Saniyede Beş Bin Kilometre - Baobab Yayınları

Başlatan SeSSe, 06 Mart, 2018, 15:45:34

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

SeSSe

Lucia ile Piero arasındaki ilişkiyi okuyucuyu zaman ve mekanda yolculuğa çıkararak anlatan "Saniyede beş bin kilometre"de yazar Manuele Fior, aynı zamanda bir neslin portresini çizmeye soyunuyor: Otuzlarını devirmiş, huzursuz ve arayış içinde bir nesil. Kaçma isteği ile köklerine dönüş nostaljisi arasında kalmış... Hayata dair binlerce seçenek önünde sıralanmışken bunların arasından kendisine en uygun olanı bulmaya çalışan, bu amaçla farklı diyarlarda maceralara atılan, yeni yollara düşmekten geri durmayan ve zaman zaman kaybolan bir nesil.

2011 yılında Uluslararası Angouleme Çizgi Roman Festivalinde büyük ödülü de kazanan İtalya-Norveç-Mısır üçgeninde geçen bu modern zaman aşk hikayesi, çizerin nefes kesen suluboya çizimleriyle canlanararak enfes bir grafik anlatı örneği sunuyor.



Nightrain

Amazon'da dolaşırken bir kaç kez karşıma çıkmış ve çizimleri oldukça hoşuma gitmişti. Boabab sağlam girdi piyasaya.

Yalnız kapağı değiştirmeseler daha mutlu olurdum

"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

guneseral

Çok güzel bir çizgi roman Türkçe de yayınlanacak olması harika , Arkabahçe de rastlamış ve almıştım bu kitabı.

memospinoz

En güzeli bu kapak bence.



Ama yayınevi çıkan ilk baskının kapağını tercih etmiş. Olsun, o da güzel.

Fantagraphics, İtalyan baskısının kapağını kullanmış. Fransız baskısı İtalyan baskısından 6 ay önce çıkmış.

ferzan

Alıntı yapılan: memospinoz - 06 Mart, 2018, 22:37:00
En güzeli bu kapak bence.



Ama yayınevi çıkan ilk baskının kapağını tercih etmiş. Olsun, o da güzel.

    Aman Allah!..İlk bakışta vuruldum resme ve ışığına...Kendi adıma keşke bu kapak basılsaymış diyorum ben de...İnanılmaz bir hissiyat ve atmosfer var...Neden kullanmamışlar ki... :'(

    Bu resme bakınca içeriği merak bile etmiyor insan...Saatlerce bu kapağı inceleyip öykünün kendi kafası içinde şekillenişini bekliyor...Sırf bu kapağa bakıp yazılar yazası, buruk hayaller kurası, anılara dalası geliyor insanın... :o
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

hanac


Harun Ça

Kitapla alakasız ama isim benzerliğinden aklıma byousoku 5 centimeter (Saniyede 5 Santimetre) animesi geldi. Onda da benzer harika bir görsellik var.

alan ford

  Kim Korkar Hain Tilki ile boabab üçte üç yapınca bunu da almak farz oldu. İlk başta biraz tutuk başladı hikaye ama sonunu çok güzel bağladı. Çizimler için ise diyecek kelime yok, bakmaya doyamıyorsun.
kaçmayı denemek bir tutsağın görevidir

ferzan

    Dün akşam okudum...Zeytinyağı hisli, zeytinyağı kokulu, zeytinyağı tadında çok hoş bir kitap...Sade ama etki eden melankolik bir hikâye...Resimler önce biraz yadırgatıyor ama çok geçmeden hikâyenin kafasına girince adeta şahlanıyor...Okuması da, seyretmesi de harika bir kitap...Akşam akşam nasıl güzel bir tat bıraktı zihnimde anlatamam...Şiddetle tavsiye ediyorum...

    Bu arada, hikayenin zeytinle de, zeytinyağıyla da alakası yok...Naçizane bir benzetmeden ibaret benimkisi...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

pizagor

Tercihler, kararlar, pişmanlıklar, geri dönüşler, gelgitler, bıraktığın gibi bulamamalar...

İnsan yaş aldıkça, yanlışlar ve telafiler için artık fazla da vaktinin kalmadığının farkına vardıkça, hayat üzerine anlatılan ve görece 'mutsuz' hikayelerin kahramanlarıyla özdeşleşmek, onlarla empati kurmak daha kolay oluyor, böyle hikayeler daha etkileyici gelmeye başlıyor. Yirmi yaşındaki ben anlatılan öyküye bu kadar vurulmazdı kesinlikle. Belli ki yavaştan bir devir kapanıyor bende, sıradan insanın dramını anlatan hikayelere doğru kayıyorum; Bütün Ayazların Ortasında ya da Saniyede Beş Bin Kilometre kitaplıkta duruyorken elim 'comics'e gitmiyor.

Ama çizim olarak hala eski kafadayım: herkesin beğendiği paneller nedense bende o etkiyi yaratmadı, hatta bazı panellerdeki ifade çizimleri rahatsız bile etti. Daha estetik ve net çizgiler bana kalırsa bu albümü çok daha yukarılara taşırmış.
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


Draka

Aslında kitabı ilk başta almamaya karar vermiştim, ama daha sonra bir alışverişte kargo ücretsiz tutarına geçmem için bir kitap daha arıyordum, sepete bu kitabı ekleyi vermişim.

Kitaptaki zeytinyağı yorumuna katılıyorum. Çok farklı bir tarzı var. Çizimlerin farklı bir tadı var. Fakat aynı zamanda daha güzelde olabilirmiş gibi geldi bana çizimler. Keza hikayenin anlatımı da.

Ben orta puan veriyorum. Kitabı almasamda olurmuş, ama aldığımı da pişman değilim.