Marvel Çizgiromanlarındaki Değişim

Başlatan Animvader, 09 Eylül, 2014, 22:45:20

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Animvader

Alfa dönemindeki Kaptan Amerikaları okurken bir diyalog çok dikkatimi çekti.

Kaptan:Ben dedem Steven Rogers'ı gördüm düşümde,Falcon...Devrim sırasında savaşmıştı, o...

Falcon:Aferin ona! Büyük olasılıkla, bir çiftliği ve şarkı söyleyen zenci köleleri vardı!

Zaten serinin genelinde de sürekli bir sistem eleştirisi, Falcon'un ırkçılıkla ilgili yakınmaları var.

Eski serilerde Marvel'ı bana sevdiren bu yönlerdi zaten.Tony Stark'ın alkolle mucadelesi, Peter Parker'ın gençlik, arkadaşlar, evlilik sorunları.X-Men'in ayrımcılıkla mücadelesi ve Dünya barışı mesajları.Marvel çizgiromanlarında o süperkahraman hikayesinin altında hep bir gerçekçilik olurdu.

Oysa şimdi ki serilere baktığımda sadece kahramanlar bir araya geliyor, kötülerle vurdulu kırdılı kavgalara giriyorlar.Sonra tekrar aynı şey.Elle tutulur bir konu yok, diyaloglar deseniz hadi yapalım hadi dövelim tadında okumasanız da olur.

Özellikle Disney aldktan sonra daha da çocuksu veya gençlere hitap eden hikayeler yapılmaya başlandı.

Uzun yıllar Comics okumuş birisi olarak son iki yıldır bu durum beni yavaş yavaş hikayenin önde olduğu Fumettilere yöneltti.

Sizin bu konuda görüşleriniz nelerdir arkadaşlar?

hanac

Çok güzel bir tespit.

Bakalım Marvel uzmanı arakadaşlar ne diyecekler ?

rumar80

  Açıkçası 70'li ve 80'li yıllar benim de favorilerimdendir. Örneğin son birkaç aydır o yılların Avengers ve West Coast Avengers'larını topluyorum. Bir de Trial of Henry Pym'i bulabilsem....

  Yine de yeni dönem Marvel'lları konusunda bu kadar da sert düşünmüyorum. Evet kitapların çoğunda bodoslama aksiyon olsa da hala alt metinler ve konular konusunda başarılı seriler de var. Hickman'ın Avengers'ı, Daredevil gibi.

   Belki bizim dönemimiz diye 80'li maceralar çok hoşumuza gitse de dönemin ve zevklerin de değiştiğini kabullenmeliyiz.

berkuralcan

Ben biraz cümlelerin kuruluşuna, kelimelerin seçimine takılan bir adamım, o yüzden belki dediklerinizi kelimesi kelimesine biraz fazla ciddiye alarak yazıyor olabilirim ama bir "tespit" yapılabilmesi için üstünkörü bir okumadan daha fazlasının yapılması gerektiğini düşünüyorum :)

Öncelikle şunu söyleyeyim: "Özellikle Disney aldıktan sonra..." cümlenize kesinlikle katılmıyorum. Marvel Disney tarafından alınmadan önce, 2000'li yılların başlarında belli bir çizgi roman stratejisi geliştirdi, ve yayınlarını bu doğrultuda kurmaya başladı. 2009 yılında Disney tarafından satın alındıktan sonra da, bu stratejide fazla değişiklik olduğunu düşünmüyorum.

Kaldı ki - daha önce şu konunun son sayfasında değindiğim gibi (http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,8298.msg114132.html#msg114132) Disney - Time Warner gibi kuruluşlar Marvel - DC Comics gibi şirketlerin çizgi roman basımlarını fazla ön planda değerlendiren firmalar değiller, zira asıl gelir kaynakları filmler ve karakterlerin farklı mecralarda kullanımı oluyor. Dolayısıyla, Disney'in Marvel çizgi romanlarına fazla karışmak istemesi gibi bir durum olmadığından da az çok eminim. Hatta şöyle söyleyeyim, Disney'in Marvel çizgi romanlarında yaşanan bir olaya doğrudan müdahale ettiği tek bir olay hatırlıyorum, ki bu da gerçekten tatsız denebilecek bir hikayeyle ilgili.

