Haftasonu içkilerinin ve yaninda ne de güzel giden çerezlerin etkisiyle gömlegimin altindan kendini iyiden iyiye hissettiren göbegimi aynada görünce aklima Mister No geldi. Biliyoruz ki kahramanimiz içkiyi çok sever, hiçbir sey bulamazsa kasaça ile idare eder. Ayrica kahramanimiz içkiye dayaniklidir, sarhos olmasi için siki içmesi gerekir. Bir de sarhos olsa bile kendini hemen toparlar, kaç defa bar çikisi yalpalar vaziyetteyken saldiriya ugramis, ancak durumun vahametinin yarattigi adrenalinle herhalde, bir anda kendisini toparlayip, adamlari yere sermis ya da attigini vurmustur. Bütün bunlara tamam, olabilir diyorum da sunu anlayamiyorum:
Mister No bu kadar içip de nasil böyle formda kalabiliyor, hangi diyeti uyguluyor, birileri bana anlatabilir mi?
Dostum Teks olsun Mister No olsun bahsettigin içki bagimliligi nedeniyle hakikaten insanda absürdlük duygusu uyandiriyorlar. Kendi çapinda bir sporcu olarak, kahramanlarimizin formda kalmalarinin nedenini çizerlerin dopingine :) ve macera sikligina bagliyorum. Bilimsel olarak düsündügümde dostlarimiz sik sik insani cidden zorlayacak maceralara çikiyorlar. Çiko gibi yiyen birinin normal olarak yürümesi bile mucizeyken adamimiz ormanda cirit atiyor mesela. Zagor'la bilrikte günlerce süren yolculuklari gözönüne alirsak Çiko'muzun görünen formunu(!) korumasi gayet dogal. Mister No'nun Amazon'da geçirdigi bir kaç günlük siki yürüyüs vücudunda yagin zerresini birakmiyordur. Iki haftadir tatilde bol bol yedim abarttim bile. Ama dönüste, giderken ölçtügümden bir kilo eksik çiktim! Metabolizmam yemek yeme hizimin önünde çalismaya devam etmis. Simdi kardiyoyu azaltip tekrar önceki kiloma dönmeye çalisiyorum çünkü biraz daha gecikince vücut kaslardan yemeye basliyor. Kisaca o maceralari yasayan birinin ne kadar içerse içsin kilo almasi mümkün degildir. Biraz da çizer kiyagi, is tamamdir...
Selamlar
Lami
Durumun Lami bey'in söyledigi gibi oldugundan kuskularim var.
Ben sahsen 20-30 yaslarinda tig gibi bir adamdim, ama 40 yasini geçtigimde kel ve göbekli birisi oluverdim.
Bence bu yapi ile ilgil bir durum. Bazilari yiyor ama ayni kaliyor, bazilari da (benim gibi) yemiyor ama sismeye devam ediyor.
Ya kendimizi maceralara salip kilo verecegiz, ya da masalarimizda oturmaya devam edip göbegimizle yüzlesecegiz.. =:))
Bu bana yillar önce Ustura dergisinde okudugum bir espriyi hatirlatti. Çelik Blek umumi WC'den çikiyor ve adam Blek'ten para istiyor. Blek de "kardesim sadece ellerimi yikadim, ne parasi" diyor. Sonra oradan bir adam para isteyene "Abi kesin dogrudur, bu çizgi roman kahramanlari hayatta s.çmaz" diyor :D Gerçi Conan'in bir macerasinda adam pisuvarda Conan'in ayagina bilerek iseyince kendisini pencereden disarda buluyordu :) Ya yine Conan'i sikistirdim ya araya kendime birsey demiyorum artik ;D
Çizgi roman kahramanlarının fiziksel ihtiyaçlarından bahsedince aklıma geldiği için yazıyorum. Ya Jack Bauer'a ne demeli? Adam 24 saat boyunca yemiyor, içmiyor, tuvalete bile gitmiyor. İşte gerçek süper kahraman. Ya tam çatışmanın ortasında karnı ağrımaya başlasa :) ;D
Alıntı yapılan: aaciltan - 27 Temmuz, 2010, 14:35:37
Durumun Lami bey'in söyledigi gibi oldugundan kuskularim var.
