Çizgi Roman Piyasası ve Sorunları

Başlatan tommikser, 09 Ağustos, 2010, 12:15:09

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 11 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

ninjagamer

Alıntı yapılan: Sinan Başak - 03 Mayıs, 2024, 15:46:42Herkese merhaba, açıkçası ben bu konuda çok farklı düşünüyorum. Korsan çeviri sitesi diye adlandırmayacağım, bahsettiğiniz siteyi. Bana göre eski adını sanını dahi duymadığımız, görmediğimiz kitaplar da dahil olmak üzere bir çizgi roman paylaşımı sitesi. Aynı zamanda, ülkemizde yayınlanmayacak, yayınlanması düşünülse dahi periyot olarak adamı çıldırtacak eserleri dilimize çevirerek yayınlayan bir site. Tek eleştireceğim noktası, ülkemizde yayınlanmış ve hala satışı olan çizgi romanların paylaşılıyor olması. Bu olay, bana göre yayıncısının satışını olumsuz etkiliyordur.

Sanki ülkemizde romanzi fumetti büyük boy renkli Tex basılacaktı da, bu sitede yapılan çeviriler yüzünden basılmıyor diye bir hava estiriliyor. Bu sitede çevirisi yapılmamış olsa, yayınevi tarafından yayınlansa ikinci sayıyı görebilecek misiniz? Bu sefer yine 48 sayfalık kitap, şu fiyat olur mu? Almayın, batsınlar, sürünsünler diye yazılmayacak mı?
Açıkçası ben kendi adıma bu arada 56 yaşındayım ve bu dar ve küçük piyasada, bu siteler sayesinde Türkçe okuyabildiğim çizgi romanlar için çevirenlere müteşekkirim.
Bu yazdıklarım, tamamen kendi düşüncelerim olup, kimseyi düşüncesinden dolayı yargılamıyorum. Ancak eleştiri yaparken de, eleştirinin dozunun ayarlanması gerektiğini düşünüyorum ve beddua, lanetleme, vs. türü söylemleri uygun bulmadığımı yazmak istiyorum.

Herkese saygılar

Tek eleştireceğim konu dediğiniz şey zaten en ölümcül şey. Telifi birinde olan, basılmak için zamanını bekleyen bir ürünü korsan çevirmek ve basmak bu sektöre vurulabilecek en büyük darbedir. Veya telifi olan bir ürünün 45 sayı sonrasını yapmak da etik değil, suç ve aslında çizgi romana hizmet değil ihanettir.

Basılma ihtimali olmayan binlerce Frankofon veya Comics dururken ülkede 2 tane yayıncısı olan Tex ve Zagor gibi serilerin illegal üretimini bana hiç bir şekilde kabul ettiremezsiniz. Ben de geçmişte bir çok çeviriyi bastırdım veya aldım ama asla telifi olan bir işe girmedim. Hatta benim çevirip bastığım ürünler bazı yayıncılar tarafından beğenilip resmi olarak da basıldı. Geçmişte basılmış ve baskısı bitmiş bir ürün de çoğaltılabilir, bunu da bir şekilde anlarım. Ama iki aydır bir yayıncıyı Dampyr basması konusunda ikna etmeye uğraşmış ve başarmışken x bir sahafta Dampyr'in korsan baskılarını bulmayı anlayamam.

ninjagamer

Alıntı yapılan: Kinowa59 - 03 Mayıs, 2024, 18:29:23Merhaba Sinan Başak. Bakınız, benim kişilerle ve kurumlarla işim olmaz. Ben sonuç'a bakarım. Sonuç nedir! Sonuç şudur: Bir takım sahtekârlar, emek hırsızlığı yaparak hiç bir bedel ödemeden dünya çapında isim yapmış, 76 yıldır ilk günkü gibi değerinden hiçbir şey kaybetmeden yayınlanan ve ülkemizde de hatırı sayılır bir okuyucusu, koleksiyoneri olan Tex'i korsan olarak basmakta, hem telif ödeyerek yayın hakkını satın alan yayıncıları mağdur etmekte, hem de biz okuyuculara sahtekarlığı " normal " görmeyi salık vermektedirler. Hırsızlığın adi suç kavramında değerlendirmesinin nedeni tam da bu sahtekarlığı meslek edinmiş üç kağıtçıları afişe etmek içindir. Ben, çalıştığım kurumda günümüz parasıyla 10 TL usulsüzlük için bile iş akitlerinin feshedildiğine şahit oldum. Hırsızlığın küçüğü büyüğü olmaz, 10 TL çalan da hırsızdır. Korsan kitap basarak başkalarının emeğini çalan da hırsızdır. Sayın Sinan Başak. 56 yaşında olmanız internetten korsan yayınlanan eserleri onaylamanız hakkını vermez size. Ne demek, " korsan yayinlanmasa ikinci sayıyı görmemek". Görmezsek görmeyiz. Okuyamazsak okuyamayız. Görmememiz, okuyamamız yasa ve ahlâk dışılığı onaylamamız anlamına mı gelmeli. Son söyleyeceğim şunlar olsun: Olaylara ve sonuçlarına kişisel çıkarlarımızı göz ederek yaklaşmamalıyiz. Adilce yaşayıp,  ADAM olmayı kendimize yaşam ilkesi edinmeliyiz.

