HOZ Comics

Başlatan Sinan Başak, 21 Aralık, 2010, 10:22:11

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

rumar80

   Onları satmayı zaten uzun vadede düşünüyordur. Sadece yeni yayın olmayacak demek bence

essegesse

Arkadaşlar,olayın tam aslını anlamadan kesin yorum yapmayalım lütfen.

Hoz Comics'in battığı falan yok.Sadece işlerin düşük olması ve okur sayısının azalması yayıncıların moralini bozuyor.

Haşim bey yıllardır bu piyasaya en çok emeği geçen yayıncılardan biridir.Ayrıca bu işi para kazanmanın dışında gönül işi olarak yapıyor.

Daha önce de böyle bunalımlı dönemleri olmuştu.Haşim bey sürprizlerle dolu bir kişiliktir.Olumsuz yorumlarla adamın moralini iyice bozmayalım bence.

Bu sıkıntılı günleri atlatıp yoluna devam edeceğine adım gibi eminim.Sadece bir nefes almaya ihtiyacı var.

Hep beraber destek olup,onu kaybetmemeye bakalım.

Herkese iyi okumalar.

Saint2

Ulan memlekete bak be....   >:( >:( >:(

Kitap okuma aşkıyla yanan insanlar ve bu talebe cevap veremeyen ülkenin şartları...

>:( >:( >:(

aa

Bende yayınevinin bu durumunun geçici olmasını  tememni ediyorum. Son yıllarda gerçekten çok iyi işler yaptılar. Emekleri için teşekkür ediyorum.
Esse Gesse Hayranı...

Tarkan Kurt

Hoz inşaallah yayıncılığı bırakmaz. Bence bir süre dinlendikten sonra Dylan Dog ve Tom Braks ile yoluna devam etmeli.

