Kimdir Bu Mitat Karaman? - Doğu Yücel (Can Yayınları)

Başlatan TKnKT, 02 Mart, 2022, 18:25:20

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

TKnKT


__________Tanıtım Bülteni__________

    Böylesine sıradan bir anda nasıl bir değişim yaşanabilir ki? En fazla ne olabilir? Mitat televizyonda aynı şeyleri geveleyip duran adamlardan birinin sarf edeceği muhteşem bir sözle hayatı hakkında büyük bir uyanış mı yaşayacak? Çitlediği çekirdeğin kabuğu dişetlerine saplanacak, bunu fark etmeden ağzını kapatınca fantastik filmlerdeki canavarlar gibi can mı verecek? Kabuğu tamamen kapalı olan antepfıstığını açmaya çalışırken elini mi kıracak? Ne olabilir ki Allah aşkına?

    Evden işe, işten eve gidip gelen son derece sıradan ve silik birinin başına ne gelir ki, demeyin... Karakterimiz Mitat bir gece uyandığında, diyafonun düğmesine basmak ve apartmanın kapısını açmak zorunda kalır. Ve hayatı bütünüyle değişir... Doğu Yücel'in bu sürükleyici yeni zaman polisiyesi güçlü bir kara mizah örneği, bir paranoya kuyusu, okudukça açılan, heyecan verici bir yeni Türkiye panoraması. Devamı gelsin isteyeceksiniz
________________________________

    Doğu Yücel ile nasıl oldu da yolum kesişti, nereden esti de kitabını aldım hiç hatırlamıyorum. Sevdiğim ya da zevkine değer verdiğim bir kişi önerdi muhtemelen. Yoksa çekingen davranırım ben yeni bir yazarlar tanışmakta. Velhasıl, mevzu bahis kitabı Kimdir Bu Mitat Karaman? benim okumaya başlamam ile bitirdiğim bir kitap oldu zamanında. Daha sonra bu keyifli okuma üstüne Öldüğünü Google'dan Öğrenen Adam ve Diğer Tuhaf Hikayeler ile denk düştük. Bu kitapta düz yazı noktasında seçici olan bana hitap edince tamam dedim sanırım, bir ihtimal, olabilirliği yüksek düzeyde ben Doğu Yücel eserlerini tüketmeyi seven bir insanım. Bu tereddütlerim arasında yakın zamanda Beter Ol Mitat Karaman! çıkınca, beş yıl sonunda artık Doğu Yücel ile olan ilişkimin adını koymak vakti geldi diye düşündüm. Sadık bir okur mu, yoksa seçici bir memnuniyetsiz mi olacaktım.

    Her ne kadar Kimdir Bu Mitat Karaman? sonuna çat-pat anımsadığım bir eser olsa da yeni kitabına geçmeden önce beğendiğim tattan başlayarak anlatıcılığını bir kez daha deneyimlemek istedim. Bu esnada hep çizgi roman üzerine klavyenin tuşlarını arşınlayan ben de ilk kez bu iki kitap üzerinden düz yazı üzerine meramımı aktarmayı deneyeceğim.

    Kitap üç adet alıntı ile başlıyor. Bunlardan ilki etrafımızdaki onlarca insanın muamma oluşu üzerine kitabımızın ana temasını çiziyor. İkinci alıntımız bir şekilde insanlardan kurtulup, yalnız kalamayışımızı ifade ediyor, ki bu da karakterimiz Mitat için yazılmış. Son olarak okuyunca direkt olarak zihnimizde Zeki Müren'in sesinin canlandığı yalnızlığa olan isyanın bir nişanesi "Gökyüzünde Yalnız Gezen Yıldızlar" var. Bunun kitaptan neyi yansıttığı da siz kitabı okuyanların elde edeceği bir sır olsun. Beş sene önceki ben bu kadar özdeşleştirmiş miydi, ya da ikinci okumanın bir ürünü mü bilmiyorum ama ben kitabın başındaki bu üç alıntıyı Doğu Yücel'in çok güzel yerleştirdiğini düşündüm. Kitabı tamamlayınca geri dönüp bu üç alıntıyı tekrar okuyarak da düştüm.

