SORUN SÖYLEYELİM

[köstebek]

son aldığım 3 kitapta (saguaro,nathan never,shangai devil) iç sayfalarında okuyucu ile bilgi sağlanan editör yazısına benzeyen yazılar yok.Baskı hatası mıdır,bendekiler mi hatalı yoksa yazılar artık olmayacak mı?

Elmizden geldiğince olacak, ama arada editörde tembellik hakkını kullanmak istiyor.

[köstebek]

Bu açıklamadan şunu anlıyorum: avrodaki bir ya da birkaç sonraki sıçrama kitapları tekliye düşürebilir. Bu durumda kitaplık görüntüsü tutkunları sözcüsü olarak benim çok söyleneceğim kesin öyleyse neden her kitabı daha baştan tekli basmayı düşünmüyorsunuz? Sonuçta bu haliyle ne tümünü satınalmaya gücümüz yetiyor ne de satınaldıklarımızı okuyacak zamanı yaratabiliyoruz. Şu anki kapasitenize bakarak söylüyorum, 100 sayfalık baskının her ay düzenli olması da cabası...

Tekli albümlere henüz ısınamadık, içimizdeki çizgiroman okuma açlığını 100 sayfa pek kesmiyor. Üstelik yurtdışına göre serilerde epey gerideyiz.
Yani şimdilik (uzunca bir süre) ikili gidilecek gibi. Ama elbette, en zayıf yanımız Avro, yine de epey bir süre dayanırız gibime geliyor. 

[altay1944]

Kitaplığımı düzenlerken aklıma geldi özellikle çizgidüşler için şu yayın şu ayda çıkacak şu yayın bu ayda çıkacak gibi bir yayın takvimi oluşturmanız mümkün mü?Örneğin mayıs ayı için.....haziran ayı için...yayın...ve numarası gib...Bir ara sanırım bu sitede idi bir mantar panoda n çekilmiş bir foto vardı...Kimi yayını aldım mı almadım mı karıştırıyorum kimi zaman bana böyle bir listenin çok yararı olacak.

[Deadman]

"Mahvetmek" biraz aşırıya kaçmıyor mu?
Yabancı değil bizlerden biri olan bu arkadaşlara gavur muamelesi yapmak ayıp oluyor...

Oğlak hem madden bu kadar güçlü hem de kendi matbaası varken çizgiromandan çekilirken,
aynı şekilde lal deposunu pazara çıkarmış 30 küsur etiket fiyatlı kitaplarını 5 TL den dökmüş,
satıcıların elindekileri .iç etmişken
lütfen eleştirilerinizi ve sitemlerinizi biraz da bu "baba" sı.cıp sıvayanevlerine yapsanız nasıl olur?

Kimsenin kimseye gavur muammelesi yaptığı yok... Sonuçta hepimiz birbirimizi tanıyoruz. Yarın bir sohbet ortamında yüz yüze bakacağız...

"Mahvetmeyin" kelimesi zannımca aşırıya kaçmak değil, bir temenni olarak okuyucunun, özellikle Tex okuyucusunun isteklerini kaale almanız mahiyetinde söylenmiş bir kelime idi...

Bizim Türk okuyucusundaki (yada Kadıköy okuyucusundaki  diyelim) bu cilt sevdasına hiç bir zaman anlam veremedim, bundan sonra da kanımca veremiyeceğim...

Önceki mesajlarımda da dedim. Parayı veren yayıncı, tabi ki düdüğü de istediği gibi çalacaktır... Ama bende bir okuyucu olarak, 1/300 yada 1/500 hakkım olduğunu düşünerek ve bu platformun amaçları çerçevesinde istek ve temennilerimi dile getirdiğimde bu tarz bir tepki alıyorsam sizden daha fazla üzüldüğümü bilmenizi isterim...

Hiç bir yayıncıyı hedef alma yada karalama gibi niyetimiz olamaz... Hele hele Kadıköy eşrafından bu işi yarı ticari yarı çizgiroman sevdası ile yapan yayınevlerine diyecek hiç bir sözümüz olamaz...

