Altın Madalyon

Avrupa Çizgi Romanları => Fransa & Belçika Çizgi Romanları => YKY => Konuyu başlatan: rumar80 - 20 Kasım, 2010, 17:30:44

Başlık: Blacksad - YKY
Gönderen: rumar80 - 20 Kasım, 2010, 17:30:44
   Sevgili arkadaslar,
   Geçen hafta sonu toplanti amaci ile Prag'a gittim. Cuma günü havaalaninda uçagi beklerken D&R'a ugrayip yeni birseyler var mi diye bakarken karsima Blacksad çikti. Yapi Kredi Yayinlarinin çikardigini biliyordum, hatta ilk macerasini Dogan Kardes'te okumustum, ama çizgi roman dergilerinde karsilasilan en önemli sorun olan parça parça maceralari okuyup bir ay beklemekten dolayi birsey anlamamistim. Yine de bir sans verip aldim.
    Uçakta hemen açip bir solukta bitirdim. Çizimler gerçekten çok hosuma gitti. Ama beni en çok etkileyen hikayeler oldu. Gerçek anlamda birer "kara film" senaryosu gibi düzenlenmis ve yazilmis çok güzel öykülerdi. Amerikan sinemasinin en ilginç sekillerinden olan "noir" kara filmlerdeki karakterler ayen karsimda idi: Hikayeyi anlatan sorunlari olan sert dedektif, kanunlari uygulamakla yozlasmis sistem arasinda sikismis komiser, paranin yozlastirdigi is adamlari, hele arktik irk macerasindaki "femme fatale" karakter.
    Gerçekten çok sevdigim bu seriyi tüm çizgi roman seven arkadaslara öneririm.
    Sevgilerimle
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: kafkaesk - 20 Kasım, 2010, 21:19:15
ben önce önyargiyla yaklastim açikçasi. isim olmaz kedili medili çizgi romanla diyordum ama çizgisi o kadar iyiydi ki karsi koyamadim! :)
kesinlikle katiliyorum hikayeler ve karakterler de müthis. son zamanlarda okudugum en iyi serilerden biri oldu diyebilirim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: emre ozdamarlar - 24 Kasım, 2010, 20:47:22
idefix sanal kitap fuari ile fiyati 14.7 liraya kadar dusmus. ben bile ismarliyorum, ki eseri daha önce okumustum.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: muzafferg - 04 Aralık, 2010, 18:16:58
Gerçekten çok siki bir seri.Son dönemde çikan yeni çrler arasinda en çok begendigim bu oldu diyebilirim.Mutlaka okunmali :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pearl jam - 21 Ocak, 2011, 15:17:52
  :D :D :D :D :D :D :D :D bu abümü okuduktan sonra işte bu kadar mutlu oldum.

2. sayıyı sabırsızlıkla bekliyorum.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: tommikser - 21 Ocak, 2011, 15:33:46
Yapmayın arkadaş lütfen yapmayın, Allah aşkına yapmayın. Cebimde ne kadar para varsa çizgiromana gidiyor. Şimdi bu yazıdan sonra nasıl almasın insan.

Okko'yu da sizin gazla aldım. Hanım 3 gündür durmadan okuyor yeni sayı ne zaman çıkacak diye sıkıştırıyor. Hep sizin yüzünüzden, hep.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: rumar80 - 21 Ocak, 2011, 15:37:46
   İyi çizgi roman kendini okutturur. Blacksad'ı al pişman olmazsın.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: tommikser - 21 Ocak, 2011, 15:42:31
Abi aslında senin odana geldiğimde araklayacaktım ama olmadı.Tuttun o gün Zagor okun olacak iş mi?Şimdi mis gibi araklama kitabım olacaktı.Ah ah.... ;D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: rumar80 - 21 Ocak, 2011, 15:59:13
   Yapı kredi yayınlarını seçtiği kaliteli çizgi romanlardan dolayı kutlamak lazım. Şu ana kadar bir kişiden bile Okko, Tetikçi ya da Blacksad için olumsuz eleştiri okumadım.
   Tercihler güzel ve kalitelii bence tek sorun Doğan kardeş. Gerçekten saygı duyuyorum, bu ülkede böyle çizgi roman dergileri olmalı ama periyodunun uzunluğu (bizim çocukluğumuzda dergiler haftalıktı) dikkati dağıtıyor.
   Yine de sağolasın YKY.
   Peki YKY hiç uzun vade basım planları ile ilgili bir yerlere bir açıklamada bulundu mu?
   Diğer çizgi romanları da böyle yayınlayacak mı? Tekrar Blueberry okuyabilecek miyiz?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: tommikser - 21 Ocak, 2011, 16:09:15
YKY Doğan Kardeş sorumlusu Füsün Hmn'a mail attım hangi yayınları ne zaman çıkarmayı düşünüyorsunuz diye.Bakalım ne cevap alacağız.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: emre ozdamarlar - 21 Ocak, 2011, 17:05:10
Asagidaki cizimin guzelligine gelin arkadas. Hikayesi kötu olsa bile ben böyle bir kitaba asik olurum ama hikayesi de gayet guzel. O yuzden bu kitabi alan birinin pisman olacagini sanmiyorum.
Gectigimiz yil cikan 4. Blacksad kitabi Fransa'da heyecanla beklenen eserler arasindaydi ki cikar cikmaz da en cok satanlar listesine girdi. Fransa gibi senede 3000 yeni BD basan bir ulkede böyle bir basariyi yakalamasi Blacksad'in kalitesi hakkinda biraz da olsa fikir verir sanirim.

Yeni kitaptan pek cok örnek cizimin bulunabilecegi bir adres:
http://blacksad-gallery.blogspot.com/

(http://geekadelphia.com/wp-content/uploads/2010/12/Blacksad-NY-70x100-web.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Tarkan Kurt - 21 Ocak, 2011, 18:24:36
Geçenlerde D&R da gördüm. Oturdum birkaç sayfasını okuyayım dedim. Kendimi öyle bir kaptırmışımki sonuna kadar okumuşum  ;D o gün satın almadım ama mutlaka alacağım. Gerek çizim gerekse hikaye çok güzel, herkese tavsiye ederim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: darkwood - 21 Ocak, 2011, 19:52:38
Her ne kadar bu tarz hayvan kahramanlı çizgiromanları sevmesemde, Yukarıdaki çizimleri ve yorumları görünce benide bir merak sardı.
Kadıköye gittiğimde unutmazsam bir tane almayı düşünüyorım.  :D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pearl jam - 22 Ocak, 2011, 15:30:01
Aman mesut bey sakın unutmayın da alın, pişman olmayacaksınız. hem öyle hayvan karakterli çr gibi de değil tam olarak. daha çok hayvan suretindeki insanlar gibi karakterler.

Bu sene çıkanlar içinde 1 numaram kesinlikle bu kitap. 2 ve 3 de yürüyen ölüler ve tetikçi olur. aslında okko yu da çok beğendim ama bence baskı boyutu nedeniyle olduğu kadar iyi gözükmüyor. çizimleri çok ayrıntılı ve güzel ama sayfa başına düşen kare sayısı çok olunca  bu küçültülmüş baskıda resimlerdeki ayrıntıları görmeye çabalamak yordu beni.  keşke blacksad gibi orijinal boyutunda bassalardı okkoyu da. yky nin blacksad i 21 tl ye sattığını da düşünürsek, orijinal basmanın fazla bir maliyeti de yok galiba. ya da olsa da biraz daha pahalıya satabilirler bence.

Sitede yeniyim ama gördüğüm kadarıyla okko yla ilgili bir başlık açılmamış ben de buraya yazmış olayım. aslında tetikçi de aynı boyda yayımlandı ama onda kare sayısının az oluşundan veya  kalabalığı ve ayrıntısı daha az çizimlerinden mi bilmiyorum ama böyle bir sorun yoktu. 
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: rumar80 - 22 Ocak, 2011, 16:05:46
   Sevgili pearljam, yeni ve hızlı girdin. Gerçekten Okko ile ilgili bir başlık göremedim. Bunu bize hatırlattığın iyi oldu. Sağol. Sitede herkes konu açabilir. Bence bu da senin hakkın. Açarsan sevinirim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Büyülü Rüzgar - 11 Mart, 2011, 10:58:23
Arkadaslar BLACKSAD 2 satısa sunulmustur ılgılenen arkadaslar bizden temin edebilir.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: tommikser - 11 Mart, 2011, 11:32:24
Fiyatı ve sayfa sayısını öğrenebilir miyiz İlyas abi?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Büyülü Rüzgar - 11 Mart, 2011, 13:40:05
1.cıltle aynı
112 sayfa sert kapak
21 tl bende 16 tl
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: rumar80 - 15 Mart, 2011, 09:06:07
Dün Taksim'de Yapı kredi yayınlarına uğrayıp Blacksad 2'yi aldım. Eve gelip hemen okudum.
İlk kitap kadar güzel. İlk macera 60'lı yıllar Amerika'sını nükleer gücün getirdiği soruları ve komünist avlarını çok güzel anlatmış.
Bu seri bizler için güzel bir kazanç. Mutlaka okunmalı
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pearl jam - 31 Mart, 2011, 01:41:28
Ben de az önce bitirdim okumayı. Bana göre çizgi romanın zirve noktalarından biri blacksad. Her iki macarayı da çok beğendim. Çizimler zaten müthiş, bahsetmeye gerek yok. yky ye ne kadar teşekkür etsem az.. umarım bundan sonra yayınlayacakları frankofonları da orijinal boyutta basarlar.

Blacksad i de karakter olarak mister no ya benzetiyorum ben. Sanırım bu kadar sevmemde bunun da etkisi var. Kadınlarla ilişkileri, blues, jazz sevmesi, parasızlığı ve parayla olan ilişkisi ile maceraların hemen hemen mister no ile aynı dönemde geçiyor olması benzetmemin sebepleri.

çok güzel ya! herkes okusun :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: rumar80 - 31 Mart, 2011, 12:55:38
   Blacksad biraz Malta Şahin'indeki Humphrey Bogard, biraz Büyük Uyku'daki Robert Mitchum gibidir. Ama Mr No benzetmesi de uymuş. Göründüğünden daha büyük işlere giren, ama yaptığından çekinmeyen biri. Bir serseri
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: darkwood - 31 Mart, 2011, 21:58:23
Arkadaşların tavsiyesi le bende bu kitabı okudum.
Kahramanın Mister No ile olan benzerlikleri bu kitaba bencede okuma zevki katıyor.
Maceralarda fena değil, fakat  Mister No okumayı tercih ederim.  :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: muzafferg - 13 Nisan, 2011, 19:05:09
Ben henüz 2. cildini okuyamadım ama 1. albümüne hayran kalmış biri olarak bir çizgi roman severin kesinlikle kaçırmaması gerektiğini söyleyebilirim.Maceraların güzelliğine ek olarak çizgilerinin de gerçekten güzel olduğu su götürmez bir gerçek. :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: tommikser - 23 Mayıs, 2011, 09:03:13
Blacksad çizeriyle bir ropörtaj ve çizimlerin nasıl yapıldığına ilişkin güzel bir video

http://www.youtube.com/watch?v=9iDoTgpm3Kk&feature=related
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 06 Haziran, 2011, 12:59:49
Bazı çizgiromanlar vardır okurun dimağından su gibi akar gider iz bırakmadan... Okurken alınan o keyfe rağmen hızlıca ayrıntılar, yavaş yavaş da ana öykü kurgusu akıldan uçar gider. En son kendinizi o kitabın kapağına bakar halde 'Ben bu çizgiromanı okudum mu okumadım mı!!!' tereddüdüyle başbaşa bulursunuz...

Bazı çizgiromanlar vardır mıhlanır kalır o gri kıvrımların labirentinde, çıkamaz dışarı... Bırakın öykünün ana hatlarını unutamamayı, haftalar - aylar sonra 'Ne lezzetli bir albümdü...' diye düşünürken hikayeyle ilgili aklınıza gelen o ufacık ayrıntılara şaşırıp kalırsınız...

Blacksad'i işte bu çıpayı atanların arasına koyuyorum ben...

Blacksad ile tanışmam 2008 Şubat'ında okurlarına yeniden merhaba diyen ve maalesef kısa süre önce sona eren bir efsaneyle, Doğan Kardeş'le ....

Blacksad üzerine içimden geldiği gibi yazdım, adresi : http://pizagorgunlukleri.blogspot.com/2011/06/blacksad.html (http://pizagorgunlukleri.blogspot.com/2011/06/blacksad.html)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: alan ford - 06 Haziran, 2011, 13:11:07
  Güzel yazı olmuş , kalemine sağlık Özgür. . Blacksad gerçekten unutulmayacak çizgi romanlardan. Ve evet benimde en çok sevdiğim hikaye Cehennem.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 06 Haziran, 2011, 14:44:53
Beğendiğine çok sevindim sevgili Doğa... Blacksad gelecek için müthiş hikayeler vaadeden bir çizgiroman... İş seri üretimden çıkınca, yazarıyla çizeriyle üreticilerin üzerinde zaman baskısı olmayınca ortaya konan işler çok güzel oluyor. O yüzden Blacksad'in her albümüyle birlikte daha da güzel albümlerini okuyacağımıza inanıyorum...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 06 Haziran, 2011, 14:49:33
Gaza getirdiniz.

Bu akşam BS 1 & 2 yi okuyacağım.  :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pearl jam - 06 Haziran, 2011, 14:54:25
Alıntı Yap
Alıntı yapılan: pizagor - 06 Haziran, 2011, 14:44:53
Blacksad gelecek için müthiş hikayeler vaadeden bir çizgiroman... İş seri üretimden çıkınca, yazarıyla çizeriyle üreticilerin üzerinde zaman baskısı olmayınca ortaya konan işler çok güzel oluyor. O yüzden Blacksad'in her albümüyle birlikte daha da güzel albümlerini okuyacağımıza inanıyorum...

aynen katılıyorum
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: tommikser - 06 Haziran, 2011, 14:55:53
Bence blogların yasaklı olduğu ülkeler göz önüne alınarak Altın Madalyon sitesinde tamamının yayınlanması lazım.Okumak isteyenlere yazık değil mi arkadaşlar?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 06 Haziran, 2011, 14:56:16
Alıntı yapılan: hanac - 06 Haziran, 2011, 14:49:33
Gaza getirdiniz.

Bu akşam BS 1 & 2 yi okuyacağım.  :)

İlk kez mi yoksa yeniden mi sevgili Hasan?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 06 Haziran, 2011, 15:01:46
Alıntı yapılan: pizagor - 06 Haziran, 2011, 14:56:16
İlk kez mi yoksa yeniden mi sevgili Hasan?

Sadece Doğan Kardeş'deki ilk macerayı okumuştum.

Yani ilk cildin 2.macerasını ve 2.cildi hiç okumadım.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pearl jam - 06 Haziran, 2011, 15:17:36
ilk macera konu olarak biraz tırt. Çizimler yine süper ama macera "bu muymus?" dedirtebilir. Ama diğer 3 maceranın da çok sağlam hikayeleri var.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 06 Haziran, 2011, 15:23:30
Alıntı yapılan: pearljam - 06 Haziran, 2011, 15:17:36
ilk macera konu olarak biraz tırt. Çizimler yine süper ama macera "bu muymus?" dedirtebilir. Ama diğer 3 maceranın da çok sağlam hikayeleri var.

Katılıyorum... Bana kalırsa bir de albümlerin kapakları ürünün kalitesini göstermekten uzak...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: BAHADIR - 06 Haziran, 2011, 15:36:33
İlk macera güzeldi.(Tan tırt demeyelimde kurgusu biraz zayıftı... ;) ) Velakin dediğiniz gibi 2. maceranın sürükleyen bir kurgusu var...2. Albümü daha okumadım,sırada bekliyor ama verdiğiniz itkiden sonra fazla beklemeyecek gibi...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pearl jam - 06 Haziran, 2011, 15:39:08
Alıntı Yap
Alıntı yapılan: BAHADIR - 06 Haziran, 2011, 15:36:33
İlk macera güzeldi.(Tan tırt demeyelimde kurgusu biraz zayıftı... ;) )

zaten ben de "biraz tırt" demiştim.  ;D


Alıntı YapBana kalırsa bir de albümlerin kapakları ürünün kalitesini göstermekten uzak...

ilk sayının kapağını çok beğenmiştim ama ikincisi biraz zayıf gerçekten. kapak olarak denize düştüğü görüntüyü ( sanırım orjinal 3. sayının kapağı ) kullansalar daha iyi olurmuş bence.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 17 Haziran, 2011, 15:55:30
Alıntı yapılan: pizagor - 06 Haziran, 2011, 15:23:30
Bana kalırsa bir de albümlerin kapakları ürünün kalitesini göstermekten uzak...


Şikayetime konu olan kapaklar aşağıda arkadaşlar... Arktik Irk dışındaki kapaklarla ilgili görüşüm içerdeki malzemeyi göstermekten çok uzak olduğu... Hele Kızıl Ruh albümünün kapağı gerek renk seçimleriyle olsun, gerekse kompozisyonuyla olsun çok sevimsiz geliyor bana...

Blacksad 1. albüm kapağı... Gölgeler Arasında Bir Yerde

(http://2.bp.blogspot.com/-FBQDKq25e20/TeqWMTOGdxI/AAAAAAAAAFU/hSzwHkSDATA/s320/Blacksad_cover01.jpg)



Blacksad 2. albüm kapağı... Arktik Irk

(http://2.bp.blogspot.com/-Y7eQzoprDTs/TeqWPNJHZ-I/AAAAAAAAAFY/tJxQBLOz9A8/s320/blacksad_cover02.jpg)



Blacksad 3. albüm kapağı... Kızıl Ruh

(http://4.bp.blogspot.com/-lEV2CDH8jhc/TeqWQWI00aI/AAAAAAAAAFc/zdbjlAqD1cU/s320/blacksad_cover03.jpg)



Blacksad 4. albüm kapağı... Cehennem, Sessizlik

(http://3.bp.blogspot.com/-rZaZtQyPU4g/TeqWShVnuVI/AAAAAAAAAFg/UU_nZNYLXk4/s320/Blacksad_cover04.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 17 Haziran, 2011, 17:28:55
En son 4. albüm 2010 da yayınlandı. (3. sayı ise 2005 de yayınlanmıştı)

Bakalım 5. albüm ne zaman yayınlanacak ?

Ama bizim okuyabilmemiz için 6. albümde şart.

Yani en iyi ihtimalle 2015 de okuruz  :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hennessy - 30 Ekim, 2011, 08:59:34
birinci kitabı okuyacağım diye başladım demin ikinci kitapta bitti.Kara mizah tadında bol dialoklu güzel bir kitaptı.İlk kitap dan çok ikinci kitap çok hoşuma gitti hele ikinci kitabın çizimleir insanı kitabı bitene kadar elinden bırakmayaccak kadar etkiliyor alıp okuyun arşivinize koyun pişman olmazsınız.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Büyülü Rüzgar - 06 Mart, 2012, 20:44:34
üZERİ 21 TL OLAN ALBUM BİZDE 16 TL

(http://2.bp.blogspot.com/-FBQDKq25e20/TeqWMTOGdxI/AAAAAAAAAFU/hSzwHkSDATA/s1600/Blacksad_cover01.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hennessy - 06 Mart, 2012, 20:56:02
okumayanlar hemen alıp okusun kaçmaz bu güzel hikaye
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 06 Mart, 2012, 21:04:42
Blacksad'in önünde saygıyla eğilirim...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Gambit - 06 Mart, 2012, 23:24:26
ilk baski kac adetti de tukendi ve ikinci baski kac adet basildi bilgilerini bilenler paylasabilirmi acaba
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pearl jam - 07 Mart, 2012, 00:39:34
Blacksad'in hakettiği ilgiyi görmesine sevindim.

Çok iyi bir çizgi roman olmasının yanı sıra gördüğüm en iyi baskıya sahip ve gerçekten çok uygun bir fiyata satılıyor. Hala almayan varsa kendisini esefle kınıyorum  ;D

YKY keşke biraz daha kısa aralıklarla çizgi roman çıkarsa ( Red Kit dışında ). Samuray ve Okko'nun yeni sayıları çıkmayalı uzun zaman oldu.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: HacıGeraltEmmi - 07 Mart, 2012, 01:41:07
YKY nın kalitesi, eserlerin kalitesi ve bu fiyatlar, övgüyü ve ilgiyi sonuna kadar hakediyor.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: esattr - 11 Mart, 2012, 17:03:33
Yapı Kredi Yayınları, Doğan Kardeş dergisinde başladığı ve yarım kalan Genç Blueberry, Komançi, Jonathan Cartland ve Haçlı Seferleri'ni de albüm olarak yayımlamayı düşünüyor mu acaba?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: caretta - 11 Mart, 2012, 18:38:13
Blacksad ne tür bir çizgi roman?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: alan ford - 11 Mart, 2012, 18:49:47
  İnsanların , hayvan suretleriyle dolaştığı bir dünyada , kara kedi kılıklı bir özel dedektifin maceraları diye özetlenebilir kısaca.  Politik duruşu , muhteşen çizgileri ve fransız kara polisyelerine saygıda kusur etmeyen senaryolarıyla muhteşem bir çizgi roman. Kaçırmayın bence.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 12 Mart, 2012, 07:45:51
Alıntı yapılan: caretta - 11 Mart, 2012, 18:38:13
Blacksad ne tür bir çizgi roman?

Blacksad'in keyfiyle birkaç satır karalamıştım... İlginizi çekerse bağlantısı :

http://pizagorgunlukleri.blogspot.com/2011/06/blacksad.html (http://pizagorgunlukleri.blogspot.com/2011/06/blacksad.html)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 18 Mart, 2012, 14:12:10
Altın Madalyon "ÇİZGİROMANDA 2011'İN EN İYİLERİ" seçiminde;

Blacksad, "En İyi Frankofon Seri" dalında 2010 seçimlerinde olduğu gibi yeniden ikinci seçilmiştir.

(http://f1203.hizliresim.com/v/l/3mu61.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: SYG - 10 Mayıs, 2012, 00:47:59
Çizimlere hayran olmamak elde değil.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Harun Ça - 14 Haziran, 2013, 14:58:27
[IMG]http://i.imgur.com/I2mXQC5.jpg[/img]

5. albüm 24 Haziran'da yayımlanıyor arkadaşlar. Malum YKY ikişer albüm şeklinde yayınladığı için bizim 6. albümü beklememiz gerekiyor. Özledik kara kediyi.

[IMG]http://i.imgur.com/L3Nk87J.jpg[/img]
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Harun Ça - 24 Haziran, 2013, 11:51:48
[IMG]http://i.imgur.com/ySukPoW.jpg[/img]

5. Albüm kapağı, tablo gibi vesselam.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 24 Haziran, 2013, 11:55:11
Alıntı yapılan: Mic-Har - 24 Haziran, 2013, 11:51:48
5. Albüm kapağı, tablo gibi vesselam.

Gerçekten tablo gibi.

YKY Poster gibi satsın bunu.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: BAHADIR - 24 Haziran, 2013, 14:23:02
Her zaman diyorum Yky'nin şu ana kadar yayınladığı frankofonlar için de 1 numara...

Yalnız merak ediyorum...Bu çizgiroman'nın normal senaryosu malumunuz dedektiflik üzerine ve arka planda müthiş görsellikte reel bir şehir var...Bunu hayvan figürleri ile değilde normal insan olarak çizselerdi bu kadar güzel olur ve ilgi çekermiydi...

Ve 5. sayının kapağı...Sarı renkler kapağa gerçekten göz alıcı bir hava vermiş ama arabada oturanı da kedi kafalı dedektifimiz yerine (ismi neydi abi) Cécile gibi beyaz puanlı kırmızı elbiseli bir bayan çizselerdi daha göz alıcı olmasının yanında albeniside daha fazla olurdu gibime geliyor...Onu da mı biz söyleyelim...

Ama harbiden bundan bile gözlerimi alamıyorum tam tabloluk olmuş...Buna bir poster şart...

Hardcover da bu görsellik ve canlılığı verebilirler mi acaba?

6. sayının kapağı da bu güzellikte ve görsellikte  olursa ne yapacaz...

Şimdiden düşündüğümüz şeyler bak...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Harun Ça - 24 Haziran, 2013, 15:58:46
Alıntı Yap
Yalnız merak ediyorum...Bu çizgiroman'nın normal senaryosu malumunuz dedektiflik üzerine ve arka planda müthiş görsellikte reel bir şehir var...Bunu hayvan figürleri ile değilde normal insan olarak çizselerdi bu kadar güzel olur ve ilgi çekermiydi...

Bence bu kadar güzel olmazdı. Benim için hayvan figürlerinin olması ilgi çekiciliğin kilit noktası. Buna benzer yani insanların hayvan figürleri şeklinde tasvir edildiği Apocalypse Meow adında bir manga var ya da diğer bilinen adıyla Cat Shit One. Ordada ülkeler hayvanlara benzetiliyor örneğin Amerika; tavşan, Çin; panda, Fransa; domuz, Rusya; ayı, Orta Doğu; deve, koyun, keçi vesaire şeklinde devam ediyor. Onuda okumanızı tavsiye ederim hatta bir bölümlük animasyon denemeside var yayınlayacak kanal bulamayınca askıya alınmıştı onu seyredip okumaya başlarsanız fevkalede zevk alırsınız. Animasyonun devamıda benim için ukte kalmıştır.

Alıntı Yap
Ve 5. sayının kapağı...Sarı renkler kapağa gerçekten göz alıcı bir hava vermiş ama arabada oturanı da kedi kafalı dedektifimiz yerine (ismi neydi abi) Cécile gibi beyaz puanlı kırmızı elbiseli bir bayan çizselerdi daha göz alıcı olmasının yanında albeniside daha fazla olurdu gibime geliyor...Onu da mı biz söyleyelim...

Yerine değilde yanına bi' hatun oturtsalar dediğiniz gibi daha albenili olurdu.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Harun Ça - 14 Ekim, 2013, 13:02:08
www.youtube.com/watch?v=wsreAayyVbc (http://www.youtube.com/watch?v=wsreAayyVbc#)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 14 Mart, 2014, 12:27:52
2 cildi birden aldım. Lakin kafama takılan bir sorun var. YKY 2 cilt çıkartmış, 2 ciltte toplam 4 sayı var, peki 5.sayı nerede? Neden 2.cilde dahil etmemişler, bilen var mı?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Harun Ça - 14 Mart, 2014, 13:10:12
Alıntı yapılan: Nightrain - 14 Mart, 2014, 12:27:52
2 cildi birden aldım. Lakin kafama takılan bir sorun var. YKY 2 cilt çıkartmış, 2 ciltte toplam 4 sayı var, peki 5.sayı nerede? Neden 2.cilde dahil etmemişler, bilen var mı?

2. cilt Mart 2011'de çıktı, 5. sayı daha bu yaz yayınlandı biz 3. cilt için 6. sayınında çıkmasını beklemek zorundayız.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 15 Mart, 2014, 11:38:42
YKY süper baskı yapmış. Hem kapak hem kağıt... Şahane cidden. Keza hikaye ve karakterlerde öyle. YKY'nin çizgi roman zevki çok iyi cidden. Umarım yeni frankofonlar basmaya devam ederler. Mesela Blueberry'i baştan, cilt halinde bassalar ne iyi olurdu.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: BAHADIR - 15 Mart, 2014, 17:57:27
Şu ana kadar bastıkları en iyi yayın ama insan keşke cilt değilde tek tek Hard cover yapsalar demeden edemiyor...