Tebrik ediyorum. Sizin mesajınızı okumadan ben de Sinan beye bir kaç kelime cevap yazmıştım. Yazdıklarınızın her kelimesine de katılıyorum.

ninjagamer

Alıntı yapılan: Kuzgun - 03 Mayıs, 2024, 18:36:24Bundan emin miyiz? Tex ya da herhangi bir çizgi roman korsan olarak satılıyor mu? Durum böyleyse elimizdekilerin özgün olduğunu nereden anlayacağız? Tadım kaçtı; elimdeki kitabın özgün olmasını isterim...

Peki yayınevleri (gerek asıl yayınevleri, gerekse Türkiye'deki aracı yayınevleri) neden bu konuda girişimde bulunmuyor, haklarını aramıyor?

Korsanlar için bazı kaçış noktaları var ve bu yüzden rahat davranıyorlar. Bu konu çok geniş bir konu. İnşallah bir gün onları da detaylı konuşuruz. Ama gerekli şikayetler yapılsa hem Kültür Bakanlığı hem de telif sahibi yabancı firmalar harekete geçer. Ülkemizdeki yayıncılar da zaten birkaç bin kişiden oluşan, herkesin birbirini tanıdığı bir kitle içinde insanlara zarar vermek istemiyor olabilir. Burada 10 tane mazeret sayabilirim. Kim bilir belki de bir gün duyarsınız, arkası sağlam bir yayıncı gözünü karartmış ve birilerinin korsan çizgi roman sebebiyle ceza almasını sağlamış diye.

ninjagamer

Alıntı yapılan: Kauss - 03 Mayıs, 2024, 20:57:49Olayın emek ve hak hırsızlığı boyutuna girmeyeceğim. Ama kendimi bir yayıncı yerine koyuyorum. Ben bir yayıncı olarak kar etmeyi isterim. Ve yatırımımı yani telifimi almadan önce basacağım ürünün internette korsan olarak yayınlanıp yayınlanmadığını da kontrol ederim. Eğer yayınlanmış bir seriyse benim olası müşterilerimin sayısını düşüreceği için o esere telif filan yatırmam. Yani işten vazgeçerim.

Yayınladığım bir eserin ise kaçak yayınlandığını gördüysem de kendileriyle çok güzel uğraşırdım

Maalesef ki neyin korsanı yapılmış neyin yapılmamış tespit etmek çok kolay değil. Ayrıca daha önce de bahsettiğim bir konudan örnek vereyim. Yayıncı bir arkadaşım ile Dampyr'in kaldığı yerden devam ettirilmesi konusunda bir süredir müzakere halindeydik.Ben de bu çizgi romanı çok sevdiğim için kendisine Panini ile bu konuda yazışmasını söyledim. Eğer sen basmak istemezsen de ben bir firma kurup basabilirim dedim. O da biz basarız çok satmasa da fuarlarda filan eritiriz diyerek yazışmaya başladı. Olaydan bir hafta sonra bir sahafta adamın biri bilmem kaç tane cildi korsan çeviri ve baskı yaptırmış. El altından da satmaya başlamış. Şimdi ben ne yapayım. Yayıncı arkadaş ne yapsın? Bunu nasıl tahmin edecek veya araştıracaktık. Adam sözleşmeyi imzalayıp binlerce euro telif ödemiş olsa ne olacaktı gibi sorular.

