Anket: En Sevilen Tenten Albümleri

[hanac]

Merhaba Arkadaşlar,

Her çizgiromanseverin okuması gereken Tenten'in 24 tane albümü yayınlanmıştır.

1    1930    Tenten Sovyetler'de
2    1931    Tenten Kongo'da
3    1932    Tenten Amerika'da
4    1934    Firavunun Puroları
5    1936    Mavi Lotus
6    1937    Kırık Kulak
7    1938    Kara Ada
8    1939    Ottokar'ın Asası
9    1941    Altın Kıskaçlı Yengeç
10    1942    Esrarengiz Yıldız
11    1943    Tekboynuzun Esrarı
12    1944    Kızıl Korsanın Hazinesi
13    1944    7 Kristal Küre
14    1949    Güneş Mabedi
15    1951    Kara Altın Diyarında
16    1953    Hedef Ay
17    1954    Ay'a Ayak Basıldı
18    1956    Turnösol Olayı
19    1958    Ambardaki Kömür
20    1960    Tenten Tibet'te
21    1963    Kastafiore'nin Mücevherleri
22    1968    Sidney'e 714 Sayılı Uçuş
23    1976    Tenten ve Pikarolar
24    1986    Tenten ve Alf Art

















24. albüm yarım kaldığı için ankete dahil edilmeyebilirdi ama yine de dahil olsun istedim.

Bazı maceralar iki bölüm halinde yayınlanmıştır, bunlar;

4 Firavunun Puroları ve 5 Mavi Lotus

11 Tekboynuzun Esrarı ve 12 Kızıl Korsanın Hazinesi

13 Yedi Kristal Küre ve 14 Güneş Mabedi

16 Hedef Ay ve 17 Ay'a Ayak Basıldı

Herkesin 4 oy hakkı vardır

[hanac]

Ben oylarımı;

Güneş Mabedi, Kara Altın Diyarında, Ay'a Ayak Basıldı ve Tenten Tibet'te

şeklinde kullandım.

[sd]

mavi lotus,tibette,7 kristal küre ve devamı

[Nemo]

Okudugum ilk Tenten Macerasi tenten Tibet'te, 7 Kristal kure, Hedef Ay ve Esrarengiz Yildiz.

[pearl jam]

Ten ten e alışamayanlardanım. iki sene önce bütün seti aldım sırayla okuyayım dedim ama Kongo macerasının ırkçı havası nedeniyle ten ten gözümde sömürgeci ırkçı avrupalının prototipi olarak canlandı ve devamını getirme isteğim yok oldu. Bir de galiba kullanılan kendine has font tan dolayı da okumakta zorlanıyorum. Ten ten i olduramadım bir türlü yani  şimdi buradan çıkacak sonuçlara göre tekrar okumayı deneyeceğim, belki bu sefer olur. 

[alan ford]

Ten ten e alışamayanlardanım. iki sene önce bütün seti aldım sırayla okuyayım dedim ama Kongo macerasının ırkçı havası nedeniyle ten ten gözümde sömürgeci ırkçı avrupalının prototipi olarak canlandı ve devamını getirme isteğim yok oldu. Bir de galiba kullanılan kendine has font tan dolayı da okumakta zorlanıyorum. Ten ten i olduramadım bir türlü yani  şimdi buradan çıkacak sonuçlara göre tekrar okumayı deneyeceğim, belki bu sefer olur. 

  Aynı durumdayım . Bir sefer daha deneyeceğim külliyatı bitirmeyi ama bakalım.

[seastar1000]

Akıl vermek bana düşmez ama ilk maceralar savaş öncesi sömürgecilik döneminde basilmislar.

Ten ten iyidir; şöyle bir ottokar in asası ya da ambardaki kömür ya da tibet te hatta yani daha sonraki maceralar hakikaten iyidir.

Tavsiye ederim deneyiniz derim.

[hanac]

Ten ten e alışamayanlardanım.

  Aynı durumdayım . Bir sefer daha deneyeceğim külliyatı bitirmeyi ama bakalım.

Arkadaşlar bırakın sıralı okumayı. İlk maceralar 1930 larda basılmış.

