Teks Aylık Seri - Mylos Kitap

[BAHADIR]

Batuhan bey, bu kadar alınmanız beni gerçekten üzdü... Oysa sizin Mylos ile hiç bir şahsi bağlantınız olmadığını, yaptırım gücünüz olmadığını ve işin teknik olarak üretim aşamasında hiç bir katkınız olmadığını hepimiz biliyoruz... Yani üstünüze alınacak bir durum yok...

Ayrıca, yayınevlerinin bu tip platformları reklam yapmaktan ziyade ücretsiz bir kamuoyu araştırma platformu olarak görmesi gerek.

Benim yukarıda yaptığım eleştirileri ve geri dönüşü para vererek yaptıramazsınız.

Ben olsam bu tip eleştirileri kantarın topuzunu kaçıran, haksız ve haddini aşan eleştiri olarak görmek yerine yapıcı eleştiri olarak görüp teşekkür ederdim.

Gene bu sayfalarda bir çok defa, bir çok yayınevinin işini eleştirdiğim hatta daha sert eleştirdiğim gerçeğini görmezden gelmeyin lütfen...

Evet bende kendi çapımda bir şeyler basıyorum... Bazı arkadaşlar sırf bu yüzden eleştirisel olarak bir şeyler yazmamın etik ya da doğru olmayacağını ima etmiş.

Ama bu benim aynı zamanda bir okuyucu olduğum gerçeğini değiştirmez ve yazımda bu tip bir bağlantı kurulmaması için bunu bir okuyucu olarak yazdığımı açıkça paragraf ayırarak söyledim.

Felix ve yayıncılık anlayışını başka sayfalarda tartışmamıza rağmen yeri geldiğinde gene tartışırız. Genel okuyucu kitlesine ulaşmak içinde bir takım çalışmalar yapıyorum ama bunu zaman gösterecek. Şimdilik daha önce belirttiğim sebeplerden ötürü limitli olarak devam etmek mecburiyetindeyim.

Tex'in balonlamasının nasıl olması gerektiği konusunda yularıda 3-4 balon üzerinde kırmızı renkli olarak nacizane balonladığım sayfa ve Mylos'un basmış olduğu sayfa mevcut.

Orj sayfa üzerinden bu çalışmanın daha profosyonel ve daha rahat olacağını baskıya ise çok daha kaliteli ve farklı olarak yansıyacağını unutmayalım...

Balonlamanın nasıl olması gerektiği, tekniği ve font seçimi konusunu defalarca yazdım. Burada teknik olarak kimseyi rahatsız etmeyelim...

Ama daha önce yazdığım ve başka bir yayın üzerinden örneklendirdiğim sayfanın linkini buraya ekleyelim...

http://altinmadalyon.com/altin/index.php?topic=12825.msg195984#msg195984

Ayrıca Dampyr'in paylaşmış olduğu bir dünya orj. Tex sayfası mevcut o sayfalara bir göz atsanız bile yazının balona nasıl yerleştirilmesi gerektiği konusunda bir profosyenel kadar olmasa da okuduğunuzdan keyif almanız açısından nasıl olması gerektiği hususunda fikir sahibi olabilirsiniz...

Batuhan bey yukarıda "Ben de koleksiyoncuyum İtalyanca, İngilizce vb bir sürü koleksiyonum var. " demişti... Sahip olmak ile görmek arasında ki farkı sanırım hepimiz biliriz... Burada benim eleştirim tabii ki okuyucuya, koleksiyonere değil... Konuyu yanlış anlaşılmamak adına açıyorum... Ama bu işin mutfağında olanların bunu görmesi gerekiyor...

Normalde Tex'i ben basıyor olsaydım yukarıda ki balonlamayı yapan arkadaşa düzeltme bile vermezdim. (Görünen o ki editör de vermemiş zaten) Düzeltme işi bilen kişiye verilir... Jargonu bilmeyen bir grafikerin ben neresini düzelteyim. Kısaca çalışmazdım.

