WOOL SERİSİ 1 / SİLO – HUGH HOWEY
(https://farm2.staticflickr.com/1546/26034105445_34ed9f2737.jpg)
2011 yılında yayınlanmaya başlanan WOOL üçlemesinin ilk kitabı SİLO'yu okudum.
Bizde şimdilik yayınlanan tek cilt bu, umarım diğer iki cilt de bir an önce yayınlanır.
Üçlemeyi okumadan karar verilmez ama ilk cilt itibari ile bir başyapıt ile karşı karşıyayız.
WOOL'un ne anlama geldiğini burada yazmayayım ama Yün anlamında kullanılmamış, bir takım kelimelerin kısaltması olarak düşünülmüş.
Kıyamet sonrasını ele alan bir hikaye var, yeryüzü zehirli gazlar yüzünden yaşanmaz hale gelince insanlar Silo denilen yeraltı sığınağının içinde yaşamaya mecbur kalmışlar. Bu Silo 3*48 kat dan oluşuyor, yani yerin altına doğru 144 kat var.
(https://farm2.staticflickr.com/1697/25429338974_9c9cf65c37_c.jpg)
Silo 3 ayrı bölüme ayrılmış; En-Tepe, Orta bölüm ve En-Derin.
Her katın bir görevi var; bir kat hastane, bir kat okul, bir kat yemekhane, bir kat çiftlik, bir kat bakımhane gibi.
Her türlü ihtiyaçlar burada sağlanıyor; tarlalarda sebzeler yetiştiriliyor, alt katlarda petrol çıkarılıyor, giysiler üretiliyor hem de yüzyıllardır. Katlar arasında ulaşım sadece bir sarmal merdiven ile yapılıyor, herkes Silo'daki ihtiyaca göre bir Gölge olarak eğitim görüyor.
Kitabın başında yazar bizi en üstten en aşağıya doğru bir yolculuğa çıkarıyor ve böylece bize siloyu ve çalışma sistemini tanıtıyor. En üst katta oturanlar dışarıdaki kameralar vasıtası ile dışarıda bir görüntüyü yıllardır siyah & beyaz olarak izliyorlar. Çok uzaklarda yüzyıllar önce terkedilmiş gökdelenler gözüküyor. Ölüm cezasına çarptırılanlar dışarıya kesin olan bir ölüme gönderiliyorlar ve kendilerinden tek bir şey isteniyor, kameraların üzerinde biriken tozları ve pislikleri temizlemeleri isteniyor ve nedense herkes bu görevi yerine getiriyor.
Temizlik diye adlandırılan bu ölüm cezalarının ardından yeni doğumların yapılmasına müsade ediliyor, çocuk sahibi olacak çiftler ise ancak kura ile belirleniyor. Böylece nüfus devamlı kontrol altında tutuluyor.
Hikayenin baş kahramanı Juliette adlı bir mekanik bakımcı bayan bir anda kendini inanılmaz olayların içinde bulur.
Spoiler vermeden şimdilik bu kadar yazalım.
Yazarın dili çok akıcı; kitap hep büyük sürprizlerle ilerliyor, merak duygusu her an hikayeye hakim, tercümesi de enfes olmuş. Monokl Edebiyat yayınevini tebrik ediyorum ve acilen ikinci cildi istiyorum.
2. Cilt - Vardiya / Silo hikayesinin öncesi anlatılıyor.
(https://farm2.staticflickr.com/1514/25967721891_31bf548a71.jpg)
3. Cilt - Toz / Silo hikayesinin sonrası anlatılıyor.
(https://farm2.staticflickr.com/1501/25967721661_52946b0c87.jpg)
Radarıma aldım, kesin alıcam.
Benim de listemde... Kara kule gibi hayal kırıklığı olmasın da :)
Müthiş bir konusu varmış. Listeye ekliyorum. Tanıtım için teşekkürler yüce adminim :)
Pazar günü fuarda Monokl Edebiyatın standına doğru gittim.
Amacım hadi şu 2. sayıyı basın şeklinde baskı uygulamak idi.
Ama o ne, pazar sabahı 2. sayı gelmiş, acayip mutlu oldum.
Sadece % 25 indirim yaptılar ama canları sağolsun. :)
(http://www.kayiprihtim.org/portal/gorsel/2015/11/vardiya.jpg)
İdefix'de tükenmiş gözüküyor :(
Belki fuar sonrası yeni kitapla beraber gelir ellerine.
