DAMPYR'i ISTIYORUZ..

Başlatan darkwood, 20 Temmuz, 2010, 01:03:16

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 3 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

ümitkr

Arz-talep konusuna tamamiyla katilmakla birlikte "eskilerin defalarca sunumuna" nedense biraz da burkularak bakiyorum. Hele bu eskiler hala hemen her sahafta bulunabilinirken bunun yeri olup olmadigini düsünüyorum. Kaldi ki hem manevi hem de pahaca degerli olan sayilarin da bulunmasi gerekir piyasada. Biraksalar da eski sayilari toparlamak için okuyucu çaba sarf etse. Biraksalar da bazi sayilari veya kahramanlari veya öyküleri okuyabilmek efsane olsa. Bulundugunda degeri daha da artsa. Sanki koleksiyon mantigi içinde var bunlar ve bu yanimiz "hazira konma"larla öldürülüyor. Elbette yeni baskilar aliniyor ama ayni lezzeti veriyor mu bilemem :)

Bununla birlikte iki konuya takilip duruyorum ben:

1- ÇR kahramanlari çocukluk kahramanlarimizdir onlari ölüme tasiriz ve her sayisini takintili bir sekilde takip ederiz.
2- ÇR sanatsa çr okuru zamaninda aldigi hazzin üzerine yeni bir bakis açisi ve dünya görüsü ve teknik ve bir sanatsal üst mertebe katmak istemez mi? ilk, Orta ve lisede kitap okuyanlarin kaçi hala ayni roman veya masal veya öykü yazar veya serilerini takip ediyor? Kaç kisi hala ayni öykü veya çocuk siirlerini okuyor. Dünyaya bakisimiz degisiyor, dünyayi algilayisimiz, sorgulamamiz degisiyor ama çr okuma aliskanligimiz maalesef degismiyor. Elbette çr okumanin digerlerinden farki vardir ve çocuklukla gençlik yillarimizda etkisi altinda birakan diger sanat yapitlariyla çr'nin etkileri kiyaslanamaz. Ancak muhafazakar bir sekilde hayata hep ayni seyleri anlatan ve gelismeyen - gelistirmeyen çr'lerle devam etmek de bana çok mantiksiz geliyor affiniza siginarak. Çizim ve baski tekniklerinden bahsetmiyorum elbette anlamissinizdir: IÇERIKTEN bahsediyorum. Kagan'in verdigi örnekler basta olmak üzere bu tarzlarin hepsini okusak veya okumasak hayatimizdan ne eksilir veya çogalir bir düsünmek lazim. Keyif ve aliskanlik ve bir sanat yapiti takibi... Tamam. Ama görüs gelistirme ve yeni kapilar açma...?!
Dampyr, Alaska, Julia, Nathan Never gibi örneklerin artmasi gerekir bence. Hatta belki de daha çok okunmalari. Keyif ve aliskanliga diyecek yok :) Ben hala çogunun içi bos comicslerden yanayim. Ama mantigim da baska bir sey söylüyor iste.

Gambit

Oncelikle yazdigim mesaj "Kisirdongu" ile ilgiliydi ama sanirim tam aciklayamamisim. Kisirdongu den kastim, bu karakterlerin ayni maceralarinin yeniden yeniden farkli edisyonlardan basilmasi. Yoksa niye tex ya da zagor basiliyor demiyorum. Demiyorum cunku Tex in ve zagor un "yeni" sayilarini ben de aliyorum ve okuyorum.

Yurtdisinda bu karakterlerin eski maceralarinin yeniden basiliyor olmasi bizde de basiliyor olmasini hakli veya dogru kilmaz. Yurtdisinda ki satis rakamlari ile bizim satis rakamlari arasindaki fark a bakin neden dogru olmadigini daha kolay anlayabilirsiniz.

Bir yayinevi sadece su anda ne cikarayim da satayim diye yayin cikarirsa, sadece gunu kurtarir. Uzun vadede, yeni okuyucu kazanamayacagi icin kaybetmeye mahkumdur cunku, kendi ayagini kendisi vuruyordur.

