İthaki Bilimkurgu Klasikleri Dizisi

Başlatan alan ford, 07 Ekim, 2015, 01:24:40

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

kalidor

Bilimkurgu serisi olsun, Karanlık Kitaplık olsun İthaki bu serilerdeki kitapların çoğunluğunu önceden en az 1 kez yayınlamıştı. Mesela karanlık kitaplık serisinin ilk 2 kitabı ben de İthaki yayınları olarak mevcut. Kapakları değiştirip değiştirip satıyorlar, helal olsun.
Crom! Ölüleri Say...

Nightrain

Alıntı yapılan: kalidor - 23 Mayıs, 2018, 13:53:48
Bilimkurgu serisi olsun, Karanlık Kitaplık olsun İthaki bu serilerdeki kitapların çoğunluğunu önceden en az 1 kez yayınlamıştı. Mesela karanlık kitaplık serisinin ilk 2 kitabı ben de İthaki yayınları olarak mevcut. Kapakları değiştirip değiştirip satıyorlar, helal olsun.

Keriz silkeliyorlar resmen.
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

Animvader

Genelde bastıkları kitapların baskısı tükenmiş oluyor veya çevirisini gözden geçirip basiyorlar. Ama yine de Fahrenheit örneğinde olduğu gibi piyasada bulunurken de basabiliyorlar. Ben mesela bu yüzden eski baskısını almadım. Cesur Yeni Dünya ve Zaman Makinesini ise bendeki eski baskıları elden çıkartarak seridekileri aldım. Tabi halihazırda kitap alıp okuyan insanlar için bu tür durumlar sorun olabilir ama yine de duzenli bir seri içinde basilmalari ozellikle yeni okuyucular için bence iyi bir durum.

gamlıbaykuş

Klasik seriden Yenilmez kitabına başladım ve 40. sayfaya kadar gelebildim, an itibariyle hiç keyif almadım ve okurken çok sıkıldım. Bilimsel terimler  kafamda canlandıramadığım betimlemeler. Biraz daha devam etmeyi düşünüyorum. İnşallah en sevmediğim yarıda kitap bırakma olayını yaşamam.

Klasik seriden şimdiye kadar Maymunlar Gezegeni, Çocukluğun Sonu, Kıyamete Bir Milyar Yıl, Doktor Moreau nun Adası, Bitmeyen Savaş, 2001 ve Sürgün Gezegeni' ni okudum. İçlerinde en çok Çocukluğun Sonu (Kitabı okurken keyif aldım ama sonu zayıftı) ve Bitmeyen Savaş (Ara ara sıksa da genel anlamda beğendim) dı. Kıyamete Bir Milyar Yıl tam bir fiyaskoydu benim için hiçbir şey anlamadım. Işık Tanrısı ve Archturus'a Yolculuk' u ise maalesef yarım bıraktım.

Genel olarak serinin çoğunu alsam da Bilim kurgu Klasikleri beni tam olarak memnun etmedi. Belki şartlarım gereği sakin bir kafa ve ortamda okuyamamın da bir etkisi vardır bilmiyorum. Artık serinin diğer kitaplarında bakalım neler ile karşılaşacağım.
Hayat ne kadar güzel, hoş,
Haydi durma sevgiline koş...

dean



"Weinbaum, Bir Mars Destanı'yla birlikte sempatik uzaylıyı icat etti. Bilimkurgu onunla birlikte bağnazlıktan uzaklaştı." –Ursula K. Le Guin

"Bilimkurgu alanında klişelerden kurtulup özgün hikâyeler üretebilen tek yazar. Büyük bir hayranıyım." –H. P. Lovecraft

"Weinbaum, var olmak için kendi sebeplerine sahip dünyadışılar yaratan ilk yazar." –Isaac Asimov

"Stanley G. Weinbaum, kısacık kariyerinde bilimkurguda bir devrim gerçekleştirdi. Biz de hâlâ onun bize kazandırdığı temaları keşfediyoruz." –Poul Anderson

"Stanley G. Weinbaum, modern bilimkurgunun kurucularından biri olarak

Wells ve Heinlein'la anılmayı hak ediyor." –Frederik Pohl

Asimov'un deyişiyle bilimkurgunun üç büyük novasından biri olan Stanley G. Weinbaum, bir buçuk yıllık yazarlık kariyerine ve trajik ölümüne rağmen erken dönem Altın Çağ'ın en başarılı yazarlarından biri. Hem ilk hem de en önemli öyküsü "Bir Mars Destanı" da bilimkurguyu kökten değiştiren ve uzaylı algısında devrim yapan gerçek bir klasik.

