Punisher: Doğuyor - Marmara Çizgi

[dean]

Punisher Doğuyor raflarda!

VİETNAM SAVAŞI'NIN SON GÜNLERİNDE... PUNISHER DOĞUYOR.

Sene 1971. Artan kayıplar ve gittikçe şiddetlenen savaş karşıtı düşünceler sebebiyle Amerika, Vietnam'daki günlerinin sonuna yaklaşıyordu. Fakat Kamboçya sınırındaki izole Valley Forge Ateş Destek Üssü'nde Yüzbaşı Frank Castle, düşmanla savaşmaya halen kararlı sayılı askerden biriydi. Castle, tüm Amerikan müfrezesini haritadan silinme tehdidi altında bırakan bir Viet Kong saldırısına karşı sınırlı mühimmatla durmak zorunda. Savaştan sağ çıkabilmek için tüm hayatını değiştirecek bir karar vermesi gerekecek. Birçok övgü alan bu eserde Garth Ennis, Castle'ın Vietnam'dan sağ dönmek için yüzleşmek zorunda kaldığı dehşetleri daha önce hiç anlatılmamış bir hikâye eşliğinde sunuyor ve okurların Marvel Comics'in ünlü kanunsuzuna bakışlarını ebediyen değiştirecek bir finalle noktalıyor.

  Sayfa Sayısı: 112
  Etiket Fiyatı: 38 TL

[hanac]

Etkileyici bir kapak.

[hennessy]

Güzel haber, methini çok duymuştum.....

[dayıcomics]

Marmaradan bomba haberler geliyor bu ay 

[nocardia]

Bu habere de çok sevindim, hatta kalan Punisher MAX lar da basılsa onları da alırım.

[memospinoz]

Bu habere de çok sevindim, hatta kalan Punisher MAX lar da basılsa onları da alırım.

Basılmayacak denilmişti diye hatırlıyorum.

[ilke]

MAX 10. ciltten sonra basmayacağız. Onun yerine 2022'de Garth Ennis'in yeniden yazmaya başladığı ciltlere geçeceğiz.
Arada one shot'ların toplandığı Punisher MAX: From First to Last cildi gelecek.

[Nemo]

Onun yerine 2022'de Garth Ennis'in yeniden yazmaya başladığı ciltlere geçeceğiz.

PUNISHER: SOVIET olarak gecen seri mi Ilke bey? 

[rumar80]

  Kitap biraz önce bitti. İlk izlenimim: OLMUŞ. Yazının sonrasında kitapla ilgili SPOILER vardır.

**** SPOILER ---- SPOILER ****

  Vietnam savaşının son günleri. Valley Forge üssünde terhisine sayılı gün kalan Steve'in gözünden hikayeyi izliyoruz. Steve Amerikan rüyasına inanan, ama ülkesinin Vietnam gibi yerlerde ne aradığını sorgulayan bir asker. Adının Steve olması bir tesadüf mü, yoksa Garth Ennis'in akıl oyunu mu bilemedim. Üssün komutanı Albay Ottman artık her şeyi umursamaktan vaz geçmiş, olayları akışına bırakmış biri. Yardımcısı Yüzbaşı Castle ise tam bir savaş aşığı. Öyle ki; üssü denetlemeye gelen ve denetleme sonrası kapatılması gerektiğine karar veren Generalin Vietnam keskin nişancıları tarafından öldürülmesine bile sebep olacak kadar aşık. Dört sayılık macera Vietnamlıların Valley Forge üssüne saldırması ve son direnişe kadar sürer.
   Hikayeyi Steve'in gözü ile izlesek bile, diğer yandan Yüzbaşı Castle'ın iç dünyası ve hasta ruhu da bize konuk oluyor. Castle kendi doğrularına o kadar hastalıklı bir şekilde bağlı ki, bu konuda insanları öldürmekten çekinmiyor. Ama asıl önemlisi, tıplı Thanos gibi ölüm ile arasında bir bağ var. Bu bağ son saldırı sırasında zirve yapıyor ve ikili arasında (bedeli ne olursa olsun) bir anlaşmaya kadar gidiyor.
   Garth Ennis, Frank Castle ve onun hastalıklı kişiliğini en iyi anlayan ve anlatan yazarların başında geliyor. Bu macerada da bize bunu açık ve net, ser bir dille anlatıyor. Punisher'a bu kadar yakışan bir yazar başka aklıma gelmiyor. Bu sebep bile kitabın alıp okunması için bir sebep. Su gibi okuyup bitecek bir kitap. Çizimler de çok iyi. Uzun bir aradan sonra keyifle okuduğum bir çizgi roman.

