Paul Jenkins'in yazdığı 1998 ile 1999 arasında çıkan mini seri.
(https://farm5.staticflickr.com/4514/37375211572_92494f8493_c.jpg)
Güzel bir seridir.
Tel sıkıntı, ona da sıkıntı denilirse Jae Lee'nin çizimleridir. Kimilerini yorabilir. Ama tavsiye ederim
Inhumans'in telifi Marmara Çizgi'ye gecmis demek.
Alıntı yapılan: Nightrain - 29 Eylül, 2017, 22:20:50
Inhumans'in telifi Marmara Çizgi'ye gecmis demek.
Belki sadece mini seri içindir.
Alıntı yapılan: rumar80 - 29 Eylül, 2017, 22:00:44
Güzel bir seridir.
Tel sıkıntı, ona da sıkıntı denilirse Jae Lee'nin çizimleridir. Kimilerini yorabilir. Ama tavsiye ederim
Bunu iki kere okudum. İlkinde gerçekten çizimlere alışamadım. İkinci kez bu sene inhumans maratonum sırasında okudum. İkinci okumada gözüme güzel gelmişti.
Alıntı yapılan: dean - 29 Eylül, 2017, 22:36:48
Belki sadece mini seri içindir.
Kaç sayı ki bu seri?
Alıntı yapılan: gamlıbaykuş - 29 Eylül, 2017, 22:55:12
Kaç sayı ki bu seri?
Americada 12 fasikül olarak çıktı. Tek ciltte toplandı.
Güzel ! Dobișko bir cilt okuyacağız o zaman...
Marmara bu seriyi iki sene kadar önce almıştı. Sevgili İlke ı zaman bana bahsetmişti.
Alıntı yapılan: gamlıbaykuş - 29 Eylül, 2017, 23:10:41
Güzel ! Dobișko bir cilt okuyacağız o zaman...
304 sayfa. ;)
Alıntı yapılan: rumar80 - 29 Eylül, 2017, 22:00:44
Güzel bir seridir.
Tel sıkıntı, ona da sıkıntı denilirse Jae Lee'nin çizimleridir. Kimilerini yorabilir. Ama tavsiye ederim
JBC'nin Batman - Superman serisi de Jae Lee'nin bileğinden değil miydi? Bu albümlere göre daha mı farklı bir çizgi tercih etmiş Inhumans'ta?
Guzel soru. Ama inhumans cildini uzun zaman önce okuduğum için net bir cevap veremeyeceğim. Belki yeni okuduğu için Dean bir fikir verebilir.
Genel olarak çizgileri benziyor. Ama Inhumans çizgi romanının çok karanlık bir renk paleti var. Renklerden kaynaklı olarak yer yer insan boğulabiliyor.
Sırf bu güzel kapak için bile alınabilir.
Çıktı. Marmara Çizgi standında.
(https://farm5.staticflickr.com/4474/38167741201_3574bbb649_z.jpg)
(https://farm5.staticflickr.com/4548/38479031186_d9b04912a2.jpg)
Onları daha önce hiç böyle görmediniz.
Inhumans, Marvel'ın en uzun süreli tuhaflıklarından biri. Attilan isimli ada krallıklarında inzivaya çekilmiş, genetik anomalilerle dolu bir ırk. Kendilerini mutasyona uğratan bir ırk hem de. Belli bir yaşa gelen her inhuman kendini Terrigen Sisi'ne maruz bırakarak tuhaf güçler elde ediyor. Attilan hem içeriden hem dışarıdan saldırı altında. Sessiz Black Bolt önderliğindeki Kraliyet Ailesi, dış savunmalarına hücum eden yabancı istilacılardan kurtulmaya çalışırken bir yandan da Black Bolt'un deli kardeşi Maximus'un yarattığı dahili tehditle başa çıkabilecekler mi? Paul Jenkins ve Jae Lee, Marvel'ın en eski ailelerinden birini modern bir anlayışla (uluslararası politika, sınıf ayrımı ve büyüme sancıları ile) yeniden yorumluyor. Karanlık ve sert anlatımıyla Marvel Knights serisinin en sevilen öykülerinden biri karşınızda.
Sayfa Sayısı: 288
Etiket Fiyatı: 45 TL
Kitabı dün akşam okudum. Tek seferde sıkılmadan bitirdim. Hem hikaye kurgusu hem de çizimler olarak çok başarılı buldum. Paul Jenkins hem karakterleri tanıtacak hem de Inhuman toplum yapısının farklılıklarını bize gösterebilecek bir hikaye yazmış. İçinde müthiş heyecanlı bir aksiyon var ama hiç de beklenildiği anlamda değil. Hikaye sonlara doğru yaklaştıkça heyecan daha da artıyor ve beklediğimden çok daha iyi bir sonla noktalanıyor. Tek seferlik bir hikaye bu. Inhumanları merkeze alan, onlar hakkında olan, başı ve sonu olan bir hikaye. Bu şekilde hikayeler yazmak şu aralar pek mümkün değil çünkü çizgi roman serilerinde satış baskısı çok fazla ve insanlar hikayelerin ilk 2-3 sayısında müthiş aksiyonlar bekliyor. Halbuki zamanında yapılacak dokunuşların ve iyi bir kurgunun bir çizgi romanı ne kadar iyi hale getirebileceği bu kitapla ispatlanmış bence. Çok beğendim. Herkese tavsiye ederim.