İlk kitabın notunu vereyim; 9.5 / 10
Not: Sanırım bu not pizagor'da 6.25 / 10'a denk gelmektedir. :)
Alıntı yapılan: hanac - 09 Kasım, 2015, 11:04:39
İlk kitabın notunu vereyim; 9.5 / 10
Not: Sanırım bu not pizagor'da 6.25 / 10'a denk gelmektedir. :)
Birazdan sayın hanac'ın çok sevdiği Cesur Yeni Dünya üzerine saçmalamalarım geliyor :)
Bu arada Silo serisinin film haklarını Ridley Scott satın almış.
Marslı ile yine gönüllerimizi fetheden Ridley Baba'dan muhteşem bir sinema şöleni gelebilir.
Araştırdıkça yeni şeyler buluyorum; Çizgiromanı da varmış :)
160 sahife, Yayıncı: Jet City Comics (June 3, 2014)
(http://amazingstoriesmag.com/wp-content/uploads/2013/10/wool.jpg)
(http://1.bp.blogspot.com/-gKssrKeSZ6Q/UzX-BWhjvjI/AAAAAAABU5Y/ovuLGQw6TBI/s1600/WOOL_Issue_1.jpg)
İç sayfalar için bkz.
http://g-ecx.images-amazon.com/images/G/01/kindle/merch/jcc/WoolPg1_1988.jpg
http://g-ecx.images-amazon.com/images/G/01/kindle/merch/jcc/WoolPg2_1988.jpg
http://g-ecx.images-amazon.com/images/G/01/kindle/merch/jcc/WoolPg3_1988.jpg
Alıntı yapılan: ercoktay - 09 Kasım, 2015, 10:53:07
İdefix'de tükenmiş gözüküyor :(
Idefix dışındaki tüm büyük olarak niteleyebileceğimiz sitelerde satışta...
WOOL serisinin Goodreads notları da oldukça yüksek;
WOOL 1 - SİLO - 4.25 / 5.00
WOOL 2 - VARDİYA - 4.13 / 5.00
WOOL 3 - TOZ - 4.26 /5.00
Serinin ikinci kitabı Vardiya hala kitap satış sitelerinde görünmüyor.
Dün idefix'ten sipariş ettiğim ilk kitap elime ulaştı şu an 35 sayfa falan okudum.Yorum yapmak için çok erken olduğunu biliyorum ama anlatım olarak gayet güzel bir başlangıç yaptı.Tasvirler hoşuma gitti.Distopik dünyalar zaten ilgimi çeker bu kitapta ilk sıralarda yerini alacak gibi duruyor.Bitirince yorumlarımı tekrar güncellerim :)
Alıntı yapılan: hbegec - 16 Kasım, 2015, 22:02:41
Bitirince yorumlarımı tekrar güncellerim :)
Tamam, takipçisi olacağım. :)
Designer73 de iki kitabı fuardan satın aldı, ondan da yorum bekliyoruz.
Bu arada ikinci kitap Vardiya'yı okuyorum.
İlk 100 sayfa çok düşük tempoda başladı, fakat sonra hikaye hareketlenmeye başladı.
Şu an 200. sayfa civarındayım ve her bölüm ile daha iyiye gidiyor.
Alıntı yapılan: hanac - 16 Kasım, 2015, 22:26:40
Tamam, takipçisi olacağım. :)
Designer73 de iki kitabı fuardan satın aldı, ondan da yorum bekliyoruz.
Bu arada ikinci kitap Vardiya'yı okuyorum.
İlk 100 sayfa çok düşük tempoda başladı, fakat sonra hikaye hareketlenmeye başladı.
Şu an 200. sayfa civarındayım ve her bölüm ile daha iyiye gidiyor.
Tamamdır üstad bende hızlanayım o zaman :)
İkici kitap VARDİYA da bitti, yakında tanıtımını yaparım.
Bu arada WOOL serisinin iki kitabı da % 32 indirim ile idefix de satışa çıkmış, ben fuarda % 25 ile aldım. >:(
WOOL SERİSİ 2 / VARDİYA – HUGH HOWEY
(http://www.kayiprihtim.org/portal/gorsel/2015/11/vardiya.jpg)
Silo'nun öncesini anlatan Vardiya ile olayın başlangıcına dönüyoruz.