S.çıp sıvama ve satıcıların elindeki kitapların .iç olma konularında da sanırım okuyucuya pek fazla söz düşmüyor... Yoksa onlarında mı sorumlusu biziz... Kitapların .iç olmasını istemeyen bir yayıncı, çıkış fiyatını azamiden değil de asgariden tutar, kitapların ilk elden okuyucuya ulaşmasını sağlarsa, okuyucu kitaba ulaşmak  için neden 3-4 yıl beklesin ki...

Bu durumda içinde bulunduğu tüm imkansızlıklara ve zorluklara rağmen, iyi niyet ve çıkardığı kitaplardaki edisyon- fiyat orantısındaki tutarlılıkla düzensiz yayıncılık bile yapsa Presstij kitap nezdinde Sayın İlhan Yılmaz'a teşekkür etmek isterim...

Türkiye de çizgiroman fiyatlarının nasıl olması gerektiğini, Kadıköy'de ki sanal ve göstermelik indirimlerle kitapların gerçek fiyatlarının nasıl abartıldığını indirimli satışların  sadece Kadıköy'e mahsus değil, etiket fiyatı ile tüm Türkiye de aynı olması gerektiğini kendince ifade etmeye çalıştı ama anlayana...

İkinci el piyasası içinde söylenecek çok söz var... Yayıncı kitapların gerek grafik, gerek çeviri, gerekse edisyon olarak kalitesini belli bir seviyede tutarsa, okuyucu elinden kitap çıkarmayı neden düşünsün ki... Sayın Fleneur'un çıkardığı Gibrat'ın muhteşem eserini 60 tl'ye alıp 10 tl ile satmak isteyen var mı içinizde...

Geçende bu forumda birisi YKY'nin çıkardığı Superman cildini 7 tl'den satışa sunmuştu...daha çıkalı 1 yada 2 ay bile olmamıştı... Bu yayıncının kendi kendine vurduğu bir darbe değil de nedir...

Konu Tex'ten açıldı nerelere kadar geldi... Dediğim gibi kimseyi karalamak yada kırmak gibi art niyetli bir düşüncemiz olamaz... Maksat her zaman çizgiroman... Ama sayı sayı basmak için hala geç kalınmış değil...

[köstebek]

Kitaplığımı düzenlerken aklıma geldi özellikle çizgidüşler için şu yayın şu ayda çıkacak şu yayın bu ayda çıkacak gibi bir yayın takvimi oluşturmanız mümkün mü?Örneğin mayıs ayı için.....haziran ayı için...yayın...ve numarası gib...Bir ara sanırım bu sitede idi bir mantar panoda n çekilmiş bir foto vardı...Kimi yayını aldım mı almadım mı karıştırıyorum kimi zaman bana böyle bir listenin çok yararı olacak.

Şu an için bu durumu bu sitedeki "Ay sonu raporu" başlığında halletmeye çalışıyoruz. Ama yıllık kataloglar basacağız. sonbahara kadar böyle gidelim. kitap fuarı için ekimde bir katalog basarız. 2015 yılında da düzenli (altı aylık) kataloğa geçeriz.

[köstebek]

......
Konu Tex'ten açıldı nerelere kadar geldi... Dediğim gibi kimseyi karalamak yada kırmak gibi art niyetli bir düşüncemiz olamaz... Maksat her zaman çizgiroman... Ama sayı sayı basmak için hala geç kalınmış değil...

Nasıl hâlâ geç kalınmış değil. Bonelli'ye yazılmış, 2'li basıcam şu kadar basıcam, bu kadar para vericem denmiş. Haftalarca uğraşmışsın, mailler gitmiş gelmiş. Adamlar tamam demiş, sözleşmeler karşılıklı imzalanmış. Ödemelerin bir kısmı yapılmış ki iş resmiyete binsin. Daha bir kitap bile basmadan ne diyeceğiz yani. Bonelli beyciğim, bir dakika yanlış hesaplamışız, vazgeçtik, tekli basıcaz. Her şeyi yeniden konuşalım, planlayalım mı diyecez. Bonelli "çocuk oyunu mu, ne yapıyorsunuz" dediğinde adamlara mü  göndereceğiz. Ne için "hâlâ geç kalınmış değil".

Çok samimi soruyorum. Ne yapmamızı bekliyorsunuz? 