11 Tekboynuzun Esrarı ve 12 Kızıl Korsanın Hazinesi veya

13 Yedi Kristal Küre ve 14 Güneş Mabedini okuyun bir kere.

Ondan sonra biz niye daha erkenden okumamışız diye pişman olacaksınız.

Sonra isterseniz ilk maceraları okursunuz.

[ferzan]

    Tenten, benim en çok kişisel mücadele verdiğim çizgi romanlardan biri oldu geçmişte...Tenten okumayı çok denedim, ama okuyamadım...Bir geçmişim de yoktu ama nedense basıp geçemedim...Tenten okuyan ve seven, zevkine de oldukça itimat ettiğim birkaç arkadaşım oldu ve ben her seferinde neden Tenten okuyamıyorum, neden ben de onlar gibi zevk alamıyorum diye defalarca sorguladım kendimi...Hala daha bu mücadelem devam etmektedir...

    İlk olarak orta okul dönemimde, ailecek görüştüğümüz bir arkadaşımın yazlıktaki odasında, Ege nemiyle ve deniz tuzuyla mayıştığım bir ikindi sonrası ranzanın üst katında debelenirken, yatağın altındaki Tenten albümlerine gözüm takılmıştı ve derhal kapıp okumaya koyulmuştum...Red Kit, Şirinler, Heidi, Türkiye Çocuk, Milliyet Kardeş gibi dergilerle yerli ve yabancı çizgi romana aşinaydım...Frankofonları da bilirdim...Ayrıyetten Agatha Christie frankofon uyarlamalarını da defalarca okumuştum ama ne hikmetse Tenten, o yaz ikindisi kendini bana okutmadı...Sonra arkadaşım öğle uykusundan uyanıp da üst ranzada, yanıbaşımda duran Tenten'leri görünce ''Nası, şahane di mi?'' dediğinde de 15-20 sayfasını okuyup da nötr kaldığım bu seri için ''Evet lan, çok şahaneymiş..'' dedim ayıp olmasın diye...

    Sonra lise döneminde, bir arkadaşımı iştahla Tenten okurken görünce, hemen elinden kapıp okumaya başladım sıra altından ama ne çare ki Tenten'i gene okuyamıyordum...10 sayfa kadar okuduktan sonra afakanlar basıyordu...Gram tat alamıyordum...

    Gel zaman git zaman, Üniversite'ye başladık...Bir gece, başka bir arkadaşımla alkolü fazla kaçırıp bir şekilde denk geldiğimiz geceyarısı sahafından bulduğumuz tüm Abdülcanbaz ve Tenten'leri alıp dut gibi eve dönmüştük...Ayılınca ilk iş Abdülcanbaz'lara yumulmuştum, arkadaşım da Tenten'e...O kadar coşkuyla okuyordu ki, elimdeki Abdülcanbaz'ları bırakıp onun Tenten'ini kaptım ve okumaya başladım...5 dakika sonra yine ağlayarak Tenten'i elimden düşürmüştüm...Olmuyor, olmuyordu...Bir türlü okuyamadığım gibi, okuyup keyif alanlara feci özeniyordum...Allah'ım, ben niye Tenten okuyamıyordum...Bu nasıl bir lanetti?..

    Yine üniversitenin ilerleyen yıllarında, yine bir geceyarısı, ''Kastafiore'nin Mücevherleri'' isimli albümü ikinci elciden alıp eve yollandım...Gider gitmez sızdığım için sabah sakin kafayla okumaya başladım ama sonuç yine hüsran, yine hüsrandı...Ama kararlıydım, Tenten'i okuyacak, en az bir serüvenini bitirecektim...

    Günler haftaları, haftalar ayları, aylar da yılları kovaladı...Okul bitmiş, işe başlamıştım...Herşey güllük gülistanlıktı...Son derece mutlu, son derece huzurlu, mesaimi tamamlayıp gidiyordum...Bazen de gecelediğim oluyordu ama olsundu, mutluydum ya...Taa ki bir arkadaşım bana başka bir Tenten getirene kadar...İşte yine karşımdaydı...Bu kez ''Mavi Lotus'' adıyla çıktı karşıma...Hemen okumadım, çekmeceme koyup bir 6 ay kadar nadasa bıraktım...Sonra bir gün iş yerimin bulunduğu binada elektrik kesintisi oldu...Ben de elektrik gelene kadar çekmecemde kuzu gibi bekleyen Tenten'i elime aldım...Bu kez 20-25 sayfa kadar okuyabildim ama gerisini getiremedim...Her zaman olduğu gibi bu kez da mağlup olmuştum...

