Teks Aylık Seri - Çizgi Düşler

Başlatan caretta, 17 Haziran, 2014, 17:18:11

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

memospinoz



Haykıran Cehennem (No 675; Yazar: Mauro Boselli; Çizer: Fabio Civitelli)

Bir önceki sayıda başlayan maceranın heyecanlı finali... Ölümün Efendisi Yama ve onun dört yardakçısı tarafından örülen tuzaklarla dolu korkunç bir ağ kahramanlarımızın etrafında giderek sıkılaşırken, Teks ve dostları da korkuya kapılmaksızın ölümcül düşmanlarıyla karşılaşmak üzere ilerliyorlardı. Kara büyünün yarattığı dehşet verici yaratıklarla karşılaşmak ve arkalarında kanlı bir iz bırakarak onları bir bir yenmek zorunda olmaları da işin cabasıydı. Artık Naraka tapınağındaki büyük çarpışmaya çok az kalmıştı.

Kaçırılan Çocuk (No 676; Yazar: Tito Faraci; Çizer: Gianluca Acciarino)

Sakin bir sabah bir çiftlik soyguncuların saldırısına uğrar ve çiftlikteki herkes öldürülür. Sadece Ken Bowen adlı acımasız bir katilin kaçırdığı (?) Tim adlı çocuğun dışında. Rastlantıyla olayı gören Teks Willer ve Kit Carson elbette ki durumu aydınlatmak için harekete geçmekte gecikmeyeceklerdir.

Sayfa Sayısı: 224
Etiket Fiyatı: 34 TL

yalcinerol345

Kaçırılan Çocuk macerasını okurken,Karaoğlan-Kul Bakay'ın Mezarı macerasını hatırladım.

caretta

Yaklaşık 8 ay sonra Aylık Seri 37.sayı çıkıyor. 36.sayıda ikinci macerada balayan Faraci-Acciarino üretimi "Kaçırılan Çocuk" adlı macera orijinal 677.sayıda sona erecek. 678. sayıda ise "Boselli-Mastantuono" üretimi "Jethro" isimli çok güzel bir macera başlıyor. Mastantuono tutkunlarının gözleri aydın. Jethro isimli siyahi, ise eski bir tanıdık. Kim olduğunu da kitap çıkınca hatırlatırım.

Mrtekin

Aylık'ın çıkması iyi haber.

Keşke, Magazin veya Renkli veya Maxi'den de çıkanlar olsa idi fuara.
They drew first blood...

köstebek

Alıntı yapılan: caretta - 31 Mart, 2019, 10:50:04
Yaklaşık 8 ay sonra Aylık Seri 37.sayı çıkıyor. 36.sayıda ikinci macerada balayan Faraci-Acciarino üretimi "Kaçırılan Çocuk" adlı macera orijinal 677.sayıda sona erecek. 678. sayıda ise "Boselli-Mastantuono" üretimi "Jethro" isimli çok güzel bir macera başlıyor. Mastantuono tutkunlarının gözleri aydın. Jethro isimli siyahi, ise eski bir tanıdık. Kim olduğunu da kitap çıkınca hatırlatırım.

Atilla Abi, şu siyah kardeşlerin Mississippi civarında çektikleri acı bitmiyor be abi; Abd'li beyazların hakkaten yatacak yerleri yok.

Neyse, bu senin Jethro, hâlâ yaşıyormuş, hâlâ da eskisi kadar inatçı, Tex'in nehri birlikte geçtiği adamlardan da başka bir şey beklenemez zaten. Bu arada Jethro'nun bir de oğlu olmuş, eşşek kadar bir şey; ama o da babası kadar inatçı. Neyse, bu senin Jethro'nun elinde küçük bir toprak var, vermem de vermem tutturmuş durumda. Winchester'ını temizlemiş, kurşunları masanın üstüne yığmış, evin önüne hendeği kazıp kazıkları yerleştirip beklemede. Gecenin karanlığında gelenlerin en az yarısını da yanımda götürürüm rahatlığında viskisini açmış tek başına bekliyor.
Hatunu zaten ölmüş, klasik mezarını da ziyaret etti; hemen evin arkasında zaten. Bu akşam yanına geliyorum, etli yahniyi ve kahveyi hazır tut şeklinde küçük bir sohbetin ardından hazırlıklarını tamamladı. Bu arada oğlanı da "artık büyüdün, gidip bize biraz güzel at al" diye üç günlük mesafeye yolluyor.
Bildiğin final maçına hazırlanan "eski toprak" durumunda yani. Lakin dediğim gibi oğlan da inatçı, gece bir ara çıkıp geliyor. "Sen niye döndün it oğlu it" şeklinde babadan azarı yiyor, ama "baba sen beni salak mı sandın, at almaya üç günlük yola mı gidilir, anca beraber kanca beraber" şeklinde masaya oturuyor delikanlı.
Viski şisesi ve winchester yağlanması işlemi devam ederken sohbet derinleşiyor. Jethro'nun sıpa bir ara soruyor, senin bir kankalar vardı filan diye o da anlatmaya başlıyor.