rumar80

     Sevgili arkadaşlar,
     Dün geceden beri uzun süre düşündüm yazıp yazmasam mı diye, ama sonunda yazmaya karar verdim.
     Haşim Bey'in yayıncılığı bırakması tamamı ile kişisel bir tercihtir. Saygı duymak lazım. Bugüne kadar yayınladığı tüm çizgi romanlar için kendisine teşekkür de etmek gerekir. Bu ortama atılan her çizgi roman kurtarılmış bir çizgi romandır. Ayrıca Tommiks, Teksas ve Kaptan Swing'in düzenli ve düzgün bir şekilde tam seri tamamlanmış olması da ayrı bir takdiri haketmektedir. Ama tüm meseleyi işlerin düşük olmasına ve okur sayısının azalmasına bağlamak ne kadar doğrudur bunu tartışmak gerekir.
     Yıllardır ama yıllardır çizgi roman piyasasındaki işlerin eskisi gibi olmadığı söylenir. Tay yayınlarının yayıncılığı bırakmasına neden olan tirajı bugün ülkemizde tutturan bir yayınevi maalesef yoktur. Burada bunun nedenlerini tekrar tartışmak istemiyorum. Bu bilindiği halde bu ortama girmek cesaret istemektedir, kabul ama işlerin bu durumda olduğu bilinerek bu işe girilmişse piyasa eskisi gibi değil söylemi asla kabul edilecek bir argüman değildir. Keza okuyucu sayısının azalması sorunu da zaten bilinen bir şeydir. Bu forumda defalarca konuşulmadı mı düzenli çizgi roman okuyan kişilerin sayısının nre kadar az olduğu. Hatta yeni okuyucu kazandırmak için bile konuşuldu. O zaman herkece bilinen bu argüman da pek kabul edilebilir bir neden olarak görülmemelidir.
     Eğer bu argümanlar bu kadar güçlü ve işi bıraktıracak kadar sevimsiz ise bugün neden hala bazı yayınevleri yeni yayınlar çıkarma, dağıtımı yurt geneline yayma, değişik satış yöntemleri geliştirme (interneti kullanma) kazancı arttırma gibi yollar aramaktadır. Madem sonuç bellidir neden yol yakınken bırakmamaktadırlar. Ayrıca bizzat Haşim Bey değil miydi: "Bana 200 kişi bulun istediğiniz yayını basayım" diyen.
     Nisan ve Mayıs ayı itibarı ile çizgi roman piyasasında ciddi bir hareketlilik olacak gibi gözükmekte. Bu kadar çok yayının çıkması güzel olduğu kadar korkutucu da. Şu anda mevcut olan yayınlara para yetiştirmeye çalışan insanlar doğal olarak yeniler için de kaynak ararken bazılarını almamaya karar verecek ya da ileriki bir tarihte almak üzere erteleyecekler. Bu da satış üzerine akut olarak belki olumsuz bir etki getirecektir, ama herkesten çok Haşim Bey'in de bildiği gibi bazı çizgi romanlar uzun vadede satışlarını sürdürebilmektedir. Bugün Kadıköy pasajında hala Tommiks ve Teksas satılmaktadır. Erdem Bey bizzat toplantıda bazı yayınlarının zaman içinde tamamen satıldığını açıklamıştır. Bu da okurun çizgi romanına bir şekilde MUTLAKA sahip çıktığını göstermektedir.
     Forumdaki yazıları incelediğimizde okurun en büyük sıkıntısının çizgi roman olmaması ya da neyin yayınlandığı değil düzenli yayınlanıp yayınlanmadığıdır. Birçok yayınevi için de bu şikayet hep dile getirilmektedir. Son iletilerde bu yakınmanın Marmara yayınevi için yapılmakta olduğu (iyi temenniler ile birlikte) görülebilir. Bu konuda eleştiriden payını alan yayınevlerinden biri de doğal olarak HOZ comics olmuştur. Bu konuda haksızsınız diyecek birini de herhalde bulamayız.
     Biz çizgi roman seven, sevdiğimizi okumak isteyen bir grup insanız. İstediğimiz yayına ulaşmak (uygun şartlarda) en doğal hakkımızdır. "Söz verilmiş" yayınları beklerken karşımıza başka yayınların çıkması bazen mutluluk verici olabilmektedir, ancak bu diğer yayınların yayınlanmaması için bir neden olmamalıdır. Örnek olarak bu forum üyeleri aylarca ÖRÜMCEK ADAM diye yazmıştır. Karşılarında başka şeyler bulmuşlardır. Buna bile çok ses çıkarmayıp destek vermeye çalışmışlardır.
     Bu nedenle moralinin bozulmaması gereken yayıncılar değil BİZLERİZ. Biz almadıkça ne satılacak ki? Müşterinin hakları nasıl göz ardı edilip de yayıncının olumsuz etkilenmemesi istenmektedir. Burada adı geçen Haşim, Erdem, Ahmet, Mehmet kim olursa olsun hangi satıcı alıcısına siz beni hoş tutun yoksa satmam diyebilir. Açıkça söylüyorum SATMASIN. Satacak başka biri mutlaka bulunur.
     Benim bildiğim satıcı müşteriyi memnun etmekle, ona bilgi vermekle yükümlüdür. Burada eleştirdiğimiz Fuat Bey de dahil olmak üzere birçok yayınevi bunu yapmaktadır. Kendilerine teşekkür ederim, ama okuyucunun sürekli olarak yayınevlerini övmesi, "gaz vermesi" kesinlikle doğru bir şey değildir. Çünkü doğru olan şeylerin yanında yanlış şeyler de olabilir. Bunu da birinin belirtmesi gerekir.
     Hepimiz bu gemide birlikteyiz. Birbirimize saygı göstermek zorundayız. Bizim gösterdiğimiz saygıyı karşıdan beklememiz de aynı derecede hakkımızdır. Karşılıklı iyi niyet ve uyum olmazsa bu gemi yüzmez. Geminin yakıtı bir gün bitebilir.
     Bu kadar uzun bire yazı için hepinizden özür dilerim. Ama belki de Haşim Bey'in bilgisi dışında olan bir yazıya da cevap verme ihtiyacını duydum.
     Sevgiler