    Zaman içerisinde bitirdim diyebildiğim tek Tenten albümü, son albüm Alf Art oldu...Onda da komple eskiz, fotoğraf, senaryo taslağı falan vardı...O albüm ile yeniden Tenten okuma isteğim depreşti...İşyerinden bambaşka bir arkadaşım da her maaş sonrası İdefix üzerinden sipariş verdiği iki adet Tenten ile kendini şımartırdı...Onun Tenten'leri geldi mi ondan önce benim baktığım olurdu ama okumazdım artık...Sonra hep beraber o şirketten atıldık, sonra ben başka bir iş buldum derken Tenten de arada kaynadı, bana Tenten hatırlatacak kimse kalmadı etrafımda...Taa ki bu başlığı görene dek...

    Tenten ile bir alıp veremediğim olmadığı gibi, defalarca denememe rağmen ısrarla zevk alamadığım, okumaya dayanamadığım bu köklü eseri muhakkak okuyabilmeyi ve zevk almayı amaçlıyorum...Bu konuda itkilere, özendirmelere ihtiyacım var...Ben de Tenten okumak, okuduğum Tenten'den keyif almak istiyorum...Sırf bu yüzden çizgi film ve 3 boyutlu animasyonlarından da kendimi men ediyorum...''Olmuyorsa olmuyordur, kasmanın alemi yok...'' diyemediğim tek eser Tenten...Hemen değil ama zamanı gelince, bir sükunet sonrası hatırı sayılır bir manevi yoğunlaşma ile Tenten'in başına son kez oturacağım...O gün gelene dek her türlü itki ve tavsiyeye açığım...Bu son denemem ile Tenten defterini baştan açacağım ya da ebediyete değin kapatacağım...

    Ayrıca, Tenten'in fontuna ben de alışamadım...Okuma isteğimin %50'sini o font kırıyor...Buna rağmen son ve nihai bir mücadeleye hazırlayacağım kendimi...Bunca yıllık çizgi roman okuruyum, koleksiyonerim ve bir türlü Tenten okuyamıyorum...Ne çocuklukta, ne yetişkinlikte...Bana Tenten okutun dostlar, abiler...

[caretta]

Tenten'i çok uzun yıllar önce gençliğimde okumuştum.
Ne yazık ki bugünlerde pek aranan o Burhan Yayınları baskılarını saklayamadım.
Milliyet Gazetesi'nin yıllar önce promosyon olarak verdiği küçük kitapçıklar duruyor.
Hatta yanlışlıkla Türk çizimi olan "Marmara Canavarı"'nı da vermişlerdi.
Bu saatten sonra bu kitapları tekrar okuyabileceğimi sanmıyorum.
Nedense Red Kit'i sevdiğim kadar Tenten'i pek sevememiştim.

[hanac]

7 Kristal Küre şimdilik önde gidiyor.

[Mrtekin]

1 milyon Euro yeterince itki yapar mı Ferzan?

http://m.haberler.com/2-sayfa-tenten-karikaturu-1-milyon-euroya-satildi-8400440-haberi

[V]

Kızıl Korsanın Hazinesi favorimdir..

[hanac]

Sonuçlar tahmin ettiğim gibi gidiyor, neredeyse her albüm oy alıyor.

Tenten Sovyetlerde ve Tenten Alf Art'a zaten oy beklemiyordum.

Şimdilik Kırık Kulak da oy alamadı ama ondan umutluyum.

@Ferzan,

Tenten de en çok sevdiğim olay senaryodur.

Aksiyon bir başlar ve hiç durmadan albüm sonuna kadar devam eder.

Temiz ve kendine has çizgiler de gözüme hitap ediyor.

Arka planda ufak detaylar da ilginçtir, Levent Suberk abimiz bunları E-Dergi Sayı 6 ve 7 de anlatmıştı.

[hennessy]

Tek geçerim bu macerayı ......