Yakın gelecekte insanlık Mars'a sefere çıkar ve mürettebatın asi üyesi Dick Jarvis'in başından beklenmedik bir olay geçer: Mars'ta yepyeni bir ırkla tanışır; devekuşu benzeri Tviil'le. Ancak Mars'taki tek hayat formu Tviil değildir. Onun yardımıyla Jarvis, "Bir Mars Destanı" ve devam öyküsü "Hayaller Vadisi"nde Mars'ın diğer mucizeleriyle de karşılaşacaktır.

Bu iki klasik öyküye ek olarak Weinbaum'un yarattığı bir diğer çarpıcı karakter olan Profesör Manderpootz'un yer aldığı "Eğer Dünyaları" ve "İdeal"in yanı sıra ters giden bir bilimsel deneyi anlatan "Uyumun Doruğu", uzaylı ekolojilerine yoğunlaşan saykedelik öykü "Üşütük Ay" ve sanal gerçekliği işleyen ilk öykülerden "Pygmalion'un Gözlüğü" de bu derlemede kendine yer buluyor.

Bir Mars Destanı, modern bilimkurgunun ilk adımları.

Isaac Asimov'un önsözüyle

memospinoz

GÜNCEL DURUM

1- Dune - Frank Herbert
2- Kıyamete Bir Milyar Yıl - Arkadi ve Boris Strugatski
3- Maymunlar Gezegeni - Pierre Boulle
4- Cesur Yeni Dünya - Aldous Huxley
5- Çocukluğun Sonu - Arthur C. Clarke
6- Dr Moreau'nun Adası - H.G. Wells
7- Dune Mesihi - Frank Herbert
8- Işık Tanrısı - Roger Zelazny
9- Yıkıma Giden Adam - Alfred Bester
10- Yıldız Gemisi Askerleri - Robert Heinlein
11- Sürgün Gezegeni - Ursula K. Le Guin
12- Pazartesi Cumartesiden Başlar - Arkadi ve Boris Strugatski
13- Arcturus'a Yolculuk - David Lindsay
14- Zaman Makinesi- H.G. Wells
15- 2001 Bir Uzay Macerası - Arthur C. Clarke
16- Dune Çocukları - Frank Herbert
17- Ben, Robot - Isaac Asimov
18- Kaplan, Kaplan - Alfred Bester
19- Bitmeyen Savaş - Joe Haldeman
20- Ay Zalim Bir Sevgilidir - Robert A. Heinlein
21- Su Adamı - Aleksandr Belyaev
22- Görünmez Adam - H.G. Wells
23- Tanrı Olmak Zor İş - Arkadi ve Boris Strugatski
24- Frankenstein - Mary Shelley
25- Anlatış - Ursula K. Le Guin
26- Dune Tanrı İmparatoru - Frank Herbert
27- Resimli Adam - Ray Bradbury
28- Yenilmez - Stanislaw Lem
29- Dünyalar Savaşı - H. G. Wells
30- Yüzyılın En İyi Bilimkurgu Öyküleri - Orson Scott Card (Editör)
31- Uzayda Piknik - Arkadi ve Boris Strugatski
32- Fahrenheit 451 - Ray Bradbury
33- Uzaktan Kumandalı Kız - James Tiptree, Jr.
34- Yakma Zevki: Fahrenheit 451 Öyküleri - Ray Bradbury
35- İşte İnsan - Michael Moorcock

36- Bir Mars Destanı - Stanley G. Weinbaum

Not: Yeşil olanlar yayımlanmış. Kırmızı olanlar henüz yayımlanmamış.

dean



"Zelazny, beni ve yazdıklarımı en çok etkileyen yazar." –Neil Gaiman

"Eşsiz bir hikâyeci. Türümüzün hiç görmediği kadar renkli, egzotik ve unutulmaz dünyaların yaratıcısı." –George R. R. Martin

"Zelazny, on parmağında on marifet olan nadir yazarlardan." –Samuel R. Delany

Hugo En İyi Roman Ödülü

"BURADA, BU GEZEGENDEKİ HAYATIN SON GÜNLERİNDE, YAŞAMLA EFSANENİN KESİŞMEKTE OLDUKLARINI GÖREMİYOR MUSUN?"