Bu yazdıklarımı da lütfen yanlış anlayıp beni yargılamayın. Kimse kimseyi dövmek istemiyor... Hepimizin niyeti üzüm yemek... Ama bu 3 sayılık 5 sayılık bir limitli seri değil... Yukarıda ki yazımda da belirttiğim gibi 700-800 adetlik devasa bir koleksiyona eklenecek sayılar ve belkide bir daha basılmayacak... Konu Tex özelinde olmasa umurumda dahi olmazdı... Bir şeylere değer verdiğimiz için söylemek mecburiyetinde kalıyoruz...

Yoksa piyasa da her çöpe çöp desek buna ne ben vakit ayırabilirim, ne de böyle bir çalışmaya gerek var...

Bunun sorumluluğu ve bilinci ile daha kalitetli iş çıkarılması gerekiyordu. Ve kaliteyi istemek en doğal hakkımız.

Daha önce neler basıldı, ne çamur baskılar gördük kısmı bir savunma değil... Kötü örnek, kötü örnek ile savunulamaz.

Arkabahçe FD'nin ilk cildini çıkardığında isim vermeye gerek  yok, bir arkadaş bana "Zamanında yalapsap basılan yayınları eleştirmiyordunuz da,bunu mu eleştiriyorsunuz. Yok ortalamanmış,yok fontmus. Insanlar ne kadar zor beğenir oldu yahu. Ne demek başka alternatif yok diye beğenmek. Bir şeyi eleştiriyorsaniz,daha iyisini yapabilmelisiniz. Beğenmiyorsanız da o parayı verip almayacaksınız. Eskiden internet ortamı yoktu. Şimdi hepiniz,bol bol sallayın. Biraz emeğe saygı. Arkabahçe FD cildini para kazanmak için basmadı. Bir rüyasını gerçekleştirdi. Bu işi bu kadar iyi biliyorsanız,kendiniz yapın biz eleştirelim. Bakalım katlanabiliyor musunuz eleştirilere." demişti... Yaptım...

Ben kendi hatalarımı görüyor ve bir sonra ki işte daha iyi olması için gayret gösteriyorum ama sizde eleştirirseniz mutlu olurum.

Şunu da ifade etmeden geçemeyeceğim... Arkabahçe'nin bastığı FD cildinin balonlaması bu Tex cildinden kat kat iyiydi...

Ayrıca Dorukhan'ı da tekrar sahalara döndürebildiysek ne mutlu bize... Paylaşan, yorumlayan, üreten ama bunları içi dolu şekilde yapan herkese ihtiyacımız var...

Kimseye kırgın değilim... Velakin niyet okumak yerine samimi bir şekilde ne söylemek istediğimi anlayabilirsek çabam ve gayretimin karşılığını bir nebze görmek beni ziyadesiyle mutlu eder...

Sürç-i lisan ettiysem affola... Dediğim gibi "niyetim" kimseyi kırmak değil... Klavye belki her zaman soğuk olur... Bir önce ki ve bu yazımı yazarken tüm hissiyatım ve duygularımı ifade edecek kelimeleri seçerek yazdığımı zannediyorum... Ama dedim ya klavyenin soğukluğu ve acizliği adına özür...

Yalnız "Balonlama" mesajımı ararken balonlama ve font konusunda Mrtekin ile bir dünya esprili yazışmaya denk geldim...

Ve kendisine bir kez daha hak veriyorum... En güzel Font "Alfonso Font"


Saygılarımla...

[Vassago007]

Bu başlığa yazılan yorumların çoğunu okudum.Mylos Teks sayı 1 henğz elime geçmedi.Font
balonlama konularını hiç bilmiyorum.Dolayısıyla bu konuda yazacak birşeyim yok.Ben
macera hakkında bilgi vereyim.Mylos Kitabın yayınladığı 703.sayı sıradan bir Teks
macerası.Daha önce karşımıza çıkan eski haydut Bowen'in geri dönüşü.Esas güzel macera
705.sayıda.Bu macera Los Angeles'te geçiyor.Vahşi hayvanlar,kamışla zehirli ok üfleyen
kişiler.Yüzünde maske olan esrarengiz bir örgütçü.Çok eskilerde kalmış eski bir düşmanın
(Satania)bu defa kızı geliyor.Şenliğe hazır olun arkadaşlar.Yakında bir başka"babasının
kızı"da Aylık Zagor'da geri dönecek.Mutant Colin Randall'ın kızı.

