Köpeğimle Başka Dünyalara Yolculuk Cilt 1
Devam eden bir seri, 3 Cilt yayınlanmış, kaldı 2 Cilt.
(https://live.staticflickr.com/65535/53749819459_c175a1c746_z.jpg)
Takumi, günlerini fazla mesai yaparak geçiren bir ofis çalışanıdır. Bir gün uyandığında kendini derin bir ormanın içinde bulur. Gözlerinin önündeyse dev gibi bir kurt vardır.
"Bu sahiplendiğim köpeğim Leo değil mi!?"
En güçlü efsanevi canavar olan gümüş fenrire dönüşen köpek ve Takumi'ye bahşedilen gizemli yetenek. Takumi'nin ikinci hayatında hedeflediği şey... YAVAŞ YAŞAM!
Yayın Tarihi: Mayıs 2024
Sayfa Sayısı: 160
Fiyat: 140 ₺
Değerli dostlar. Şu üstteki köpeğin masum bakışlarına 10 saniye olsun odaklanınız lütfen. Ben odaklandım ve Sevgi'yi gördüm. Sahibine olan tutkusunu ve bağlılığını gördüm. Ben , bu bakışlarda biraz da tedirginlik gördüm. Ben, bu bakışlarda , sahibini kaybetme korkusuyla sanki " beni bırakma " diye korkuyla bakışları gördüm. Değerli dostlar. Bilemiyorum , bir köpekle dostluk, arkadaşlık ettiniz mi hiç. Bir köpekle elinizdeki poğaçacı, döneri paylaştınızmı . Evinizi veya bahçenizi bir köpekle paylaştınızmı. Arkadaşlar, inanınız ki sevginizi, ekmeğinizi , sevincinizi paylaştığınız köpek , Dünyanın en sadık arkadaşı , en güvenilir dostudur. Son günlerdeki sokak hayvanlarını , uyutmak ta dahil ( öldürmek ) " nasıl ortalıktan kaldırırız " tartışmaları güncel olunca , bu yazıyı yazmaktan kendimi alıkoyamadım. Kelimeleri seçerek kullanmak istiyorum. Etkili ve yetkili , önemli ama değersiz aynı Zaman'da lüzumsuz insanların bir başka Canların yaşam Hakkı'yla ilgili karar vermeleri tepemi artırıyor , ama ne çare ki , çaresizlikten başka çare bulamıyorum. Sosyal medyada okuyorum. Benim gibi düşünen hayvan dostlarına , " alın , evlerinizde bakın " diye verip veriştiriyorlar. Bu bağnaz güruh , saldıracak bir düşman buldukları için en ağır sözlerle hakaret ediyorlar. Etsinler bakalım. Bu Dünya Sultan Süleyman'a kalmadı, bunlara da kalmaz. Neymiş efendim. Köpekler çeteleşerek çocuklar başta olmak üzere insanlara saldırıyormuş. Tamam ,doğrudur. Hepsine katılıyorum . Ama bunun çözüm yolu hayvanları katletmekmidir. Uygar toplumlarda hangi yöntem uygulanıyorsa o yoldan gidersin. Vatandaşın da katkılarıyla ( ama parayı, doktorlardan, akademisyenlerden, profesörlerden oluşan bir kurul kontrol edecek. Yok belediye başkanıymış, yok bilmem ne bakanlığıymış, yok din görevlileriymiş , yok öyle yağma . Yok öyle 1 hayvanlara 10 cebe ... ) bir fon oluşturulacak. Bu fon, üstteki bilim insanlarından oluşan heyet tarafından tamamen sokak hayvanlarının kısırlaştırma, rehabilite etme, barındırma , yeme , içmesi için kullanılacak. Bakın, görün bakalım bir iki yıl içinde sokak hayvanları diye bir sorun kalıyormu. Laf'a geldimi, " biz yaratanı severiz , yaratılandan ötürü. " icraata geldimi , uyutalım gitsin. Yok ya ne kadar kolaymış bu işler . Bence , sokak hayvanlarını değil amma bu fikri savunanları uyutalım. Ülke de, insanlık alemi de bir cani'den kurtulmuş olur.