Roger Zelazny, farklı mitolojileri bilimkurgu romanlarına uyarlamasıyla pek çok yazarın yalnızca hayal edebildiği bir şeyi alışkanlık haline getirmiş eşsiz bir yazar. Yunan mitolojisiyle harmanlanan Bu Ölümsüz ise hem Zelazny'nin ilk romanı olması hem de Hugo En İyi Roman Ödülü'nü Dune gibi bir başyapıtla paylaşması sebebiyle bilimkurgudaki kilometre taşlarından biri.

Nükleer savaş Dünya'yı neredeyse yerle bir etmiş, yalnızca dört milyon insan ve bundan çok daha fazla sayıda mutasyona uğramış canlı türü geride kalmıştır. Evrenin en güçlü uzaylı ırklarından biri olan Vegalılar için bu harabe gezegen artık turistik bir bölgeden farksızdır.

Nüfuzlu bir Vegalıyı, Dünya'da gezdirme görevi verildiğinde tüm bilinmezliklerin düğüm noktasındaki Conrad Nomikos bu buyruğu gönülsüzce kabul eder. Bu yolculukta Conrad'ın ve Dünya'nın kaderi yeniden şekillenecektir zira ne Conrad sadece bir insandır ne de bu yolculuk yalnızca turistik bir gezidir.

Ölümün pençesinde olan Dünya'yı bir ölümlü kurtarabilir mi? Yok olmak, esarete düşmekten daha mı iyidir?

dean



"Bradbury'nin öyküleri ve romanları, edebiyatımızın en nadide parçalarından. Ona sahip olduğumuz için şanslıyız."

- Kim Stanley Robinson

"Bradbury'nin öyküleri öylesine içinize işliyor ki bir daha unutamıyorsunuz."

- Margaret Atwood
Ulusal Kitap Ödülü
Pulitzer Onur Ödülü
Ulusal Sanat Madalyası

"Biz Dünyalılar, Büyük ve Güzel Şeyleri Yıkmak Konusunda Hünerliyizdir."

Ray Bradbury sadece bilimkurgunun değil fantastik edebiyatın ve korkunun da yirminci yüzyıldaki ustalarından biri. Bilimkurgunun "iyi edebiyat" da olabileceğini kanıtlayan belki de ilk yazar. 1950'de yayımlanan Mars Yıllıkları ise insana dair yazılmış en naif ve en karanlık eserlerden biri.

İnsanlık atom savaşlarının gölgesindeki, sorunlarla boğuşan Dünya'yı terk etmek için Mars'ta koloni kurmaya karar verir. İlk roketler umut dolu kızıl gezegene iniş yaptıklarında yolcular hiç beklemedikleri sorunlarla karşı karşıya kalır. Mars'ta yalnız değillerdir.

Marslılar şekil değiştiren, zihin okuyan, belirli bir gelişmişlik seviyesine erişmiş canlılardır ve gezegene gelen bu istenmeyen ziyaretçiler için orada yeni bir hayat kurmak hiç kolay olmayacaktır. Bradbury'nin yer yer ürkütücü yer yer dramatik anlatımı da burada sahne alır. Irkçılık ve hümanizm gibi fikirler Mars'ta kendine yer bulur. Yazar, adeta tarihle ve insanlıkla yüzleşir.

Bilimkurgu edebiyatının en önemli eserlerinden Mars Yıllıkları, okura insanlığın nihai düşmandan nereye giderse gitsin kurtulamayacağını sert ve vurucu bir biçimde anlatıyor: Kendisinden.

Jorge Luis Borges'in önsözüyle

Not: Konunun ilk iletisine Karanlık Kitaplıkta olduğu gibi liste ekledim. Her kitap ile birlikte orayı da güncelleyeceğim.

dean



"Kadınlar Ülkesi kadınların neler yapabileceğini incelik ve zarafetle anlatan, gülümseten bir ütopya."
—Marge Piercy

"Altın Çağ bilimkurgularının tadını veren ve günümüzde hâlâ geçerliliğini koruyan bir eser."
—Joanna Russ

Charlotte Perkins Gilman yaşadığı dönemin önde gelen hümanistlerinden ve kadın hakları savunucularından biri olmasının yanında feminist edebiyatın en önemli erken dönem temsilcilerinden. Yazıldıktan yaklaşık 65 sene sonra kitap formatında yayımlanabilen Kadınlar Ülkesi ise feminist ütopyanın ilk örneklerinden.