Aslında kitap 3 bölüm yani 3 vardiya'dan oluşuyor.
(http://d.gr-assets.com/books/1334528415l/13603717.jpg) (http://d.gr-assets.com/books/1352920738l/16148938.jpg) (http://d.gr-assets.com/books/1359195368l/16183060.jpg)
Bu seri aslında SİLO serisi olarak geçiyor yurtdışında ve ilk kitabın adı da WOOL.
Ama Monokl bunu tamamen tersyüz etmiş; serinin adını WOOL, ilk kitabın adını da SİLO yapmış. ;)
(http://ecx.images-amazon.com/images/I/51M9GsBFD2L._SX258_BO1,204,203,200_.jpg)
Bu kitabın hikayesine gelirsek;
Yüzyıllar öncesine dönüyoruz ve Troy adlı kişi Silo'da ilk vardiyasına başlıyor.
Sonra Donald adlı genç kongre üyesi ile tanışıyoruz, Senatör Thurman onu çok gizli bir proje ile görevlendiriyor.
Tahmin edeceğiniz gibi bu bizim SİLO projemiz.
Hikaye paralel olarak anlatılır; Silo kurulmuş ve Troy orada ilk vardiyasında çalışırken, Donald'da Silo projesini günden güne geliştirmektedir.
Bu ilk vardiyanın girişini ve gelişimini biraz durgun buldum.
İkinci vardiyayı çok beğendim; Mission adlı yeni karakter ekseninde geçen bu vardiya favorim oldu diyebilirim.
Üçüncü vardiya ile de ilk kitabın başlangıcına bağlanıyoruz, özellikle bu bağlantıyı çok iyi bir kurgu ile yapmış diyebilirim.
Genel olarak notum; 8.25 /10.00
Sanki yazar bazı yerleri gereksiz uzatmış gibi geldi, ilk kitapta cevapsız kalan bir çok soru cevaplandı ama yeni cevapsız sorular ortaya çıktı.
Sanırım bu cevapları üçlemenin sonuncu kitabı olan TOZ'da bulacağız.
Üçüncü kitap bir dahaki kitap fuarında çıkar diye umuyorum.
Okumaya başladım. Şunu yazayım şimdilik; başlangıç beklentimin çok üzerinde çıktı.
Tişikkirlir sipirmin :D
Dün gece itibariyle ilk kitabı bitirdim. Sir Hanac'ın yazısı ve tavsiyeleriyle başladım Silo'ya. Açıkçası büyük beklentilerle başladım. Çizgiroman'larla paralel okuyarak devam ettim ve kendi hızıma göre baya yavaş ilerlediğimi düşünüyorum.
Öncelikle kitaptaki tasvirler bazen boğucu olabiliyor. Sıkıldığım çok yer oldu ki ben J.R.R Tolkien'ın Yüzüklerin Efendisi-İki Kule'deki tasvirlerini bir kaç defa okuyan bir adam olduğum halde :) Belki de klostrofobik bir ortam olduğu için sıkmıştır..
Ben Silo'yu kafamda tahayyül edemedim. Buradaki şema bile açıkçası bana çok fazla bir şey ifade etmedi. Belki de daha iyi bir anlatım serinin diğer kitaplarında olacaktır. Silo'nun yaratılış amacı, işleyişi, büyüklüğü ve genişliği ile daha doyurucu bilgiler diğer kitaplarda olacaktır belki. Ancak ben devam edeceğimi nedense düşünmüyorum.
Evet güzel bir kitaptı okuttu kendini ama bazen de oflaya puflaya gittim. Kitabı bitirdikten sonra Wool çizgiroman'ını okudum.
6 sayılık bir set. Ancak çizgiroman'ın sonu kitaptaki ile 180 derece farklı... Neden bu kadar farklı onuda anlamadım caba Hugh Howey'nin onayı alınmış mıdır bu son için merak ettim. Son tahlilde okumaya heveslenen dostlara şunu söyleyeyim; eğer ütopik bir gelecekten hoşlanıyorsanız, okurken gri tonda bir hikaye bulmak sizi sıkmayacaksa ve çoğu yerde tasvirler arasında kaybolmaktan hoşlanıyorsanız okuyun efendim..
