Frankofonlar

Başlatan rumar80, 03 Eylül, 2010, 14:59:51

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

rumar80

   Sevgili arkadaşlar.
   Burada yıllar önce çocuk dergilerinde okuduğumuz ve doyamadığımız frankofonları, Avrupa çizgiromanlarını tartışalım, görüş paylaşalım istedim. Hep fumetti ve comics olacak değil ya. Biraz da eski dünyadan eski dostlardan bahsedelim.
   Var mı başlamak isteyen?
   Sevgiler

hanac

Baslayayim.

Içimde yaradir; Umpah-Pah



"Sunu isterim, bunu isterim" basligina da yazmistim. bkz.

http://www.altinmadalyon.com/smf/index.php/topic,1132.0.html


tommikser

SIPRU
(Spirou et Fantasio)


Tiplemenin yaraticisi olan Fransiz çizer Rob(ert) Vel(ter) tarafindan ilk kez haftalik Spirou dergisinin 21 Nisan 1938 tarihli sayfalarinda yayinlanmak üzere tasarladigi Spirou/Sipru adli çizgiroman karakteri, ortaliktaki isleri yapmasi için genç bir hizmetli arayan Moustic Hotel'in yöneticisinin talebi üzerine ortaya çikmistir. Bu amaçla genç bir erkek çocugunun siluetinin taslagini hazirlarken olusan tesadüfi bir aksilik eseri eskizin üstüne su dökülmüs ve olan olmustur. Çizgi karakter canlanmistir, böylece altin sarisi iri dügmelerle süslü kirmizi kostümüyle Spirou ortaya çikmistir.

Sonraki yillarda tam anlamiyla bir fenomene dönüsecek olan Spirou karakteri, ilk maceralarinda yanindan ayrilmayan Spip isimli bir sincaba sahiptir. Ilk maceralar ilgi görmesine karsi rutin bir konu isleyisine hapsolmus gibidir, ancak yine de karikatürize çizgisine denk düsen mizahi ögeler oldukça eglendiricidir. Spirou çizgiromani yayina basladiktan yaklasik iki sene sonra bitme noktasina gelmistir, zira yaraticisi Rob Vel'in isgal altindaki Paris'den alinip baskici Nazi rejiminin bir uygulamasina maruz kalarak hapsedilmesi söz konusuydu. Gerçekten de tam bir sene boyunca Almanya'da hapis yatan çizer, ülkesine ve çalismalarina geri dönünceye degin ressam arkadasi Jijé seriyi onun adina çizmeye devam etmistir. 1943 yilindaysa Rob Vel, küçük otel usaginin maceralarinin telifini, yayinlandigi dergi olan Spirou'nun da sahibi olan Dupuis yayinlarina satar ve seriyi birakir. Böylece Jijé, Spirou karakterini yeniden ele almis, ve ilk olarak seriye hareket kazandirmak amaciyla, kendisiyle çok övünen ve duydugu herseye itiraz eden bir tipleme olan Fantasio'yu yaratmistir.
1946 yilinda 'Prefabrike Ev' isimli bölümle beraber Jijé, basliga ondan sonra 23 yildan fazla emek verecek ve varolan tüm karakterlere kalici özellikler kazandiracak olan André Franquin'e firçasini devretmistir. Franquin, 1950 yilindaki bir Spirou macerasinda hiç bitmeyen nutuklar çeken bir belediye baskaninin ve sürekli buluslar yapan garip ve çok zeki bir bilgin olan Champignac Kontu'nun yasadigi Champignac sehrini ve halkini seriye eklemistir. Bu birbirinden sevimli ve eglenceli karakterleriyle bu küçük kent daha sonraki sayisiz Spirou sayfasinda gözüküp, seriye dinamizm kazandiracaktir.