    Ben bu satırları Word üzerinde hazırlarken, program dahi Mitat Karaman'ın Mitat'ını kabul etmiyor, altını çiziyor. Karaman'ı ise sürekli olarak Kahraman diye düzenliyor. Eh be Mitat daha benim bilgisayarım seni kabullenmiyor. Mitat Karaman da zaten tam anlamıyla bu hayatta yaşayamayan, sadece var olabilen bir tip. Göze çarpan bir özelliği yok, tek becerisi ise mesleği. Dümdüz yaşantısında açılmama ihtimali olan bir kabuklu antep fıstığının başarısızlığını dahi üstlenmek istemeyen, konfor alanının dışına adım atmaya yeltenmeyen birinden bahsediyoruz. Hayatındaki en büyük aksiyon zamanında kendine eşlikçi seçtiği Zeus ve Medusa. Onlar da Mitat'ı zor duruma sokmaktan geri kalmıyor. Tabiri caiz ise karakterimizin hayata dair hiçbir heyecanı yok. O bu hayatın zaten heyecansız oluşunu seviyor. Bir sorumluluğu olmasın, bir beklenti oluşmasın, kendi halinde günleri geçsin derdinde. Ama hayat bu ya işte, hayattan beklentiye girmeseniz bile size bir hainlik düzenleme peşinde. Hani çizgi filmlerde/karikatürlerde dünyayı havaya uçurma/yok etme düğmesi olur ya, kıpkırmızı kocaman bir düğme; işte Mitat'ın evindeki diyafonunun kapıyı açmaya yarayan o kırmızı düğmesi Mitat'ın hayatını yok etmeye sürükleyecek kırmızı bir düğme oluyor. Kelebek etkisi olarak nitelendirebileceğimiz olaylar silsilesi, Mitat'ı günlük rutinlerinin dışında hiç olmayacağı bir yere ve kişiliğe sürüklüyor ve olanlar oluyor.

    Romanımızın tanıtımında "yeni zaman polisiyesi" ifadesi yer alıyor. Ben polisiye pek sevmem. Gizem bi kere benim dayanabildiğim bir şey değil. Sabırsızım çünkü, bekleyemem ki en sonuna kadar katil kim çıkacak diye. Ama Doğu Yücel bana okuttu kitabı arkadaşlar. Hatta kitabı ikinciye okumama ve sonunu hayal meyal hatırlamama rağmen okuttu. Ben de o altı katlı Cennet Apartmanı'nın çatı katına sızdım ve olan bitenleri merakla ve heyecanla izledim. Tüm olaylar da zaten bir haftalık bir zaman dilimi içerisinde burada meydana geliyor. Bizim hayata karşı en pasif duruşu sergileyen ana karakterimiz Mitat, yeri geliyor amansız bir suç ortağı, yeri geliyor azılı bir dedektif oluyor. Ne kendi iç dünyasında çatışmalar bitiyor ne de apartmandaki hareketlilik bir an olsun diniyor.

    Siz burayı okuyorken ben şimdi gidip Beter Ol Mitat Karaman!'a başlayacağım. Mitat Karaman kimdir artık iyi biliyorum. Kitap tanıtımında bahsedildiği üzere Cennet Apartmanı'nın sınırlarını aşan absürd bir hikayeye adım atmaya hazırım.

    Son olarak kitaptan sızdırmak istediğim bir söz var. "Geçiyordum, uğradım, dayanamadım, çıktım." – Mitat Karaman.
"The man who opens topics faster than his shadow"

Hayal Kahvem

Harika anlatmışsın TKnKT. Çok merak ettim.  Doğu Yücel'i hiç bilmiyordum. Sayende öğrendim. Üstelik iyi yazılmış polisiyeyi çok severim. Kimdir Bu Mitat Karaman... Bi Bakayım.  8)

NOT- Kapak resmi düşündürdü beni. İlginç.

