Ana Menü

Son İletiler

#1
Çizgi Roman Piyasası / Ynt: Türkiye'de Çizgi Roman Ne...
Son İleti Gönderen ninjagamer - Bugün, 03:08:00
Alıntı yapılan: pizagor - 26 Nisan, 2024, 15:46:29İki ay kadar öncesi Kadıköy'de çizgiroman künyelerinden tanıdığımız bir isimle konuşuyorduk. Yayıncı olarak piyasaya çıkmayı istediğini, deluxe bir baskıyla az sayıda okura hitap edeceğini ve 'Bu kitabı satacak 300 ENAYİ bulacağını' söyledi. Bu ENAYİ kelimesi ağzından kaçtı aslında, sonrasında lafı döndürmeye çalıştı ama olan olmuştu artık, bilinçaltının dışavurumuydu bu söz :)


Ben bu kişinin "enayi" kelimesini özellikle kullandığını düşünüyorum. En nihayetinde ülkemizde her basılan yayını mutlaka almak isteyen bir kaç yüz koleksiyoner var. Örneğin 333 adet ve sert kapaklı basılan bir çizgi roman olması gerekenin 3 ila 10 katı arasında yüksek bir fiyata satılıyor. Nedeni de çok basit. Bu ürün sınırlı sayıda basıldığı için otomatik olarak kıymetleniyor koleksiyonerin gözünde, sertifikası veya ekstra bir içeriği varsa daha da kıymetleniyor. Mesela ürün bir comics ise ilerleyen zamanda Amerika'lı okuyucuların bile ilgisini çekecektir. Tamam Türkçe edisyon ama sonuçta sınırlı üretim. 10 yıl sonra ürün yabancı bir Koleksiyonere çok daha yüksek bir ücretle satılabilir. Örneğin yakın zamanda basılan Son Ronin çizgi romanı için çizilen yerli kapak çok yakında inanılmaz değerli bir meta olacaktır. Şu an hepimize pahalı gelen rakam çok komik kalacak.

Tabii "sıradan" okuyucular için tek bir çizgi romana 3-4 bin liralara varan paralar vermek çoğu kişiye göre enayilik sayılabilir. Bu anlamda yukarıda bahsedilen arkadaşın bu lafı çekinmeden söylemesi gayet doğal. Kaldı ki o kişi bu tarz bir yayına girdiğinde çok ciddi bir yatırım yapmak ve emek harcamak zorunda. Türk lirasının günden güne değer kaybettiği şu ortamda zaten bastığı işi ilk etapta 150 adet ve ilk bir yıl içinde de 300 adet satamazsa fazla bir kazancı olmayacaktır. Ben mesela ticaret yapan birisi olarak şu anda çizgi roman yayıncılığının çok mantıklı bir ticaret olmadığını düşünüyorum. Arkadaşın "300 enayi" formülü  normal bir basıma göre kendi açısından daha doğru gibi görünüyor. Çünkü ürün genel olarak yayınlandığında yani İnternet sitelerine, D&R ve Penguen gibi mağazalara ve çizgi roman dükkanlarına verildiğinde paranın dönüş süresi inanılmaz uzuyor. Bugün 200 bin lira yatırıp kitap basıyorsunuz. Ama örneğin D&R size bunun parasını 6 ay sonra ödüyor. Bu süreçte kağıda en az 3-4 kere zam geliyor (Son 2 senedir) ve paranız pul olmuş oluyor maalesef. Bu anlamda özel edisyon ve limitli baskılar yayıncılar için çok avantajlı. Alıcı kitle net bir şekilde belli. Yani x bir kırtasiyenin veya dükkanın rafına koyup birilerinin gelip almasını beklemiyorsun, konunun muhatabı olan bir kaç yüz kişi ürünü arıyor, buluyor ve alıyor. Bir çok yayıncının bu özel edisyonlar sayesinde biraz nefes aldığına da adım gibi eminim. 👋
#2
Planetes adlı mangayı okuyorum. Bilim kurgu seven herkese gönül rahatlığıyla tavsiye ederim.
#3
Alıntı yapılan: rumar80 - Dün, 12:57:39Absolute Saga of Swamp Thing cilt 2 ve Spider Man Epic Collection: The Clone Saga okuyorum.
 Swamp Thing çılgın bir şey.
Swamp Thing hakkındaki her iki yorumundan sonra itkilenmeye başladım. Gerci Alan Moore varsa kotu olması zor.
#4
Forum / Ynt: Bazı konuları bulamıyorum
Son İleti Gönderen Kinowa59 - Dün, 19:11:27
İnşallah değerli Zeljko. İnşallah.
#5
Mister No / Ynt: Mister No Dönüyor!
Son İleti Gönderen Kinowa59 - Dün, 19:09:54
Güya ikinci iletide düzeltmiştim. Sonunda gene karıştırmışım . Hep bu kedilerim sebep oluyor karıştırmama. Ne vakit elime bir kitap  veya tableti alsam ikisi birden kucağıma , sırtıma tırmanıyorlar. Onlarla uğraşırken yazıları karıştırıyorum.
#6
Forum / Ynt: Bazı konuları bulamıyorum
Son İleti Gönderen Zeljko - Dün, 17:24:40
Siyasetin spora bu kadar sirayet ettiği bir dönemde Göztepe'nin Süper Lig'e yükselmesi beni mutlu etti. İstanbul hegemonyasının kırıldığı günleri de göreceğiz inşallah.
#7
Mister No / Ynt: Mister No Dönüyor!
Son İleti Gönderen pizagor - Dün, 17:17:11
Alıntı yapılan: Kinowa59 - Dün, 13:48:32Üstteki iletimde Katherina Hepburn yazacağım yerde , Julia ' benzerliği yüzünden olsa gerek Audrey Hepburn diye yazmışım. Doğrusu Katherina Hepburn olacaktı. Gerçi bu yanlışlıktan Spencer Trasy'nin ruhu Mutlu olmuştur ve yukarıdan bana teşekkür etmiştir. Ne de olsa Audrey Hepburn nispeten daha genç sayılacak 63 yaşında vefat etmiştir. Audrey Hepburn ise 90 küsür yaşına kadar Azrail'i atlatmıştır.