Eski maceralarin yeniden yeniden basilip durmasi, cizgiroman piyasasinin ihtiyaci oldugu anlamina gelmez. Bu tekrar basimlar, ozellikle ikinci el ve de bir ulkedeki cizgiroman piyasasi ve koleksiyon degerlerinin olusmasini alt ust ediyorsa, bu tekrar basimlar ne kadar dogru diye de ayrica dusunmek lazim.


Ben tum bunlari dampyr basilsin, otekiler basilmasin diye demiyorum. Benim tuzum kuru, ben zaten %80 Amerika dan getirttigim ciltleri okuyorum. Turkiye de hic cizgiroman cikmasa, bana koymaz. Ama bu forumdaki bir cok kisiye agir koyar.

Yaklasik 20 senedir cizgi roman okur koleksiyon yaparim. 10 sene once de gidisatin kotu oldugunu soyluyordum, simdi de soyluyorum. Eski basilan zagor ve teks ler yeni nesil i cekmiyor, beni bile cekmiyor, cok zayif, basit, SIKICI diyaloglar var. Hatta SALAKCA konusma balonlari bile var. Yeni nesili de bu piyasaya cekemezseniz, bir sure sonra siz de almayi biraktiginiz da sektor biter. Isterseniz 10 sene sonra gelecegimiz kotu noktaya bir daha bakalim hep beraber.

Son soz: yarinini dusunmeden bugunu yasayan sektor, ilerde kaybetmeye mahkumdur denilemez belki ama iyi bir gelecegi olmayacagi da aciktir

Gambit

20-30 sene once 10,000 baski yapiliyorken su anda 500 imza bulmakda zorlaniliyorsa, 1000 tane satan dergi oldu mu yatip kalkip dua ediliyorsa,  o zaman yanlis giden bir seyler vardir. Bunu goremiyorsaniz ben bir sey diyemem, boyle devam edin

Ki zaten siz ayni sayilari doner okurum tarzinda kendinizi tekrar etmeyi seven birisi oldugunuzu teyit etmissiniz. Iste bu yuzden yeni nesili kazanamiyorsunuz.

Yeni nesilin uzerindeki bilgisayar etkileri yadsinamaz, bizi bile cok etkiliyor. Ama bu yeni nesilin sadece bilgisayardan oturu cizgi roman okumadigi anlamina gelmez. Turkiye de yayinlanan Star Wars - clone wars cizgi romanlarinin satis rakamlarina bakin, kiyaslayin.

Boyle ben 40 li yasimdayim, ben bunun basilmasini istiyorum, digerlerini desteklemiyorum derseniz bir sure sonra 1000 tane bile cizgi roman okuru kalmayacak. O zaman dediginiz gibi o binlerce cizgiromaniniza donup donup  okumaktan baska seceneginiz de kalmayacak.

PS: Caniniz SIKILIRSA bana da ozel mesaj atin, ben  de sizde olmayan cizgi romanlar vardir eminim, (bazilari cidden salakca diyaloglar iceriyor ama ben de okuyorum, merak etmeyin) Elimdekilerden  yollarim, biraz da onlari okursunuz, degisiklik olur.

gamlıbaykuş

Isin açigi ben bir de su konuya deginmek istiyorum. Tamam güzel eski sayilar, yeni sayilar, yeni yayinlar vs. ama bizim neden çizgiromanimiz yok bizim de kendimize özgü kahramanlarimiz olsa güzel olmaz mi? Dampyr olayini ben de destekliyorum ve severek de okuyorum. Keske bu ilgiyi bir Türk çizgiromaninin yayinlanmasi içinde yapabilseydik. Zamaninda Yüzbasi Volkan yayinlanmis, Tarkan yayinlanmis; ama simdi birsey yok(Tarkan simdi yeniden yayinlaniyor ama bence yeterli degil). Bence biraz da bu konuya egilmeliyiz, bunun içinde birseyler yapmaliyiz. Hepinizin bildigi gibi bu kültürden ve tarihten gerçek ya da hayal farketmez ne karakterler çikar. Elimizde nice yetenekli çizerlerimiz de var üstelik. Neyse nerden geldi aklima bilmiyorum ama olsun dedik bakalim. Galiba yakinda 1001 roman Ömer Muz'dan ve Ersin Burak'tan bir yayin sunucaklarmis bize umarim iyi olur güzel olur devami gelir bizimde kendimize özgü bir çizgiroman kültürümüz olur insallah...
Hayat ne kadar güzel, hoş,
Haydi durma sevgiline koş...