trooper

Korsan konusunda yorum yaparken sapla samanı ayırmak gerekiyor diye düşünüyorum. Aklı başında kimse Libgen'den tezi için kitap indiren üniversite öğrencisine kızmayı düşünmez. Sonuçta fakirleşen bir ülkede eğitim almaya çalışan ve çok kısıtlı geliri olan bir genç için zaruri bir eylemdir yaptığı. Türkiye'de yayımlanmayan, çevirisi ile ülkemizdeki mevcut çizgi roman kitlesine yenilerini ekleyebilecek eserlerin çevrilmesine de kimsenin kızacağını düşünmüyorum. Marvel, DC ve hatta Dark Horse gibi büyük toplar için göz ardı edilebilecek bir durum sayılabilir bu. Ama telifi alınıp basılmayı bekleyen bir eseri korsan olarak satıp yerli yayıncının işine taş koymak, piyasaya sürülen eser henüz dolaşımdayken (yayınevlerine satışlardan gelen paranın ne kadar gecikmeli gittiği burada defalarca yazılmış) taranarak yüklenmesi sektörden ekmek yiyen insanların emeklerini hiçe saymak demek.


ninjagamer

Alıntı yapılan: pizagor - 03 Mayıs, 2024, 22:33:33Serpieri'yi sadece Druuna ile tanıyan bir okur olarak Tex yorumunu da görmeyi, kitaplığa katmayı çok isterdim. Bu başlıkta korsanı basıldığı için Çizgi Düşler'in yayından vazgeçtiği söylenmiş, çok yazık olmuş.

Eğer telif süresi geçmediyse İlker beyi bu konuda bir kere daha zorlayayım. 😉

Kauss

Alıntı yapılan: ninjagamer - 04 Mayıs, 2024, 01:15:59Maalesef ki neyin korsanı yapılmış neyin yapılmamış tespit etmek çok kolay değil. Ayrıca daha önce de bahsettiğim bir konudan örnek vereyim. Yayıncı bir arkadaşım ile Dampyr'in kaldığı yerden devam ettirilmesi konusunda bir süredir müzakere halindeydik.Ben de bu çizgi romanı çok sevdiğim için kendisine Panini ile bu konuda yazışmasını söyledim. Eğer sen basmak istemezsen de ben bir firma kurup basabilirim dedim. O da biz basarız çok satmasa da fuarlarda filan eritiriz diyerek yazışmaya başladı. Olaydan bir hafta sonra bir sahafta adamın biri bilmem kaç tane cildi korsan çeviri ve baskı yaptırmış. El altından da satmaya başlamış. Şimdi ben ne yapayım. Yayıncı arkadaş ne yapsın? Bunu nasıl tahmin edecek veya araştıracaktık. Adam sözleşmeyi imzalayıp binlerce euro telif ödemiş olsa ne olacaktı gibi sorular.

İnternette kısa bir araştırmayla; sanal ortamda yayınlayanları tespit etmek o kadar zor gelmiyor. Ceza aldırmak ise o kadar zor bir şey değil. Fiziksel satışta dediğinize katılıyorum fakat forumda bile belli lokasyonlar da satışa tanık olan yada duyanlar var. Böyle duyumlarla karşılaştıkça da; şikayette bulunuyorsunuz. Ya sivil ekiple beraber siz ( şirket yetkilisi ) müşteri kisvesi altında satış yapan yere gidiyor veya direk sivil ekip kendisi gidiyor. Ve bu arkadaşları çok güzel paketliyorlar. Çalıştığım sektör farklı olsa da bir çok el altı satışta bu tekniği uyguladık. Ve işe yaradı.
Maalesef siz kendiniz giderek görüntü vb alarak bunu yapmak isteseniz hiç bir geçerliliği olmuyor. Bu alışveriş anında polisin tanık olması gerekiyor :) Hiç değilse bizim ilk acı tecrübemiz böyle olmuştu ve sonra usulüne göre devam etmiştik.

Volrath

Çizgi diyarı denen yeri kullanmıyorum. Sevmiyorum. Her şeyi kendilerine mübah gören egolu tiplerle dolu bir site.

Bu forumda en çok fumetti konuşuluyor. Basana ayrı, geciktirene ayrı girişiliyor. Beri yandan diyar, çatır çatır korsan çeviri yayınlıyor. Doğru mu yanlış mı, o bile belli değil üstelik. Hatta buranın önde gelenlerinden birkaçı da orada varlar.

Korsan korsandır. Lamı cimi, aması fakatı yoktur. Kendine yakıştıran okur. Ancak okuduğu anda yayınevine en ufak laf söyleme hakkını kaybeder, bu kadar basit.

Ben bugün bir tarayıcı alıp niyeti bozsam, fumetti-comics-manga içeren hatrı sayılır koleksiyonumu yayınlamam maksimum 1-2 ayımı alır. Telifle iş yapan yayınevinin sadece yazışması bu kadar sürüyor. Sonra da neden bir şey yapmıyolar diye soruluyor. Butik yayınevlerinden bahsediyoruz sonuçta arkadaşlar. Özellikle günümüz ekonomisinde zar zor kitap basıyolar. Yayına harcayacağı parayı avukata gömüp onunla mı uğraşsınlar? Hadi uğraştılar, hangi biriyle?

