Nina Bunjevac Art...

Başlatan Gabby, 14 Ağustos, 2020, 17:16:12

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Gabby



Nina Bunjevac, doğum tarihi 27 Aralık 1973, doğum yeri Welland (Kanada). Toronto'da yaşıyor..



Göçmen kökenli aile geçmişi dolayısıyla ilk sanat eğitimini Belgrad'da almış. Eski Yugoslavya'nın dağılma sürecine girmesinden iki yıl önce eğitimine devam etmek üzere on altı yaşında tekrar Kanada'ya dönerek kısa adı OCAD olan Ontario Sanat ve Tasarım Üniversitesi resim bölümünden 1997 yılında mezun olmuş. Sanat öğretmenliği, ressamlık, heykel enstalasyonu (karışık teknik) arasında kariyer açısından gitgeller yaşadığı dönemde, heykel anlatı bileşeninden doğal olarak evrimleştiğini düşündüğü çocukluk tutkusu çizgiromanın kalem ve mürekkeple oluşturulan sıralı sanatında aradığını bulmuş.

Öykülerini de yazdığı Heartless (2012), Fatherland (2014), Bezimena (2018) adlı üç grafik roman üreten, hazır font yerine kendi tasarımı kaligrafik yazı tipini kullanan Bunjevac'ın yoğun siyah-beyaz kullanımlı karamsar panelleri Thomas Ott'un Scratch (kazıma) tekniğiyle oluşturduğu tekinsiz ortamı çağrıştırsa da son tahlilde sanatçının kendine özgü ayrıksı ve zarif bir tarzı var. Detay öncelikli paneller okur için aynı zamanda seyirlik de... Öte yandan üretim aşamasında ince uçtan ekstra ince uca geçişlerle uygulanan noktacılık (puantillizm), oya gibi işlenmiş dantela görünümlü çapraz taramaların ve hatta Wall Street Journal'ın yarım sütun portre çizgi stili Hedcut'un da devreye girdiği bir dizi karışık tekniğin kullanıldığı düşünüldüğünde el emeği-göz nuru yorucu bir tarz...


***


Heartless (2012)

Üstü açık klasik bir arabanın sürücü koltuğunda eldivenli bir bayan... Ağır makyajlı, hafif alkollü hülyalı bakışları ve uçuşan atkısıyla eski Hollywood film afişlerini çağrıştıran bir kapağa sahip Heartless (Kalpsiz)'in ilk yayın tarihi 2012, çizerin de ilk kitabı. Zorka, Selma, Nora adlı üç kadın karakterin üç ayrı öyküsünü içeriyor.  Kapaktaki kedi kadın Zorka  Fransız sinemacı Jacque Tournier'in 1942 tarihli film noir klasiği Cat People'ın anti kahramanı Irena ve Disney karakteri Minnie Mouse'un hicivsel melezi imiş...




















***



Fatherland (2014)

Fatherland (Anavatan), Spiegelman'ın Maus'u veya Satrapi'nin Persepolis'i gibi tarihsel olaylarla ilgili grafik bir anı. Çizerin hiç hatırlamadığı sorunlu babası Peter Bunjevac, 1965 yılında Paris'te kurulan ve aynı yıl Kuzey Amerika'ya taşınan aşırı milliyetçi ayrılıkçı bir örgütün üyesi. Amaçları Yugoslavya konsolosluk ve büyükelçiliklerinde bir dizi patlama düzenleyerek Yugoslav hükümetini devirmek. Patlayıcıları monte etmekten sorumlu baba 1977'de düzenek hazırlarken meydana gelen patlamada ölüyor.

70'lerin Yugoslav, Kanada kentlerinin sokakları, iç mekanları ve modası eşliğinde, göç olgusunun izdüşümü kuşların görüntüleriyle başlayıp biten, siyasi kargaşa ve savaş acılarıyla harmanlanmış gerçek bir aile hikayesi...






