rumar80

   Aynı yayınların eski sayılarının tekrar basılmasına aslında karşı değilim. Özellikle klasik seri diye yayınlanması benim de sevdiğim çizgi romanı orjinal düzeninde takip etmemi sağlıyor. İlk sayıların diyaloglarını beğenmeyebilirsiniz, ama aynı sorun ilk comicsler için de var. Sadece orjinal 1930 sayıları değil Marvel'ın 1960'lı yıllardaki comicslerinde de diyalog sorunları vardır.
   Daha önce de belirttiğim gibi bitmiş, sahaflarda rahatlıkla bulabileceğimiz bazı çizgi romanların tekrar yayınlanmasına ben de taraftar değilim. Tamam bunları da isteyen arkadaşlar olacaktır, ama özellikle satışların bu kadar az sayılarda olduğu ve daha birçok yeni yayının çıkması beklenen bir dönemde ortalıkta bir kalabalık yaratacaklarına inanmaktayım. Allah'a şükür ben şanslı biriyim de istediğim çizgi romana rahatlıkla ulaşabilip alabiliyorum (ayda kaç tane olursa olsun).Belki beğenen beğendiğini alır beğenilmeyen ortadan kalkar mantığı ile (doğal seleksiyon) düşünüyor olabiliriz, ama bir iki sayılık yeni yayın faciaalarını artık bu ülkenin çizgi roman okuru kaldıramaz görüşündeyim. Şu anda kampanyasına destek verdiğimiz Dampyr bu konuda en uzun direnen çizgi roman degil mi? Dylan Dog'un ilk basım macerasının, Nathan Never ve Julia'nin iki kere denenmesinin, hatta bizim kendi çocuğumuz olan Karaoğlan'ın (kötü basılmış olsa bile) durumu ortada. Bir de şimdilerde büyülü rüzgarın 100. sayıda biteceği söylenmekte.  :-[
   Düzenli yayınlanabilecek, yeterli sayıda okuyucuyu kendine bağlayıp sürükleyebilecek dinamik bir çizgi romana (fumetti ya da comic) çok acele ihtiyacımız var. Yeni nesile de ihtiyacımız var. Günümüz çocukları Bakugan, Ben 10, Winx dergileri ile büyüyorlar, onların da sevebilecekleri, bu dünyaya girebilecekleri çizgi romanlara ihtiyacımız var. Geride kalan bir avuç Don Kişot için yanlarında mücadele edecekleri kardeşlerini görmek çok güzel bir duygudur. Kadıköy toplantımızda Eren ile Hakan ile tanışmak çok güzeldi. Eski ustalar Lami ve Hasan yanında onların da olduğunu bilmek, bir şeyleri paylaşabilmek tarif edilemez. Yani kısaca birinin diğerini kazanması değil iki grubun da birbirini kazanması gerekmektedir.
    Bu arada bu grubun yeni bir üyesi olarak bu güzel forum ortamında ve bu mübarek bayram gününde biraz daha dostça tartışabilirsek daha güzel olmaz mı?
   Sevgiler