Birinci Dünya Savaşı'nın arifesinde üç Amerikalı erkek pek fazla insanın bulunmadığı, ücra bir yerde, tamamen kadınlardan oluşan bir topluluğa denk gelir. Gözlerine inanamayan kâşifler bu topraklarda erkeklerin de olması gerektiğine dair inançlarıyla araştırmalarına başlar.
Çok geçmeden bu gizemli ülke ile ilgili gerçekler bir bir açığa çıksa da misafirlerin merakı giderilmenin aksine daha da artar ve Kadınlar Ülkesi'nin yönetim biçiminden inançlarına, kültüründen ekonomisine ve hatta anneliğe kadar pek çok konuda bilgi sahibi olmaya ve toplumsal cinsiyet rollerini sorgulamaya başlarlar.

Toplumsal roller cinsiyete göre belirlenebilir mi? Kadınlık ve erkeklik değişmez kavramlar mıdır?

Kadınlar Ülkesi, ataerkilliğe verilmiş nüktedan bir yanıt.

memospinoz

GÜNCEL DURUM

1- Dune - Frank Herbert
2- Kıyamete Bir Milyar Yıl - Arkadi ve Boris Strugatski
3- Maymunlar Gezegeni - Pierre Boulle
4- Cesur Yeni Dünya - Aldous Huxley
5- Çocukluğun Sonu - Arthur C. Clarke
6- Dr Moreau'nun Adası - H.G. Wells
7- Dune Mesihi - Frank Herbert
8- Işık Tanrısı - Roger Zelazny
9- Yıkıma Giden Adam - Alfred Bester
10- Yıldız Gemisi Askerleri - Robert Heinlein
11- Sürgün Gezegeni - Ursula K. Le Guin
12- Pazartesi Cumartesiden Başlar - Arkadi ve Boris Strugatski
13- Arcturus'a Yolculuk - David Lindsay
14- Zaman Makinesi- H.G. Wells
15- 2001 Bir Uzay Macerası - Arthur C. Clarke
16- Dune Çocukları - Frank Herbert
17- Ben, Robot - Isaac Asimov
18- Kaplan, Kaplan - Alfred Bester
19- Bitmeyen Savaş - Joe Haldeman
20- Ay Zalim Bir Sevgilidir - Robert A. Heinlein
21- Su Adamı - Aleksandr Belyaev
22- Görünmez Adam - H.G. Wells
23- Tanrı Olmak Zor İş - Arkadi ve Boris Strugatski
24- Frankenstein - Mary Shelley
25- Anlatış - Ursula K. Le Guin
26- Dune Tanrı İmparatoru - Frank Herbert
27- Resimli Adam - Ray Bradbury
28- Yenilmez - Stanislaw Lem
29- Dünyalar Savaşı - H. G. Wells
30- Yüzyılın En İyi Bilimkurgu Öyküleri - Orson Scott Card (Editör)
31- Uzayda Piknik - Arkadi ve Boris Strugatski
32- Fahrenheit 451 - Ray Bradbury
33- Uzaktan Kumandalı Kız - James Tiptree, Jr.
34- Yakma Zevki: Fahrenheit 451 Öyküleri - Ray Bradbury
35- İşte İnsan - Michael Moorcock
36- Bir Mars Destanı - Stanley G. Weinbaum
37- Bu Ölümsüz - Roger Zelazny
38- Mars Yıllıkları - Ray Bradbury

39- Kadınlar Ülkesi - Charlotte Perkins Gilman

Not: Yeşil olanlar yayımlanmış. Kırmızı olanlar henüz yayımlanmamış.

dean

Alıntı yapılan: memospinoz - 24 Ekim, 2018, 18:01:52
GÜNCEL DURUM

  Konunun içerisinde kalabalık etmemesi adına, ilk iletiye güncel durum listesini geçtiğimiz günlerde ekledim. Serinin güncel durumu oradan takip edilebilir.

dean



Hugo En İyi Roman Ödülü

Prometheus Şeref Kürsüsü Ödülü

"SİZ TANRI'SINIZ, BEN TANRI'YIM VE GROKLAYAN HER ŞEY TANRI'DIR."