TKnKT

    İşin daha da ilginci kapak resmi/vinyeti kitapta tasvir edildiği şeklinden farklı gösteriyor söz konusu sahneyi (bkz., s.147). Çizimler sade ama kitapta detayı var ben ne yapabilirim. Daha önce de bahsettiğim gibi tüm yaşananlar bir haftalık bir hikaye. Her gün için de birer bölüm ayırmışlar. O bölümlerin başlarında da kitabın kapağındakine benzer vinyetler kullanılmış. Sade çizimlerle bölümlerden birer sahne çizilmiş. Lakin sadeliklerinden ya da bir anlık bir görüntü olmalarından genellikle çok da bir şey ifade edemiyorlar.

    Olur da okursanız bir şekilde, sizin Mitat Ka(h)raman ile tanışma hikayenizin nasıl geçtiğini de dinlemek isterim.  :)
"The man who opens topics faster than his shadow"

TKnKT


__________Tanıtım Metni__________

    Mitat bir gıcık oldu, herkesin ama herkesin şu hayatta bir destekçisi vardı, kimin başına bir haksızlık gelse en az bir kişi çıkıp onun için "yalnız değildir" hashtag'i açardı.

    Mitat Karaman dışında. Olur da bir gün Mitat haksızlığa uğrarsa, başına bir iş gelirse bir kişi, bir Allah'ın kulu bile arkasından "yalnız değildir" diye yazmayacaktı. O bir istisnaydı.

    Mitat önceki tweet'lerini sildi. Kimliğini açık etme pahasına yeni bir tweet girdi, yeni bir hashtag açtı, kimsenin desteklemeyeceği, sonsuza kadar tek başına kalacak bir hashtag...#MitatKaramanYalnızdır

    Mitat Karaman'ın soru işaretiyle başlayan macerası ünlem işaretiyle devam ediyor. Hayat mücadelesinde yine tek başına kalan Mitat gizli topluluklar, atölyeci yazarlar, yaşam koçları, estetik cerrahlar, Wattpad okurları, gamer'lar, cosplay'ciler ve çeşitli hayvanların da dahil olduğu bambaşka bir savaşın içinde buluyor kendini.

    Doğu Yücel bu defa Cennet Apartmanı'na sığmayıp tüm bir şehre yayılan daha sert, daha absürd, daha heyecanlı, daha edepsiz ve her daim daha "yalnız" bir hikâyeyle okurların karşısında.

    Beter Ol Mitat Karaman!, tabu tanımaz bir bilmece, sırlarla dolu bir saklambaç, çok yüzlü bir rubik küpü.
________________________________

    Aslında Kimdir Bu Mitat Karaman? üzerine bu kitaba hızlı bir şekilde başlamış ve biraz yol katetmiştim ki araya giren ıvır zıvır bir aylık bir esnemeye sebebiyet verdi. Ben de ilk kitap daha da soğumadan, Beter Ol Mitat Karaman!'ı başa dönüp hevesle tamamladım.

    Hikayemiz tam anlamıyla bir önceki kitabın kaldığı yerden devam ediyor. Artık karakterimiz Mitat Karaman'ı tanıdığımız, onun hayattaki varoluşunu kabullendiğimiz, Cennet Apartmanı'nda başından geçen maceralara tanıklığımız mevcut varsayılıyor. Yine aksilikler karakterimizin peşini bırakmıyor, olur olmadık şeylerde kendini sorumlu buluyor, o maceradan kaçtıkça aksiyon kendisini buluyor ancak bir önceki kitaptakinin yanında paranoyaklığın ve pesimizmin dozu yüksek seviyelere çıkıyor. Öyle ki soluksuz/ardı arkası kesilmeyen maceralar silsilesi yerine bu kitap biraz daha Mitat'ın iç hesaplaşmalarına yöneliyor. Başta olaylar ilk kitabın bıraktığı heyecanlı noktadan başlayarak bir süre sizi yüksek tutuyor ancak hemen sonrasında hikaye büyük bir rölanti sürecine sürükleniyor. Neredeyse kitabın ilk çeyreği bitene kadar da tekrar süratlenmiyor. Süratlenişi ise lineer değil yine inişli çıkışlı devam ediyor ki bu da zaman zaman okuma hevesinizi soğutuyor. Tam hikaye heyecanlandı polisiyeye döndü dediğiniz noktalarda, Mitat'ın romantik ilişkisi üzerine sayfalar dolusu metin geliyor. Hatta üstüne üstlük kitabın odağında çözülmesi hedeflenen konunun uzun bir süre konusu dahi açılmıyor. Kitap tanıtımında halen "polisiye" ifadesi yer alıyor ancak bu kitapta ben polisiyenin fazlasıyla arka planda kaldığı kanaatindeyim. Artık karakterimiz dedektifliğini bir kenara atarak casus rolünde bir soğuk savaş yürütmekle görevli.