Sevgili kinowa 10 milyon köpeği hangi para ile bakılıp kısırlaştırmayi düşünüyorsunuz köpekler yüzünden ölen çocukları yaşlılardan hiç bahsetmiyorum uygar toplumlarda uyutuluyor
Alıntı yapılan: İnancomic - 27 Mayıs, 2024, 20:14:09Sevgili kinowa 10 milyon köpeği hangi para ile bakılıp kısırlaştırmayi düşünüyorsunuz köpekler yüzünden ölen çocukları yaşlılardan hiç bahsetmiyorum uygar toplumlarda uyutuluyor
Bir çizgiroman forumunda bu konulara çok değinmek istemiyorum ama yazdıysanız sorayım. On milyon köpek olduğunu nereden biliyorsunuz? Böyle bir istatistik yok. Bir kedi ya da köpeğin kısırlaştırma maliyetinin ne kadar olduğunu sanıyorsunuz? 2000lerin ortasında Türkiye'de sokak köpeklerinin kısırlaştırılması ile ilgili bir projeninin AB tarafından sübvanse edilmesi teklif edildiği ve bir kaç milyon euro karşılığında bu durumun çözüleceği belirtiliyor. Ortada devletin kısırlaştırma, hayvan satışlarının yasaklanması ve denetim ile insanca altından kalkamayacağı bir durum yok. Kamu vicdanını derinden yaralayacak bir katliam sarmalına girilmesi için troller ağzıyla yapılan bir propaganda çalışması mevcut ve internetin her tarafı yeterince kirletilmiş durumda. Lütfen bu nefret propagandasıyla çizgiroman sevdasıyla bir araya gelmiş insanların güzide forumunu kirletmeyelim.
Sayın İnancomic iletinizi esefle , şaşkınlıkla okudum. Nasıl oluyorda bu forumun bir üyesi sokak hayvanlarının uyutulmasını savunabiliyor . Bir çizgi roman okuyucusu , asla sizin gibi düşünmemeli. Ben , sokak hayvanlarının, sokaklarda başı boş dolaşmasını savunmuyorum. Ben böyle bir sorunun olduğunu ama bu sorunun çözümünün bu hayvanları uyutmak olmadığını savunuyorum. Sorunun çözümü hükümetlerden veya hayvanseverler gibi derneklerden beklenmemeli diyorum. Bu kurumlar çözseydi, şimdiye kadar zaten çözerlerdi diyorum. Bu işin çözüm yolunun veteriner hekimlere bırakılması gerektiğini savunuyorum. Bu Dünya yalnızca insanlara ait değil. Her canlının yaşam Hakkı'na ve hukukuna saygı duymak gerekir. Uygar toplumlarda insanların olduğu gibi hayvanlarında hukuku vardır. Hiçte sizin iddia ettiğiniz gibi uyutma diye bir uygulama yok . Olmasınada gerek yok . Çünkü o ülkelerde sokak hayvanı diye bir kavram yok.
Bu konuya girmeyeceğim ama sadece her zaman söylediğim bir şeyi tekrarlayayim: Bu topraklarda her gün en az bir kadın cinayete kurban gidiyor ve bu zavallıların katilleri 12 yaştan başlıyor, 90'a varıyor. Eğer insan hayatı tehlikedeyse asıl bu 'tamamı potansiyel katil 12 - 90 yaş grubu' (ki ben de bu gruba dahilim) erkekleri barınaklara alalım, fotoğraflarını çekip sosyal medyada yayınlayıp sahiplenecek, mukayyet olacak, çok tehlikeli bir tür olduğu için tasmayla dolaştıracak birilerinin çıkması için 30 gün bekleyelim, çıkmazsa da UYUTALIM. Paretoya göre önce bu sorunu çözdükten sonra sokaklardaki köpeklere geliriz.