Bu noktada benim düşüncem açıkçası şu yönde: Disney'in Marvel'ı satın alması bu son dönemin en büyük çizgi roman olaylarından birisiydi - ve bırakın çizgi roman takip eden kitleyi, Habertürk, Hürriyet vs. gibi en yaygın haber platformlarında bile bangır bangır duyuruldu. Bu kadar bilinen ve ön planda olan bir olay olduğu için, sık sık Marvel konusundaki her şeyi buna bağlama yönünde bir eğilim görüyorum, ki normal ama çok da doğru olmayan bir eğilim bu bana kalırsa. Birkaç ay önce, yine bir forum sitesinde benzer şeyleri dile getirdiğimde, "Disney Marvel'ı satın aldıktan sonra Nick Fury'yi siyahi yaptı abi, daha ne değişim olacak?" şeklinde bir cevap gelmişti - ki bu argümanın kaç farklı açıdan saçma olduğunu sizler de rahatlıkla görebilirsiniz diye tahmin ediyorum.

Ana konuya gelince...Marvel dediğiniz şirket ayda elli tane çizgi roman çıkartıyor. Bu rakam uzun yıllardır da böyle. O zaman şunları sormak gerekiyor: (1) Günümüzdeki çizgi romanların yüzde kaçını okuyup böyle bir sonuca vardınız? (2) 1970'lerdeki (veya 80'lerdeki, veya 90'lardaki)  hikayelerden verdiğiniz örnek veya örnekler, ne kadar dönemin çizgi romanlarının "norm"ları, ne kadar "istisnaları"?

Ben dediğiniz şeye karşı değilim, etraflıca düşünülmüş, incelenmiş, kapsamlı bir argüman gelirse de, "1970'li yıllarda Marvel çizgi romanlarında günümüzde göre daha ciddi konular, daha sağlam alt-metinler vardı" gibi bir cümleyi rahatlıkla ciddiye alabilirim. Ama yazdıklarınıza şu anki haliyle katılmıyorum.

Eğer dediğiniz şeyleri günümüzün en ön plandaki serilerine bakıp söylüyorsanız, dediklerinizde hemfikiriz. Yani Marvel'ın son yaptığı Avengers vs. X-Men hikayesi, bence kesinlikle sizin "karakterleri bir araya topla, bodoslama birbirlerine girsinler" tanımına uyan bir hikaye, ki Civil War, Schism vs. için de benzer şeyler söyleyebilirsiniz.

Fakat aynı şekilde, Tony Stark'ın alkolizmle uğraştığı Demon in the Bottle hikayesi, Captain America'nın Amerika'yı sorgulayan mesajları, X-Men'de gördüğünüz pek çok ayrımcılığa karşı mesaj (ki - X-Men'in en erken döneminde yaptığı iddia edilen sembolizmin aslında ne kadar gerçek dışı ve ne kadar "yaratılmış" bir imaj olduğuna şu yazıda biraz değinmiştim:  http://www.altevren.net/yazilar/cizgi-roman-yazilari/marvel/83-nostaljik-marvel-okumalar-ii-x-men) da "olağan" değil, "olağanüstü" durumlar olabilir. Böyle konular, çoğu zaman Marvel çizgi romanlarının bugün bile en iyi hikayeleri olarak hatırlanan eselerden (Tony'nin alkolizmle mücadelesi bugün hala "Iron Man'in en iyi bilmem kaç hikayesi" listelerinde bir numarada gösteriliyor - yani bu dönemin "ortalama" bir hikayesi değil, tek, olağanüstü bir hikaye) veya yazarların kişisel dehasından geliyor. Örneğini verdiğiniz diyalog, eğer yanılmıyorsam, batı çizgi roman dünyasının en önemli dehalarından Jack Kirby tarafından yazılmış, Captain America # 194'ten gelen bir diyalog:

http://i.imgur.com/EkC4e9W.jpg?1

Resmi kendi kitabımdan çektim, biraz dandik olmuş olabilir, affola.

1970 - 80'ler, benim de, özellikle Marvel açısından, en çok sevdiğim dönemlerdendir. En sevdiğim yazarlar arasında mutlaka sayacağım Mark Gruenwald, Jim Starlin, Steve Englehart gibi isimler, hatta sanırım duygusal olarak okuduğum her şey içinde bir numarayı vereceğim çizgi roman da bu dönemden gelir. Ama yine de, bu dönemi günümüzle karşılaştırırken dediklerinize katılmıyorum.

O yüzden ben de soruya biraz soruyla cevap vereceğim. Günümüz çizgi romanlarını şu şekilde tanımlıyorsunuz ama;

Alıntı YapOysa şimdi ki serilere baktığımda sadece kahramanlar bir araya geliyor, kötülerle vurdulu kırdılı kavgalara giriyorlar.Sonra tekrar aynı şey.Elle tutulur bir konu yok, diyaloglar deseniz hadi yapalım hadi dövelim tadında okumasanız da olur.

