Superman Sohbet Odası

Başlatan pizagor, 24 Haziran, 2010, 18:53:22

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

pizagor



Modern zamanlarin ilk epik kahramaninin 700. sayisi...

J. Michael Straczynski, James Robinson ve Dan Jurgens yazar kadrosu, Eddy Barrows, Benard Chang, Dan Jurgens, J.P. Mayer çizer kadrosu ve kapak Gary Frank...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


hanac

Özgür cehaletimi bagisla.

Bu sayi yayinlandi mi ?

Yoksa yayinlacak mi ?

Güzele benziyor, ilk 699 sayiyi bulayim bari.  :)

tamerozcan

Alıntı yapılan: hanac - 24 Haziran, 2010, 19:18:40
Özgür cehaletimi bagisla.

Bu sayi yayinlandi mi ?

Yoksa yayinlacak mi ?

Güzele benziyor, ilk 699 sayiyi bulayim bari.  :)

Bu ay yayinlandi bu sayi...

pizagor

http://www.dccomics.com/dcu/comics/ yayin tarihi olarak 23 Haziran 2010'u veriyor, yani dün...

Bu arada bir de bu kapaktan bahsediliyor... Eduardo Risso'dan...

İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


pizagor

Superman'in 700. sayiyi devirdigi su günlerde newsarama.com'da rastladigim Alan Kistler imzali yazi Superman hakkinda az bildiklerimiz temasini isliyordu. Iste o bilinmeyenlerden (en azindan benim için) bazilari...

Kal-El'in Kripton dilinde yildiz çocuk – yildizlarin çocugu anlamina geldigini...

Clark Kent kimligine büründügünde degisikligin sadece gözlük – kiyafet – saç sekliyle sinirli kalmadigini, ayrica bedeninin tüm kaslarini mükemmel sekilde kontrol edebilen Superman'in girtlak kaslarini ve ses tellerini kontrol ederek sesini degistirdigini...

Superman'in S'si ve EL ailesinin armasi olarak bilinen gögsündeki logonun umut anlamina gelen bir kripton sembolü de oldugunu, ayrica armanin tepetaklak halinin de yeniden dirilis anlamina gelen bir baska kripton sembolü oldugunu...

Clark Kent'in gözlük camlarinin Kal-El'i dünyaya getiren uzay aracinin camlarindan yapildigini...
Hikayesi ise söyle, Clark'in güçlerinin ortaya çiktigi zaman diliminde Martha Kent, Clark'in gözlerinden çikarabildigi isinlarin uzay aracinin camlarina etki etmedigini farkeder. Daha sonra da yeniyetme Clark'in daha güçlerini tam olarak kontrol edemedigi o dönemlerde olur da heyecanlanir falan da gözlerinden isin çikmaya baslarsa birileri zarar görmesin diye bu camlar çerçeveye uygun hale getirilmis. Ama ben bu gözlük camlarinin defalarca kirildigini hatirliyorum. Demek ki bu camlar kizilötesi – morötesi – mikrodalga her türlü suaya dayanikliyken kazara üzerine oturmaya falan dayanimi düsükmüs  :)

1938'de ilk olarak karsimiza çiktiginda Superman'in uçma yeteneginin olmadigini, o zaman için güçlerinin sadece olaganüstü bir kuvvet, tank mermisi haricinde tüm mermilere karsi koyabilme ve 200 – 300 metrelik siçrayislar yapabilme oldugunu, uçma yeteneginin daha sonra, 1941 yilinda radyo serisinde ve çizgi filmlerinde kendisine bahsedildigini... Pesisira da devaminin geldigini, bir kisminin unutuldugunu...

Clark Kent'in Lana Lang ve Lois Lane disinda da gül hatta güller kokladigini... Delikanli Clark'in Legion of Super-Heroes ekibinden Saturn Girl ile bir gönül macerasi yasadigini, kolej yillarinda Lori Lemaris isimli bir Atlantisliyle çiktigini, Kripton'un geçmisine yaptigi bir zaman yolculugunda bos durmayip firsattan istifade Kriptonlu Lyla Lerrol'u buldugunu ve ayrica Wonder Woman!!! ile bir sikifikilik dönemi geçirdigini... (Lana Lang, Lois Lane, Lori Lemaris ve Lyla Lerroll... Yine L.L. takintisi... Lex Luthor kendine dikkat et, tehlikedesin  :) )

Artik biliyorum...