darkwood

Eski sayilari özellikle Klasik seriler ve Tex Altin serinin yeni güzel baskilarini en az eski baskilari gibi hevesle topluyor ve tekrar zevkle okuyorum.. Konusma baloncuklari, dizayni, çevirisi v.s. eski kitaplarla kiyaslanamiyacak kadar güzel bu kitaplari begenmiyecek bir çizgiroman sever olacagini düsünmüyorum. Bu kitaplar biz çizgiromanseverler için gerçekten birer hazine degerinde. Onlari elimize alip kapaklarini, ciltlerini incelemek, arsivlemek bile ayri bir zevk.
Dampyr konusunda ise; çizgiromansever birçok arkadasin birakin okumayi bu kitabin içeriginden bile haberdar olmadigini biliyorum. Dampyr'in birkaç macerasini alip okuyan çizgiroman sever arkadaslarin bu kitabi elinden birakabileceklerini hiç sanmiyorum. Eskiden gelme aliskanlik ile Ceylan, Tay v.s. yayini bu eski kitaplari arayip bunlarla yetinen, yeni ve degisik çizgiromanlari alip okumayi düsünmeyen birçok çizgiroman sever biliyorum. 4-5 arkadasim benim gayretimle Dampyr alip okumaya basladilar, sonra ellerinden birakamadilar. Ayrica anket konusunda ise kisitli süreli, sitemiz ve birkaç çizgiroman sitesinden ulasabildigimiz çizgiroman severler ile sinirli bir kapmanya yapiyoruz.
Binlerce çizgiroman okurun böyle bir olaydan haberi bile yok. Onu birakin çizgiroman site ve forumlarindan bile haberdar olmayan binlerce çizgiroman okuru var. Buradaki anket kimseyi yaniltmasin, bunlar gözönüne alindiginda sevgili forum arkadaslarimizin gayretleri ile ulasilan bu rakam bence gerçekten önemli bir rakamdir.
Yerli çizgiromanlarin çesitliligini ve kalitelerinin yükselmesini de tabiki isterim. Fakat yerli veya yabanci çizgiroman ayirimi yapmam herkesin zevki ayridir ve buna saygim var.
Buradaki yazilarimizda; elestiri dozumuzu ve tadimizi bozmadan yapilan güzel paylasim ve düzeyli elestirilerin çizgiroman sitemizi renklendirdigini ve hem yayinci hemde okuyucu açisindan yeni fikir ve görüslerin önünü açtigini düsünüyorum.
Birakin bizim için hergün bayram olsun, agiz tadimiz yerinde olsun..  :D
Saglicakla kalin..
Darkwood Sakinleri..

rumar80

   Bu yazdıklarının hepsinin altına imzamı atarım. Atıyorum da
Zaten yeni çıkan çizgi romanlarda sorun bu değil mi? Okurların bir kısmının kendilerini yeni yayınlara kapatmaları ve almamaları, bu nedenle konudan bihaber olmaları. Belki bu forumda bu çizgi romanları daha detaylı tanıtırsak, hatta bunu yayabilirsek ek bir grup kazanmış olabiliriz.
Sevgiler

ümitkr

Alıntı yapılan: rumar80 - 09 Eylül, 2010, 20:53:00
Düzenli yayinlanabilecek, yeterli sayida okuyucuyu kendine baglayip sürükleyebilecek dinamik bie çizgi romana (fumetti ya da comic) çok acele ihtiyacimiz var. Yeni nesile de ihtiyacimiz var. Günümüz çocuklari Bakugan, Ben 10, winx dergileri ile büyüyorlar, onlarin da sevebilecekleri, bu dünyaya girebilecekleri çizgi romanlara ihtiyacimiz var. Geride kalan bir avuç Don Kisot için yanlarinda mücadele edecekleri kardeslerini görmek çok güzel bir duygudur. Kadiköy toplantimizda Erne ile Hakan ile tanismak çok güzeldi. Eski ustalar Lami ve Hasan yaninda onlarin da oldugunu bilmek, bir seyleri paylasabilmek tarif edilemez. Yani kisaca birinin digerini kazanmasi degil iki grubun da birbirini kazanmasi gerekmektedir.

Duydum toplantinizi, nasil geçti iyi miydi? :)))))

Fotografta yer alanlar (soldan saga): Ümit Kireççi (ÇROP), Hüsnü Çoruh, Ali Yilmaz (çizgi roman dostlari), Riza Umar Gürsu, Hakan Tunga Kalkan (Kahramanlar Sinemada), Eren Koyunoglu, Sadik Demirci, Lami Tiryaki ve Hasan Anaç (Altin Madalyon)

Gambit

Alıntı yapılan: darkwood - 09 Eylül, 2010, 23:34:53
Buradaki yazilarimizda; elestiri dozumuzu ve tadimizi bozmadan yapilan güzel paylasim ve düzeyli elestirilerin çizgiroman sitemizi renklendirdigini ve hem yayinci hemde okuyucu açisindan yeni fikir ve görüslerin önünü açtigini düsünüyorum.