[s.b]

Sizin yaptığınız izahtan sonra yapılabilecek bir şey olmadığı daha iyi anlaşılmıştır. Tex'i, benim gibi Süper Cilt olarak degil de tekli sayı olarak takip edenler için biraz anlayışlı olmak gerekiyor. Orijinal haline çok düşkün oldukları için ikili sayı olarak yayınlanmasını arzu etmiyorlar. Onlar da haklılar. Fakat telifi siz değil de bir başka yayınevi alsaydı, belki yılda bir sayı yayınlayacak belki de kapakları Aslan Şükür Ağabeyimize çizdirecek veya başka başka şekillerde yayınlayacaktı.

[köstebek]

Sizin yaptığınız izahtan sonra yapılabilecek bir şey olmadığı daha iyi anlaşılmıştır. Tex'i, benim gibi Süper Cilt olarak degil de tekli sayı olarak takip edenler için biraz anlayışlı olmak gerekiyor. Orijinal haline çok düşkün oldukları için ikili sayı olarak yayınlanmasını arzu etmiyorlar. Onlar da haklılar. Fakat telifi siz değil de bir başka yayınevi alsaydı, belki yılda bir sayı yayınlayacak belki de kapakları Aslan Şükür Ağabeyimize çizdirecek veya başka başka şekillerde yayınlayacaktı.

Benim de elimde tekliler var. Üstelik yaş biraz kemale erdi. Öyle tek tek kaç senede Tex'i tamamlayabileceğiz. Lal koca Zagor'u dörtlü dörtlü tamamladı. Kötü mü yaptı.

Tex konusunda 2'li gidip ve zaman içinde mümkün olduğunca fazla basmaya çalışarak, hep birlikte Tex'i tamamlamanın neyi kötü. Üstelik tekliyle farkı ne? Rafa koydun, sadece sırtı görünüyor. Logolar değişiyor ve biraz daha kalınlaşıyor, o kadar. Neyin kötü görüneceğini anlayamıyorum. Külliyatı tamamlamak varken, yıllarca tek tek beklemek daha mı iyi? Anlamıyorum ki?

[caretta]

Güzel bir laf vardır:"Doğmamış çocuğa don biçmek!" Hele bir yeni çıkacak Teks'i görelim.Tavan yapan ateşimiz biraz düşsün.Eleştiri,beğeni,öneri
tekrar yazarız.

[köstebek]

Güzel bir laf vardır:"Doğmamış çocuğa don biçmek!" Hele bir yeni çıkacak Teks'i görelim.Tavan yapan ateşimiz biraz düşsün.Eleştiri,beğeni,öneri
tekrar yazarız.

Öyle elbette, ama üzüldüğüm şey, sanki biz başka bir âlemden gelmişiz. Cebimizde para var. "Şu çizgi roman yayımlamak da çok kârlı bir iş, hiç okumadık bu meredi , ama bakkallarda bile satılıyor, girelim şu işe de paranın dibine vuralım" şeklinde mi takılıyoruz. Okurun gözünde öyle mi görülüyor?

[hanac]

Öyle elbette, ama üzüldüğüm şey, sanki biz başka bir âlemden gelmişiz. Cebimizde para var. "Şu çizgi roman yayımlamak da çok kârlı bir iş, hiç okumadık bu meredi , ama bakkallarda bile satılıyor, girelim şu işe de paranın dibine vuralım" şeklinde mi takılıyoruz. Okurun gözünde öyle mi görülüyor?

Öyle olmadığını biliyoruz. Bu işi severek yaptığınız belli.

Benim için önemli olan çizgiromanın yayınlanması; tekli veya ikili çok takılmıyorum.

[Deadman]

Nasıl hâlâ geç kalınmış değil. Bonelli'ye yazılmış, 2'li basıcam şu kadar basıcam, bu kadar para vericem denmiş. Haftalarca uğraşmışsın, mailler gitmiş gelmiş. Adamlar tamam demiş, sözleşmeler karşılıklı imzalanmış. Ödemelerin bir kısmı yapılmış ki iş resmiyete binsin. Daha bir kitap bile basmadan ne diyeceğiz yani. Bonelli beyciğim, bir dakika yanlış hesaplamışız, vazgeçtik, tekli basıcaz. Her şeyi yeniden konuşalım, planlayalım mı diyecez. Bonelli "çocuk oyunu mu, ne yapıyorsunuz" dediğinde adamlara mü  göndereceğiz. Ne için "hâlâ geç kalınmış değil".