Lami Tiryaki

İki gündür eğitimde olduğum için forumu pek okuyamadım ilgilenemedim. Ancak Rıza'nın yazısını okuyunca eğitim notlarımı biraz paylaşmayı düşündüm. Katıldığım iki günlük eğitimin adı, Müşteri Odaklı Düşünme ve Süreç Geliştirme Eğitimi'ydi. Genel müdürlüğümüz bu eğitimi en alt kademeye kadar herkese şart koştu. Nedeni belli: Müşteri yoksa biz de yokuz. Ki çalıştığım şirket Türkiye'nin kendi sektör ve üretim alanında daima ilk iki veya üç sırada yer alan bir kuruluş. Böylesine büyük şirketleri bile ciddi ciddi düşündüren "müşteri kaybedersek naaparız, onları kazanmak ve arttırmak için neler neler yapmalıyız"a dünyanın parası harcanıyorsa, baştan "batık" olarak mimlenmiş bir sektöre giriş yapıp iş yapmaya kalkan kişilerin uyku bile uyumadan bu iş üzerine kafa patlatmaları gerekir. Ortalık öyle bir hale geldiki rekabetten büyük şirketler iki yılda batıp minicik şirketler köşe olmaktadır(Uzel Holding ve Çiçek Sepeti örnekleri önümüzdedir). Müşteri velinimettir, sesi dinlenmelidir. Her zamanda öyle olacaktır. Bunu idrak edemeyenler silinip gitmeye mahkumdur.   

Altan'cım kusura bakma ama Haşim'in moralini düzeltmek ya da bozmamak bizim uhdemizde olan bir konu değildir. Hiç kimse gönül işi diye kitap yayınlamaz. Kendine 8-10 tane basıp saklasın o zaman niye piyasaya sürüyorki. Benim tanıdığım Haşim bu iş gönüllülük esasına değil mücadele esasına dayalı yapmaktadır.  Bu mücadeleyi de senin dediğin gibi kolay bırakacağını sanmıyorum.

Selamlar
Lami

Büyülü Rüzgar

Arkadaşlar kimiımiız hasim i severiz kimimiz sevmeyiz ama elestirirken calısma sartlarınıda dıkkate almalıyız hasimin neredeyse tek basına yayınevını ayakta tutmaya calıstıgını bunu yaparken yanında esı ve ilkeden (ki ilke normalde kendı ısı olan tamamen amatorce destek olmaya calısan bır arkadasımızdır ) baska kımseden destek almadıgını cok ıyı bılıyorum,
bakın ben ilke ninde sahıt oldugu bır olayı yazayım örumcek in 1.sayısı aralık 2009 da pıyasaya verıldı bıldıgınız gıbı yanına d.dog ve swıng ıde koyun o aya hasım fınal dagıtımla anlastı ve kadıkoy pasajı dısında tek dagıtım verdı butun turkıyeye dagıtım yapan fınal aralık 2009 pıyayasaya cıkıslı kıtapların odemesını kasım 2010 a senet vererek yaptı dusununkı cıkardıgınız her kıtabın oda satan kısmının 11 ay vadeyle tahsılatını yapıyorsunuz sorarım sıze sız dıyelımkı musterı memnunuyetını dıkkate aldınız kıtapları ucuz ve kalıtelı bastınız okuyucuların beğendıgı seylerı bastınız ve dıyelımkı mumkun degıl ama hepsını o ay sattınız 8-9 ay hatta 11 ay vadeyle nasıl ayakta durur nasıl nakıt akısınızı saglarsınız?
matbaa , kagıtcı 1 ay bıle beklemezken 11 ay beklermı yada telıf parasını 11 ay sonra odemene razı olurlarmı?
yada devlet cıkan vergını 11 ay sonra oe sorun yok dermı?
Hasım guzel işler yapmıstır hatada yapmıstır (bana gore tek dagıtım fınal dagıtıma vermesı onu cok hırpalamıstır) ama her zaman takdır edılmelıdır bastıgı yayınlar jılet gıbı olmustur genelde boyları aynı ıc baskısı gayet net olmustur.
Ben kapatıyorum dıyene kadar da hoz comicsin kapanacagına ınanmıyorum.......