Bu tanımı yapmadan önce, mesela Umar Abi'nin de bahsettiği, Jonathan Hickman'ın Avengers serisini okuyor musunuz? Hickman'ın New Avengers'ını okuyor musunuz? 2000'li yılların ortalarından Brian Michael Bendis'in New Avengers'ını, Avengers Disassembled'ını okudunuz mu? Matt Fraction'un Hawkeye'ını okudunuz mu? Mark Waid'in Daredevil'ini, Indestructible Hulk'unu okudunuz mu? Mark Waid'in şu anki Daredevil serisini okuyor musunuz? Ed Brubaker'ın inanılmaz Captain America serisini (ve bu serinin iki doruk noktası, Winter Soldier ve Death of Captain America'yı) okudunuz mu? Brubaker'ın devam serilerinden, Winter Soldier'ı okudunuz mu? Jonathan Hickman'ın Fantastic Four'unu okudunuz mu? James Robinson'un şu anki Fantastic Four serisini okuyor musunuz? Millar'ın Old Man Logan'ını, Neil Gaiman'ın Eternals'ını okudunuz mu? Rick Remender'in X-Force serisini okudunuz mu? 2005 sonrası kozmik serileri, Annihilation'u, Annihilation: Conquest'i, Thanos Imperative'i, Nova'yı, Guardians of the Galaxy'yi okudunuz mu? Joss Whedon'un Astonishing X-Men'ini, Fraction - Brubaker'ın Iron Fist'ini, Infinity crossover'ını, Hickman'ın Secret Warriors'unu, Garth Ennis'in Punisher'ını, vesaire? 

Yıllardır, özellikle AltEvren vasıtasıyla, çeşitli çizgi roman okurları ile sohbet ede ede, sadece birkaç cümleden ne gibi bir okuma seviyesi ile karşı karşıya olduğumu anlayabilir hale gelmek gibi bir süper güç geliştirdim  :D Yazdıklarınızdan, yukarıda saydığım serilerden pek çoğunu (ve tabi ki, daha fazlasını, daha neler neler var) okumadığınızı anlıyorum. Ha, eğer yanılıyorsam ve yukarıdaki serilerin büyük çoğunluğunu okumuşsanız, ve hala "vurdu kırdı - diyalog yok" gibi bir eleştiri getiriyorsanız, o zaman da yüzde yüz olarak size katılmadığımı söylemek zorundayım.

Ki - bir de not olarak şunu düşeyim, cümlenizin özellikle şu kısmına:

Alıntı Yapkahramanlar bir araya geliyor, kötülerle vurdulu kırdılı kavgalara giriyorlar

özellikle katılmıyorum. Marvel'ın en ucuz, en popülist, en satmaya yönelik serilerinde, Civil War'da, Schism'de, Avengers vs. X-Men'de bile, "kötüler" gibi basit bir kullanım artık çağ dışı bırakılıyor. Nasıl ki dünyada hiçbir şey yüzde yüz iyi veya yüzde yüz kötü değilse, çizgi romanların o basit "iyi - kötü" / "superhero - supervillain" dikotomisinin kırılması da günümüz çizgi romanlarının 70'lere göre git gide kompleksleşmesinin önemli bir özelliği mesela. Bu konuda daha fazla şurada yazmıştım:

http://www.altevren.net/oezel-dosyalar/457-cizgi-roman-ve-postmodernizm?start=3

Bununla birlikte daha genel bir - iki soruna bağlayarak bitirmek istiyorum. Türkiye'de, çizgi romana yaklaşımda, nedense sürekli bir "versus" kullanımı seziyorum. Yani nedense,  "DC Comics?" dense, sürekli bir "Marvel Comics!" tepkisi, Fumetti - Comics, nostaljik - yeni çekişmesi gelecekmiş gibi bir durum oluyor. Bu konuda, neden her ikisini de birlikte kabullenemediğimizi bir türlü çözemiyorum. Yani tamam, 70 - 80'ler çok pozitif yanları olan bir dönem, ama bunların güzelliğini ortaya çıkartmak, veya bunlara karşı sevgimizi meşrulaştırmak için günümüzü yermek neden illa gerekiyor, bunu anlamıyorum. Uzun lafın kısası şu: günümüzde de Marvel çizgi romanlarında son derece kaliteli, son derece karakter odaklı, son derece hikaye odaklı şeyler kesinlikle var - "70'ler çok iyiydi ya!" diye sıkışıp kalmaktansa, bunları keşfetmek de bir ihtimal olmalı.

Bir de şunu ekleyeyim;

Alıntı YapUzun yıllar Comics okumuş birisi olarak son iki yıldır bu durum beni yavaş yavaş hikayenin önde olduğu Fumettilere yöneltti.

Bu da benzer bir durum tabi ama, gerçekten Marvel Comics'in en kaliteli hikayelerinin bile sizi sıktığı, baydığı, yeter dedirttiği dönemler olmuş olabilir. Bu durumda kaçacak tek yer Fumetti değil, yani Marvel'ın en ön planda olan serilerinden sıkılıyorsanız, daha az dikkat çeken, yazar - çizerlerin daha büyük özgürlüklerle çalıştıkları, çok daha kaliteli pek çok Marvel serisi var.

