spoilersiz bir genel değerlendirme yapmam gerekirse;

    Sönmez Karakurt 'un çok seviğim "Ortam" serisi gibi karakter odaklı bir sıradan hayat akışına gıdım gıdım yedirilmis ve gerilimi git gide artan bir zombi hikayesi olarak ilerlemesi konusunda tamamdım ama mevzu hiç de bundan ibaret değilmiş. İlerleyen ciltlerde öyle bir noktaya geliyor ki, bu seriye zombi mangası deyip geçmek hakaret gibi kalabiliyor. Okuduğum sıralar Yürüyen Ölüler 'i falan solda sıfır bırakacak bölümlere sahip olduğu gibi tekrara hiç düşmedi, bir de üzerine bambaşka şeyler koyup birkaç ciltte bir "vay canına" dedirtmeye devam etti.

    Okuduğum en sürükleyici çizgi romanlardan biriydi, o dönem bana ilaç gibi geldi, aşırı derecede sevdim. Yalnız bozulduğum yerler de oldu. Hikâye sıkmayan bir ağır tempoda başlayıp yine sıkmadan, acele etmeden; bilâkis delicesine sürükleyerek ilerlerken bir yerden sonra çok farklı sorular sordurmaya başlamıştı. Böyle uzun bir seriye yakışacak ve ters köşe vaat edecek azami üç unsurun olması gerekiyorsa bu seri o unsurlardan cömert ve kaliteli bir şekilde en az on tane sundu. Şimdi üç taneye kafa yormak varken her şekilde mest eden on farklı sorgulama ve şaşırtma devreye girince okurken tabiri caizse dehşet kudurttu. Keyiften dört köşe etti ama bir yandan da ürküttü. Bu kadar yan unsur, bu kadar değişik ihtimal vaadi ve bu kadar çetrefilli bir konuma gelinmişken final nasıl bağlanacaktı? Biraz korkarak sonucu merakla bekliyordum ve son cilde geldiğimde artık tansiyon tavan yapmıştı. Ne var ki ortaya bıraktığı on farklı yan unsurdan sadece üç dört tanesini destekleyebildi ve soru işaretini giderebildi. Diğer güzelim detaylar hep havada kaldı, sonuçlanmadı. Mevzunun kendisi bile tatmin edici bir şekilde sonuçlanmadı. Genel auranın hatırına tatmin etmiş gibi oldu ama üzerine düşündükçe delirtti. Neden bu kadar çeşitlendirdi üreticisi, neden bu kadar detaylandırdı ve çoğunu cevapsız bıraktı diye de bol bol küfrettirdi.

    Buna rağmen çok kaliteli, hâlâ çok sürükleyici ve benzersiz bir manga olarak görüyorum ama neden o muhteşem detaylar ve paralel mevzular yanıtsız kaldı? Neden en az üç cilt daha devam ederek layığınca bitebilme ihtimali varken böyle apar topar bitmiş hissi verdi? Neden finale doğru üreticisi daha önce anlattıklarıyla çelişti? Bu gibi sorularla debelendim de debelendim ama tüm bunlara rağmen gönül rahatlığıyla diyorum ki; çok feci bir çizgi romandı. Sadece aşırı mükemmel olabilecekken o mükemmelliği bizzat üreticisi baltalamış gibi hissettirdi.

    Bu arada enteresan bir şey keşfettim beni bu esere bulaştıran arkadaşım vesilesiyle. I am a Hero 'nun mangakası, seride zaten kendisini çiziyordu, baş karakter Hideo Suzuki bizzat kendisiydi ama sonradan seride karşımıza çıkan karakterlerden ikisinin daha gerçek olduğunu anladım. Birisi hikâyede başka bir grup bünyesinde kendini mesih ilân eden ve dinini yaymaya çalışan bir helikopter pilotu, diğeri de yine bambaşka bir grupta şehir içi devriyesine çıkan gruplardan birinin lideri eski hükümlü (tacizden) başka bir mangaka. Mesih olan, gerçekte İyi Geceler Punpun mangasının yazarı ve çizeri İnio Asano. Tacizci eski mangaka yeni devriye lideri de yine bizde yayınlanmakta olan Monster mangasının yazar çizeri, Youtube 'ta manga çizerlerinin tanıtıldığı Manben programını yapan ünlü mangaka Naoki Urasawa. Urasawa ile Punpun 'un mangakası Asano zaten kanka imiş. Yine Urasawa 'nın Manben 'de Hero 'nun çizerini konuk ettiği bir bölüm de mevcut. Yani hepsi birbirinin çağdaşı ve hepsi birbirini biliyor. Hatta arkadaşlar. Dolayısıyla Hero 'da böyle kurgusal bir denk geliş yapılmış gerçek mangakaların karakterleri değiştirilerek. Ersin Karabulut 'un Amatör adlı hikayesinde (albüm olarak da çıkmıştı) Memo Tembelçizer ile Yılmaz Aslantürk 'ü gömmesi gibi (kurgusal olarak). Ya da Lombak Şehitleri 'nde (Çizgi Roman Çetesi üst başlığıyla son edisyonu albüm olarak çıkmaya devam ediyor) Memo 'nun, Bahadır Baruter 'i harcaması gibi. Bunları fark edince daha da içine giriyor insan ve manga mevzusunun kendi içinde nasıl daha da eğlenceli hâle geldiğini görüyor. Aynı bizim mizah dergilerde olduğu gibi. Yani eskiden olduğu gibi. Uykusuz da kapandı ya, oralara hep daha sonra geleceğiz ilgili başlıklarda.