Büyülü Rüzgar

Maksadım sıze yayıncıların ne sartlarda calıstıgını dılımızın dondugu kadar anlatmaktır onlar bunları anlatamazlar ama yasarlar hepsıde bana hak verecektır sıze guzel bır ornek de marmara yay.dır bana gelen arkadaslar bılır dukkanda cok takılırım ona yayınları duzenlı cıkaramadıgı ıcın sakaya vururum ama saka oldugunuda hıssettırırım kac yıldır bu ısı yapar erdem ama d&r la anlasma saglandıktan sonra ancak periyodunu oturtmaya baslayabıldı ancak nakıt akısını duzene sokabılecek umarım basarılı olur .
Ben yayıncıları desteklıyorum gıbı bır maksatla yazmıyorum ınanın sadece burada hep okuyucu gozunden bakıp elestiri yaparken onlarında nasıl zorluklarla iş yaptıgınıda dıkkate alın dıyorum hoz comics için konusmuyorum sadece marmara ıcınde degıl fuat abi (1001) lal kitap ,oglak yay. ilhan, cızgi dusler-ilker özer yada aklıma su an gelmeyen dıgerlerı içinde gecerlıdır sozlerım...

Lami Tiryaki

Tabii İlyas kardeşim hem satıcı hem okuyucu olduğu ve de işin içinde olduğu için bize göre daha çok boyutta düşünüyor. Düşünceleride çok değerlidir. Ancak yazdıkları sadece Hoz için değil tüm yayın yapan kişiler için geçerlidir. Eğer herkes bu koşullarda çalışıp yayın yapmaya çalışıyorsa kimsenin bir iki sayının ötesine kadar dayanamaması gerkir. Ama dayanıyorlar! Yıllardır inatla devam ediyorlar. Gerisini bilmeyiz bilmemize de gerek yok. Biz yayıncı değiliz, müşteriyiz.

Biz kitabı alırken satıcılar dükkanlar en fazla bir ay vade ya da taksit yapıyor. Aslında çoğunlukla kitapları alır almaz kredi kartı, nakit vb derhal ödüyoruz. Daha ne yapalım yani. Yayıncı bu parayı alamıyorsa almanın yollarını arasın. Onuda biz mi yapacağız? Bizden ne bekleniyor başka, daha açık anlatılmalı.

Selamlar
Lami 

darkwood

Forumdaki yazılardan görüldüğü gibi yayınevlerinin en büyük sorunları; okuyucuya ulaşmak, dağıtımcıların astronomik bedeller ile iş yapması  ve dağıtıma verilen kitap bedellerinin kendilerine dönüşümünün bir an önce olmasıdır.
Dağıtım sorunlarının çözümü demek, daha fazla çizgiroman okuyucusuna ulaşmak daha çok müşteriye kitap satmak ve daha fazla tahsilat yapmak demektir.
Sevgili Lami'nin belirttiği gibi müşteriyi bulmak en büyük sorundur, onu küstürmemek ise daha büyük bir sorundur. Bu işin devamlılığı için müşteriye ulaşmak, sorunlarına kulak verip onu memnun etmek gerekir.
Biz müşteri olarak elimizden geleni yapıyoruz, yayınevlerinin ayakta kalması için çoğu zaman bütçemizi zorluyarak  hatta sırf yayınların devam etmesi için dahi bazı okumadığımız kitapları satın almaya devam ediyoruz.
Sonuç olarak; yayıncılar bir araya gelerek, bir dernek çatısı altında "bu sorunları çözmek amaçlı"  birleşmedikleri sürece tahsilat ve dağıtım konusu her zaman sorun olmaya devam edecektir. Bunların çözümü herkes için ortak kazançtır, herşeyi bir kenara bırakıp herkesin elini taşın altına sokması ve çözüm için bir şeylerin ucundan tutması gerekir.
Darkwood Sakinleri..