Bence de, Sayın Pizagor'un harika çözüm yolunu uygulamalı. Bu topraklarda ne kanlı katil yaratıklar biter, ne de kadın cinayetleri. Bu katil sürüsünü uyutmaktan , itlaf etmekten sokak köpeklerine sıra gelmeyeceğine göre , paçayı kurtardı can dostlarımız.
bu bir severlik sevmezlik meselesinden çok hak meslesi. Köpek öldürme hakkını kendimize hangi yetkiyle veriyoruz hiç anlamıyorum. Ben sokak hayvanlarının büyük sorun olduğunu düşünmüyorum ama hadi diyelim büyük sorun bu sorunun sebebi köpek mi ki de çözümü köpeğin itlafında buluyoruz, akıl alır gibi değil.Ben pizagor gibi insanlıktan umudu kesmiş değilim ama kalan kısmına imzamı atarım.
Alıntı yapılan: trooper - 27 Mayıs, 2024, 20:39:00Bir çizgiroman forumunda bu konulara çok değinmek istemiyorum ama yazdıysanız sorayım. On milyon köpek olduğunu nereden biliyorsunuz? Böyle bir istatistik yok. Bir kedi ya da köpeğin kısırlaştırma maliyetinin ne kadar olduğunu sanıyorsunuz? 2000lerin ortasında Türkiye'de sokak köpeklerinin kısırlaştırılması ile ilgili bir projeninin AB tarafından sübvanse edilmesi teklif edildiği ve bir kaç milyon euro karşılığında bu durumun çözüleceği belirtiliyor. Ortada devletin kısırlaştırma, hayvan satışlarının yasaklanması ve denetim ile insanca altından kalkamayacağı bir durum yok. Kamu vicdanını derinden yaralayacak bir katliam sarmalına girilmesi için troller ağzıyla yapılan bir propaganda çalışması mevcut ve internetin her tarafı yeterince kirletilmiş durumda. Lütfen bu nefret propagandasıyla çizgiroman sevdasıyla bir araya gelmiş insanların güzide forumunu kirletmeyelim.
ab fon vermişte kendileri niye uyutuyor
Maalesef bu kadar köpektapar arkadaşın oldugu yüzlerce insanın ölümüne neden olan bir hayvanı savunan bir topluluk ile daha fazla zaman ayırmak istemiyorum 10 yıllık üyeliğimi silerseniz sevinirim
kimmiş bu yüzlerce insan yahu, arılar daha çok insan öldürür. 10.000.000 sayısı gibi bu da çok inandırıcı gelmiyor bana
Ayrılmak isteyen üyelerin kendileri yürütebiliyor bu süreci
10 milyon köpek, 10 yıllık üyelik, köpekler yüzünden ölenlerin sayısı da 10'un katlarından biri olsa gerek.
Hayvan sevmek, hakkını savunmak köpektaparlık olmuş. Gezizekalı tabirinin yaratıcılarından yeni film.
Ben de bu konulara fazla girmek istemiyorum ama eğer inancınız varsa zamanında "Hayırsızada" örneğinden yola çıkarak; masum bir canlıya kıymanın getireceği vebali de hesaba katın. Hayatta bizim kadar diğer tüm canlıların yaşama hakkı var ve her can en az bizimki kadar kutsal.
Sokak köpeklerinin içinde gerçekten saldırgan olan belki binde birdir ve adım kadar eminim ki bu saldırganlık dürtüsünün altında da insanlardan gördüğü aşırı kötülük vardır.
Bebekliğinden lise sona kadar dedemin bahçeli evinde köpekleri olan bir insan olarak: şu an geldiğim yaşta, doğadaki diğer canlılara insanlardan daha fazla kıymet verir oldum. İnsanlıktan tam umut kesmesem de; insanın içinde yaşattığı kötülüğün, iyilikten daha fazla olduğuna da şahit oldum.