O aralar, bizim Tex'in hatunun da yeni öldüğü zamanlar. Kit ufak daha; bizimkinin kafa çok bozuk. Bırakmış çocuğu kayınpedere kendini vurmuş yollara; en pis mevzulara girip çıktığı zamanlar. "Ölsem de hatunun yanına gitsem" şeklinde pusudan pusuya, bar kavgasından düelloya geçip duruyor; ağzını açana tekme tokat giriyor. Eli de çok ağırdır, bilirsin.
Dediğim gibi, bunlar üç kişi: Biri bizim zenci Jehtro, biri de Kansas'lı eski bir "jawhawker" denilen gerilla bozması hafse girip çıkmış bir abi, bir de bizim kafası bozuk Tex. Bunlar geçtikleri her yerde "çizmeler tepesi"ni doldura doldura doldura geziniyorlar. Herifler bara girince kasabanın cenaze levazımatçısı herkese içki ısmarlıyor; öyle bir dönem yaşanıyor yani. Napalım napalım derken kendilerini Mississippi'nin hemen kıyısında buluyorlar. O zamanlar, eski güzel günler, tren miren de yok; bu yolculuk haftalarca sürüyor.

Bildiğin mevzular yani Atilla Abi... Jethro'nun, sıpasının ve Kansaslının selamları var sana... Onlar da seni sordular, anlattım ben de senin oğlanın da büyüdüğünü falan.

sultanhisar


caretta

Çetin Bey bayağı spoiler vermişsin. Kimbilir belki de iyi olmuştur. 8 aydır Teks bekleyen Tekszedeler kitabı kapış kapış alırlar umarım! Benim oğlanın Teksle filan bir ilgisi yok. Hanım da evin neredeyse bütün odalarının çizgi romanla dolup taşmasına bayağı sinir olmakta. Bu arada Jethro dostumuzla Oğlak Aylık Seri 97-99 sayılarda "Büyük İstila"adlı macerada tanışmıştık. Çetin Bey, sizinle bu sohbetleri bayağı özlemişim. İlker Bey artık zincirleri kırıp bol bol Teks yayınlasın; Sohbeti, tanıtımı bizden gelsin...

köstebek

spoiler filan yok abi. Bu anlattıklarım sadece 3, 5 sayfanın muhabbetleri, arada bayağı bir olaylar oluyor. Yalnız, ilk defa Tex'in ruh haline ilişkin bilgiler veriliyor. Anladığım bizimki karısının ölümünü bayağı bir zor atlatmış. Navajoları, küçük oğlanı filan bırakmış bir kenara, kendini bulma yolculuğuna çıkmış. İşin ilginç yanı yanında Gümüş Saçlı filan da yok. Aylarca tek başına takılmış. Bu mevzuların daha yeni yeni anlatılması işin güzel yanı.   

Zeljko

Yanlis hatirlamiyorsam "Büyük İstila" hikayesinde Teksle oğlu arasinda "Bu başka bir hikaye evlat, birgün belki anlatirim" gibi bir sohbet geçiyordu. Tahminimce bu cilt "O" hikayenin anlatildiği cilt.
Şu Gotham'ın önü bir uzun alan
Bir tek seni sevdim Christopher Nolan

köstebek

Atilla abi bakmıştır, Bonelli'nin sitesinden Jethro'nun kapağına. bizim Tex püsküllü ceketini giymiş. Püsküllü'yü giydi mi, bilin ki İç Savaş dönemi hikâyesi anlatılıyor.
Lakin ne zaman o püsküllüyü çıkardı, işte o bilinmiyor. Belki bunu da ayrı bir hikâye konusu yaparlar.
Sarı gömlek hiç çıkmıyor, o ayrı   

Bilal ceylan

Arkadaşlar tex in yeni sayısından hala bir ses yok.hepten bıraktılar galiba tex i.bu konuda bir bilgisi olan var mı ?

memospinoz

İzmir kitap fuarı öncesi (6-14 Nisan 2019) çıkacak denilmişti diğer başlıkta.   ;)

Bilal ceylan

Tesekkur ederim bilgi için.yeni sayı çıkınca her ay 20 sayfa okursam beni 6 ay idare eder yeni sayı cıkana kadar.😀😀😀

Nightrain

Köstebek bey, R.M.Guera'nın çizdiği Tex'i basacak mısınız?
"Bu yıldızı çok mu istiyorsun Heatie? Al ye o zaman!"

haziran00

Alıntı yapılan: Bilo - 01 Nisan, 2019, 20:09:36
Arkadaşlar tex in yeni sayısından hala bir ses yok.hepten bıraktılar galiba tex i.bu konuda bir bilgisi olan var mı ?

matbaada