Robert A. Heinlein, Clarke ve Asimov'la birlikte Altın Çağ bilimkurgusuna damga vuran üç büyük ustadan biri. İdeolojisi ve bunu eserlerinde kullanma tarzıyla çağdaşlarından farklılaşan yazarın yalnızca kendi külliyatında değil bilimkurgu türünde yazılmış en önemli, en tartışmalı ve en sıradışı romanlardan biri olan Yaban Diyarlarda Yabancı ise altkültür için bir dönüm noktası.

Mars'ta Marslılarca geliştirilmiş insan Valentine Michael Smith, Arz'a geleli çok olmamıştır. Kendi halkıyla ilk kez tanışan Smith, bu mavi gezegendeki geleneklere, insan ırkının önyargılarına alışmakta zorlansa da –telepati, telekinezi, teleport ve kehanet gibi– zihinsel güçleri sayesinde insanlar arasında âdeta bir mesih gibi dolaşır. En nihayetinde Mars yönetiminin varisidir.

Tüm bir gezegene ve ırka "groklamayı", sevgiyi ve su paylaşımını öğretecek bu Marslı, otoriteyle ve Mars'ın yönetimini isteyen bürokratlarla uğraşmak zorunda kalsa da yazar Jubal Harshaw'un yardımlarıyla amacına adım adım ilerleyecek ve kendi kilisesini kurarak "serbest aşk"ı yaygınlaştırmaya devam edecek ve en nihayetinde –her mesihinki gibi– kaderiyle yüzleşecektir.

Müfit Özdeş'in önsözüyle
Virginia Heinlein'ın sunumuyla
Neil Gaiman'ın sonsözüyle

Yaban Diyarda Yabancı kısaltılmamış tam metin olarak İthaki Bilimkurgu Klasikleri'nde!

hennessy

Bitmeyen Savaşı bitirdim. Yazarı Joe Haldeman Vietnam savaşına katılmış bir asker olduğu için kitapta Vietnam savaşı tadında bitmeyen bir savaşı bilim kurgu havasında anlatıyor.

Güzel bir kitap okunur 7/10
Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları

dean



"Eğer Wells olmasaydı, çağdaş bilimkurgu da olmazdı." –Kingsley Amis

"Geleceğin, insanların hayal ettiği gibi parlak olmayacağını öngören Wells'i okumak, yaptığım en iyi keşiflerden biriydi." –George Orwell

H. G. Wells, bilimkurgunun atası, türe adını altın harflerle yazdırmış en büyük yazarlardan. Zaman Makinesi, Görünmez Adam, Doktor Moreau'nun Adası ve Dünyalar Savaşı gibi eserleri ve düşünceleriyle âdeta zamanın ötesinden gelen bir yazar olan Wells, Tanrıların Tohumu'nda ters giden bilimsel gelişmelerin, kırılgan bir ırk olan insanlığı nasıl yıkıma sürükleyeceğini anlatıyor.

Sevimsiz oldukları söylenebilecek iki biliminsanı Profesör Redwood ve Bay Bensington gözden uzakta çalışmalarını sürdürüyorlardı. Bu sırada keşfettikleri Herakleophorbia, namı diğer Devtohumu ile insan evrimindeki en büyük gelişmenin altına imza attılar. Bu tohum sayesinde daha zeki, daha güçlü süper insanlar geliştirilebilecekti.

Ancak göz ardı ettikleri bir şey vardı: Bilim, insanlığa boyun eğmeyecekti. Bu icat sayesinde insanlar ve hayvanlar kontrolün ötesinde büyüyecek, bu besini tüketen devler ile normal toplum arasına sınırlar çekilecek ve bu farklılığın getirdiği kaos, insanlığı yavaş yavaş ele geçirecekti.

Wells'in 1904 yılında, yani genetiği değiştirilmiş besinlerin tüketilmeye başlamasından uzun yıllar önce yazdığı Tanrıların Tohumu, bilimkurgunun günümüz biliminin dahi kafa yorduğu konulara değinen gizli hazinelerinden biri.

memospinoz

Bize böyle kapaklarla gel işte İthaki.   :-*