Bence konuşulması gereken bunlar. Teşekkürler bilgilendirme için 705 numarayı merakla bekliyor olacağım. Tartışma konusuna gelince yazılar balondan taşmadığı sürece, bariz imla hataları olmadığı ve yazılar elle yazılmış gibi eğri büğrü olmadığı sürece benim için sorun yok. Bu konu açılmasaydı aklıma bile gelmezdi. 1980 lerde tek tek elle yazılıp içi doldurulan balonlarımı görmedik. Özellikle Alfanın bastığı Conanların elde dağılmadığını mı görmedik. O yüzden ben pek takılmıyorum bunlara. Henüz sayıyı alamadım ama kusur aradıktan sonra kusur çok bulunur.

[Kinowa59]

Eveet değerli dostlar. Kaç gündür yollarını gözledigim Mylos kitap Tex ve Lal kitap aylık seriler bugün geldi. İlyas Erkul kardeşim, kitapları öyle güzel paketlemiş ki kitaplarda en küçük bir kırılma yok. Birkaç gündür üzerine tartışmalar yaptığımız ( fikir tartışmaları insanı daha güzel olana getirir ) Mylos kitap Tex'i hakikaten beğendim. Bana oğlak kitap aylık Tex'leri anımsattı. Ben her zaman, "oğlak kitap çizgi roman işini en iyi şekilde yapıyor " düşüncesini savunmuşumdur. Arkadaşlar, 1960_70_80_90_2000_2010 ve 2020 yıllarından beri çizgi roman okuyan ve koleksiyonu yapan bir canlı türü olarak ben, Tex'in baskı kalitesiyle ve Batuhan cantürk bey'in editoryal yazıları nedeniyle tatlı bir yakınlık duymamı sağlayan Mylos kitap sorumlularına çok teşekkür ediyorum. Tex yolculuğumuzun Mylos kitap kervanıyla uzun yıllar sürmesini diliyorum.

[pizagor]

'De' ve 'Ki' kullanımıyla ilgili sıkıntılarınız var sayın BAHADIR

[BAHADIR]

'De' ve 'Ki' kullanımıyla ilgili sıkıntılarınız var sayın BAHADIR

Özür... Haklıya her zaman "haklısın" deriz... Egomuz o kadar büyük değil...

[YzbVolkan]

İlk tası gunahsız olanıniz atsın.
Yaziya boyle baslayım dedim. Bahadir beyinin yasisi bence iyi niyetli falan degil. Yapici elestiride bu balonloma amator isten kotu , yapamiyorsan birak gibi ifadeler olmaz. Bahadir bey kimse sizin gibi balon konusunda asiri takintili olmak zorunda degil.Sizin icin de bir sòz var " Evi camdan olan baskasinin evine tas atmasįn.

Batuhan beyi Julia konusunda en cok Dampyr ile ben elestirdik. Bir kez olsun ters bir sey demedi. Elimden geleni yapacagim duzeltecegiz dedi. Batuhan beyi tanidikca iyi niyetli alcak gonullu bir insan.oldugunu gordum. Bazilari gibi egosu siskin biri hic degil. Kendi sadece bir koprū degil ayni zamaninda Julia ve Texin editorù. Acin Mylos in kunyesine bir bakın. Tabiki incinir. O kadar emek harcıyor .Kimse robot degil
Dun gece mesajlastik.Texin cevirisini kontrol ediyormus o sirada. Titiz bir insan. Son sayilarda duzelen Julia cevirileri onun eseri. Oturup saatlerce cevirileri kontrol ediyor.Bahadir beyin elestirisine kirilmis. Daha dogrusu elestireye degil de abartisina. Yuzde yùz hakli. Sagligim gercekten kaldurmiyor artik dedi.
Daha kitabi okumamis insanlar da hemen Bahadir beyin arkasina takilmis. Amac ne burda. Diyologu korumak mi. Kendimizi tatmin edecegiz diye iyi insanları harcamak mi. Gecmisin hesaplasmalarini baskalarinin ustunden kurgulamayin. Niye bu forumda bir yayinci kalmadì. Ben de dahil yaptigimiz kirici sacmasapan elestiriler yuzunden. Evet ben de sucluyum
Insanları kusturmekte ustumuze yok.
Bayram Bey bir sòzum de size. Batuhan Bey sizin her ricanizla ilgilendi. Onu savunmak yerine Bahadir beyin garip elestirisini "akademik" buldunuz. Yakısmadi sizin gibi düzgùn insana.

