BASKERVILLE LANETİ

Başlatan peder clemente, 12 Eylül, 2019, 06:52:26

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

peder clemente

BASKERVILLE  LANETİ

Sir Arthur Conan Doyle (1859-1930)'un "The Hound of the Baskervilles" adlı romanından uyarlayan: Ian Edginton, Çizen: I.N.J.Culbart. Domingo Yayınevi.
Yayımlanma tarihi: Ekim 2018.




"Guinness Rekorlar Kitabı'nın da doğruladığı gibi Sherlock Holmes en fazla canlandırılan film karakteri. İki yüzü aşkın filmde 70'i aşkın aktör onu oynadı. "Sevin Oktay, 221 B Polisiye Dergi'nin 7. Sayısında böyle diyor. Eseri, 1939 tarihli, Sidney Lanfield'in yönettiği aynı adlı filmle birlikte incelemeye çalışacağım. Filmde, Özel Dedektif Sherlock Holmes'u, Holmesların Holmes'ü olarak adlandırılan Basil Rathbone oynuyor. Bu performansı ile kendisinden sonra Holmes'u oynayan aktörlere referans oluşturdu. Basil Rathbone 1939-1946 arasında 14 kez Holmes'u canlandırdı. Filmde, Dr. John.H.Watson'u Nigel Bruce oynuyor.


Sherlock Holmes ve Dr.Watson

Yıl 1889. İngiltere'de el değmemiş çok geniş bir alanı kaplayan Devonshire'daki Dartmoor fundalıklarından daha kasvetli bir bölge yoktur. Gece. Fundalık sisler içindedir. Gözleri korkudan faltaşı gibi açılmış yaşlı bir adam, bastonunu elinde taşıyarak çılgınca koşmaktadır. Gotik tarzda inşa edilmiş malikanenin dış kapısından can havliyle kendini atarken, arkasından gelen ürkütücü uluma sesiyle dehşete düşmüş vaziyette sol elini kalbine götürür. Önce baston sonra yaşlı adam yere düşer... Malikanenin kapısı açılır, elinde bir lambayla çıkan orta yaşlı kadın yerde yüzükoyun ve hareketsiz yatan yaşlı adamı görünce çığlık atar... Film böyle açılır. Ölen yaşlı adam Sir Charles Baskerville'dir. Adli Tabibin ve Sir Charles'ın yakın arkadaşı Dr.James Mortimer'in onaylamasıyla kayıtlara ölüm nedeni "kalp krizi" olarak geçer.

