Eski comicsler

Başlatan rumar80, 18 Ağustos, 2010, 15:26:56

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

rumar80

  Evde çizgi romanlarimi karıştırırken Marvel'in essential serilerine şöyle hızla bir baktım da aklıma şu soru takıldı: Artık 500'lü sayılara gelen bu yayınların eski maceraları daha bir naif daha bir doyurucu imiş. Spider Man'in o ilk üniversite günleri, X-men'in takım olabilme çabaları vs. Sanki günümüzde yazarlar biraz daha tıkanmış gibiler ne dersiniz?
  Hatta bu nedenle degil midir? Superman'i sıfırdan toparlatıp başladılar (John Byrne'ün man of steel serisi)

pizagor

Tikanma örneklemesine birkaç ekleme...

Ultimate X-Men...
Ultimate Fantastic Four...
Ultimate Avengers...
Ultimate Spiderman...
Brand New Day...

Bana kalirsa eskinin en fazla 2 sayida sonlanan maceralarinin yerini alan bugünün minimum 5-6 sayi süren hikayelerinin temelinde de bu tikanma var...

Iyi bir hikaye yakaladigini düsünen yazar sayfa sayisini katlamakta herhangi bir sakinca görmüyor...

Amerikan çizgiromanlari böyle de Teks ya da Zagor farkli mi?

Her ne kadar keyifle okusam da mesela Teks ve Karson'un bir kanyon girisinde ugradiklari saldirida verdikleri tepkilerin, bu kumpasa karsi yapacaklari hamlelerin, hatta bu durumda sarfettikleri sözlerin bile birbirinin aynisi olmaya basladigini farketmiyor muyum sanki?

Kendini yineleme her ay çikmasi gereken bir sayiyla böyle uzun soluklu çizgiromanlar için kaçinilmaz...

Ama bakin Asteriks'e, Tenten'e, Thorgal'a... Yaraticilari üzerinde bu baski olmadigi için ilham ne zaman gelirse seklinde çalisarak mükemmel eserler ortaya koyuyor...

O yüzden aylik çikmasi gereken çizgiromanlarin performansinin her sayida en üst seviyede olmasini beklemek hata olur, ara ara muazzam hikayelerle karsilasilabilir sadece...

Ve bu karsilasmalarin sayisi ne kadar fazlaysa o kadar tatmin edici olur...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


BAHADIR

Pizagor dediklerine kismen katilmakla birlikte tekrar olayina kapilmamak ve farkli yorumlarda hikayeler okumak için comicslerde agilikli olmak üzere farkli yazar ve çizer tayfasi zaten çalisiyor...Onun içinde elestirilerimiz var ya, "o yazar kötü" ",bu çizer iyi", "Alan Moore iyidir" ,"Neil Gaiman olmamis" , J"MS bu hikayede batirmis gibi..." Bu kismen Fumettilerde de böyle...Ama fumettilerde yazar döngüsü daha kisitli...Mesela Tex okumak istiyorsak Nizzi ve Boselli'den baska sansimiz yok...Alfonso Font'un çizdigi bu ayki Tex öyküsü Boselliye ait...Severim Boselliyi...Neyse... ;)

Bomba macera olmasi için illaki farkli hikaye olmasi da gerekmiyor...Bazen köklü va baba kötüler hikayeyi götürebiliyorlar...Bu ay yayinlanan, Martin Mystere'in Castelli imzali 101.sayinin son karelerinde Mr. Jinks'i görünce tamam dedim uzun zamandir okumayi özledigimiz dozda bir Martin hikayesi bizleri bekliyor...Gerçi hikaye tamamlanmadigi ve 2- 3 sayilik stok oldugu için okumama daha zaman var ama Jinks'i görmek bile insana ayri bir haz veriyor...Hatta eylül sayisinin kapagi bir harika...



Tam 100. sayiya denk getirilecek bir kapak...Hakikatten Lami'ninde dedigi gibi 100. sayinin kapagi çok kötüydü...Ayarlasan bu kadar kötü gelemezdi...

Sevgiyle kalin...

rumar80

   Arkadaşlar benim de söylediğim bu
  Sıkışma ve tekrarlama derdi olmadan önceki maceralar ne kadar güzel.
Marvel Ultimate evrenini tam bu nedenle yapmadı ama. Onun amacı genç okurlara karakterleri sıfırdan tanıtmaktı. Ama bence farklı bir orijin yaratmaya çalışsa da gerçek orijinaller gibi olmadı.
  Bu arada da filmlerdeki karakterleri bile daha çok ultimate evrenine göre yapıyorlar

pizagor

Alıntı yapılan: BAHADIR - 18 Ağustos, 2010, 17:24:59
Pizagor dediklerine kismen katilmakla birlikte tekrar olayina kapilmamak ve farkli yorumlarda hikayeler okumak için comicslerde agilikli olmak üzere farkli yazar ve çizer tayfasi zaten çalisiyor...

Sevgili Bahadir, comicslerde farkli yaratici ekiplerin çalistigi fikrine katilmiyorum... Serinin basina konan yazar asgari 3 - 4 sene hikaye üretme isini sürdürüyor. Olsa olsa arasira devreye giren bir çizer ana çizerden 1 - 2 sayi koparabiliyor ya da ana çizer yazara göre daha sik degisebiliyor. Ama zaten burada konumuz tikanmaysa öznemiz de yazarlar olmali ki bunlar da demirledikleri limanlarda uzun süre kaliyorlar. Aslinda fumetti de durum daha iyi sanki, en azindan ayni kisiyi ardarda iki farkli hikayenin yazari olarak görmüyoruz...

Aslinda gelmek istedigim nokta su... Gerçek bir sanatçiya mesela bir yönetmene 3 ayda bir film vizyona sokacaksin diye diretilebilinir mi veya resimleri yüzbinlerce liraya el degistiren bir ressama günde bir tablo yapacaksin denebilir mi? Sanat olarak adlandirdigimiz çizgiromanda da yaraticilarina süre kisitlari koydugunuz takdirde ortaya çikanin alalade bir eser olmasi kuvvetle muhtemeldir, tipki ortaya çikanin bir film degil de televizyon dizisi olmasi gibi ya da bir resim degil de karalama olmasi gibi...

Yazarlara baski uygulanmasa ortaya koyduklari her sayi muhtemelen araya serpistirdikleri o muazzam hikayeler tadinda olacaktir...

Sevgiler...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...