Çizgi Roman Piyasası ve Sorunları

[Sinan Başak]

Merhaba Sinan Başak. Bakınız, benim kişilerle ve kurumlarla işim olmaz. Ben sonuç'a bakarım. Sonuç nedir! Sonuç şudur: Bir takım sahtekârlar, emek hırsızlığı yaparak hiç bir bedel ödemeden dünya çapında isim yapmış, 76 yıldır ilk günkü gibi değerinden hiçbir şey kaybetmeden yayınlanan ve ülkemizde de hatırı sayılır bir okuyucusu, koleksiyoneri olan Tex'i korsan olarak basmakta, hem telif ödeyerek yayın hakkını satın alan yayıncıları mağdur etmekte, hem de biz okuyuculara sahtekarlığı " normal " görmeyi salık vermektedirler. Hırsızlığın adi suç kavramında değerlendirmesinin nedeni tam da bu sahtekarlığı meslek edinmiş üç kağıtçıları afişe etmek içindir. Ben, çalıştığım kurumda günümüz parasıyla 10 TL usulsüzlük için bile iş akitlerinin feshedildiğine şahit oldum. Hırsızlığın küçüğü büyüğü olmaz, 10 TL çalan da hırsızdır. Korsan kitap basarak başkalarının emeğini çalan da hırsızdır. Sayın Sinan Başak. 56 yaşında olmanız internetten korsan yayınlanan eserleri onaylamanız hakkını vermez size. Ne demek, " korsan yayinlanmasa ikinci sayıyı görmemek". Görmezsek görmeyiz. Okuyamazsak okuyamayız. Görmememiz, okuyamamız yasa ve ahlâk dışılığı onaylamamız anlamına mı gelmeli. Son söyleyeceğim şunlar olsun: Olaylara ve sonuçlarına kişisel çıkarlarımızı göz ederek yaklaşmamalıyiz. Adilce yaşayıp,  ADAM olmayı kendimize yaşam ilkesi edinmeliyiz.

Merhaba, yazımın başında da, sonunda da yazdıklarımın tamamen kendi düşüncelerim olduğunu belirttim. Dolayısı ile, düşüncemin ne şekilde olduğu, neyi nasıl düşüneceğim, niçin öyle düşüneceğim, kimseye sormam gereken bir şey değildir ve bu konuda bir hakkım olup olmadığının söylenmesi en başta siz olmak üzere kimsenin haddi değildir. İnsanlara neyi nasıl düşüneceğini, neyi nasıl yapacağını öğretmek veya yönlendirmek yerine, kendinizin düşüncesini nasıl rahatlıkla, yeri geldiğinde hakaretler, lanetler yağdırarak yazma hakkını kendinizde görüyorsanız, aynı şekilde farklı bir düşünceye katılırsınız, katılmazsanız bu sizin sorununuz ancak saygılı olmayı da bilmek durumundasınız. Büyük harflerle ADAM olmanın nasıl olacağını yazmışsınız ya, bu kavramı bir de bu yönüyle değerlendirmeye çalışın. Burada düşüncelerini ifade eden insanların eleştireceğinize ve kendi doğrularrınızı dikte edeceğinize, keyfiniz ne istiyorsa öyle yapın ama kendiniz yapın.

Ben hem sıkı bir koleksiyonerim, hem de bir çizgi roman aşığıyım. Manga hariç TR'de çıkan her şeyi alıyorum ve 1940-50'lerden bu yana çıkmış olanların hemen hepsi mevcut. Bunun dışında, korsan diye nitelendirdiğiniz sitelerden fumetti ve frankofon çevirilerini düzenleyip, kitap halinde bastırıyorum. Bu işin ticaretini yapmıyorum ancak, kütüphanemde kitap olarak görmek oldukça hoşuma gidiyor. Bu da benim hastalığım, zevkim. Kimseye de bu konuda niye böyle yaptığımın hesabını vermek zorunda değilim.
İşin ticaretine gelirsek, bu benim de karşı olduğum bir nokta, ancak sizin yaptığınız gibi hakaret edip, lanetlemeyi kendimde hak görmüyorum. Bunu yazdıklarınızın genelinde görüyorum, demek ki sizin gibi ADAM olmak noktasına bayağı uzağım. Ne yapalım?