Marvel'ın, DC'nin en iyisi bile sizi sıkıyorsa, Image'lar, Vertigo'lar, Dark Horse'lar, IDW'lar harika işler çıkarıyorlar.

Bunların da ötesinde, Fantagraphics'ler, Drawn and Quarterly'ler, Avatar Press'ler daha da harika şeyler sunuyorlar.

Yani iki senedir comics okumaktan sıkılıp Fumetti'ye geçmek için, Marvel Comics'i bütün Amerikan çizgi romanlarıyla eş değer tutuyor olmanız lazım, ki bu da kendinize okuyabileceğiniz binlerce kaliteli çizgi romanı okutmamak anlamına gelir, yapmayın etmeyin derim  :)

Edit: Bu arada, birkaç noktadan yola çıkarak ("diyalog" meselesine takılmanız, Captain America örneğinin Alfa Yayınlarından gelmesi, "comics"in karşısına doğrudan Fumetti'yi koymanız) bu hikayeleri ve genel olarak çizgi romanları Türkçe mi, orijinal mi okuduğunuzun da çok çok önemli olduğunun altını çizmek istiyorum. Bu kadar ciddi olmayan konularda eserleri hangi dilde okuduğunuz fark etmeyebilir, ama ağırlıklı olarak Türkçe çizgi roman okuyorsanız bu hem sizin değerlendirmenizin, hem de benim yazdıklarımın yeniden gözden geçirilmesi gerektiği anlamına gelir.

Animvader

Şimdi öncelikle yazınıza cevap olarak şunu belirteyim herkes sizin gibi her çıkan yayını okuma imkanına sahip değil ve okumak zorunda da değil bence.Bir fikir belirtmek için de illa bilgimizin mükemmel olması gerekmiyor.Yazınıza hakim olan ezme üslubunuza da anlam veremedim.

Ben Türkiyede Amerikan çizgiromanları adına çıkmış nerdeyse her şeyi okudum.Tabii ki bizde yapılan yayınlar genelde sıralı olmuyor aradan güzel öyküler seçilerek yapılıyor.İngilizce olarak da bir öğrenci olarak imkanım oldukça DC Comicsi takip etmeye çalışıyorum.Çünkü DC Comics hikaye anlatış tarzı olarak bana daha gerçekçi geliyor.Bu benim kendi fikrimdir katılmayabilirsiniz.

Bak bunu bunu okudun mu?Yok sen kesin okumamışındır hohoho diyeceğinize bak kardeşim bu yayınlar da var bir oku istersen diyebilirdiniz.Açıkçası sanki ben savcı siz de savunma avukatı gibi yazmışsınız benim garibime gitti. :) Dediğiniz yayınların hepsini keşke okuyabilsek ama onların hepsini alacak bütçe nerde.İnternetten scan okumaya ise emek hırsızlığı olduğu için karşıyım.Yine de merakıma yenik düşüp Marvel Nowların ilk birkaç sayısına bakmıştım bütün serilerin ilgimi çekerse New 52'de olduğu gibi takip ederim ümidiyle.Fakat hoşuma gitmedi.

Benim örneklerimin hepsini de bunlar zaten en iyisi en süperi o yüzden bahsetmeniz gereksiz olmuş gibi yaklaşmışınız.Ama bir firmayı tanıtan onun en göz önündeki, en bilinen markaları değil midir?

Fumetti konusuna gelirsek bu benim bu forumda öğrendiğim bir terim anlaşılsın diye öyle yazdım.Sadece demek istediğim bazı İtalyan çizgiromanlarında gerçekten hikayelerde tarih, sanat, kültür, filmler v.b.'den araştırılarak güzel ve gerçeğe yakın hikayeler yazıldığıydı.Yoksa Amerikanlar tü kaka yaşasın İtalyanlar değildir.

Ben şimdi sizin sayenizde bazı güzel çizgiromanlar olduğunu öğrendim.Zaten başlığı açmamın amacı da buydu, bir beyin fırtınası yaratmak.Ama benim size tavsiyem karşınızdakini biraz düşünerek yazmanız.Sonuçta herkes her çıkan orjinal yayını alamayabiliyor.1970lerde çıkmış Captain America'yı da evdeki hazır Türkçesinden okumamdan daha doğal bir şey olamaz bence.