Bu minvalde; sokakta gördüğünüz çoğu sokak köpeği, insanlardan kötülük göre göre; gerçekten köpek kimliğinden çıkmış; özgüvenleri bitmiş; biçare varlıklar. Bu masumları öldürdüğünüzde elinize ne geçecek, hangi kirli duygularınızı tatmin edeceksiniz? Bu hayvanlar esasen bize emanet değil mi?
Kadını öldür, çocuğu öldür, yetmedi köpeği öldür, birader sen önce git kendi kirli zihniyetini öldür. Bi tövbe et, azıcık vicdanın olsun. Kuldan utanmıyorsun bari Allah'tan utan.
Alıntı yapılan: İnancomic - 28 Mayıs, 2024, 23:10:50Maalesef bu kadar köpektapar arkadaşın oldugu yüzlerce insanın ölümüne neden olan bir hayvanı savunan bir topluluk ile daha fazla zaman ayırmak istemiyorum 10 yıllık üyeliğimi silerseniz sevinirim
Siz hayali istatistikler uydurmaya devam edin, ben Köpektapar yakıştırmasını iltifat olarak alıyorum.
Alıntı yapılan: alan ford - 28 Mayıs, 2024, 17:59:03bu bir severlik sevmezlik meselesinden çok hak meslesi. Köpek öldürme hakkını kendimize hangi yetkiyle veriyoruz hiç anlamıyorum. Ben sokak hayvanlarının büyük sorun olduğunu düşünmüyorum ama hadi diyelim büyük sorun bu sorunun sebebi köpek mi ki de çözümü köpeğin itlafında buluyoruz, akıl alır gibi değil.Ben pizagor gibi insanlıktan umudu kesmiş değilim ama kalan kısmına imzamı atarım.
Koyun,kuzu,dana,manda,balık vs hayvanları öldürme hakkımızı nerden aldık acaba? Yenilerbilir olması masumca bir açıklama mı?
Hayvanlar ölmemeli hepimizi veganlığa çağırıyorum. Her canlı yaşama hakkına sahiptir. Etçil beslenip sadece köpek ölümüne ses çıkaranları da kınıyorum. Kebap şalgam yiyeceksiniz diye o tatlı kuzuları kesme hakkınızı size kim verdi? OLmaz kınıyorum.
Burasının (bu forumun) amacını unutmasak nasıl olur acaba? Bu forum çizgi romanlar hakkında konuşmak ve haberleşmek için kuruldu. Forumun başka bir amacı olmadığını sizlere hatırlatmak zorunda kalmak beni şahsen üzüyor. Burada farklı görüşten sayısız üyemiz var. Her birimiz diğerinin görüşü üzerinden burada tartışma başlatırsak burası çizgi roman forumu olmaktan çıkar. Forumun amacına ve kurallarına uymaya hepinizi davet ediyorum. Aksi takdirde bu başlığı kilitlemek zorunda kalacağım.
Alıntı yapılan: tommikser - 29 Mayıs, 2024, 14:22:21Koyun,kuzu,dana,manda,balık vs hayvanları öldürme hakkımızı nerden aldık acaba? Yenilerbilir olması masumca bir açıklama mı?
Hayvanlar ölmemeli hepimizi veganlığa çağırıyorum. Her canlı yaşama hakkına sahiptir. Etçil beslenip sadece köpek ölümüne ses çıkaranları da kınıyorum. Kebap şalgam yiyeceksiniz diye o tatlı kuzuları kesme hakkınızı size kim verdi? OLmaz kınıyorum.
Kendi adıma konuşayım; onları da bırakalı çok zaman oldu sayın tommikser...
Bunu öğrendiğime çok sevindim.
Yazmayacaktım ama yanlış biliyorsunuz aslında 40 milyon başıboş köpek var...