Ayrica bir de Superman'in unutulmus güçleri temali bir metin var ki çok keyifli. Firsat buldukça onlari da aktaracagim...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


tommikser

Buraya uygun mu bilmem ama Kill Bill de bir konusma geçer bu konusmaya bayilirim.Superman için söylemis ender güzel yorumlardan biridir.Çizgileri pek de özenli ve seçkin olmasa da, Superman karakterinin diger bütün çizgi-roman karakterlerinden farkli oldugu, çünkü anlattigi mitolojinin "essiz" oldugu Bill tarafindan vurgulanir.

Bill söyle anlatir:
"Batman aslinda Bruce Wayne, Spiderman de Peter Parker'dir. O karakter sabah uyandiginda Peter Parker'dir. Örümcek Adam olabilmesi için bir kostüm giymesi gerekir. Ve bu noktada Superman'in benzeri yoktur. Superman, sonradan Superman haline gelmedi. Superman olarak dogdu. Superman sabah kalktiginda Superman'dir. Diger karakteri Clark Kent, büyük kirmizi S'li kiyafeti.. Kent'ler onu bulduklarinda bu kiyafet, sarili oldugu battaniyedir. Bunlar onun kiyafetleri. Clark Kent'in giydikleri; gözlügü, takim elbisesi esas kostüm bu. Bu Superman'in aramiza karismak için giydigi kostüm. Clark Kent bizim, Superman'in gözündeki yansimamiz. Peki, Clark Kent'in karakter özellikleri nelerdir? Güçsüzdür, kendine güveni yoktur. Korkagin tekidir. CLARK KENT, SUPERMAN'IN TÜM INSAN IRKI HAKKINDAKI ELESTIRISIDIR."


pizagor

Alıntı yapılan: gunessemerci - 03 Ağustos, 2010, 15:56:22
CLARK KENT, SUPERMAN'IN TÜM INSAN IRKI HAKKINDAKI ELESTIRISIDIR.

SPOILER...

Smallville'in 9. sezon finali de benzer bir tema isleyerek getirildi...

Final sahnesinde genç Clark asil kötücül tarafinin insan olarak yetistirilen yani oldugunu belirterek bundan böyle Clark Kent'in varolmayacagini, onu öldürdügünü söyleyerek uzaklasiyordu...

Bu arada dizinin son bulacagi 10. sezon eylül ayi içerisinde yayinlanmaya baslayacak...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


pizagor

Alıntı yapılan: rumar80 - 26 Kasım, 2010, 16:14:57

Bilkanin yayinladigi Superman'lerde de vardi düiye hatirliyorum. Hatta gözünden isinlari onlarda yansitip tras olmakta idi.


Muhtemelen herhangi bir tras makimesi ya da jilet Clark Kent'in süper sakallarini kesemiyordur da o yüzden böyle bir yöntem uygulamak zorunda kaliyordur :)
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


devrimk

Gereksiz bilgilere devam:
Kal-el ayni zamanda yahudi dilinde Tanrinin araci (Vessel of God) demektir.
Süpermen Kriptonitten baska büyüye karsi da dayaniksizdir.

Gözlük kirilma hadisesine gelince önceden normal gözlük cami kullaniyordu fakat isi bakislari cami eritince gelen uzay gemisindeki camlari kullanmaya basladi.

Lois bir hikayede saçini kesmeye çalisiyor ve makas kiriliyordu, o yüzden tras olmak için göz isinlarini kullanir yukarida belirtildigi gibi.

Kill Bill'deki yorum çarpici görünsede pek dogru bir tespit degil.

Türkiye'de de yayinlanan maceralarinda Clark Kent kimligini bosveren Süpermen Kal-el ismini kullanmaya basliyor ve insanlardan öyle soyutlaniyordu ki insanlara yardim etmemeye basliyordu.

Bazi maceralarda Süpermen'in süper kuvvetleriyle çözemedigi sorunlari Clark Kent gazeteci kimligiyle çözer. "Peace on Earth" (Alex Ross) aklima gelen bir örnek.

Ayrica Süper kuvvetlerini kaybettigi sirada bile Süper kahramanlik yapmaktan vazgeçmemistir.

Süpermen'i Süper insan yapan kuvvetleri degil, altinda yatan Kansasli dürüst çiftçi çocuktur.

