The Curious Case of Benjamin Button

Başlatan Lami Tiryaki, 02 Ocak, 2010, 01:09:49

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Lami Tiryaki

The Curious Case of Benjamin Button veya türkçe ismiyle Benjamin Button'in Tuhaf Hikayesi. Bir Fincher veya Lynch filmi izlemeden önce kendimi altüst olmaya, soka hazirlarim mutlaka. Kural yine degismedi, yine altüst olup kalktik filmin ardindan. Bu filmin çizgi romanseverler için özellikle Martin Mystere severler için özel bir önemi de var. Ayni tema Tay 59-60(orijinal 93-94) numarali sayilarda geçen Geriye Sayma(Una Storia di Natale) isimli hikayede de kullanilmis. Hatta hikayenin finalinde gizem hikayesi bitip hayatin anlamiyla ilgili felsefi açilimlara girmis Castelli.

Fincher, filminin tamamini hayatin bagli oldugu kadere ve olaylarin insanin yasamini nasil yönlendirdigine dair felsefi açilimlara adamis. Muhtesem müzikler esliginde 3 saatlik enfes bir sinema söleni sunmus. Ilk yarim saatlik adaptasyondan sonra film sizi öyle bir alip götürüyor ki son 45 dakikasinda rahatsiz hissettim kendimi. Daha anlatilacak dünya kadar olay, ani var ve sadece 45 dakika kalmis. Film bir ara hiç bitmesin diyesim bile geldi. 3 saatlik film müthis sürükleyici ve insani sarsici bir içerige sahip. Basinda ön plana çikarilan Benjamin'in yasli bir fizikle dogup gititkçe gençlesmesi sadece kader-zaman paradoksunu anlatmak için konulmus filme. Hiç bir sekilde ön plana çikarilmayip filmin saf fantastik bir yapit olmasina izin verilmemis. Bu detay olmasa da eminim usta ayni kalitede bir eser çikarirdi ortaya. Ancak bu sayede güzel bir de çesni katmis isin içine. Izleyip bitirdikten sonra uzun uzun Benjamin'in hayatinin içselligini düsünmeden edemiyorsunuz. Hikayedeki müthis ask öyküsü final saatinde bir kaç damla gözyasina neden olabilir. Yasli kadinin hastanede kizina Benjamin'in hatira defterini okutarak basladigi hikayede, küçük bir Titanic havasi da yaratmiyor degil. Böylesi daha güzel ve finaldeki hos sürprize de zemin hazirliyor. Brad Pitt gerçekten müthis bir oyuncu. Sifir aksiyon ve yüksek kalite rol yetenegi gerektiren böylesine zor bir senaryodan yine yüzünün akiyla çikmayi basarmis. Hatta bence Fight Club'daki perfomransindan bir adim öteye bile geçmis.

Slumdog Millionaire filmini henüz izlemedim. Ama ben oskarlarimin hepsini pesin pesin Benjamin Button'a verdim gitti. Kafanizin saglam oldugu bir gün, 3 saatinizi ayirip bu filmi mutlaka izleyin. Hatta daha önce Martin'den Geriye Sayma'yi okuyup öyle izleyin. Ve hayatta sevdiklerinizin deger verdiklerinizin birlikte oldugunuz sürece ne kadar anlamli oldugunu bir baska türlü farkettiginize sasirin. Çünkü Benjamin Button saf bir sevgi filmi.

Selamlar
Lami