Kebenin Gölgesinde - Arkabahçe

Başlatan haysat, 08 Ağustos, 2018, 23:09:00

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

haysat

Ergene Spor'dan Rüstemin dediği gibi 'Vakit geç olduğunda belanı zorlama.'
Belki de paketi patlattığında Yasin'in dediği gibi 'Az biraz sal adaş'. Kısaca mevzu, Trakya'nın kepir topraklarında büyüyenler ve büyümeye çalışanlar...

ARKABAHÇE'DEN ÇOK YAKINDA!!!!

EGE AVCI yazdı ve çizdi.

Renkli -4 sayılık bir mini seri-Eylül 2018

HİÇBİRİNİZ ANLAMAMIŞSINIZ
BENİ SİZİN YANINIZA HAPSETMEDİLER
SİZİ BENİM YANIMA HAPSETTİLER !

ferzan

    Ege Avcı 'nın işlerini Gececi Dergisi 'nden biliyorum...Allah biliyor ya, hiç okumadım ama her gördüğümde beni ikna etmiştir, elektrik almışımdır çizgilerinden...Daha önce Çizgili Fanzin 'de yer almıştı sanırım...Hikayeciliği nasıldır bilmiyorum ama sanki yereli ve varoşu ortalamanın üzerinde anlatıyormuş gibi görünüyor...Okumadan bilemeyiz elbette...Ben her türlü şans vereceğim merakımı uyandıran bu çalışmaya...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

hanac


nicholaihel

Eli yüzü düzgün bi iş olmuş. Kağıt yine sevdiğim vertigo usulü, çizimler fena değil. fasikül formatına yerlilerde daha sıcak bakıyorum yabancı yayınlara nazaran. Periyotları daha belirli, sık olsa keşke (ayda bir Kasap mesela...)

Gelelim buraya yazmaya motive eden sebebe. Kaligrafi kullanmışlar! Dandik font, bilgisayar işi değil. Eski mizah dergileri gibi. Ben kaligrafiyi çok önemsiyorum. Mutlu oldum. Hemen arkasına Tudem'den Hayaletler'e başladım. Fontlardan gözüm kanıyor :)

SeSSe

Güzel bir hikaye uzun zamandır bekliyordum çıkmasını. Umarım devamı kısa sürede gelir.

ferzan

    Kebenin Gölgesi dün elime geçti ve akşamına bitti...46 sayfalık ilk sayı gayet hoşuma gitti...Okumadan önce görsellerde yine az biraz Jason Latour / Southern Bastards tadı alsam da (son bir yıl içerisinde iki ayrı üreticimizde Latour etkisi hissedildi bana kalırsa) okuma esnasında o hava kayboldu, kendini unutturdu...Gayet özgün ve güzel bir iş çıkarmış Ege Avcı, helâl olsun...

    Dar Alanda Kısa Paslaşmalar tadında (ama çok daha sert ve varoş) mahalli bir futbol ortamı, kaybedenler, dar gelirlilik, ergenlik, yerel klüp arka planları, mahalle abileri, tiner, sprey vs içeren, zerre kadar özenti olmayan, Mahir Ünsal Eriş 'in öyküleri gibi kenarda kalmışlığı makul bir elitlikle (ama yapmacıklığa kaçmayan bir doğallıkla) kelimelere döken, metinleri kaliteli, anlatımı daha da kaliteli, bu kez gerçekten buralı bir öykü...

    Öykü, bazı yerlerde içine girilemiyor gibi hissettiriyor ama o anda bir manevrayla içine alabiliyor...Sanırım 4. sayı da çıkıp öykü bittiğinde daha netleşecektir her şey...

    Bu eserin hikâye konseptinin ve inandırıcılığının, her ne kadar çizimleri harika da olsa konuları dümdüz olan bazı yerli üretimlere emsal teşkil etmesi dileğiyle...
Bağnaz okur, memnuniyetsiz beşer, işkilli büzük, sıfır tolerans iksmen, taş kalpli ahkam efendi...

https://ucuztefrika.blogspot.com

nicholaihel

Alıntı yapılan: ferzan - 31 Ekim, 2018, 10:47:18

    Öykü, bazı yerlerde içine girilemiyor gibi hissettiriyor ama o anda bir manevrayla içine alabiliyor...Sanırım 4. sayı da çıkıp öykü bittiğinde daha netleşecektir her şey...


Tam olarak düşündüğüm. Ben bir manevra da hissedemedim pek içe girmelik. Tek sayı erken tabi.

berkuralcan

Alıntı yapılan: ferzan - 31 Ekim, 2018, 10:47:18
    Kebenin Gölgesi dün elime geçti ve akşamına bitti...46 sayfalık ilk sayı gayet hoşuma gitti...Okumadan önce görsellerde yine az biraz Jason Latour / Southern Bastards tadı alsam da (son bir yıl içerisinde iki ayrı üreticimizde Latour etkisi hissedildi bana kalırsa) okuma esnasında o hava kayboldu, kendini unutturdu...Gayet özgün ve güzel bir iş çıkarmış Ege Avcı, helâl olsun...

