Nolcak Bu Cizgiroman Satışları ve Lone Wolfte Beni Niye Anmadınız Laaayynn

Başlatan mersan0, 15 Ocak, 2019, 17:07:26

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

memospinoz

Alıntı yapılan: Mrtekin - 29 Ocak, 2019, 23:20:32
Ve fakat, başa dönersek, Fransız olsam ve maaşımı Euro üzerinden alsam, 12 eur ya da 20 eur çok koymazdı, çünkü bireysel "alım gücü"m zaten yüksek olacaktı. Bu yüzden adamların kendi ülkesindeki fiyatlamasının bizden yukarıda olması gayet normal.

Alıntı yapılan: ZGeralt - 30 Ocak, 2019, 12:18:37
Bazı konularda kafa karışıklığı var gibi geliyor bana, bu biraz meseleyi doğru tartışmayı zorlaştırıyor gibi düşünüyorum.

Öncelikle bir malın dışarıda üretilip getirilmesi ile telif/lisans vb. alınarak burada üretilmesi farklı şeyler. Yayınevleri ithalat yapmıyor.  İthalat yapsalardı Fransa'da 20 Euro olan çizgi romanı burada ( anlık kurdan hesaplıyorum) 121.6 TL'ye satacaktı.

İkinci konu alım gücü meselesi.

Makro verilere girmeden, İşsizlik, Gini hesabına bakmadan(gelir dağılımı) falan en basit haliyle böyle. Özeti şu; Fransız toplumunun en az maaş alan, ekonomik olarak en zordaki kesimi, Türkiye'de ki aynı kesime oranla aynı maldan 2 ila 3 kat arası fazla edinebiliyor.

8)

Mrtekin

Alıntı yapılan: tulgan - 30 Ocak, 2019, 12:48:31
Keşke ilgili bir başlığa yazılsa bunlar da ben de yeni Lone Wolf okurları mı doğuyor diye boşuna heyecanlanmasam  :-[

Kesinlikle. Tarafımın ve ilgililerin mesajlarının "piyasa" ile ilgili başlıklara taşınması çok daha iyi olacaktır. Burada Marmara'ya özel bir tartışma yapılmıyor çünkü.

Peki Tulgan Bey, yeni albüm ne zaman gelecek acaba?  ;D
They drew first blood...

seastar1000

Başlık taşınmadan bışeyler yazayım hemen kaçayım
Bu bir gözlem şöyleki hergun 1500 ila 2000 yolcu taşıyan tatil bayram falan 8000 i geçıyor bır ferıbotta çalışıyorum
Hadı en uzak 5 sene oncesıne kadar yolcular ınınce gazete dergı bıraktıklarını temızlıkcıler torba torba toplarlardı bıtmezdı
Sımdı bakıyorum tum gemıden bır ıkı gazete anca oluyan oluyor
Ya ınsanlar dıgıtale geçtıler yada artık okumuyorlar
Ama netıcede artık gazete dergı alan kısı sayısı bayağı azaldı
Bu durum çızgıroman okuru ıcınde aynı sanırım

mersan0

Bİ baktım yazılar yookkk, nerde yazılar laaayyynn diye höykürecedim ki, du belki bölmüşlerdir didim, yeni mesajları tıkladım, anaaa ne görem, benim başlattığım gibi duran, 3.sayfaya ulaşmış nur topu gibi bir başlığımız daha var. Adını nolcak bu cizgiromanların hali yapak bari. Du ben yapmaya çalışam, nasıl olsa başlık benim görünüyo.
Heee yaptım, başım göğe erdi.

mersan0

Cizgiroman üzerindeki kara bulutlar çok yönlüdür aslında. Buna taaaaa en baştan yayıncı sorunu ile başlayabiliriz. Tay yayınları bu işten en çok ekmek yiyen, en eski yayınevidir. Ancak yayıncının, yayın ile ve cizgiroman ile heeeççç işgisi yoktur ve cizgiromandan gelen hiçte azımsanmayacak geliri çatır çatır yer. Bu yüzden tirajların bu iş için uygun olduğu 60-70 lerde yerli cizgiroman üretimi sadece gastelerce yürütülür. Gasteler bu işe maliyet olarak bakmaya başlayınca da yerli üretim nanay.
Cizgiromana en büyük darbelerden birini ise çocuk hikayeleri yazarı Gülten Dayıoğlu vurmuştur. Neden derseniz, bir yerde cizgiroman çocuklara zararlıdır, şiddete yönlendiriyor diye bir şey uydurmuştur ve o tarihten sonra ne 40 akıllısı, 40 bün akıllı bu daşı çıkaramıyoz. Nası bi deli ve daş üretimi düşünün gari. Geçen senelerde sevgili Ümit Kireççi kendisi ile görüşüp bir söyleşi yaptığında bundan bahsetmiş, Gülten hanım da bu kanıyı neresinden uydurduğunu söylemese de artık bu kanaatte olmadığına dair bişeyler geveliyerek nedamet getirmeye çalışsa da ettiği daş hala kuyuyu kirletmeye devam etmektedir.