Bir cizgiroman da salakca konusma balonu oldugunun yazilmasi forumun duzeyini nasil bozar ?  Ben dogrudan birisine hakaret etmiyorum ki. Bana gore cok basit - ki o kadar basit ki - zaman zaman salakca yazisma balonlari oldugundan bahsediyorum. Acikladigim gibi ben de zagor ve teks okuyorum hala. Ben zagor ve teks salakca cizgi romanlardir  demiyorum ki. Arada sirada, ozellikle eski sayilarda salakca konusma balonlari var diyorum.

Herhangi bir kisi herhangi bir seyi fanatikce seviyorsa, sevdigi sey hakkindaki en kucuk rahatsiz edici bir sey bile onu rahatsiz eder. Turkiye deki kemiklesmis fanatik fumettici insanlarin sorunu burda zaten. Hic bir sekilde elestiriyi kabul edilmiyor. Ya da elestirinin mutlaka cok ust seviyede bir dil ile yazilmasi bekleniyor. Aksi takdirde insanlar uzerine aliniyor.


Tamam salakca demeyelim, ortalama zeka seviyesinin uzerine cikamayan gereksiz ve SIKICI yazi balonlari ve diyaloglar diyelim. Mutlu olalim, bayram da daha dostca mesaj atmis olalim,  ben de forumun duzeyini dusurmemis olayim.  


rumar80

Evet katiliyorum, eski yayinlanan comics lerde de cok gereksiz diyaloglar var. Fumetti, comics, frankofon, bagimsiz, manga...demeden 2010 senesinde, binlerce basyapit cizgi roman okumus birisi olarak (kimse uzerine alinmasin, ben kendime yaziyorum) ben bu eski comicslerdeki bazi diyaloglari cok ... bulurum.

PS: forumun duzeyini bozmayayim diye ... olarak yazdim. Umarim duzeyi cok dusurmemisimdir bu sekilde yazarak

Gambit

Alıntı yapılan: rumar80 - 09 Eylül, 2010, 23:43:32
Zaten yeni çikan çizgi romanlarda sorun bu degil mi? Okurlarin bir kisminin kendilerini yeni yayinlara kapatmalari ve almamalari, bu nedenle konudan bihaber olmalari. Belki bu forumda bu çizgi romanlari daha detayli tanitirsak, hatta bunu yayabilirsek ek bir grup kazanmis olabiliriz.

bu mesajdan cikacak 10 larca soru var. Bakin mesela:

1- Turkiye de ki fumetti okuyuculari cizgiroman okumayi mi seviyor, sadece fumetti okumayi mi seviyor?
2- Turkiye de ki fumetti okuyuculari tum fumetti yayinlarinin bittigini ve piyasadaki tum fumettilere sahip oldugunda, yeni cikan cizgiromanlari alir mi yoksa artik cizgi roman okumayi birakir mi ?
3- Turkiye de yeni genc nesil, fumettilerin on planda olmasindan oturu acaba diger cizgi romanlari farkedemiyor mu ?
4 - Fumetti lerin D&R gibi yerlerde diger yeni nesil cizgiromanlarla birlikde sergilenmesi, bir takim insanlari o rafa ugramadan baska taraflara yonlendiriyor olabilir mi ?
5- Fumettilerin hala yayinlaniyor olmasi, eski nesil insanlarin yeni cikan cizgiromanlara da cocuk isi bunlar diye bakmalarina sebep oluyor olabilir mi ?
6- Fumetti okuyucularini % kaci atiyorum bir yuruyen oluler, bagdad aslanlari, star wars cizgiromanlarini almistir, yenilige aciktir
7 - Fumetti okuyuculari acaba yeni yayinlari almak istiyor ama maddi acidan bir yere kadar gucleri yettigi icin mi yeni yayinlari almiyorlar
8- Zagor bundan sonraki 20 sene boyunca surekli olarak yeni kapak ve edisyonla cikmaya devam etse, ayni maceralar elinizde SIRALI duzenli oldugu halde sirf yeni kapak oldugu icin alirmisiniz.
9- Yeni kapak icin ayni sayiyi aliyorsaniz, bu maddi gucunuzu baska bir cizgiromana aktarmaniza engel oluyor mu ?
...


sorular daha uzar gider, bir ara bulusmaya tekabul ederse izinlerimden birisi, detayli konusuruz, size dertlerimi gozlemlediklerimi daha uzun anlatirim, simdi kahvalti zamani zira, cikmam lazim.