Yazılarınızın genelinde 2 şey dikkatimi çekti? Yaşınızdan dolayı, beğendiğiniz kitapların sık yayınlanmasını istiyorsunuz, yayınlanmayınca üslubunuz değişiyor .
Bir de yayınlanınca, fiyatını beğenmiyorsunuz. Şu sayfa sayısında kitap, bu fiyat mı eder diyorsunuz ve hakarete, lanetlemeye ve almayalım, batsınlar söylemine başlıyorsunuz.
Keşke, siz bu işe soyunsanız da, hakkını vererek, size göre olması gerektiği şekilde yayın çıkartsanız, biz de sevinsek ve alsak.

Kalın sağlıcakla

[Volrath]

Hocam konuyu bayağı yanlış anlamışsınız. Örnekle açayım;
a-) Telif: Jbc ile Çizgi Düşler arasında "Star Wars" telifinde yaşanan bana göre "birbirini baltalama" size göre "rekabet" denilen durum. Peki sonuç? Star Wars satmadı:-)
b-) Dağıtım: Burada kastedilen ulaşım (kargo) değil daha ana maliyet kalemlerinden; kitabın dağıtım maliyeti. Yayıncılarımız; D&R, diğer kitapevleri, Kitapyurdu; vs diğer satış noktalarına kitaplarını verirken en az %50 indirimle verirler (ya da kitaplarına %50 dağıtım masrafı eklerler), ve paralarını da en az 8 ayda taksitli alırlar. Bir bakın bakalım; hangi butik yayınevimizin kendi satış sitesinde hadi geçtim fuarda; bu kurtuldukları dağıtım masrafının yüzde kaçını indiriyorlar ya da sizden parayı alması ne kadar sürüyor?
c-) Dernekleşme; Burada kastedilen, çizgi roman açısından bir farkındalık oluşturulması, çalışma atölyeleri oluşturulması, belki buralardan çıkacak genç yeteneklerin çalışmalarının desteklenmesi. İlla yabancıya euro-dolar açısından telif ödenmek zorunda mı? Yani siz; memlekette yarım asırlık bir mizah dergisi ve de çizgi roman yayım geçmişini kullanıp kendi sanatçılarınızla kendi öz çalışmalarınızı yapamıyor musunuz? Çıkış yolunu buradan bulun mesela.

Bu sitede yıllardır çizgi roman okurunun nasıl artırılacağına, nasıl daha iyi reklam yapılabileceğine yönelik samimi tavsiyeler verildi, hatta kendi internet sitelerini bile buradaki tavsiyelerden yola çıkarak oluşturdular. Gelinen sonuç ne kardeşim? Gelinen sonucu bir sorgulayalım. Ha çizgi roman çıkıyor, çıkıyor da sen alamıyorsan, bu ürün bir avuç zenginin lüks ürününe dönmüşse, Hc basıp benim ürünüm "niş" diyorsan; şu halde bile  almak isteyene yabancı basım senin basımından daha ucuzsa diyecek laf kalmış mı?

Aslında size cevap yazmıştım ama göndermeyi beceremedim sanırım, tekrar yazayım.

a- Piyasada satılmayan ciltlerin akıbeti ve devam etmesi durumu belli. Star Wars cilt ve fasikül adedine baktığımızda satmadığını düşünmüyorum. Telif için yaşanan rekabette okuru ilgilendiren bir baltalanma yaşandığını düşünmüyorum. Ciltlerin fiyatları piyasa normallerinde seyrediyordu ben alırken. Dolayısıyla bir baltalama ortamından bahsedebileceğimizi sanmıyorum.

b- Bahsettiğiniz satış kanalları, ürününüzü almak için belli şartlar ortaya koyuyor. Böylece o ürüne çok daha kolay ulaşıyorsunuz. Yayını kendi satıcısından aldığınızda size %20'nin üstünde indirim yapıyorsa bence yeterli. Yayıncı kendi sitesinde piyasa normalinde indirim yaparsa haklısınız. Kitaplarını o sitelere vermediğinde de bu sefer kitaba ulaşma problemi yaşanıyor. Yani, bu satış kanallarına bir açıdan kitabınızı vermeye adeta mecbursunuz.