Ben elimdekini taradım, ahmet indirdi. Beni bastılar, taramayı kaldırttılar. 2 gün sonra aynı forumdan ahmet efendi benim taramayı tekrar yayınlar, nasıl başa çıksınlar?

Mrtekin

Yalnız Serpieri'nin Teks'i nerede satılıyorsa gidip almak istedim. ;D
 
Korsan işinde biraz daha suyu bulandırayım. Bugünün kıymetli butik yayıncılarından bazıları da bazı yayınları zamanında korsan basıp tezgah altından satıyorlardı. Ya da korsan çeviri ile uğraşıp;  internet sitesi kuranlar da vardı. Var da var yani:-)  Yayımcılarımızı o kadar masum zannetmeyin...

Bu denklemde en masum kişi: kitaba ulaşmak isteyip de; ekonomik koşullar nedeniyle ulaşamayan, içindeki okuma ateşini korsan sitelerden ya da kitaplardan gidermeye çalışan kişidir. O kişilere selam olsun...

Korsanı tabii ki eleştirelim ama çizgi romana asıl ihaneti yapan; Türkiye'deki okur sayısını artırmak için hiçbirşey yapmayan, çizgi romanı tanıtmayan, kendi aralarında dernekleşerek maliyetler (özellikle dağıtım) konusuna eğilmeyen; telif konusunda birbirlerini baltalayan, birbirlerini desteklemeyen, en sonunda da "300 enayiye" satışı kendileri açısından olumlu sayan yayıncı anlayışıdır. Açıkçası bu anlayışın da savunulacak bir tarafı yok, azalarak bitsinler...
They drew first blood...

Volrath

"Telif konusunda birbirini baltalamak" dediğiniz şey rekabet. Aynı işi yapan iki veya daha fazla firmanın arasındaki en doğal şey.

Dernekleşmediler, ulaşımı kolaylaştırmadılar diyorsunuz. Google'a "satın al" yazınca her çizgi roman kapıma geliyor. Neyin dernekleşmesi? Eskiden bakkalda bile çizgi roman satılırdı, evet. Fakat bakkal kalmadı ülkede. Üstelik dernekleşip birleşmedikleri için de yok olmadılar.

Her yaptıkları tabii ki doğru değil, öyle anlaşılmasın. Ama ben dijital çağda küçük bir yerde yaşayan bana bile istediğim kitaplar ulaşırken sıkıntının sadece dağıtım olmadığını düşünüyorum. Her yayınevinin birleşmesi bayağı uçarı bir hayal.

oguzeren

"ülkemizde yayınlanmayacak, yayınlanması düşünülse dahi periyot olarak adamı çıldırtacak eserler" dediğiniz nedir mesela? Kim karar verecek buna?
Korsan basan adam da ilgi göreceğini düşündüğü serileri basıyor ki, satabilsin. Kadıköy piyasasını da  biliyorsa, aslında tam da yayınlanma ihtimali olan serileri basıp satıyorlardır.
Misal Dampyr...
Kaldığı yerden devam ihtimali çok sevindirdi, umarım emek hırsızları yüzünden vazgeçilmez.

Animvader

Benim şimdiye kadar gördüğüm bu korsan işinin üzerine giden sadece Ertan Ergil ve JBC oldu. Bahsedilen sitelerde bolca Batman çizgiromanı vardı, önce sözlü olarak uyardı sonra da mahkeme sopasıyla hepsini kaldırttı hatta o zamanlar çok meşhur olan bir çeviri ekibi tamamen dağıldı oradan tespit edebildiğim legal kısma çevirmen, kaligraf olarak geçenler bile oldu.

Şu an da JBC'nin bastığı, telifini aldığı hiçbir kitabın ne çevirisi ne taraması mevcut değil, demek ki yayıncılar bu işi ciddiye alıp üstüne giderse önüne geçebilirler sonuçta korsan kitap gibi birçok noktada basılan satılan büyük bir korsan faaliyeti söz konusu değil.

