Batman - The Long Halloween

[pizagor]

Aşağıdaki yazıyı bloga eklerken farkettim ki 2009 yılında bu yazıyla başlattığım 'Batman – The Long Halloween' başlığı da meçhule yelken açmış. Dolayısıyla hazır farketmişken başlığı yeniden başlatayım dedim...





Yağmurlu bir Pazar gününün en güzel tarafı, evde oturup sabahtan akşama kadar çizgiroman okuyabilme lüksüdür... Ben de öyle yaptım, yaklaşık 2 yıldır kitaplığımda tuttuğum bu albümün sayfalarına daldım, 'The Long Halloween'ın...

Superman – Tüm Mevsimler'den tanıdığımız yazar Jeph Loeb ve Tim Sale ikilisinin Batman için yaratılarından biri olan The Long Halloween kara film tadındaki senaryosuyla çeşitli kaynaklarda en beğenilen ilk 5 Batman hikayesi arasında gösteriliyor...

Editör Archie Goodwin'in Loeb'e sorduğu iki soru bu güzel hikayeyi ortaya çıkarmış:

Neden bir film noir hikayesi olmasın?

Frank Miller'ın Batman: Year One'da karşımıza çıkardığı 'The Roman' karakterine acaba ne oldu?

Bu noktadan hareketle Jeph Loeb 'The Long Halloween'i Batman'in ilk dönem hikayelerinden birisi olarak tasarlamış... Kanunu çeşitli şekillerde temsil eden 3 farklı gücün, polis şefi Jim Gordon, Batman ve bölge savcısı Harvey Dent!!!'in 'The Roman'ın suç örgütünü yoketmek için yaptıkları işbirliğiyle başlayan ve tam bu esnada ortaya çıkan, sadece özel günlerde bu çetenin adamlarını öldüren bir seri katilin adım adım izini süren bir Batman hikayesi ortaya çıkmış...

Okurken zaman zaman Baba filmlerini hatırlamamak mümkün değil... Kanunun dokunamadığı şehrin bir numaralı suç örgütünün tepesindeki Carmine 'The Roman' Falcone, onun Harvard'da okumuş, baba Falcone'nin kesinlikle kanunsuz işlerinin dışında tutmaya çalıştığı oğlu Alberto Falcone, şehrin iki numaralı babası Sal 'The Boss' Maroni, bir mafya hesaplaşması görünümündeki cinayetler vs.


Neleri beğendim derseniz...

Asla yıkılmaz dediğimiz Bruce Wayne'nin ailesini kaybettiği o geceki çocuktan bir türlü kopamadığına, yaşadığı o travmanın etkisiyle o koskoca adamın yıllar sonra bile annesinin mezar taşına sarılıp histerik bir şekilde hüngür hüngür ağladığına şahit oldum ve onun da zayıflıkları olabilen bir insan olduğunu gördüm, hissettim...

Batman'in suçlunun izini süren gerçek bir dedektif karakterinde senaryo edilmesi hoşuma gitti... Dünyanın en büyük dedektifini, bu özelliği geri plana atılmış, süper kötülerle savaşırken görmeye o kadar alışmışım ki bu çok farklı geldi... 'Kara Şovalye'nin Dönüşü' filmi tüm zamanların en iyi Batman filmi olarak gösteriliyorsa sebebi bu filmin aslında tüm zamanların en iyi suç filmlerinden birisi olmasıdır... The Long Halloween'da da bu tadı fazlasıyla aldım...

Üstadın müthiş güzellikteki çizimleri... Bence Joker'i en güzel resmeden çizerdir Tim Sale, özellikle de o korkutucu şekilde sürekli sırıtan ifadesini. Albümün bir karesinde üşenmedim saydım, 94 adet biçimsiz ve korkunç diş çizmiş



Gordon, Harvey Dent ve Batman'in o meşhur yarasa projektörünün bulunduğu çatıda birbirleriyle olan diyalogları... Gordon'un her ikisine de kanunları çiğnedikleri takdirde içeri tıkmak istedikleri suçlulardan fakları olmayacağını, ancak kanunları onlar için bir miktar esneteceğini söyleyip kanunun dışına taşmamayı kabul edip etmediklerini sorduğu o kareler... Tamam derken yüzlerdeki o söylediğine inanmaz ifadeler...

Harvey Dent, daha doğrusu I believe in Harvey Dent (Harvey Dent'e inanıyorum) olgusu ve içerdiği çelişkiler...

Ve elbetteki göndermeleriyle Jeph Loeb'in Baba filmine yaptığı saygı duruşu...


Peki neyi beğenmedim...

Hikaye yavaş yavaş ortaya çıkarken Mike Friedrich'in önerisiyle, bir yıllık süreci kaplayan bu hikaye tıpkı anlatıldığı gibi 13 sayı yani 1 yıl sürecek şekilde yayınlanmasında hemfikir olmuşlar... İşte bu noktada bendeki hoşnutsuzluk başlıyor! Ayrı ayrı hikayeye dahil edilen, sonra da safdışı bırakılan Joker, Zehirli Sarmaşık, Bilmececi, Korkuluk, Penguen gibi karakterlerin dolgu malzemesi gibi kullanıldığını düşündüm ki bunu haketmeyecek kalitede, sağlam kötü karakterlerdir kanaatimce. Sanki hikayenin ilk hali Batman, Harvey Dent, Gordon ve esrarengiz katil çevresinde dönmek üzere kurgulanmış ama sonrasında 13 sayıya uzatmak için diğer karakterler dahil edilmiş gibi... Şahsi fikrim, bütün o süper kötüler hariç tutulduğunda hikayenin belki 370 sayfa sürmeyeceği ancak daha da etkileyici olacağı...