Şu cilt basma adetimiz bazen gerçekten beni okumaktan soğutuyor... Kitaplıktan istediğin sayıyı alıp okuma keyfin yok... Bir çekiyon 4'lü 3' lü en iyi 2'li geliyor...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 16 Mart, 2014, 16:39:22
Gerçekten hastası oldum. Çok şahane. Keşke -en azından- 2 ayda bir yeni sayısı yayınlansa.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: omega red - 17 Mart, 2014, 16:28:41
Alıntı yapılan: Nightrain - 16 Mart, 2014, 16:39:22
Gerçekten hastası oldum. Çok şahane. Keşke -en azından- 2 ayda bir yeni sayısı yayınlansa.
yeni frankofonlar için nerdeyse imkansız bir istek.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 27 Mart, 2014, 10:57:57
Tekrar okudum hepsini. En çok 2.sayı hoşuma gitti. Lanet olsun, neden daha fazla çıkmıyor şu Blacksad.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Harun Ça - 22 Ekim, 2014, 12:52:59
(http://bdi.dlpdomain.com/album/9782205073980/couv/M400x523/blacksad-integrale-tome-1-blacksad-integrale.jpg)

14 Kasım'da 24 sayfalık özel sayı Blacksad - Intégrale çıkacakmış. Bittabii sınırlı sayıdaymış. Belki YKY 3. albüme bunuda ekler.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: omega red - 22 Ekim, 2014, 14:57:45
içeriği bilmiyorum ama YKY normalde 2 cilt birleştirip yayınladığı için fransada son çıkan 5. kitabın yanına bunu ekleyip 3. cilt olarak yayınlasa da yıllarca beklemesek keşke...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 08 Mayıs, 2015, 16:42:35
Wikipedia'da yazıdğına göre 6.albüm 2016'da çıkacakmış. :'(
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 02 Haziran, 2015, 15:38:06
Çoooook güzel. Bir Blacksad fanı olarak arzu objem oldu.

Ama çok pahalı meret. 3.300 TLcik! :-[ :'(


http://urun.gittigidiyor.com/oyuncak/attakus-blacksad-john-weekly-statue-154795905
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: OZAN BALIM - 02 Haziran, 2015, 15:48:28
Alıntı yapılan: Nightrain - 02 Haziran, 2015, 15:38:06
Çoooook güzel. Bir Blacksad fanı olarak arzu objem oldu.

Ama çok pahalı meret. 3.300 TLcik! :-[ :'(


http://urun.gittigidiyor.com/oyuncak/attakus-blacksad-john-weekly-statue-154795905


Ama 100 TL çip para da hediyesiymiş, çok cazip...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 14 Temmuz, 2015, 09:54:44
Son albüm Amarillo, "En İyi Uluslararası Materyalin Amerika Versiyonu" ödülü almış. Yakışır.

Diğer yandan YKY'nin cilt hastalığı yüzünden okuyamadık hala. >:(
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Bilal0 - 24 Temmuz, 2015, 23:11:05
Arkadaşlar 1. cildini arıyorum eserin acil.
Bu arada 1.cildi okumadan 2.cildi okusam ne olur?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mrtekin - 24 Temmuz, 2015, 23:20:32
Birşey olmaz,bağımsız hikayeler...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 24 Temmuz, 2015, 23:56:48
Buyulu Dukkan a baktin mi?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Bilal0 - 30 Temmuz, 2015, 16:23:02
Alıntı yapılan: Nightrain - 24 Temmuz, 2015, 23:56:48
Buyulu Dukkan a baktin mi?
Evet.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: nicholaihel - 03 Ağustos, 2015, 13:57:05
Türkiye'de yayınlanan açık ara en iyi serilerden. Defalarca okunası, daha da önemlisi seyredilesi bir çizgi roman. YKY'de harika basmış. Üçüncü cilde susadık.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 03 Ağustos, 2015, 23:02:44
Her cildini yaklasik 5 defa okudum. Resmen hastasiyim. Daha fazla Blacksad çıkmalı.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: seastar1000 - 04 Ağustos, 2015, 10:16:47
İlla blacksad 1. Cildi okumak istiyorum diyorsanız YKY doğan kardeş ciltlerinin alınız derim ben blacksad ve daha birçok harika dizi var onlarda
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Bilal0 - 16 Ağustos, 2015, 23:33:51
Alıntı yapılan: seastar1000 - 04 Ağustos, 2015, 10:16:47
İlla blacksad 1. Cildi okumak istiyorum diyorsanız YKY doğan kardeş ciltlerinin alınız derim ben blacksad ve daha birçok harika dizi var onlarda
Pek anlayamadım hocam?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 17 Ağustos, 2015, 00:30:24
Alıntı yapılan: Bilal0 - 16 Ağustos, 2015, 23:33:51
Pek anlayamadım hocam?

Dostum Doğan Kardeş dergisinde Blacksad 1 yayınlandı.

Her sayıda ortalama 6 sayfa ile yaklaşık 8 sayıda bitirildi.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Bilal0 - 17 Ağustos, 2015, 00:40:59
Alıntı yapılan: hanac - 17 Ağustos, 2015, 00:30:24
Dostum Doğan Kardeş dergisinde Blacksad 1 yayınlandı.

Her sayıda ortalama 6 sayfa ile yaklaşık 8 sayıda bitirildi.
Hocam hangi sayılar arasında yayınlandığını biliyor musunu acaba?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 17 Ağustos, 2015, 00:44:20
Alıntı yapılan: Bilal0 - 17 Ağustos, 2015, 00:40:59
Hocam hangi sayılar arasında yayınlandığını biliyor musunu acaba?

Yarın bakar söylerim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 17 Ağustos, 2015, 07:34:48
Alıntı yapılan: hanac - 17 Ağustos, 2015, 00:30:24
Dostum Doğan Kardeş dergisinde Blacksad 1 yayınlandı.

Her sayıda ortalama 6 sayfa ile yaklaşık 8 sayıda bitirildi.

Sanki dergide ikinci albüm de yayınlanmıştı.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: seastar1000 - 17 Ağustos, 2015, 09:13:33
kusura bakmayın ıs yoğunluğu nedeniyle foruma pek sık gıremıyorum sankı ortaya bır mevzu atmısda kaçmış gıbı olmuş ben burada daha öncede blacksad bulamıyoruz diyenlere dogankardes cıltlerını alın dıye yazmıştım YKY cıltlı olarak satıyordu dogankardes sayı 1 subat 2008 ıla sayı 20 eylül 2009 yayınlandı tabıı bu yenı edısyon bızım cocuklugumuzdakı ayrı
blacksad ın gölgeler arasında bır yerde ılk macerası sayı 1 ıla sayı 9 arasında arktık ırk ıkıncı macera oluyor sayı 10 ıla 19 arasında yayınlandı bu ıkı macerayı YKY bır cıltte toplayıp orjınal buyuk boy hardcover yayınladı daha sonra cılt 2 yı yayınladı yıne orjınal buyuk boy hard cover o cılttede kızıl ruh ve cehennem sessızlık dıye ıkı macera vardı kı bence ılk ıkı macera daha guzeldı
dogankardeslere gelirsek bu 20 sayıda bıze blacksad ın yanı sıra tetıkcı  okko  komancı  haçlı seferlerı samuraı gıbı daha sonra YKY da kucultulmus boy olarak çıkacak dergilerle tanıstırdılar
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Bilal0 - 17 Ağustos, 2015, 19:51:45
Teşekkür ederim hepinize, internette YKY'nin Doğan Kardeş cildinde rastladım onu alacağım sanırım Blacksad'in 2. baskısı yapılmazsa.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 11 Aralık, 2015, 10:13:01
Telif hakları Flaneur'e geçmiş. Sevindim, YKY ciltlediğinden ötürü 5.albümü okumak için 6.albümün çıkmasını beklemek zorunda kalacaktık. Umarım Flaneur böyle bir hataya düşmez de, hakettiği gibi albüm şeklinde, büyük boy yayımlar.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 11 Aralık, 2015, 11:38:55
Alıntı yapılan: Nightrain - 11 Aralık, 2015, 10:13:01
Telif hakları Flaneur'e geçmiş.

Geçmemiş, bkz.  ( Nightrain zaten bakmış  :) )

http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,2805.msg152757.html#msg152757
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Tuco Ramirez - 11 Aralık, 2015, 18:45:15
Alıntı yapılan: Nightrain - 11 Aralık, 2015, 10:13:01
YKY ciltlediğinden ötürü 5.albümü okumak için 6.albümün çıkmasını beklemek zorunda kalacaktık.

Fransız siteleri incelediğimde 2016 ile 6 ve 7 rakamları aynı cümlede geçtiğini gördüm. Bu 6 ve 7. sayıların 2016 yılında yayınlanacağı anlamına mı geliyor. Bilen veya Fransızca bilipte aşağıdaki yazıyı çevirebilecek olan var mı?

"C'est au détour d'une chronique du cinquième épisode de Blacksad, publiée sur 20minutes.fr, que Juanjo Guarnido annonce la parution rapprochée des tomes 6 et 7 de Blacksad, courant 2016 : « C'est un défi pour nous, mais on doit bien ça aux fans de Blacksad ! », confie le dessinateur de la série scénarisée par Juan Diaz Canales et publiée aux éditions Dargaud."
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 11 Aralık, 2015, 19:31:17
E bu seferde 7.albümü okumak icin 8.albumun cikmasini bekleyecegiz. ;D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Peyami - 11 Aralık, 2015, 20:09:56
Alıntı yapılan: Tuco Ramirez - 11 Aralık, 2015, 18:45:15
Fransız siteleri incelediğimde 2016 ile 6 ve 7 rakamları aynı cümlede geçtiğini gördüm. Bu 6 ve 7. sayıların 2016 yılında yayınlanacağı anlamına mı geliyor. Bilen veya Fransızca bilipte aşağıdaki yazıyı çevirebilecek olan var mı?

"C'est au détour d'une chronique du cinquième épisode de Blacksad, publiée sur 20minutes.fr, que Juanjo Guarnido annonce la parution rapprochée des tomes 6 et 7 de Blacksad, courant 2016 : « C'est un défi pour nous, mais on doit bien ça aux fans de Blacksad ! », confie le dessinateur de la série scénarisée par Juan Diaz Canales et publiée aux éditions Dargaud."

Evet, 6. ve 7. sayılar için 2016 yılı müjdeleniyor. Açıklamanın çizerden (Guarnido) gelmesi de birincil kaynak olması sebebiyle önemli. Burada yok ama tek macerayı iki albümde anlatacaklar ve olaylar New York'da geçecek. Tarz olarak da klasik noir"a döneceklermiş.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Tuco Ramirez - 11 Aralık, 2015, 21:19:04
2 sayılık bir macera ise YKY 5-6 ve 7 Üç sayı bir arada yapsa keşke... Çünkü 8. sayının gelmesi yılları bulabilir.
İlk 5 sayının yayın yılları sırasıyla şöyle: 2000-2003-2005-2010-2013
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: alan ford - 11 Aralık, 2015, 21:23:46
Bu durumda YKY iki sayı bir arada basmaya devam edese 3. cildin sonunda " devamı gelecek sayıda" ibaresi göreceğiz ve bu gelecek sayının gelebilmesi için 8. sayıyı beklemeye başlayacağız. Ulan bizdeki şansa bak be. Doğan Kardeş devam etseydi en azından oradan okurdum
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 11 Aralık, 2015, 22:18:48
Basindan beri album olarak basmak yerine ciltlerlerse boyle olur.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: ghostrider - 28 Aralık, 2016, 16:16:33
Çok pahalı ilk iki cildi YKY Yayınları tekrardan basmayı düşünmüyor mu?Bilgisi olan paylaşabilir mi?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 28 Aralık, 2016, 17:10:20
Ciltli basmak yerine albüm olarak bassalardi şimdiye 5.albumu okumuş olurduk.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: SeSSe - 04 Mart, 2017, 14:25:25
Tetikçinin 5. Cildi gibi tek albümde basabilirler
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Parker - 18 Haziran, 2017, 16:59:26
Üçüncü ve dördüncü cildin gelmesi bir tarafa, baskısı bitmiş olan birinci ve ikinci cildin en azından tekrar baskısı yapılsa.
Akıbeti nedir, bilen var mı?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 18 Haziran, 2017, 17:01:51
Ilk 2 cildi 2018 de yeniden basacaklarmis.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Tuco Ramirez - 14 Temmuz, 2017, 21:48:27
5. sayıyı da tekli olarak 3.cilt olarak bassalar bari... Tetikçi de son 13. sayıyı 5. cilt olarak bastıkları gibi...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: memospinoz - 15 Temmuz, 2017, 01:24:25
Alıntı yapılan: Tuco Ramirez - 14 Temmuz, 2017, 21:48:27
5. sayıyı da tekli olarak 3.cilt olarak bassalar bari... Tetikçi de son 13. sayıyı 5. cilt olarak bastıkları gibi...

Onun yerine şuradaki gibi ilk 5 albümü içeren ve ekstra olarak 24 sayfa çizimler vb. içeriği de olan 300 sayfalık integrali çıkarsalar daha iyi olur. Hele 1 ve 2. albüm bulunamıyorken.

https://www.amazon.fr/exec/obidos/ASIN/2205073982/bedetheque-21 (https://www.amazon.fr/exec/obidos/ASIN/2205073982/bedetheque-21)

(https://farm5.staticflickr.com/4753/39875162624_f47f71b27b_z.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 02 Mart, 2018, 16:59:07
Arkadaşlar, ben bu adamlara 5.albümün akıbetini sormaktan çok yoruldum. Artık e-postalarımı da cevap vermiyorlar. Siz sorun, belki cevap verirler. ;D Facebook'tan soruyorum, yeniden basımlar için Hazel Bilgen'e mail atın diyorlar. 5.albüm daha önce basılmadı diyorum, yine Hazel Bilgen'e yönlendiriyorlar. Hazel hanıma mail atıyorum, cevap gelmiyor. Kaç senedir 5.albümü bekliyoruz, ayıptır yahu!

Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 18 Kasım, 2018, 02:57:56
BLACKSAD -1-
"Gölgeler Arasında Bir Yerde"
(Somewhere Within the Shadows)

(https://farm5.staticflickr.com/4837/45215420714_7bbb93f44e_o.png)

Yazan: Juan Diaz Canales
   
1972, Madrit/İspanya doğumlu. Küçük yaşlardan itibaren çizgi romanlara merak salan Canales, 18 yaşında çizgi film dünyasına adım attı. O günden bu yana çizgi romanlar ve çizgi filmler için senaryolar yazıp yönetmenlik yapmaktadır.

Çizen: Juanjo Guarnido

1 Ocak 1967, Granada/İspanya doğumlu.Güzel Sanatlar Fakültesinde okuyan Guarnido, Marvel için illüstrasyonlar yapmış, çizgi filmler hazırlamıştır.

Canales'in yazdığı ve Guarnido'nun resimlediği Blacksad dizisi, Fransa'da 2000 Yılında Dargaud yayınevi tarafından  yayımlanan bu macerayla büyük bir başarı elde etti.
Uluslararası pek çok ödülü olan bir seridir.

"Maus" gibi "Blacksad" de "Antropomorfik" bir eserdir.
Peki bu deyim nedir ve ne anlama gelir?
Anthropomorphic, ilk olarak, insan formu veya insan öznitelikleri'nin tanrılara atfedilmesinde kullanılmıştır. Örneğin, Grek mitolojisinde. Kelime de Grekçe'den geliyor. "Anthropos=İnsan" ve "Morphe=Form, biçim" kelimelerinin birleşmesinden türemiştir. 19.Yüzyılda sanatın gelişmesiyle dinî olmayan antropomorfizm de görülür:
Hayvanlara, insan düşünce ve davranışları atfedilerek hikayeler yazılmış; sanatçılar, güneş ve ay gibi doğal fenomenlerin yüzleri ve cinsiyetleri olduğunu tasvir etmişlerdir. Literatürde ve grafik sanatta bu tasvir genellikle "kişileştirme=personification" olarak adlandırılır. Antropomorfizm de; İnsan özelliklerinin, duygularının veya niyetlerinin insan dışı varlıklara atfedilmesidir.

Öğrenilmesinde fayda bulunan iki kelime daha var: Analoji ve Metafor.
Analoji: "Benzetme". İki farklı durum arasında benzerlik kurarak çıkarımda bulunmaktır.
Metafor: Grekçe bir kelimedir. "Meta=Öte" ve "Pherin=taşımak" kelimelerinden meydana gelerek; bir şeyi başka bir şey ile anlatmak manasında kullanılır. "Eğretileme" veya "Mecaz" da denilmektedir. Bir kelime yerine başkasını kullanma olarak bilinir.

Dokuzuncu sanatta, görsel veya sözsel eğretileme çok kullanılır. Metaforlar hayatlarımızın olmazsa olmazlarıdır. Metaforun, bütünüyle kavrayamadığımız şeyleri, duygularımızı, estetik tecrübelerimizi, ahlaki pratiklerimizi ve ruhsal bilincimizi kısmen kavramaya çalışmanın en önemli araçlarından biri olduğu ifade edilir.
Metafor örnekleri: Zaman paradır. Aşk bir yolculuktur. Enflasyon canavarı bir düşmandır.
Bu şehir bir girdap. Bu şehir adeta bir cangıl.

Film noir ya da Türkçesi kara film'e gelirsek. Film noir adını, Raymond Borde ve Etienne Chaumeton adlı iki Fransız araştırmacı bulmuştur. Bu yüzden adlandırma Fransızca olmuştur. Melek yüzlü, şeytan ruhlu, yalancı, cazibeli, ölüm ve acı getiren kadınlara da yine Fransızca "Femme Fatale" demişler; yani felakete neden olan kadın.

Türün farklı (klasik neo-klasik ,neo-noir gibi adlarla adlandırılan) dönemleri olsa da genellikle:
Yozlaşmış ve çürümüş toplum yapısı, arka planda suçun ve şiddetin kirlettiği kasvetli bir şehir, çekici fakat güvenilmez kadın karakterler, nörotik ve şiddete meyyal kahramanlar, soğukkanlılıkla işlenmiş cinayetler ve diğer  suçlar, "red herrings" denilen ve izleyiciyi yanlış yöne sevk ederek yanıltan izler, ters köşe sonlar, güç elde etme hırsı, ihtiraslar, arzular ve kıskançlıklar, para yüzünden yapılanlar, sahtekârlıklar ve yol açtığı sonuçlar, adaleti sağlamak için uğraşan fakat bazen kendileri ve teşkilatları da yozlaşmış kanun adamları; insanın karanlık yönlerine odaklanarak, dışavurumcu ışıklar, gölgeler, karışık flashback'ler, huzursuz kamera açıları, görsel olarak ışığın ve gölgelerin keskin bir zıtlıkla kullanılması biçemiyle, karanlık bir atmosfer yaratılarak anlatılır.

Polis müfettişi veya özel detektif, hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı olayın ardındaki gizemi çözüp gerçeği bulmaya çalışırlar ve bazen de sert kayalara toslayıp ne yapacaklarını bilemezler. Karakterler içine düştükleri girdaptan kurtulmak için çırpınıp dururlar. Çırpındıkça daha çok batarlar. Kaçınılmaz sonlar şaşırtıcı ve acıdır. Bu filmlerin genelde nihilist bir söylemi vardır. Rahat ve mutlu bir şekilde ayrılamazsınız bu filmlerden. Suçu, toplumu, insanı, kurumları ve organize işleri daha yakından görüp rahatsız olursunuz. Temiz ve ahlâklı insanların, teşkilâtların bitmesi ya da çok az kalması izleyicide karamsarlık yaratır. Güven duygunuz sarsılır. Eğer sağlanabilirse adalet duygunuzun tatmini teselliniz olur. Neo-noir'larda bazen hiçbir adalet olmadan film sonlanır. Öylece kalakalırsınız.

Klasik dönem olarak adlandırılan 1940-1958 yılları arasında bu filmler altın çağını yaşamıştır. Özellikle o dönem filmlerinde, Amerikalıların "Hard Boiled" dedikleri türden çetin ceviz detektifler; sigarası dudağında, trençkotlu, fötr şapkalı, biraz kirli görünümleri ve alaycı, zeki, keskin bakışlı tavırları ile gerçeğe ulaşmaya çalışırlar.

Bizim çizgi romanımızın kahramanı, John Blacksad adındaki özel detektif (Private eyes), antropomorfik tarzda sıkı ve sert bir erkek olarak tasvir edilen kara kedidir.
Bu türün klasik şablonlarından biri, kahramanın ya da kurbanın iç sesiyle açılmasıdır. Bu iç ses anlatıcı olarak da işlev görür. Eserimiz de Blacksad'in iç sesiyle başlar. John Blacksad'in iç sesi anlatmaya başlar nostaljik bir hüzünle: "Kahvaltınızın midenize oturduğu sabahlar vardır... Hele eski bir sevgilinin... Güzel bir rüyanın ölüsü karşınızda duruyorsa...
"Ölü dişi, Natalia Wilford adlı güzel ve seksi Actress'dir.

Flashback yaparız: Manyak bir fanı Natalia'ya musallat olmuş, habire ölüm mesajları içeren kartlar yollamaktadır. Blacksad adamı bulur ve marizine kayar. Adam adeta haşat olur. Blacksad, ağzında bahçesinden kopardığı bir gül, Natalia'nın kapısını çalar. Görüşme yatakta biter. Natalia Blacksad'i ödüllendirir. Femme Fatale Natalia'nın kusuru tek bir erkeğe ait olmamasıydı. Onun, güzelliği, cazibesi, romantik çekiciliği (glamour) bazı erkekleri ona bağımlı ve onun için herşeyi yapabilecek bir hale getiriyordu. Blacksad'de kısa sürede ondan ayrılmak zorunda kalmıştı, fakat yaşadıklarını unutamıyordu. O günden beri onu hiç görmemişti ve bugün ölüsü yerde yatıyordu. Onu kim öldürmüştü?

Blacksad şöyle anlatır: "...Bir yıldız kaymıştı...Geçmişimi karanlığa gömüp gölgelerin arasında bir yerde kayboldum. Dışarıda en az iki cinayetin suçlusu gizleniyordu: Hem bir kadını, hem de anılarımı öldürmüştü. Lanet olası herif bunun hesabını vermeliydi".
Blacksad, boksör bir dostundan öğrendiği ismin izini sürerek Natalia'nın son sevgilisi olan Leon Kronski'yi tespit eder. Adamın evine gittiğinde onun da aceleyle ortadan kaybolmuş olduğunu görür. Araştırmaları sonucunda, Leon'un da öldürüldüğünü ve sahte bir isimle gömüldüğünü anlar. Leon da öte dünyayı boylamıştır. Blacksad peşine birinin takıldığını farkeder. Peşine takılan kişi, Ivo Statoc adlı zengin ve nüfuzlu fakat ahlaksız bir adamın sağ kolu olan Kertenkele'dir. İvo Statoc, Kertenkele'yi Blacksad'in peşine, Fare'yi de Kertenkele'nin peşine takmıştır; Kertenkele konuşamadan Fare tarafından vurulur. Ölmeden önce her şeyi anlatır Blacksad'e. Kertenkele zaten hep kaybedendi. Patronunun işlediği cinayetleri öğrenmişti. Patronuna şantaj yapacaktı. Yapamadı. Ivo Statoc'un da kaybetmesini istiyordu. İvo Statoc, Natalia Wilford'a tek başına sahip olma güdüsü ve kıskançlık duygularıyla, soğukkanlılıkla cinayetleri işlemişti; fakat, şöhreti, parası ve gücü vardı. Komiser Smirnov işi örtbas etmesi için yüksek yerlerden emir almıştır. Suçun bağlantıları ekonomik ve siyasi güce sahip kişilere ulaşınca; polisin aşmaması gereken yasak sınırlar, tutuklaması gerekirken tutuklayamadığı suçlular, izlemesi gerekirken izleyemediği ipuçları vardır. Film noir türünde bu durumla sık karşılaşırız. Smirnov'un eli kolu bağlıdır, çaresizdir; fakat, Blacksad'e, "Katili bulmasını, adaleti sağlamasını, tüm gücüyle kendisini koruyacağını" söyler. Smirnov sert ama iyi adamdır aslında. Blacksad, Ivo Stacoc ile kesin ve son hesaplaşma için "Statoc Tower"ın en üst katına çıkar...

Her şey bittiğinde...Blacksad'in iç sesi anlatır: "Bu hikaye bende acı bir tat bırakmıştı. Kinle, öç almayla ve ahlaksızlıkla kirlenmiş bir havayla sarmalanmış olduğumu hissediyordum. Artık böylesi bir dünyanın mahkûmu olmuştum: Kodamanların yoksulları kemirdiği, insanların hayvanlar gibi davrandığı bir orman. Hayatın en karanlık köşesindeki bir yolda yürümeye koyulmuştum...Ve hâlâ bu yolda yürümeye devam ediyorum".

John Blacksad'in iç sesiyle anlattığı şeylerle panellerin uyumu, tüm karakterlerin hayvan kökenli olarak resmedilmesi ve her birinin temsil ettiği kişiye cuk oturması, film noir ambiyansının başarıyla yaratılması, caz çalıp-söyleyen goril, femma fatalle Natalia, suça batmış 1950'lerin New York  City'si; eski bir tür'e taze bir yorum getirilerek sıradışı ve başarılı bir eser sunuyor iyi okura. Her karakterin hayvanla temsil edilmesi; büyük ve suçla dolu şehirde, insanların acımasız hayvanlar gibi davranması;  şehrin de "Orman" gibi olduğu metaforunu gösteriyor.

Yapı Kredi Yayınları, bu değerli eseri 2018 yılı içerisinde tekrar basıp yayımlayacağını duyurduğu halde, 18 Kasım itibariyle hâlâ yayımlanmadı. Nadir kitap'ta, iki cilt 300 Liraya satılıyor. Yayımlananların tekrar yayımlanmasını, yayımlanmayan 5.kitap "Amarillo"nun yayımlanmasını, 2019 da yayımlanacak 6.kitabın da yayımının planlanmasını umutla ve sabırla bekliyoruz.

Çizgi romansız ve sinemasız kalmayın; çünkü çizgi roman ve sinema hayatı eşsiz kılar...
Sevgiyle kalın ve kendinize iyi bakın...

(https://farm5.staticflickr.com/4814/32068241738_b11d6937d4_b.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: seastar1000 - 18 Kasım, 2018, 09:57:47
Eve gidince bi daha okuyayım
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: gizmoo - 18 Kasım, 2018, 15:17:57
peder clemente,
Zaman ayırıp bizi bu konuda bilgilendirdiğin için teşekkür ederim.
Güzel bir hafta sonu diliyorum.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: darkwood - 18 Kasım, 2018, 19:04:48
2018'i bitimine az bir süre kaldı ama YKY den Blacksad'in tekrar baskılarını göremedik maalesef.
5.cilt ise ne zaman çıkar tam bir muamma. Umarım 2019 yılında bu yayınların çıktığını görmek kısmet olur.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 18 Kasım, 2018, 19:08:47
Yeniden düzenleme,resim ekleme ve gerekli yerleri koyulaştırmak gibi teknik yardımlarınız için teşekkürler Hanac. :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 18 Kasım, 2018, 19:33:51
Alıntı yapılan: peder clemente - 18 Kasım, 2018, 19:08:47
Yeniden düzenleme,resim ekleme ve gerekli yerleri koyulaştırmak gibi teknik yardımlarınız için teşekkürler Hanac. :)

Mükemmel bir yazı, çok emek harcandığı belli.

Biz teşekkür ediyoruz.