c- Memleketteki yarım asırlık mizah dergisi kültürü, dergilerle birlikte can çekişiyor. Çünkü devirleri eskidi. Geçmişte kalmak üzereler. Ancak piyasaya baktığımızda Komik Şeyler, Marmara Çizgi vb.nin bu dergilerden toplama albümler bastığını, son dönemde Presstij'in yeni yerli yazar çizerlere yoğun şekilde şans verdiğini görebiliyoruz. Hatta Kenan Yarar ve Hilal, her seferinde farklı renklendirme ve kapakla 3. yayınevini geziyor şu an. Demek ki bahsettiğiniz kültürün hakkı veriliyor bence. Satıyor mu, onu yayınevlerine sormak lazım.

Bu maddede yazdığınız diğer şeylere gelince, evet. Kurtuluş için yabancı seri ve dolar/euro yatırmaya mecbursunuz. Mesela günümüzde manga akımının dışında kalamazsınız. Hedefiniz ana akımsa, bu akımın müşteri kitlesinin ezici çoğunluğunu oluşturan 20 yaş altı gençlere istediklerini vermek zorundasınız, bu kadar basit. Ha, siz Kara Karga, Baobab, Flaneur gibi çok belli bir kitleye çalışıyorsanız bu durumdan muaf kalabilirsiniz.


Bu sitede dünyanın tavsiyesi verildi diyorsunuz. Bence bu savınıza en büyük tezat, fumettilerin satış adetleri ve kanalları. Dünyanın en zengin adamının kitap sektöründe tekelleşmek uğruna kullandığı satış sitesi Amazon'da daha ucuza gelen bir şeyin genele uyarlanabileceğini düşünmüyorum. Amazon'un tekelleşmek uğruna zararı önemsemeden yaptığı satışların ileride nelere yol açtığını internetin her yerindeki yazılarda, belgesellerde bulabilirsiniz. Hakeza yakın zamanda bunun tartışmasını bu forumda yaptım, 4 gün sonra daha pahalıya çıkan kitapları için yayınevleri tebrik edildi. Bu tebrikleri yayıncıların instagram adreslerinden görebilirsiniz.

[Sinan Başak]

"ülkemizde yayınlanmayacak, yayınlanması düşünülse dahi periyot olarak adamı çıldırtacak eserler" dediğiniz nedir mesela? Kim karar verecek buna?
Korsan basan adam da ilgi göreceğini düşündüğü serileri basıyor ki, satabilsin. Kadıköy piyasasını da  biliyorsa, aslında tam da yayınlanma ihtimali olan serileri basıp satıyorlardır.
Misal Dampyr...
Kaldığı yerden devam ihtimali çok sevindirdi, umarım emek hırsızları yüzünden vazgeçilmez.

Kızılmaske frew yayınevi maceraları, teksas'ın tüm külliyatı, 3 kitapta sonlandırılan cassidy'nin tüm sayıları, julia'nın 200'lü sayıları, yüzlerce frankofon............

Sorunuza yalnızca benim ilgimi çeken yayınlardan aklıma gelenlerden yazdığım bir kaç seri....
Buna birilerinin karar vermesi gerekiyor mu? İki kere iki dört eder gibi bir şey bu. Bu yayınların sizce yayınlanma ihtimali var mı?

[Mrtekin]

Sayın Volrath;

Açıkçası yılmaz bir yayınevi savunucusu olduğunuzdan şüphelenmemek yanlış bir yorum sayılmaz. Bu yüzden çok da konuşacak ortak bir noktamız bulunmamakta. Ben olaya çok farklı bir perspektiften bakıyorum. Yalnız şunu anlamadım; %20 indirim bile yeterli diyorsunuz; maliyet hesabından çok anlamadığınız belli oluyor; lütfettiniz:-)

Star Wars'ın telifinin bırakıldığını piyasa ile içli dışlı bir arkadaş zaten söyledi. Sizin zannınız; SW'nin Türkiye'de maalesef satmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Olaya, SW neden satmadı diye değil Çizgi Düşler neyi yanlış yaptı da satmadı diye bakmak lazım bence. Ya da; SW; Jbc'nin elinde olsaydı sonuç bu mu olurdu acaba? Yani aldığın telifin hakkını verebildin mi kardeşim?