   Çizgi romanın açılışı, Sherlock Holmes'un Londra'daki Baker Street.W. 221 B adresindeki evinde başlar. Bu arada, adını, Sherlock Holmes'un adresinden alan "221 B Polisiye Dergi"yi de meraklısına tavsiye etmiş olayım. Sherlock Holmes, yardımcısı Dr.Watson'a elindeki bastonla ilgili fikrini sorar. Baston, Dr.Mortimer'indir.  Eve önce bastonunu bırakır, birazdan da kendisi gelecektir. Holmes ve Dr.Watson, baston üzerinde ilginç akıl yürütmeleriyle Dr.Mortimer'in birçok özelliğini çözerler. Bastonun üzerinde bir köpeğin diş izleri de vardır. Gazetelerde, Sir Charles'ın ölümünden sonra, Sir Charles'ın yeğeni Sir Henry Baskerville'in Kanada'dan gemiyle İngiltere'ye geleceği yazmaktadır. Genç ve yakışıklı Sir Henry Baskerville, Baskervillerin sonuncusudur. Çok geniş araziler dışında 740.000 Sterlinlik nakit paranın da tek mirasçısıdır. Holmes, Dr.Watson'a: "Genç Sir Henry pek fazla yaşamayacak. Tahminimce öldürülecek" der. Az sonra gelen Dr. Mortimer de: "Sir Henry'nin hayatına kastedileceğinden çok korkuyorum. Böyle düşünmeme neden olan şey, yüzyıllar öncesi Baskerville arazilerine miras yoluyla sahip olan her Baskerville'in ani ve vahşet dolu bir ölümle karşılaşması" diye konuşur. Dr.Mortimer 1742 tarihli bir elyazması çıkarır. Belgeye göre 1650 yıllarında vuku bulan olayda: Baskerville Malikanesinin sahibi ve şeytani ruhlu Hugo, kutsal bir günde komşu çiftliklerden birini basarak evin kızını kaçırır. Kızı malikaneye getirip üst katta bir odaya kilitler. Fakat kız pencereden gizlice kaçar. Kaçan kızın ardından: "O kahpe için ruhumu şeytana veririm" diyerek atına biner ve takibe başlar. Hugo'nun arkadaşları da peşlerinden gider. Önce kızın cesedini bulurlar. Sabah güneş doğarken korkunç bir uluma sesi duyarlar. Gözleri fosfor gibi parlayan iri siyah bir köpek Hugo'yu öldürmüş ve cesedini parçalamaktadır. Korkudan donakalırlar. İşte köpekle ilgili efsane ve Baskerville laneti budur. Dr. Mortimer, Sir Charles'ın cesedinin bulunduğu yerin yaklaşık 50 m. uzağında devasa bir köpeğin ayak izlerini gördüğünü söyler Holmes'a. Malikanenin kahyası Barrymore, geceleri mum ışığı ile karşı tepelere işaret vermektedir. Dr.Watson ve Sir Henry bu işaretleşmeleri görürler. Dartmoor fundalıklarında hapishaneden kaçan Nothing Hill katili Selden dolaşmaktadır. Baskerville malikanesine komşu Merripit evinde yaşayan doğa bilimci Jack Stapleton sık sık Sir Henry'nin karşısına çıkmaktadır. Kızkardeşi olarak tanıttığı Beryl Stapleton ile Sir Henry arasında duygusal yakınlaşma başlar. Sir Henry'nin kullandığı çizmelerden birinin çalınmasının nedeni, çizmeyi bir köpeğe koklatıp sahibini tanımasını sağlamak mıdır? Baskerville laneti gerçekleşecek ve son Baskerville Sir Henry de iblis köpek tarafından vahşice öldürülecek midir? Sherlock Holmes ve Dr. Watson Sir Henry'yi koruyabilecekler mi? Genler... nesilden nesile kötülüğü aktarabilir mi? Yoksa zeki bir katil dahice bir cinayet mi plânladı? "Cinayet bu, Watson, incelikli, soğukkanlı, kasıtlı cinayet" diyen Holmes'un bahsettiği türden bir cinayet mi işlenecek?...

Film: Filmin son 25 dakikası soluk soluğa izleniyor. Filmin toplam süresi 80 dakika. Eski Holywood filmleri kurgusuyla, anlatım diliyle, sürükleyiciliğiyle beni şaşırtmaya devam ediyor. Oyuncular ,mekan, ambians çizgi romandan daha üstün ve başarılı. Filmin İMDB puanı: 7.5 Benim puanım: 7.9   

Çizgi Roman: Çizgi romanın uyarlama senaryosu gerçekten çok iyi: 8 puan. Çizimleri bana göre biraz basit ve yetersiz: 7 puan. Çizgi Romana puanım:7.5

Eseri tam olarak anlayabilmek ve tadına varabilmek için hem filmi izlemenizi hem de çizgi romanı okumanızı öneririm. Kaynak roman da okunursa daha iyi olur. Bu önemli eseri okumak için benim kadar geç kalmayacağınızı umarım.



kharon

cok tesekkurler @peder tanitim icin;

Benedict Cumberbatch'in modern uyarlamasini ve Guy Ritche'nin filmlerini sevsem de benim icin en iyi Holmes her zaman Jeremy Brett'in tv uyarlamasidir.
Aslina sadik ve klasik bir uyarlama oldugu icin genc izleyiciyi cezbetmeyebilir ama dort dortluktur, izlemeyenlere tavsiye ederim :

https://en.wikipedia.org/wiki/Sherlock_Holmes_(1984_TV_series)

Baskerville de uyarlanmistir bu seride elbette

ZGeralt

Elinize sağlık @peder.

