Blazing Combat - Flaneur

Başlatan Nightrain, 14 Kasım, 2016, 10:07:04

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Gabby

Şimdiye kadar yayımlanmış en iyi savaş çizgiromanı mı bilemiyorum ama bam teline dokunduğu için Frazetta çizimi ikinci sayı kapağı üzerinden linç edilen sıradışı bir örnek. Bu anlamda Blazing Combat tüm bu dönemsel olayları içinde barındıran, çağrıştıran ikonik bir ad. Aynı isimle yayınlanmaması garip olurdu bence. Fransa'da da orijinal adıyla yayınlanmış.

Öykü adlarının indeksteki çevirisiyle yetinilip bölüm başlıklarının orijinal bırakılması  bana da garip gelmişti. Zaten 29 maceranın 5 tanesi özel isimli çeviri de gerektirmiyor. Ama şöyle de bir durum var, dönem yayıncısı James Warren'in de kendisinden övgüyle söz ettiği 1915 doğumlu Ben Oda, kaligrafinin dışında derginin logosunu da  tasarlamış. Benim anladığım bölüm başlıklarını da kendi oluşturduğu  el işçiliği fontlarla  hattat titizliğiyle çizimlerin içine gömmüş.

Aşağıya da örneklediğim gibi Frankofon diyarı bu başlık konusunu çizimlere zarar-ziyan vermeden nasıl kotarmış diye merak ettim çıkan sonuç beni ikilemde bıraktı, Flaneur'a bi' şey diyesim kalmadı doğrusu. Hatta Mig Alley (Mig Çıkmazı) başlığında işin içinden galiba gerçekten çıkamayınca  :) olduğu gibi kullanmak zorunda kalmışlar.

Ha, bi' de unutmadan yayıncı da diğer satıcılar da kitap sayfa sayısını 228 olarak belirtmiş. Sert kapağı arkalı-önlü sayıyorum, numarasız sayfaları ekliyorum 228'i bulamıyorum. Sahi bu kitap gerçekten kaç sayfa? :)











ghostrider

Çok beğenerek okumuştum; büyük bir başyapıttır, okuyamayanlara tavsiye ederim.
Büyük güç büyük sorumluluk gerektirir.

hanac

Satın almamıştım ama bu itkilerle artık almayı düşünüyorum.


Gabby

Alıntı yapılan: aitor03 - 22 Haziran, 2019, 12:32:05
... Give and Take hikayesi başlığı daha da beter. "Al gülüm, ver gülüm" kalıbı neden olmasın dedim en başında ama hikayede bunun çok daha fazlası var anlam babında...

aitor03, yazdıklarınızı okumuştum ama mesajınızdan alıntıladığım bölüm gözümden kaçmış. Oysa bu kitabı alma nedenlerim arasındaki üç çizerden biriydi Give and Take hikayesinin resimleyicisi Russ Heath, işe bak... :)

Neyse... Sanırım çeviride anlık tercihler bu işin kırılma noktalarını oluşturuyor. Flaneur çevirmeni bu öyküyü orijinal anlamından çok da uzaklaşmadan "al gülüm ver gülüm" kalıbıyla Takas olarak çevirmiş. Oysa söz konusu macerayı, sizin de özellikle değindiğiniz bize özel dilden kaynaklı sıkıntıyı çok da üzerlerinde hissetmeyen Fransızlar Concessions olarak isimlendirmişler. Kel alaka bi' tercih, ne orijinal başlıkla alakası var ne de hikayenin içeriğiyle.

Öte yandan 1982 tarihinde Campus Editions adlı bir başka Fransız yayıncı, bu sözünü ettiğimiz Archie Goodwin - Russ Heath ortaklığı ürünü Jeu Mortel (Ölümcül Oyun) adıyla yayınlamış. Şaşırtıcı şekilde orijinalinden çok uzak amma velakin yine fena halde hikayenin içeriğine cuk oturan cinsten bir çeviri. Tercihler, tercihler... bıçak sırtı bir iş, katılıyorum size.



yalcinerol345

          4. hikayeyi dün, 5.sini de az önce okudum. Hikayeler öyle güzel ki bazan kurşun yemiş gibi oluyorsun. Hani bir başlık vardı "ölmeden önce okunması gereken çizgiromanlar" diye. İşte bu kitap işte tam da o.
          Her gün bir öykü okuyacağım ki hemen bitmesin. Çizgiler zaten muhteşem.
Bir çizgiroman az alın ama bu kitabı mutlaka alın. O kadar yani.

hanac

Alıntı yapılan: yalcinerol345 - 26 Haziran, 2019, 20:14:03
          4. hikayeyi dün, 5.sini de az önce okudum. Hikayeler öyle güzel ki bazan kurşun yemiş gibi oluyorsun. Hani bir başlık vardı "ölmeden önce okunması gereken çizgiromanlar" diye. İşte bu kitap işte tam da o.
          Her gün bir öykü okuyacağım ki hemen bitmesin. Çizgiler zaten muhteşem.
Bir çizgiroman az alın ama bu kitabı mutlaka alın. O kadar yani.

Çok güzel, içten bir yorum. Teşekkürler.

Forumda bu tür paylaşımlar çok önemli.

Bu yorumlara göre satın almaya karar verebiliyoruz.

Kauss

Dün akşam itibari ile kendilerini bitirmiş bulunuyorum. Bitirmek için hiç acele etmedim. Her gün yatmadan önce 2-3 hikaye okudum. Hikayelerin kısa kısa olması çok hoşuma gitti. Verilmek istenilen mesaj ve konular uzatılmadan net verilmiş oluyor. Hikayelerin hepsi 4/4 lük değil ama geneli ortalamanın üstünde. Bazıları ise gerçekten çok başarılı. Etkisini kitabı kapattığınızda da sürdürüyor ve savaş koşullarını, o öyküde ki duruma kendinizi koyuyorsunuz. Yani bende bunlar oldu. Etrafımda çizgi roman ile ilgilenmeyen arkadaşlarıma bile önerdim.

Siyah beyaz çizimleri sevmiyor olsam bile, her sayfada eseri daha da beğendim.

İç başlıkların Türkçe olmaması ise, bence önemli değil. Çünkü başlıktan önce bir önyazı mevcut. Bu önyazıda da Türkçe anlamı belirtilmiş bir şekilde yazıyor. Orijinal başlıklara bakıldığında da standart bir font kullanılmamış. Orjinalde ki gibi dilimize çevrilmesi ne kadar başarılı olurdu bilmiyorum.

Çok güzel bir eseri çok güzel bir edisyon ile dilimize kazandırmışlar. Emeği geçenlerin, ellerine sağlık