Bu tur tartismalar forumda baslangicta bir ilgi firtinasi olusturuyor. Herkes birikmis ofkelerini  ortaya dòkuyor .Sonra ardinda enksz birakiyor. Iyi insanlar kusup gidiyor

[Kinowa59]

Merhaba değerli yzbVolkan. Öncelikle beni de eleştiren yazınızı ilgiyle ve beğenerek okuduğumu bilmenizi isterim. Beğenimi ifade etmek için de " beğeni" butonuna tıkladım. Ben şu an, Fethiye'nin Kayaköy dağlarında doğa yürüyüşlerimi ( Zagor'un uzun yürüyüşleri gibi ) yapıyorum. Akşam karargahıma döndüğümde,  gün içinde yığınak yaptığım cephanelerimle size ve savunduğumu iddia ettiğiniz değerli dostumuz Bahadır bey'e karşı taarruza geçeceğimi lütfen biliniz. Bekleyiniz, geliyorum.

[Dylandog]

Az önce bilgi edindim mylos tex satışları beklenin üstünde şimdiden tex 1-2 sayı az satarsa mylos tex yayınlamakdan vazgeçer diye yazanlara şimdiden geçmiş olsun çok beklersiniz çok bu arada Batuhan abinin yanındayız Batuhan abi ve mylos kitap çalışanları maestrolara direnin ciddiye almayın tex hayranları sizi destekliyor ve yanınızda

[gargaris]

Evet Mylos Tex elime yeni ulaştı, görmeden yorum yapmak istemedim... Öncelikle baskı ve kağıt kalitesi, bana göre şimdiye kadar ülkemizde yayımlanmış en iyi Tex edisyonu... Bu konuda Mylos'a teşekkür etmek isterim.

Forumda tartışmaya neden olan balonlama işine gelince, bu işten bir miktar anlayan biri olarak yorumum, genel olarak kötü değil ama çok iyi de değil maalesef. Özellikle bazı balonlarda bir aceleye gelmişlik ve yazıların balon içine gelişigüzel atıldığı izlenimi edindim... Bunu daha önce Julia için de dile getirmiştim... Batuhan bey bu durumu yayınevine ileteceğini yazmıştı. Bu durumun Tex için de geçerli olacağını ve Batuhan Bey'in diyaloğu ile yayınevi tarafından dikkate alınıp düzeltileceğini düşünüyorum... Çünkü Julia'nın ilk sayısındaki boyut değişikliği böyle olmuştu.

Tex, Mylos'a yakıştı... Satışı bol, ömrü uzun olsun.

Sevgiyle...

[gargaris]

Az önce bilgi edindim mylos tex satışları beklenin üstünde şimdiden tex 1-2 sayı az satarsa mylos tex yayınlamakdan vazgeçer diye yazanlara şimdiden geçmiş olsun çok beklersiniz çok bu arada Batuhan abinin yanındayız Batuhan abi ve mylos kitap çalışanları maestrolara direnin ciddiye almayın tex hayranları sizi destekliyor ve yanınızda

Kitapyurdu'nda bu ay çıkan fumettilerin şimdiye kadar ki satış rakamları yazıyor...
Genel satış oranları olarak belki minik bir fikir verebilir.


Tex No Sayı 1 / Bowen'ın İkinci Yaşamı - 18 Adet
Tex Willer Sayı 1 / Dağdaki Esirler - 13 Adet
Zagor Sayı: 248 / Thunderman Çılgınlığı - 10 Adet
Dylan Dog Sayı 92 / Mordecai'nin Sırrı - 5 Adet
Martin Mystere Sayı 217 / Dört Boyutlu Fidye - 8 Adet
Dylan Dog Maxi Albüm 27 / Altüst - 3 Adet

Batuhan Bey, Tex Klasik Seri için bir umut olabilir mi bu?

