The Man In The High Castle

[Ahmet Oktay]

Romanın 6:45 yayınlarından çıkan baskısını okudum. Diziyle roman arasında çok büyük farklar var. Romanı okumayı düşünen varsa 6:45 baskısından uzak dursun, bunu söyleyeyim öncelikle. Korsan kitap olsa bu kadar hata olamazdı. Nedir bu hatalar? Kelimelerde eksik veya fazla harf var. Ed McCarthy'nin ismi kitapta 3 farklı şekilde yazılmış. Robert Childan ve Paul Kazoura'nın karşılıklı diyaloglarının olduğu bir yerde, tek bir karakter kendiyle konuşup kendi kendine yanıt veriyormuş gibi olmuş. Tagomi'nin yardımcısı 2 sayfada cinsiyet değiştirip kadın oluyor, yeni halinden memnun kalmamış olmalı ki sonraki sayfada yeniden erkek oluyor.

Yazının bundan sonraki kısmında roman ve dizi arasındaki farklılıklardan bahsedeceğim için haliyle dizi ve romanla ilgili spoiler içermekte. Okuyup okumamak size kalmış, ancak diziyi izleyen biriyseniz ve 2. sezonu henüz bitirmediyseniz, bitmeden bakmanızı tavsiye etmem.

Şimdi gelelim aradaki farklara. Juliana Crain diye bir karakter yok kitapta, kendisi Juliana Frink. Frank Frank ile evlenmiş, ayrı yaşıyorlar ama boşanmamışlar. Juliana'nın ailesi de yok romanda. Yani dizideki anne, üvey baba ve kardeş yoklar. I Ching diye bir kahin kitabı var, karakterler yapacakları tüm seçimlerde bu kitaba danışıyorlar. Kitapta olmayan bir başka şey filmler. Hawthorne Abendsen (Yüksek Şatodaki Adam) "Çekirge Serilmiş Yatıyor" isimli bir kitap yazmış, ve bu kitapta savaşı Almanya ve Japonya değil de ABD ve İngiltere kazansa nasıl bir dünya olurdu sorusu üzerine bir dünya kurgulamış. Kısaca roman içinde roman var. Naziler ayda ve diğer gezegenlerde koloni kurmaya başlamışlar. Hitler romanda gördüğümüz karakterler arasında değil, yani gıyaben bahsi geçiyor tabi ama biriyle görüştüğünü falan okumuyoruz. Dizide benim en sevdiğim karakter olan General John Smith ve dolayısıyla ailesi romanda yok. Joe deseniz var ama sonlara doğru rahmetli oluyor. 2. sezonda gördüğümüz, çeşitli katakulli ile Führer olmaya kalkan Joe'nun babası ve Joe'nun Berlin'e gittiğinde, varlığını ve onlardan biri olduğunu öğrendiği özel çocuklar da yok kitapta. Juliana dizideki kadar etkin değil, romanın asıl etkin karakterleri Childan ve Tagomi. Frank Frink ve Ed McCarthy ise dizideki gibi orijinal eserlerin kopyalarını değil, iğne ve küpe gibi formlarda kendi modern eserlerini yapmaktalar. Diziyle olan bir başka fark, romanda, dizideki gibi bir direniş hareketinin olmaması. Romanın sonunda savaşı ABD ve İngiltere'nin kazandığı bir paralel evrenin bahsi geçiyor, bu evrenin varlığını bulanlar da Naziler.

Romanı bitireli 2 haftayı geçti, ilk okuduğumda yazacaktım aslında bu yazıyı, herşey tazeyken. Fırsat olmadı. Kitabı inat edip bitirdim ama o kadar çok hata var ki okurken keyif alamıyorsunuz. Roman akıcı ve iyi aslında. Fakat dizide yarattıkları evren ve karakterler daha iyi bence. Bu arada romanın kesin bir sonu yok, açık bırakılmış. PKD devamını yazmaya niyetlenmiş ancak 2 bölümlük taslaktan öteye gitmemiş bu çalışma.

[Ahmet Oktay]

Bu arada dizi 3. sezon onayı almıştı. Hala izlemeyip kararsız olanlar varsa tavsiye ederim diziyi.

[doktor1881]

2 sezon 3. bölümü izleyip bıraktığım diziyi önümüzdeki hafta izinde tamamlama niyetindeyim

[Ahmet Oktay]

Yaklaşık 2 yıllık bekleyişin sonunda 3. sezon bugün yayınlandı ve altyazısıyla birlikte sitelere düşmeye başladı. İlk bölümü izliyorum şimdi, bölümün başına özet koymaları iyi olmuş.