Son bir şey daha: Gerekli Şeyler; "değerini bilen" nicki altında Nadir'de de faaliyette..Bazı piyasada tükenen mangaların 2. Baskısını yapmayıp, bu sitede çok uçuk fiyatlara sattıklarına dair şikayetler var. Daha neler neler ama evet, tamam, yayıncılarımız bir harika...

[Sinan Başak]

Son bir şey daha: Gerekli Şeyler; "değerini bilen" nicki altında Nadir'de de faaliyette..Bazı piyasada tükenen mangaların 2. Baskısını yapmayıp, bu sitede çok uçuk fiyatlara sattıklarına dair şikayetler var. Daha neler neler ama evet, tamam, yayıncılarımız bir harika...

Sevgili Mrtekin,
Bildiğim kadarı ile, değerinibilen nick'li arkadaş, gerekli şeyler ile bağlantılı değil, çünkü kendisini tanıyorum.

[Volrath]

Ne zaman fikrimi belirtsem yayınevi savunuculuğuyla suçlanmak da buranın geleneği oldu 

Sevgili Mrtekin,
Bildiğim kadarı ile, değerinibilen nick'li arkadaş, gerekli şeyler ile bağlantılı değil, çünkü kendisini tanıyorum.

Bu da elinizdeki her verinin doğru olmayabileceğinin kanıtı, şimdi de sayın Sinan bey ve değerini bileni savundum herhalde. Kısmet diyelim.

[Volrath]

Star Wars'ın telifinin bırakıldığını piyasa ile içli dışlı bir arkadaş zaten söyledi. Sizin zannınız; SW'nin Türkiye'de maalesef satmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Olaya, SW neden satmadı diye değil Çizgi Düşler neyi yanlış yaptı da satmadı diye bakmak lazım bence. Ya da; SW; Jbc'nin elinde olsaydı sonuç bu mu olurdu acaba? Yani aldığın telifin hakkını verebildin mi kardeşim?

Yıllar boyunca çok sayıda cilt basıldı. Ben de aldım okudum. Jbc'nin bastıklarını da alıp okumuştum. Telifin hakkını veremedikleri konusunda bu kadar iddialıysanız, neden veremediklerinizi düşündüğünüzü de yazabilirsiniz mesela? Ne bileyim, bana yayınevi savunucusu deyip bam telime basmayı ummmak dışında? Sonuç vermiyor çünkü, sağlam kaynaktan bilgi vereyim.

[Kinowa59]