[DAMPYR]

Az önce bilgi edindim mylos tex satışları beklenin üstünde şimdiden tex 1-2 sayı az satarsa mylos tex yayınlamakdan vazgeçer diye yazanlara şimdiden geçmiş olsun çok beklersiniz çok bu arada Batuhan abinin yanındayız Batuhan abi ve mylos kitap çalışanları maestrolara direnin ciddiye almayın tex hayranları sizi destekliyor ve yanınızda

Sayın dylan dog mylosun teksi az satarsa yayınlamaktan vazgeçer diye ben yazdım çünkü mylosun huyu bu onlar Lal kadar ilkeli bir yayınevi değil bunu juliada gördük.Teks yayınlamak ciddi bir iş her ay düzenli yayınlanmasını istiyeceksiniz ama bunu nekadar başarabilirler hepbirlikte göreceğiz.ne yazıkki bu konuda mylosun karnesi zayıf eminim kitabın getirdiği kara bakıp ona göre davranacaklardır.Bunu az çok kitabın fiatına bakıp görebilirsiniz Teks iyi satıp kar getirseydi çizgi düşler bu seriye devam ederdi.Göreceksiniz bu seri ya yarım kalacak yada yayınlanma arası açılacak. Ben hala mylosun bu işi becebileceğinden emin değilim.

[Dylandog]

Sayın dylan dog mylosun teksi az satarsa yayınlamaktan vazgeçer diye ben yazdım çünkü mylosun huyu bu onlar Lal kadar ilkeli bir yayınevi değil bunu juliada gördük.Teks yayınlamak ciddi bir iş her ay düzenli yayınlanmasını istiyeceksiniz ama bunu nekadar başarabilirler hepbirlikte göreceğiz.ne yazıkki bu konuda mylosun karnesi zayıf eminim kitabın getirdiği kara bakıp ona göre davranacaklardır.Bunu az çok kitabın fiatına bakıp görebilirsiniz Teks iyi satıp kar getirseydi çizgi düşler bu seriye devam ederdi.Göreceksiniz bu seri ya yarım kalacak yada yayınlanma arası açılacak. Ben hala mylosun bu işi becebileceğinden emin değilim.

göreceğiz dostum saygılar

[kırkambar]

Ben ilk izlenim olarak Mylos Tex'in kağıt kalitesini, editoryal işçiliğini beğendiğimi söyleyebilrim. Bir Tex okuru olarak teşekkür ediyorum. Balonlamaya gelince genel anlamda rahatsızlık duyulabilecek kadar kötü bir işçilik yok, ama Bahadır Bey'in dikkat çektiği sayfada ve başka bazı sayfalarda yazılar ortalanabilirdi.
Tex'i bir koleksiyon nesnesi olarak gören insanların hassasiyetlerine anlayış göstermek lazım. Sevdiğiniz bir kahramanın basıldığı kağıdın kokusu bile bazen bir beklenti nesnesi olabiliyor (çocukken okunan çizgi romanların kokusu bazılarımızın burnundadır). Tex okuru macerayı bitirip bir kenara atmıyor, çizerin dönemin silah modellerine hakimiyetinden, sayfa kenarındaki boşluklara kadar her şeye dikkat ediyor. Ama insan ev-araba almayı düşünürken bir zaman sonra kafasındaki bütün ölçütlere uygun bir şey bulamayacağını anlayıp olanaklı olan en fazla ölçütü karşılayanı alması gibi, yayın piyasasında da tüm ölçütler aynı anda olmuyor sanırım. Her şey istendiği gibi olsa bu defa da yazar ya da çizer güzelim emeği ziyan ediyor.

[Kinowa59]