Kebenin Gölgesinde'yi okumadan sizin yorumunuzu okudum, yani Southern Bastards'a benzettiğinizi bilerek okumuş oldum. Belki biraz da bundan, ama ben sadece görsellerde değil, hikayede de Southern Bastards ile kurulabilecek pek çok paralellik gördüm. Aşırı talepkar spor hocası, bir spora fazlasıyla bağlı taraftarlar, spor etrafında dönen pis işler, spesifik bir bölgenin yansıtılması vesaire... Ama bence de kabul edilebilir bir etkilenme / esinlenme dışında bir durum yok.

Ben çizgi romanı epey beğendim, özellikle teknik açıdan okuduğum iyi Türkçe çizgi romanlardan bir tanesi. Devamı da ilk sayı gibi olursa bence çok ciddi potansiyeli var.

Vega

Bir Edirne'li olarak alışveriş listemde, bir aksilik olmazsa fuardan ya da internet üzerinden alacağım. Önizlemelerden gördüğüm kadarıyla çizimler hoşuma gitti.
İlk kitabım Yanlış Adam çıktı. Edirne sokaklarında geçen çizgiroman temelleri üzerine kurulu bu romanı almayı unutmayın...

Harun Ça


hanac

"Kasabada işler öğle sıcağında kavrulmaya devam ediyor."
Ege Avcı'nın yazıp çizdiği Kebenin Gölgesinde, 3 cildi ile kaldığı yerden devam ediyor.


Gabby

Arkabahçe'nin alt markası Kenar Çizgi Roman'ın ilk yayınıymış. "Kenar"ın da bahçenin bir köşesi anlamında olduğunu öğrenince daha bir sevimli geldi doğrusu...

Önce Kebe de ne diye merak ettim, aziz google  çoban kıyafeti kepenek dedi. :) İlk sayısını bi' solukta okudum bitti. Yakın akrabalıkların hiç olmadık anda ortaya çıkması hoşuma gitti. Bu hem ilgiyi canlı tutuyor hem de süreç nereye evrilecek merakı uyandırıyor. Çizgiler de başarılı, el emeği kaligrafi de. Sadece arka sayfanın iç tarafına  "Kebenin Gölgesinde" tekrarı yerine,  'yazan-çizen Ege Avcı da kim' diye merak edebilecek okur için  kısa bir biyografi düşünülebilirdi diye aklımdan geçirdim.




memospinoz



Yasin ve İlker'in arasındaki sessizlik bozuluyor. Rüstem bir akşam içkiyi yine fazla kaçırıyor. Bestamilerin içine şüphe düşüyor. Kasabada işler öğle sıcağında kavrulmaya devam ediyor. Gölgeler yine biraz fazla ısınıyor.

Ancak gece ayaz kaldığı yerden kemikleri titretmeye devam ediyor. Çocuklar akşam vakti ağaç altında otururken bir çocuk Erdi'yi anıyor. Boyu en uzun kavaktan uzun olan kepenekli adamdan bahsediyor. Kimse inanmak istemiyor fakat aralarından biri çıkıp da inkar etmiyor.

Çünkü hepsi tarlaların ortasında gece yarısı duyulan sesin iyiye işaret olmadığını biliyor.

Sayfa Sayısı: 48
Etiket Fiyatı: 13 ₺

Gabby

Olayların çevresinde şekillendiği kişilerin neredeyse tamamı ya çoktan kaybetmiş, ya da kaybetmenin kıyısında dolaşıp yırtmaya çalışan loser karakterlerden oluşuyor... yeni yetmeler, yetişkinler, orta yaşlılar... İşler giderek sarpa sarıyor, bu aşamadan sonra yarım yamalak da olsa mutlu son pek olası değil gibi. Ben final nasıl bağlanacak asıl onu merak ediyorum.

Baba Osman'ın, diğer oğlu Tahsin'i kayırıp bağ, bostan, çapalama işini devamlı kendisine kitlemesi yetmezmiş gibi bi' de uyanık kardeşinin "eyy, Kara Osman  bostan diyo!" hadi topukla mealinde dalga geçmesi, zaten burnundan soluyan Rüstem'i çileden çıkarıp tam bir sayfa (yedi panel) boyunca :o "Bostanını s.. Bostana giden yolu s.. üç-beş şopar karpuzlara dadanacak diye harcadığım saatleri s.. Buna iş diyeni s.. köy takımından öteye gidemeyen bahtımı s.. pederin eline bakan halimi s.."  infilakı beni de rahatlattı, okurken üzerime çöreklenen negatif elektriği attım sanki...  içim daralmıştı yeminle.
:D

***




SAYI 1 - ERGENE KARTALLARI


SAYI 2 - SON ARABA


SAYI 3 - YALAZA

memospinoz

4. ve son sayı ile seri sonlandı. Bakalım Arkabahçe'den başka yerli işler görecek miyiz?