Hem çizgi romanı,hem de filmi listeme ekledim.

@kharon, Guy Ritchie filmlerini ben de seviyorum, eğlenceli filmler :)

peder clemente

Alıntı yapılan: kharon - 12 Eylül, 2019, 12:08:13
cok tesekkurler @peder tanitim icin;

Benedict Cumberbatch'in modern uyarlamasini ve Guy Ritche'nin filmlerini sevsem de benim icin en iyi Holmes her zaman Jeremy Brett'in tv uyarlamasidir.
Aslina sadik ve klasik bir uyarlama oldugu icin genc izleyiciyi cezbetmeyebilir ama dort dortluktur, izlemeyenlere tavsiye ederim :

https://en.wikipedia.org/wiki/Sherlock_Holmes_(1984_TV_series)

Baskerville de uyarlanmistir bu seride elbette

Haklısınız sevgili Kharon. Otoriteler ve Holmes meraklıları en iyi Holmes aktörü Jeremy Brett diyor. 221 B Polisiye Dergisinin 7. sayısında Dergi Editörü Algan Sezgintüredi: 'ITV Kanalı yapımı Sherlock Holmes dizisinin toplam 40 bölüm ve "aslına en sadık uyarlama" ünvanına sahip olduğunu, Holmes'ün dördü roman, toplam altmış öyküsünden kırk ikisini televizyona uyarladığını, Holmes'ü Jeremy Brett'in mükemmel denebilecek ölçüde başarıyla canlandırdığını' yazmış.

Yine aynı sayıda Sevin Okyay da: 'İzleyiciler tarafından hazırlanan Holmes'e en iyi hayat veren aktörler listelerinde bir numaranın Jeremy Brett olduğunu, 1984'ten 1994'e kadar on yıl içinde Holmes'ü 41 kez oynadığını, manik depresif olmasının onu bu rolde daha da inanılır kıldığını hatta "en inanılır Holmes oydu" denildiğini, Jeremy Brett'e en mükemmel Holmes diyenlerin çoğunlukta olduğunu' belirtmiş yazısında.



Sherlock Holmes (Jeremy Brett) ve Dr.Watson (Edward Hardwicke)

Alıntı yapılan: ZGeralt - 12 Eylül, 2019, 15:04:59
Elinize sağlık @peder.

Hem çizgi romanı,hem de filmi listeme ekledim.

@kharon, Guy Ritchie filmlerini ben de seviyorum, eğlenceli filmler :)

Ben teşekkür ederim sevgili ZGeralt. Keyifli bir okuma ve seyir olacağını umarım.
Benim 221 B Polisiye Dergi'den öğrendiklerim ve kendi izlenimlerime göre: Sherlock Holmes, çok zeki, kibirli, çok bilmiş ve biraz gıcık bir tip. "Ben beyinim, Watson, o nedenle düşünmem gereken tek şey de beynim" diyor. Bilimsel gözlem, muhakeme yeteneği ve tümdengelimli akıl yürütmeyle suçluları yakalıyordu. Sakin bir şekilde düşünebilmek için keman çalıyordu. Yazımda bahsettiğim filmde kemanı eline alınca Dr.Watson şöyle der: "Yapmayın, yine mi o lanet şeyi gıcırdatmaya başlayacaksınız?". Dr. Watson ise daha doğal bir halk adamı, gerçek bir şahsiyet gibidir. Takımı dengeleyerek daha okunur, izlenir kılar. Dr.Watson askeri cerrahtır. Sherlock Holmes, liberalizmin ve sanayi devriminin geliştiği 19.Yüzyılda, İngiltere'nin çok güçlü olduğu Victoria döneminin sonunda doğmuş bir kahraman. Holmes, resmi polisin yetersiz kaldığı vakalarda devreye girer. Bireysel girişimin esas olduğu liberal sistemde, güvenlik için özel dedektiflik kurumunun olması doğaldır. Son söz daima özel dedektifindir. Bahsettiğim filmin sonunda Holmes, Dr.Watson'a: "Yolun iki tarafına iki polis yerleştirdim"der. Polisten daha üst konumdadır.
Sherlock Holmes'un bir sözüyle bağlayayım: "İmkansızı çıkardığında elinde kalan şey gerçeklerdir".