Alıntı yapılan: hbegec - 13 Aralık, 2015, 13:17:07
Dün gece itibariyle ilk kitabı bitirdim. Sir Hanac'ın yazısı ve tavsiyeleriyle başladım Silo'ya.
Yorumlarınız için teşekkürler Hayrettin Bey.
Çizgiromanı nereden bulduğunu ve sonunu bana özel mesaj atarak paylaşırsan sevinirim.
Yazar ikinci G.R.R. Martin gibi :D bakalım kitabın sonunu hangi karakter görecek ???
Alıntı yapılan: hanac - 13 Aralık, 2015, 17:14:38
Yorumlarınız için teşekkürler Hayrettin Bey.
Çizgiromanı nereden bulduğunu ve sonunu bana özel mesaj atarak paylaşırsan sevinirim.
Mesaj attım,spoiler da vermedim siz öğrenin bence sonunu okuyup çizgiroman dan :)
Yüce admin ulu insan herr Hanac'ın baskısıyla aldığım
ve yine yüceler yücesinin tacizleri neticesinde okuma sırasının en üstüne alıp okuduğum
ve çok beğendiğim serinin ilk kitabına dair bir iki kelam edeyim
yorum yaz, niye yazmıyorsun gibi tacizlerine son vermesini umarak :D ;D ;D
Öncelikle karakterler çok iyi kurgulanmış. Her birinin olaylara verdiği tepkiler, duygu değişimleri, öfkeleri, korkuları, aşkları oldukça gerçekçi bir dille aktarılmış. Bu detaylar karakterleri kurgu değilmiş gibi içselleştirmemizi sağlıyor. Hikayenin başlangıcını beklenmedik bir şokla yapıyoruz (ki en beğendiğim kısımlardan birisi bu olmuştu) ve tempo son sayfalara kadar düşmeden devam ediyor. Kolayca harcadığı karakterler, yaşattığı heyecanlarla 2. G.R.R. Martin diyebiliriz yazarımıza. Farklı karakterlerin anlatımlarıyla yaşanılan ortamın detaylarına vakıf oluyoruz sayfalar ilerledikçe. Son bölümlerde olmaz lan bu kadar diyerek yazara çok pis küfürler ettim. Karakterleri nasıl benimsemişsem artık :D
Akıcı dili, temiz çevirisiyle okunası bir kitap.
Çok beğendiğimi söylemiştim sanırım :)
Okumama vesile olan ulu admine tekrar teşekkürlerimle
notunu da vereyim tatlıya bağlayalım
9,72 / 10
Hasan burada tanıtımını yaptıktan sonra aklımın bir köşesine atmış , sonra unutmuşum kitabı.. İdefix fuarının son günlerinde Boris ve Arkadi biraderlerin Kıyamete 1 Milyar Yıl ve Uzayda Piknik kitaplarını atınca listeye bu da oralarda bir yerlerde gözüme çarptı ve fırsattan istifade sepete eklendi. İyiki eklenmiş. İyi bilim kurgu iyi edebiyattır mottosunu sonuna kadar hakeden bir kitap var karşımızda. Yukarıda Martin benzetmesini yapmış Abbas ama ben pek katılmıyorum buna. Martin öldürdüğü karakterlerin yerine yenisini koymada bu kadar başarılı değil. Şahsen bende kervan yolda düzelir hissi yaratıyor. Bi öldürelim bakalım nasıl olsa yerine yeni birini koyarım hissiyatı. Wool serisi ise baştan kimlerin gidip kimlerin kalacağı belli bir seri. Temposu ve kurgusu çok iyi ayarlanmış , karakterler çok iyi çizilmiş. Özellikle erkek bir yazardan bu kadar güçlü ve güzel kadın kahramanlar görmek çok güzel. ( gereksiz not : Fantastik edebiyatta bunu çok iyi yapan David Eddings ve Robert Jordan sonradan bu karakterlerin eşlerinin elinden çıktığını itiraf etmişlerdi. )
Kitapta aklıma yatmayan bir nokta kağıt olayı. Yukarıda bahsi geçmiş ağaç yetişmediği için kağıtta pahalı. Lakin kenevir ekseler bu sorunu çok daha ucuza halledebilirler , üstelik silolarda çıkabilcek sorunları da azaltabilirlerdi. ;D
İlk kitabın Türkçesi de çok güzel akıcı , lakin ikinci kitapta biraz aksayan yerler var.( Daha ikinci vardiyadayım) Bir de mendil kelimesi hep mndil diye yazılmış. Özel bir sebebi mi var çözemedim.