Merhaba sayın Bahadır dost. Biraz da kışkırtıcı olan Mylos kitap Tex eleştirel yazınıza akademik bir anlam vererek, çizgi roman dünyamda çok özel yeri olan sayın Rossi dostumuza haksızlık yaptığımı gördüm. ( Kesinlikle böyle bir düşüncem olamaz, ama sayın yzbVolkan'i bu şekilde düşündürduğüm için demekti hatalıyım ) Ben, Batuhan cantürk bey'in birbirinden değerli, bilgilendirici editoryal yazılarını en az 25 yıldır okurum, saklarım, sonra bir daha okurum. Bugün Mylos Tex elime geçer geçmez ilk olarak Batuhan bey'in editoryal yazısını okudum. Çokta güzel yazmış, Tex tarihiyle ilgili bilgilerimi tazeledim. Ellerine sağlık.  Sayın Bahadır bey dostumuz. Öncelikle şunu belirteyim. Sizin, Mylos Tex eleştirel yazınız sayesinde hiçbir bilgimin olmadığı balonlama, font gibi terimlerin anlamını öğrendim. Bunun yanında, saydığınız eksiklikleri, yeni çıkan bir kitap'ta gösterdiğiniz gibi, kendi yayınladığıniz bir kitap'ta da nasıl olması gerektiğini göstermek için tarihsel bir fırsat sizi beklemektedir. Bu tarihsel, yüzyılın fırsatı şudur: Hemen yarın, Buddy Longway çizgi romanının telif haklarını satın alıp en kısa zamanda bu güzel eseri renkli ve ciltli olarak sert kapaklı yayınlıyorsunuz. Biz çizgi roman severlere, bir çizgi romanın nasıl olması gerektiğini bu canlı örnekle gösteriyorsunuz. İşte o vakit, önemli olanın konuşmak ve yazmak değil, yapmak olduğu konusunda bizleri ikna etmiş oluyorsunuz. ( İnşallah, gaza gelmişsinizdir )

[ferzan]

Bence konuşulması gereken bunlar. Teşekkürler bilgilendirme için 705 numarayı merakla bekliyor olacağım. Tartışma konusuna gelince yazılar balondan taşmadığı sürece, bariz imla hataları olmadığı ve yazılar elle yazılmış gibi eğri büğrü olmadığı sürece benim için sorun yok. Bu konu açılmasaydı aklıma bile gelmezdi. 1980 lerde tek tek elle yazılıp içi doldurulan balonlarımı görmedik. Özellikle Alfanın bastığı Conanların elde dağılmadığını mı görmedik. O yüzden ben pek takılmıyorum bunlara. Henüz sayıyı alamadım ama kusur aradıktan sonra kusur çok bulunur.

    Konuşulması gerekenler hem bunlar, hem de diğer detaylar. Artık içerik ile teknik detaylar birbirinden ayrılamaz bir noktada. Sinemadan örnek vereyim. Tam karartılmamış bir ortamda, ses sistemi berbat ve oynatılan filmin kalitesi düşük çözünürlükte bir sinema salonunda / ya da kendi ortamınızda salt içeriğe odaklanabilir misiniz? Ya da ortam da, ses de, görüntü de şahane diyelim ama dublajda ciddi sıkıntılar varsa ve sesler hiç karakterlere oturmamışsa, yerli yersiz başlayıp bitiyorsa gene aynı motivasyonla izleyebilir misiniz? Eski zamanlarda açık hava sinemalarında, tahta sandalyelerde ve gazoz içine atılmış ay çekirdeği içleriyle zevkle izlenmiş olabilir ama üzerinden çok uzun seneler geçti ve şartlar da, dinamikler de güncellendi. Kusur aramakla bir ilgisi olmadığı gibi geçmiş zamanın şartlarıyla şimdinin durumuna yönelik lüzumsuz bir kıyas ve kıymet bilip bilmeme meselesini en başta elememiz lazım anlatılmak isten şeye saldırı gözüyle bakmaksızın sağ duyuyla yaklaşabilmek için. Bir önceki iletimin bir yerinde benzer bir vurgu yapmıştım.

   

İlk tası gunahsız olanıniz atsın.
Yaziya boyle baslayım dedim. Bahadir beyinin yasisi bence iyi niyetli falan degil. Yapici elestiride bu balonloma amator isten kotu , yapamiyorsan birak gibi ifadeler olmaz. Bahadir bey kimse sizin gibi balon konusunda asiri takintili olmak zorunda degil.Sizin icin de bir sòz var " Evi camdan olan baskasinin evine tas atmasįn.

