Konuşma balonu - Konuşma kutucuğu, hangisi tercihiniz ?

[hanac]

Freddy Lombard başlığında Gabby bu konuyu gündeme getirdi

http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,2523.msg208267.html#msg208267

Buyrun tercihinizi yapın 

Konuşma Balonu örneği



Konuşma Kutucuğu örneği

[yunusmeyra]

"ikisi de olur" diyenlerdenim  hatta "kutusuz" ve "balonsuz"da olur diyenlerdenim 

[ferzan]

    Oy vermeyeceğim sanırım, çünkü anlatının türüne, ekolüne ya da genel yapısına göre kutu şeklinde de, baloncuk şeklinde de, oval dörtgen ya da çokgen şeklinde de olabilir...Bazı çizerlerimiz bir frankofonda öyle gördü diye bilip bilmeden kutu şeklinde yapabiliyor, bazen de aslında tam da kutu şeklinde konuşma balonlarına gidecek kısmen mekanik atmosferde bir çalışmaya yusyuvarlak balonlar yakıştırabiliyorlar...Bu bence okurun tercihinden ziyade yaptığı işe hakim üreticinin tercihi ve anlatının gidişatı ile şekillenmeli diye düşünüyorum...

    Tenten ve türevi atomik / post-atomik stilde çinilemenin dinamikliği ya da sadeliğine bağlı olarak yuvarlatılabilir ya da köşeli hale getirilebilir...Tenten 'e yakışıyor açıkçası ama bir Red Kit ya da Asterix 'te yuvarlak hatlı balonlardan ötesini aklım kabul etmiyor...Ayrıca balonda yuvarlatma tercihi doğrudan eserin ciddiyeti ya da karikatürizeliği ile alakalı değil bence...Blueberry, Bouncer, Undertaker ve benzeri frankofonlar buna iyi örnek...Diğer yandan bir Miguelanxo Prado ya da Alfonso Font veyahut da Carlos Gimenez albümlerinde ki işçilik göz önüne alınırsa köşeli ve keskin hatlar çok daha uygun gelir göze, sırıtmaz...Çizgisi her iki tadın bileşimine müsaade edecek R.M. Guera gibi sanatçıların Avrupa için ürettiği bazı sayfalarındaki görünümü de yabana atmamak gerekir...Ne tam yuvarlatılmış, ne tam köşelendirilmiş, ikisinin ortası Latinvari yaklaşımlar da fazlasıyla yer almaktadır...

    Bazı çizgi romanlarda her ikisi de yerli yerinde kullanılabiliyor...Bir bilim-kurgu eseri ise insanların konuşmaları yuvarlak konuşma balonlarıyla tasvir edilirken robot, bilgisayar yahut mekaniklerden gelen sesler tamamen köşeli ve matematiksel formda yansıtılabiliyor...Balonun şekli ve font, aslında çizgi romanda doğrudan seslendirmeye tekabül ettiği için, gerekeni neyse o yapılıyor...Spawn 'ı hatırlayın, o çift kat kalın ve koyu yuvarlak içerisinde sesinin bu aleme ait olmadığı vurgulanır...Gipi 'nin Oğulların Diyarı albümünde balonların ve içerisindeki fontun sarsaklığı, konuşanların medeniyetten ne denli uzak kalmış olduklarını hissettirir...Bu eserde Gipi elbette kutu ya da oval kusursuz konuşma balonları yapamazdı ki yapmamış zaten...Örnekler çoğaltılabilir...Kısaca balonun içi de dışı da bir seslendirme karakteristiğidir ve her anlatıda statik bir şekilde uygulanmayabilir...Detaylı incelememiz gerekirse ekollerde de, bağımsızlarda da zilyon tane farklı yaklaşım görebiliriz...Her birinin kendi içinde bir çözümlemesi vardır, buna rağmen genelinde temel bir tercih ve istikrar söz konusudur...

    Uygun olacağı takdirde ben her çeşidine de varım, yeter ki anlatının görsel ve tematik karakteristiğine uysun...İkisi arasında seçim yapmayı kendi adıma uygun bulmadığımdan ve aslında seçeneklerin de iki çeşitten ibaret olmadığını düşündüğümden oyumu esirgiyorum...

[s.b]

Balon göze hoş geliyor.

[aa]

Tabii ki balon...

[darkwood]

Konuşma balonu her daim tercihimdir.

[Tuco Ramirez]

Konuşma balonunu daha çok severim.  Ama bazı çizimlere kutucukte yakışıyor. Tenten gibi.

