SORUN SÖYLEYELİM

Başlatan köstebek, 24 Nisan, 2014, 22:24:19

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

darkwood

Alıntı yapılan: çizgiliköstebek - 05 Eylül, 2014, 11:04:29
Sevgili dr

Şu aralar evde tadilat vs işleri var. O yüzden hem buraları hem de İlker Bey'i biraz boşladım; ay başı diye... Ne olup bittiğine tam hakim değilim, ama pek bir şey yok gibi.

Tadilat işleri yorucu işler koaly gelsin.
Aylık Tex lerin garanti olduğunu biliyoruz, diğerlerini de çıkınca göreceğiz artık.
Darkwood Sakinleri..

OZAN BALIM

Duyurusu yapıldığına göre Orphani bu ay kesin. Julia'nın yıllık izni bitmiştir, 3 aydır tatildeydi. Bir Nathan, bir Brendon, son Renkli Tex, Saguaro, Dragonero, Martin Special, 2 de Tex etti 10... Sürprizle 11...

Mrtekin

Alıntı yapılan: çizgiliköstebek - 05 Eylül, 2014, 11:04:29
Sevgili dr

Şu aralar evde tadilat vs işleri var. O yüzden hem buraları hem de İlker Bey'i biraz boşladım; ay başı diye... Ne olup bittiğine tam hakim değilim, ama pek bir şey yok gibi.

Tadilat nedeni ile tukkan kapali :)

Durup durup aysonu cosuyonuz :)
They drew first blood...

hennessy

Brendon nerde? Renkli nathan ne oldu? ne olacak bu fenerin hali?
Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları

Deadman

Başka bir başlıkta da söyledim... Bas bas nereye kadar... Bırak almayı okumaya yetişilmiyor...

Eh sizde biraz gevşetseniz iyi olacak ama sonuçta para da sizin tabi istediğiniz gibi basarsınız...

köstebek

Alıntı yapılan: Deadman - 06 Eylül, 2014, 16:16:02
Başka bir başlıkta da söyledim... Bas bas nereye kadar... Bırak almayı okumaya yetişilmiyor...

Eh sizde biraz gevşetseniz iyi olacak ama sonuçta para da sizin tabi istediğiniz gibi basarsınız...

son derece haklı olduğunuz bir noktaya değinmişsiniz; bas bas nereye kadar....

Ama  kısacık bir süreliğine fumettiyi zorlamak istemiştik. Bizler (yani çizgi düşler olarak) yıllardır (neredeyse çocukluğumuzdan beri) Zagor, Teks, Mister No, Martin karesinin içinde sıkışıp kaldığımızı düşünüyorduk. Ve bu daireyi biraz genişletsek nasıl olur diye düşünüyorduk.
Bu yüzden de 15 veya 20 farklı seriyi yan yana götürebilmek için bir süredir ayda 7 veya 8 kitap temposuna çıkmak zorunda kaldık. sonuç olarak beklentimiz serilerin 500 satışta gitmesi (yani bu saldırıdan tapi çıkabilmeleriydi).  Bu arada elimize zagor ve teks basma fırsatı da geçince amacımızı gerçekleştirmek için harekete geçtik.
Ama gördük ki Zagor, Teks mister No ve Martin dairesinde kapalı kalmak pek de yayıncının tercihi değilmiş. Daha önceki mesajlarımdan birinde belirtmiştim. Aktif Fumetti okurları olarak yaklaşık 1000 kişiyiz ve okunabilecek kitapların sayısı artınca okur sayısı da aynı veya yakın bir hızla artmıyor. Yazık ki daha önce ite kaka 500 rakamına ulaştırdığımız seriler bile bu kargaşada 100 150 arasında satış kaybına uğradılar. Sayıların çok küçük olduğuna bakmayın, 500 hedefi yapılan bir ortamı düşünün.
Ülkenin ekonomik şartları altında hiçbir fumetti okuruna tek bir yakınma sözü söylemeye bile hakkımız, hatta niyetimiz bile yok. Bu yüzden de bir süreliğine (Zagor ve teks dışındaki yeni ve bizce çok keyifli olan) fumettileri azaltma yoluna sapacağız gibi görünüyor.
Bu süre içinde hem fumettici dostlarımız biraz nefes alır hem de oturup hep birlikte fumettiyi nasıl 500 hattına oturtup üzerine çıkarabiliriz meselesinde kafa patlatabiliriz... 