Ben sahsen 20-30 yaslarinda tig gibi bir adamdim, ama 40 yasini geçtigimde kel ve göbekli birisi oluverdim.
Bence bu yapi ile ilgil bir durum. Bazilari yiyor ama ayni kaliyor, bazilari da (benim gibi) yemiyor ama sismeye devam ediyor.
Ya kendimizi maceralara salip kilo verecegiz, ya da masalarimizda oturmaya devam edip göbegimizle yüzlesecegiz.. =:))
Dostum trajik yas siniri tuzagina yakalanmissin üzgünüm. Bu isin sadece yemek yememeyle ilgisi yok. 30'undan sonra hücre yenilemelerin durmustur muhtemelen. Kaslarinin etrafindaki yaglardan yararlanip enerji üretimi de yavaslamistir. Vücudunun büyümesi-veya gelismesi-durdugu için yag stogun çogalmis hatta enflasyona bile gitmis olabilir ;) Her geçen gün bedeninin eski haline dönmesi biraz daha güçlesmekte. Hele yas 50'leri bulunca is çetrefil ötesine geçiyor artik ;D Sen en iyisi politikacilarimizi dinle yemeyi, içmeyi, gece hayatini, gezmeyi tozmayi filan birakki düzelesin :) ). Saka bir yana, ilk cümlelerimde yazdiklarimin hepsi bilimseldir ve dogrudur dostum genellikle insanlar sporu genç yasta yapip yaslilikta inzivaya çekiliyorlar. Oysa tam tersi 35-40'indan sonra gerekli oluyor asil. Dogru beslenme, hareket, kaliteli uyku, neseli bir hayat ve hepsinden önemlisi bol çizgi roman okumak ;) formunu koruyacaktir. Sümela Manastiri yolundaki dag yokusunu 20-25'lik gençler oflaya puflaya çikmaya çabalarken 42 yasindaki ben kucagimda 9 kiloluk kizimla kosarak çikmis, bir de manastirin duvarlarinda cirit atmistim. Her hafta 140kg'lik tekrarlarla 4,5 ton squad basinca dag yolu filan viz geliyor, göbek filan da takmiyor insan. O yedikleri halde hareketsiz yasayip kilo almayan insanlar saglikli anlamina gelmiyor. Kas birikimleri minimuma indigi için ömürleri kisaliyor.
Sonuçta özellikle eski tüfekler; hareket ve kaliteli yasam önemli arkadaslar. Sadece çizgi kahramanlarin diyete ihtiyaci yoktur!
Selamlar
Lami
Alıntı yapılan: kalidor - 27 Temmuz, 2010, 15:05:31
Gerçi Conan'in bir macerasinda adam pisuvarda Conan'in ayagina bilerek iseyince kendisini pencereden disarda buluyordu :)
Hiborya çaginda pisuvar mi varmis ???
Insanlik tekerlegi kesfettikten sonra pisuvari bulmus demek ki ;D
Bu Marvel'in "What If" serisinde Conan New York'ta macerası idi sanırım
yokyok arkadaslar hatirlarlarsaniz martinin bir macerasinda m no yasli ve göbek yapmisti
Alıntı yapılan: guantanamo - 27 Temmuz, 2010, 19:29:46
yokyok arkadaslar hatirlarlarsaniz martinin bir macerasinda m no yasli ve göbek yapmisti
Ama o macerada Martin Mystere 50'li, Mister No ise 60'li yaslarda olmali... O yasta o kadar da olsun artik :)
Ya iste pisuvar degilse de hendektir. 3-5 sene öncesine kadar Taksim Aga Camii'nde de pisuvar yerine bu hendeklerden vardi mesela. Bir de medeniyetin inisli çikisli olabilecegine dair görüsler var biliyorsunuz. Kabaran okyanuslar ve dev dalgalar yüksek medeniyete sahip Atlantisi ve onun görkemli sehirlerini yuttuktan sonra belki Atlantis'ten Hiborya'ya pisuvar kalmis olabilir :D
Alıntı yapılan: kalidor - 27 Temmuz, 2010, 15:05:31
Conan'in bir macerasinda adam pisuvarda Conan'in ayagina bilerek iseyince kendisini pencereden disarda buluyordu :) Ya yine Conan'i sikistirdim ya araya kendime birsey demiyorum artik ;D
Düsündümde belaya bulasmak böyle bir sey olmali. Conan'in ayagina-hem de bilerek-isemek. Bir insan bundan büyük gaf yapar mi yahu? Yaparsada son yaptigi gaf olur gerçi, de o herif pencereden firlayarak kurtarmissa iyi yirtmis gene.