hanac

Emeğine sağlık Pederim.

Alfa Yayınevi'nin çıkardığı Şerlok çizgiromanlarını da sana tavsiye edelim.

http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,13265.0.html

kharon

Alıntı yapılan: ZGeralt - 12 Eylül, 2019, 15:04:59
Elinize sağlık @peder.

Hem çizgi romanı,hem de filmi listeme ekledim.

@kharon, Guy Ritchie filmlerini ben de seviyorum, eğlenceli filmler :)

@ZGeralt , kesinlikle :) Lock, Stock and Two Smoking Barrels ve Snatch'deki dinamizmi ve mizahi Holmes'e uyarladi, ortaya cikan filmlere bayildim.

3. bir film gelecek galiba, bekliyoruz

kharon

Alıntı yapılan: peder clemente - 13 Eylül, 2019, 05:03:30
Haklısınız sevgili Kharon. Otoriteler ve Holmes meraklıları en iyi Holmes aktörü Jeremy Brett diyor. 221 B Polisiye Dergisinin 7. sayısında Dergi Editörü Algan Sezgintüredi: 'ITV Kanalı yapımı Sherlock Holmes dizisinin toplam 40 bölüm ve "aslına en sadık uyarlama" ünvanına sahip olduğunu, Holmes'ün dördü roman, toplam altmış öyküsünden kırk ikisini televizyona uyarladığını, Holmes'ü Jeremy Brett'in mükemmel denebilecek ölçüde başarıyla canlandırdığını' yazmış.

Yine aynı sayıda Sevin Okyay da: 'İzleyiciler tarafından hazırlanan Holmes'e en iyi hayat veren aktörler listelerinde bir numaranın Jeremy Brett olduğunu, 1984'ten 1994'e kadar on yıl içinde Holmes'ü 41 kez oynadığını, manik depresif olmasının onu bu rolde daha da inanılır kıldığını hatta "en inanılır Holmes oydu" denildiğini, Jeremy Brett'e en mükemmel Holmes diyenlerin çoğunlukta olduğunu' belirtmiş yazısında.



Sherlock Holmes (Jeremy Brett) ve Dr.Watson (Edward Hardwicke)

Holmes deyince Jeremy Brett'in yuzu canlaniyor zihnimde ; zamaninda hayli izlemis olmam yuzunden o kadar ozdeslesmis bende :)

Oyuncunun kendisinin Manik-Depresif oldugunu bilmiyordum; tesekkurler bilgi icin


peder clemente

Alıntı yapılan: hanac - 13 Eylül, 2019, 08:58:57
Emeğine sağlık Pederim.

Alfa Yayınevi'nin çıkardığı Şerlok çizgiromanlarını da sana tavsiye edelim.

http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,13265.0.html
Ben teşekkür ederim Hanac dostum.

hennessy

Güzel bir yazı olmuş. Jeremy Brett anlatmak için kelimeler yetmez. Büyük usta son bölümlerde rahatsızlığı yüzünden zorlansa da karakteri harika canlandırarak dünyaya veda etmiştir.