Alıntı yapılan: alan ford - 22 Ocak, 2016, 09:57:52
Fantastik edebiyatta bunu çok iyi yapan David Eddings ve Robert Jordan sonradan bu karakterlerin eşlerinin elinden çıktığını itiraf etmişlerdi.
Yuh, bunu veya benzeri bir hikayeyi hic duymamistim :)
Ya işte böyle , hatta Belgariad ve Mallaryon beşlemelerinden sonra , Belgarath ve Polgara'nın hikayelerini anlatan (ve maalesef Türkçe yayımlanmayan ) kitaplarda Eddings's karısı da yazar olarak geçer. Ama ikilinin bağımsız bir kitabı Türkçe olarak yayınlanmştı (Tantalus'un Dönüşümü olabilir hatırlayamadım şimdi ) Eddings bu durumu yayıncıların o zamanlarda iki yazarlı kitapları pek sevmemesine bağlıyordu. Türkçe yayımlanan dört serisi de harikadır. 6:45'ten çıkma Elenium ve Tamuli üçlemeleri ( birbirinin devamıdır) ve Metis'ten yayımlanan belgariad ve malloryon beşlemeleri ( evet bunlar da birbirinin devamı seriler) . Metis'ten yayımlanan ilk 5 kitabın Bülent Somay'a ait tercümesi de şahanedir ( ve Sevin Okyay tarafından orijinalinden daha iyi olmakla suçlanmıştır ;)) fakat kapaklar ayrı konu.
Başta bizim forum olmak üzere birçok yerden seri ile ilgili hep olumlu şeyler duydum. Bende en sonunda ilk kitabı sipariş ettim.
Bu kadar övgüden sonra ben de daha fazla erteleyemeyeceğim. Şu anda Strain'in kitaplarını okuyorum. Bitince başlayacağım seri belli oldu.
Alıntı yapılan: alan ford - 22 Ocak, 2016, 09:57:52
( gereksiz not : Fantastik edebiyatta bunu çok iyi yapan David Eddings ve Robert Jordan sonradan bu karakterlerin eşlerinin elinden çıktığını itiraf etmişlerdi. )
Çok gerekli bir not olmuş aslında. Benim de bundan haberim yoktu. Doğa'dan öğrendikten sonra biraz kurcalayınca bu konudan nette epey bahsedildiğini de fark ettim.
Alıntı YapMarriage and co-authorship
David Eddings married Judith Leigh Schall on the 27th October 1962, he was 31 years old. David and Leigh Eddings were married for over 45 years until, sadly, Leigh Eddings died, aged 69, on the 28th February 2007 following a series of strokes.
Leigh Eddings first appeared as a co-author on the Belgarath the Sorcerer and Polgara the Sorceress publications. However, as David Eddings was always keen to point out, her influence and participation went back to the very beginnings of his work and it was Lester Del Rey who believed that multi-authorships were a problem and that it would be better if David Edding's name alone appeared on the books.
Leigh Eddings largest contribution was with the female characters within the books. If she felt that a woman would not behave or speak in a certain manner then the sections would be rewritten.""
Alıntı yapılan: alan ford - 22 Ocak, 2016, 14:54:49
Türkçe yayımlanan dört serisi de harikadır. 6:45'ten çıkma Elenium ve Tamuli üçlemeleri ( birbirinin devamıdır) ve Metis'ten yayımlanan belgariad ve malloryon beşlemeleri ( evet bunlar da birbirinin devamı seriler) . Metis'ten yayımlanan ilk 5 kitabın Bülent Somay'a ait tercümesi de şahanedir ( ve Sevin Okyay tarafından orijinalinden daha iyi olmakla suçlanmıştır ;)) fakat kapaklar ayrı konu.
Abicim yemis bitirmissin kulliyati, ayrica basligini acip guzel bi tanitim patlatsana :)
Benim bu seriden uzak durmami saglayan o rezalet kapaklardir bu arada, onu da itiraf edeyim.