V


Alıntı yapılan: devrimk - 27 Kasım, 2010, 18:43:51

Süpermen Kriptonitten baska büyüye karsi da dayaniksizdir.


  Black Adam'in büyüyle Spermen'i perisan ettigine sahidim .:)

"İstemem,eksik olsun.."

pizagor

Alıntı yapılan: devrimk - 27 Kasım, 2010, 18:43:51

Kal-el ayni zamanda yahudi dilinde Tanrinin araci (Vessel of God) demektir.


Hiç bilmiyordum, demek bu da Superman'in yaraticilari olan Jerry Siegel ve Joe Shuster'in Yahudi olmalarinin kahramanimiza katkisi...
İlk Biriktirici... Vampir Dişçisi... Huysuz İhtiyar... KRONİK İTTAPAR!!!
Hayat sana sokak hayvanlarına davrandığın gibi davransın!


ümitkr

Dogru hatirliyorsam Black Adam'in dayak atma sebebi Superman'in büyüye dayaniksiz olmasi. Bir de "Crisis" sonrasinda Superman tanrisal yeteneklerden yoksun kalmistir. Uzayda uçamaz havasiz, dünyayi yerinden oynatamaz, zamani degistiremez v.s.

Bilmem ukalalik mi ediyorum ama iste fi tarihinde kaleme aldigim bir Superman yazisi:

Superman 70 Yasinda
Çizgi roman kahramani Superman, bu ay 70 yasina giriyor.



Amerikan popüler kültürünün en güçlü ikonlarindan biri olan Superman, ilk kez 1938 haziraninda "Action Comics" isimli çizgi roman dergisinde boy göstermisti. Kripton gezegeninden dünyamiza gelen Superman, Jerry Siegel ve Joe Shuster'in bir eseri.

SUPERMAN, bir mermiden daha hizli, bir lokomotiften daha güçlü, tek bir ziplamayla dev gökdelenlerin tepesine çikabilme yetisine sahipti. Kimligini Clark Kent adi altinda gizleyerek gazetecilik yapan Superman'in dogum günü serefine, bu ay içinde çogu ABD'de bir dizi etkinlik düzenlenecek.

Kaynak: http://www.medyalin%20e.com/habergoste%20r.asp?id=

Bu haberi bu haliyle birakmak bile harika olurdu. Süper kahraman ekolünün baslangici, miladi, kilometre tasi olan Superman'in dogum günü kutlanacak...!

Ama yok, Amerikan çizgi romanina biraz daha detayli bakmakla sorun çikmaz:

Süper Kahramanlar ve Yahudiler

Belki de amerikan çizgi romani denince akla gelen onlarca sey arasinda en çok akilda kalanlar süper güçler ve dayak yiyen Naziler olur. 1938 yilinda SUPERMAN'in ortaya çikisiyla baslayan süreç hem tarih bakimindan hem de içerigi bakimindan elbette amerikan çizgi romanina adeta yeni bir yön kazandirmis, comics diye adlandirilan çizgi roman türünün yukarida bahsi geçen en belirgin iki özelligini de ortaya çikarmistir.

Belki Superman denince akla süper güç ve Nazi'lerin gelmesi içerigi bakimindan normaldir ancak o günün kosullarini gözden geçirecek olursak alt yapiyi olusturan ciddi bilgilere ulasiriz.

Nazilerin "üstün irk" yaratma çabalari, Yahudi soykirimi, göç ve Yahudilerin hayata tutunma çabasi içinde dinlerine sarilmalari belki de comics endüstrisinin süper akiminin baslica sebepleridir.

SUPERMAN ve HZ. MUSA miti...

DC comics'in en bilinen kahramanlarindan orijinal Superman'in kurgusal hayatina baktigimizda karsimiza su hikaye çikar: Süpermen uzak bir gezegenden gelen üstün bir insandir. Beyaz tenlidir. Insanlara korku salar ve onlara hükmetmeye çalisir (1933).

O dönem için neresinden bakilirsa bakilsin Nazilerin güçlü, beyaz Anglosakson, üstün irk arayislarinin tümü insanliga korku salan bu uzaylida birlesmistir adeta. Ancak Amerika basta olmak üzere tüm ülkeler bir anlamda geçmislerinden gelen destan ve tarihleriyle üstün olduklarini iddia ederek moral bulmaya çalismiyorlar midir o dönem?