2 sene sonra mezun olup Doktorluk mesleğime başlıyacağım inşallah.O zaman ben de sizin gibi orjinal yayınları ve dediğiniz serileri takip ederim ve belki görüşüm değişir kim bilir.

berkuralcan

Yahu neden benim ezme, bilmem ne gibi bir amacım olsun? Özür dilerim öyle anlaşıldıysa - ama tutumumu ve sizin yazdıklarınızın ne anlama geldiğini tekrar açıklayayım.

Başta ve sonda, çok açık bir şekilde ifade ettiğime inanıyorum yazma şeklimi:

Alıntı YapBen biraz cümlelerin kuruluşuna, kelimelerin seçimine takılan bir adamım, o yüzden belki dediklerinizi kelimesi kelimesine biraz fazla ciddiye alarak yazıyor olabilirim ama bir "tespit" yapılabilmesi için üstünkörü bir okumadan daha fazlasının yapılması gerektiğini düşünüyorum :)

Benim AltEvren diye bir çizgi roman sitem var, bu site vesilesiyle de her gün sizin gibi bir sürü insanla konuşuyorum, ve ne gibi bir çizgi roman okurluğuyla karşı karşıya olduğumu az çok kestirebiliyorum - sondaki edit'i de o yüzden ekledim, çünkü siz yazmadan biliyordum ağırlıklı olarak Türkçe okuduğunuzu ve bahsettiğim bu serilerin çoğunu okumadığınızı.

Ama bakın - ben sizin, bana aşağı yukarı bu cevabı (yani, okuma miktarından bahsediyorum) bile bile, iki saatimi ayırıp şu yukarıda gördüğünüz mesajı yazıyorum. Bir insanın size katılmaması, yaptığınız yorumu eleştirmesi ve / veya yanlış olduğunu göstermesi, sizden çok bilmesi ve bunu dile getirmesi, bunlar ezmek veya saygısızlık etmek değildir. Ben sizi ezmek veya başka bir şey yazmak istesem, gelir, "Aha hiçbir şey okumadan bilmeden gelip konuşmuş yine biri!" der geçerdim, bunu yapmak çok kolay. Onun yerine, dediğim gibi, iki saatimi ayırıp şu yukarıda gördüğünüz yazıyı yazıyorum.

Burada ben de kendi görüşümü açıklayayım - diyorsunuz ki:

Alıntı YapBir fikir belirtmek için de illa bilgimizin mükemmel olması gerekmiyor.Yazınıza hakim olan ezme üslubunuza da anlam veremedim.

Alıntı YapYok sen kesin okumamışındır hohoho diyeceğinize bak kardeşim bu yayınlar da var bir oku istersen diyebilirdiniz

Alıntı YapZaten başlığı açmamın amacı da buydu, bir beyin fırtınası yaratmak.

Şimdi gelin bir de ilk attığınız mesaja göz atalım:

Alıntı YapPeter Parker'ın gençlik, arkadaşlar, evlilik sorunları.X-Men'in ayrımcılıkla mücadelesi ve Dünya barışı mesajları.Marvel çizgiromanlarında o süperkahraman hikayesinin altında hep bir gerçekçilik olurdu.

Oysa şimdi ki serilere baktığımda sadece kahramanlar bir araya geliyor, kötülerle vurdulu kırdılı kavgalara giriyorlar.Sonra tekrar aynı şey.Elle tutulur bir konu yok, diyaloglar deseniz hadi yapalım hadi dövelim tadında okumasanız da olur.

Özellikle Disney aldktan sonra daha da çocuksu veya gençlere hitap eden hikayeler yapılmaya başlandı.

Yazdığınız cümleleri tekrar okuyun, rica ediyorum.

Siz burada bir "fikir" belirtmiyor, bir "soru" sormuyor, "yeni seriler öğrenmeye" çalışmıyorsunuz. Eğer siz, okumuş olduğunuz çizgi roman miktarını da göz önünde bulundurarak;

"Ya arkadaşlar, ben güncel Marvel çizgi romanlarına baktım da, ilgimi çeken bir şey bulamadım, önerebileceğiniz güncel seriler var mı?" diye bir mesaj atsaydınız, veya "Ben okuduğum 70'ler çizgi romanlarıyla günümüzü karşılaştırdığımda daha çok toplumsal mesaj, daha çok gerçekçilik görüyorum, ama bu kadar bu kadar okudum, bunun bir doğruluk payı var mıdır?" diye sorsaydınız, veya "Benim kafamda 1970'ler dönemi toplumsal mesajları, hikayeleri, karakterleri ile daha gerçekçi ve daha güzel olarak canlanıyor, 2000'lerde bunu yakalayan bir Marvel çizgi romanı göremedim" deseniz, ben de ona göre cevap verirdim. Zira bunlar "fikirlerinizi", "izlenimlerinizi" vs. belirtmek olurdu.