[Gabby]

Balonun çocukluktan gelen bir göz aşinalığı var. Kutu kullanımının tek dezavantajı diyaloglar haricinde anlık durum belirtme metinlerinin de kutu içine alınmasıyla okur açısından sıkıntı oluşturabilir mi diye şu an aklıma geldi.
ferzan'ın da değindiği gibi sonuçta her sanatçı kendi estetik anlayışına göre karar verecektir. Mesela Tardi'nin çizgileriyle çok uyumlu duran kutu-balon arası bir tercihi var.

Metinlerde büyük harf kullanıldığı sürece  hepsi kabulüm. Yeter ki "küçük harf" kullanılmasın, Tenten de olsa çekilmiyor..

...hatta "kutusuz" ve "balonsuz"da olur diyenlerdenim 

...
o zaman sana ancak Prince Valiant verebiliyoruz yunusmeyra..

[KenParker]

tabiki de

[yunusmeyra]

yellow kid, 1896

"çizgi roman edebiyat değildir!"

çizgi romanda yazı, görsel anlatıyı var etmek, görsel olarak kurulan yapıyı anlamlı kılmak için yardımcıdır. resimle(çizimle) varedilen anlatının ihtiyaç duyduğunda, ihtiyacı  olduğu kadar kullandığı araçlardan biridir yazı; ve çoğu zaman en önemlisi, olmazsa olmazı da değildir... çizgi romanda yazı, çizimle anlatıyı kurgulayan sanatçının elinde binbir farklı şekle bürünebilir, göz ardı edilebilir, hatta gereksiz görüldüğü onlarca, yüzlerce sayfalara veya kitaplara rastlanır. bu durumda balonlar(hem de her şekilden), "popüler anlatı" türlerine dahil çizgi romanlarda bir iş yapma kolaylığı sağlaması, okuyucunun günlük okuma ve görerek izleme, anlamlandırma alışkanlıklarına cevap vermesi dışında panellerde-sayfaarda sınırladıkları, içlerinde taşıdıkları "metinlerle" değerlenmezler, çünkü balonlar edebi bir içerik taşımamaktadırlar.
geçerken not etmiş olalım: "edebiyat yapma" gibi bir amaca hizmet etmeyen(bir çok çizgi romancı bunu hayal etmiş olsa bile!) "yazıları" sınırlayan balonlar(anlatım kutuları da buna dahil edilebilir) içerikleriyle beraber "edebiyat sever" bir  kısım okuyucunun roman veya hikaye benzeri edebi anlatılarda bulduğu hazza  karşılık gelecek sonuçlar üretebilirler; ama unutmayalım bunu sinema, müzik veya başka sanatlar da başarabilir. dolayısıyla balonları, görsel anlatıya paralel ve ondan ayrı estetik değeri olan "edebi metinlerin" yazıyla belirdiği özel alanlar olarak görmenin karşılığı yoktur...

"the little king", otto soglow, (sunday strip 1937)

her ne kadar uzun süre "çizgi roman tanımları"ndaki ana unsurlardan biri gibi görülmüşse de aslında çizgi romanın "biriciği" balonlar değildir! balonların şekilleri ve yerleri, grafikleri farklı amaçlara hizmet etmek için çok farklı sayıda tasarlanabilir, karma uygulamalar yapılabilir...buradan balonların çizgi romanların "olmazsa olmazları" olmadığı sonucuna kadar bir yol gider 

"şehir köpeği", murat bozkurt(rh+ dergisi,1993)

bazen aktüel kullanımlar belli bir "sanat okulunu" veya "üretim geleneğini" simgeler; bazen kabul edilmiş ve yaygın olmanın dayanılmaz cazibesiyle düşünülmeden bile kolayca kullanılır, bizler tarafından benimsenebilir... bazen de yılların popüler iş görme şekilleri eskir, yerini önceki zamanın "gözardı" edilen buluşları alır... bazen de "öncü" ve "sınırları zorlayan" tarzlar kendini var eder ve bir şeyler anlatmak istediği kitlede karşılık bulur."balonlu" veya "balonsuz" çizgi roman anlatıları vardır; çizgi roman sevdalıları gönüllerince seçerler...

"prince valiant", thomas yeates(2013)

 

[Mister NO]

Her bayram sabahı TV'de İbo söylerdi "Benim balonlarım vardı, Onları kimler aldı?" diye 

[hanac]

Sonuç belli oldu gibi 

Toplam Oy Verenler: 33

Konuşma balonu              32 (97.0%)
Konuşma kutucuğu            1 (3.0%)