Batuhan beyi Julia konusunda en cok Dampyr ile ben elestirdik. Bir kez olsun ters bir sey demedi. Elimden geleni yapacagim duzeltecegiz dedi. Batuhan beyi tanidikca iyi niyetli alcak gonullu bir insan.oldugunu gordum. Bazilari gibi egosu siskin biri hic degil. Kendi sadece bir koprū degil ayni zamaninda Julia ve Texin editorù. Acin Mylos in kunyesine bir bakın. Tabiki incinir. O kadar emek harcıyor .Kimse robot degil
Dun gece mesajlastik.Texin cevirisini kontrol ediyormus o sirada. Titiz bir insan. Son sayilarda duzelen Julia cevirileri onun eseri. Oturup saatlerce cevirileri kontrol ediyor.Bahadir beyin elestirisine kirilmis. Daha dogrusu elestireye degil de abartisina. Yuzde yùz hakli. Sagligim gercekten kaldurmiyor artik dedi.
Daha kitabi okumamis insanlar da hemen Bahadir beyin arkasina takilmis. Amac ne burda. Diyologu korumak mi. Kendimizi tatmin edecegiz diye iyi insanları harcamak mi. Gecmisin hesaplasmalarini baskalarinin ustunden kurgulamayin. Niye bu forumda bir yayinci kalmadì. Ben de dahil yaptigimiz kirici sacmasapan elestiriler yuzunden. Evet ben de sucluyum
Insanları kusturmekte ustumuze yok.
Bayram Bey bir sòzum de size. Batuhan Bey sizin her ricanizla ilgilendi. Onu savunmak yerine Bahadir beyin garip elestirisini "akademik" buldunuz. Yakısmadi sizin gibi düzgùn insana.

Bu tur tartismalar forumda baslangicta bir ilgi firtinasi olusturuyor. Herkes birikmis ofkelerini  ortaya dòkuyor .Sonra ardinda enksz birakiyor. Iyi insanlar kusup gidiyor

    Kafanıza bayıldım. Neresinden tutsam bilemedim. Suçluluk, küstürmeler, arkaya takılmalar, iyi insanlar, garip eleştiriler, savunucular, düzgün insanlar... Tam da bu düşünce yapısı yüzünden fumettiye yabancı olanlar ezkaza böyle forum içeriklerine denk gelince ya da sosyal medyada benzeri tartışmalara şahitlik edince fumetticileri her söyleneni başka yerden anlayan, her türden gelişime kapalı ve gereksiz bir şekilde savunmaya geçen tezcanlı dinozor sürüsü olarak görüyor. Neredeyse 30 yıllık bir fumetti okuru olarak bu çizgide olmadığıma ne kadar memnun olsam da, dışarıdaki genellemelerde bu gruba otomatik olarak dahil edilmenin abes hissiyatını yaşıyorum hem kendi açımdan, hem de benden daha sağlıklı ve birikimli kafalara sahip diğer fumettici dostların ve abilerin açısından.

Az önce bilgi edindim mylos tex satışları beklenin üstünde şimdiden tex 1-2 sayı az satarsa mylos tex yayınlamakdan vazgeçer diye yazanlara şimdiden geçmiş olsun çok beklersiniz çok bu arada Batuhan abinin yanındayız Batuhan abi ve mylos kitap çalışanları maestrolara direnin ciddiye almayın tex hayranları sizi destekliyor ve yanınızda

    Öncelikle bu ileti bir şakaysa ya da şaka yollu muzipçe bir ele alış ise kısmen gülümsetti. Yok, ciddi ciddi yazılmışsa şunu sormak isterim; siz kaç yaşındasınız kuzum? Zavallı Mylos Yayıncılık 'ın meğer ne çok düşmanı varmış. Tökezlesin diye bekleyeni nasıl da pusudaymış. Neyse ki alayı da çok bekleyecek, çünkü bir kez daha iyiler, yani maestrolara direnenler kazanacak. Gerçekten de ciddiye almaya hiç gerek yok. Çünkü bizim dünyamızda iki çeşit insan tipi vardır. Tex hayranları ve diğer herkes. Diğer herkes kategorisini açalım. Tex düşmanlarıyla eş tutulan bu kategori mensupları başta Mylos Yayıncılık ve Batuhan Bey 'i eleştirenler, Tex 'in yayın istikbalini baltalayanlar ve muhtemelen insanlık düşmanları bile olabilirler. Ne yapmaya çalışıyorsunuz, güya kendinizce bir Batuhan Takımı ve karşıt Bahadır Takımı oluşturup horoz dövüştürmek mi? En azından "kötü adamlar" cephesinde ben herhangi bir takım göremiyorum açıkçası, göreceğimi de sanmıyorum. İnanılmaz kavrayışınız ve keskin tespit beceriniz için kutlarım.