yalcinerol345

Zagor Teks dışındaki fumettierin yayının sonlanacağı anlamı çıkmaz umarım.Yayın süreleri biraz uzarsa benim için sorun yok.Elimde bir sürü çizgi düşler kitabı var okunmayı bekleyen.Bir o kadar da alınmayı bekleyen.

köstebek

Alıntı yapılan: yalcinerol345 - 06 Eylül, 2014, 23:56:07
Zagor Teks dışındaki fumettierin yayının sonlanacağı anlamı çıkmaz umarım.Yayın süreleri biraz uzarsa benim için sorun yok.Elimde bir sürü çizgi düşler kitabı var okunmayı bekleyen.Bir o kadar da alınmayı bekleyen.

sonlanma diye bir şey yok, sadece biraz araları açılacak. Matematiksel mecburiyet yüzünden...

Bahsettiğim matematiksel mecburiyet şu: amacımız  2015'te en azından ayda 10 kitap üretmek (birazcık üstüne de çıkabiliriz). Şimdi planda ayda 3 teks, 1 zagor veya martin dersek yapıyor 4 kitap. Geride kalan 9, 10  bonelli serisini de 3'er veya 4'er ay aralıklı 3 veya 4 kitap gibi yayarsak, zaten ayda 7 Bonelli sayısına ulaşıyoruz. fumetti sayısını daha da genişletmeyi düşünmüştük, ama hayatta her şey insanın istediği gibi olmuyor. Hep bir zamana ihtiyaç duyuluyor. bizim sorunlarımızdan biri de yazık ki bizden başka da fumettiyi zorlayan (denemeler yapıp maceraya atılan) yayınevinin olmaması. Lal yıllardır hep aynı 3'lüyle bilindik yolunda ilerlemeyi seçti. hoz ve Prestij'in üretimde zorlanması da bence yayımcının suçu değil. Fumetti okurlarının sayısal ve mali durumuyla ilgili bir gerçek. "Satsalar basarlar abi" cümlesi bu konuda pek de havada kalan bir şey değil, bence net gerçek...

Her neyse matematiğe dönelim: 7 Fumetti, 2 veya 3 amerikan, belki birkaç manga... Aylık 10 kotasını dolduruveriyorlar zaten... Şu an için durum bu; yeni yıl ne gösterir, hep birlikte göreceğiz...

pizagor

Artık cilt mantığını sorgulamanın zamanıdır bana kalırsa. Presstij'in yaptığı gibi 7.5 liradan 96 sayfalık kitaplara döndüğünüzde her ay 20 farklı fumetto bile çıkarsanız okurun yetiştiğini göreceksiniz.
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


rumar80

Ben yine de ciltten yanayım. Aylık alınacak seri sayısı arttıkça satışlarda azalma olunacağı tahmin edilebilir bir durumdu. Fasikül olarak ayda 20 kitap çıkarırsan ne kadar ucuz olursa olsun mutlaka bazıları zarar edecektir. Ayrıca 20 tane fasikül ile 7 tane 3'lü ya da 2'li cilt arasında fark yok. Sayı aynı. Bu nedenle bence sorun adette ve maalesef ölür sayısının (özellikle de Fumetti okur sayısının) kısıtlılığında.