Zeljko

Rodeo kitap'ta tıpkı Ertan Ergil gibi korsan işinin üzerine giden diger bir yayineviydi sitede tek bir tane Rodeo yada Parantez baskili Ken Parker bulamazsiniz ama bu durumu renkli baskilarla deldiler ordan yürüdüler.
Şu Gotham'ın önü bir uzun alan
Bir tek seni sevdim Christopher Nolan

trooper

Alıntı yapılan: Animvader - 04 Mayıs, 2024, 10:45:55Benim şimdiye kadar gördüğüm bu korsan işinin üzerine giden sadece Ertan Ergil ve JBC oldu. Bahsedilen sitelerde bolca Batman çizgiromanı vardı, önce sözlü olarak uyardı sonra da mahkeme sopasıyla hepsini kaldırttı hatta o zamanlar çok meşhur olan bir çeviri ekibi tamamen dağıldı oradan tespit edebildiğim legal kısma çevirmen, kaligraf olarak geçenler bile oldu.

Şu an da JBC'nin bastığı, telifini aldığı hiçbir kitabın ne çevirisi ne taraması mevcut değil, demek ki yayıncılar bu işi ciddiye alıp üstüne giderse önüne geçebilirler sonuçta korsan kitap gibi birçok noktada basılan satılan büyük bir korsan faaliyeti söz konusu değil.

JBC Star Wars teliflerini almadan önce SW forumlarında Dark Horse'dan çıkan serilerin çoğunun çevirisi paylaşılmıştı. Batman örneğinde olduğu gibi Klon Savaşları basılmaya başladıktan sonra bir tane bile kalmadı. Yayıncının bu konunun üzerine gitmesi gerek dediğiniz gibi.

Mrtekin

Alıntı yapılan: Volrath - 04 Mayıs, 2024, 09:20:33"Telif konusunda birbirini baltalamak" dediğiniz şey rekabet. Aynı işi yapan iki veya daha fazla firmanın arasındaki en doğal şey.

Dernekleşmediler, ulaşımı kolaylaştırmadılar diyorsunuz. Google'a "satın al" yazınca her çizgi roman kapıma geliyor. Neyin dernekleşmesi? Eskiden bakkalda bile çizgi roman satılırdı, evet. Fakat bakkal kalmadı ülkede. Üstelik dernekleşip birleşmedikleri için de yok olmadılar.

Her yaptıkları tabii ki doğru değil, öyle anlaşılmasın. Ama ben dijital çağda küçük bir yerde yaşayan bana bile istediğim kitaplar ulaşırken sıkıntının sadece dağıtım olmadığını düşünüyorum. Her yayınevinin birleşmesi bayağı uçarı bir hayal.

Hocam konuyu bayağı yanlış anlamışsınız. Örnekle açayım;
a-) Telif: Jbc ile Çizgi Düşler arasında "Star Wars" telifinde yaşanan bana göre "birbirini baltalama" size göre "rekabet" denilen durum. Peki sonuç? Star Wars satmadı:-)
b-) Dağıtım: Burada kastedilen ulaşım (kargo) değil daha ana maliyet kalemlerinden; kitabın dağıtım maliyeti. Yayıncılarımız; D&R, diğer kitapevleri, Kitapyurdu; vs diğer satış noktalarına kitaplarını verirken en az %50 indirimle verirler (ya da kitaplarına %50 dağıtım masrafı eklerler), ve paralarını da en az 8 ayda taksitli alırlar. Bir bakın bakalım; hangi butik yayınevimizin kendi satış sitesinde hadi geçtim fuarda; bu kurtuldukları dağıtım masrafının yüzde kaçını indiriyorlar ya da sizden parayı alması ne kadar sürüyor?
c-) Dernekleşme; Burada kastedilen, çizgi roman açısından bir farkındalık oluşturulması, çalışma atölyeleri oluşturulması, belki buralardan çıkacak genç yeteneklerin çalışmalarının desteklenmesi. İlla yabancıya euro-dolar açısından telif ödenmek zorunda mı? Yani siz; memlekette yarım asırlık bir mizah dergisi ve de çizgi roman yayım geçmişini kullanıp kendi sanatçılarınızla kendi öz çalışmalarınızı yapamıyor musunuz? Çıkış yolunu buradan bulun mesela.

Bu sitede yıllardır çizgi roman okurunun nasıl artırılacağına, nasıl daha iyi reklam yapılabileceğine yönelik samimi tavsiyeler verildi, hatta kendi internet sitelerini bile buradaki tavsiyelerden yola çıkarak oluşturdular. Gelinen sonuç ne kardeşim? Gelinen sonucu bir sorgulayalım. Ha çizgi roman çıkıyor, çıkıyor da sen alamıyorsan, bu ürün bir avuç zenginin lüks ürününe dönmüşse, Hc basıp benim ürünüm "niş" diyorsan; şu halde bile  almak isteyene yabancı basım senin basımından daha ucuzsa diyecek laf kalmış mı?
They drew first blood...