ErenKoyunoglu

Sevgili Gambit, çogunlukla Fumetti okuyan biri olarak buna ben cevap vereyim. Çocuklugumdan beri süper kahraman ve hiç hoslanmadigim "Amerikan Kültürü", insana yaklasimlari, konusma tarzlari dünyaya ve yasama bakis açilari beni bir türlü sarmadi. Fumetti ise bana daha sicak ve daha gerçekçi geldi. Simdi sirasiyla sorularina cevap vereyim.
1- Kendim için söyleyebilirim ki hayir. Conan ve özellikle Mandrake Amerikan (ama hoslanmadigim Amerikan kültürünü bence yansitmayan), Lone Wolf and Cub Japon çizgiromanlari ve bunlari okumaktan büyük keyif aliyorum. Bunlarin disinda da örnekler var fakat en sevdiklerim bunlar.
2- Birakmaz çünkü o kadar fazla iyi yayin var ki, sadece neyi sevebilecegini kesfetmesi lazim.
3- Genç nesil sayilmam ama diger çizgiromanlari sikça arastirdigim siteler var, ama bunda da biraz yobaz davrandigim olabiliyor ve genelde Avrupa kökenli, bazen Amerika kökenli eski ve yeni yayinlari takip ediyorum. Ayrica, Altin Madalyon'un toplantilarini takip etmek, çizgi roman emektarlarindan yeni görüsler almak diger çizgiromanlari farketmemizde etkili oluyor.
4- Zannetmem, bilakis karisik olmasi onlara da göz atilmasini saglar. Çizgiromani o kadar çok seviyorum ki, bende olan sayilari bile tekrar karistirmak için o raflara yöneliyorum, arada Fumetti olsun olmasin ilgimi çekenlere de bakiyorum.
5- Kisisel görüstür; kendimden örnek vereyim, Zagor'u çok sevmeme ragmen naifligi ile çocuklugumdaki etkiyi yapmiyor, fakat yine de çok sevdigim için alip sürekli okuyorum. Yeni çizgiromanlarda Fumetti örneklerinden çok daha olgun yayinlar mutlaka vardir. (DC ve Marvel evreninden hoslanmadigimi bunun olgunlukla alakasi olmadigini bir daha belirtmek isterim)
6- Ben :D, Zombi kavramini sevmesem de Altin Madalyon toplantisi sagolsun Yürüyen Ölüleri benle tanistirdi. Star Wars almiyorum evet çünkü çocuklugumdan beri beraber büyüdügüm filmlerden sonra ticari kaygilarla Star Wars'un cilkinin çiktigini düsünüyorum: Çizgiroman, bilgisayar oyunu, Roman, Film, Çizgifilm nereye bakarsaniz Star Wars. Hiçbir zaman Star Wars seviyesine erisemeyecek olsa da Mass Effect diye bir bilgisayar oyununun evreni en az Star Wars kadar güzel, çikarsinlar çizgiromanini, Türkiye'ye getirsinler kosarak alayim.
7- Öncelik, bilip sevdiklerini almaktir, bunlar sana yetmeyince yeni yayinlara yönelirsin.
8- Koleksiyonculukla alakali, ben alacagimi zannetmem.
9- Dedigim gibi koleksiyonculuk ve bakis açisiyla alakali. Argümaninda hakli olabilirsin.