hacibabs

Merhaba,bütün bu yazılanları okuduktan sonra konuya dahil olmaya karar verdim.Önce ele Maceraperest ve Lal gibi yüksek adette ve uzun solukta düzenli çıkaranlarla başlayalım.Lal yayınları yeterli satış rakkamlarına ulaşamadığı için Karaoğlan-Natan-Conan gibi yayınlarına son verdi.Aylık sayılarının tirajlarını düşürdü.Ciltlediği aylıkları 4.5.6.ciltlerinde yarıda bıraktı.Düzgün götürdüğü aylıklarda Büyülü Rüzgar sona yaklaştığı için etik anlayışı çerçevesinde bırakılmamakta, kar etmiyor, kafa kafaya geliyor.Yayınevi Klasik seriler ve aylık Zagor-Martin ve Mr No ile ayakta kalıyor.Bunlarda günümüzün başa oynayan karakterleridir.
Maceraperest aylık Teks'leri tiraj düşürüp 12.-tl gibi sitemizdede çok tepki gören yüksek fiyata çekip sabırsız koleksiyoneri yakalamak ama aynı kitapları kutu ve cilde sokarak kampanya halinde kalan okuyucuları yakalamak istemiş ve bana görede bu taktik başarılı olmuştur.Uzun süre dev ve tombik kitapları çıkartmamış ve en sonunda yayını başkasına kaptırmamak adına ve İtalya'dan gelen baskılar üzerine önümüzdeki aylarda atak yaparak yıl sonuna kadar 12 adet ekstra yayın yapacaklarını ifade etmişlerdir.
Bundan hareket ederek yeterli satış rakkamına ulaşan her kitabın düzenli çıktığını göreceksiniz.
Hoz'dan Teksas-Tommiks-Sving,Oğlak'tan Teks ve Lal'den Zagor-Martin-Mr No-Klasikler böyle değilmi?Red Kit Tenten Asterix böyle değilmi?Geriye kalanlar ya tutucu okuyucu tarafından beğenilmemiş yada bu kadar çeşit çıkarken bütçeye uydurmak adına seçim yapılmıştır.
Daha önceki yıllarda durma noktasına gelmiş ve dönem dönem durmuş olan Çizgi roman yayını yakın bir gelecekte yine aynı kaderle karşı karşıya gelecek ve belkide bir daha bis yapamayacaktır.Okuyucu sayısının Cumhuriyet tarihindeki en düşük oranda olmasına rağmen hala çizgi roman çıkarmak uğruna çabalayan cesur yürekleri selamlıyor ve şapka çıkarıyorum.Unutmayalım yeni nesili katamadığınız hiç bir şeyi yaşatamazsınız.
Sağlıcakla kalın.Tayfun Alemdağ

aaciltan

Tayfun bey bu işin içinde yıllarca olan birisi olduğu için çok doğru tespitlerde bulunmuştur bence.
Sevgili Lami bey ve sevgili Mesut da öyle...
Benim ekleyeceğim husus ise; bizim gibi kemikleşmiş eski çizgi roman okuyucuları tedavülden kalkınca sanıyorum bu çizgi roman hastalığımız artık bu ilerleyen teknolojiye tamamen yenik düşecektir.
Bizlere eski çizgi roman tutkumuzu yeniden yaşatan ve bu uğraş için binbir zorlukla uğraşan yayınevlerine ve onun değerli sahiplerine ne kadar teşekkür etsek azdır. Onların karşılaştıkları zorlukları ancak çeken bilir.
Sevgili Haşim bey, sevgili İlyas kardeşim, sevgili Tayfun bey, sevgili Hasan Kabakçı ve daha niceleri.... Hepsine teşekkürler...