Evet , Sayın Sinan Başak . İnce elenmiş, sık dokunmuş yazınızı dikkatle okudum. Sözcüklerinizi seçerek ve özenle kullandığınız görülüyor. " keşke " diye düşündüm. Düşüncelerinizi ifade ederken kullandığınız dil  kadar ,  " çizgi romanların korsan basılması " hususunda da adil, asil ve bilgece olabilseydi. Öncelikle , bana yazdığınız cevabi iletinizdeki , nazik ve kibar tavrınızdan ötürü en kalbi duygularımla teşekkür ediyorum.  Çizgi roman aşığı bir koleksiyoner olmanız da, bir başka güzel yönünüz. Şimdi , biraz da nefs-i müdaafaa'da bulunmak istiyorum.  Benim, beğenmediğim fiyatların yüksekliği ve kitapların sayfa sayısının az oluşuyla ilgili iletilerimde " lanetleme, hakaret etme , batsınlar " dediğim , ama  pek çok  forum üyesi tarafından kabul gören  düşüncelerimin yanlışlığını vurguluyorsunuz. Sayın Sinan Başak. Lütfen olayı kişiselleştirerek  basite indirgemeyin. Burada söz konusu olan neyin yanında olduğunuz , ne' ye destek verdiğinizdir. Benim, ADAM olmak sözcüğümün hedefi, korsan kitap basıp ticaretini yaparak telif ücretini veren  yayıncıları , benim gibi okuyucuları mağdur eden hırsızlar ve bu hırsızları onaylayan hırsız adaylarıdır .Ben , korsan kitap basıp ticaretini yaparsam veya bu hırsızlığı onaylarsam " ADAM " olmak sözcüğü tam da benim için vurgulanmış demektir. Ben bu zamana kadar forum kurallarına bağlı kalarak hiçbir yayınevine veya yayıncıya hakaret etmedim. Etmem de. Tabi ki hırsız'a hırsız , sahtekar'a sahtekar , namussuza namussuz demek hakaret sayılmazsa .Kaldı ki , Dünyanın her yerinde, hırsız'a hırsız denir . Namussuza namussuz denir . Ben, Dünya'nın bütün uygar toplumlarında geçerli olan  "Evrensel ahlak değerleriyle " hareket ettim .  "Nedir bu evrensel ahlaki değerler " diye düşünürseniz hemen yanıtlayayım. Evrensel ahlaki değerlerde " faydacı olmak, , çıkarcı olmak, aldatma, hırsızlık yoktur . Evrensel ahlaki değerler de , " ben istediğim şekilde düşünürüm, önemli olan sonunda benim ne kazanacağımdır." diye düşünmek yoktur. Evrensel ahlaki değerlerde, başkalarının emeğini sömürmek, çalmak, çırpmak yoktur . Gene , evrensel ahlak anlayışında, korsan kitap basmak, satmak,  hiçbir telif ödemeden internette yayınlamak ve  bu  " AHLAKSIZLIKLARI " onaylamak yoktur.  Ve Dünya'nın her yerinde bu tür canlılara hırsız, ahlaksız, sahtekar , namussuz denir . Ben yalnızca, Dünya'nın her yerinde , ahlaki değerleri yaşam ilkesi edinmiş güzel  insanların değer yargılarını dile getirdim.  Kalınız sağlıcakla .

[Mrtekin]

Sevgili Mrtekin,
Bildiğim kadarı ile, değerinibilen nick'li arkadaş, gerekli şeyler ile bağlantılı değil, çünkü kendisini tanıyorum.

Sevgili Sinan Bey;

İddianın sahibi benim de kendisinden alış veriş yaptığım bir sahaf ve kendisinden alış veriş yapan şahsen tanıdığım müşteriler. Aslında daha neler var da kendisinden dinlediğim; çok da deşmeyelim mevzuyu, kadrolu yayınevi trolleri ile forumu kirletmeyelim...

[Sinan Başak]

Evet , Sayın Sinan Başak . İnce elenmiş, sık dokunmuş yazınızı dikkatle okudum. Sözcüklerinizi seçerek ve özenle kullandığınız görülüyor. " keşke " diye düşündüm. Düşüncelerinizi ifade ederken kullandığınız dil  kadar ,  " çizgi romanların korsan basılması " hususunda da adil, asil ve bilgece olabilseydi. Öncelikle , bana yazdığınız cevabi iletinizdeki , nazik ve kibar tavrınızdan ötürü en kalbi duygularımla teşekkür ediyorum.  Çizgi roman aşığı bir koleksiyoner olmanız da, bir başka güzel yönünüz. Şimdi , biraz da nefs-i müdaafaa'da bulunmak istiyorum.  Benim, beğenmediğim fiyatların yüksekliği ve kitapların sayfa sayısının az oluşuyla ilgili iletilerimde " lanetleme, hakaret etme , batsınlar " dediğim , ama  pek çok  forum üyesi tarafından kabul gören  düşüncelerimin yanlışlığını vurguluyorsunuz. Sayın Sinan Başak. Lütfen olayı kişiselleştirerek  basite indirgemeyin. Burada söz konusu olan neyin yanında olduğunuz , ne' ye destek verdiğinizdir. Benim, ADAM olmak sözcüğümün hedefi, korsan kitap basıp ticaretini yaparak telif ücretini veren  yayıncıları , benim gibi okuyucuları mağdur eden hırsızlar ve bu hırsızları onaylayan hırsız adaylarıdır .Ben , korsan kitap basıp ticaretini yaparsam veya bu hırsızlığı onaylarsam " ADAM " olmak sözcüğü tam da benim için vurgulanmış demektir. Ben bu zamana kadar forum kurallarına bağlı kalarak hiçbir yayınevine veya yayıncıya hakaret etmedim. Etmem de. Tabi ki hırsız'a hırsız , sahtekar'a sahtekar , namussuza namussuz demek hakaret sayılmazsa .Kaldı ki , Dünyanın her yerinde, hırsız'a hırsız denir . Namussuza namussuz denir . Ben, Dünya'nın bütün uygar toplumlarında geçerli olan  "Evrensel ahlak değerleriyle " hareket ettim .  "Nedir bu evrensel ahlaki değerler " diye düşünürseniz hemen yanıtlayayım. Evrensel ahlaki değerlerde " faydacı olmak, , çıkarcı olmak, aldatma, hırsızlık yoktur . Evrensel ahlaki değerler de , " ben istediğim şekilde düşünürüm, önemli olan sonunda benim ne kazanacağımdır." diye düşünmek yoktur. Evrensel ahlaki değerlerde, başkalarının emeğini sömürmek, çalmak, çırpmak yoktur . Gene , evrensel ahlak anlayışında, korsan kitap basmak, satmak,  hiçbir telif ödemeden internette yayınlamak ve  bu  " AHLAKSIZLIKLARI " onaylamak yoktur.  Ve Dünya'nın her yerinde bu tür canlılara hırsız, ahlaksız, sahtekar , namussuz denir . Ben yalnızca, Dünya'nın her yerinde , ahlaki değerleri yaşam ilkesi edinmiş güzel  insanların değer yargılarını dile getirdim.  Kalınız sağlıcakla .

