The Good, the Bad and the Ugly

Başlatan Saki, 21 Mayıs, 2022, 02:07:15

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Saki

https://www.imdb.com/title/tt0060196/

Film 1862'de Amerikan İç Savaşı sırasında geçiyor ve gömülü askeri altın arayan üç adamın hikayesini anlatıyor. Film, özellikle Ennio Morricone'nin müziğiyle ve üç ana karakter arasındaki mezarlık hesaplaşmasının kilit sahnesiyle ünlüdür. İnsanların genellikle görmezden geldiği şey, filmin üç karakter ile Mesih, Şeytan ve İnsanlık arasına bir çizgi çeken alegorik doğasıdır.

Genellikle tüm zamanların en iyi filmleri listesinde yer alır.

"The Good, the Bad and the Ugly" bugüne kadarki en hırslı ve en etkili western'dir, daha önce hiç olmadığı kadar aksiyon içerir ve türdeki tüm yerleşik standartları bozar. Film, güzel panoramalar, cesur yakın çekimler ve inatçı karakterleri gösteren mükemmel bir kamera çalışmasına sahiptir.


Film, Leone'nin pek çok özelliğini içeriyor: kuru diyaloglar, yavaş yavaş doruğa yükselen uzun sahneler (bu film için, bir Meksika çatışması şeklinde) ve uzun çekimler ile son derece dar göz ve parmak odakları arasındaki kontrast.



https://www.youtube.com/watch?v=aJCSNIl2Pls


Mrtekin

Yalnız burada Meksika çatışmasından kastedilen "Mexican Stand-off"'tur, üzerinde detaylı matematik simülasyonlarının yapılmışlığı vardır ve bu filmden sonra neredeyse her aksiyon filminde uygulanan standart bir film sihrine dönüşmüştür... ;D En güzel örneklerinden birini "Reservoir Dogs"'da bulabilirsiniz...

Mezarlıkta Eli Wallach'ın bir oraya bir buraya koştururken arkaplanda çalan " Extacyy of Gold" parçası, Ennio'nun müzik hayatındaki en iyi parçalarından biridir...

Filmin soundtrackinde yer alan "The Desert" adlı parça, çoğu Türk filminde arkaplan şarkısı olarak çalar...(Şarkının 2.05'ten sonrası...)

Clint'in "İyi" olarak adlandırılmasına rağmen, film boyunca öldürdüğü adam sayısı "11", "kötü" olarak adlandırılan "Lee Van Cliff"'in ise 3'tür...

Eli Wallach, tren sahnesini çekerken (trenin kelepçelerini koparması sahnesi) az daha ölüyordu, dublör kullanmadı, tren yaklaşırken duyduğu korku tamamen gerçek:-)

Düello sahnesinde dikkat ederseniz, Lee Van Cliff'in, sağ ortanca parmağının ucunun olmadığını görürsünüz...

Filmi çok sevdiğimden, hoşunuza gidebilecek birkaç trivia verdim, Hoşgeldin Saki..
They drew first blood...

Saki

Hoşbulduk....

Vallahi ben müziğin içinde kabolup gidiyorum...7:10 sonrası...