İki tarz Holmes vardır. biri morfin kullanarak kendini yok eden çünkü beyni bir sorun ile uğraşmadığı zaman hayatın anlamı kalmadığına karar veren öbürü ise Watson'a dediği gibi Dünyanın güneş etrafında döndüğünü bilmek işime yaramıyorsa, neden bu bilgiyi aklımda tutayım ki?, Dedektiflik sanatının en önemli kurallarından biri, asla tahmin etmemektir. Bütün kanıtları görmeden araştırma yapmak, dipsiz bir kuyuda umutsuzca çırpınmaktan farklı değildir. Beyni çalıştığı zaman dünyayı yok edecek kadar zeki olan biridir Holmes.

Ama bir karakter var ki onuda unutmayalım


Profesör Moriarty

Holmes kadar zeki ve acımasız katil. Londra sokaklarının karanlık yerlerinde ortaya çıkan adam.

ve dahinin kopyası



Diyojen Kulübü'nün kurucusu, Büyük Britanya'nın ardındaki gizli güç

https://kayiprihtim.com/haberler/edebiyat/mycroft-holmes-kareem-abdul-jabbar-turkce/

Bunuda bir ara alıp okuyacağım...

Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları

hanac


peder clemente

Değerli katkınız için çok teşekkür ederim Hennessy. Sherlock Holmes'un başdüşmanı Profesör James Moriarty'yi tanıtmanızla, kahramanın dünyası daha tamamlanmış ve daha iyi anlaşılır hale gelmiş.

Sizin de değindiğiniz gibi Holmes uyuşturucu bağımlısı. Yazımda bahsettiğim 1939 tarihli filmin sonunda, vakayı çözen Holmes 'uyuyacağını söyleyerek izin ister', kapıdan çıkarken "Watson iğne" der ve Dr.Watson hemen çantasını toparlar. Filmi izlerken bu sahneyi anlayamamıştım; sonra morfin bağımlılığını okuyunca anladım. Bağımlılığı biraz üstü kapalı göstermişler.

Notlarımdan da yararlanarak "Sherlock Holmes" konusunu biraz daha derinleştirmeye çalışacağım.

1-Sherlock Holmes: 221 B Polisiye Dergisinin 7.sayısında, Editör Algan Sezgintüredi, Dünyanın en büyük Holmes otoritesi olarak kabul edilen Leslie S.Klinger ile röportaj yapmış. Holmes hakkında şunları demiş: "Watson olmasa; huysuz,kimi yerde duygusuz, soğuk ve fazla mükemmel Holmes katlanılmaz olurdu. Watson, derhal özdeşleşebileceğimiz, "gerçek" bir geçmişe ve zaaflara sahip bir karakter... Holmes'un avcı şapkalı, inverness pelerinli ve pipolu görüntüsünü zihinlere kazıyanların başında Aktör Basil Rathbone geliyor. Filmleri büyük başarı kazanmıştı. Ama maalesef aynı filmler, uzun yıllar yapışıp kalan "Saftirik Watson" imgesinin de müsebbibidir. Holmes, müthiş zekasının yanında boksta, eskrimde ve baritsu'da (Geç Viktoria döneminde popüler olan ve temeli jujitsu'ya dayanan bir dövüş sanatı) ustadır. En büyük zaafı ise uyuşturucu bağımlılığıdır.". Aynı derginin 1. sayısında da Fulya Turhan: "Holmes zevkli bir alkol tüketicisidir; Bordo şarabı eşliğinde Paganini'den bahseder; Porto şarabı eşliğinde Watson'la başarılarını kutlar; bir şişe Burgonya şarabına asla hayır demez; şarap hakkında uzman sayılabilir; hikayelerde sadece üç şarap ismi geçer: Montrachet(beyaz), Beaune ve Tokay. Sherlock Holmes, fiziksel gücüyle Viktoria dönemine hâkim maskülen kültürün somut bir örneğidir" diye yazmış.