Son olarak sunu diyebilirim: Ben çizgiromani çok seviyorum, bazi insanlar sadece Fumetti seviyor olabilir ve benim aksime yeni seyleri kesfetmek istemeyebilir. Tamamen zevk meselesi bence elestirmeye gerek yok. Eger onlar alinmiyor bunlar aliniyor o yüzden piyasa kötü gidiyor derseniz, yayinevleri sattigi yayinlar Fumetti olsun Comic olsun baskasi olsun totalde kazandigi para ile bu ise devam eder. Satmayan bazi yayinlari keserek ilgisini baska yayinlara yöneltir (bu da ne hikmetse genelde Julia, Dampyr, Nathan Never gibi çok çok iyi Fumetti örneklerine olur). Ne yapalim gülü seven dikenine katlanir misali biz çizgiroman alarak sektöre katki saglayalim da gerisi gelir.
Herkese iyi bayramlar, sevgiler.
Eren

rumar80

   Sevgili Gambit.
   1. Türkiye'de çizgi roman okurları sadce fumetti okuru değildir. Ben yıllardır daha ağırlıklı olarak comics okurum ama iyi bir fumetti okumaktan da vazgeçemem.
   2. Türkiye'deki senin deyiminle "fumetti okuyucuları" şu anda bile comics okumaktadır. Star Wars, yürüyen ölüler gibi yayınların varlığı Hoz'un ve Gerekli şeylerin comics çıkarmayı planlamaları bunun ispatı değil midir?
   3. Türkiyede genç nesil fumettilerin ön planda olduğundan değil comicslerin az olmasından uzaklaşıyor olabilirler, ayrıca gerçek anlamda iyi bir fumettinin de genç nesil tarafından okunmamasını doğal bulmuyorum.
   Benim kendilerini yeni yayınlara kapatmalarından bahsettiğim ise sadece comicslere değil yeni fumettilere de kapatmalarıdır. Türk halkının genel bir özelliği olarak yeniliğe biraz kuşku ile bakarız. Yeni sey biraz oturmalı, tanınmalı, kabullenilmeli sonra tüm topluma yayılabilmelidir. Bu nedenle önce yeni şeylere toplum olarak itiraz ederiz.
   Bu nedenle olayı fumetti-comics, fumetticiler tartışmasına getirmemeliyiz. Hepimiz aynı sanata bağlı, farklı zevkleri olabilen bir avuç insanız.
    Sevgiler

hanac

Alıntı yapılan: rumar80 - 09 Eylül, 2010, 08:13:44
Türk okurunun yeni yayina ihtiyaci yok mu ? Kesinlikle var.
Nasil ki yurt disinda sayisiz yeni kahraman ortaya çikiyorsa bizde de bu olmali. Bunlarin önü açilmali
.

Sevgili Umar,

Son 1 yilda TR de yayinlanan yeni seriler de var

Diabolik, Yürüyen Ölüler, Star Wars, Kara Kule, Tetikçi, Okko vs.

Ya da ara verildikten sonra devam eden

Thorgal, Dylan Dog, Örümcek Adam, Wolverine vs.

Ve bildigim kadariyla hepsi yayinina devem ediyor, demek ki okuyucusunu bulmuslar.

hanac

Arkadaslar az önce mesaji attiktan sonra farkettim ki burasi Dampyr'i Istiyoruz basligi imis.

Konu nereden nereye gelmis.

Isterseniz bu konuyu baska bir baslikta tartiismaya devam edelim.

Dampyr kampanyamiza gelirsek.

Tahmin ettigim gibi imzalar azaldi, çünkü ulasabildigimiz çogu yere ulastik ama sonuç su ana kadar 126 imza.

Baska neler yapabiliriz diye düsünüyorum.

Belki Kadiköydeki sahaflar bize yardimci olabilir.

Müsterilerine böyle bir kampanyadan bahsedebilirler.

Ne dersiniz, daha ne yapabiliriz ?

hanac

Alıntı yapılan: hanac - 10 Eylül, 2010, 16:00:38
Isterseniz bu konuyu baska bir baslikta tartiismaya devam edelim.

Arkadaslar sanirim asagidaki baslik bunun en için uygun yer

"Çizgi Roman Piyasasi ve Sorunlari"

http://www.altinmadalyon.com/smf/index.php/topic,1788.0.html