Ana sayfaya duyuru olarak geçeceğim birazdan.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: rumar80 - 18 Kasım, 2018, 20:08:15
Ellerine sağlık çok güzel bir yazı
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: BAHADIR - 18 Kasım, 2018, 20:26:04
Alıntı yapılan: peder clemente - 18 Kasım, 2018, 02:57:56

Yapı Kredi Yayınları, bu değerli eseri 2018 yılı içerisinde tekrar basıp yayımlayacağını duyurduğu halde, 18 Kasım itibariyle hâlâ yayımlanmadı. Nadir kitap'ta, iki cilt 300 Liraya satılıyor. Yayımlananların tekrar yayımlanmasını, yayımlanmayan 5.kitap "Amarillo"nun yayımlanmasını, 2019 da yayımlanacak 6.kitabın da yayımının planlanmasını umutla ve sabırla bekliyoruz.
Eğer 6. Kitap 2019 yılında yayınlanacaksa... Tekrar baskılarında 3. cilt ile birlikte çıkacağını umabiliriz... Fena fikir değil...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nemo - 19 Kasım, 2018, 13:49:54
Peder Clemente, ben okumamıştım bu seriyi. Şimdi sizin sayenizde arayıp bulmaya çalışacağım:) Emeğinize sağlık
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 19 Kasım, 2018, 14:27:51
Alıntı yapılan: Nemo - 19 Kasım, 2018, 13:49:54
Peder Clemente, ben okumamıştım bu seriyi. Şimdi sizin sayenizde arayıp bulmaya çalışacağım:) Emeğinize sağlık

Bu yolda size bol şans dilerim. Zira kitapları bulmak hiç kolay değil. Bulsanız bile fiyatları inanılmaz pahalı. Kıymete bindi.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mrtekin - 19 Kasım, 2018, 20:49:41
Gerçekten çok güzel bir yazı olmuş, Peder Clemente.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nemo - 19 Kasım, 2018, 21:08:45
Alıntı YapBu yolda size bol şans dilerim. Zira kitapları bulmak hiç kolay değil. Bulsanız bile fiyatları inanılmaz pahalı. Kıymete bindi

@darkwood; Mesut abiiiiii, yardim etttttt :)

@Mr.Tekin; Hosgeldin Mehmet :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mrtekin - 19 Kasım, 2018, 21:43:46
Hoşbulduk, Hüseyin.

Blacksad ciltlerinin Dollar üzerinden fiyatı ile Yky Türkçe edisyon fiyatları neredeyse aynı olmuş. İngilizcelerini alsan da makul yani. :-)

Bu arada, bundan takriben 5 sene önce, İzmir Arkabahçe çizgi roman dükkanında, Blacksad ciltlerinin kapış kapış satıldığına tanık olup şaşırmıştım.

Sebebini sorduğumda, güzel sanatlar öğrencilerinin en rağbet ettiği çizgi roman olduğunu söylemişlerdi. Anormal değerlenmesindeki sebeplerden en önde geleni, bu, olabilir.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 19 Kasım, 2018, 22:04:03
Zamınında, buradan ciltlerin tanesini 10 TL'ye almıştım. ;D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 20 Kasım, 2018, 01:38:59
Başta yazıyı başlığa taşıyan değerli yöneticimiz Hanac olmak üzere okuyan, beğenen tüm arkadaşlara teşekkür ederim.Beni onurlandırdınız.Sevgiyle kalın ve kendinize iyi bakın...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: karlıova - 21 Kasım, 2018, 00:48:50
Alıntı yapılan: peder clemente - 18 Kasım, 2018, 02:57:56
BLACKSAD -1-
"Gölgeler Arasında Bir Yerde"
(Somewhere Within the Shadows)
Bravo sayin peder. Harika bir yazi  :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: ZGeralt - 21 Kasım, 2018, 09:50:53
Çok güzel ve doyurucu bir yazı, teşekkürler.

Blacksad özellikle çizimleriyle beni kendine hayran bırakan bir eser. Hikaye örgüsünü o düzeyde etkileyici bulmuyorum ancak her çizgi roman severin kitaplığında bulunması gereken bir eser olduğunu düşünüyorum.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 26 Kasım, 2018, 20:33:15
BLACKSAD -2-
Arktik Irk (Arctic-Nation)
Yazan: Juan Diaz Canales
Çizen: Juanjo Guarnido


(https://farm5.staticflickr.com/4848/31123158677_f30dd6fc5f_z.jpg)

Arctic, sıfat olarak: Çok soğuk, buz gibi anlamına geliyor. Eserimizde Arktikler (arctics) ırkçı bir organizasyon, flamalarındaki sembol de bir kar tanesi. Beyazlığı vurguluyor. Beyaz ırkın, diğer ırklara üstünlüğünü savunuyorlar. Bir kar tanesi kadar saf ve temiz değiller. Buz gibi soğuk olmaları da soğukkanlılıkla kötülük yapabilme kapasitelerinden geliyor.

"Irkçılık", bu sayıda ana tema olarak seçilmiş.
Irkçılık: Kendi ırkının diğer ırklardan üstün olduğunu öne sürme, insanların toplumsal özelliklerini ırksal özelliklerine indirgeme, ötekileştirdiği kişiyi aşağılama tutumu;
Irkçı da: İnsan ırklarının renk ve fiziki şekil esas alınarak, birbirlerinden üstünlüğünü temel alan ırkçılık felsefesini benimsemiş kişilere verilen addır. Amerika'da beyaz ırkın üstünlüğünü  benimseyenlere "White Supremacist" deniliyor.

II.Dünya Savaşı öncesinde faşist yönetimlerden birisi'de İtalya'daydı. Benito Mussolini, halkın "Duçe" olarak lakap taktığı diktatör, Milli Faşist Partisi Lideri. İktidarının ilerleyen yıllarında Adolf Hitler ile Berlin-Roma mihverini kurdu. "Life is Beautiful=Hayat Güzeldir" adlı 1997 tarihli filmde, Roberto Benigni hem filmi yönetmiş hem de en iyi erkek oyuncu Oscar'ını kazandığı "Guido" karakterini canlandırmış. Guido, hayata gülümseyerek bakan, şakacı bir İtalyan Musevisidir. Bazen birinin, bazen diğerinin altta kaldığı çarpışmalar sonucunda çıkan kıvılcımlar; Öğretmen Dora ile evlenmesine ve Giosue adlı bir erkek çocukları olmasına yol açar; ancak, baskıyı arttıran faşist yönetim "Yahudi Avı" başlatır. Guido ve küçük,sevimli oğlu Giosue toplama kampına gönderilirler. Guido, kamptaki herşeyin bir oyun olduğuna, 1.000 puan toplayanın oyunu kazanacağına Giosue'yi inandırır. Bu filmden iki önemli ve humor dolu konuşma ırkçılıkla ilgili iyi fikir verir. Birincisi, Guido'nun müfettiş kılığında gittiği ve Dora'nın öğretmenlik yaptığı okulda olur. İtalyan bilim adamlarının altını imzaladığı "Irk Manifestosu"nu anlatmaya başlar ve ilkokul öğrencileri dinlemektedir. Guido, sıska, kısa boylu, geniş alınlı, sempatik, sıradan ve fiziki olarak güçsüz görünen biridir.

(https://farm5.staticflickr.com/4882/46063168881_928313c32c_z.jpg)

-Guido: "Bizler üstün ırkız. Ben seçilmişim. Ben İtalyan bilim adamları tarafından seçilmiş bir modelim. Neden mi beni seçtiler çocuklar? Size bunu anlatayım mı? (masaya zıplar). Benim gibi yakışıklı birini (ekseni etrafında döner) nereden bulabilirsiniz acaba? Şimdi gördüğünüz gibi ben orijinal, üstün ırktan, safkan bir Ari'yim. Bizi üstün kılan şeylerden biri kulaklar.
Şu harika kulaklara bir bakın. Kulak memesine kadar inen şu kıvrımlara bir bakın.
Kontrol edin. Esnek bir kıkırdak. Bükülebilir. Fransızlar bu kulakları ancak rüyalarında görürler! Size bir şey daha göstereceğim. Göbek deliği. Şu göbek deliğine bakın.
Ne göbek bağı ama! Bu göbek bağını dişlerinizle bile açamazsınız. Bu bir İtalyan göbek deliği. Bizim ırkımızın bir parçası! Şu duruşa, şu kaslara bakın. Biseps, triseps. Şu güzelliğe bakın!
Ya kalçalar! Sadece hareketlere bakın! Baylar, Bayanlar."
"Humor" denilen ince alayla, "üstün ırk manifestosu"nu sarakaya alır Guido.

(https://farm5.staticflickr.com/4918/46063188851_1a0da81758_z.jpg)

Humor sözcüğü, Grekçe "eironeia"dan gelir ve "inceden inceye alay etme" demektir....
İkinci konuşma, toplama kampından. Giosue, ağlayan bir adamdan, 'Musevileri fırınlarda yaktıktan sonra düğme ve sabun yaptıklarını ' duyar ve babasına sorar.

-Guido: "Nasıl da yemişsin. Buna inandın mı? Düşün bakalım. Yarın sabah ellerimi Bartolomeo'yla mı yıkayacağım yani? İyice ovalarım. Sonra da (ellerini düğmelere götürür) Francesco'larımı iliklerim. (Bir düğme yere düşünce) Kahretsin! Bak! Giorgio yere düştü! Sence bu bir insana benziyor mu? Bizi fırında mı pişireceklermiş? Odun fırınını duymuştum ama daha önce insan fırınını hiç duymamıştım. "Joe. Ben bir tahtayım". "Al şu avukatı"
(fırına atma hareketiyle). "Bu avukat yanmıyor. Yeterince kurumamış. Şu dumana baksana". Vay Giosue, düğmeler, sabun, fırında yanmalar. Şimdi biraz ciddi olalım".

Avrupa'da Hitler'in iktidara geldiği 1933'den, faşist yönetimin sona erdiği 1945 yılına kadar "Üçüncü Reich" denilen Nazi Devleti, "Führer" Hitler'in önderliğinde insanlık tarihinin en kanlı sayfasını yazdı. Ari Alman ırkı diğerlerinden üstün görüldüğü için komşu ülkeleri işgal etmeye; Yahudiler ve romanlardan arındırma işlemi ile topluca katletmeye başladılar.
II.Dünya savaşında, tarihin en büyük insan mezbahası olan Auschwitz Toplama Kampı kuruldu ve insanoğlunun kökten kötülüğünün simgesi oldu. Hâlâ gidenler ağlar. En az bir milyon insan Auschwitz Birkenau'da hayatını kaybetti. Önce gazla boğuldular, sonra yakıldılar.
Hitler, savaşın sonuna kadar 6 milyon Yahudi'yi katlederek, yaradılışın mutlak kötüsü olarak Dünya tarihine insan ırkının adını en başa kazıdı. İnsanın insana yaptığı en büyük canilik asla unutulmamalı ve tekrarlanmasına izin verilmemelidir. İnsan değerleri bunu gerektirir.

(https://farm5.staticflickr.com/4912/45338939994_3c0bb9bfa3_z.jpg)

"Ein Volk (Tek Halk) / Ein Reich (Tek Ülke) / Ein Führer (Tek Führer)" sloganlarıyla, Hitler'in barbarlığın sınırlarını zorladığı yıllarda; aralarında Billy Wilder (1906-2002), Robert Siodmak (1900-1973), Otto Preminger (1905-1986) ve Fritz Lang'ın (1890-1976) da olduğu Alman ve Avusturyalı bir çok sinemacı, Avrupa'yı saran cehennemden kaçıp Amerika'ya gittiler.
O yılların Amerikası; kanunu hiçe sayan adamların egemenliğini sürdüğü sokaklarda kurşun yağmurlarının esip geçtiği, çetelerin hesaplaştığı, 1920'lerdeki içki yasağının ardından türeyen mafyanın palazlanıp büyüdüğü, polislerin rüşvet alarak onca düzensizliğe göz yumduğu hummalı bir dönem yaşıyordu. Avrupa'da toplama kamplarında, yeni kıtada ise, sokaklarda insanlar, av ve avlanan olarak birbirine koşut ve fakat ideolojik anlamda hayli farklı kulvarlarda şiddetin öznesi olmayı sürdürüyorlardı. Nerede olursa olsun, insanoğlu hep bir ölüm kalım savaşının ortasına düşüyordu. Alabildiğine yalnızdı. Yeni kıtaya göç eden sinemacıların beraberlerinde taşıdıkları dışavurumcu ışıklar, gölgeler, film teknikleri, kamera hareketleri, açılar ve karanlık konular; Amerikan sinemasında uzun ve derin konaklayacağı bir ortam bulmuştu. Önemli kara filmlere imza atan bu yetenekli yönetmenler; organize suçu ve insanların karanlık yanlarını, kendi teknikleriyle bir ayna gibi beyazperdeye yansıttılar.
(Selda Tan Özdemir'in "Kara Filmler"kitabından yararlanılmıştır).

(https://farm5.staticflickr.com/4879/45338972104_48867fdbff.jpg)

Eserimize gelirsek, Blacksad'in ilk üç sayısı, Goodreads'in en iyi Avrupa Çizgi Romanları listesinde dokuzuncu sırada yer alıyor. İlk sayıya göre kalite artarak devam ediyor.
Eserin yazarı Juan Diaz Canales, Blacksad ile ilgili olarak: "Blacksad aslında Juanjo Guarnido ile ikimizin birlikte bir çizgi roman yaratma isteğimizden doğdu. Benim çiziktirdiğim iki kısa bant karikatürün ardından, detektif kedi fikri de oluşmuş oldu. Juanjo, bu türden bir karakteri ve yaşayacağı dünyayı yaratmanın grafik anlamda bize pek çok olanak sağlayabileceğini öngörörek bu fikre bayıldı... Amerika'nın 1940 ve 50'lerdeki halini anlatan tonlarca kitabım, fotoğrafçı bir arkadaşımla beraber topladığım albümlerce fotoğrafım var... Tarihi belgelerin ve detayların nesnelere gerçeklik kazandırdığını, böylece bu antropomorfik karakterlerin daha inandırıcı kılınabileceğini farkettim". (Doğan Kardeş Sayı:10).

(https://farm5.staticflickr.com/4899/46013414312_582d82e5cd.jpg)

Arktik Irk, klasik film noir klişesine uygun olarak Blacksad'in iç sesiyle başlar:
"Bir gün anılarımı yazacağım. Öyle inanılmaz durumlar gördüm ve yaşadım ki, herkes onları okurken bir yığın yalan attığımı düşünecek, bunca kötülüğün bu dünyada olamayacağını söyleyecek. Eninde sonunda polisiye roman gibi yayımlarlarsa yazdıklarımı hiç şaşırmam... Müthiş satış yapar, insanlar marazi şeyleri çok seviyor..." der. Bu sözlerle süren panellerde kalabalığın yukarı bir yere baktıklarını görürüz. Bir siyah, ipte sallanmaktadır.

(https://farm5.staticflickr.com/4914/32191502288_3a21c230ac_z.jpg)

Billie Holliday'in unutulmaz şarkısı "Strange Fruit: Garip meyve" 'de anlatıldığı gibi:

"Güneyde ağaçlardan bir garip meyve sarkar:
Yapraklarında kan kan var, köklerinde de kan var;
Kavaklara asılmış, güneydeki meltemde
Bir garip meyve gibi salınır kara gövde."


Büyük şehrin kıyısındaki "Sınır" adlı mahalle, adeta bir Amerika metaforu gibidir. Sık sık ırkçı cinayetler işlenmektedir. Kutuplaşma ve düşmanlık had safhadadır. Öğretmen Misis Grey (Siyahi) şöyle anlatır durumlarını: "İşler burada çok değişti. Bu mahalle, kurucusu olan bizler için bir rüyaydı. Bugün o rüya kâbusa dönüşmüş halde".

Kyleigh (Kyle) adlı küçük siyah bir kız çocuğu kaybolmuştur. Mahalleye yolu düşen Blacksad, ırkçı cinayetleri görür ve çocuk kaçırma olayını öğrenerek olayı araştırmaya karar verir. Mahallenin güçlü kişisi İhtiyar Oldsmill'in (Beyaz Kaplan) oğlu şüpheliler arasındadır. Polis Şefi Hans Karup (Beyaz Ayı), "Arctics" adlı ırkçı örgütün lideri konumundadır ve tüm izler, çocuk kaçırma olayında ona çıkmaktadır. Örnek bir W.A.S.P (Beyaz.Anglosakson.Protestan) olarak görünen Karup'un Eşi  Jezabel, tam bir femme fatale'dır. Aslında düğüm ve esrar perdesi onun üzerinden çözülecektir.

"Weekly (Haftalık)" adlı sevimli gazeteci (Sansar) ile tanışan Blacksad izleri onunla birlikte sürer. Weekly'nin banyoyla arası iyi değildir; bu da burnu hassas olan Blacksad'i rahatsız eder, ne de olsa o bir kedidir. Weekly, adının nereden geldiğini şöyle açıklar: "Çünkü gazeteye haftada yalnızca bir defa, yazımı vermeye gidiyorum. Ben diğer gazetecilerin gözünde bir efsaneyim". Maceranın sonunda, Weekly, Blacksad'e ikinci açıklamayı yapar: "Aslında, hayatımı kurfardığın için sana bir borcum var, bir sır vereceğim. Peki... Takma adımın asıl nedeni... şey... bizim yazı işlerindeki çocuklar, donumu haftada bir kez değiştirdiğimi söyler... Nasıl desem... Pek temiz biri olarak tanınmam". Blacksad, kahkahayı salar. Maceraya dönersek. Blacksad'in isteğiyle, Karup'un evine gözcü olarak kalan Weekly, eve gelen Huk'un (Beyaz Tilki), Karup'un eşi Jezabel ile  "Aganigi! Maganigi!" vaziyetinde fotoğraflarını çeker. Bu fotoğrafların birinde gördüğü siyah leke, Blacksad'i sonuca götürecektir. "Sınır"da "Arctics" örgütünün karşısında, "Kara Pençeler" adlı siyahlardan oluşan bir çete vardır.

(https://farm5.staticflickr.com/4849/32191506248_74bb4a8aee.jpg) (https://farm5.staticflickr.com/4878/32191503678_8db3430224.jpg)

Arctic'in bir anlamı da, kuzey kutbuyla ilgili demektir. Irkçı ve ayrımcı liderler, kutuplaştırma, kamplaştırma politikasıyla nefreti körükleyerek politikalarını yürütürler. Kuzey Kutbu'nun tam karşısında bir güney kutbu da vardır. Buradan, Kuzey-Güney savaşı olarak da anılan Amerikan iç savaşına bir gönderme var gibi geldi bana. Hostiles (2017) filminin başlangıç yazısında D.H.Lawrence: "Esas bir Amerikalı; sert, izole, acılara dayanıklı ve katil ruhludur. Bu hiçbir zaman değişmemiştir." der. Amerika'da ırkçılığın kökleri derinlerdedir. Yeni kıtanın ilk yerleşimcileri olan Kızılderililerle; nefret, zenginlik, altın ve toprak hırsı nedeniyle çok savaşlar, toplu katliamlar yapılmıştır. İlerleyen yıllarla birlikte ırkçılık muhataplarını değiştirerek sürmüştür. Siyahlar, Museviler, Katolikler, komünistler, hispanikler, göçmenler ve "yabancı" olarak nitelendirilebilecek herkes ırkçılığın hedefi olmuştur.

(https://farm5.staticflickr.com/4809/32191502698_1ea8638a72.jpg) (https://farm5.staticflickr.com/4880/45338510454_897277690f.jpg)

Amerikan iç savaşından sonra kurulan Ku Klux Klan adlı ırkçı örgütün ilk lideri Konfederasyon (güney) ordusunda general olan Nathan Bedford Forrest'tir. Siyahlara karşı pek çok kanlı eylem ve tedhiş hareketleri yapan Klan örgütü aralıklarla da olsa modern zamanlara kadar varlığını sürdürmüştür. Amerikan bağımsızlık savaşının kahramanlarından birinin oğlu olan General Robert Edward Lee, kölelik yanlısı Konfederasyon ordusunun başkomutanı olmuştur. 1865'te ordusuyla birlikte Virginia'da General Grant'a teslim olur. İşte o General Lee'nin kılıcı, Şef Karup'un duvarını süslemektedir. Şef Karup'un da General Lee gibi savaşı kaybedeceği analoji'si yapılabilir.

(https://farm5.staticflickr.com/4803/46063438271_1461dbb290_z.jpg)

Blacksad, küçük Kyle'ın annesi Dinah ile görüştükten kısa bir süre sonra evinde ölü bedenini bulur. Biri evine girip güzel siyah kadını öldürmüştür. Weekly ortadan kaybolur. Cotten adlı (Saksağan) yaşlı siyah, "Arctics" örgütüyle gizlice işbirliği yapar. Cotten'in tek hayali ölmeden önce Las Vegas'ta Casino'ya gitmektir. Bu sözü vererek Cotten'i kandırırlar. Cotten ile anlayacağı dilden kibarca! Konuşan Blacksad, Weekly'nin yerini öğrenir. Weekly'yi eski uçak fabrikasında bulur ve kurtarır. Eski fabrika'da o sırada Arctics'in de toplantısı vardır. Şef Karup, güzel karısı Jezabel ile ilişkisini öğrendiği yardımcısı Huk'u iyice marizler. Huk bir plân kurar. Eski fabrikadaki toplantı aslında bir tuzaktır. Karup, hem eşinin hem de yardımcısı ile kendi örgütünün ihanetine uğrar. Karup, eski fabrika'da Arctics tarafından asılarak idam edilir. Tüm suçlar polis tarafından Karup'a yüklenir. Dosya kapanmıştır. Ancak, Blacksad'in içi rahat değildir. Sabahleyin Radyo açıktır. Billie Holiday, yürek paralayan sesiyle insanı hüzünlere garkeden "Strange Fruit" şarkısını söylemektedir, çekilen acıları üfleyen saksafonun sesi eşliğinde:

"Pastoral  scene of the gallant South,
The bulging eyes and the twisted mouth"


(Şu mert güneyde kırsal kesimden bir manzara:
Ağız çarpılmış, gözler sığmıyor yuvalara)"

Şarkının devamı var... Efsanevi sanatçı Nina Simone'den de dinleyebilirsiniz.
Blacksad kravatını bağlar ve Şef Karup'un cenazesine gider. Film noir kuralı gibidir olanlar: Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. İki sağlam twist(tersköşe) var. Olayın ardında, içinde  de olan büyük bir aile trajedisi ve şeytani bir plân vardır...

Inherit the Wind (1960) filminde kullanılan ve filme adını veren, Süleyman'ın özdeyişindeki gibi: "Ailesine sıkıntı çektirenin mirası yeldir..." Olanlar, özdeyişi fazlasıyla doğrulamaktadır.

Sevgiyle kalın ve kendinize iyi bakın.

Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 26 Kasım, 2018, 22:52:52
Yine muhteşem bir yazı olmuş.

Keyifle okudum. Çok teşekkürler.

Not: 1-2 resim ekledim, beğenmezsen değiştiririm.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 27 Kasım, 2018, 02:56:29
Beğenmemek ne demek? Resimlerle incelemenin anlamı ve değeri artmış.Şarkı sözlerinin rengini kırmızı yapmanız,gereken yerlerdeki bolt(koyu), başlık düzenlemesi,bahsi geçen film,Auschwitz toplama kampı, kitap ve dergi görselleriyle zenginleştirmenizle daha profesyonel bir çalışma olmuş.Tam "Editörlük" yapmışsınız.Teşekkürler Hanac.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 27 Kasım, 2018, 22:04:11
Anasayfa'dan buraya link verdim.  :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 27 Kasım, 2018, 22:11:04
Yazıyı başlığa taşıdığınız için teşekkürler Hanac dostum.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: kharon - 28 Kasım, 2018, 13:24:08
Cok tesekkurler @Peder Clemente yazi icin,
bir turlu alip okuyamadigim ama mutlaka okumak istedigim cizgi romanlar listemde hizla yukariya yukseldi boylece Blacksad  :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 29 Kasım, 2018, 04:09:21
Alıntı yapılan: kharon - 28 Kasım, 2018, 13:24:08
Cok tesekkurler @Peder Clemente yazi icin,
bir turlu alip okuyamadıgim ama mutlaka okumak istedigim cizgi romanlar listemde hizla yukariya yukseldi boylece Blacksad  :)

Yazıyı beğendiğinize çok sevindim Sevgili Kharon. Blacksad'i severek okuyorum. Film noir türünün hastasıyım. Caz severim. Çizgi roman'da, film noir'in klasik dönemi olan 1950'li yılların temel alınması, bunun antropomorfik tarzda mükemmel çizimler ve cesur senaryolarla yapılması bana çekici geliyor. Senaryoyu yazan Canales'in 1972, resimleyen Guarnido'nun 1967 doğumlu olması yapılan işin değerini artırıyor. O yılların Amerikasını ve ruhunu nasıl bu kadar iyi anlayıp yansıtabilmişler? Doğrusu takdire şayan. Yıllar süren çalışmanın ürünü Blacksad. Sayı aralıkları da zaman yönünden hayli geniş. O yılların caz parçaları, mimarisi, araba modelleri, modası, eşyaları vs. doğrusu iyi araştırmışlar. Bu tarz creative (yaratıcı) işleri çok seviyorum. Sinemada da. İnsan kişiliğinde bir hayvan karakterin; soğukkanlılığını, öfkesini, şehvetini, aşkını, hüznünü çizgilerle ifade edebilmek ne kadar zor bir iş. Süper kahramanlarda fazla duygu görünmez. Zaten çoğu maskeli kostümlü. Blacksad'le yapılan iş dokuzuncu sanat adına Avrupa'da yapılan en iyi işlerden. Bu sanatın gücünü ve büyüsünü görebiliyoruz.

Jodorowsky: "... Ben film çekmiş biri olarak çizgi roman yazmayı daha fazla tercih ediyorum.
Sadece çizgi romanlarda yapmak istediğinizi tam olarak gerçekleştirebilirsiniz.
Orada; yazarsınız, yönetmen, kameraman, editörsünüz; oysa sinemada "Auteur(Otör)ler" çağının bittiğini düşünüyorum. Yapımcılar ve stüdyolar çok güçlüler ve gerçek sanatçı, filmlerde kendini tamamen özgür olarak ifade edemez artık" diyor.

Alex Ross da: "Çizgi romanlarda sınırsız bütçeniz vardır ve istediğiniz kadar efekt, sahne ve oyuncu kullanabilirsiniz" demiş. The Infinity Gauntlet'i yaratmak için: kağıt, kalem ile Jim Starlin ve George Perez yeterken; Avengers:Infinity War adlı filmi çekmek 321 milyon dolara malolur.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: kharon - 29 Kasım, 2018, 10:32:17
Alıntı yapılan: peder clemente - 29 Kasım, 2018, 04:09:21

Yazıyı beğendiğinize çok sevindim Sevgili Kharon. Blacksad'i severek okuyorum. Film noir türünün hastasıyım. Caz severim. Çizgi roman'da, film noir'in klasik dönemi olan 1950'li yılların temel alınması, bunun antropomorfik tarzda mükemmel çizimler ve cesur senaryolarla yapılması bana çekici geliyor. Senaryoyu yazan Canales'in 1972, resimleyen Guarnido'nun 1967 doğumlu olması yapılan işin değerini artırıyor. O yılların Amerikasını ve ruhunu nasıl bu kadar iyi anlayıp yansıtabilmişler? Doğrusu takdire şayan. Yıllar süren çalışmanın ürünü Blacksad. Sayı aralıkları da zaman yönünden hayli geniş. O yılların caz parçaları, mimarisi, araba modelleri, modası, eşyaları vs. doğrusu iyi araştırmışlar. Bu tarz creative (yaratıcı) işleri çok seviyorum. Sinemada da. İnsan kişiliğinde bir hayvan karakterin; soğukkanlılığını, öfkesini, şehvetini, aşkını, hüznünü çizgilerle ifade edebilmek ne kadar zor bir iş. Süper kahramanlarda fazla duygu görünmez. Zaten çoğu maskeli kostümlü. Blacksad'le yapılan iş dokuzuncu sanat adına Avrupa'da yapılan en iyi işlerden. Bu sanatın gücünü ve büyüsünü görebiliyoruz.


yillar once elime gecen '101 Kult cizgi roman' isimli bir liste-kitapta gordum ilk Blacksad ismini...