Yazdıklarımın hala arkasındayım, ancak anlaşılamadığım veya yanlış anlaşıldığım noktalar var tarafınızca ve belki de başkalarınca. Korsanı savunmuyorum ama korsan tanımlarımız veya korsandan me anladığımız farklılıklar gösteriyor anlaşılan. Şöyle ifade etmeye çalışayım:

1- Bir yayınevinin emek ve masraf yaparak, risk alarak bastığı kitapları, yayınlandığı tarihten itibaren kaç sene geçerse geçsin hala piyasada satışları varsa internet sitelerinde yayınlamak bence de kesinlikle etik değildir.
2- Bu türlü sitelerde çevrilip, yayınlanan her türlü yayının illegal olarak ticaretinin yapılması bana göre doğru değildir. Burada da kelimelerimi özenle seçmeye dikkat ettim, çünkü zaten telifsiz, vergisiz, izinsiz bir şekilde yapılan çeviri (işin bu boyutu bana yanlış gelmiyor) zaten illegal diye düşünenler olabilir, ticareti de illegal olabilir diye düşünülebilir. (Bu kısmı bana göre de olmamalı).
3- Ancak bazı kitaplar var ki, bir arkadaş bunlara kim karar verecek diye yazmış, bana göre kimsenin karar vermesine gerek yok, yaşadığı ülkeyi ve bulunulan şartları ve piyasanın gerçekliğini biraz bilmek yeterli, hiç bir yayınevi tarafından basılacağı yok. Bunlara örnek olarak yukarıda başkasına verdiğim cevapta bir kaç fumetti gösterdim. Bu yayınların çevrili, yayınlanması sizleri niye bu kadar rahatsız ediyor? Ben bir çizgi roman sever olarak bu kitaplara ancak teşekkür ederim.

Son olarak, korsanı savunmasam da, telif ödememeyi, internette yayınlamayı, ticari beklenti ile yapılmamasına rağmen ahlaksızlık, bunları savunmak demeyelim de bunlarla işgili olumlu düşünmeyi dahi ADAM olmamak diye nitelendirmişsiniz.

Ben ticarete dökülmediği ve yayınevlerini yayınladıkları kitapları yayınlayarak zarara uğratma dışındaki sizin Korsan diye tanımladığınız yayınları savunuyorum, dolayısıyla sizin tanımınızla ADAM değilim.

Bu gerçekten çok enteresan. 😂

[Sinan Başak]

Sevgili Sinan Bey;

İddianın sahibi benim de kendisinden alış veriş yaptığım bir sahaf ve kendisinden alış veriş yapan şahsen tanıdığım müşteriler. Aslında daha neler var da kendisinden dinlediğim; çok da deşmeyelim mevzuyu, kadrolu yayınevi trolleri ile forumu kirletmeyelim...