Uzun zamandır kitaplıkta bekleyen kitapları anca okumaya başlayabildim. Inhumans cildini de yeni bitirdim.
Şimdi kitabın çevirisiyle ilgili kafamda büyük bir soru işareti var. Acaba orjinalinde de İnhumanlar dil bilgisinden habersiz karakterler olarak mı konuşuyorlar, yoksa çeviri biraz aceleye mi gelmiş? Kitabı okurken neredeyse her 2-3 sayfada bir özne-nesne-yüklem uyumsuzlukları, yanlış bağlaç eki kullanımı gibi birçok yerde okurken takılmama sebep olan hatalar gözüme çarptı. Hadi çeviri aceleye geldi diyelim, bir son okuma falan da mı yapılmadı.
Tabii orjinalde de İnhumanlar böyle bozuk konuşuyor ve ondan dolayı bozuk çevrildiyse sözlerimi geri alırım.
Bayramda okudum.
Anca yazma fırsatı bulabildim. Yazıyı iş arasında, zamanın hükmüne yenik düşmüş, hafiften silikleşmiş bilgilerim eşliğinde yazıyorum. Hatalarım, kusurlarım varsa affola
Önümüzde farklı bir hikaye var.
Mainstream serilerden uzak bir tad.
Burada olan herkesin bildiği üzere Marvel in mainstream serilerinde konular "kahraman çarpıştırmaca" dan pek öteye geçemez.
Çocukken oynadığımız oyun ve oyuncaklar tadında olurlar.
Yine böyle birşeyler bekleyerek oturdum kitabın başına.
Farklı.
Ama tadı nasıl?
O tadı tarif etmeye başlamadan önce spoiler dan kaçarak biraz önbilgi vermeye çalışayım.
Inhumans.
Uzaylı kardeşlerimizin süper asker projeleri için genetiğini mıncırdığı bir ırkın kurduğu ulus.
Bu mıncırılmış genetik sahibi arkadaşlar terrigen sisi adı verilen yapay bir sise maruz kalınca mutanta evriliyorlar, farklı güçler kazanıyorlar.
Mutant deyince aklınıza kaslı, yakışıklı x-men erkekleri, s*x bomb x-men kızları gelmesin sadece.
Tamam öyleleri de var ama köpek olan da var, ağaç olan da var, satyr e dönüşeni de var.
Inhuman toplumu tüm bireylerini tüm farklılıklarıyla kabul etmiş bir sosyo kültürel düzeyde.
Zaman içinde bu terrigen olayını da birtakım kural ve ritüellere bağlamışlar.
Gençleri belli bir yaşa kadar mental ve zihinsel olarak eğitiyorlar falan filan.
Uzatıp sıkmayayım sizi.
Güçlü bireyler, ileri teknoloji, sevgi pıtırcığı bir toplum vs vs.
Ayrı bir parantez açmamız gereken bir kişi var bu toplumda.
Liderleri Black Bolt.
Arkadaş Marvel evreninin en güçlü 2. karakteri olarak geçiyor. Avengers'a 10 filmlik malzeme çıkartacak istilacı uzay filosunu tek çığlıkla yokedebilen bir adam.
(https://live.staticflickr.com/65535/48556300731_56091a5236_o.jpg)
1. kim diye merak eden varsa Sentry diyeyim. Sentry dediğimiz arkadaş Japonya'ya atılanların yanında çatapat kalacağı güçte canlı nükleer bir bomba. Kuşatma'da Ares in parçalarını ortama saçarak "bugün daha kaç tanrı öldürmem gerekiyor" repliğiyle karizmanın kralını yapmış çift kişilikli, kafa kırık süperimiz.
(https://live.staticflickr.com/65535/48556299271_068384997d_o.jpg)
Bence bu sıralama tartışmaya açık.
Ben 1. olarak Black Bolt derim ama bu ayrı bir tartışma konusu olur.
Günün sonunda Sentry ve Black Bolt "ben daha uzağa işerim" kafasıyla yaratılmış karakterler.
Sanırım en güçlü karakter bizde diyebilmek için.
Black Bolt un güçlerine baktığınız zaman a4 boyutunda 2 sayfa tutuyor wiki de.
Süper güç, süper dayanıklılık, süper hız, telepati, uçmak, kaçmak vs vs gibi sıradan!!! şeyleri eleyelim, en önemlilere göz atalım.
Parçacık ve Elektron Kontrolü / Kanalizasyonu / Manipülasyonu: Adam maddeye hükmediyor anlayacağınız.