Her akimdan toplam 101 cizgi roman secmisler, Fransizca oldugundan Fransiz-Belcika akimina haliyle oldukca meyilli-torpilli bir kitap :)

(https://farm5.staticflickr.com/4909/46048813152_60dfa3f037_z.jpg)

serileri degil de tek tek kitaplari sectiklerinden birinci cildi listeye almislar.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 29 Kasım, 2018, 11:35:27
Bu kitaba girdiğine göre rahatlıkla şöyle diyebiliriz: Blacksad, yaşı genç olmasına rağmen kültleşmiş bir eserdir.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 11 Aralık, 2018, 19:59:03
BLACKSAD  -3-
ÂME ROUGE = KIZIL RUH


Senaryo : Juan Diaz Canales
Çizimler ve Renklendirme : Juanjo Guarnido

(https://farm5.staticflickr.com/4811/45363613105_2d1f6d549b_o.jpg)

Bu macerada, "AŞK" çok önemli bir yer tutuyor.
Zaman: II.Dünya Savaşı savaşı sonrası, 1940'ların sonu ile 1950'lerin başı. Soğuk savaş dönemi. Amerika'da McCarthyciliğin egemen olduğu politik iklimde; korkularının esiri olanlar, komünist avına çıkmışlardır. Caz devri devam etmektedir. Kültür sanat alanında da "Beat Kuşağı" temsilcileri etkili olmaktadır. Sinema tarihine damgasını vuran önemli filmler çekilmiş, kaliteli film-noir örnekleri de çekilmekte ve Holywood altın dönemini yaşamaktadır.

Bu macerada, bıçkın detektifimiz John Blacksad'in, Yazar Alma Mayer ile yaşadığı aşk;
birlikte dinledikleri plakta, Ella Fitzgerald'ın canlı ve duygusal yorumuyla:

"I should stay away but what can I do?
I hear your name, and I'm aflame
Aflame with such a burning desire
That only your kiss can put out of the fire."

(Uzak durmam gerek ama ne yapayım?
Adını duyduğum anda tutuşur yanarım,
Öyle bir tutkuyla yanarım ki...
Sadece senin öpücüğün söndürür ateşimi.)

Dediği türden alev alev bir aşk.
Maceraya geçmeden önce, dönemin sosyal, politik ve kültürel ortamına değinmek eseri ve olayların geçtiği zamanın ruhunu daha iyi anlamak için faydalı olacaktır.

"Beat Generation = Beat Kuşağı": II. Dünya Savaşından sonra başlayıp, önce Amerika'yı, ardından Avrupa'yı da etkileyen, "Varoluşçuluk" ve "Zen Felseleri"nin, yaşam biçimleri ve sanat anlayışlarının oluşmasında çok etkili olduğu, "Bebop" caz türünün icrasından esinlendikleri, dünyaya içtenlik, doğa sevgisi ve yaşama sevinci gibi başka duyarlılıklarla yaklaşan, bazen gizemci, bazen isyankâr, geleneksel toplumsal yapı ve kurallara aykırı cesur bireysel bakışlarını yansıtan eserler üreten, göçebeler gibi canlı ve hareketli bir yaşam biçimini benimseyen, kendilerini ve evrensel gerçeklikleri arama yolundaki yaşanmışlıklarını sanatsal formlarda ortaya koyan, cinsel olanı dahil her anlamda özgürlüklerden yana olup bunu sonuna kadar deneyimleyen, geleneksel sanat anlayışlarından farklı eserler üreterek bir "karşı-kültür" hareketi yaratan kuşaktı beat kuşağı.

En önemli temsilcileri: Yazar Jack Kerouac, Şair Allen Ginsberg, Yazar William Burroghs, Ressam Jackson Pollock, Şair Lawrence Ferlingheri ve Budist Şair Gary Snyder'dır. Bu istenmeyen çocuklar, Amerikan toplumunu ve yaşam biçimini etkilemişlerdir. Hiçbir edebiyat kuşağı yoktur ki bu denli popüler, adını zamansızlaştırıp ölümsüzleşmiş ve isimleri yaşam biçimleriyle birlikte, ürettikleri eserlerden çok anılır ve bilinir olsun.

Yukarıda bir kısmını andığımız "That Old Black Magic=O Eski Kara Büyü" şarkısı "Swing" tarzında olup, caz müziğin bir türüdür. Amerika'da 1920'lerde caz çağı başlar.
Kurumsallaşmış ırkçılık altında; kökenleri olan Afrika'dan gelen kültürlerini, sonradan gördükleri Avrupa-Amerika tarzı yaşamla sentezleyerek farklı bir kültür yarattı siyahlar.
Bu farklı kültür içinde Afrika müziği gelişerek Amerikan siyahlarının müziğine dönüştü.

Caz, Blues, Gospel, Ritm&Blues gibi farklı isimlendirme ve sınıflandırmaları olsa da ilk çıktığında Caz fakir siyahlara hitap ediyordu. Daha sonra, zenginlerin uğraştığı bir fakir müziğine dönüştü. Blues müziğin de kaynağı, anavatanlarından köle olarak getirilen siyahların çektiği çileler ve acılardır. Blues, o dönemde adeta ezilenleri temsil eden fon müziğidir.
Gospel dini, diğerleri dünyevi müzikler olmakla birlikte aralarında geçirgenlik vardı.
Swing müzik, eğlendirici, duygulandırıcı, caz kulüplerinde yapılan icralarında dans edilebilen bir caz türüydü. Frank Sinatra gibi beyazlar da türün ekmeğini yemeye başlayınca, siyahlar; "öyle bir müzik yapalım ki beyazlar çalamasınlar" diyerek, "Bebop" denilen caz müzik türünü geliştirirler. Bu müzik türü; daha ritmik, akort değişikliklerinden kaynaklı yeni bir ses uyumu olan, enstrümantal, emprovize (doğaçlama), spontan, sanatçının içinden geldiği gibi çıkan özgün bestelerle, geleneksel swing melodilerini hızlı, öngörülemez ve deneysel melodilere dönüştüren bir tarzdı. Kesinlikle dans müziği değildi. Kafa müziğiydi.
En büyük temsicileri Charlie Parker ve Dizzy Gillespie'dı.

Beat Kuşağından yazar Jack Kerouac, Charlie Parker'dan esinlenerek, yaratıcı zen zihniyle, spontone şekilde içinden geldiği gibi romanlar yazdı. İmlâ kurallarını iplemeden üretti.
"Yolda" adlı romanını 100 fitlik bir teleks rulosuna yazdı.
Bizde "Zen Kaçıkları" olarak bilinen "The Dharma Bums" ve "Doctor Sax"
aynı sponton düzyazı örneği romanlardır.

(https://farm5.staticflickr.com/4817/46226443442_a289b28d7b.jpg)

Şair Allen Ginsberg'in, benzer yöntemlerle yazdığı "Howl=Uluma" şiiri, beat kuşağını anlatan bir manifesto ve "beat arkeolojik kazı sahası" gibidir. Amerikan Hükümetince kitabı yasaklatılmış, yayıncıları mahkemede yargılanmıştır. "Kaddish", Musevilikte, ölüler için cenazelerde okunan yas duasıdır. Allen'in annesi akıl hastalığından muzdaripti. Hastanelerde yattıktan sonra 1956'da öldü. Cenazeye katılamayan Allen, cenazede yeterli sayıda erkek bulunmadığı için Kaddish'in okunmadığını öğrendi. İki yıl sonra, bir arkadaşıyla annesinin mezarı başında Kaddish duasını okur ve eve dönünce, ölüm düşüncesinin sorgulamasıyla dolu "Kaddish" şiirini yazar. William Burroughs'un kendi uyuşturucu deneyimlerini sade ve yalın bir dille anlattığı "Junky" adlı romanı en bilinen eseridir. Kızıl Ruh adlı maceramızda, entelektüel sol grup olan 12 havariler'in beat kuşağını ve McCarthyizmin kurbanlarını, Şair Greenberg'in de Şair Allen Ginsberg'i temsil ettiğini düşünüyorum. İsimler bile benzer.

"McCarthyizm": Amerika'da Wiskonsin Senatörü Joseph McCarthy tarafından, 1940'lı yılların sonunda başlayıp 1950'li yılların sonuna kadar süren, antikomünist kuşkuculuktan beslenerek toplumda bir komünizm fobisi oluşturan, FBI ile işbirliği yapılarak pek çok sanatçı ve bilim insanının hayatını karartan bir "Cadı Avı"na dönüşen politik akımın adıdır.

Eserimizde, Senatör Gallo, aslında Senatör McCarth'yi temsil eder. İşte o yılların Amerika'sı, soğuk savaşın sürdüğü, bir yanda yaratıcı ve özgür zihinlerin "karşı-kültür" hareketi başlattıkları, gürültülü "Amerikan Demokrasisi" propagandasının, McCarthyciliğin uygulamalarıyla grotesk bir biçimde bağdaşmadığı acayip bi zamandı.
(Kitap-lık dergisinin 139 sayısı ile "Zen Kaçıkları" romanından faydalanılmıştır).

Duygusal ve siyasi maceramıza dönersek: Özel Detektif John Blacksad son günlerde yolsuz kalmıştır. Zilliği kırmak, yani züğürtlükten kurtulmak için, Hewitt Mandelina (Kaplumbağa) adlı yaşlı ve varlıklı bir adamın özel koruması olmayı kabul eder. "Şanslı olmak ya da olmamak... Ne demek olduğunu açıklayabilecek var mı? Ben açıklayamam da... İnsan ölene kadar, sağken şanslı mıydı değil miydi bilemez diye düşünüyorum. Ölünce de iş işten geçmiş demektir zaten" der Blacksad'in iç sesi. Böyle başlar macera ve arada iç ses devreye girer anlatıcı olarak.
Las Vegas'ta kumar son hızla döner, içki su gibi akar, fuhuş sektörü işler, açıkhava partileri tam gaz devam ederken; ilerideki Arizona çöllerinde devasa bir mantar bulutu görünür. Vegas'ta eğlenen insanlar, üçüncü dünya savaşının nükleer kıyametine doğru neşeyle sürüklenen pasif asalaklar gibi görünüyordu... Atom Bombası patladıktan sonra, bombadan salınan enerjinin ve patlamanın büyüklüğü nedeniyle, Everest Dağından bile daha yüksek dev bir mantar bulutu oluşur. Bu mantar bulutunun büyüklüğü ve şekli Rayleight-Taylor dengesizliği denen fiziksel bir olgu tarafından dikte edilir. Nagasaki'de patlatılan atom bombasının yarattığı mantar bulutunun büyüklüğü 13.700 metreyi aşmıştır.
(Bilgiler Evrimağacı.com'dan alınmıştır.)

(https://farm5.staticflickr.com/4913/45553790474_62221059b4_o.jpg)

Blacksad yeni işinde, kayıntı için Hewitt Mandelina'ı koruyacak, onun parasını çalanları enseleyecek, dolandıranların façasını biraz aşağı alacaktır. Blacksad, Mandelina'ın parasını çalan adamı enseleyince, kendisini laf arasında "gerçek kabadayı" olarak tanıtır.
Kadınlarla arası iyidir. Manitalar ona tav olur. Elini korkak alıştırmaz; sert döver, güzel sever. Adaletin yerini bulması için gerekirse yargılamayı da infazı da kendi yapar.
Tek dersten çakarak üniversiteyi terketmiş, ikinci dünya savaşına katılmış,
hayatta görmediği rezillik kalmamış tam bir hergeledir.

Bu macerada, Blacksad eski dostlarıyla karşılaşır. İlk macera olan "Gölgeler Arasında Bir Yerde"den hatırladığımız Komiser Smirnov (Kurt) ve eşi Doroty ile bir resim sergisinde karşılaşır. Doroty'nin davetinden kurtulmak için gittiği "Atom Konferansı"nda da eski dostu Profesör Otto Liebber'i (Baykuş) görür. Daha sonra neşeli gazeteci dostu Weekly (Sansar) da ortaya çıkar. Weekly'yi ikinci kitap olan "Arktik Irk"tan hatırlıyoruz. Konferansta, profesör'le görüşmek isteyen Blacksad'e, gözlüklü, ciddi görünen, fiziği düzgün bir kadın engel olur. Bu kadın Yazar Alma Mayer'dir. Konferansı düzenleyen Gotfield Vakfının Başkanı zengin fakat kaypak, ürkek ve korkak işadamı Samuel Gotfield'in sevgilisidir Alma. Samuel Gotfield'in çevresine topladığı; yazar, ressam,oyuncu, bilim insanı, heykeltraş, şair, fotoğrafçı gibi entelektüel sol gruba "12 Havariler" denmektedir. İşte Alma Mayer de bu 12 havariden biridir.  "Love Story" filminde olduğu gibi bazen böyle büyük aşklar küçük çekişmelerle, tartışmalarla başlar. Blacksad ile Alma'nın arasında bir elektriklenme olur. Blacksad gözlüğün ardını sezer; ne de olsa eski kulağı kesiklerdendir o. Alma, polisi çağıracağını söyleyince ; Blacksad: "Kızacak bir şey yok tatlım. Başa dönelim... Herkesin ikinci bir şansa hakkı vardır" der. Neyseki profesör gelip ortamı yumuşatır.

(https://farm5.staticflickr.com/4850/45364477055_5768a9a222_o.jpg)

Gotfield'in sahilde verdiği partiye katılan Blacksad, burada 12 havarilerle tanışır. Çılgın Şair Greenberg (Aslında Şair Allen Ginsberg), arkadaşlarına, tam beat kuşağının yarattığı "Counter-Culture=Karşı-Kültür" kavramına uygun bir şiirini okumaktadır. Gecenin sonunda, bir kiralık katil olan Ribs (Timsah), Profesör Liebber yerine, Profesörün şapkasını takan Doktor Otero'yu öldürür. Cinayeti araştıran Blacksad, mesleki kıskançlık nedeniyle cinayeti işlediğini zannettiği Kimyacı Laszlo Herzl'ün, aslında Nazi Toplama Kampından sağ olarak kurtulmuş ve daha sonra Nazi savaş suçlularını avlayan bir örgüte katılmış birisi olduğunu öğrenir. Laszlo Herzl'den , hiç ummadığı bir şey daha öğrenir: Profesör Otto Liebber, toplum yararına çalışan masum birisi gibi görünse de, II.Dünya savaşı yıllarında ve öncesinde, Adolf Hitler'in bilimsel araştırma grubunda görev yapmıştır. Liebber: "Yaşamım dev bir yanlıştan ibaret... Yeni bir düzen kurmak, daha iyi bir Dünya yaratmak umuduyla Ülkeme (Almanya) döndüm... Her şey, gelmiş geçmiş en büyük felaketle (II.Dünya Savaşı) sonuçlandı. Yanlış tarafta yer almışım." diyerek anlatır büyük hatasını ve yanlış seçimini. İnsanın ne olduğunu ve ne olacağını yaptığı seçimler belirler. Profesör şimdi çok pişmandır. Profesör Otto Liebber'in, babası "Çoban" lakaplı Peder Friedrich Liebber ile birlikte yapılmasını sağladıkları "Dev Akvaryum"da bulur Blacksad onu. Profesör şöyle der Blacksad'e: "Balıklar çok tuhaf John biliyor musun? Şuradaki maviyi görüyor musun? Korkunç bir yırtıcı. Aslında başlıca avı şu çevresindeki minicik balıklar... Ama ömrünün bittiğini anlayınca küçük balık sürüsüne yaklaşarak kendisini yiyip bitirmelerine izin veriyor.(Burada profesör kendisini mavi balık metaforu ile anlatıyor). Belki de onlardan af dileme, onlara borcunu ödeme biçimi bu. Doğa, bilgedir; bir yaşam söner ki öbür yaşamlar devam etsin...Yaşam boyu çok yanlışlar yapılır. Doğaldır, öğrenmenin başka yolu yok ki... Senin yanlışlarının bedelini başkaları ödediğinde durum acıklı olur. Adaletsiz, acımasız, üzücü". Profesör, daha önce de, girişinde "Everbody deserves another chance=Herkesin ikinci bir şansa hakkı vardır" yazan ve babasının bir zamanlar rahiplik yaptığı kilisede pişmanlık gözyaşları dökmüştür. Bu samimi pişmanlık Blacksad'i etkiler ve eski dostuna yardım etmeye karar verir; evet hayatta herkes ikinci bir şansı hakeder.

(https://farm5.staticflickr.com/4832/45369869385_2ebed7e615_z.jpg)

Maceranın adı olan "Kızıl Ruh" nereden geliyor? Rus Ressam Sergey Litvak'ın yaptığı "Kızıl Ruh" adlı tablo veya tablolar; hem Dünyanın nükleer güç dengesini etkileyecek kadar önemli bir sır saklıyor, hem de Senatör McCarthy'nin körüklediği komünizm korkusuna neden olan "Kızıl Ruh"u temsil ediyor. Dönem Amerika'da cadı avı gibi kızıl komünist avının yapıldığı bir dönemdir. Kızıl avını Senatör Gallo (Aslında Senatör McCarthy'yi temsil ediyor), FBI ile işbirliği halinde yürütmektedir. FBI'ın, 12 havarileri himaye eden zengin Samuel Gotfield'e yaptığı baskı, neredeyse bu kaypak adamın aklını kaçırmasına neden olur. Ölüm korkusu içine yerleşir. Uluslararası güç dengesi, "Nükleer Güç Dengesi"ne bağlıdır. Bu aslında, düşman füzelerini gönderdiğinde, karşı füzelerin gönderilmesiyle dünyanın sonu geleceğinden; tarafların ilk füzeyi gönderemediği bir "dehşet dengesi"dir. FBI ajanları, Gotfield'e, "Nuh Projesi"nden bahseder. Kıyamet gününde "Seçilmişler Listesine" onu da alacaklarını söylerler. Az sayıda insan, herşeyin sağlandığı korunaklarda yaşayabilecektir. Gotfield çözülür ve himaye ettiği insanlara ihanet eder. 12 havariler bir bir tutuklanmaya başlanır. Operasyonu FBI yürütmektedir. Ajanlar Alma Mayer'i de götürmek üzereyken; Blacksad, sahte kimlikle kendisini FBI ajanı olarak tanıtarak ve diğer ajanları mandepsiye bağlayarak Alma'yı kurtarır.

Blacksad, Alma Mayer'i, dostu Weekly'nin evine götürür.
-Weekly: "Vay, bayağı güzelmiş bu seferki!"
-Blacksad: "Birkaç gün burada saklamam gerek, FBI peşimizde".

Blacksad, bu diyalogdan sonra, Weekly'yi, "Hadi iyi günler. Altında kalmam bu iyiliğin" diyerek gönderir ve kapıyı içeriden kapatır. Weekly, "Fik Fik" yapacaklar düşüncesiyle, hınzırca gülümsedikten sonra; "He He He! FBI numarası güzeldi. Bayağı kullanabilirim bu numarayı ben de lan" diyerek merdivenlerden iner. Evin içinde, Blacksad: "Rezil Weekly! Evi mi daha pis yoksa ruhu mu? Bilmesi zor. Her şeyin seninle yatmak için tezgâh olduğuna kesinkes inanarak gitti" der Alma'ya. Alma'nın :"Öyle değil mi?" sorusu, fitili ateşlemeye yeter. Blacksad, Alma'nın gözlüğünü usulca çıkarır. Pikapta, Ella Fitzgerald'ın "That Old Black Magic=O Eski Kara Büyü" plağı dönmektedir. Söz yazarı, "Aşkı", çok güçlü "Kara Büyü" metaforu ile anlatmış. Şarkının canlandırıcı ve heyecanlandırıcı ritmiyle, aşıklar için, Weekly'nin pis evi cennete döner. O anda Blacksad'in, ne nükleer savaş tehlikesi ne de Dünyanın sonu umurunda değildir.

"That old black magic has me in its spell
That old black magic that you weave so well

(O eski kara büyü bağladı beni,
Çok iyi becerdiğin o eski kara büyü)

Icy fingers up and down my spine
The same old witchcraft when your eyes meet mine
The same old tingle that I feel inside

(O buz gibi parmaklar gidip gelir sırtımda
Gözlerin gözlerime değince o eski bildik büyü
İçimde hissettiğim o aynı tatlı ürperti)

İşte o eşsiz anlara Ella Fitzgerald böyle eşlik eder şarkısıyla. Blacksad, Alma'ya söz verir; onu Niagara Şelalesine götürecektir.

Bir zaman sonra, Alma, Niagara'nın seyir terasında, sarı zemin üzerine çiçekli kolsuz elbisesiyle, Blacksad'i bekler... Blacksad gidebilecek midir randevuya? Yoksa eski dostuna yani, Profesör Liebber'e yardım etmek için FBI ile pazarlık mı yapacaktır?

Profesör Liebber'in, Ressam Sergey Litvak ile; nükleer dehşet dengesinin sürmesinin sağlamak için kurduğu müthiş plan nedir? İnsan, Dünyayı felaketten kurtarmak için vatandaşı olduğu ülke aleyhine casusluk yapabilir mi?

Bu sorular macerada cevaplanıyor. Ya "Aşk!". İnsan aşkını feda edebilir mi?
Şarkıda denildiği gibi;

"The mate that fate had me created for
And every time your lips meet mine

(Kader senin için yarattı beni
Ve dudağının dudağıma her değdiğinde...)

Baby down and down I go,
All around I go
In a spin, loving the spin that I'm in
Under that old black magic called love.

(Dibe vuruyorum bebeğim
Gitgide daha derinlere
Dönüp duruyorum bir burgacın içinde...
Tutulmuşum bir kere AŞK denen o eski kara büyüye..."

Böyle bir duyguyu yaşayan insanın yaşamında aynı hisleri tekrar duyması mümkün müdür? Zaman durmaz, mola vermez, akar gider... O eski kara büyü bozulmuştur bir defa... Ne kadar güçlü olursa olsun büyü tutmaz artık bir daha...

İkinci kitap olan "Arktik Irk" düzeyinde olmasa da bu macera da çok güzeldi; soğuk savaş, ihanet, pişmanlık, nükleer güç dengesi, casusluk, komünist avı, cinayet, sanat ve sanatçılar atmosferinde yaşanan güzel bir aşk hikayesi anlatılıyor.

Yazar Canales, sağ ve sol aşırılıklardan yana değil; daha ortada, insanlık değerlerinden yana bir tutum sergilemiş eserde. Uzakdoğulu bir bilge der ki: "Orta yolu izle, öyle ki orta yolu izleme konusunda bile orta yolu izle".

Sevgiyle kalın ve kendinize iyi bakın.

(https://farm5.staticflickr.com/4833/31343961147_8c2a8e854c_z.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 12 Aralık, 2018, 08:37:14
Yine muhteşem bir yazı olmuş.

Emeğine sağlık Pederim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: alan ford - 12 Aralık, 2018, 09:48:34
Alıntı yapılan: peder clemente - 11 Aralık, 2018, 19:59:03

...Şair Allen Ginsberg'in, benzer yöntemlerle yazdığı "Howl=Uluma" şiiri, beat kuşağını anlatan bir manifesto ve "beat arkeolojik kazı sahası" gibidir. Amerikan Hükümetince kitabı yasaklatılmış, yayıncıları mahkemede yargılanmıştır. "Kaddish", Musevilikte, ölüler için cenazelerde okunan yas duasıdır. Allen'in annesi akıl hastalığından muzdaripti. Hastanelerde yattıktan sonra 1956'da öldü. Cenazeye katılamayan Allen, cenazede yeterli sayıda erkek bulunmadığı için Kaddish'in okunmadığını öğrendi. İki yıl sonra, bir arkadaşıyla annesinin mezarı başında Kaddish duasını okur ve eve dönünce, ölüm düşüncesinin sorgulamasıyla dolu "Kaddish" şiirini yazar.

Bahsi Geçen Howl'un grafik romanı da yakın zamanda Subpress yayın evinden Uluma adıyla çıktı. Meraklılarına buradan not düşelim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: yunusmeyra - 12 Aralık, 2018, 12:03:46
takipteyiz  :) güzel yazılar tarihsiz oluyor; ne zaman okusak keyif aldığımız, merakla takip ettiğimiz, not aldığımız metinler... teşekkürler
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 12 Aralık, 2018, 18:48:36
    Değerli Adminim Hanac'a, usta işi katkıları, eklediği resimler, yazı düzenlemesi ve yorumu başlığa taşıdığı için teşekkür ederim.
     Dostlarım alan ford ve yunusmeyra'ya da katkı, yorum ve beğenileri için teşekkürler.

Alıntı yapılan: alan ford - 12 Aralık, 2018, 09:48:34
Bahsi Geçen Howl'un grafik romanı da yakın zamanda Subpress yayın evinden Uluma adıyla çıktı. Meraklılarına buradan not düşelim.

"Howl"un grafik romanının kapağı aşağıda. Fiyatı biraz tuzlu.

(https://farm8.staticflickr.com/7811/46685076441_afc5034db8_z.jpg)


    "Howl"un, Türkçesini "beatkusagi.com"dan okudum. hakikaten farklı bir kafanın ürünü... O güne kadar hiç yazılmamış türde bir şiir. Yazımı değiştirmeden, Beat Kuşağı ile ilgili dipnot gibi aşağıdakileri eklemek istiyorum. "Kızıl Ruh" adlı eserde: Şair Greenberg'in, kumsalda arkadaşlarına okuduğu şiir direkt olarak, Şair Allen Ginsberg'in "Howl=Uluma"şiirinin giriş bölümü. Şöyle başlıyor:
"Gördüm kuşağımın en iyi beyinlerinin delilikten harap olduğunu;
açlıktan geberen çıplak histeriklerin kara sokakların şafağında bozuk kafalarıyla mal aradığını gördüm..." diye devam ediyor.
"beatkusagi.com"da, Şenol Erdoğan çevirisi:
"Gördüm kuşağımın en iyi beyinlerinin çılgınlıkla yıkıldığını,
  histerik çıplaklıkla açlıktan geberdiğini..." şeklinde.
    Jack Kerouac adlı duygusal ve kafa dengi yazar, tamamen doğaçlama olarak; "Yolda"yı üç haftada, "Zen Kaçıkları"nı on yazım seansında, "Big Sur"u on gecede yazmış, bitirmiş.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: memospinoz - 12 Aralık, 2018, 19:12:18
Beat kuşağı muhabbetine sayın köstebek beyi de bekliyoruz.  :-* :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 09 Ocak, 2019, 17:30:42
BLACKSAD -4-
A Silent Hell = L'Enfer, Le Silence
CEHENNEM, SESSİZLİK
Yazar: Juan Diaz Canales
Çizer: Juanjo Guarnido


(https://farm5.staticflickr.com/4892/45769879695_3406ee5b4c_z.jpg)

İlk panellerde, yüzü görünmeyen biri, beyaz bir tozu kaşıkla ezerek paketler, şişelerin üzerinde zehir yazısı da vardır; meçhul kişi paketle uzaklaşır. Bir caz kulübüne geçeriz sonra. Özel detektif John Blacksad (Kara Kedi) ve Gazeteci dostu Weekly (Sansar), bir striptiz show izlemektedirler.
Oraya Junior Harper adlı bir müzisyenle (Horoz) buluşmak için gitmişlerdir; ancak Jr.Harper randevuya gelmez, belki de gelememiştir. Blacksad, siyahların lobisine gidip bazı sorular sorduktan sonra dışarı çıkar; dışarıda eski yapı bir binanın büyük neon ışıkları ile yazılmış tabelasını görürüz:
"NEW ORLEANS'N JAZZ FUN". Tehlikenin, mücadelenin, sıcağın, bataklıkların, batakhanelerin, blues &caz müziğin, karnavalın, eğlencenin ve acılarla dolu zor yaşamların mekânı New Orleans'tayız.
Maceranın ana temaları belli olmuştur:

1. Caz ve Blues ile uyuşturucu madde kullanımı.
2. İnsanların acılarından yararlanarak para kazanan şeytani kişiler.
3. New Orleans Şehri.