Hugh Howey serinin ikinci kitabında yaklaşık üç yüzyıl öncesine götürüyor. Geleceği parlak genç bir senatör , eski sevgilisinin babası olan yıllanmış bir senatörle birlikte ilk silonun yapımı için çalışmaya başlar. Ancak ne projenin tamamını , ne de neye hizmet ettiğini bilmektedir. Proje tamamlandığında ise bildiğimiz dünya sonsuza kadar yok olacaktır ( B sınıf kitap arkası yazısı oldu şerefsizim )
İlk kitabın kurgusu daha sağlamdı ama bu Vardiya'yı kötü bir kitap yapmıyor. Tempo biraz daha yavaş sadece ( özellikle ilk bölüm gereksiz uzun ve yavaş.) . Birde karakterler ilk kitaptaki kadar iyi çizilmemiş. Özellikle Donald ve Anna arasındaki ilişki çok daha iyi anlatılabilirdi. Howey ilk kitapta akıla takılan soruların bir kısmını yanıtlarken yeni gizemler koymayı ihmal etmiyor. Hanac başkanın dediği gibi özellikle ilk kitap Silo ile bağlantısı iyi sağlanmış. İkinci vardiyadaki Mission ve Karga çok iyi karakterler. Üçüncü kitapta Juliette başkanın etrafı Toza çevirmesini merakla bekliyorum ;)
Sayın Alan Ford,
Kitaplara 10 üzerinden kaç veriyorsunuz ?
70.32 :P
Bu arada çizgi romanı da satar bunun , demedi demeyin.
50 sayfa kadarcık dijital bir novella ile yola çıkıp, sonrasında bu cılızlığına rağmen en çok satanlar arasına girip, bunun verdiği cesaretle devamı getirilen Silo, iyi bilimkurgunun iyi edebiyat olduğunu kanıtlayan bir kitap. Sağlam kurgu, cımbızla seçilmiş kelimeler, tam kıvamında betimlemeler ve gidip gelen umut-umutsuzluk-umut-umutsuzluk döngüsüyle tatmin edici bir distopya. 9/10 derim bu kitap için...
(https://farm5.staticflickr.com/4343/36429856023_168a641437.jpg)
Tanıdığınız herkesin kaderi avuçlarınızda olsaydı ve tercihleriniz onların kurtuluşuna ya da ölümüne sebep olsaydı ne yapardınız?
Merakla beklenen Wool Serisi'nin 3. kitabıTOZ tüm soruların yanıtını veriyor ve zihinlerde unutulmaz bir tat bırakarak seriyi sonlandırıyor. Düğüm hiç beklemediğiniz bir şekilde çözülüyor.
Amazon.com'un en popüler yazarlar sıralamasında bulunan Hugh Howey'in dünyaca ünlübilimkurgu serisi Wool'un son cildi TOZ, silolar arasındaki ilişkileri açıklığa kavuştururken, kurtuluş ve ölüm arasındaki baş döndürücü denklemi de çözüyor.
NE DEDİLER?
"Hugh Howey'in başarısı tesadüf değil. Muhteşem bir bilimkurgu serisi."
-Financial Times-
"Hayal gücünüzü doyuran destansı bir ziyafet. Bu kitabın dünyasından hiççıkmak istemeyeceksiniz." Justin Cronin
"Dehşet verici, büyüleyici, gizemli."
-Guardian-
"Wool serisi ile Hugh Howey yeni bilir bilimkurgu klasiği yarattı."
-Ernest Cline-
"Bağımlılık yapan bir üçleme."
-Stuff magazine-
"Açlık Oyunları ne kadar nefessiz okunuyorsa, Wool da öyle nefessiz okunuyor."
-Independent-
"Wool Serisi, yeraltı edebiyatını sarstı... Karanlıkta okumayın yeter."
-Sunday Telegraph-
"Baş döndürücü, yoğun. Elinizden bırakamayacak, asla unutamayacaksınız."
-S. J. Watson-
(Tanıtım Bülteninden)
Yaşasın, sabırsızlıkla bekliyordum.
Hugh Howey'den yeni bir post-apokaliptik roman geliyormuş...
(https://live.staticflickr.com/65535/49897456851_16167cf8a9.jpg)
Wool serisi hoşuma gitse de İthaki'nin imla yanlışlarından gına geldiği için ben bu kitaba yanaşmayacağım...
Alıntı yapılan: pizagor - 15 Mayıs, 2020, 15:11:35
Hugh Howey'den yeni bir post-apokaliptik roman geliyormuş...
Ben bunu alırım.