Ana Menü

MOON

Başlatan Hayal Kahvem, 03 Ocak, 2011, 21:13:10

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Hayal Kahvem

     

                             

Ben Filmekimi için İstanbul'a gittiğimde seyrettiğim bir bilimkurgu film vardı. Öyle havalı tafralı bilimkurgu filmlerinden değil ama...
Nasıl naif, nasıl iddiasız ve nasıl şahane    bir bilimkurgu gerilim filmiydi. Nasıl beni derinden etkiledi anlatamam. 
Neredeyse tek oyuncu ve tek mekanda bir bilim kurgu film çevrilir de bu kadar etkileyici olabilir mi? İnanın oluyor işte!   

Filmin adı Moon. 2009 yapımı bir İngiliz filmi. Rock yıldızı David Bowie'nin oğlu 1971 doğumlu Duncan Jones'un ilk uzun metrajlı film denemesiymiş.
Bir endüstri şirketi yeni kullanıma başlanılan helyum-3 adlı bir yakıtı, ay üzerinden toplamaktadır. Helyum-3 temiz ve verimli bir yakıt olduğu için bütün dünyada
kulanımı yaygınlaşmaktadır. Sam bu şirketle 3 yıllık bir kontrat yapmış, Ay'daki üretim tesisinde, Gerty adındaki robotuyla birlikte tek başına çalışmaktadır.
Her şey otomatik makinalar tarafından yapılmakta ve toplanılan helyum-3 gazı belirlenen zamanlarda dünyaya gönderilmektedir.
Sam, Ay'a gelirken henüz doğmamış kızı ve karısı ile kimi zaman robotu Gerty yardımıyla haberleşmektedir. Bu filmden sonra gökyüzündeki aya baktım.
Koskoca bir beyazlıkta Sam tek başına. Sadece şirin mi şirin mimikleri olan Gerty adlı robotuyla. Üstelik filmi seyrederken hep
bir kötülük gelecek diye bekledim Gerty'den biliyor musunuz? Neyse anlatmayayım. Seyretmediyseniz eğer, filmin tadı gider. 3 koca yıl. Başka kimse yok.
Yapılacak fazlaca iş de yok. Sam'in arada suladığı bitkilerini ve büyükçe bir maketini hatırlıyorum o kadar. Neyse...
İşin sonuna gelmiştir artık Sam ve iki hafta sonra kontratı sona erecek, dünyaya dönecektir.
[/size]

                                 

Ama işte ne olursa olur, film birden hareketlenmeye başlar. Sam'da psikolojik bir bozukluk ortaya çıkar sanki. Arıza yapan bir makineyi
kontrol etmek için tesis dışına çıktığında, sanki bir halüsinasyon görür ve ay arabasıyla kaza yapar. Sonra Sam'i tesisteki tedavi yatağında görürüz.
Nasıl oraya geldiğine kendisi anlam veremediği gibi valla ben de pek anlam veremedim. Başka kimse yoktu ki Ay'da. Peki Sam nasıl geldi tesisteki yatağına?
Nananom... İşte film şimdi esas başlar.  Devamını söylemem...  Eee! "Başladın madem bitir. Sonunu getir." Diyeceksiniz ama olmaz. Anlatmam devamını.
Ya seyretmek isteyen biri denk gelirse yazıma... Olur a! Yazık olur vallaha! Mutlaka izlenmesi gereken filmlerden.





emre ozdamarlar

Moon guzeldi, simdi sebebini tam hatirlamiyorum ama bu film hakkinda dusuncem izledikten sonra hikayenin tam potansiyeline erisemedigi seklindeydi.

Yani o hikaye cok cok daha ilginc bir hale getirilebilirdi sanki. Ama yine de kaliteli bir bilimkurgu idi Moon.

Lami Tiryaki

DİKKAT FİLM İÇERİĞİ HAKKINDA BİLGİ İÇERİR!

Moon filmini bu hafta sonu izledim. Vildan Hn'ın yazdığı gibi hakikaten afrası tafrası olmayan ancak tuhaf bir şekilde insanı tutup bırakmayan bir bilimkurgu dram/gerilim filmi Moon. Film tek bir mekan ve ay yüzeyinde geçiyor. Ay görüntüleri nedense beni çok etikler. İnsanlı ulaşabildiğimiz yegane dünya dışı nesne olduğundan mıdır nedir ayda geçen her öykü bana çekici gelir. Space 1999, 2001; A Space Odissey film ve dizileri benim için ayrıca anlamlıdır. Moon'daki ay sahneleri de çok çekici. Ay üzerine kurulmuş madencilik üssü, kompleks bir tesis, ay böcekleri(arabaları) gibi detaylara rağmen kahramanımızdan başka kimsenin olmadığı bir mekan ne kadar kalabalık olsa da insana o müthiş yalnızlık duygusunu veriyor. Üstelik tesiste hikayeye dahil olan ikinci karakterde yine kahramanımızın kendisi. Yani klonu. Hem insanın yalnızlığını ve doğasının yalnızlık üzerine olmadığını anlatırken bir yandanda kapitalizmin acımasız öteki yüzünü, gülerken ağlatan diğer yüzünü gösteriyor. Şirin set tasarımı ve ay sahneleri ile hiç fena değil Moon. Öykü The Island filmini bariz bir şekilde hatırlatsada yinede özgün olmayı başarmış bir film. Emre'nin yazdığı gibi çok daha dernilere inen bir film de olabilirmiş. Ama bence böyle sade haliyle daha güzel.

Selamlar
Lami

hanac

Gerçekten çok güzel bir film.

Arkadaşlar çok güzel özetlemişler, benim ekleyeceğim fazla bir şey yok.

Gerty adlı robota da bayıldım, Kevin Spacey seslendirmiş.

8.35 /10.00

hennessy

son zamanlarda izlediğim en nefis bilim kurgu filmi sanki stanislaw lem in kalemindne çıkmış gibi....
Murat : Hasan abi Avengers dağılmış duydun mu?
Hasan: Duydum duydum toplanın Tellioğulları