Caz ve Blues'un nitelikleri ile etkileşimlerine biraz değinmek,
yörenin ruhunun ve maceranın daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacaktır.
Caz müziği, New Orleans, New York ve Kansas merkezli şehirli bir müzikti. 20. Yüzyılın başında New Orleans, beyazları ile derilerinin tonu sütlü kahveden abanoz siyahına uzanan ve eli-yüzü her zaman terli insanlarıyla cazın en önemli gelişim merkeziydi. Güneyin en büyük ve hızlı gelişen şehri olarak, hayatını müzik yaparak kazanan müzisyenlere pek çok olanak sunuyordu: Barlar, pavyonlar, caz kulüpleri ve dans müziği çalınan mekanlar. Bu şehir, içinden efsane müzisyenler de çıkartmıştır. Küçücük bir adam olmasına karşın Amerikalı bir caz devine dönüşen Louis Armstrong 1900'de New Orleans'ta doğmuş, her türlü tezgahtan geçtikten sonra müzisyen olmaya karar vermiştir. Macerada bahsi geçen Mardi Gras kutlamaları, New Orleans'ta Şubat veya Mart aylarında yapılıyor. 2019'da 5 Mart Salı Günü başlayacak. Duyurulur. Mardi Gras, Fransızca'da 'Yağlı Salı' anlamına geliyor. İngilizcesi 'Fat Tuesday'.
Hristiyanlık'ta büyük perhiz (Lent) öncesindeki Salı günü bol bol yenilip içildiği için bu isim verilmiş.
Bir nevi, 'Madem perhize gireceğiz, dibine dibine vuralım' felsefesi.

(https://farm5.staticflickr.com/4898/46670938712_ba24896dfe.jpg)

Mardi Gras Lent'in ilk günü başlıyor. Tarihi, Fransız Kralı Bourbon'a kadar uzanıyor.
Bu kutlamalar, 17. Yüzyılda Fransa'dan çıkıp, koloniler vasıtasıyla Amerika Kıtasına gelmiş.
New Orleans'ı 1700'lerin başında Fransızlar kurmuş. 1730'larda, şehrin aristokrat ailelerinin katıldığı balolar şeklinde başlayan Mardi Gras, 1740'larda geçit törenleri ile kutlanmaya başlanmış.
Karnavalın ana renklerinden mor adaleti; altın gücü; yeşil ise inancı simgeliyor. Bu renklerde giyinmek ve aynı renklerdeki boncukları toplamak, Mardi Gras gelenekleri arasında devam ediyor.

Protest bir müzik olarak caz, şifreli bir davranış müziğidir. Caz, öncelikle gecenin müziğidir.
İnsanın kendi içine dönmesine enine boyuna olanak verir. Sonra kentli bir müziktir.
Başlangıcından itibaren Caz'a en yeni ufukları açan etki Blues olmuştur.
Blues, adını çivit rengi olan maviden almaktadır. Batı Afrika kültüründe, çivit rengi, yas törenlerinde "acının ifadesi" olarak kullanılır. Onlar için matem içeren bir anlam taşır. Blues, 400 yıllık geçmişi olan ve temeli Afrika'ya dayanan bir müzik türüdür. 17. yüzyıldan itibaren Afrika'dan getirilen kölelerin tarlalarda çalışırken söyledikleri; hayata dair umutlarını, hüzünlerini, özgürlük düşüncelerini ve derin acılarını anlatan şarkılardan doğmuştur. Afro –Amerikalıların halk müziği adını verebileceğimiz ilk müzik türü, işte bu tarlada çalışırken söyledikleri "work songs" yani iş şarkılarıdır. Köleliğin baskın olduğu dönemlerde köle olarak çalışan insanlar, kendilerini ifade etme özgürlüğüne sahip değillerdi. Bu dönemde Afro-Amerikalıların davul çalmaları yasaktı; çünkü, bunu uzun mesafeler üzerinden bir haberleşme aracı olarak kullanıp isyan çıkarabiliyorlardı. Bunun üzerine gitar yaygınlaşan enstrüman haline geldi. Kendilerine has ritimlerini gitarla çalarak Blues'un karakteristik tınısını yarattılar. Siyahlar, insanın kendini ifade etme şekillerinden biri olan müzikle bir ölçüde kendilerini ifade edebiliyorlardı.

Blues, 1865 yılından itibaren köleliğin kaldırılmasıyla birlikte Amerikan toplumu içinde yayılmaya başlar ve buradan da zaman içerisinde tüm Dünyaya yayılır. 1910'lu yıllardan itibaren ise Blues, Amerika'da birçok şehre yayılır. Bu şehirlerdeki kültürle ve müzikle harmanlanır ve yeni Blues türleri ortaya çıkar; bunlardan bazıları, Delta Blues, Memphis Blues, Texas Blues ve Chicago Blues'dur.
Delta Blues, nota ve ölçü kullanılmadan yapılan bir müzik türüdür. Ağıt'ın baskın olduğu bir müzik türü olarak öne çıkmaktadır. Delta Blues bu ismi, pamuk tarlalarında çalışan Afro-Amerikalıların ürettiği bir müzik türü olarak Mississippi Deltasından almaktadır. 1930'lu yıllarda ise Blues Müzik;
Tampa Red, Lonnie Johnson, Sonny Boy Williamson, Big Bill Broonzy (Maceramızdaki müzisyenlerden birinin adı da Big Bill Lenoir) ve Robert Johnson önderliğinde caz müziği ile harmanlanmıştır.
Çıkış aşamasında hiçbir müzik aleti olmadığı için ritm tutarak bu müziğe başlanılmıştır.

(https://farm8.staticflickr.com/7863/45999071034_c768738091_n.jpg) (https://farm8.staticflickr.com/7898/46671019422_4ea1d8ca86_n.jpg) (https://farm8.staticflickr.com/7858/45999069774_d89ea1dbc1_n.jpg)

(https://farm8.staticflickr.com/7881/45999069734_af1cc02cfd_n.jpg) (https://farm8.staticflickr.com/7802/45999069544_52d435ebb1_o.jpg)

Blues, özünde en çok ritim özellikleriyle dikkat çekmektedir.
İlerleyen süreçte ise gitar ve armonika (mızıka) eşliğinde bu müzik türü daha da gelişmiştir.
Bu müzik türünde en değerli ve en önemli enstrüman 'clap' yani el çırpmasıdır.
Son House'un "Grinnin'In Your Face" adlı şarkısı sadece vokal ve ritim olarak da 'clap' ile kaydedilmiştir.
Yüzünüze sırıtan iki yüzlü insanları anlatan tam bir blues şarkısıdır:

"Yüzüne sırıtan insanları umursama/Sadece şunu aklında tut/
gerçek bir dost bulmaktan zor bir şey yoktur/Annen senin hakkında konuşur/
Kızkardeşin, erkek kardeşin konuşur/Bazen onlar nasıl yaşadığını düşünmez, dostun düşünür/
seni havaya fırlatırlar/yere çalarlar/dibe çekerler/seni ordan oraya taşırlar..."
 

Blues, 20. Yüzyılın başında, 12 ölçülü geleneksel sistematiğini bulmuş, gevşek ve esnek bir müzik biçimiydi; diğer siyah müzik biçimlerinden daha fazla Afrika müziğinden ögeler taşıyordu.
Blues'un formu, genellikle Afrika ve Afro-Amerikan müziğinde bulunan "çağrı ve cevap" düzeniyle akor dizilerinin tekrarlayan döngüsüdür. 12 ölçülük Blues, popüler müzikte en çok kullanılan akor yürüyüşüdür.

Genellikle ressamların uzun ömürlü oldukları fakat cazcıların kısa yaşadıkları söylenir.
Gece, alkollü içkiler, nikotin, uyuşturucu maddeler ve otel odaları birleşince cazcı efsane oluyordu, çünkü erken ölüyordu. Uyuşturucu madde bağımlısı cazcılar arasında: Chet Baker, Miles Davis, Charlie Parker, Louis Armstrong, Ray Charles sayılabilir. Bunlar, ruhlarındaki karmaşayı sakinleştirmek için mi?
Yoksa daha mükemmel eserler üreterek rekabette öne geçmek için mi bilinmez; şöhret ve para sahibi olmalarına rağmen trajik hayatlar sürdüren, kendi ruhları ve canlarıyla beslenen eski usul cazcılardı.
Miles Davis, eroin bağımlılığından kurtulmak için kendisini, babasının çiftliğindeki bir kulübeye iki hafta kapattı. Ray Charles, 1965'te eroin bulundurmaktan tutuklandıktan sonra, hapis yatmaktan bir yılını klinikte geçirerek kurtuldu; ailesinden defalarca özür diledi. Chet Baker, yüksek dozun etkisi altında, kaldığı otelin balkonundan düşüp öldü. Charlie Parker, uyuşturucu bağımlılığından dolayı genç yaşta hayatını kaybetmiştir. Uyuşturucu madde, genellikle de yüksek doz nedeniyle ölen efsane müzisyenler de var: Janis Joplin ve "The Doors" Grubunun lideri, vokali, söz yazarı, besteci, şair Jim Morrison gibi.
Jim Morrison 1971'de öldüğünde henüz 28 yaşındaydı. Ünlü ve başarılı aktör River Phoenix, 1993'te, yakın arkadaşı Johnny Depp'in "Viper Room" isimli gece kulübünde aşırı dozdan öldüğünde 23'ündeydi daha. Şu hayatta bir yeteneğin harcanmasından daha fazla acı veren bir şey varsa; o da genç bir yeteneğin adeta kendini yiyerek tüketen bir hayvan gibi hayatını sona erdirerek, insanları üretecekleri eserlerden mahrum bırakmasıdır. Çünkü, bir sanatçının yaşamı sadece kendisine ait değildir.

(https://farm8.staticflickr.com/7883/46723933051_93ca1f5579.jpg)

Cadillac Records adlı 2008 yapımı filmde önemli blues sanatçılarının hikayeleri anlatılır.
Bu müzisyenlerden bazıları (Örneğin:Little Walter), hiç çözemedikleri dertlerinin yumağına öyle bir dolanmışlardır ki, orada kaybolup gittiklerinde trajik hikayeleri gözlerinizi yaşartır. Ülkemizde en çok Müslüm Gürses ve Bergen, bu müzisyenlere benzer hayatlar yaşamışlardır. Filmde de görülebileceği gibi, o yıllarda Amerika'da sistematik olarak uygulanan ırkçılık ve ayrımcılığa maruz kalmışlardı.
Önemli bir Blues müzisyeni olan Muddy Waters, 1941'de Amerikanın güneyinde tarlada çalışırken, Alan Lomax adlı folk müzik araştırmacısı sesini kaydeder. Sonra, Muddy Waters Chicago'nun yolunu tutar. Orada, sonradan kankası olacak olan Armonikacı Little Walter ile tanışır. Yanlarındaki Jimmy Rogers  ile birlikte çalışmaya başlarlar. Muddy Waters'un, "Hoochie-Coochie Man" şarkısı ünlü olur.
Bütün Blues şarkıları hüzünlü değildir. Bu şarkı gibi eğlenceli olanları da vardır.
Şarkıda Hoochie-Coochie Man'in sırrı anlatılır:

"Çingene bir kadın, ben doğmadan önce anneme,
'adeta silahın oğlu bir erkek çocuğun olacak,
Bu hoş kadınları zıplatıp bağırtacak' dedi.
7. ayda, 7. Günün, 7. Saatinde, 7. Doktor dedi ki
'iyi şansla doğdu bu çocuk' ve görüyorsunuz
700 dolarım var ve benimle dalga geçmeyin.
Ben hoochie-coochie adamım".


Filmin sonunda, anlatıcı Willlie Dixon (Besteci, yazar, aranjör):

"Muddy Waters ve Wolf'un söylediği bütün şarkıları ben yazdım. Öyle bir müzik yaptık ki, zamanla başka tarzlara dönüştü: Rhythm and Blues, Rock and Roll, Hip Hop. Ne çalarsan çal bebeğim içinde biz olacağız. Üzerine biraz Blues serpersen büyür ve fena kabarır. Çünkü biz hoochie-coochie tohumuyuz. Hah!Hah!Hah!" der.

Filmde, Rock and Roll'u başlatan kişi olan Chuck Berry'nin çıkışını da görürüz. Bir süre sonra asıl parsayı Elvis Presley topladı. Chuck Berry televizyonda Elvis varken şöyle der: "Bayanlar ve Baylar, işte karşınızda yeni kralınız Elvis Presley". O günlerde kimse bu siyah müzisyenlere şans vermezken Leonard Chess adlı Musevi bir müzik yapımcısı, ırkçılığa aldırmadan bu müzisyenlere peşpeşe plaklar yapar. Willie Dixon'ın anlatımıyla: "Leonard Chess insanların rengine hiç bakmazdı. Önemli olan paranın rengiydi. Kendini örtecek kadar yeşil kazanabiliyorsan, artık Yahudi çocuk olmazsın; siyah çocuk da olmazsın. Sen artık Cadillac'a binen bir adam olursun... Eğer gitar çalıp, yürekten şarkı söyleyebiliyorsanız, insanlar Superman'den bile beter olabileceğinizi anlamaya başlamıştı... Ve bu 1950'lerde siyahlar için oldukça güçlü bir histi. Chess Recording, her başarılı plaktan sonra sanatçısına bir Cadillac hediye ettiği için "Cadillac Records" olarak anılmaya başlanır.

Filmde, Beyonce de, Etta James adlı kadın Blues sanatçısını başarıyla oynuyor ve şarkılarını yorumluyor. Leonard Chess bir sahnede Etta'ya hitaben: "(hüznü ve kederi) İçinde tutmamalısın. Muddy'i biliyorsun. O da hüzünlü söyler ama içinde yaşatmaz. İçinde beslemez. Walter, onu bir bebek gibi taşır. Onu viski ve eroin ile besler. Bırak çıksın içinden" der. Mızıkacı Little Walter karakterini canlandıran Columbus Short'un oyunculuğu ve karakterin sonu yürek paralıyor. Bu oyunculukla ödül de almış. Muddy Waters'un "I'm a rolling stone" adlı şarkısından ismini alan "The Rolling Stones" grubunun vokali, besteci Mick Jagger filmde Muddy'ye şöyle der: "Grubumuza sizin şarkılarınızdan birinin ismini verdik". Rolling Stones gibi rock grupları ilhamını eski Blues'culardan alıyorlardı. O yüzden Muddy Waters gibi bazı blues sanatçıları neredeyse unutulduktan sonra, 1970'lerde "Blues Revival" hareketiyle tekrar Dünyanın gündemine geldiler. İkinci baharlarını yaşadılar. Organizasyonlara katılmaya, TV programlarına çıkmaya başladılar... (Yasemin Çongar, Sevin Okyay, Hasan Bülent Kahraman'ın yazıları, Vikipedia, Charlie Hore'un "Caz dün, bugün, yarın" kitabından ve oğlumun bilgilerinden yararlanılmıştır).

(https://farm8.staticflickr.com/7852/46724002831_4d08196cf0_n.jpg) (https://farm5.staticflickr.com/4839/32849006898_76791c2d4d_n.jpg)

Maceramızda, Caz müzisyeni arkadaşlardan oluşan quartet (dörtlü), Caldonia'lı. Bir yöre ve yerleşim yeri olarak Canales, Caldonia adını vermiş ancak, bence tesadüfi değil. Muddy Waters, B.B.King, James Brown'ın söylediği "Caldonia" adlı bir Blues şarkısı var. Dinamik, canlı ve eğlenceli şarkıda:

"Ayakları kürek gibi/Boyu da sırık gibi/Yarı aç dolaşır/Ama o benim bebeğim/Ne olursa olsun severim ve onun delisiyim/çünkü onun ismi Caldonia/Annem bu kızı bırak diyor/Onu anlamıyor ve hiç sevmiyor/Ama ben onu bırakamam/çünkü onun delisiyim ve onun ismi Caldonia..." der.

Bir de Streamline'dan bahsedelim kısaca: Aerodinamik olarak daha az hava direnci sağlayacak yönde yapılan tasarım şeklidir. Su damlasından yola çıkmış, uçaklarda, denizaltılarda kullanılmış ve bunu otomobiller ve trenler izlemiştir. Film noir türünde, özellikle klasik dönem filmlerinde bu tarzda üretilmiş otomobiller çok görülür. Bu otomobillerin yuvarlak hatlı, estetik tasarımları çok hoş ve albenilidir. Blacksad maceralarında da Guarnido bu otomobilleri başarıyla resimlemiştir.

Bazı örnekler: Cadillac 1948 Pontiac ve Torpedo convertible, 1953 Cadillac Eldorado convertible, 1957 Plymouth sedan, 1952 Buick süper8, Salle 1940 convertible coupe... Hastasıyız.

İnceleme konusu esere dönersek: Blacksad ve gazeteci dostu Weekly, randevuya gelemeyen caz müzisyeni Junior Harper ile buluşamamışlardı. Blacksad ve Weekly ile olan randevusuna gidemeyen Jr.Harper'ı  hapishanede görürüz. Weekly'nin hapishaneye birlikte gittiği kişinin adı Lachapelle Frost, ya da lakâbıyla "Faust"tur (Keçi). Faust'un "Lachapelle Recording" adında bir plak kayıt şirketi vardır. Yetenekli müzisyenleri bulup, meşhur ederek onların sırtından para kazanmaktadır. Jr.Harper, üzgün ve tepkilidir. 'Faust'un yargıç ve savcıların patronu gibi olduğunu, istediğini içeri attırabildiğini' söyler. Faust bu güçlü ve etkili görünümüne rağmen içten içe bir hastalığın pençesinde kıvranmaktadır. New Orleans'ın yakın tarihten gelen büyücü kadın geleneğinin son temsilcilerinden Madam Gibraltar adlı karanlık ruhlu ve karanlık yüzlü büyücü kadının evindeyiz. Madam Gibraltar, ünlü büyücü ve korsan Marie laveau'nun reenkarnasyon geçirmiş hali gibidir. Büyücü Gibraltar, Faust'a kendi hazırladığı ilaçlardan vermektedir. İlacını alan Faust, Blacksad'e mealen şöyle der:

-Kanser hastasıyım.
-Kayıp olan caz piyanisti Sebastian "Little-Hand=Ufak el" Fletcher, benim oğlum gibidir, onu bul. Parayı düşünme. Sebastian'ı kaybetmek istemiyorum.


(https://farm8.staticflickr.com/7814/46671188962_d491bc8e15_c.jpg)

Blacksad işi alır: ancak, film-noir kuralı mutlaka işleyecektir: Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Bu kadar kara film izledim, hiç göründüğü gibi çıktığını görmedim. Eseri kısaca değerlendirirsek: Blacksad'in bu macerası da kalite çıtasını yükseklerde tutuyor. Canales, karakterleri muhteşem yazmış; okuyucusunu yavaş yavaş çözülen olay örgüsü ile trajik sona hazırlıyor. Guarnido'nun çizimleri; capcanlı, renkli, karakterleri ve onların duygularını aktarmada son derece başarılı. New Orleans fonu da gerçek gibi sanki. Guarnido, bu eser ile 2011 yılında en iyi çizer dalında "Eisner" ödülünü kazanmış.

Blacksad ile Weekly caddeye çıktıklarında, kendilerini ezmek üzere olan bir otomobilden son anda paçayı kurtarırlar. Otomobilden aygır gibi özel detektif Ted Leeman (su aygırı) iner. Paraya karşı zaafı olan bu müptezel detektif, maceradaki önemli karakterlerden biridir. Birileri onu kullanmaya çalışırken, kendi aklınca o da başkalarını kullanarak yolunu bulmaya çalışır. Faust, Sebastian'ı bulma işini  önce ona vermiş, ancak sonra işi ondan alıp Blacksad'den işi yapmasını istemiştir. Aygır, bu kıskançlıkla maraza çıkarmaktadır. İleride daha da beterlerini çıkaracaktır.

Sonraki panellerde, Blacksad, Sebastian'ın eroini aldığı "Ebony" adlı bara gider. Sebastian'ın izini sürmektedir. Aynı zamanda eroin de pazarlayan bar çalışanları ile Blacksad arasında şiddetli bir kavga çıkar. Bar tezgahının arkasındaki adam tezgahın altından beyzbol sopasını çıkarır. Blacksad'in kafasında patlayacak olan kalın sopa, onun eğilmesi ile bar fedaisinin suratını Çarşamba pazarına çevirir; o artık dişsiz biridir. Çevik bir atlayışla tezgahı geçen Blacksad sopayı yakalar ve barmenin gırtlağına sopayı sert şekilde bastırarak nefessiz kalan adamı konuşturur. Maceranın başında gördüğümüz maskeli adam, fare zehiri gibi berbat bir uyuşturucuyu, Sebastian'a vermek üzere onlara teslim etmiş; onlar da Sebastian'a vermiştir. Birisi Sebastian'ı kötü uyuşturucularla zehirleyerek öldürmek istemektedir. Bu kişi kimdir?

Şimdi Sebastian'ı tanıma sırası. Sebastian "Ufak El" Fletcher (uzun kulaklı  bir köpek), mahzun mahzun bakan, ince uzun birisidir. Hassas, duygusal ve vicdan sahibidir. Kibar elleri vardır. Dehâ derecesinde yetenekli bir müzisyendir. Caz piyanistidir, bestecidir, icracıdır, şarkı da söyler. Hamile eşi Hannah ile belediye otobüsünde görürüz onları. Günlerdir eve uğramamaktadır. Ortadan yok olmuştur. Hannah, 'Faust'un, kendisine yardım ettiğini, Sebastian'a da yeni plak yapmaya söz verdiğini' anlatınca; Sebastian kızar ve otobüsten atlayarak uzaklaşır. Sebastian, Faust ile ilgili çok şey biliyor fakat anlatamıyor gibidir sanki. Hannah ise hamile haliyle otobüste zemine düşer. Zor durumdadır. Bundan sonrası SPOILER olabilir uyarısıyla birlikte maceranın tamamını anlatacağımı belirtirim. Çünkü böylesi, bu inceleme yazısı için daha iyi ve anlamlı olacak. Macerayı hâlâ okuyamamış olan varsa ve sonunu bilmek istemiyorsa; bundan sonrasını okumayabilir notunu düşmüş olayım.

Sebastian'ı aramaya devam eden Blacksad, onu plakçı dükkanlarına sorar. Dükkandan çıkan Blacksad, Büyük Bill Lenoir (Eşek) adlı sokak müzisyeni ile karşılaşır. Acılı geçmişinin izleri, Büyük Bill'in eksik bacağından anlaşılmaktadır. Onu takip eden talihsizlik ve belalardan kaçacak iki bacağı yoktur. Büyük Bill, çevresinde toplanmış çocuklara "Cehennem ve Şeytan"la ilgili bir şarkı söylemektedir:

"It's a long long lane  that hes no turning
And it's a fire that always keeps on burning

(Bu çok ama çok uzun bir yol!
Dönüşü olmayan ve hiç sönmeyen bir ateş!)
Mister Devil down below pitchfork in his hand
That's where you're gonna go do you understand?

(Bay şeytan elinde yabasıyla aşağıda
İşte gideceğin yer orası anlıyor musun?)

(https://farm5.staticflickr.com/4841/46671189432_08d6da6514_c.jpg)

Blacksad'in soruları üzerine Büyük Bill, eskiden; Sebastian (köpek), Jr.Harper (Horoz), Fakir Joachim adlı trompetçi (kedi) ve kendisinin (Eşek), "Quartet=Dörtlü" olarak birlikte çalıştıklarını, sokak müzisyenliği yaptıklarını anlatır. Adeta "Bremen Mızıkacıları" gibidirler. Canales'in, quartet'in hikayesini kurgularken, bremen mızıkacıları masalından esinlendiği açık. Masalda, yaşlanan ve sahibi tarafından sokağa atılan eşek, bir süre aç kaldıktan sonra şarkıcı olup para kazanmak için Bremen'e doğru yola çıkar; yolda, kendisi gibi çaresiz olan köpek, kedi ve horoz da ona katılırlar... Kulübedeki yiyecekleri görünce birlikte yaşamaya karar verirler. Bremen yerine New Orleans'ı koyunca hikayeleri benzer.

Bizim dörtlüye dönersek: Aynı kaderi paylaşmışlar, benzer acıları çekmişlerdir. Ortak bir geçmişleri vardır. Bütün caz müzisyenleri gibi zor bir çocukluk dönemi geçirmeleri yanında özel talihsizlikler de yaşamışlardır. Aynı memleketlidirler. Çocuklar, Büyük Bill'in arabasını çalınca onların  peşinden koşturur. Arabadan düşen eski bir el ilanı Blacksad'in ilgisini çeker. İyi bir detektif her ayrıntıya dikkat etmelidir. Bazen küçük bir ayrıntı, detektifi sonuca götürebilir. Tıpkı bu el ilanı gibi. El ilanında: Dr. Dupre'nin "Sonsuz Yaşam" adlı ilacının reklamı vardır. Blacksad, el ilanını incelerken, yanına Faust'un oğlu Thomas (Koç) gelir. Thomas ile ayakta başlayan konuşma yemekte devam eder. Thomas: 'Lenoir, Joachim, Junior, Sebastian ve babası Faust'un Caldonia'lı olduklarını ve Gullah denilen güneyli bir lehçeyle konuştuklarını; babasının Sebastian'ı keşfettiğini ve üne kavuşturduğunu, birlikte kardeş gibi büyüdüklerini' anlatır ve Blacksad'den işi bırakmasını ister. Çünkü paraya ihtiyacı vardır. Kendisi tam zil kalmıştır, babası da hastadır. Daha sonra babasıyla, gemi güvertesinde yaptıkları konuşmadan; karısının, tüm parasını iç edip aşığıyla yemek üzere kendisinden ayrıldığını öğreniriz. Şeytani babası, Thomas'ın, Sebastian'ın eşi Hannah'a yardım etmesinden ve ona destek olmasından hoşlanmamaktadır. Parasız ve gururlu oğlu Thomas ise zengin babasına eyvallah etmeden "Elveda Baba..." diyerek onunla yollarını ayırmıştır. İşte bu şartlarda, işi bırakması istenince Blacksad bozulur ve masayı terk eder.

"Wild Note" adlı caz kulübünün sahibi Carl ile konuşan Sebastian; kulübün bugünkü konumuna gelmesinde kendisinin büyük payı olduğunu söyleyerek, son bir kez daha sahneye çıkmasına izin vermesini ister Carl'dan. Carl ise bu uyuşturucu bağımlısı müzik dehasına güvenmemekle beraber ona bu şansı verir. Sebastian, "Pisen Blues" adlı yeni şarkısını çalacağını söyler Carl'a. "Pizen", yerel Gullah lehçesinde "Zehir" anlamına gelmektedir. Bu zehir metaforu; hem uyuşturucu illetinin niteliğini belirtir, hem de Sebastian'ın müziği ile ilgisini ve hayatının sonunu getirecek tehlikeyi anlatmaktadır. Sebastian'ın, Wild Note'da çaldığı gece olanlar olacaktır. Pisen Blues, ölümün eşiğindeki bir bağımlının elveda notu gibidir. Aynı gece eşi Hannah doğum yapar ve bir oğlu olur. Hannah'a yardımcı olan Faust'un oğlu Thomas'tır. Artık bu yardım ve destek duygusal boyut kazanmıştır. Eve gelen Blacksad, Thomas'ın engellemelerine karşın Hannah ile konuşur. Hannah, 'çekmecedeki bir kağıdın yardımcı olabileceğini' söyler. Çekmecede, sözlerini Büyük Bill Lenoir'in yazdığı "Pisen Blues" adlı şarkının yazılı olduğu kağıt vardır. İnsanların onu ilk duyduklarında akıllarını başlarından alacak kadar güzel bir şarkıdır "Pisen Blues".

Müzisyen Jr. Harper'i arayan Weekly, New Orleans'ın  oteller bölgesine gider. Jr.Harper'ın kaldığı otele girer. Hayat kadınlarının baştan çıkarıcı tekliflerine, görev aşkıyla kahramanca direnen weekly "Görevdeyim" deyince, kadınlar: "Polis misin? Tüfeğini git başka yerde temizle" derler. O hızla merdivenlerden çıkarken çukulata renkli ilik gibi bir fahişenin balkonuna çarparak başı dönse ve hoşafına giden kadının arkasına bakınca feleğini şaşırsa da; odasına çıktığında boş pencereden aşağıya bakınca Jr.Harper'in cesedini görür. Blacksad'e bunun bir cinayet olduğunu söyler. Blacksad de Faust ile görüşmeye karar verir.