***


Bezimena (2018)

Cinsel saldırı ve travmatik anılar üzerine tekinsiz, karamsar anlatımı olan Bezimena, eski sınıf arkadaşıyla rahatsız edici cinsel takıntı geliştiren bir adamın fantazilerini, çarpık ruhunu ve insanları bu eylemleri yapmaya iten şeyi irdelemeye çalışıyor. Bu anlamda biraz da Yugoslavya'nın dağılma sürecindeki unutulmuş ve isimsiz cinsel şiddet mağdurlarına adanmış bir kitap. Bir bayan çizerin elinden çıkmasına karşın birkaç panelin Serpieri, Crepax, Manara hatta Pichard'a bile ufuk açıcı kıvılcımlar çaktıracağı :) dikkat çekici bir eser...













***


6 yılda 3 kitabı hayata geçiren sanatçı  ayrıca 2019 yılı Angouleme etkinlikleri tanıtım afişlerini ve ticari illüstrasyonlar kapsamında kitap kapakları tasarlamış.
İtalyan yazar Antonio Moresco'nun Fiaba Bianca (Beyaz Peri Masalları)'sının kapağı dışında aralara serpiştirilmiş iç çizimler de Bunjevac'ın elinden çıkmış.





ferzan

    Bu kadının adını ilk kez duydum, eserlerini ilk kez gördüm. Muazzam güçlü bir görsel tasviri olmakla birlikte benzer yaklaşımda olan bazı sanatçıları hatırlatsa bile sayfalarına bakarken hemen unutturuyor ve kendi gibi olduğunu adeta bağırıyor.

    İşte grafik roman denen olgunun grafik kısmı bu tarz görsellerdir benim nezdimde, grafik sanatın ta kendisidir ve illüstrasyonun yaygın türevlerinden farklıdır. Çizgi roman ile grafik roman anlayışı çorba oldu bence, daha çok çizgi romanı küçük görenlerin ana akım olmayan daha öznel işleri grafik roman kabul etmesiyle iyice ağızlara pelesenk oldu ama ben kendi anlayışımca bu tarz yaklaşımları grafik roman olarak görmeyi tercih ediyorum. Thomas Ott, Art Spiegelman, Craig Thompson, Altarriba & Kim ve bu kadın gibi üreticilerin yaptıkları bana daha grafik roman gibi geliyor. ABD 'de OGN (Original Graphic Novel) olarak nitelendirilenleri ise leziz bağımsız çizgi roman albümleri olarak görüyorum. Birinde yaygın illüstratif yaklaşım söz konusuyken diğerinde daha öznel ve alışılmadık grafiksel tercihler ve kullanımlar söz konusu olabiliyor. İkisi de anlatığı şeyi kendi usulünce en iyi şekilde yansıttığından, aralarında herhangi bir kıyas yapılma durumu bana çok enteresan geliyor. Ayrıca bizdeki bazı üreticilerin grafik roman vurgusunda çizgi romana yönelik aşağılık kompleksleri de beni inanılmaz itiyor. Sanki çizgi roman daha vasıfsız da grafik roman daha prestijliymiş gibi üzerine basa basa grafik roman vurgusu yapıyorlar kendi eserlerine ama aslında her biri canavar gibi çizgi roman albümleri. Grafik roman çizgi romandan üstün olmadığı gibi çizgi roman da grafik romandan üstün değildir, ikisi bir elmanın iki yarısı gibidir ve kavram karmaşasında bocalayıp gocunanlar da şahsi aşağılık kompleksleri dolayısıyla pireyi deve yapmaktadırlar diye düşünüyorum. Şimdi grafik roman mevzusunu açınca bu düşüncelerimi araya sıkıştırmadan edemedim.

    Tekrar başlığın ana konusuna dönersek, Nina Bunjevac 'a tek kelimeyle bayıldım, hayran oldum. Yazın tarafının da en az görselleri kadar güçlü olduğuna eminim. Ah bunları da bir okuyabilseydik anadilimizde...