Çok samimi soruyorum. Ne yapmamızı bekliyorsunuz?

Samimiyetle söylüyorum... Artık bir şey beklemiyoruz...

Ama şimdi  "yapılmış anlaşmalar ayet değil, tabi ki çocuk oyunuda değil ama maddeler değiştirilebilir" dememin sebebi de sadece içimde kalmasın diye...

Her şey gönlünüzce olsun...

[darkwood]

Ülkemizde ki okur sayısının azlığı, yayın kalitesi, çeviri, dağıtım v.s. zorlukları düşünüldüğünde çizgiroman yayıncılığı yapmak büyük bir cesaret işi.
Bu işi yapanların çoğunluğu da büyük kazançlar beklemeden bu işe emek veren çizgiroman severlerden oluşuyor.

Bu kadar çeşit çizgiromanı yayınlama cesareti gösteren ve birçok yarım kalan yayını da hakkı ile devam ettiren Çizgi Düşler ekibinin bu anlamda hakkını vermek lazım. Bir çizgiroman sever olarak kendilerini kutluyorum.

Benim içinde öncelikle yayınların adam gibi devam etmesi önemli, tek cilt-çift cilt olayı ise tamamen yayıncının tercihine kalmış olaylar, bunlara fazla takılmamak lazım.

[abselemon]

Merhaba, son 2 sayfada yazılanları okudum. Çizgi Düşler takip ettiğim kadarı ile güzel düşünceler ile yola çıkmış durumda. Özellikle Tex konusunda güncel hale yetişmek, bunu yaparken de kaliteden, çeviri'den, kağıt kalitesinden taviz vermek istemiyor. Ayrıca diğer serileri de hızlı bir şekilde basarak yola devam etmek istiyor. Çizgi Düşler'i bu düşüncelerde olduğu için tebrik ediyorum. Bizim ülkemizde çizgi roman alanında hem okuyucu hem de yayıncı yönünden şansızlıklar var.

1- Okuyucu yönünden: Okuyucu olarak herkesin bir bütçesi var. Onun için de herkes bütçesine uygun olarak ve de sınırlı sayıda sevdiği çizgi romanı takip ediyor.

2- Yayıncı yönünden: Yayıncılar aslında ikilem içinde hem eskileri ve de yarım kalanları tamamlamak istiyorlar. Hem de yeni sıfır yayınları basmak istiyorlar. Aslında problem kendilerine bir misyon seçmemeleri. Eskiden yeniye doğru gidilse çok güzel olabilir. Bu konuda önümüzdeki en güzel firma Hoz ve Lal. Hoz özellikle ülkemizde efsane olan Teksas, Tommiks, swing gibi serileri olması gerektiği gibi orijinal sıra ve düzgün çeviri, iyi bir baskı ile bastı. Lal'se Zagor ve Mister No gibi iki uzun seriyi sona yaklaştırdı ve de bitirmek üzere. Çizgi Düşler planlama yaparken önceliğinin ne olduğuna tam olarak karar vermeli. Ben yerlerinde olsam önce Tex serisini yüklenirdim. Komple o seriyi temizledikten sonra diğer serilere geçiş yapardım.

Umarım Çizgi Düşler bu yoğun yayın temposu'nun altından kalkabilir.

Saygılar

[HacıGeraltEmmi]

Ben Oğlak'ın kalın ciltlerini takip ediyordum, keşke Çizgi Düşler'de ikili yerine dörtlü yayınlasaydı gönlümden geçen buydu, ama ikili olması hiç olmamasından iyidir. Üstelik yayın kalitesini ve düzenini beğendiğim bir yayınevinin elinden çıkacak olması da ayrı bir artı benim açımdan. Şimdi tek sorunum oğlakçı amcaların yayınladıkları sayıların cilt halini ne kadar sürede piyasaya çıkaracakları