(https://farm5.staticflickr.com/4818/46671191822_08fd26fa2d_c.jpg)

Büyücü Madam Gibraltar'ın evinde Faust ile görüşür Blacksad. Büyücü, büyü dansı ile Faust'u iyileştirmeye çalışmaktadır. Faust, anlatması gerektiği kadarını anlatır Blacksad'e. Büyücü Gibraltar'ın verdiği ilaçlı bourbon'u(viski) içen Blacksad: 'Mardi Gras caz müziği festivali ve karnaval'da olduğu gibi insanların maskelerini çıkarmadıklarını ve ikiyüzlü olduklarını' söylerken, Gibraltar'ın kötülük dolu sinsi bakışları onu izlemektedir.

"Ebony" adlı barın kapısındaki fedaiye, maskeli meçhul kişi Sebastian'a vermek üzere tekrar zehir gibi berbat uyuşturucuyu teslim eder ve avucuna da ücretini bırakır. Kedi gibi tırmandığı yerden bu teslimatı izleyen Blacksad, teslimattan sonra ikileyen meçhul kişiyi takip eder. Ana caddeye çıkınca; rengarenk ve capcanlı, müzikle dans eden, maskeler takmış karnaval kalabalığını görünce şaşırır. Yol açmak için kolunu tuttuğu sarışın ve maskeli bir piliç, ayaküstü Blacksad'in bademciğini alır. Boynuna da karnaval boncuklarından bir kolye takar. Blacksad, kötülüğü takip ederken, kötülüğü umursamayan kalabalık, karnaval yaparak eğlenmektedir.

Blacksad'in iç sesi :"Bu maskeli balo gitgide anlam kazanmaya başladı ve maskeler düşüyor" der. Düşüncesine göre: Thomas, yolsuz kaldığı için büyücü Gibraltar ile anlaşarak babasının işini daha çabuk bitirmeye çalışmaktadır. Faust'un servetinin üvey kardeşine gitmesini önlemek için de ona uyduruk uyuşturucu vererek  Sebastian'ı öldürmeye çalışmaktadır. Karısına ilgi göstermesinin sebebi, kıskançlıktan dolayı Sebastian'ın eşini de elde etmektir. Aslında dillendirilen bu düşünceler; film noir türünde okuyucuyu yanlış yöne sevk ederek yanıltmayı amaçlayan ve sürpriz sona hazırlayan "Red Herrings" denilen izlerdir. Thomas da diğerleri gibi bir kurbandır. Aldatılmaya ve kaybetmeye daha yatkın biridir o kadar... Blacksad, meçhul şahsı takip ederken rıhtıma varınca, Büyücü Gibraltar'ın  verdiği ilaçlı Bourbon'un etkisiyle başı dönerek soğuk soğuk terlemeye başlar, midesi bulanır. Bir iskele babasına tutunur. Arkasında, rakibi özel detektif Ted Leeman belirir. Blacksad, iyice köşeye sıkışmış ve açmazda kalmıştır. Su aygırı (Ted Leeman), güçlü kafası ve çenesi ile Blacksad'i kaldırıp denize atar. İlaçlı bourbon ile sersemlemiş ve aygırdan darbeyi yemiş olan Blacksad derinlere doğru süzülürken ve ağır ağır batarken, sinemadaki "zoom" olarak adlandırılan gittikçe objeyi yakınlaştıran kamera hareketi panellerle gösterilir. Sonrası sessizlik... Cehennem imgeleri belirir Blacksad'in zihninde...

Paralel kurguyla Sebastian'ın zihnine geçeriz; o da kafasında ailesi ve dostlarıyla (ya da dost bildikleriyle) kendi sahte cennetini yaşamaktadır... Ta ki kapının zili çalıncaya kadar. Sebastian, zilin sesiyle uyanır; aynı anda da Blacksad, bir anlığına yaşadığı cehenneminden öksürerek uyanır. Kendi cinsinden güçlü bir denizci (parlak renkli, tüylü kedi) Blacksad'i kurtarmıştır. Birisi anlık cehenneminden, birisi de sahte cennetinden uyanırlar. Sebastian, son sahnesine çıkacaktır; Blacksad de maceranın son hesaplaşmasına doğru yol alır. Mantığını çalıştıran Blacksad; Bremen mızıkacılarına benzeyen caz band'in üyelerinin teker teker ortadan kaldırılmaya çalışıldığını çakaroz etmiş ve Büyük Bill Lenoir'in yatağına sanki oymuş gibi yatmıştır. Müptezel detektif Ted Leeman'ın, Bill'i öldürmek için oraya geleceğini tahmin etmiştir. Olayların arkasındaki esrarengiz kişi olan Faust, iki kat ücret vererek tekrar işe almıştır onu. Açgözlü Leeman ise, Faust'un tüm sırlarını öğrenerek ondan şantajla daha para almayı planlamaktadır. Bunun için Büyük Bill'i öldürmeden önce konuşturacaktır. Yataktan Blacksad'in çıkmasıyla şaşıran leeman, kaba kuvveti ile Blacksad'i safdışı bırakacağı sırada arkadan gelen Büyük Bill lenoir, sivri bir kazma ucuyla Ted leeman'ı öldürür.

(https://farm8.staticflickr.com/7890/39759320413_cc658c730e_c.jpg)

Öte yandan, Sebastian'ı arayan Weekly, karnaval sürerken girdiği bir barda, Rose adlı güzel, çıtır bir kadınla tanışır. Kedi olalıberi ilk kez bir fare yakalamıştır. Ancak, bardaki konuşmalardan, Sebastian'ın o gece "Wild Note" caz kulübünde çalacağını duyar duymaz fırlar; bal kutusuna kaşığını daldıramadığı için şansına küfrederek, Blacksad'e haberi ulaştırmak için koşturur. Blacksad de Faust'u bulur ve esrar perdesini kaldırmak için onu konuşturur. Aynı anda Sebastian, "Pizen Blues"u çalmak için son kez sahneye çıkar. Sebastian'ın müzikal anlatımı ve faust'un itirafları ile her şey aydınlanacaktır. Sebastian, kendi hatalarını sayar seyirciye... "fakat bunlar işlediğim en büyük günahla kıyaslanamaz bile. SESSİZLİK günahı... Ve "bu şarkı bunun hakkında" diyerek başlar müzikal bir dille olanları anlatmaya: 'Ortak memleketleri Caldonia'da yıllar önce garip bir hastalık yayılmıştır. Sakat doğan çocuklar. Düşük yapanlar. Ölümler. Dr.Dupre adındaki bir sahtekâr, "sonsuz yaşam" adlı sahte ilacını, halka umut vererek satar ve zengin olur. Toplumların  "bug"unu ve hassasiyetlerini yakalayan istismarcılar; sahte ilaçlarını satarak umutlarını sömürdüğü insanların felaketleri pahasına kendi krallıklarını kurarlar. Dr.Dupre'nin güçlü bağlantıları vardı. Yozlaşmış bir hakimi ikna edip, güçsüz bir toplumu, cahil birine karşı sağır hale getirebilirdi. Getirdi de...

Yıllar sonra... New Orleans'ta, Dr.Dupre, adını değiştirerek  Lachapelle Frost (Faust) ismiyle, "lachapelle Recording" adlı plak şirketini kurdu. Sebastian, Bill Lenoir, Jr. Harper ve Fakir Joachim'den oluşan "caz quartet" de Caldonia'dan gelip, New Orleans sokaklarında müzik yapmaya başlarlar. Faust, Sebastian'daki dehayı farkederek onu meşhur eder ve onun sırtından servetine servet katar. Fakat bu quartet, Faust'un kirli geçmişini ve servetini nasıl yaptığını bilmektedirler. Sebastian, bir yanda elde ettiklerini korumak kaygısı ile sessiz kalırken bir yandan da susturmaya çalıştığı vicdanı ile boğuşmaktadır. Sebastian, vicdanını susturmak için eroine başlar. "Sonsuz yaşam" ilacı davasının tekrar açılmaması için Faust da kirli geçmişinin tanıklarını öldürtmeye başlar. Jr. Harper'ı, müptezel Detektif Ted Leeman'a öldürtür. Faust'un kendisi de, maskeyle yüzünü gizleyerek, zehirli berbat bir eroini Sebastian'a verdirtir; Seb'i bu şekilde yavaş yavaş öldürecektir. Fakir Joachim zaten hastalanarak ölmüştür. Büyük Bill Lenoir'i de Leeman öldürecekken Blacksad kurtarır; o da Blacksad'i.

Maceranın başında, Blacksad'in iç sesi: "Sartre, cehennem başka insanlardır der... Başka insanların hayatını cehenneme çevirebileceğini kabul ediyorum. Fakat aynı zamanda cennetteki partnerin de olabilirler. Benim için cehennem yokluktur. Arkadaşların ve müziğin olmadığı, hayal gücünü teşvik edecek kelimelerin veya duyguları harekete geçirecek güzelliklerin olmadığı..." demişti. Blacksad ile konuşan Faust, şöminenin başında şunları söyler: "Cehennem benim için müzikten yoksun bir yer...Tamamiyle sessiz..."; ardından itiraflarını yapar: Faust kanser değil genetik bir hastalığa sahiptir. Kanı zehirlidir. Oğlu Thomas'ın bu hastalıktan kurtulması ve sağlıklı bir çocuk sahibi olması için çok para harcamıştır...

(https://farm5.staticflickr.com/4810/46724270771_7ec825ff86_c.jpg)

Sebastian'ın eşi Hannah, yeni doğan oğlunu emzirirken bir yandan da bir halk şarkısı söylemekte, onlara kol kanat geren Thomas ise ayakta gülümsemektedir; yeni ailesi artık onlar olmuştur. Şarkı: "Yaz vakti ve yaşam kolay... Balıklar zıplıyor ve pamuk bolca... Baban zengin ve annen alımlı... Sessiz ol küçük bebeğim... Sakın ağlama... Bu sabahlardan birinde şarkı söyleyerek uyanacaksın... Sonra kanatlarını yayıp gökyüzüne bakacaksın... Seni incitecek bir şey olmayacak... Fakat o sabaha dek, anne ve babacığın yanında olacak".

Şarkı sözlerinin sonundaki panelde:
"...There ain't nothin'can harm you
With mommy...
N'daddy
Stand by...
(..Seni incitecek bir şey olmayacak
Anne ve babacığın yanında olacak...)

sözleri yazılıdır ve...  Sebastian zehirli eroin iğnesiyle "altın vuruşunu" yapmış sonsuz uykusuna dalmıştır...  İnsan hayatı da caz'a benzer; swing, bebop, rhythm and blues, gospel, bossa nova dönemleri olsa da sonu hep blues'la biter. Gırnatacı Dr. Ercüment Cengiz'in de dediği gibi: "Hayat bir caz şarkısına benzer evlat... Nasıl ve ne zaman bitireceğini kestiremediğin bir caz şarkısına..."

Faust, hiçbir ceza almadan, mutsuzluğu, yalnızlığı, hastalığı ve vicdanıyla başbaşa kalmadan önce...
Henüz, Weekly'nin haber vermesiyle Blacksad'in şimşek gibi fırlayıp "Wild Note" Caz Kulübünün siyahlara ait tuvaletinin kapısını kırdığında; kolunda iğne ile Sebastian'ı ölü bulmasından önce...

Henüz daha, Sebastian'ın cenaze töreninde; Blacksad'in bir kıyak yaparak, aldığı tüm parayı Thomas'a vermesinden ve yanındaki Hannah ile kucağındaki bebeğiyle yürürken ona bir el selamı çakmasından önce...

Eski parlak günlerindeki gibi, Sebastian'ın son konserine flashback yapalım; piyanosunun başında şarkısının finalini yapar Sebastian: "Ortadan kaybolmaya, uzaklaşmaya çalıştım; fakat vicdanımı sadece uyutabileceğimi onu öldüremeyeceğimi farkettim.... İşte bu şarkı bunun hakkında. Bayanlar ve baylar; Büyük Bill Lenoir ve Sebastian Fletcher'dan 'Pizen Blues'u dinlediniz".


(https://farm5.staticflickr.com/4900/45769886425_f0488b62f9_b.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: alan ford - 09 Ocak, 2019, 23:04:44
 Peder ellerine sağlık, yine şahane bir inceleme. Atın söylediği şarkının bir Bessie Smith şarkısı olduğunu ekleyelim buraya. Blacksad'in ilk macerasında gitarı tıngırdatan maymun da bir Bessie Smith şarkısı söylemektedir. 1920 li ve 30'lu yılların en sevilen seslerinden biri ve blues imparotoriçesi Smith'in 1937'de genç yaşta bir trafik kazası sonucu erken yaşta hayata veda ettiğini, kaza sonrası beyazların hastanesinden gelen ambulansın Bessie'yi almak istemediği ve siyah hastanesine yetiştirilene kadar müdahale için çok geç kalındığını da keza. Blacksad gibi alt metinde sürekli bir ırkçılık karşıtlığı olan bir çizgi romanda Bessie Smith'in sık sık karşımıza çıkması da hiç tesadüf değil bana kalırsa :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 10 Ocak, 2019, 05:13:14
   Yorumun ve değerli katkın için teşekkürler alan ford.Sözünü ettiğin şarkının Bessie Smith şarkısı olduğunu bilmiyordum.Yotube'da, şarkının altındaki ilk yorum:"Blacksad" şeklinde. İnceleme konusu eserde, Büyük Bill Lenoir'in söylediği, "Devil's gonna get you=Şeytan seni yakalayacak" adlı Bessie Smith şarkısını, Blues İmparatoriçesi'nin, buğulu, boğuk ve hüzünlü sesinden şimdi dinledim.Gırtlaktan ve yürekten söylüyor. İnceleme konusu maceramızda şarkıdan sonraki diyalog şu şekilde:
   -Blacksad:"Eğlenceli melodi"
   -Büyük Bill:"Hayatın kendisi gibi kardeşim."
   "cehennem, sessizlik" macerası da sanki tümüyle bir blues şarkısı gibi...
    Irkçılık konusunda haklısın.Kazada, en ağır yaralı Bessie Smith olduğu halde, önce daha hafif yaralı beyazları taşımışlar. Charlie Horn, "Caz :dün, bugün, yarın" adlı kitabının önsözünde: "...Ve cazın tarihi, ırkçılık deneyimleri ve ırkçılığa karşı direnişle öylesine içiçedir ki, bu ikisi birbirinden ayrı tartışılamaz" demiş.Dünyada büyük ekonomik buhran olduğu yıllarda bile, Bessie Smith plaklarının satışları, dev Columbia plak şirketini 1920'lerin sonuna dek ayakta tutmuş.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 10 Ocak, 2019, 15:25:26
Peder çok teşekkürler.

Bu akşam görseller ekleyeceğim.  ;D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hercai - 10 Ocak, 2019, 17:35:30
 Peder Clemente selamlar;
Gönderinizi keyifle okudum. Caz ve Blues'la ilgili yazdıklarınız müzik tercihiniz konusunda ve bu müzik türlerinin kökeni hakkında oldukça doyurucu bilgiler içermekte.
  Alt kısımda müzikle harmanlayarak yazmış olduğunuz maceradan da keyif aldığımı şöyleyebilirim. (Hukukçu kimliğim ) den midir nedir dedektiflik, suç,polisiye ve yargılama temalı film ve kitaplara da ilgi duyarım.
  Maceranızla ilgili görsellerin de elimde olması tercih sebebimdi. Olmayanla olmuyor deyip biraz müzikten bahsedelim. Yazdıklarınızın üzerine takdir etmekten başka asla bir şey söyleyemem. Benden de naçizane  bir katkı olsun istedim.Sanki bahsedeceğim sanatçıyı anmazsak haksızlık ederiz diye düşündüm.
  Kim mi?? " Dünyanın en çok ödül alan kadın şarkıcısı"
  WHİTNEY HOUSTON
- 9 Ağustos 1963,Newark,New Jersey,ABD 'de doğmuştur.Annesi başarılı bir blues vokalistidir. İlk olarak ailenin de etkisiyle küçük yaşta " New Hope Baptist" korosunda söylemeye başlamıştır. Annesi gibi vokalist olmaktan başka bir şey düşünmüyorken, 11 yaşında sahneyi kısa bir süreliğine 'SOLO' söylemek için aldığında seyircileri şaşkına çevirmiştir.GÜÇLÜ ve SALDIRGAN sesi herkesi büyülemiştir.
  Onun gibi düzenli, pırıl pırıl, egzotik görünüşlü genç bir kadın için iş bulmak da o kadar zor olmamıştır.
  " Saving All My For You " isimli parçası O'na ilk Gramy Ödülünü kazandırmıştır..MTV'de yayınlanan video klipleri oldukça beğeni ve ilgi topluyordu..
  Kevin Costner ile çevirdiği BOYDGUARD isimli filmle birlikte sinema dünyasına da bomba gibi düşmüştü.
  6'şı Grammy olmak üzere 400'ün üzerinde ödül kazandı. Bu ödüller onu Guiness Rekorlar Kitabına da taşıdı.
  Çalkantılı evliliği ve uyuşturucu bağımlılığı yüzünden oldukça zor günler geçiren sanatçı,
Los Angeles'daki Beverly Hilton Otelindeki odasında 11 Şubat 2012 de ölü bulundu.

Şarkısının sözlerine bir göz gezdirelim ne dersiniz??

  I Will Always Love You
- Eğer kalırsam
- Sadece senin yolunda olacağım
- Öyle gideceğim ama biliyorum,
- Yolun her basamağında seni düşüneceğim.
- Ve seni her zaman seveceğim
- Sen benim sevgilim sen
- Acı, tatlı hatıralar
- Hepsi bu, kendimle konuşuyorum
- Güle güle lütfen ağlama
- İkimiz de biliyoruz senin ne istediğini
- Ve seni her zaman seveceğim
- Seni her zaman seveceğim
-Umarım hayat sana iyi davranır
- Ve umarım bütün düşlediklerine sahip olursun
- Ve neşe ile mutluluk dilerim.
- Ama bunlardan önce,  sevmeni dilerim
- Ve seni her zaman seveceğim
..........
..........Sevgiyle anıyorum




 
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 13 Ocak, 2019, 13:46:30
Alıntı yapılan: hanac - 10 Ocak, 2019, 15:25:26
Peder çok teşekkürler.

Bu akşam görseller ekleyeceğim.  ;D

Gecikmeli de olsa bir kaç görsel ekledim.

Gecikme için kusura bakmayın.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 13 Ocak, 2019, 21:21:05
    Gecikme ne demek, rica ederim.Hiç önemli değil sevgili Hanac.
    Yazı düzenlemesi, Mardi Gras posteri, blues ile cazı harmanlayan müzisyenlerin resimleri, "Cadillac Records" filminin DVD görüntüsü, Muddy Waters'ın plağının ve kendisinin resmi, yazı konusu maceradan güzel panelleri eklediğiniz ve yazıyı başlığa taşıdığınız için çok teşekkür ederim.
Yazının değeri çok artmış.İmece usulü çalışmış olduk.
    Uyuşturucu madde ve müzisyenlerin hayatındaki yeri konusunda yazmayı unuttuğum bir şeyi de bu arada ekleyeyim: 2003 yılında Rolling Stone dergisi tarafından, tüm zamanların en büyük gitaristi seçilen Jimi Hendrix, 1970 yılında eroin ve haşhaş bulundurmaktan tutuklandı ve 18 Eylül 1970'te Londra'da kaldığı otelde fenalaşarak kaldırıldığı St.Mary Abbot's hastanesinde henüz 28 yaşında hayata gözlerini yumdu. Ölüm nedeninin uyuşturucu olduğu sık sık gündeme gelir. "Purple Haze" ve "Hey Joe!" şarkılarında gitarı dişleriyle çalıyordu.Bir sefer de sahnede gitar yakmış.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 13 Ocak, 2019, 21:31:07
Size de Whitney Houston'ın hayatı ve güzel bir şarkısı ile yaptığınız katkıdan dolayı teşekkür ederim sevgili Hercai.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 24 Şubat, 2019, 06:11:42
BLACKSAD-5-
Amarillo
Yazan: Juan Diaz Canales
Çizen: Juanjo Guarnido
Yayımlanma tarihi : 2013 (Türkiye'de henüz yayımlanmadı)
Yayınevi  : DARGAUD
Ödül : En iyi, uluslararası materyalin Amerika edisyonu dalında 2014'te Eisner ödülü kazandı.

(https://farm8.staticflickr.com/7830/46469540594_42a1e799a8_o.jpg)

New Orleans'ta geçen son maceradan sonra Özel Detektif John Blacksad, Gazeteci dostu Weekly ile New Orleans Havaalanındadır. "What's News?=Ne Haber?" Gazetesi, Weekly'yi merkeze çağırmıştır. İki arkadaş ayrılırlar. Blacksad, antropomorfik bir eser olduğundan dolayı; maceradaki karakterler, kendilerine uyan hayvan tiplemeleri ile temsil edilmektedir. Eserin yaratıcıları bu hayvanları seçmiş. Blacksad, ensesi kalın bir kodamanın (domuz) cüzdanını düşürdüğünü görünce, cüzdanı yerden alır ve sahibine verir. Blacksad'in dürüstlüğünden etkilenen kodaman ona bir teklifte bulunur. Adeta nefis bir sarışına benzeyen sarı renkte Eldorado model Cadillac'ını Tulsa/Oklahoma'ya götürmesini ister. Kendisi uçakla iş seyahatine gidecektir. Blacksad'e iş çıkmıştır.

(https://farm8.staticflickr.com/7830/46469539054_afa827015c_c.jpg)


Başka bir panelde, havuz başında konuşan, tartışan ve itişen iki adam görürüz: Şair Abraham Greenberg ve Yazar Chad Lowell. 3'üncü Blacksad kitabı olan Kızıl Ruh'ta, Şair Greenberg'in, Beat Kuşağının ünlü Şairi Allen Ginsberg olduğunu görmüştük. Bir diğer beat kuşağı sanatçısı olan ünlü Yazar Jack Kerouac da, bu antropomorfik eserde bir erkek arslan olarak resimlenmiş. Bu iki arkadaşın yolu Tulsa'da Blacksad ile kesişecektir. Beat kuşağı sanatçıları: Hareketli ve her yönden marjinal yaşamları ile bilinen, bu yaşamlarına uygun olarak farklı ve yenilikçi eserler üreten insanlardır. "San Francisco Şiir Rönesansı" da, Allen Ginsberg ve Jack Kerouac'ın öncülüğünde gerçekleşmişti. Allen Ginsberg'in siyasal yönü daha belirgin iken; Jack Kerouac duygulara yoğunlaşır. Jack Kerouac, Zen Kaçıkları'nda (The Dharma Bums=Dharma Serserileri, Dharma:Kişinin kendi yaşamında gerçekleştirme sorumluluğunda olduğu kutsal görev): "Bizim hikayemiz böyle arkadaş, bi zengin, bi fakir, ama çoğunlukla fakir, hem de hakiki fakirlik ha!" der. Hep bir gerçeği arayış içerisindedir: "Bu sonsuz Evrende bulunuşumun anlamı nedir?" sorusu üzerinde derin tefekkürlere dalar. Bazen ipsiz bir berduşla, üstü açık yük vagonunda California'ya doğru titreyerek millerce yolculuk yapar ısınmak için zıplayarak; bazen bir zen kaçığı gibi aylarca ormanda münzevi bir yaşam sürer. En çok da: "Ben bir mutluluklar mirasyedisiydim, en son günah da erdemlilik günahıdır. O yüzden çenemi kapayıp yollara düşecektim" der; sırt çantasını sırtlanır, annesini öperek vedalaşır onunla ve düşer yollara... Bu "Yolda" yaşananlar romanlara dönüşür daha sonra.
Allen Ginsberg "Howl=Uluma" Şiirinde:

Who vanished into nowhere Zen Newjersey leaving a trail of ambiguous Picture postcards
of Atlantic City Hall,
Artlarında Atlantic City Hall'ün belirsiz resminin kartpostalını iz bırakıp Zen New Jersey'i terk ederek hiçbir yere doğru gözden yitenler,
Who wandered around and around at midnight in the railroad yard wondering where to go, and went, leaving no broken hearts,
Geceyarısı demiryolu boyunca oradan oraya amaçsızca gidip gelen yurtsuzlar, hiç kalp kırmadan çekip gidenler,
Who lit cigarettes in boxcars boxcars boxcars racketing through snow toward lonesome farms in grandfather night,

Gece, yükvagonlarında yükvagonlarında yükvagonlarında sigaralarını yakanlar,  alavere dalavereyle "beyaz" için para sızdırmaya çalışarak büyükbabanın yalnızlık hissi veren çiftliklerinden geçenler," diyerek anlatır gördüğü ve yaşadığı şeylerin küçük bir kısmını şairane (bence Ginsberg'in yükvagonlarını 3 defa yazması, yük vagonlarının kaçak yolcularla dolu olduğunu göstermek için). Özellikle beat kuşağından Yazar Jack Kerouac'ın ve arkadaşı Budist Şair Gary Snyder'in kafaları;

Kaygusuz Abdal'ın:

"Allah, Tanrı, Yaradan
Gel içegör cür'adan
Yâr ile yâr olagör
Ağyâr kalksın aradan"

dediği gibiydi...

Tulsa'dayız. Chad ile Abraham'ın artık hurdaya dönmüş otomobilleri bozulur. Otomobili tamirciye satarlar. Harley Davidson motorsikletleriyle, bir grup o döneme göre asi gencin orada takıldıklarını görürler. Motorsikletli gençlerin çizimleri ve görünümleri, 1953 tarihli "The Wild One=Vahşi Olan" (Türkiye'de "kanlı hücum" adıyla gösterildi) filmindeki gibidir. Buradan da maceramızın o yıllarda geçtiğini anlarız. Laszlo Benedek'in yönettiği filmde Marlon Brando, "Black Rebels=Siyah Asiler Motorsiklet Grubu" adlı, deri montlu motorsikletliler çetesinin lideri Johnny Strables'i başarıyla canlandırır. 1947'de  Hollister/California'da yaşanmış gerçek bir olaydan yola çıkarak Frank Rooney'in yazdığı "The Cyclists Raid=Motorsikletlilerin Baskını" adlı hikayeden uyarlanan filmde: Motorsikletliler çetesi ile batıdaki küçük bir kasabanın muhafazakar-taşralı halkı arasında yaşanan; kuşak, kültür, güç ve yaşam tarzı çatışmasının sonunda fiziki çatışmaya dönüşmesi Western sineması tadında anlatılmaktadır.

(https://farm8.staticflickr.com/7906/46469538244_50de6b46f8_c.jpg)

Film, Johnny Strables'ın iç sesiyle açılır: "Benim için herşey bu yolda başladı. Olaylar nasıl gelişti, bilmiyorum. Ama bir daha olmayacağından eminim. Belki daha erken durdurabilirdim. Ama bela birkez yola çıkmıştı ve beni de beraberinde sürüklüyordu. Daha çok o kızı hatırlıyorum. Bunu açıklamak çok zor. Hüzünlü bir kızdı... Ama içimdeki birşeyleri değiştirdi. İçime girdi. Ama bu çok sonra oldu. Herşey işte burada başladı. Yolun tam bu noktasında" sözlerini duyduktan sonra Black Rebels çetesi yolun sonunda görünür, yaklaşırlar... yolun tamamını ve tüm perdeyi kaplarlar. Johnny Strables kurallardan hoşlanmayan asi ve vahşi tabiatlı biridir. Kasabadan Kathie adlı bir kızdan hoşlanır. Kathie Şerif Harry Bleeker'ın kızıdır ve amcası Frank'in cafe-bar'ında çalışmaktadır. Katie de Johnny'den hoşlanır; lâkin kasaba sakinleri ne Johnny'den ne de çetesinden hiç hoşlanmazlar. Kızlar, maceracı, serseri tiplere ilgi duyarlar ama sonunda sorumluluk sahibi efendi bir adamla evlenirler. Katie, Johnny'ye umutlarını anlatırken: "...Ve Frank Amca'nın yerine bir gün bir adam gelecek, bir fincan kahve isteyecek ve beni alıp götürecek" der. Katie'nin, onu sıkıcı hayatından kurtaracak beyaz atlı prensin Johnny olmadığını anlaması uzun sürmez ve sorar Johnny'ye: "Hâlâ  içinde bir mücadele var. Sürekli mücadele halindesin. Neden herkesten nefret ediyorsun?". Johnny'nin hangi ailede ve nasıl büyüdüğünü bilmeyiz. Şerif Harry, iyi huylu, arabulucu, kasabalılar tarafından da kullanılan biridir. Karakteri kasabalıların ortalamasından iyi olsa da pasiftir. Bir John Wayne değildir. Önce Johnny ile diyalog kurmak ister fakat başaramaz. Sigarasını yakmak için uzanan çakmağı eliyle iten Johnny: "Polisleri sevmem" der. Şerif, kasabalı hemşerileriyle, motorsikletliler arasında kalır. Olayların tırmanmasıyla birlikte hemşerilerinin tarafına geçer. Kasabalı bazı sert ve hoşgörüsüz karakterler silahlara sarılır. Levyeler, beyzbol sopaları çıkar ortaya. Johnny kasabalılar tarafından yakalanıp dövülürken: "Bütün gücünüz bu kadar mı? Erkek gibi vurun" diyerek sert adam tavırları gösterse de; fırsatını bulup kaçmak için devrilen motorsikletinin başına gelince çözülür ve ağlamaya başlar. Brando'nun müthiş oyun gücüyle, Johnny'nin tüm sert tavırlarına karşın içindeki zayıf ve kırılgan çocuğu görürüz. Mevsimlerin değişmesi ve güllerin açması dışında olay olmayan kasabanın sakinleri ile bunların tam karşı kültüründe hareketli yaşamları olan motorsikletlilerin çatışmasında kim haklıdır? Trajik olayın sorumlusu kimdir? Aslında anlatılan olayların, Dünyanın farklı bir yerinde ve başka bir zamanda da gerçekleşmesi mümkündür; çünkü bu çatışmanın dinamikleri her toplumda mevcuttur, sadece harekete geçirecek tetikleyicileri beklerler.