Selamlar
Lami
Alıntı yapılan: kalidor - 27 Temmuz, 2010, 15:05:31
Bu bana yillar önce Ustura dergisinde okudugum bir espriyi hatirlatti. Çelik Blek umumi WC'den çikiyor ve adam Blek'ten para istiyor. Blek de "kardesim sadece ellerimi yikadim, ne parasi" diyor. Sonra oradan bir adam para isteyene "Abi kesin dogrudur, bu çizgi roman kahramanlari hayatta s.çmaz" diyor :D
Bu da anlayamadigim sekilde yillarin dalga konusudur... Acaba çok mu gerekli Jerry Drake'i, Patrick Wilding'i, Ned Ellis'i ya da Peter Parker'i, Clark Kent'i klozete oturmus ikinirken görmek. Daha mi kendimize yakin hissedecegiz, daha mi normal görecegimiz karakterleri? Çevremizdeki herkes bunu her gün defalarca yaparken içimizden simdi pisuvarda mi yoksa klozette mi, acaba kombine mi gidiyor diye mi düsünüyoruz. Ya da evimizde esimiz - dostumuz tuvaletten çikinca nasildi, iyi miydi, yarim kilo – bir kilo??? gibi tuhaf sorular mi soruyoruz. Ayrica Mister No'nun Amazon'da yeraldigi sayisiz gezide, illa ki görürüz bir hanimin, bir profesörün 'Surada Lasiocampoidea türü ender bulunan bir kelebek gördüm, hemen inceleyip dönecegim...' diyerek ormana, issiza daldigini... Acaba bu gerçekten bilimsel merak sonucu gerçeklesen bir eylem midir yoksa asiri bagirsak hareketlenmesinin sonucu bir kibarlik gösterisi mi? Bana kalirsa böyle anlamsiz suçlamalarla çizgiroman kahramanlarimiza yüklenenlere verilecek en güzel örnek, senaryonun tamamen gerçek hayattan parçalar içerdigini gösteren bu karelerdir... Illa kare görmek istiyorsaniz, onu da hayal gücünüze birakmak sanirim en iyisi, ben görmesem de olur :P
Mister No çok içki içer ancak içki tek başına kilo yapmaz.Bunun istisnası biradır diyebiliriz. ;D
Kahramanımız ise birayı az tüketir. :P
Fazla abur cubur da yemez.En sevdiği yemeklerin başında biftek gelir ki o da kilo yapan bir yemek değildir.Genelde çok parası olmadığı için ben yemek konusunda tasarruf yaptığını da düşünüyorum. :P
Üstelik yaşlı da sayılmaz. :D
Hareketli bir hayatı da var.Daha ne olsun diyete ne gerek var? ;)
Alıntı yapılan: Mister NO - 04 Ocak, 2012, 20:25:12
Mister No çok içki içer ancak içki tek başına kilo yapmaz.Bunun istisnası biradır diyebiliriz. ;D
Kahramanımız ise birayı az tüketir. :P
Fazla abur cubur da yemez.En sevdiği yemeklerin başında biftek gelir ki o da kilo yapan bir yemek değildir.Genelde çok parası olmadığı için ben yemek konusunda tasarruf yaptığını da düşünüyorum. :P
Üstelik yaşlı da sayılmaz. :D
Hareketli bir hayatı da var.Daha ne olsun diyete ne gerek var? ;)
Martinle olan ortak maceralarında Mister No yaşlanmış olarak çiziliyor hep.ayrıca o maceraları sende yaşasan iğne ipllik gibi olursun valla..... ;D ;D ;D
Yazın Belçikada yapılan Bira ve Sağlık sempozyununda varılan sonuç : biranın göbek yapmadığı , bunun tamamen bir efsane olduğu , göbek yapanın biranın yanında aşırı derece tüketilen cipsler ve hareketsiz yaşam olduğu sonucuna varıldı. Bende bira içerken yazıyorum bu satırları.