Ama bakın, tekrar, sizin cümlelerinize:

Alıntı YapEski serilerde Marvel'ı bana sevdiren bu yönlerdi zaten.Tony Stark'ın alkolle mucadelesi, Peter Parker'ın gençlik, arkadaşlar, evlilik sorunları.X-Men'in ayrımcılıkla mücadelesi ve Dünya barışı mesajları.Marvel çizgiromanlarında o süperkahraman hikayesinin altında hep bir gerçekçilik olurdu.

Oysa şimdi ki serilere baktığımda sadece kahramanlar bir araya geliyor, kötülerle vurdulu kırdılı kavgalara giriyorlar.Sonra tekrar aynı şey.Elle tutulur bir konu yok, diyaloglar deseniz hadi yapalım hadi dövelim tadında okumasanız da olur.

Bunlar "fikir belirten", "izlenim belirten" cümleler değil. Ben bunları okuduğumda, karşımdaki kişi sanki bütün Marvel külliyatını hatmetmiş, detaylı çıkarımlar yapmış, 2010'larla 1970'leri etraflıca karşılatırmış da bu sonuçlara ulaşmış gibi bir izlenim ediniyorum.

Eğer siz, yukarıda örneğini verdiğim tarzda cümleler kurmuş olsanız, ben de gelip, "Bak şunlara, şunlara bakabilirsin" der, "Yok kardeşim, o izlenimin yanlış, 70'lerde de, 2000'lerde de iyi hikayeler var, kötü hikayeler var" derdim. Ama sizin cümleleriniz öyle değil ki?

70'ler böyleydi, 2010'lar böyle, ben gittim Fumetti'ye diyorsunuz. Ama dedikleriniz yanlış. Tekrar ediyorum, fikrinize katılmıyorum, şöyle de yaklaşabiliriz  falan demiyorum, dedikleriniz istatistiksel olarak yanlış: Marvel 70'lerde öyle, 2010'larda böyle değil - her iki durumda da mainstream çizgi romanların her türlü rezaletini taşıyan örnekler var, her iki durumda da sanatsal deha boyutlarında değerlendirilebilecek örnekler var. Cümleleri sizin kurduğunuz şekilde kurmak için, bunların hepsini okumuş olmak, tarihlerini didik didik etmek, akademik yayın kalitesinde / formatında örnekler vermek gerekiyor.

Ben bu işe deli gibi zaman ve para harcayan biri olarak, bu kadar kendine güvenle yazılmış "70'ler böyleydi, 2010'lar böyle!" cümlelerini düzeltmek zorundayım. Yoksa benim içim rahat etmez.

Kimse benim kadar çizgi roman okumuş olmak zorunda değil - fikrini belirtmek için de benle aynı seviyede olmak zorunda değil.

Ama bunu, hem size, hem de genel olarak bağıra bağıra söylemek istiyorum: Türkiye'de yayınlanan çizgi romanlar, Marvel'ı, DC'si, hatta Avrupa'sı, Frankofonu, Dünya genelinin %0.0001'i. Burada bir haftada dört çizgi roman çıkıyor, "Of, yayın çeşitliliği, nasıl yetişeceğiz?" gibi sorular gündeme geliyor - ama bakıyorsunuz Amerika'ya, yahu bir haftada çıkan yüzlerce çizgi roman var.

Durum böyleyken, sadece Türkiye'de yayınlanan çizgi romanları okuyarak, yani Marvel Comics'in tarihinin % 1'ini okuyarak, Marvel'ın genel durumuna, veya bir dönemdeki tutumuna dair çıkarımlar ya-pa-maz-sı-nız.

Altını çiziyorum, fikir belirtmek değil kastettiğim - ama "Benim okuduğum Marvel çizgi romanlarında, 1970'lerde durum şöyleydi" demek ile, "Marvel çizgi romanlarında, 1970'lerde durum şöyleydi" demek arasında; "Ya ben şunları şunları takip ettim, ama sanki çizgi romanlar 70'lerde, 80'lerde olduğu kadar gerçekçi ve hikayeye dayalı değil" demek ile, "Oysa şimdi ki serilere baktığımda sadece kahramanlar bir araya geliyor, kötülerle vurdulu kırdılı kavgalara giriyorlar.Sonra tekrar aynı şey.Elle tutulur bir konu yok, diyaloglar deseniz hadi yapalım hadi dövelim tadında" demek arasında dağlar kadar fark var. Siz ilk mesajınızda ikincisini diyorsunuz, ben de bunu düzeltmek zorundayım. Çünkü cümlelerinizi o şekilde kurduğunuz zaman "fikir" belirtmiş değil, taaa ilk mesajımın ilk cümlesinde belirttiğim gibi "tespit" yapmış oluyorsunuz, ki bunun için gerekli altyapınız yok. Yanlışsam düzeltin.  (Ki, hadi sizi ben yanlış anladım diyeceğim de, hanac da ikinci mesajında "Çok güzel bir tespit" demiş, yani, çok güzel olduğuna belirttiğim gibi katılmıyorum da, evet, bir "tespit" bu)