(https://farm8.staticflickr.com/7887/46469537964_b34e12b6bc_z.jpg)


1969 tarihli, Dennis Hopper'ın yönettiği "Easy Rider" adlı filmde de: Alternatif yaşam tarzlarının çarpışmasına ve sonuçlarına, karşı kültür temsilcilerinin marjinal yaşamlarına tanık oluruz. Amerikanın genellikle güney ve orta bölgelerinde görülen "Rednecks" denilen; tarlada uzun süre çalışmaktan boyun-ense bölgesi yandığı için bu isimle anılan; cahil, ırkçı, beyaz, yabancıları sevmeyen, ötekileştirdiği insanlardan nefret eden kişilerle; 68 kuşağından, motorsikletleriyle özgürce gezen, canlarının istediğini yapan gençlerin dayaklı, sopalı, dövmeli, arabadan ateş ederek vurmalı sahneleri gerçekten sarsıcıdır.
Maceramıza dönersek: Chad ile Abraham, motorsikletlerden birini tam yürütecekleri sırada motorculara yakalanırlar. Deri ceketlilerin ellerinde zincirler, kırık içki şişeleri vardır ve Chad ile Abraham ayvayı yemek üzeredir... Blacksad, kendisine emanet edilen Eldorado Cadillac ile Tulsa'ya varmış ve tesadüfen olaya tanık olmuştur. Blacksad, yazar ile şairi deri ceketlilerin ellerinden kurtarmak için dil dökerken; Chad ile Abraham sarı Cadillac'ı açıktan kaldırmışlardır bile. Blacksad: "Ahh.Kahretsin!" diye bakakalır sarı Cadillac'ın ardından. Motorcu çetesinin lideri Altın Madalyon, Blacksad'e "Koruyucu melek Clarence" diye seslenerek ironi yapar bu tavrından ötürü. Neden "Clarence" ismi? 1946 tarihli, Frank Capra'nın yönettiği "It's a wonderful life=Şahane hayat" adlı filmde, ikinci sınıf melek "Clarence" karakteri vardır. Henry Travers bu melek karakterini başarıyla oynar. Sinema tarihinin en önemli filmlerinden biri olan bu başyapıtta: İyi bir insan olan George Bailey'nin (James Stewart canlandırıyor), herşeyini kaybettiğini düşünerek intihara karar verdiği anda, henüz kanatlarını kazanmamış ikinci sınıf melek Clarence görevli olarak gelir ve bu zor duruma müdahale eder. Başarılı olursa kanatlarını kazanacaktır. İnsanlara olan güveni ve umudu besleyen, her insanın varoluşunun anlamlı olduğunu ve bir yaşama misyonu olduğunu inandırıcı bir hikayeyle anlatan filmi izleyince; yaşama sevinciniz tazelenir, yüzünüze bir gülümseme yayılır ve sevdiklerinize daha sıkı sarılırsınız. Blacksad, takibe başlayacaktır ama nasıl? Motorcuların lideri Altın Madalyon, yaralanan arkadaşının Harley'ini Blacksad'e teklif eder. Blacksad gruba katılır ve Amarillo'ya kadar onlarla birlikte gider. Amarillo'da motorculardan ayrılır. Blacksad, polise durumu bildirecektir; Altın Madalyon, Blacksad ile birlikte polise gitmek istememesini şöyle açıklar: "Ben dürüst bir vatandaşım ama polisler bunda benimle hemfikir olmayabilirler". Altın Madalyon, "the wild one" filmindeki Johnny Strables gibi davranır bu panelde.

(https://farm8.staticflickr.com/7873/46469537844_8ac53e19e6_z.jpg)


Amarillo/Texas'ta bir bar. Chad ve Abraham, Bill (Pelikan ) adında biri ile içmektedir. Bill tam bir bitirimdir. Yazarla şairi test eder. Abraham'ın başına bir bardak yerleştirir. Silahını, Chad'e verir ve bardağa ateş etmesini ister; fakat Chad ateş edemez. Bill, bardağa kendisi ateş ederek vurduktan sonra: "hareketsiz kalmak ve korkaklık bir erkeğin yüreğini yiyip bitiren bir şeydir" der. Üçlü grup, gece yarısına kadar içip sohbet ederler. Abraham, Chad'e: "Yazdığın romanı Dalai Lama'ya gönderdim" deyince , Chad bozuk atar. Çok fazla içki içince en yakın arkadaş bile düşmana dönüşebilir. Tartışma şiddetlenir ve öfkeye kapılan Chad, sarhoşluğun da verdiği cesaretle silahı alıp Abraham'ı vurur. Oradan çıkan Chad, paniğe kapılarak sarı Cadillac'ı deli gibi sürerken direklere çarpar. Akordeon gibi olan Cadillac'ın bağajı çarpmayla açılır. Chad, arabadan inince bağajda rulo şeklindeki romanını görür (Jack  Kerouac, "Yolda" romanını bir teleks rulosuna yazmış). En iyi arkadaşı Abraham'ı yok yere öldürmüştür. Budizm'deki en büyük iki günahı da işlemiştir: Öfkeye kapılmış ve insan öldürmüştür. Pişmandır. Durumu berbattır. Adem Baba gibi kalmıştır ortada. Başı beladadır. Daha sonra, Chad'in oradan kaçarak "Sunflower Sirki=Güneşçiçeği Sirki "ne katıldığını öğreniriz.
Dalai Lama'dan bahsedilmesinden de anlaşıldığı üzere, Yazar ve Şair'in gerçekteki karşılığı olan Jack Kerouac ve Allen Ginsberg'in, diğer beat kuşağı şairi Budist Garry Snyder gibi Zen Budizmine ilgi ve yönelimleri vardır. Gary Snyder, Japonya'da bu alanda eğitim görmüş ve incelemeler yapmıştır. Budizmi iyi bilen Alan Watts, "Denemeler"inde: Beat Zen kuşağı dediği sanatçıların yaşantılarına; cinsel yaşamları ve uyuşturucu kullanmaları yönlerinden ciddi, gerekçeli ve tutarlı eleştiriler getirerek; Budizme aykırı yaşantılar sürdürdüklerini söyler; "Zen'in uygunsuz davranışlar için bir bahane gibi kullanılması üzüntü veriyor insana" der. Garry Snyder'in, tam bir serseri olduğunu, tüketime sırt çevirip basit bir şekilde perhizci gibi yaşadığını belirterek şöyle tamamlar  Alan Watts: "Bu gönüllü ve keyifli bir yoksullukla zengin bir cinsel yaşamı bir araya getiren bir perhizciliktir". Garry Snyder, Budist ve kuzeybatılı bir Amerikalı olmasına rağmen silah taşımaktadır. Garry'nin arkadaşı Japon ermiş Nanao Sasaki, Şair Lawrence Ferlinghetti'nin Garry Snyder'e yazdığı mektuba bir not ekler: "Hayatta kalmak zorunda değiliz".
İnceleme yazısının bundan sonraki bölümü SPOİLER içerir notuyla birlikte; Canales'in yazdığı senaryonun: Olay örgüsü ve bağlantıları ile  nedensellik yönlerinden biraz sıkıntılı olduğunu belirtelim.Maceranın bu kısmında, dört yeni karakter katılır hikayeye:

- Arslan ve Tilki (FBI  ajanları.3.Blacaksad kitabı "Kızıl Ruh"ta, Blacksad'in, aşk yaşadığı Yazar Alma Mayer'i, sahte kimlik numarasıyla ellerinden kurtardığı ajanlar. O zamandan beri özellikle Arslan, Blacksad'e diş biliyor),
- Avukat Neal Beato (Sırtlan. Eserin yaratıcıları, avukat karakteri için "sırtlan"ı seçmiş. Gördüğü her güzel kıza asılıyor),
- Filipe Papaleguas (Horoz. Sunflower sirkinin makinisti. Hep kafası kıyak).

Albaquerque/New Mexico'da, bürolarında Arslan ve Tilki. Tilki "MAD" adlı çizgi mizah dergisini okumaktadır. E.C Comics tarafından çıkan ve Harvey Kurtzman'ın realize ettiği MAD dergisi, kendi alanında Dünyanın en çok satan yayını olmuştur. İlk sayısı Ekim 1952'de çıkan dergi, süper kahramanlarla, toplumsal değerlerle dalga geçmiş; derginin okuyucularından Robert Crumb gibi sanatçılar daha sonra "underground" çizgi roman hareketini başlatarak, her yönden daha aşırı eserler üretmişlerdir.

(https://farm8.staticflickr.com/7834/46469537524_2eeaae51b9_o.jpg)


- Arslan: "Bu yaşta hâlâ çizgi roman mı okuyorsun?" diye sorunca;
-Tilki (sırıtarak): "Mizah dergisi bu" der.

MAD ve Robert Crumb'dan bahsedince hemen aklıma bir belgesel film geldi. Terry Zwigoff'un yönettiği 1994 tarihli "Crumb" adlı filmde: Robert Crumb'ın kendisinin ve büyük ailesinin iç sızlatıcı trajedisine de tanık oluruz. II.Dünya savaşında görev yapmış sadist ve zorba bir insan olan babaları, tüm ailede travmalara sebep olur. Zorba ve eğitim yöntemi olarak şiddeti kullanan bir kişi, kendi ailesinde onulmaz yaralar açabilir. Baba, daha beş yaşındayken Robert Crumb'ın döverek kaburgasını kırar. Anne Beatrice, ailede dengeyi koruyacağım diye anfetamin bağımlısı olur. Robert Crumb'ın ağabeyi Charles evden dışarıya çıkamaz olur ve yıllar sonra 1992'de intihar eder. Diğer kardeşi sapıkça davranışlar gösterir. Zorba Baba, trajikomik ve ironik olarak "Doğru Eğitim" adında bir kitap yazar ve sadece bu kitabın kapağındaki resminde gülümser. Robert Crumb, çocukluğundan itibaren çizgilerle kendine ayrı bir evren kurar. Çizgi roman, içimizdeki masum ve maceracı çocuğu besleyip koruma çabası olduğu kadar; biraz da garip, yalnız ve ızdırap çekenlerin sığınağıdır. Ruhun yükünü hafifletir. Filmde, Crumb'ın, 1950'lerin sağlıklı Amerikan aile yapısını taşlamanın çok ötesine geçen üretimleri; örnekleri ve uzmanların yorumlarıyla gösterilir. Crumb, kendi doğasının karanlık tarafını gösteren ve ilkel alt benliğinden (İd) kaynaklanan fikirlerini çekinmeden resimler. "Zap Comix" dergisindeki "Joe Blow" başlığında çok aşırı işler yapar. Crumb filmde: "Bu 1967'nin sonlarında yaptığım 'Zap Comix'in ilk sayısıydı. Yeraltı çizgi romanı saçmalığının başladığı yıllardı. Hepsinin ilham kaynağı LSD'ydi" der. Kafasındakileri panellere döküp resimlemekten kendini alıkoyamaz ve bu hususta şöyle konuşur:"... Bunu yapmam lazım. Belki buna izin vermemeliler. Belki beni içeri tıkıp elimden kalemlerimi almaları gerek".

(https://farm8.staticflickr.com/7835/46469537414_98fbd7f8f1_z.jpg)


Kaldığımız yerden maceramıza dönelim. Arslan ve Tilki Amarillo'ya doğru yola çıkarken; Amarillo'da, tesadüflerin bir araya gelmesi sonucunda, Blacksad ve Avukat Neal Beato, sirk makinisti sarhoş Filipe Papaleguas'tan, Yazar Chad Lowell'ın sirkte çalıştığını öğrenirler. Avukat, Chad Lowell'ı yıllardır tanımaktadır. Blacksad ile Avukat Neal Beato, sirkin peşinden Denver'a doğru gitmek için otostop çekerek Amarillo'dan ayrılırken, Arslan ve Tilki aksi yönden şehre girerler. Bu macerada John Blacksad'in kızkardeşi Donna'yı ve Donna'nın oğlu, Blacksad'in yeğeni Ray'i de tanırız. Denver'a giderken, Santa Fe/New Mexico'da gerçekleşir karşılaşmaları. Santa Fe'de rehberlik yapan Donna turist grubuna anlatır: "Bu gördüğünüz, Birleşik Devletler'deki en eski kilise olan San Miguel kilisesi. 1610 Yılında inşa edildi". Avukat Neal Beato hemen Donna'ya sulanır; fakat Blacksad, 'hoop! dur bakalım ahbap, sana burdan ekmek çıkmaz' anlamında dostça uyarır onu. Dul bir kadın olan Donna, küçük oğlu Ray ile yaşamını sürdürmektedir. Blacksad, ondan arabasını ödünç olarak isterken; Neal Beato, gitarla küçük Ray'e, "Route 66=66.yol" şarkısını çalıp söylemektedir:

"If you ever plan to motorwest
Travel my way, take the highway that is the best
Get your kicks on route sixty-six
Arabayla batıya gitme gibi bir planın olursa
En iyisi otoyol, gel benimle
66. yolda gazla
It winds from Chicago to L.A.
More than two thousand miles all the way
Get your kicks on route sixty-six
Bu yol Chicago'dan Los Angeles'a kadar gider
Bütün yol 2.000 milden uzundur
66. yolda gazla
Now you go through Saint Looey
Joplin, Missouri
And Oklahoma City looks oh! so  pretty
You see Amarillo,
Gallup, New Mexico,
Flagstaff, Arizona.
Don't forget Winona,
Kingman, Barstow, San Bernandino

Saint Loui'den,  Joplin/Missouri'den geçeriz;
Oklahoma şehri, ne de  güzel  görünüyor.
Bu yolda: Amarillo ve Gallup'u, New Mexico'yu,
Flagstaff/Arizona'yı görürsün.
Winona'yı unutmamak lazım
Ve de Kingman, Barstow, San Bernandino
Won't you get hip to this kindly tip:
When you make  that California trip
Get your kicks on route sixty-six
Benim  naçizane önerim kafana yatarsa
Bu Kaliforniya yolculuğuna çıkar mısın?
66. yolda gazla"
(Çeviri için oğluma teşekkürler).

Şarkıyı, Rock and Roll'u başlatan ve gerçek kralı olan Chuck Berry'den dinlemenizi öneririm. Chuck Barry, eseri Rock and Roll ile Blues karışımı bir tarzda kaydetmiş. İkinci önerim: Jazz lag grubunun kadın solistinin retro-swing tarzındaki yorumu cezbedici. Üçüncü önerim: Tam maceranın geçtiği 1952 yılında yapılan bir clip var: "Four King Sisters" grubunun. Dört kadının güzel yorumları ve dans kareografileri çok eğlenceli. Bu nostaljik görüntüler siyah-beyaz. Eserin yazarı Canales, bu eski şarkıyı çok isabetli seçmiş; zira, maceranın çoğu "Route 66" güzergahında geçiyor. Şarkının sözlerini 1946'da Bobby Troup yazmış ve bestelemiş. Bobby Troup, 1946'da eşiyle birlikte 1941 Model Buick arabasıyla Pensilvanya'dan Kaliforniya'ya giderken böyle bir yol şarkısı  yazmak aklına gelmiş; şarkıyı önce 40. Yolla ilgili olarak yazmayı düşünmüş; ancak, o zamanki Eşi Cynthia ,"Route 66" ile ilgili olmasını istemiş ve şarkıyı yolda yazmışlar. Maceranın geçtiği yıllarda popüler olan bir şarkı.

(https://farm8.staticflickr.com/7859/46469537214_804296ca3d_c.jpg)


Route 66 : 2.451 mil (3.945 km)uzunluğundadır (Türkiye, en batısından en doğusuna kadar 1.565 km). 1926 ve 1985 yılları arasında ABD karayolu ağı içerisinde yer alan tarihi bir otoyoldur. Chicago'dan Los Angeles'a kadar uzanır. Yol boyunca Missouri, Kansas, Oklahoma, Teksas, New Mexico ve Arizona olmak üzere 8 eyaletten geçilir ve 3 saat dilimi atlanır. Yolculuk süresince: Bazen uzun süre ıssız ve sessiz yollarda gidilir. Dünyanın en iyi korunan meteor krateri görülür. Bazen nereden ve nasıl geleceği belli olmayan tehilkelerin ürpertisi sarar içinizi; bazen de dertlerini unutmak isteyen evsizler yanıbaşınızda çekinmeden ot içer. Yol otellerinde konaklanır. Amerikan ve Meksika yemekleri yenir dev porsiyonlarla. Rüzgarlar, yıldırımlar, farklı sürüngenler, göklerde süzülen kartallar eşlik eder yolculuğunuza. Evliler-evsizler, yerliler-yersizler, farklı renk, dil ve dinden insanlarla, onların o anlık yaşamlarına tanıklık edilir. Yol Pub'larında içki veya kahve içilir. Binlerce yaşayan ve onlarca terkedilmiş kasabadan geçilir. Anıtlar Vadisinde ve büyüleyici Büyük Kanyon'da, eski kovboy kasabalarında; vahşi batının binbir serüven dolu yılları hissedilir. Sonunda... Yorgunluktan  bitap düşünceye kadar, bir Amerikan macerası yaşanır bu yolda.

(https://farm8.staticflickr.com/7844/46469536774_fcc4ced8e3_o.jpg)


Riddley Scott'un yönettiği, 1991 tarihli, unutulmaz "Thelma&Louise" filmi de bu yolda geçer. Filmde, iki kadının öz kimliklerini ve benliklerini bulma hikayeleri anlatılır. Özellikle finali muhteşemdir.

(https://farm8.staticflickr.com/7897/46469536584_bf2e55aa13_z.jpg)


Maceramıza dönelim. Denver/Colorado'da, Sunflower sirkindeyiz. Bu aşamada hikayeye:

- Luanne Simon (Sirkte Prenses Tuptim olarak medyum gibi gösteri yapıyor, aynı zamanda bıçak atıcısının asistanı),
- Polyphomus (Ayı, bir gözü , bir gözünde faça var, belalı bir tip, sirkte çalışıyor),
- Elmore Kupka (Sirkin sahibi, kemirgen bir hayvan olarak çizilmiş)

Katılırlar. Başı belada olan Chad Lowell, kimliğini gizleyerek işe girdiği sirkte, Luanna ile tanışır ve aralarında bir yakınlık doğar. Luanne'nin de kaçtığı bir geçmişi vardır ve bunu bilen Polyphomus, Luanne'nin onsekizine girerek güzel kadına alabanda olur. Luanne, her ne kadar 'Hoop! Asılma depoya gider' dese de; ayı üsteler... Chad Lowell yetişir ancak, ayı gibi güçlü Polyphomus sert bir aparkat yumrukla, Chad'i 'bir seksen uzatır', tam çullanacakken Polyphomus'un kürek kemiklerinin arasına bir bıçak saplanır. Bıçağı atan Luanne'dir. Ne de olsa bıçak ustası ile az bıçak oynatmamıştır; ustaca atar bıçağı. Artık Chad ile kaderleri birleşmektedir. İkisi de birer can almıştır. Chad panikle kaçar. Bızdık sirk sahibi Elmore Kupka, adamlarına Chad'i yakalatır. Sirk mahkemesi kurulur, bir yargılama yapılır; Chad, Colorado dağlarındaki eski bir altın madenine götürülüp bağlanır ve ölüme terkedilir. Chad, artık altı kapıya bağlanmıştır; çıkışı yoktur... O sıralarda Blacksad ve Avukat Neal Beato sirke gelirler; Chad Lowell'ı sorarlar. Bızdık Elmore, onları bir karavana götürür ve üstlerine kapıyı kilitler. Karşılarına Chad Lowell yerine Arslan ve Tilki çıkar. Meğerse sarhoş makinist onları sirke getirmiş. Arslan, sarı Cadillac'ın bagajında bulunan şair Greenberg'in cesedini, onu öldürdükten sonra oraya Blacksad'in koyduğunu zannetmektedir. Düz mantığa dayalı bu yanlış yargısını maceranın sonuna kadar sürdürür .Bir fiziksel mücadele başlar, sonrasında da galip gelen Blacksad ve Avukatı, otomobille takip başlar. Sürprizle biten takip sonucunda, Blacksad ve Avukat hiç umulmadık bir yer ve zamanda tekrar ortaya çıkarlar. Terkedilmiş madendeki Chad, korku ve endişe içinde ölümü beklerken karanlıkta bir ışık belirir ve Luanne gelir. Chad'i kurtarır. Chad, 'Niçin bunu yaptığını?' sorar, Luanne: "İyi bir jest olsun diye" cevaplar. Kader çizgileri kesişen iki genç, trenle Chicago'ya doğru yola çıkarlar. Luanna'nın kaçtığını öğrenen Elmore Kupka da peşlerine düşer. Özel kompartmanlarında yaptıkları sohbette Luanne: 'Gerçek adının Eva Lange ve Tycoon magazin dergisinin sahibi Aaron Lange'in torunu olduğunu, 14 yaşındayken hamile kaldığını, ailesi tarafından kürtaja zorlanınca evden kaçarak sirke katıldığını' anlatır Chad'e. Bir loser (tutunamayan, kaybetmeye mahkûm) olan Chad ile talihsiz genç kadın arasındaki aşkın mutlu sonla bitmesi imkansızdır; arkalarında iki ceset vardır. Kompartmanın kapısını 'oda servisi' diyerek çalan bızdık kemirgen Elmor, Chad'i silah zoruyla götürürken, kapıyı Luanne'nin üzerine kilitler. Elmor, vagonun arka kapısını açarak, köprü üzerinde giden hareket eden trenden derin uçuruma atlamaya zorlar Chad'i. Tam o sırada Blacksad yetişir ve sopayı Elmor'un yan tarafına ekleştirir. Epey aksiyon olur. Blacksad'in bacağını kemiren Elmor, hızını alamaz ve açık vagon kapısında duran Blacksad'i uçuruma itmek için hamle yapar. Hesaplayamadığı şey Blacksad'in kedi çevikliğidir. Blacksad çevik bir hareketle bacaklarını kaldırıp vücudunu yukarı çekince Elmor uçuruma düşerek adres değiştirir. Blacksad, Chad'i kurtarırıken; yan kompartmanın kapısını açarak Luanne'yi de Avukat Neal Beato kurtarmıştır. Luanne ile Chad birbirlerine sevgiyle sarılırlar.

Sonrası: Kanun önünde ve vicdani hesaplaşmadır. Blacksad, iki sevgilinin kaçmalarına razı olur hatta teşvik eder.
Luanne, Chad'in çektiği vicdan azabının yeterli bir ceza olduğunu düşünmektedir.
Avukat Neal Beato, müvekkili ve arkadaşı Chad Lowell'ı az bir ceza ile kurtarıp, Chad Lowell'ın yazdığı romandan iyi para kazanmayı ummaktadır.
FBI Ajanları Arslan ile Tilki, adliye sarayında, şair Greenberg'i öldürdüğünü sandıkları Blacksad'i tutuklamak üzere beklerler.
Fırlama gazeteci Weekly, Blacksad'in New York'taki dairesinde dostuyla görüşeceği umudunu taşır.
Yazar Chad Lowell'ın, bir teleks rulosuna doğaçlama olarak yazdığı 2. Romanı, atıldığı genel tuvalette bulunarak, bulan kişinin elinde heyecanla kendini okutmaktadır.
Blacksad'e gelince: Budizmin kutsal kitabı olarak kabul edilen Bhagavad Gita'da geçen bir kavram vardır; Sannyasa=Feragat etmek. Eylemin sonuçlarından, bir çalışmanın semeresinden vazgeçmek, karşılık beklemeksizin doğru olanı yapmak anlamındadır. Blacksad, romanının dostunun ölümüne neden olduğunu düşünerek onu genel tuvalete bırakır. Romanla ilgili beklentilerinden feragat eder. Yaptığı yanlışları düzeltmek, belki de kendi kendisini cezalandırmak için Blacksad'e, son olarak "güzel bir jest" yapar. İnsan, karşılığını beklemeden bir "Jest" yapabilmelidir...

(https://farm8.staticflickr.com/7923/46469536354_ba0b806695_o.jpg)

(https://farm8.staticflickr.com/7888/33317746108_6fe74f1558_c.jpg)


Blacksad serisinin bu  macerası, hikaye yönünden serinin en zayıf hikayesi. Serinin diğer eserleri kara çizgi roman türündeyken; bu hikaye: biraz  noir, biraz 1950'lerin asi gençlik esintili western teması, biraz macera ve aksiyon, biraz aşk, biraz beat kuşağı ve entelektüel dokunuş  karışımı bir yol hikayesi. Yazar Canales'in, çizgi romanın geçtiği 1950'lerin başındaki yılların Amerika Birleşik Devletlerinde popüler şarkılarını, filmlerini, kitaplarını, kültür ve sanat akımlarını araştırıp bulması; eserinde bunları kullanması da takdire değer. Eserin çizimleri, hikayenin zayıflığına karşın muhteşem. Eldorado model sarı Cadillac'ın, Blacksad'in kendinden emin tavrıyla New Mexico  düzlüklerinde sürüldüğü ve sarı ağırlıklı pastel tonların uyumuyla renklendirilen kapak çizimi, Blacksad'in sarı Cadillac'la Tulsa'ya doğru yola çıktığı panel, sirk panelleri, Chicago'da geçen bölümler, karakterlerin kendi kişiliklerine uygun olarak resmedilmesi, Harley Davidson motorsikletleriyle motorcu gençlik çetesinin yer aldığı paneller, karakterlerin duygularının çok iyi aktarılması hususlarında Sanatçı Guarnido çok başarılı bir eser çıkartmış. Diger maceralardan farklı olarak; çok canlı ve farklı renk paletleriyle çalışarak, daha aydınlık çizimler yapmış Guarnido. Bu yönden, noir biçimi ve uslûbunun dışında bir macera olarak bile tanımlanabilir Amarillo macerası. Eserle ilgili olarak benim puanım:8/10.

Serinin diğer sayılarını da değerlendirirsek: Her biri usta işi değerli parçalardan oluşan; noir ambiyansında gerilimli senaryoları ve şaheser sayılacak antropomorfik tarzda çizimleri ile hakettiği değeri bulan bu "modern-klasik" seriden şimdiye kadar beş grafik roman yayımlandı.