Bu nedenle olsa gerek Superman elden geçirilir (1938) ve iki yahudi genç yaratilarini az degistirirler: Uzak gezegen Krypton kiyametini yasarken Zor-El oglu bebek Kal-El'i bir rokete koyarak uzaya gönderir. Kal-El dünyaya düser ve üstün güçlere kavusur. Zamanla bunlari denetlemeyi ögrenir ve üstün güçleri olan insanlarla mücadele ederek insanligi korur. Süpermen adini alan Kal'in en büyük prensibi kimseyi öldürmemektir. Ancak yine de öldürür ve yillarca vicdan azabi çeker.

Hz. Musa'nin hikayesi de söyledir: Minik bir saz sepete konarak Nil nehrine birakilan bebek Musa tesadüfen tanri-yönetici Firavun'un hanimi tarafindan bulunur ve bunun neticesinde oglu olur. Genç Musa bir gün halkina eziyet eden bir askeri öldürünce vicdan azabi çeker ve Misir'i terk eder. Geri döndügündeyse artik peygamberdir ve üstün güçlere sahip rahiplerle sihirler yaparak karsi koyar. Halkini kurtarmak için elinden geleni yapar ve sonunda göç ederek halkini vaad edilen topraklara ulastirir.

Elbette tam kiyaslama yapildiginda öyküde tutarsizliklar göze çarpar. Ancak Avrupa'dan vaad edilmis kutsal topraklara, Amerika'ya kaçan, göç eden insanlarin tarihçesine bakarsak hikaye biraz daha güç kazaniyor olabilir mi? Dahasi ikinci göç dalgasi ve soykirim ve acimasiz yöneticiler söz konusuysa...?

Shuster ve Siegel adli gençlerin durduk yerde süper güçleri olan bir kahraman yarattigini söylemek mümkün olmasa gerek. Daha da önemlisi miras aldiklari o dönem sosyal, siyasal gelismelerle atalarinin mitolojisini yaratilarini katmadiklarini söylemek... yanlis olur gibi.

Ancak Shuster ve Siegel ilk olmakla birlikte tek degildirer. Ilginçtir comicsin ilk döneminin editör, yazar ve çizerlerinin neredeyse tamami Yahudidir.

Bu arada not düsmekte yarar var, bazi kaynaklarda Superman'in dini için "methodizm" (kitlelere azla yetinip çok çalisilmasi, sisteme karsi çikilmamasi halinde Isa`nin kurtariciligina mazhar olunacagi fikri asilanmistir. Bilinmesi gereken metodizmin sadece ilahi meseleler üzerine kafa yormus oldugu, dünya üzerindeki siyasi ve sosyal adaletsizliklerle ilgilenmedigidir- vikipedi / en büyük elestiri de hep budur ya "neden süper gücü varsa gidip Hitler'i halletmiyor?" ü. k.) deniyor ayrintili açiklamalarla.

NEW GODS

II. Dünya Savasi'nin insanliga yasattigi acilar elbette herkesçe biliniyor. Tarihi ve kültürel baglari bulunan bulunmayan bütün devletler o savasin dayattigi vahsetten nasibini almistir. Ancak Germen kabilelerinden gelme Anglosakson devletler arasinda galiba yasananlarin psikolojik acilari daha fazla olmustur. Özellikle de Amerikalilar tarafinda. Vatanlarini terk ederek yeni topraklara göç eden Amerikalilar akrabalarinin akilli, barisçi, modern ve humanist tarafiyken atalarinin eski topraklarinda kalan torunlari vahsi ve yikim tarafi gibidirler.

Tolkien'in kült eseri Yüzüklerin Efendisi'nde de malzeme olan bir olay yasaniyor Almanya'da: Sanayii tüm kaynaklari silah üretmek için kullanirken doga sömürülmekte, insanlar özgür iradeleri yerine adeta kendini tanrilastiran bir diktatörün kulu haline getirilerek çalismakta ve savasmaktadirlar. SS'ler baskaldirici her özgür düsünceyi ve hareketi yok etmekte, çocuklar sadece yeni ve fasizan sisteme göre egitilmektedir. Yaslilar ve güçsüzler ise yok edilmektedir.

Frank Kirby'nin yazip, çizdigi "NEW GODS" adli çizgi hikaye serisi iste tam da yukaridaki dünyalari anlatmaktadir. Ikinci Dünya savasini geride kaldigi 1971 yilinda yaratilan seri üzerine amerikan bayragi geçirerek ortada dolanan ve Nazi döven hero serilerinden oldukça farklidir ve bir dönemin acilarini iki farkli kitanin bakis açisina göre oldukça naif ele alir.