Alıntı yapılan: alan ford - 04 Ocak, 2012, 21:28:55
Yazın Belçikada yapılan Bira ve Sağlık saempozyununda varılan sonuç biranın göbek yapmadığı , bunun tamamen bir efsane olduğu , göbek yapanın biranın yanında aşırı derece tüketilen cipler ve hareketsiz yaşam olduğu sonucuna varıldı. Bende bira içerken yazıyorum bu satırları.
Şimdi benimde canımı istettin.bi birada bana aç hemen geliyorum..... ;D ;D ;D
Alıntı yapılan: alan ford - 04 Ocak, 2012, 21:28:55
Yazın Belçikada yapılan Bira ve Sağlık sempozyununda varılan sonuç : biranın göbek yapmadığı , bunun tamamen bir efsane olduğu , göbek yapanın biranın yanında aşırı derece tüketilen cipsler ve hareketsiz yaşam olduğu sonucuna varıldı. Bende bira içerken yazıyorum bu satırları.
Bu konuda kısa bir bilgi sonra tercih sizlerin. :D
Karbonhidrat diyeti sayesinde istediğiniz öğünde dilediğiniz kadar yiyebilir, bu sayede aç kalmadan kilo verebilirsiniz. Tek yapmanız gereken günlük aldığınız karbonhidrat miktarını azaltmak. Şişmanlamamızın en önemli nedenlerinden biri de fazla gıda almamız sonucunda vücudumuzda yağ birikmesi. Vücuttaki bu yağlar genellikle de alınan karbonhidratların yakılmayıp depolanmasıyla oluşur.
Normal bir insanın günlük alması gereken karbonhidrat ünite miktarı 70- 75 arasındadır. Her gün bu miktarda karbonhidrat alan kişi kilosunu dengede tutar ve şişmanlamaz. 70 ünitenin altında karbonhidrat alan kişi ise kilo verir. Karbonhidrat üniteniz 40-50 ünite arasında kaldığı sürece inmek istediğiniz kiloya kolayca erişebilirsiniz.
Bu kısa bilgi sonrası içkilerin içindeki karbonhidrat değerleri:
ALKOL
Kırmızı Sek Şarap 1/4 Litre 2
Beyaz Sek Şarap 1/4 Litre 2
Tatlı Şaraplar 1/4 Litre 10Roze Şarap 1/4 Litre 3
Şampanya Sek 1/4 Litre 2
Tatlı Şampanya 1/4 Litre 12Bira 1/4 Litre 12Pernod Rakısı 1/16 Litre 6
Cin 1/16 Litre 0
Konyak 1/16 Litre 0
Likörler 1/16 Litre 10Tatlı Vermut 1/8 Litre 10Rakı 1/16 Litre 0
Viski 1/16 Litre 0
Votka 1/16 Litre 0
Rom Sek 1/16 Litre 0
Martini Dry Sek 1/8 Litre 1
Damıtılma yoluyla hazırlanmış içkileri tercih ediniz.
Likör ve benzeri tatlı içkiler tavsiye edilmez.
Rakı,viski,cin ve votka gibi içkilere dikkat karbonhidrat değerleri sıfır ;D
Alıntı yapılan: Büyülü Rüzgar - 03 Ocak, 2012, 17:17:40
VALLAHA alayını satarım hiç acımam ;D
Başka bir başlıkta sevgili İlyas'ın dediğinden hareketle...
VALLAHA alayını içerim hiç acımam ;D