[KenParker]

Comic alemi arada bir konu sıkıntısı çekince veya kahramanını yüceltmek için kahramanını Vietnam'a gönderir. Yakında Mister No'nun comic versiyonu  satılmaya başlandığında onun bile Vietnam'a gittiğini göreceğiz. Hatta "No" adının kökenini bulacağız. Sıra gelmiş Punisher'a

Punisher Doğuyor'da adamımız bu sefer Vietnam'da savaşıyor. Bu sefer diyerek İnfazcılığının herhangi bir dönemi gibi söylemiş oldum ama aslında çizgi romanda Punisher'in kökenine, nasıl İnfazcı haline geldiğine dair yeni bir anlatı sunuyor. Herkesin bildiği gibi Frank Castle, karısı ve çocukları mafya tarafından öldürülünce gözünü kan bürümüş, her türlü suçluya karşı ölüm makinesi haline gelmişti. Bu çizgi romanda aslında öyle olmadığını, bu olaydan çok önce Vietnam'da pisikopatlaştığını söylüyor. Adamımız iç ses gibi görünen siyahla balonlanmış kısımlarda biriyle, belkide Azrail'le, anlaşma yapıyor. Punisher için köken uydurmaya gerek var mıydı? Bence hiç gerek yoktu. Ancak yazar böyle uygun görmüş ve dört kısa bölümü ustaca kotarmış. Hikayenin sonuna çabucak varılıyor. Zaten asıl kısımları toplasan seksen doksan sayfa anca çizim var. Genel olarak hoşuma gittiğini söyleyebilirim.

Yalnız hikaye teknik açıdan sorunlu görünüyor. Frank Castle FBI'da polislik yapmadan önce askerlik mesleğini yapmış olabilir. Ancak 1972 yılına gönderilmesi, o yılda yüzbaşı olması mümkün değil. Rütbeyi otuzlu yaşlarında alabileceğini düşünürsek adam şu anda tam 77 yaşında yapar. Yazar buradaki açmazı engellemek için olsa gerek 1972' de yirmi iki yaşında olduğunu söylüyor. Yirmi iki yaşında yüzbaşı... Pek mümkün değil. Öyle kabul etsek bile en iyi ihtimalle şu anda 69 yaşında ihtiyar bir adam var karşımızda. Punisher'i günümüzde çarpıştıran Comic alemine duyurulur.

Çizimler için harika diyemeyeceğim. Ancak hikayeyi iyi aktarıyor. Renklendirmenin tuzu biberi yerinde. Aklıma nedense Goran Parlov geldi.

[hennessy]

  Kitap biraz önce bitti. İlk izlenimim: OLMUŞ. Yazının sonrasında kitapla ilgili SPOILER vardır.

**** SPOILER ---- SPOILER ****

  Vietnam savaşının son günleri. Valley Forge üssünde terhisine sayılı gün kalan Steve'in gözünden hikayeyi izliyoruz. Steve Amerikan rüyasına inanan, ama ülkesinin Vietnam gibi yerlerde ne aradığını sorgulayan bir asker. Adının Steve olması bir tesadüf mü, yoksa Garth Ennis'in akıl oyunu mu bilemedim. Üssün komutanı Albay Ottman artık her şeyi umursamaktan vaz geçmiş, olayları akışına bırakmış biri. Yardımcısı Yüzbaşı Castle ise tam bir savaş aşığı. Öyle ki; üssü denetlemeye gelen ve denetleme sonrası kapatılması gerektiğine karar veren Generalin Vietnam keskin nişancıları tarafından öldürülmesine bile sebep olacak kadar aşık. Dört sayılık macera Vietnamlıların Valley Forge üssüne saldırması ve son direnişe kadar sürer.
   Hikayeyi Steve'in gözü ile izlesek bile, diğer yandan Yüzbaşı Castle'ın iç dünyası ve hasta ruhu da bize konuk oluyor. Castle kendi doğrularına o kadar hastalıklı bir şekilde bağlı ki, bu konuda insanları öldürmekten çekinmiyor. Ama asıl önemlisi, tıplı Thanos gibi ölüm ile arasında bir bağ var. Bu bağ son saldırı sırasında zirve yapıyor ve ikili arasında (bedeli ne olursa olsun) bir anlaşmaya kadar gidiyor.
   Garth Ennis, Frank Castle ve onun hastalıklı kişiliğini en iyi anlayan ve anlatan yazarların başında geliyor. Bu macerada da bize bunu açık ve net, ser bir dille anlatıyor. Punisher'a bu kadar yakışan bir yazar başka aklıma gelmiyor. Bu sebep bile kitabın alıp okunması için bir sebep. Su gibi okuyup bitecek bir kitap. Çizimler de çok iyi. Uzun bir aradan sonra keyifle okuduğum bir çizgi roman.