Belki daha mantıklı olacak bir örnek vereyim, mesela bakın, ne kadar güzel tıp okuyormuşsunuz. Yarın öbür gün doktor olduğunuzda, çalıştığınız hastaneye bir ay içinde beş kişi kaşıntı şikayetiyle gelse ne diyeceksiniz? "Dünya genelinde uyuz salgını var!" gibi bir çıkarım mı yapacaksınız, yoksa "Benim bulunduğum semt içinde bilmem neye bağlı olarak şöyle bir durum oluşmuş olabilir" mi diyeceksiniz? Tamamen aynı şey.

O yüzden, tabi ki kimse benim kadar okumuş olmak zorunda değil, hadi ben de çok ezici, çok iğrenç bir mesaj atmış olayım; ama beni bu forumda sanırım herkes tanıyor, herkes neyi ne kadar okuduğumu, neyi nasıl yazdığımı az çok biliyor, o yüzden kimseyi (tırnak içinde) "ezerek" bir şey kazanmayacağım gibi, sizin adınızı da ilk kez görüyorum, dolayısıyla attığım mesaj kişisel olarak size değil, ilk mesajdaki iddialı cümlelere :)

Edit: Mesajımı da tekrar okudum, açıkçası (bu mesajda açıkladığım gibi, ilk mesajda yazılmış olan şeyler ışığında değerlendirildiğinde) ezici veya ezmeye yönelik neresi var çok çıkarabilmiş değilim. Evet, çok seri adı saymışım (ve bunları okumadığınızı bilerek yazdığım da doğrudur, zaten belirtmişim), ama amaç nitelikli bir argüman geliştirmek ve hem size, hem foruma bir şeyler katabilmek - yani dediğim gibi, amacım ezmek olsa, gelip "Adam New Avengers okumadan neler demiş, ahahahah" yazabilirdim rahatlıkla, o kadar sıralıyorum çünkü argümanımın arkasında ne kadar çok sağlam kanıt olduğunu göstermek, boş değil, nitelikli bir düşünce iletebilmek ve mümkün olduğunca sizi (ve tabi, okuyabilecek herhangi birini) de buralara yönlendirmek istiyorum. :)

kalidor

Arkadaşlar bu foruma bu kadar uzun ve düzgün cümlelerle mesaj yazmanın saatler aldığını biliyorum. Öncelikle emeğinize sağlık. Ufak bir anlaşmazlık olsa da böyle iletileri, 400-500 iletiye ulaşmış ama bakınca içerik olarak şikayet ve tebrikten başka bir şey olmayan üyelerin iletilerine bin kez tercih ederim. Marvel ve DC nedir bilmeyen  birisi olarak altevreni de severek takip ediyorum. Taraf tutmuş gibi olmayayım, Animvader kardeşim dediğin gibi taytlı super herolar birbirlerini pataklar, kavga dövüş sürer gider.  Tek gerçek: Other heros fight, Conan killz... :D
Saygılar
Crom! Ölüleri Say...

alan ford

  Nick Hornby'nin bizde Hece Cümbüşü adıyla yayımlanan şahane kitabında yaptığı bir tespit var.  Yayımlanan tüm kitaplar (adı-yazarı) şeklinde yazılıp basılsa binlerce sayfalık ( 12.000. miydi hatırlayamadım şimdi) gül gibi yeni bir kitabımız oluyormuş. Üstelik yanlış hatırlamıyorsam sadece ingilizce yayınlanan kitaplardan bahsediyordu. O yüzden Hornby  muzip  bir tavırla : entellektüel ortamlarda "Tolkien hımm evet Yüzüklerin Efendisi" demenin durumu kurtaracağı mealinde bir şeyler yazmıştı.

    Bu durum çizgi roman için de geçerli kuşkusuz. Kimsenin dünyada yayınlanan tüm çizgi romanları okuyabilme şansı yok. O yüzden de alışveriş sitelerindeki "onu alan bunu da aldı" nın bir tık ötesi olan tür - ekol gibi kavramların çok önemli olmadığını her zaman aklımızın bir tarafında tutmamız gerekir diye düşünüyorum. İyi ekoller , iyi kahramanlar ve hatta iyi yazarlar yok. İyi kitaplar ya da iyi çizgi romanlar var sadece. Elbette bu kitapların yazarları , çizerleri  , yayın evleri de bizim gelecek alışverişimizde neleri sepete atıp neleri dışarıda bırakacağımıza yardımcı olabilecek önemli ipuçları ama sadece ipuçları.