2- Dr.Watson: 221 B Polisiye Dergisinin 1. sayısında Editör Algan Sezgintüredi'nin yazdıkları: "Holmes, Doktor John.H.Watson'sız olmaz elbette. Dr.Watson askeri cerrahtır; silah kullanmayı bilir; güçlü-kuvvetli; atletik yapılı adamdır. Öyle nazenin falan değildir ve öykülerdeki katalizörlüğünün yanında diğer rolü, Sherlock Holmes'un sivriliklerini ve hoş olmayan yanlarını yumuşatmaktır".

3-Sir Arthur Conan Doyle'un Sherlock Holmes'u, kendisinden yıllar sonra yaratılan bazı kahramanlara da esin kaynağı olmuştur. Holmes'un adresi: Londra'da "Baker Street 221 B"dir; Tiziano Sclavi'nin yarattığı "Kâbuslar Detektifi Dylan Dog"un adresi ise: Londra'da "Craven Caddesi 7 numara"dır. 221 B Polisiye Dergisinin 7. sayısında Fulya Turhan, Maria Konnikova'nın "Mastermind-Sherlock Holmes gibi düşünmek" kitabını incelemiş. Konnikova şöyle yazmış: "En güçlü beyin sakin beyindir. Yavaş, temkinli, ayrıntılı ve mantıklı düşünmek Holmes metodudur. Farkındalık ve motivasyon gerektirir". Holmes sakinleşebilmek ve olaya daha iyi konsantre olabilmek için keman çalar; Dylan Dog ise klarnet. Dylan Dog maceralarının ürkütücü,kanlı ve sert ortamını Groucho'nun esprileri yumuşatır. Dylan Dog'un asistanı Groucho sanki Dr.Watson'un yerini almış gibidir. Sherlock Holmes'un başdüşmanı Profesör James Moriarty'dir; Alfredo Castelli'nin yarattığı "İmkansızlıklar Detektifi Martin Mystere"nin candüşmanı da Profesör Sergei Orloff'dur.

4- "Katil kim?" ya da "Kim yaptı?" basit bir soru değildir. Bu soru üzerine inşa edilmiş filmlerin, romanların, çizgi ve grafik romanların arkasında büyük zeka, kültür, yetenek ve birikim vardır. "Whodunit?=Kim Yaptı?"nın açılımı "Who did it"dir. Nette "whodunit movies" diye aradığınızda bu türde çekilmiş en iyi filmleri bulabilirsiniz. İnsanlar neden polisiye sever? Ben, kafa çalıştıran, izleyiciyi aptal yerine koymayan, yoğun konsantrasyonla izlenen, sürükleyici, kötü insanların içindeki şeytani yönleri ortaya döken, sonunu merak ettiğim ve tahminlerde bulunduğum bu tür filmleri izlemeyi severim. Leslie S.Klinger: "Polisiye ve suç yazını birtakım ilkel dürtüleri tatmin eder" demiş.

5- Leslie S.Klinger, "Sherlock Holmes:Korku Vadisi"ne (Domingo yayınları-Ekim 2018) yazdığı önsözde: "Baskerville Laneti"ni(1901), belki de kaleme alınmış en ünlü polisiye roman olarak tanımlamış. Eser hakkında: "Uluyan canavarı, Dartmoor sisleri ve boşa umutlandıran kandırmacalarıyla yakalamıştır okurlarını" der. Baskerville Laneti'nin önsözünü yazan Daniel Stashtower: 'Conan Doyle'un 1901 Mart'ında "hahikaten ürpertici bir öykü" yazmak için işe koyulduğunu, güçlü bir anakaraktere ihtiyaç duyunca Holmes'un aklına geldiğini ama Holmes'u sekiz yıl önce "The Final Problem=Nihai Problem" adlı öyküde: ünlü düşmanı Profesör Moriarty ile birlikte İsviçre'deki Fechenbach Şelalesinden aşağı düşürüp öldürmüş olduğunu, sorunun "Baskerville Laneti'nin Profesör Moriarty ile o ölümcül karşılaşmadan önce gerçekleşen, daha önce anlatılmamış bir öyküden ibaret olduğu "açıkça yazılarak çözüldüğünü' söylüyor. Stashtower'un yazdığına göre Conan Doyle, Sherlock Holmes karakterini ölüme göndermesi hakkında şöyle demiş: "O beyefendiyi ölüme havale ettiğim için çok suçlandım ama bana göre cinayet değildi bu, sadece nefsi müdafaaydı, çünkü ben onu öldürmesem onun beni öldüreceği kesindi".