Yurtdışında başıboş hayvan göremezsiniz olayı da güzel bir sığınma limanı. Bu ülkeden ülkeye hatta gittiğiniz ülkenin şehrine/kırsalına göre değişiyor.
Bir hayvanın etinin yenilebilir olması bunu öldürme hakkını kendimde bulmamı sağlıyor ? Evet. Sokakta başı boş dana görmezsiniz. Doğup, büyüyen. Bir amaç üzerine üretilip tüketiliyorlar. Haa keşke olmasaydı fakat bu yüzyıllardan beri olan bir şey.
Köpek eti tüketeceksek, insanlığa bu konuda fayda sağlayacaksa tamam bu hayvanları öldürelim ama böyle bir şey yokken bu hayvanları öldürmek vicdanen şahsen beni rahatlatmıyor.
Evet bir başıboş köpek sorunu var mı ? Risk teşkil ediyorlar mı ? Evet ediyorlar. Bunların planlı bir şekilde toplanarak kısırlaştırılıp yaşam sürelerinin doldurulması gerekiyor. Kentlerin büyüklüklerine göre dışlarını bildiğiniz milli park büyüklüğünde alanlarda bu hayvanları toplayabilirsiniz. Ülkenin veterinerlik bölümleri için güzel staj yerleri de olur. Yemekleri sıfır atık kapsamında toplatıp buraların yiyecek ihtiyacını karşılayabilirsiniz. Bu konu da destek olan firmalara gerekirse vergi indirimi yaparsınız. Zaten istedikleri her firmaya vergi indirimi uyguluyorlar. Bunlar içinde yapılabilir yada yasal kanun çıkarırsın.
Akla ilk gelen ve kolay çözüme yönelmek tam bize yakışan şey oluyor. Parası nereden bulunacak deniliyor. Hayvanları canice katletmeyip, düzgün ilaç ile uyutacaksanız bu ilaçları size bedava vermeyecekler. Bununda gayet masrafları var. Haa kürekle kafasına vurularak öldürülen köpekleri de gördük bana pek ilaç kullanacakları güveni de vermiyor.
Yine işin içine maliyet girecekse; milyonlarca sığınmacı, kaçak göçmen barındırıyoruz. Onların yerine bu hayvanlar için harcanabilir. Veya önümüzdeki sene Diyanet'te 98,9 milyar TL bütçe veriliyor. Yaratılanı sevmek Yaratan'dan ötürü felsefesiyle Diyanet bütçesinin bir kısmını bu işe ayırabilir.
Köpektapar ifadesini de şahsen kabul etmiyorum.
Ben ise şahsen, Sayın Inancomic'in köpektapar yakıştırmasını kendi adıma değerli bir ödül olarak kabul ediyorum. Ancak, bana böylesine değerli bir sıfatı uygun bulan Sayın Inancomic dostumuza bende bir ödül sunmak istiyorum. Kendi kendime yaptığım bir oylama sonucunda, 21 yüzyıl, Dr Mengele sokak hayvanlarını katletme büyük ödülünün ( 15 kilo köpek maması ) olarak Sayın Inancomic'in layık görüldüğünü kendilerine duyuruyorum. Kendilerini, 21 yüzyıl Dr Mengele sokak hayvanlarını katletme büyük ödülünü kazandığı için canı gönülden kutluyorum.
Alıntı yapılan: trooper - 29 Mayıs, 2024, 12:49:52Siz hayali istatistikler uydurmaya devam edin, ben Köpektapar yakıştırmasını iltifat olarak alıyorum.
Ben imzama ekledim, hatta yazmak istenen ama yazılamayan haliyle :)
Alıntı yapılan: pizagor - 29 Mayıs, 2024, 16:40:14Ben imzama ekledim, hatta yazmak istenen ama yazılamayan haliyle :)
Foruma bugün üye olsam Köpektapar nickiyle üye olurum ben de. Çok hoş durmuş 😀