Hikayede iki gezegen vardir ve bir tarafta baslarinda (gerçek adi IZAYA) Hihgfather adli bilgenin bulundugu New Genesis adiyla bilinen özgürlükçü, barissever, savas karsiti, hümanist bir tanrilar grubu yasarken diger tarafta basinda Darkseid adli diktatör-tanrinin diktasinda Apokolips adli dünya vardir ve bu dünyada yetkin bir yönetici grubu, Parademon adli polis gücü, farkli silahli gruplar ve en ufak özgürlüge ve hakka sahip olmayan asagilik köle-isçiler yasamaktadir.

Isin güzel tarafi bu kurguda yer alan her iki tanrilar grubunun da ayni atalardan türemis olmalaridir. Gün gelmis ayrilmis iki ayri gezegende yasamislardir. Buna karsin evrendeki dengeyi saglamak adina sürekli savasmaktadirlar.

KAVALIER & CLAY

Belki çizgi romanin amerikan ayagini, comics ve süper güçler dönemini en iyi anlatabilen roman M. Chabon'un "Kavalier & Clay" romanidir. Everest yayinlarinca dilimize kazandirilan Pulitzer ödüllü bu eser adeta comics tarihine isik tutmaktadir. Ancak daha önemlisi 2000 senesinde kaleme alinan roman yillar sonra tekrar eden içerikle yukarida ileri sürdügüm Yahudi-Süper güç-Çizgi Roman üçgenini destekliyor gibidir.

Romanin detaylarina dalmadan önce kisa bir yan konuya sapmakta yarar olabilir.

Bugün sahne sanatlari arasinda yer alan Sihirbazlik-Illüzyon sanatinin en ünlü sihirbazlari kimlerdir desek belki aklimiza Houdini'den baskasi gelmez. Ancak ünlü "kaçis ustasi"nin Yahudi olusu ve döneminde ayni sanati icra edenlerin çogunun da ayni soydan geliyor olmasi ilginç bir tesadüftür. Ya da degildir. Yahudi mitolojisindeki "göç" – "kaçis" olgusu adeta Sihirbazlik sanatinda metaforik bir yasam tarzi olarak tezahür etmistir. Hele Hz. Musa'nin en büyük Misir sihirbazlarini yenebilen bir sihirbaz oldugu görüsü de buna eklenirse... Evet, sihirbazlik ve kaçis Houdini'yle özdeslemis iki kavramdi. Üst baslikta bahsettigim New Gods serisindeki New Genesis tanrilarindan birinin Mr. Miracle'in (Scott Free) sihirbaz olusu, kaçis ustasi olusu ve illüzyon gösterileri de sunmasi nasil bir tesadüftür acaba?

Gelelim romana... Romanin öyküsü sudur:
Genç bir Çekoslavak Yahudisi Nazilerin baskilarindan kaçmak için Amerika'ya göç etmeye karar verir ailesini zoruyla. Ilginçtir bu ressam genç, memleketinde sihirbazlik sanatini ögrenmis biridir. Kilitler, kaçis onun en iyi bildigi numaralardir. Bir gün önünde firsat doga ve üstün insan yaratma formüllerinin pesindeki Naziler GOLEM'in pesine düsünce Golem'in ülke disina kaçirilmasi zorunlulugu dogar. Genç, Golem'in kaçirilisinda rol oynar ve Çekoslavakya'dan çikar, uzun bir yolculuktan sonra Amerika'ya ulasir.
Burada kuzeninin çizgi roman endüstrisinde yer bulmaya çabalayisina tanik olur ve isbirligine giderek bir süper kahraman yaratir "ESCAPIST" (kaçan, kaçabilen)... Hatta hizini alamaz bir de o kahramanin kiligina girerek kahramanlik yapmaya kalkisir.

M. Chabon, romaninda Yahudilerce süper kahraman yaratmayi neyin tetiklemis oldugunu arastirdigi ve Nazilerin üstün insan arayisinin bunda etkili olmus olabilecegi savini inandirici buldugu ortadadir. Ancak Yahudilerin en büyük miti, kurtarici GOLEM mitinin de oldukça etkin olduguna inandigi da ortadadir. Buna göre Yahudilerin baslari her sikistiginda kurtarici beklediklerini söylemek yanlis olmasa gerek. Hatta daha eskiye bakarsak Hz. Musa'nin da esir Yahudileri kurtarmak üzere gelen kurtarici oldugunu görürüz.