Sayı 1 : Gölgeler Arasında Bir Yerde (Quelque part entre les ombres = Somewhere within the shadows)
İlk yayımlanma  tarihi-yayınevi  : 10 Kasım 2000 – Dargaud
Türkiye'de yayımlandığı tarih – yayınevi : Kasım 2010 – YKY
Goodreds puanı : 4.22      -    Benim puanım :8.5/10

Sayı 2 : Arktik Irk (Arctic-Nation)
İlk yayımlanma tarihi – yayınevi  : 2003 – Dargaud
Türkiye'de yayımlandığı tarih – yayınevi : Kasım 2010 - YKY(İlk iki macera birlikte).
Goodreads puanı : 4.33         -     Benim puanım:9/10
Bence en iyi Blacksad macerası  Arktik Irk'tır.

Sayı 3 : Kızıl Ruh (Âme Rouge = Red Soul)
İlk yayımlanma tarihi – yayınevi : 1 Ocak 2005 – Dargaud
Türkiye'de yayımlandığı tarih – yayınevi : Mart 2011
Goodreads puanı : 4.18       -        Benim puanım :8.4/10

Sayı 4 : Cehennem, Sessizlik (L'Enfer, Le Silence = A Silent Hell)
İlk yayımlanma tarihi – yayınevi : 2010 – Dargaud
Türkiye'de yayımlandığı tarih : Mart 2011 (3. ve 4. sayılar birlikte)
Goodreads puanı : 4.17       -     Benim puanım : 8.4/10

Sayı 5 :  Amarillo
İlk yayımlanma tarihi : 15 kasım 2013 – Dargaud
Türkiye'de henüz yayımlanmadı.
Goodreads puanı : 4.02       -      Benim puanım :8/10

Dark Horse Comics tarafından beş sayı da İngilizce olarak yayımlanmıştır.
Dargaud, 2014'te beş sayıyı bir arada integral olarak basıp yayımlamıştır.

Sevgiyle kalın ve kendinize iyi bakın.

Yararlanılan kaynaklar : Çizgi diyarı-Bakunin:Çizgi roman ansiklopedisi, Busecenet:İşte Çılgın Bir Yol Hikayesi, Kitap-lık dergisinin 139. Sayısı, Alan Watts:Denemeler, Jack Kerouac:Zen Kaçıkları, Wikipedia, Ekşi Sözlük, Oğlumun bilgileri ve yardımları, Bhagavad Gita, imdb, goodreads, beatkusagı.com:Şenol Erdoğan'ın "Howl" çevirisi (Unuttuklarım kusuruma bakmasınlar).

Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 24 Şubat, 2019, 17:54:10
Yine muhteşem bir tanıtım olmuş Pederim.

Emeğine sağlık.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 25 Şubat, 2019, 05:44:31
Teknik yardımlarınız için ben teşekkür ederim Sevgili Adminim Hanac.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 25 Şubat, 2019, 10:06:09
Biz bunu bi 10 sene sonra okuruz sanırım.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Tuco Ramirez - 25 Şubat, 2019, 11:51:10
YKY' mail attım Blacksad tekrar baskılar ve 5. Sayı için. Red kit toplu 16 ile Komançi'leri de sordum. Herhangi bir cevap gelmedi. Eskiden maillere düzenli cevap veren bir bayan vardı YKY'de sağolsun. Muhtemelen o bayan başka bir görevde veya yky'den ayrılmış da olabilir.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: ZGeralt - 25 Şubat, 2019, 12:02:07
peder clemente yine çok güzel bir tanıtım, elinize sağlık.

Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nemo - 25 Şubat, 2019, 12:55:48
Elinize saglik Peder :) Thelma ve Louise filmini cok severim. Sayenizde Route 66'da gectigini ogrendim. Finali insanin tuylerini diken diken edip, aglatir. YKY'den Hazel hanim ile yazismistim gecen hafta. YKY bolumune ekleyeyim cevabini.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: kharon - 25 Şubat, 2019, 17:12:48
cok sevdigim filmlere dokunan harika bir yazi olmus, elinize saglik  :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: haysat - 25 Şubat, 2019, 19:45:07
Mükemmel bir yazı olmuş. Okurken büyük keyif aldım. ellerinize sağlık...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: peder clemente - 26 Şubat, 2019, 05:14:06
Hanac, Nightrain, Tuco Ramirez, ZGeralt, Nemo, Kharon, Haysat arkadaşlarıma;
yorumları, başlığa katkıları, teşvik edici olumlu görüşleri için teşekkür ederim.
Amarillo macerası, daha önca yayımlanan ilk 4 sayı ve yayınlanacak yeni sayılar için benim önerim:
YKY'nin ilk beş sayıyı DARGAUD'un integrali gibi birarada basmasıdır.Efsane ve anıt bir baskı olur.Değer.
6. ve 7. sayıda tek macera anlatılıyor.Olaylar New York'ta geçiyor.Tarz olarak klasik noir'a dönülüyor. 2019'da yayımlanmasını umduğum macerayı da 2020'de YKY yayımlasa ne güzel olur.Umut işte.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: yidar - 28 Şubat, 2019, 20:15:28
Bugün sosyal medyada bir grupta birinci cildi 15 tl yazmış arkadaş .Şimdi baktım satılmış. Fiat çok uygun olmuş
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 28 Şubat, 2019, 20:52:40
1000 TL verene 2 cildi de satıyorum. :P ;D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mithrandir - 09 Ocak, 2020, 23:01:36
Serinin akıbeti ve bizdeki ilk iki cildin tekrar basımı ile ilgili bir bilgi yok mu?
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mithrandir - 10 Ocak, 2020, 09:21:19
Bu gün Nadir Kitap'a bi baktım da üç yerde var. İki cilt birden birinde 350, birinde, 370 birinde de 400 TL. Tutturduğuna geçir hesabına döndermişler işi bazı uyanıklar.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Bilal ceylan - 10 Ocak, 2020, 10:15:29
Aynen öyle olmuş.sonra lafa gelince türkiye de çizgi roman okunmuyor derler.gelde oku .
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: seastar1000 - 10 Ocak, 2020, 10:27:50
Bazı kitaplar ülkemizde bir şekilde moda oluyor çok aranıyor o yüzden de ikinci eli fahiş fiyatlara çıkıyor Yayınevleri yeni baskı yapmıyor diye şikayet ediliyor ama ortada dolaşan talep de sınırlı belki 5 belki 15 bu talep için yeni baskı nasıl yapılsın Bence en iyisi bu tür moda yayınlardan uzak durun Bir Blacksad ı okumasanız bence çok bişey kaybetmiş olmazsınız
Ben okudum ilk cildi hediye ettim ikinci cildi burada sattım ki fahiş falan bir fiyata değil
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 10 Ocak, 2020, 10:35:43
Ben 2 cildi de çok kelepir fiyattan satın almıştım. Kim olduğunu hatırlamıyorum, buradan aldım. Tanesi 10 TL'ye gelmişti. Şimdi ki fiyatları görünce bir gülme geliyor.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: ZGeralt - 10 Ocak, 2020, 10:48:41
Baskısı bulunmayan ve talep gören bazı çizgi romanların fiyatlarının yükselmesini anlıyorum. Normal, arz kısıtlı talep fazla, fiyat yükseliyor.
Yalnız istenen fiyatlar gerçekten abartılı. Dövizin durumu malum ama ben henüz geçen hafta 86 TL'ye İngilizce Amarillo HC'ını aldım. Sıfır.
Bu fiyatlarda satılan ürünleri almayın derim ben.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: kharon - 10 Ocak, 2020, 13:08:08
bu nasil bir abarti-ucmus bir fiyattir  :o
Yazin tum ciltleri toplayan bir hardcover cikiyor Ingilizce Dark Horse'dan , extra materyeller de olacak icinde anladigim kadariyla.

Turkceleri kacirdigim icin on siparis yaptim, TL olarak 160 TL filan.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 10 Ocak, 2020, 13:48:53
Alıntı yapılan: seastar1000 - 10 Ocak, 2020, 10:27:50
Bazı kitaplar ülkemizde bir şekilde moda oluyor çok aranıyor o yüzden de ikinci eli fahiş fiyatlara çıkıyor Yayınevleri yeni baskı yapmıyor diye şikayet ediliyor ama ortada dolaşan talep de sınırlı belki 5 belki 15 bu talep için yeni baskı nasıl yapılsın Bence en iyisi bu tür moda yayınlardan uzak durun Bir Blacksad ı okumasanız bence çok bişey kaybetmiş olmazsınız
Ben okudum ilk cildi hediye ettim ikinci cildi burada sattım ki fahiş falan bir fiyata değil

Kör ölür badem gözlü olur hesabı. YKY basmadıkça talep daha da artıyor. Arzu objesine döndü. Deli gibi bekleyenlerin bir çoğu belki de sevmeyecek. Ben bayılarak okumuştum. Ki daha sonra defalarca yeniden okudum. Bu aralar tekrar okumayı düşünüyorum.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mithrandir - 10 Ocak, 2020, 14:26:25
Ben seneler önce Blacksad'in ilk cildini alan bi arkadaştan okudum. Hem çizgi hem de hikaye olarak gerçekten çok beğendim ve arşivime eklenecekler arasına koymuştum. O sıralar hayatımdaki çok farklı meselelere yönelmek zorunda kalınca çizgi roman konusundan 5 yıla yakın bir zaman uzak kaldım. O yüzden bu ciltler de alınmadan kaldı tabi. Yakın zamanda tekrar çizgi romana yönelince aradan geçen zaman içinde üyeliğim de iptal olmuş, foruma bile yeniden üye olmak zorunda kaldım. O yüzden bu başlığa ve Blacksad'le ilgili duruma bi göz atayım demiştim. Ama bu şartlarda alınacak gibi değil tabi. Uzun yıllardır figür koleksiyonuyla da uğraşıyorum, tükenip de hala talep gören  limitli figürlerin bile bu denli mantık dışı katlanan oranlarda fiyatlara satıldığı olmuyor.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: seastar1000 - 10 Ocak, 2020, 15:10:38
Özel olarak Blacksad ın bu kadar talep görmesinin nedeni bazı okullar da resim derslerinde çizim için kullanılması yani öğrencilere Blacksad alın çizimlere bakın denmesi imiş diye duymuştum
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mithrandir - 10 Ocak, 2020, 15:43:57
Geçmiş postlarda özellikle güzel sanatlar öğrencileri tarafından oldukça rağbet gördüğü belirtilmiş zaten.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Bloodslince - 12 Nisan, 2020, 10:00:46
Daha önce Blacksad'in tekrar baskısını YKY'ye sormuştum ve 2019 yılı için planlarında olduğunu söylemişlerdi. Geçenlerde yine mail attım ve daha önce sorduğumu ve verdikleri cevabı da iletip, tekrar baskının ne zaman yapılacağını, yayın takvimlerinde olup olmadığını sordum.

Tekrar baskı yapılacağını ama 2020'de düşünmediklerini iletip, beni sahafa yönlendirdiler.  8) En azından problem değil, çözüm odaklı çalışıyorlar.  ;D

Kısacası, tekrar baskı gelir ama daha erken gelmesini istiyorsanız YKY'yi mail yağmuruna tutmanız gerekiyor, başka türlü gündeme almazlar, ki bu yayınevlerinin yıllık planları oluyor, ona göre düşünmekte fayda var.

Bu linkten en azından gelince haber ver kısmına talep girin, illaki talep listesini dikkate alıyorlardır.
https://www.yapikrediyayinlari.com.tr/blacksad-1.aspx
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: memospinoz - 17 Temmuz, 2020, 09:48:30
Alıntı yapılan: Bloodslince - 12 Nisan, 2020, 10:00:46

Bu linkten en azından gelince haber ver kısmına talep girin, illaki talep listesini dikkate alıyorlardır.
https://www.yapikrediyayinlari.com.tr/blacksad-1.aspx

Gelince haber ver kısmına bilgimi girdim ama gelir mi, gelirse ne zaman gelir bilemiyorum. Keşke gelse de onar tane alsam albümlerden, hediye etsem. Herkes okuyabilse.  :'(
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 28 Haziran, 2021, 12:48:21
Dargaud 6.albümü duyurdu. 1 Kasım'da çıkıyor. Biz de ise ne 5.albümden haber ne de 2.baskıdan.

(https://live.staticflickr.com/65535/51277137049_d6ab2f196c_o.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 28 Haziran, 2021, 16:33:53
YKY yeni albümü raflara koymak için bu 6. sayıyı bekliyor olabilir.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 28 Haziran, 2021, 17:39:24
Umarım. Diğerleri gibi büyük boy basarlar inşallah.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: darkwood - 29 Haziran, 2021, 21:21:51
3.albüm tamamlanana kadar, ilk 2 albümün tekrar baskılarını yapsalar artık.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: KenParker - 29 Haziran, 2021, 22:50:01
Ben de tekrar baskı bekliyorum. Hatta mail attım.
Mail atılırsa beyefendiler ilgilenir belki.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: alan ford - 16 Temmuz, 2021, 21:29:48
 çizeri bout değiştirmeye izin vermiyor gibi bir şey kalmış aklımda. İnşallah aksiliği devam ediyordur :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: dayıcomics - 17 Temmuz, 2021, 08:39:37
Sanırım Red Kit'te yaptığı gibi 3. albümle beraber tekrar baskılarıda girecek YKY. Gerçi ben sağlam bir ücret vererek aldım ama yeni baskıdan da alırım :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 30 Temmuz, 2021, 23:29:47
Yeni baskılar karton kapak ve öncekiler gibi ikisi bir arada değil. Neyse ki büyük boy basmaya devam ediyorlar;

https://www.yapikrediyayinlari.com.tr/blacksad-1-cilt-golgeler-arasinda-bir-yerde-karton-kapak.aspx
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Agamotto - 30 Temmuz, 2021, 23:53:17
Yıllardır baskısı tükendiği için almayı beklediğim bir seri. Sert kapak basılmasını tercih ederdim tabi ama en azından boyutunun değişmemesine sevindim. Tek sayı olması iyi mi olmuş biledim zira bu sayede yeni sayı çıktığında 2. bir sayıyı beklemeden basabilirler. Tabi canları basmak isterlerse. :)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: nicholaihel - 31 Temmuz, 2021, 00:12:23
Doğan Kardeşler yüzünden hala bitmeyen kredisi var bende ve yeri ayrı YKY'nin. Bence hala hem çocuk heyecanı hem yetişkin ruhuna en çok hitap eden orijinal işleri, frankofonları basanlar onlar. Ama nedense bir ölü sessizliği bir durma var :( çizgi roman dergisi formatında yapıp maalesef tutturamadıkları dergi dönemindeki eserleri biraz bastılar, sonra frenlediler. Fiyat performansı, ciltli halleriyle Tetikçi, Samuray, Blacksad, Komançi, Okko... ne şahane serilerdi. Keşke Blacksad dışında kalanlar da büyük boy basılsa idi.

Bu yad ettiğim örnek serilerden yenileri gelmeyecek sanki ve bu beni üzüyor. Keşke hiç duyup bilmediğim iyi frankofonları yine ciltli, uygun yky fiyat/dağıtım politikası ile yayınlasalar da sürpriz yapsalar.

Blacksad tekrar baskı iyi haber ama başka işler de bekliyoruz.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 31 Temmuz, 2021, 16:39:15
(https://live.staticflickr.com/65535/51351253017_3908731dac_o.jpg)

Blacksad dünyada ilk kez yayımlandığı 2000 yılından beri pek çok dilde yayımlandı ve ülkemizde de ilgi gördü. YKY tarafından ciltli baskıları ilk kez 2011 yılında yayımlanan bu kült polisiye dizi karton kapaklı yeni baskılarıyla yeniden raflarda yerini alıyor.

Smirnov, Blacksad'i bir cinayet kurbanının teşhis etmesi için çağırır. Kurban özel dedektifin bir zamanlar hayatının en güzel zamanlarını geçirdiği ünlü aktris Natalia Willford'dan başkası değildir ne yazık ki. Smirnov, Blacksad'i uyarsa da bunun hiç önemi yoktur. Bir kadın ve beraberinde Blacksad'in en güzel anıları katledilmiştir. Katil bunun cezasını mutlaka ödeyecektir.

Juan Díaz Canales ve Juanjo Guarnido'nun yarattığı bu müthiş çizgi roman serisi 2013'te iki dalda Eisner Ödülü kazandı ve Angoulême En İyi İllüstrasyon Ödülü de dahil olmak üzere pek çok ödül aldı.

30 TL, 52 Sayfa
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Mrtekin - 01 Ağustos, 2021, 20:48:34
Blacksad kapağının karton olması biraz üzdü. Hal böyleyken, bu baskıya da talebin çok yüksek olacağını düşünüyorum. Güzel sanatlar fakültesi hocaları tarafından öğrencilerine tavsiye edilen nadir çizgi romanlardan biri olduğunu duyduğum için, her daim el altından aranan, sorulan ve takip edilen bir seri.

Dilerim güncele kısa zamanda ulaşırız.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: darkwood - 01 Ağustos, 2021, 21:14:02
Bu kadar bekledikten sonra nihayet tekrar 1.cilt ön siparişe çıkmış. Tekrar baskı olduğu için 2.cildi de birlikte basarlar diye düşünüyordum ama 2.cilt henüz satışa açılmamış, bunun için bizi biraz daha bekletecekler gibi görünüyor. Peşlerinden de 3.cilt için fazla bekletmezlerse güzel olur.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 01 Ağustos, 2021, 22:13:26
https://kayiprihtim.com/haberler/cizgi-roman-manga/blacksad-20-yil-ozel/
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Agamotto - 09 Eylül, 2021, 16:52:23
Blacksad 2. ciltte sanırım bu ay itibariyle çıkmış. İlk cildin kısa sürede tükenmesini anlarım ancak ikinci cilt bile çıkar çıkmaz YKY'nin sitesinde ve çeşitli yerlerde tükenmiş gözüküyor. Acaba YKY mi az basım yaptı yoksa herkes basılmasını mı bekliyordu emin olamadım :D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: tunaorhun - 12 Şubat, 2022, 08:50:56
3.cilt çıkmış.
https://www.odakitap.com/blacksad-3-cilt-kizil-ruh-kitabi-juan-diaz-canales
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 27 Şubat, 2022, 17:13:40
3. albümün baskısını hiç beğenmedim. Renkler oldukça donuk, çizimin güzelliğini ortaya çıkarmaktan çok uzak.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 11 Mart, 2022, 14:09:25
Blacksad 3.Cilt - Kızıl Ruh

(https://live.staticflickr.com/65535/51931642663_ed9b7f088d_o.jpg)


Çevirmen:   Elif Erdoğan
Çizer: Juanjo Guarnido
Sayfa Sayısı: 60
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: 1. Hamur Kağıt
Boyut: 22 x 29 cm
Fiyat: 45 ₺


Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: karlıova - 12 Mart, 2022, 04:17:31
Normalde Blacksad kaliteli ve yüksek gramajlı kuşe  kağıda basılması gereken bir çizgi roman. Ancak ülke koşulları ve özellikle renkli baskının inanılmaz artan maliyetleri düşünüldüğünde Oda TV linkinde 60s cilt için karşıma çıkan 31.5TL fiyat oldukça kelepir geldi bana açıkçası. Yakında tükenir biter bu da. YKY ister istemez kaliteden ödün vermek zorunda kalmış ama hiç çıkmamasından iyidir.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: kahramanlarsinemada - 19 Haziran, 2023, 15:55:36
4. cilt satışa çıktı: https://www.yapikrediyayinlari.com.tr/blacksad-4-cilt-cehennem-sessizlik-karton-kapak.aspx (https://www.yapikrediyayinlari.com.tr/blacksad-4-cilt-cehennem-sessizlik-karton-kapak.aspx)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: YzbVolkan - 19 Haziran, 2023, 18:27:15
5 ve 6 yı birlesik sert kapak kuşe  basar insallah. Para sorunlari yok zengin yayinevi sonucta.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Nightrain - 02 Ağustos, 2023, 10:25:14
5.albüm nihayet çıktı. Çalsın sazlar. :D

https://www.yapikrediyayinlari.com.tr/blacksad-5-amarillo-karton-kapak.aspx

(https://live.staticflickr.com/65535/53105402672_27587f957c_o.jpg)
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 08 Ağustos, 2023, 15:09:52
Amarillo yine çok güzel bir hikaye, ama bir numaramı alaşağı edecek kadar da değil  :)

Bu serinin talihsizliği baskısı. Her albümün ayrı ayrı yayınlanması doğru ama doğru olan sadece bu. Tercih edilen o kağıt beni çok üzüyor. Yazık oluyor Blacksad'e. İşin uzmanı varsa anlatsa keşke, kağıt mı yanlış, o kağıt için baskıda renklerle oynamak mı gerekiyor ya da her şeyiyle mi hatalı? Doğan Kardeş'teki bölük pörçük hali dahi bundan daha iyiydi sanki!
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: TKnKT - 08 Ağustos, 2023, 19:10:28
    Okumamak adına kendimi ısrarla frenlediğim bir seri. İlgimi cezbettiği zamanlarda ciltli verisyonların zamanını kaçırıp da fahiş fiyatlardan peşine düşemeyince kalmıştı öylece merakım. Şimdilerde ise cılız ciltlerin gittiği yere kadar birikmesi için tutuyorum kendimi toplu bir okuma festivali yaşayabilmek adına. Güncelde 7. kitap son olarak görünüyor şu an sanırım. Bu hızla bu yılı bitirmeden yetişir miyiz ama orası soru işareti elbette.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 08 Ağustos, 2023, 20:16:23
Alıntı yapılan: TKnKT - 08 Ağustos, 2023, 19:10:28Okumamak adına kendimi ısrarla frenlediğim bir seri. İlgimi cezbettiği zamanlarda ciltli verisyonların zamanını kaçırıp da fahiş fiyatlardan peşine düşemeyince kalmıştı öylece merakım. Şimdilerde ise cılız ciltlerin gittiği yere kadar birikmesi için tutuyorum kendimi toplu bir okuma festivali yaşayabilmek adına. Güncelde 7. kitap son olarak görünüyor şu an sanırım. Bu hızla bu yılı bitirmeden yetişir miyiz ama orası soru işareti elbette.

Birbirinden bağımsız öyküler olduğu için biriktirmeye gerek yok aslında.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: TKnKT - 08 Ağustos, 2023, 20:21:49
Alıntı yapılan: pizagor - 08 Ağustos, 2023, 20:16:23Birbirinden bağımsız öyküler olduğu için biriktirmeye gerek yok aslında.

    Kendimi çoklu paket oyuncak yumurta almış da hepsini bir kerede yiyecek çocuk heyecanıyla saklıyorum diyelim  ;D
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Zeljko - 09 Ağustos, 2023, 09:48:39
Emin değilim ama bizde henüz çıkmayan son iki sayı sanirim birbirinden bağımsız değil
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Kndzali - 09 Ağustos, 2023, 11:15:46
Merhaba sayın dostlar,
Uzun zaman önce YKY yayınlarının çıkardığı Blacksad'in editörüyle görüşmüştüm. Beşinci ve altıncı sayılarının ne zaman çıkacağını sormuştum. Cevap şöyleydi; Beşinci ve altıncı sayılarda özel bölümler var, ayrıca bir de DVD var. Bu nedenle maliyet çok yüksek dolayısıyla da fiyat çok yüksek olur, satışı de zor olacaktır, dedi.
Şimdi fasikül olarak beşinci sayı çıkınca şaşırdım. YKY ile görüşme imkanı olanlar konuyu araştırabilir, bilginize sundum.
Sevgi ve saygıyla.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: pizagor - 09 Ağustos, 2023, 12:42:36
Alıntı yapılan: Zeljko - 09 Ağustos, 2023, 09:48:39Emin değilim ama bizde henüz çıkmayan son iki sayı sanirim birbirinden bağımsız değil

Dört sayılık bir hikaye diyor wikipedia. 2021'in Ekim ve Kasım aylarında ardarda çıkan iki sayının hikayesini sonlandıracak iki albüm için de verilen tarih 2023.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: YzbVolkan - 09 Ağustos, 2023, 13:31:59
Ilk 4 sayi kuse kagida cok guzel basilmisti.
Sert kapak iki sayi bir arada.
Karton kapak edisyonu sevmedim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: allan quatermain - 10 Ağustos, 2023, 12:03:25
Blacksad'in 4. sayısındaki hikaye anlatımı  çok problemli değil mi? Fazla yoğunluk var, deus ex machina var, her türlü hikayecilik günahı işlenmiş. Daha önceki sayılarda da hikayeler muhteşem değildi -hele de o enfes çizimlere göre-, ama bu gerçekten vasat altı bir iş olmuş diyorum. Guarnido başka bir yazarla çalışsa keşke.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: Zeljko - 14 Ağustos, 2023, 11:35:53
Ayni kargo içinde Blacksad,Tex Satania'nın Kızı,Julia Kırmızı Yağmur geldi.İlk olarak kahve eşliğinde Blacksad'i okuyacağım.Zamlara,sıcaklara,hastaliklara,umutsuzluklara kisa bi ara...Allahim çok mesudum...
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: ghostrider - 14 Ağustos, 2023, 12:31:21
Bu serinin bitmesi 10 yıl sürer.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: YzbVolkan - 14 Ağustos, 2023, 12:38:27
Alıntı yapılan: Zeljko - 14 Ağustos, 2023, 11:35:53Ayni kargo içinde Blacksad,Tex Satania'nın Kızı,Julia Kırmızı Yağmur geldi.İlk olarak kahve eşliğinde Blacksad'i okuyacağım.Zamlara,sıcaklara,hastaliklara,umutsuzluklara kisa bi ara...Allahim çok mesudum...
Bir an icin bile mutlu olmaniza sevindim.
Başlık: Ynt: Blacksad - YKY
Gönderen: hanac - 01 Eylül, 2023, 17:36:24
Blacksad 5 - Amarillo

(https://live.staticflickr.com/65535/53105402672_27587f957c_o.jpg)

"Yeraltı edebiyatı" deyince akla bazı isimler, ancak "yeraltı çizgi romanı" deyince akla tek bir isim gelir: "BLACKSAD".

Juan Diaz Canales'in kaleminden yine kült bir "Blacksad" albümü...

Dizinin beşinci albümü 'Amarillo'da, aykırı ve bitik kahramanımız "Blacksad" dedektifliği bırakıp hayata tutunmaya çalışmaktadır. Ancak hayat şişede durduğu gibi durmaz.

Hayvanlar âleminin Tom Waits'i "Blacksad" maceralarına YKY'de devam ediyor.

Basım Ayı/Yılı: Temmuz2023
Sayfa Sayısı: 60
Ağırlık: 60
En / Boy : 22,5 x 29 cm
Cilt Tipi: Ciltsiz
Kağıt Tipi: 2. Hamur
Fiyat: 130 ₺


Blacksad 4 - Cehennem, Sessizlik...

(https://live.staticflickr.com/65535/53181490652_5976050254_o.jpg)

"Blacksad" dünyada ilk kez yayımlandığı 2000 yılından beri pek çok dile çevrildi ve ülkemizde de ilgi gördü. YKY tarafından ciltli baskıları ilk kez 2011 yılında yayımlanan bu kült polisiye dizi karton kapaklı yeni baskılarıyla yeniden raflarda yerini alıyor.

"Sartre cehennemin başkaları olduğunu söyler... Başkalarının bize hayatı çekilmez kıldıklarını kabul ediyorum ama onlar aynı zamanda bizim cennetteki arkadaşlarımız. Benim için cehennem, yokluktur; dostlarımın, müziğin, hayal gücünü harekete geçiren sözlerin, duyuları uyaran güzelliğin olmadığı bir yer"

Juan Díaz Canales ve Juanjo Guarnido'nun yarattığı bu müthiş çizgi roman serisi 2013'te iki dalda Eisner Ödülü kazandı ve Angoulême En İyi İllüstrasyon Ödülü de dahil olmak üzere pek çok ödül aldı.

Basım Ayı/Yılı: Haziran 2023
Sayfa Sayısı: 60
Ağırlık: 60
En / Boy : 22,5 x 29 cm
Cilt Tipi: Ciltsiz
Kağıt Tipi: 2. Hamur
Fiyat: 95 ₺