    Doğu Yücel bir şekilde bu yeni eserle bizi Cennet Apartmanı dışına sürüklemek istiyor, bunu anlıyorum. Ancak ben yeni eklenen karakterlerin ya da bağlamın genişlemesinin yarattığı pürüz nedeniyle temponun korunamadığı kanaatindeyim. Hikayenin gelişimine yönelik düşünülmüş haritalandırma hoş gözüküyor. Filmlerdeki gibi tahtanın ortasına Mitat'ın fotoğrafını yapıştırarak kırmızı iplerle tüm olayları ona bağlayabiliyorsunuz. Nitekim olayların gelişim kronolojisi de güzel. Ancak bir yandan da büyük kopukluklar hissediyorum. Belki karakterlerin hepsinin bu kitaba dahil edilmesine gerek yoktu. Örneğin Komiser Celal ve PD güzel kurulan ama aşırı kenarda bırakılan iki karakterdi. Sırf bu iki karakter üzerinden ilerlese bile yeni bir kitap çıkartabilirdi.

    Kitaba dair keyif aldığım bir konu yazarımızın kendisini de hikayenin içerisine dahil ediyor oluşu. Ancak cameo olmaktan öte bir dahil ediş bu. Yarattığı karakter ile etkileşime giriyor, onu kalemiyle değil hikaye içerisinde sözleri ile yönlendiriyor. Bu ilginç etkileşim hoşuma gitti. Tanrısal bir noktadan karakteri istediğiniz yöne çekebilecekken o dünyaya girerek karakteri sözleriniz ile yönlendirmeniz bence etkileyici bir tarz. Tabi yine de söylemek isterim ki #KahrolsunMemetKaraman

    Kitabı sonlandırırken hikaye her ne kadar cennet apartmanın dışına taşıyor olsa da yine dönüyor dolaşıyor cehenneme dönüşen apartmanda bitiyor. Doğu Yücel hikayeyi sonlandırma şansı varken üçüncü bir kitaba göz kırparcasına -bence- gereksiz bir dayanak ile sonlandırmamayı tercih ediyor. İlk kitabın sonlandığı şekilde hikaye devam edecek gibi gözükmüyor ancak Mitat'ın içinde bulunduğu evreni kapatmak da istemiyor. Şahsım adına eğer ki bir üçüncü kitap gelecekse gerekirse bağlamı ve karakterleri kısarak, daha olay odaklı ve temposu yüksek bir kitap çıkartmasını temenni ederim.

    Sözün özü sözlerim negatif bir tutumda dursa da tüm kitabı iki günde okudum yine de. İlginizi yitirmeye yakınsadığınız anda bir şey yapıyor sizi içine çekmeye devam ediyor eser. O yüzden beğendiğimi dile getirmek isterim. Biraz da ilk kitabın hikayesi ile beklentiye girmemden geliyor söylemlerim.

    Son olarak da #MitatKaramanYalnızDeğildir diyorum.

*Kitaba başlarken Ersin Karabulut'un illüstrasyonu ile yaratılan Mitat Karaman'ın hiç hayalimdekine benzemediğine şaşırmıştım. Eserdeki karakter gelişimi ile biraz daha kabul edilebilir bir hâl alıyor yine de.

"The man who opens topics faster than his shadow"