Lami Tiryaki

Yapılan olumlu çalışmaların Altın Madalyon kadar takdir edildiği başka bir yer yoktur herhalde. Burada eleştiri de olacak tabii. Eşyanın tabiatına uygun. Yine eğitimimden, çok harcıalem ancak çok anlamlı bir cümle söyleyeyim: "Akıllı şirketler, anket sonuçlarındaki eleştirileri en değerli bilgi kaynakları ve gelişmelerinin olmazsa olmaz şartı olarak algılarlar". Bu anlayış kaç yayıncıda vardır bilmiyorum. Peki eleştiriyi dozunda bırakan kaç okuyucu vardır? O biliniyor aslında: Altın Madalyon dışındaki forumlara bakmak yeterli ;)

Duruma bakalım:

-Yayınevleri  biraraya gelerek sorunlarını tartışıyorlar mı, rutin toplantılar yapıyorlar mı? Hayır!
-Satıcılar,  biraraya gelerek sorunlarını tartışıyorlar mı, rutin toplantılar yapıyorlar mı? Hayır! Tam tersine kendi aralarındaki kavgalardan dolayı müşteriler Kadıköy pasajına giremez oldu.
-Çizgi roman okuyucuları biraraya gelerek sorunlarını tartışıyorlar mı, rutin toplantılar yapıyorlar mı? Evet ;) Üstelik yayıncıların sorunlarını da tartışıyorlar.

-Yayıncılar kendi aralarında anlaşıp dağıtım şirketi kurmayı planlıyorlar mı? Üretimi ve çevirisi pahalı yayınlar için ortaklaşma düşünceleri var mı? Ortak dağıtım ve sorunları için ortak anketler düzenleyip tümü yayınlarının içine koyup okuyucuya ulaştırımayı düşünüyor mu? Hayır! Bazıları birbirini görmeye bile tahammül edemiyor.
-Okuyucular kendi aralarında alış veriş desteği uyguluyorlar mı? Ödüllü yarışmalar yapıyorlar mı? Anketler yapıyorlar mı? Evet :)

-Yayıncılar okuyucuya gidip muhabbete dalıyorlar mı? Hayır!
-Okuyucu yayınevlerine ulaşmaya ve hiç üzerlerine vazife olmadığı halde muhabbete çekmeye çalışıyorlar mı? Evet  ;)

Bu kategoriler daha çok uzayabilir. Yanıtlar hep aynıdır. Sevgili Tayfun, müşterilerini, senin ve yayıncıların varlık nedenin olan okuyucuları selamlamayı unuttun dostum.

Selamlar
Lami

rumar80

    "Cumhuriyet tarihinin en az okuyucu sayısına" sahip olan bu dönemde nedense bu az okuyucunun fikirleri pek kaale alınmamakta. Bu kadar az ve bir kısmımız "tutucu" olmasına rağmen nedense hala yeni yayınlar yayınlanıyor. Ayrıca "tutucu" okurlar nedense yürüyen ölüler, star wars, greystorm gibi "eski" yayınların yayınlanması için baskı yapıyor.
    Sanırım yayınevi-satıcı-alıcı zincirindeki son halka böyle önemsenmemeye devam ederse o halka kopmayı da bilir. Unutmayalım ki "cesur yürek" İngilizler ile savaşırken tek başına değil, ona malzeme tedarik eden bir grup ta var. Silahsız savaş olmaz.
   Forumların genel amacı mevcut konu üzerinde tartışma ve paylaşmanın olmasıdır. Bunun da belli bir seviyede olması gerekmektedir. Bunu da bu forumda başardığımıza inanıyorum
   Yayınevlerini selamlamak kolaydır, ama okuyucuya gereken hakkı da verilmelidir. Bu yazıyı Lami'nin güzel açıklaması sonrası bir daha yazmayı düşünmüyordum ama şartlar bunu doğurdu. Lami tüm yazın karşısında saygılarımı sunarım. Ellerine sağlık.
   Sevgili okur arkadaşlar bence siz de fikirlerinizi açıkça yazın. Hem sayımız belli olsun hem de duruşumuz.