Son olarak puanlamam : Hikaye 8,5/10... Çizimler 9/10...

[Hayal Kahvem]

Selam Pizagor, müthiş bir yazı bu. Çok sevdim 

[rumar80]

   Jeph Loeb ve Tim Sale aralarında ciddi bir sinerji olan ve birlikte başarılı eserlere imza atmış bir ikilidir. Marvel ve DC'ye birçok limited seri yapmışlardır. Ayrıca heroes dizisinin yazar kadrosunda Jeph Loeb de vardır. Seyreden arkadaşlar bilir geleceği gören ressam Isaac Mendez'in çizdiği tabloların hepsi Tim Sale çizimidir.
   Yine de bu ikili en büyük başarıyı Batman ile yapmışlardır. Long Halloween'in çok tutulması üzerine Harvey Dent'e (artık two-face) ağırlık verilen, Falcone'lere (çizgi serideki mafya ailesi) neler olduğunu toparlamaya çalışan Dark victory adı ile 12 sayılık bir seri daha çıkarmışlardır. Bu dizide de Batman'in kötüleri her ay arz-ı endam ederler.
   Bu iki kitaba da bakarsak temelde Frank Miller'ın "year one" macerasını takip eder gibidirler. Gotham'ı yöneten mafya aileleri, Batman'in asıl gücü olan dedektifliğine ağır verilmesi, daha kara film tarzı atmosferler, suçla savaşta üç ayrı gücün (kanun, düzen ve adaleti kendi sağlamak isteyenler) arasındaki gerilim her iki seri içinde de akıcı bir dil ile verilmektedir.
   Alterne Batman evreni maceraları içinde klasikleşmiş bu iki seriyi de kaçırmamanızı öneririm (tabii bulabilirseniz, nasıl olsa bizde basılmaz)
  Not: Loeb ve Sale ikilisinin Marvel için yaptıkları projeler bir ara HOZ tarafından yayınlanacaktı, ama sanırım onları okuyamayacağız.

[pizagor]

Selam Pizagor, müthiş bir yazı bu. Çok sevdim 

Bu güzel iltifat için teşekkür ederim sevgili Hayal Kahvem...

Aslında okuduktan sonra izlenimlerimi yazmak, özellikle de birilerine aktarmak üzere yazmak sonrasında kolay hatırlamak açısından fayda sağlıyor. Herkese tavsiye ederim... Yazın ama bizimle paylaşmayı da unutmayın

[rumar80]

   Sevgili Özgür'ün belirttiği gib okuduktan sonra hakkında yazıp paylaşmak aslında çok güzel. Bildiğiniz gibi ben bunu sıklıkla yapıyorum. En belirgin örneği şu aralar ara verdiğim Green Lantern yazılarında bulabilirsiniz. Bu şekilde okuduğum çizgi romanlar hakkında (türkçe ya da ingilizce) yorumlarıma ortam el verdiği sürece devam etmeye çelışacağım.

   Bu arada sevgili üyemiz Tasslehof'dan öğrendiğime göre Loeb-Sale ikilisinin Long Halloween ve dark victory ile paralel geçen Catwoman: When in Rome adlı bir serisi daha varmış. Bu seriyi hiç okumadım. Bu nedenle bu konuda bilgisi olan dostlardan fikirlerini aolmak ta isterim.

[pukay]

ah bir türkçeye çevirselerde ilk yıllar ve killing joke'un yanına koysam bu cildide...

[rumar80]

  O zaman sen de bize katıl. "Batman'i istiyoruz" de 

[Al Simmons_Spawn]

Hayatımda okuduğum en iyi Batman çizgi romanları arasındadır Dark Victory ve Long Halloween o kadar da beğenmediğim bir yazar olsa da bana göre Jeph Loeb Batman'de iyi bir dikiş tutturmuştu.

[hennessy]

şu an beni derinden vurdunuz en iyi okuduğum ikinci batman çizgi roman idi ben batman istiyorum hatta isyanlarımı Temple of the King - Ritchie Blackmore's Rainbow şarkısı ile dile getiriyorum

[darkwood]

Batman'in filmleri gibi çizgiromanları da gerçekten keyif verici ve kendini okutturuyor.

Ayrıca yayını yapılmadığından ingilizce kitaplarını okumamıza vesile olan ve yabancı dilimizin gelişimine bir nebzede olsa katkıda bulunan tüm yayınevlerine teşekkürler!!

Bu güzel yazı ile bize Türkçe Batman çizgiroman isteğimizi tekrar anımsatan sevgili Özgür'e ise eline sağlık diyorum.

[kalidor]

Evet Batman istiyoruz, özellikle de Long Halloween'ı...

[Nightrain]

Bunun devamı Dark Victory sanırım?

[Ras Al Ghul]

Harika bir çizgi romandır

[dean]

Bunun devamı Dark Victory sanırım?

Doğru, Batman: Dark Victory devamı. Bi'de Catwoman: When in Rome var.

[Ras Al Ghul]

Galiba birde Haunted knight var