  O yüzden bence İtalyanlar gerçekçidir ya da süper herolar günümüzde biraz tırtdır gibi genellemelere fazla takılmayın. Her çizgi roman bütçesinde mutlaka yeni ,bilmediğiniz ya da uzun zamandır okumadığınız bir çizgi romana da şans verin. Bakarsınız şahane bir kitapla karşılaşmışsınız ;)

 
kaçmayı denemek bir tutsağın görevidir

tommikser


Animvader

berkuralcan bey ben sizin sitenizi de biliyorum ve o sitede o yazıları yazmak için sahip olduğunuz bilgi birikimine de saygı duyuyorum.Yazma alışkanlığınız ve yeteğiniz olduğundan güzel de yazıyorsunuz maşallah.Ben de fikirlerimi yanlış belirtmiş olabilirim, edebi yönüm pek kuvvetli değildir.Yazılılarda kompozisyondan hiç 5 alamamıştım zaten ;D

Ama burası yayın kurulu olan bilimsel bir makale dergisi değil ki abicim.Tespit yapmışım, kanıt sunayım falan.Subjektif olarak görüşlerimi belirtmeye çalıştım.Ayrıca toptan Amerikan Çizgiromanlarını da dışlamadım öyle olsaydı Marvel kısmına açmazdım.Elimden geldiğince de geçmişi ve günceli takip etmeye çalışıyorum.Dc Showcase'leri toplamaya çalışıyorum, Geoff Johns'un Flash dönemini topluyorum v.s.Kaldı ki dediğiniz kadar gemileri yakmış olsam Walking Dead gibi bir eserden mahrum kalacak olurdum ki çok saçma olurdu.

Ben de forumdaki son zamanlardaki teşekkürler, ne zaman basacaksınız, ne oldu bizim çizgiromanlar gibi içi boş mesajlardan çok bir tartışma olsun herkes heybesindekini döksün istedim.Fena mı oldu? :)

Tartışmayı atışmaya çevirmemek önemli bence.Ben bu başlığı açtım ama belki de ben yanlış düşünüyorum ve sonunda fikrim değişecek.Olaya sizin beni anladığınız kadar at gözlüğüyle bakmıyorum.Ayrıca sitenizde karşılaştığınız insan profiline dayanarak genelleme yapıp ön yargılı olmayın bence.

O tür sitelerde neler gördüm ben yeni Marvel filmlerinde Batman ve Superman olacak diyenler bile var.Filmleri izleyip çizgiromanı merak eden kitle bunlar.Ben aşağı yukarı 5 yaşımdan beri çizgiroman okuyorum ve umarım ilerde sizin okuduğunuz geniş yelpazeye ulaşabilirim.

Ne diyeyim sürçü lisan ettiysem forumdaki abilerimden özür dilerim.Özellikle de Stan Lee'den ;D

s.b

Her zaman derim Tex okuyun diye. Hepinize ısrarla tavsiye ediyorum. Mutlaka ama mutlaka herkes Tex okusun.
İNANDIĞIN GİBİ YAŞAMAZSAN YAŞADIĞIN GİBİ İNANIRSIN

hanac

Alıntı yapılan: Animvader - 10 Eylül, 2014, 15:01:24
Ben de forumdaki son zamanlardaki teşekkürler, ne zaman basacaksınız, ne oldu bizim çizgiromanlar gibi içi boş mesajlardan çok bir tartışma olsun herkes heybesindekini döksün istedim.Fena mı oldu? :)

İyi oldu vallahi. Biz de okuyoruz ve bir şeyler öğreniyoruz.

hanac

Alıntı yapılan: berkuralcan - 10 Eylül, 2014, 01:43:34
Hatta şöyle söyleyeyim, Disney'in Marvel çizgi romanlarında yaşanan bir olaya doğrudan müdahale ettiği tek bir olay hatırlıyorum, ki bu da gerçekten tatsız denebilecek bir hikayeyle ilgili.

Bu hikayeyi öğrenebilir miyiz ?

Belki daha önce paylaşılmış ve ben görmemiş de olabilirim, o zaman affola.

Animvader

Alıntı yapılan: s.b - 10 Eylül, 2014, 15:26:50
Her zaman derim Tex okuyun diye. Hepinize ısrarla tavsiye ediyorum. Mutlaka ama mutlaka herkes Tex okusun.

Küçükken çizgiromanla ilk tanışmam babamın bavulundaki bir yığın Ceylan Tekslerle olmuştu ama çoğu sıralı değildi arkası öbür sayıda formatı yüzünden okumamıştım.Acaba nerden başlamamızı önerirsiniz?

Utku Gürsoy

Saçmalıktır. Yeni çıkan hiç bir seriyi asla ama asla almayacağım. Bu ne değişimi.