COMICSLERIN MUCIDI YAHUDILER OLSA NE OLUR?

Bir okur olarak tepkim "bana ne?" olur açikçasi. Heykelin mucidi su, resmin mucitleri sunlar, tiyatronun bunlar, romaninki onlar... Çizgi romanin kaynagi ne ve Yahudi'ler bir ekolü yeryüzüne yaymis olsalar ne olur? Bir sey olmaz!

Her kültür ve ideoloji, her din ve görüs kendini ifade etme, kendini anlatma ve belki de taraftar toplama ihtiyaci hisseder. Bunun için de mümkünse kendi kültüründen faydalanir. Bizdeki kahramanlarin ha bire Çinli, Bizansli, Haçli erkek dogramasi ve kadinlarini döllemesi de bunun bir türevi. Bu bakimdan sanatin kökenini bilimsel incelemekten yana olmakla birlikte kendi kültürlerini yaydiklari için düsman kesilmeye kalkisilmasindan yana degilim. Sanat eseri baska sey, içindeki görüs baska.

Yukaridaki bilgilere ek olarak belirtmek gerekirse comics endüstrisinin baslangicindan beri basdaki insanlar hemen her zaman Yahudi olmustur bu dogru. Ilk yazarlar ve çizerler ve hatta günümüzdekilerin bir kismi yahudidir. Hatta isimlerini ve soyisimlerini degistirenler bile olmustur. Bunun listesi bile mevcuttur internette. Bu bakimdan bir art niyet aramak da mümkün, Ankara'da tüm simitçilerin Çorumlu olmasi gibi bir hemsehricilik kayirma da.

Hangisi dogru bilmiyorum ama çizgi roman diye bir sanatin vardigi noktayi ve aldigim estetik hazzi düsününce... "Salom" diyebiliyorum ancak :)

Iyi ki dogdun Superman!

devrimk

Gayet güzel bir yaziymis eline saglik.
Süpermen'in birini öldürdügüyle ilgili hikayeyi bilmiyordum, merak ettim ne zaman yayinlanmis acaba?
Gelis öyküsü Hz. Musa'yi andirmisti bana da fakat karakteri Herkül ve Hz. Isa'yi da çagristirir hep. Son filmde bilhassa bunu vurgulayan bir sahne de vardi, Süpermen dünyaya dogru düserken tipki haça gerilmis Hz.Isa gibi düsüyordu.

rumar80

 New gods'in yaraticisi efsanevi Jack Kirby'dir.
Superman'in adam öldürmesine gelince;
Superman gibi kriptondan gelen general Zod ve ekibini önce hayalet bölgeye yollar süpermen, ancak buradan kaçabileceklerini farkedince masum insanlara zarar vermemeleri için kriptonitle onlari öldürür. Bu olay onu o kadar etkiler ki, bilinç altina attigi suçluluk hissi ile "gangbuster" kiligina girer. Guardian tarafindan gerçek ortaya çikinca süpermen de uyanir ve kendine uzaya sürgüne gönderir. Uzayda yasadiklari sirasinda kriptonlu bir rahiple karsilasir, bir nevi günah çikarir ve geri döner.

ümitkr

Alıntı yapılan: devrimk - 28 Kasım, 2010, 19:16:18
Gayet güzel bir yaziymis eline saglik.
Süpermen'in birini öldürdügüyle ilgili hikayeyi bilmiyordum, merak ettim ne zaman yayinlanmis acaba?
Gelis öyküsü Hz. Musa'yi andirmisti bana da fakat karakteri Herkül ve Hz. Isa'yi da çagristirir hep. Son filmde bilhassa bunu vurgulayan bir sahne de vardi, Süpermen dünyaya dogru düserken tipki haça gerilmis Hz.Isa gibi düsüyordu.

Yahudilikten bozma bir hiristiyanlik diye kabaca tarif edebilecegim "Methodizm" inancinin Süpermen'de sayfa sayfa ilan edildigi yazili bazi arastirmalarda. Belki her iki çagrisimin bir arada olmasi ve zaman ilerledikçe her orjin öyküsünde farkli göndermeler yapilmasi bundandir... Bilemedim simdi.