hennessy

Alıntı yapılan: peder clemente - 15 Eylül, 2019, 02:00:53
Değerli katkınız için çok teşekkür ederim Hennessy. Sherlock Holmes'un başdüşmanı Profesör James Moriarty'yi tanıtmanızla, kahramanın dünyası daha tamamlanmış ve daha iyi anlaşılır hale gelmiş. Sizin de değindiğiniz gibi Holmes uyuşturucu bağımlısı. Yazımda bahsettiğim 1939 tarihli filmin sonunda, vakayı çözen Holmes 'uyuyacağını söyleyerek izin ister', kapıdan çıkarken "Watson iğne" der ve Dr.Watson hemen çantasını toparlar. Filmi izlerken bu sahneyi anlayamamıştım; sonra morfin bağımlılığını okuyunca anladım. Bağımlılığı biraz üstü kapalı göstermişler.



Filmde buna detaylıca değinilmiştir, izlemediysen kesinlikle izle.

Alıntı yapılan: peder clemente - 15 Eylül, 2019, 02:00:53
Conan Doyle, Sherlock Holmes karakterini ölüme göndermesi hakkında şöyle demiş: "O beyefendiyi ölüme havale ettiğim için çok suçlandım ama bana göre cinayet değildi bu, sadece nefsi müdafaaydı, çünkü ben onu öldürmesem onun beni öldüreceği kesindi".

Holmes'de Poirot'da öldürülünce İngiltere ayağa kalkmış iki yazarı da suçlamışlardı. Agatha artık Poirot'tan nefret ediyordu. Conan'da ondan farksızdı. Ama Conan tepkilere dayanamayıp karakterini geri getirmiştir.
Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları

kharon

Alıntı yapılan: hanac - 14 Eylül, 2019, 21:51:23
Ünlü NBA yıldızı Kareem Abdül Cabbar yazmış.

bu cok enteresan ya, beklenmedik hareketler  :o

kharon

Sherlock Holmes deyince bu kadar populer bir kahramanin diger cizgi romanlarda nasil kullanildigi sorusu geldi aklima;
benim ilk aklima gelenlerden biri Holmes vs Deadpool.

Bu nasil olabilir sorusunu ustaca kotarmis yazarlar. Deadpool tum Marvel karakterlerini oldurunce bunu multiverse boyunca yaptikca bir seylerin ters gittigini anlar. Aslinda oldurdugu karakterler klasik hikayelerin bir tekrarindan baska birsey degildir. Isi kokeninden halletmedikce bunlari bitiremeyecegini anlar. Boylece klasik romanlarin hikayelerin mitlerin kahramanlarini oldurmeye baslar.



Ama kendisini durdurabilecek zekada bir tek kisi vardir, o da Holmes ve kurdugu takimdir:



Eglencelik , kolay okunan bir hikaye.

Mrtekin

Alıntı yapılan: kharon - 17 Eylül, 2019, 22:17:54
Benim ilk aklima gelenlerden biri Holmes vs Deadpool.

Eglencelik , kolay okunan bir hikaye.

Bizde, "DP Edebiyat Kahramanlarını Öldürüyor." başlığı ile JBC tarafından yayınlandı ve fakat baskısı yok.

Yazar Cullen Bunn'un DP içerisinde Sherlock'u yansıtmada çok iyi bir iş çıkardığını düşünmüşümdür hep. Tam da üstüne değindiniz, sevgili Kharon.
They drew first blood...