Hepburn'ler son iki cümlede yine karışmış sanırım :)
#8
Disney Live-Action / Ynt: Mufasa: The Lion King
Son İleti Gönderen dean - Dün, 17:14:47

#9
Karaoğlan / Ynt: Karaoğlan ve İntihal
Son İleti Gönderen Kinowa59 - Dün, 16:47:46
Evet değerli dostlar. Karaoğlan hususunda nerede kalmıştık. Şöyle bir baktım da kütüphaneme , 17+ 186 ilk seri Karaoğlan bir başka güzel görünüyor bakan gözlere. Kütüphanem, bu seri tamamlanmadan sıradan bir ilçe kütüphanesi gibiydi. Övünmek gibi olsun şimdi, Karaoğlan İlk serisi sayesinde Oxford üniversitesi kütüphanesi hâline geldi.
#10
Forum / Ynt: Bazı konuları bulamıyorum
Son İleti Gönderen Gabby - Dün, 15:30:00
Fuar Şehirleri Kupası gediklisi Göztepe, üç büyüklere odaklı yılların ayrı bir güzelliğiydi. Nevzat Güzelırmak'ın "Onun gibi kaleci, Türkiye'ye bir daha gelmez." dediği milli takımın aralıksız 12 yıl formasını giyen "Moskova Panteri" lakaplı Ali Artunerli kadroda yer alan ve Göztepe'nin hem ilk yabancı futbolcusu olması ve hem de profesyonelliğiyle iz bırakan Danimarkalı John Nielsen adı hala aklımdadır...

Dokunaklı bir hayat hikayesi olan Nielsen'e Göztepe çok iyi gelmiş, o da etkili futboluyla karşılığını vermişti. Şimdi bu asırlık çınarda önümüzdeki sezon adını çok sık duyacağımız ikinci bir Danimarkalı bu kez başkan olarak görev alacak: Rasmus Ankersen...

Ülkemizde stadyumlar yapı stili olarak biribirine oldukça benzeşiyor. Göztepe'nin minimalist tasarımıyla estetik ve simgesel bir görüntü veren Gürsel Aksel Stadyumuyla, kemikleşmiş taraftarıyla süper lige artı değer katacağına inanıyorum. Şimdiden hoş geldi, iyi ki geldi. Darısı İzmir'in diğer efsane kulüplerinin başına olsun... :)

***


John Nielsen (70'li yıllar) ... Rasmus Ankersen (Günümüz)