Benim duygularımı çok güzel ifade etmiş nefis bir hikaye idi.  KenParker katılıyorum yüzbaşı biraz abartılmış. Ama o dönem kahramanlarının çoğu Vietnam'a gidiyor zaten. Captan Amerika nasıl 2.dünya savaşşı sembolü ise Frank gibi adamlarında Vietnam da olması bence normal.

Adamın arızalı olduğu çok iyi anlatılmış. Hikayenin en sevdiğim sahnesi Frank'ın Generale Vietnam savaşının ne olduğunu gösterdiği sahnedir. General merdivenlerden çıkarak umursamadığı bu askerlerin nasıl öldüğünü görmüştür. Bence eleştirel olarak harika bir sahne idi.

[KenParker]

Aklıma neden Goran Parlov geliyor diyordum. Meğer o da Punsiher'i Vietnam'da çizmiş. Parlov'un çizimleri daha güzel tabi.

[Mrtekin]

Comic alemi arada bir konu sıkıntısı çekince veya kahramanını yüceltmek için kahramanını Vietnam'a gönderir. Yakında Mister No'nun comic versiyonu  satılmaya başlandığında onun bile Vietnam'a gittiğini göreceğiz. Hatta "No" adının kökenini bulacağız. Sıra gelmiş Punisher'a

Punisher Doğuyor'da adamımız bu sefer Vietnam'da savaşıyor. Bu sefer diyerek İnfazcılığının herhangi bir dönemi gibi söylemiş oldum ama aslında çizgi romanda Punisher'in kökenine, nasıl İnfazcı haline geldiğine dair yeni bir anlatı sunuyor. Herkesin bildiği gibi Frank Castle, karısı ve çocukları mafya tarafından öldürülünce gözünü kan bürümüş, her türlü suçluya karşı ölüm makinesi haline gelmişti. Bu çizgi romanda aslında öyle olmadığını, bu olaydan çok önce Vietnam'da pisikopatlaştığını söylüyor. Adamımız iç ses gibi görünen siyahla balonlanmış kısımlarda biriyle, belkide Azrail'le, anlaşma yapıyor. Punisher için köken uydurmaya gerek var mıydı? Bence hiç gerek yoktu. Ancak yazar böyle uygun görmüş ve dört kısa bölümü ustaca kotarmış. Hikayenin sonuna çabucak varılıyor. Zaten asıl kısımları toplasan seksen doksan sayfa anca çizim var. Genel olarak hoşuma gittiğini söyleyebilirim.

Yalnız hikaye teknik açıdan sorunlu görünüyor. Frank Castle FBI'da polislik yapmadan önce askerlik mesleğini yapmış olabilir. Ancak 1972 yılına gönderilmesi, o yılda yüzbaşı olması mümkün değil. Rütbeyi otuzlu yaşlarında alabileceğini düşünürsek adam şu anda tam 77 yaşında yapar. Yazar buradaki açmazı engellemek için olsa gerek 1972' de yirmi iki yaşında olduğunu söylüyor. Yirmi iki yaşında yüzbaşı... Pek mümkün değil. Öyle kabul etsek bile en iyi ihtimalle şu anda 69 yaşında ihtiyar bir adam var karşımızda. Punisher'i günümüzde çarpıştıran Comic alemine duyurulur.

Çizimler için harika diyemeyeceğim. Ancak hikayeyi iyi aktarıyor. Renklendirmenin tuzu biberi yerinde. Aklıma nedense Goran Parlov geldi.

Burada bir itirazım olacak sevgili Ken Parker. Frank Castle'ın başından beri Vietnam'da savaştığı bellidir. Yani karakter olarak ilk ortaya çıktığında da orada savaştığı ve madalyalı bir asker olduğu zaten bilinen bir gerçekti. Burada o yüzden kahramanı yüceltmek veya konu sıkıntısı çekilme durumu bence bulunmamakta.

Belirttiğiniz üzere; Garth Ennis, burada biraz "Uzun süre karanlığa bakarsan, karanlık da sana bakar." aforizmasından yola çıkarak, Frank'in nasıl karanlığa çekildiğine ilişkin bir orijin hikayesi anlatmayı daha uygun görmüş. Bence kendi tarzına uygun, gayet başarılı bir orijin hikayesi.