Sonradan ticari ilişkiye girip girmediğini bilmiyorum. Ama bahsettiğiniz kişi, yıllar önce Kadıköy pasajda sevilen bir arkadaşın yanında çalışan ve tanıyan herkesin sevdiği kibar, çok efendi be güler yüzlü bir genç. Kendi izni olmadan ismini telaffuz etmem doğru olmaz.

[Animvader]

Sevgili Sinan Bey;

İddianın sahibi benim de kendisinden alış veriş yaptığım bir sahaf ve kendisinden alış veriş yapan şahsen tanıdığım müşteriler. Aslında daha neler var da kendisinden dinlediğim; çok da deşmeyelim mevzuyu, kadrolu yayınevi trolleri ile forumu kirletmeyelim...

Ben bahsedilen, ima edilen kişileri tanımıyorum ama bu iddia kesinlikle doğru çünkü değerinibilen kullanıcısından ben de sipariş vermiştim ve gelen faturada Gerekli Şeyler yazıyordu, keşke saklasaydım da buraya koyabilseydim.

Ek: Comic Adam YouTube kanalında değerinibilen kargo açılışından aldığım görüntüyü ekliyorum. Büyük Mavi, Gerekli Şeyler'in üst markası.

[Sinan Başak]

Ben bahsedilen, ima edilen kişileri tanımıyorum ama bu iddia kesinlikle doğru çünkü değerinibilen kullanıcısından ben de sipariş vermiştim ve gelen faturada Gerekli Şeyler yazıyordu, keşke saklasaydım da buraya koyabilseydim.

Bu konuda iddia yürütemeyeceğim. Sonrasında gerekli ile ticari ilişkiye girmiş olabilir veya onun üzerinden iş yapıyor olabilir.

[oguzeren]

Sinan bey, burada amaç sizi değil, korsan yayıncılık yaparak zaten dar olan piyasayı baltalayan emek hırsızlarını eleştirmek.
Bahsettiğiniz yayınlardan Teksas'ın tüm külliyatı, telifini alıp yasal olarak basmış olan hoz comics'in sitesinde halen satılmaya çalışılıyor.
Keza BüyülüRüzgar'ın yasal telifle bastığı Kızılmaske'ler de hala kendi sitelerinde satışta.
Julia 200'den başlayıp yayınlamak da, önceki sayıları telifli basan Mylos'un satışlarını baltalayacaktır.
Dolayısıyla bunların hiçbirini korsan olarak basmak etik olmaz.

[Sinan Başak]

Sinan bey, burada amaç sizi değil, korsan yayıncılık yaparak zaten dar olan piyasayı baltalayan emek hırsızlarını eleştirmek.
Bahsettiğiniz yayınlardan Teksas'ın tüm külliyatı, telifini alıp yasal olarak basmış olan hoz comics'in sitesinde halen satılmaya çalışılıyor.
Keza BüyülüRüzgar'ın yasal telifle bastığı Kızılmaske'ler de hala kendi sitelerinde satışta.
Julia 200'den başlayıp yayınlamak da, önceki sayıları telifli basan Mylos'un satışlarını baltalayacaktır.
Dolayısıyla bunların hiçbirini korsan olarak basmak etik olmaz.

Teksas'ın tüm külliyatı ve Kızılmaske free yayınları dedim. Teksas'ın Kiei adı ile yayınlanan yaklaşık 580 macerası. Hoz yayınları mı yayınladı bunları? Kızılmaske'nin büyülü rüzgar maceraları değil. Frew yayınları tarafından Amerika dışında yayınlanan maceralarından bahsediyorum, Rica ediyorum, lütfen doğru okuyup, yorumlarınızı yazın. Amacım kimse ile polemiğe girmek değil ancak, yazılanlar da doğru okunsun.

Julia'ya gelince. Yayıncı ve önceki yayıncılar tarafından daha 100 sayı bile yayınlanmayan bir serinin 240'lı 250'li sayılarının yayınlanması Mylos'un hangi satışını baltalayacak? Mylos bu yüzden dolayı mı doğru düzgün bit yayıncılık yapamıyor ? Lütfen, gerçekçi olalım ve yazdıklarımızın bir gerçekçi dayanağı olsun.