Yalnız bu Tex ve Zahor gibi "garanti" çizgi romanlara her ay banko basım yapılması ve diğer fumettileri aralıklarla basma kararı Julia, Dampyr ve tabii ki Nathan'ı nasıl etkileyecek ondan korkarım. ???

s.b

Aylık fasikül şeklinde yayınlanması yerine 3 veya 4 ayda bir dobişko cilt yayınlanmasını tercih ederim.
İNANDIĞIN GİBİ YAŞAMAZSAN YAŞADIĞIN GİBİ İNANIRSIN

pizagor

Aslında aynı şey değil. Kendimden örnekleyeyim, önüme toplamda 300 lira tutacak 10 çizgiroman koysalar elerim ama 7,5 liradan 40 kitap koysalar çok daha büyük rakam cüzdandan çıkar. İlk ziyaretimde en sevdiklerimi alır, sonraki alışverişlerimde de kalanını peyderpey arşive katarım. 7,5 lira, neye harcamıyorum ki derim kendimi azıcık tanıyorsam. Benim için düşük fiyatlı bir ürünü alma kararı çok daha kolay, fazla sorgulamadan olur.
İkincisi, her çizgiroman için kapakta yazandan farklı olarak kafamda psikolojik bir bedel var ve bu sayfa sayısıyla aynı oranda artan bir durum değil. 7,5 lira bu değeri karşılar.
Üçüncüsü, genç ve gelecek çizgiroman kuşağının bu fiyatlı çizgiromanlara kedinin ciğere baktığı gibi baktığını biliyorum, okuyorum. Ama 7,5 onlar için de ulaşılabilir bir rakam olabilir. Bir kısmı Nathan bir kısmı Dampyr okur ama bir şekilde okurun da yayıncının da yüzü güler.

Aslında bu piyasa-fiyat konularına hiç girme niyetim yoktu ama Umar yazınca açıklama gereği duydum.
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar...


s.b

Özgür abi benim ev çizgi roman dolu. Dolayısıyla benim çocuklara tamamiyle beleş ama el süren yok.
Çizgi roman okumak isteyen gençler için belki sizin bahsettiğiniz ince kitaplar cazip gibi görünebilir ancak alıp okuyan olmadıktan sonra bir işe yaramaz. Bir ihtiyar en az 50 gence bedeldir çizgi roman satın almada.
Fakat yayıncılar bir çizgi romanın hem dobişkosunu hem incesini yayınlayabilir. İsteyen de istediğini satın alabilir. Tabii yerse.
İNANDIĞIN GİBİ YAŞAMAZSAN YAŞADIĞIN GİBİ İNANIRSIN

Mrtekin

Bence esas konu fumetti okuyucusunun 500 bandına sıkışması.

Bu sayının artması, maliyetleri de otomotikman düşürecek, yeni serilere ve özlediğimîz periyotlara kavuşmamızı sağlayacak.

Yoksa çatırdamaya başladık, bu nereye kadar gidecek böyle bilmiyorum, ev destek adına alıp okuyamadığım ciltler ile doldu, fanatikliğin de bir sınırı var.

Forum olarak fumetti satişi nasıl artar, bunu ciddi tartışmamız lazım.

Herşeyde rağmen, çizgi düşler, teksi ana eksene oturtup, satışları artırırsa, ticarî olarak eli biraz rahatlar.

Çizgi düşlerin teks açılımı bu yüzden önemli ve desteklenmesi gerekîr.
They drew first blood...

rumar80

Iki konuda görüşümü bildirmek istiyorum:

İlki Türkiye'de gerçek anlamda bir çizgi roman okuru maalesef yok. Bundan bazı arkadaşlar rahatsızlık durabilir ama bu cümle ile amacım. Bir grup okurun olaya çizgi roman/sanat olarak değil de "comics vs fumetti" ya da diğer türler olarak yaklaşması. Bu da çizgi roman çeşitliliğinin artmasına rağmen satışlarda kolay kolay dört basamaklı sayılardan bahsedilememesine sebep oluyor.
Bir diğer sorun da Türk okurunun önceliklerini "klasik" dostlarından yana kullanması ve "yeni" ufuklara zor yelken açmasında. Nathan, Julia ve Dylan'ın ülkemiz macerasının ne kadar karmaşık olduğunu gördükçe bu düşüncemde ısrar ediyorum.

Bu kemik sorunlar çözülmedikçe de şikayetlerin kolay kolay bitmeyeceğine inanıyorum.

Sevgiler.