[seastar1000]

Comic alemi arada bir konu sıkıntısı çekince veya kahramanını yüceltmek için kahramanını Vietnam'a gönderir. Yakında Mister No'nun comic versiyonu  satılmaya başlandığında onun bile Vietnam'a gittiğini göreceğiz. Hatta "No" adının kökenini bulacağız. Sıra gelmiş Punisher'a

Punisher Doğuyor'da adamımız bu sefer Vietnam'da savaşıyor. Bu sefer diyerek İnfazcılığının herhangi bir dönemi gibi söylemiş oldum ama aslında çizgi romanda Punisher'in kökenine, nasıl İnfazcı haline geldiğine dair yeni bir anlatı sunuyor. Herkesin bildiği gibi Frank Castle, karısı ve çocukları mafya tarafından öldürülünce gözünü kan bürümüş, her türlü suçluya karşı ölüm makinesi haline gelmişti. Bu çizgi romanda aslında öyle olmadığını, bu olaydan çok önce Vietnam'da pisikopatlaştığını söylüyor. Adamımız iç ses gibi görünen siyahla balonlanmış kısımlarda biriyle, belkide Azrail'le, anlaşma yapıyor. Punisher için köken uydurmaya gerek var mıydı? Bence hiç gerek yoktu. Ancak yazar böyle uygun görmüş ve dört kısa bölümü ustaca kotarmış. Hikayenin sonuna çabucak varılıyor. Zaten asıl kısımları toplasan seksen doksan sayfa anca çizim var. Genel olarak hoşuma gittiğini söyleyebilirim.

Yalnız hikaye teknik açıdan sorunlu görünüyor. Frank Castle FBI'da polislik yapmadan önce askerlik mesleğini yapmış olabilir. Ancak 1972 yılına gönderilmesi, o yılda yüzbaşı olması mümkün değil. Rütbeyi otuzlu yaşlarında alabileceğini düşünürsek adam şu anda tam 77 yaşında yapar. Yazar buradaki açmazı engellemek için olsa gerek 1972' de yirmi iki yaşında olduğunu söylüyor. Yirmi iki yaşında yüzbaşı... Pek mümkün değil. Öyle kabul etsek bile en iyi ihtimalle şu anda 69 yaşında ihtiyar bir adam var karşımızda. Punisher'i günümüzde çarpıştıran Comic alemine duyurulur.

Çizimler için harika diyemeyeceğim. Ancak hikayeyi iyi aktarıyor. Renklendirmenin tuzu biberi yerinde. Aklıma nedense Goran Parlov geldi.

Ben çizgiroman da roman da hatta filmlerde mantık aramıyorum ama dizi uzayınca özelikle mantık aramasanda bazı şeyler oturmuyor neyapalım böyleymiş işte diyoruz
Birde kahramanlar nedense hep yüzbaşı oluyor çizgiroman karakterlerine bedava dağıtılıyor bu rütbe herhalde yüzbaşı tommiks yüzbaşı volkan gibi
Bu arada dergiyi daha alıp okuyamadım ama konu hakkında fikir belirttim

[dean]

Punisher Doğuyor'da adamımız bu sefer Vietnam'da savaşıyor. Bu sefer diyerek İnfazcılığının herhangi bir dönemi gibi söylemiş oldum ama aslında çizgi romanda Punisher'in kökenine, nasıl İnfazcı haline geldiğine dair yeni bir anlatı sunuyor. Herkesin bildiği gibi Frank Castle, karısı ve çocukları mafya tarafından öldürülünce gözünü kan bürümüş, her türlü suçluya karşı ölüm makinesi haline gelmişti. Bu çizgi romanda aslında öyle olmadığını, bu olaydan çok önce Vietnam'da pisikopatlaştığını söylüyor.

  Marvel ana sürekliliği Earth-616 olarak geçer. Punisher: Doğuyor cildinin geçtiği evren ise Earth-200111'dır. Yani Max evreni. O yüzden köken hikayelerinde farklılıklar görünmesi normaldir.

Yalnız hikaye teknik açıdan sorunlu görünüyor. Frank Castle FBI'da polislik yapmadan önce askerlik mesleğini yapmış olabilir. Ancak 1972 yılına gönderilmesi, o yılda yüzbaşı olması mümkün değil. Rütbeyi otuzlu yaşlarında alabileceğini düşünürsek adam şu anda tam 77 yaşında yapar. Yazar buradaki açmazı engellemek için olsa gerek 1972' de yirmi iki yaşında olduğunu söylüyor. Yirmi iki yaşında yüzbaşı... Pek mümkün değil. Öyle kabul etsek bile en iyi ihtimalle şu anda 69 yaşında ihtiyar bir adam var karşımızda. Punisher'i günümüzde çarpıştıran Comic alemine duyurulur.

  Marvel evreninde zaman bizim Dünyamızdan daha farklı işliyor. Marvel evreninin genel anlatısında ilk yayınlanan Fantastic Four'dan günümüze 12-13 yıl gibi bir süre geçti. Tarihi olaylar sabit dursa bile gerçek hayattaki gibi bir zamanlama yapılması mümkün değil. İş daha karışırsa zaten retcon gelir.