Sonik çığlık: Kitapta aynen şu kelimelerle hitap ediliyor BB ye "İstersen tek kelime ile dünyayı ikiye bölebilirsin" Fiziksel manada bölme kastediliyor, elma gibi, karpuz gibi ;D
Örneklersem, bu adam okey masasında hapşırsa dünyada çok yaşa diyecek canlı kalmaz.
Üstüne bu arkadaş ileri düzeyde teknik, taktik, strateji, savaş vs eğitimi de almış. Hem güçlü, hem yetenekli hem de eğitimli.
Evet, bu adam inhuman ulusunun lideri.
Sıkılmadınız inş, hızlı şekilde kitaba bağlıyorum.
Kitabımızın adı inhumans değil de Black Bolt olsa sırıtmazmış, zira herşeyin merkezinde BB var.
Böylesi tanrısal güçlere sahip karakterlere öykü yazmak çok zordur.
Bknz Superman.
Konu sıkıntısı hakkında içini döktüğüm Action Comics yazım için tıklayınız http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,7740.msg208983.html#msg208983 (http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,7740.msg208983.html#msg208983)
(https://content.babil.com/urun/9cd8c9f5bbdc4bb48365c6018b05fa22/Front/Big)
Ya uçuk kaçık kozmik düşmanlar icad eder, sonra da güçlerini sınırsızca kullanabilecekleri uzay boşluğu, paralel evren gibi yerlere taşırsınız, sonrasında aksiyonu verirsiniz. Ya da psikolojilerine dalar, kararlar, pişmanlıklar, kişilik bölünmeleri vs gibi öğeler kullanır, çocukluğuna iner, gençliğine çıkar, bolca drama sosu döker öykü yazarsınız. Veya her ikisini birden kullanır, uzattıkça uzatır, sonlara doğru temponun düştüğü, mantığın koptuğu, okuyucunun sıkıldığı uzun saga lar, event ler yazarsınız. Çokça yaşadık.
Kitabımızda yazarımız çok daha çılgın bir işe girmiş. Spoiler sız anlatmaya çalışayım.
Black Bolt un karşısına sıradan bir insan grubu çıkarmış.
Sonrasında global politika, ihanet ve planların içindeki planlar ile soslamış.
Bolca inhuman kültürü, karakterleri ve tarihi ile zenginleştirmiş.
Ortaya 10-12 bölümlük bir dizinin plot bölümü tadında bir kitap çıkmış.
İnsan devamını bekliyor, zira kitabın sonunda olaylar bitmiyor, başlamaya hazır hale geliyor.
Hepsinden ötesi benim favori karakterim Namor un da olaya girebileceği bir hal alıyor.
Benim için kitabın en hoş sürprizi oldu Namor u görmek. Birkaç panel ama olsun.
Arada Reiz i analım.
(https://media.comicbook.com/2018/10/namor-best-marvel-hero-heroic-1138488.jpeg)
Bitiriyorum;
Keşke BB yi tatile, hacca falan gönderip hikaye dışında tutsalardı, güç dengesi sağlansaydı, daha şenlikli olsaydı ortam dedim birkaç yerde.
Farklı bir tat, farklı bir kültür, güzel çizimler, yepisyeni karakterler ile okunası bir öykü.
Ama okurken her satırda biliyorsunuz ki düşmanın kazanma şansı yok.
Eninde sonunda çizilecekler, ama nasıl?
Inhumans cildi benim de bayramda okuduğum kallavi ciltlerden bir tanesi... Uzun zamandır rafta okunmayı bekliyordu... Tatilde netten ve dizilerden uzak kalınca okuyup aradan çıkardığım bir kitapta diyebiliriz...
Spoiler vermeden kişisel fikrimi söyleyecek olursam... Hikaye başında verilen gizem unsuru ile kendinin sıkmadan cildin sonuna kadar okutturuyor... Ama genede bu tarz hikayelerde okuyucu finalde bir ters köşe yada daha büyük bir şey bekliyor... Açıkçası ben beklediğimi bulamadım...
Bunu derken hikaye kötü ve vasat demek istemiyorum... Her karakterin hikaye içinde ki rolü bence güzel yazılmış... Beklentiyi çok yüksek tutmadan okunabilecek ve keyif alınabilecek bir cilt...
Jae Lee'nin çizimlerine ise diyecek yok zaten... Farklı tarzı ile karakterlere ve hikaye panellerine ayrı bir hava kattığı aşikar...
Alıntı yapılan: Nomad - 16 Ağustos, 2019, 15:47:36
Bayramda okudum.
Anca yazma fırsatı bulabildim.
Sevgili Nomad çok keyifli bir yazı olmuş keyifle okudum. Emeğine sağlık.
Eline sağlık nomad kardesim hem bilgilendik hem de eğlendik. Üslubun gercek ten kendini severek okutuyor.
Bu konulardaki yazılarının devamını bekliyorum. Kalemine sağlık.🖐🖐
Teşekkürler dostlar.
Keşke vakit olsa da daha çok yazabilsem.
Keşke tüm üyelerimiz okudukları her kitaptan sonra birkaç satır karalayabilse.
Keşke başlıklar öksüz kalmasa :)