    Bir de şunu söylemek isterim bitirmeden; normalde orijinal edisyona en yakın formatı ve mümkünse tıpkı basımı talep eden iflah olmaz bir okurum ama her eser için bunu arzulamak hoş sonuçlar doğurmayabiliyormuş. Birkaç mangada bunu tecrübe ettim. Marmara Çizgi yapması gerekeni yapmış özgün ebatlarında basarak ama keşke özgün ebatlar tipik cep boy manga ölçüsünde olmasaymış. Bu seri Old Boy gibi, Monster gibi, hadi en olmadı Another gibi normalden az daha büyük bir özgün formata sahip olsaymış o muhteşem görseller belki bu denli sıradan gözükmeyebilirmiş. Asıl haliyle fazla sıradan ve dikkat çekmekten uzak duruyor ama Marmara 'nın bunda bir kabahati yok, orijinali öyle çünkü. Mesela bizde yayınlanmakta olan Akira boyutu abartı olurdu ama dediğim gibi Old Boy ya da Monster formatı bu eseri ihya edebilirdi. Gene de olsun. Hızlı tamamlansın da, varsın böyle okuyalım.

    Bir aksilik olmazsa yarın da burnumuzun dibindeki ama fazla görünür olmayan bir hazineden, yayıncısı tarafından yeterince tanıtılmadığı için alelade bir mangadan hallice görüldüğünü düşündüğüm fakat aslında manga dahi denemeyecek kadar kabuğunu aşan ve ekol dışı olabilmeyi başaran sıra dışı ve biricik bir çizgi romandan bahsetmek niyetindeyim. Yine 2021 yazında, Hero 'dan hemen sonra okuduğum çok farklı ve ezber bozan bir üretim. O zamana kadar şimdilik "oyasumi" diyorum ufak bir ipucu da bırakarak.

[İnancomic]

Baskı kalitesi inanılmaz kötü  bendekiler ikinci baskı bildiğiniz eski takvim kağıtlarına basmışlar bazı siyah sayfalarda ne oluyor göremedim şömiz incecik tamam ekonomi falan diyeceksinizde eskiden 10 TL olan mangaya şuan 45 TL veriyoruz

[hanac]

Ben Bir Kahramanım Cilt 4



Hideo, intihar ormanında liseli Hiromi'yle karşılaşır!

İkili, güvenli bir sığınağın olmadığı bu dünyada, enfekte olan birçok kişinin saldırısına uğrar. Yanlarındaki tek şeyse bir tüfektir. Acaba "bir zamanlar insan olan" bu varlıklara karşı tetiği çekebilecekler mi?

Yayın Tarihi: Mayıs 2023
Yazar ve Çizer: Kengo Hanazawa
Sayfa Sayısı: 232
Fiyat: 95 ₺  Mayıs 2023 Fiyatı 79 ₺


Ben Bir Kahramanım Cilt 3



Kaos... Cinnet... Karmaşa...

Yok olan hayatlar!

Panik bölgesinden ucu ucuna kaçmayı başaran hideo, fuji'nin eteklerindeki alt geçide ulaşır. Burada, "yalnızlık"la tanışan hideo, böyle bir zamanda da kahraman olabilecek midir...?!

Yayın Tarihi: Mayıs 2023
Yazar ve Çizer: Kengo Hanazawa
Sayfa Sayısı: 208
Fiyat: 95 ₺  Mayıs 2023 Fiyatı 79 ₺


Ben Bir Kahramanım Cilt 2



Zombi kıyameti daha önce hiç bu kadar gerçeküstü olmamıştı!,

Bir türlü mesajlarına cevap alamadığı sevgilisinden en sonunda geri dönüş alıp rahatlayan Hideo, ertesi günün sabahı sevgilisinin evine gider. Uykusundan yeni uyanan Tekko'nun ona doğru geldiğini görür fakat bu sırada bir şeylerin tuhaf gittiğinin farkına varır...

Yayın Tarihi: Kasım 2022
Yazar ve Çizer: Kengo Hanazawa
Sayfa Sayısı: 208
Fiyat: 95 ₺  Kasım 2022 Fiyatı 54 ₺

[hanac]

Toplam 22 cilt, 4 cilt yayınlandı, kaldı 18 cilt.