    Bu tanıtım için teşekkürü borç bilirim. Böyle işlerden ve isimlerden haberdar olmak her gün nasip olmuyor, denk geldi mi de canıma değiyor. Sıcaktan kavrulmuşken koca bir bardak soğuk su uzatan el görevi görüyor. Bana düşen de o suyu damağımda gezdirip lıkır lıkır mideye indirdikten sonra "şükür" demek düşüyor.
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

KenParker

Thomas Ott'un tarzı hoşuma gitmese de Nina'nın resmediş şeklini daha hoş buldum. Noktalardan bütünü gösteriş şekli, kadın çizerlerin genelinde görülen detaya hakimiyet, burada bahsedilenler gibi acayip konulara değinse de çizgilerinde vermiş olduğu sıcaklık benim hoşuma giden şeyler oldu.

Kadın çizerler demişken hemen ilk grafik romanın, Heartless'in kapağı, yine bir kadın ressamın tablosuna gönderme. Kendisi sevemediğim ressamlardan. Dördüncü görseldeyse sevdiğim ressamlardan, yalnızlığı remetmenin piri Edward Hopper'in bir tablosu duruyor.



Grafik roman deyince benim için akan sular durur. Bakalım basılacaklar mı
Teşekkürler Konyakçı

Gabby



Kadın dayanışması KenParker :)...

peder clemente

Nina Bunjevac'ın çizgilerini sevdim. Bana hitap ediyor. Yaratıcı. Estetik. Dokuzuncu sanatın gücünü yansıtıyor. Çizgi Roman kültürümüzü geliştiren ve zenginleştiren bu değerli paylaşımınız için teşekkürler Gabby Üstâd. Tüm mesajlarınızı zevkle okuyorum. Goodreads Sitesinde, "Heartless" , çizgi roman sanatının (çizimler yönünden) en iyi örnekleri listesine girmiş. Heartless'ın puanı:3.94. Bezimena'nın puanı:4.18 (5 üzerinden). Yayınevlerinin Nina Bunjevac'ın eserlerini Türkçe yayımlamalarını dilerim.

hanac

Emek harcanarak hazırlanmış, çok güzel bir tanıtım olmuş.

Eline sağlık Gabby.

hercai

  Merhabalar Gabby;
Nina Bunjevac'ı tanımıyordum...kendisini tanıtım yazınız çok isabetli oldu benim için.
Grafik romana geçiş sürecimin 2,3  yıllık bir geçmişi var...ama çizgi romana nazaran daha çok beğendim.
Burada keskin hatlarını sizler kadar ayıramam belki...ama güzel bir konunun çizimlerle harmanlanıp sonlanması tercih sebebim...
"Persepolis, Maus, Kırık Kanatlar, Uçma Sanatı, en son Avare Tanrı ve bir çoğu..."
Harikâ bir tanıtım olmuş...zira eser;
- Bir kadın elinden çıkmış👏👏
- Erkeklerin hegomonyası altında olan çizgi roman dünyasında kabul görmüş...
Bu forumda tutunmaya çalışan grafik roman okuru bir kadın olarak, sizi yeniden tebrik ediyorum.

Saint2

Alıntı yapılan: peder clemente - 15 Ağustos, 2020, 04:04:29
Nina Bunjevac'ın çizgilerini sevdim. Bana hitap ediyor. Yaratıcı. Estetik. Dokuzuncu sanatın gücünü yansıtıyor. Çizgi Roman kültürümüzü geliştiren ve zenginleştiren bu değerli paylaşımınız için teşekkürler Gabby Üstâd. Tüm mesajlarınızı zevkle okuyorum. Goodreads Sitesinde, "Heartless" , çizgi roman sanatının (çizimler yönünden) en iyi örnekleri listesine girmiş. Heartless'ın puanı:3.94. Bezimena'nın puanı:4.18 (5 üzerinden). Yayınevlerinin Nina Bunjevac'ın eserlerini Türkçe yayımlamalarını dilerim.

Bence Presstij bunun altından kalkar.  ;D ;D ;D ;D ;D ;D