Mrtekin

Olaya Fransızlardan girdik madem; ben biraz daha araştırma yaptım, ortaya ilginç sonuçlar çıktı.

https://build.export.gov/build/idcplg?IdcService=DOWNLOAD_PUBLIC_FILE&RevisionSelectionMethod=Latest&dDocName=eg_fr_109791

Buradaki resmi verilere göre; "Comics" Fransız yayım piyasasının %10'unu oluşturuyor; 2015 verilerine göre; salt bu klasmanda "44 milyon" kitap satılmış. (Bizim comics klasmanı;piyasanın yüzde kaçını oluşturuyor biraz daha eşelemem lazım ama Afu Abinin listesine göre; 2015'te basılan 373 kitabı 2000 adet ile çarpsak 746.000, hadi düz hesap 1 milyon kitap sonucuna ulaşıyoruz. Yani Fransız comics piyasası adet karşılaştırmasında bize göre 44 kat daha büyük.)

Burası ilginç; Fransa'da her büyük yayınevinin kendine özel bir dağıtım şirketi de var (diğer yayınevlerine de hizmet veriyor.) ve dağıtım maliyeti; genel satışın %12 ila %14'ünü oluşturuyor. (Bizde tek bir dağıtım ağı var ve dağıtımcının karı dükkan satışlarında %50, internet satışlarında da, genelde %50 ile yapılan indirim oranı arasındaki fark. Bu arada D@r,
parayı, yayımcıya, 4 ay sonra öder.)

Burası daha da ilginç; Fransa'da kitap bir "kültür eşyası" muamelesi gördüğü için, piyasası regüle
kurallara tabi (Yani örneğin Fransa'da D@r gibi kitapevleri, yayımcının satılan kitabın parasını 4 ay sonra değil, çok daha kısa bir süre içinde ödüyordur:-)) ve yayımcılardan piyasaya çıkan kitabın fiyatının fixlemesi ve herhangi bir indirimin %5'ten yüksek olmaması da hükme bağlanmış. (Yani Fransa'da kabaca yapılan indirim dahil dağıtımcı karı: %17 ile %19 arasında değişiyor.) (Bizim ise okuyucu hallerimiz yorumsuz, sırf internet indirimi kovalamaktan imanımız gevriyor.)

Yani durumumuz bu. Esasen üstüne bir de piyasa karşılaştırması yapınca daha çok moralim bozuldu. Keyif bırakmadınız:-)
They drew first blood...

Mrtekin

Comics (total çr klasmanı); Türkiye yayım piyasasının yüzde kaçını oluşturuyor sorusuna cevap arayanlar buradaki verilere göz atıp hesap kitap yapabilirler; (bizim listede bu alanda 2017 yılında 427 kitap çıktı.)

http://turkyaybir.org.tr/2017-turkiye-kitap-pazari-raporu/#.XFH1d6ShnYU
They drew first blood...

mersan0

fransa cizgiroman okuması yönünden çok ilginç bir yere sahip. cizgiroman fransada okuma alışkanlığının ilk basamağı sayılır ve çok büyük bir sayğı görür. bizdeki gibi çocuklarda şiddeti özendiriyor yanlış yaftasını yiyip,yerine oturmaz.
yıllar önce anakara da anteres isimli cizgiroman satışı yapılan bir mekanda yaşadığım ilginç bir olayı anlatayım. anteres kızılay da yüksel caddesi üzerinde 3. katta dersane ve dernek olarakta kullanılan bir mekandı ve bir odası cizgiroman satan bir yerdi.bu mekanda bizler sık sık toplantı yapar,buluşur, cizgiroman zevkimizi paylaşırdık. yine böyle bir toplantı sırasında,dersane gibi kullanılan odadan çıkan 7-8 yaşlarında bir çocuk örüm böcüklerin renklerine kapılarak odaya daldı ve anne bunlardan alsana dedi.ananesi yok oğlum zararlı onlar dedi,biz hemen neresi zararlı, cizgiroman okuma alışkanlığı kazandırır,arkadaşlığı ve iyi değerleri savunur,hep iyiler kazanır, bakın biz hala okuyoruz diye savunmaya geçtik. kadın bizi aşalar bir tavır ile zararlı olmasa bu yaşta burada bunları okumazdınız dedi. bu esnada mekanın sahibi olan dostumuz olaya şahit oldu ve bu arkadaşların hepsi okumuş,iş sahibi olmuş kişiler, bu adkadaş mühendi,bu mimar bu müfettiş,bu hakim diye bizi tanatmaya başladı, kadın inanmadı, kimliklerinizi görebilirmiyim dedi, iş inada bindi hepimiz iş kimliklerimizi gösterdik. kadın baktı ve hangilerini istiyorsun oğlum dedi, bir kısım cizgiroman alıp gittiler.