Çizgiromanin 1951 yilindaki 'Spirou veMirasçilar''adli bölümdeyse bu kez, hayali ülke Palombie'ye yolculuk ve gerçekte varolmayan bir hayvan olan Marsupilami'nin kesfi konu alinmistir. Daha sonra da kuzen Zantafio, sevimli Seccotine ve 1960'da da gelecegin dünyasi Zorglub'u yazar Greg'in isbirligiyle basligin karakterizasyonuna eklemistir. Franquin, ayrica senaryo için Rosy ve Greg'den, çizimlerde ise kendisine aistanlik yapmasi için Will, Roba ve Jidehem'den ara sira yardim almistir. 1969 yilinda Franquin yerini, karaktere daha farkli bir hava katacak olan Jean-Claude Fournier'e birakmistir. Onun on senelik çabalarindan sonra baslik ilginç bir gelismeye daha sahne olmus ve iki ayri ekip tarafindan maceralari hazirlanir olmustur.
Spirou çizgiromaninin geleneksel yapisini korumaya çalistiklari halde fazla ragbet görmeyen Raoul Cauvin ve Nic Broca ilk ekibi meydana getirirken, diger taraftan ise gelisen çaga ayak uydurmayi birinci amaçlari olarak saptayan Philippe Tome ve Janry'nin olusturdugu diger ikili de gündemdedir. Spirou ve Fantasio'nun maceralari günümüzde de devam etmekte olup, geçmiste yaratilan karakterlerden vazgeçilmeden ve sürekli yenileri eklenerek zenginlesmektedir. Sadece Franquin'in yarattigi ve 1988 yilindan itibaren kendi özel basligi ve albümleriyle bagimsiz maceralar yasayacak olan Marsupilami istisnai bir durum teskil etmektedir.
Spirou ve Fantasio'nun maceralari ülkemizde de özel albüm maceralari halinde yayinlanmistir. Ilk kez Bilge Sakrak tarafindan 1959 yilinda ve sekiz sene sonra, 1967 yili sonunda kendi adina çikarilan küçük boy bir seride gözükmüstür. Bunlari ilk sayisi 9 Mart 1971 tarihinde küçük boy haftalik fasikül olarak basilan bir diger Sipru serisi izlemis, ertesi yil Silliler Yayinevi'nden cildi bir baska serisi de kervana katilmistir. 1973 yilinda ise Dogan Kardes dergisinde Sipru adiyla çikmis ve daha sonraki yillarda sayisiz dergide dolgu çizgiromani olarak yayinlanmistir. Ancak Sipru'yu orijinaline sadik kalarak yayinlayanlar haricinde, ilk kez kendi basligina sahip bir dergi olarak Alfa Yayinlari tarafindan 1980 yili basinda basilmistir. Bu dergi çok uzun ömürlü olmamakla birlikte 1990'larin ortasinda Milliyet Gazetesi tarafindan bazi Sipru maceralari büyük ve küçük boylar halinde saman kagida basili olarak ilave formatinda okuyucuya sunulmustur.
Ancak 1994 yilinda Inkilâp Yayinlari tarafindan basilmaya baslanan maceralar, kaligrafilerini Ferdi Sayisman'in yaptigi ve Tome ile Janry tarafindan hazirlanmis albümler Türkiye'de yayinlanan en gözde en kaliteli Sipru baskilari olmustur.

rumar80

   Çok kimse sevmez, hatta sözünü de etmez ama benim ilk göz ağrılarımdan olan (Avrupa çizimleri için) Bruno Brazil'den bahsetmek isterim. 1969 1995 yılları arasında toplam 11 cildi yayınlanan bizde de Yaman Çocuk dergisinde 4 macerası yayınlanan bu diziyi çok sevmiştim. Daha gerçekçi ve biraz sert yapısı ile beğendiğim bu diziyi gerçekten özledim.
   Sevgiler

MAGICO70

Bende yaman çocuk milliyet ve tercüman çocuk da yayinlanmis eski frankofonlari çok severim. Özellilke su ana yayinlamakta olan Thorgal ,Luc orient  (yaman vetercüman çocuk), Bob Morane (yaman ve milliyet çocuk), budy Longway (yaman ve tercüman çocuk ), storm (bulvar gazetesinde kaptan erok adiyla yayinlanmisti.) MAC COY  (milliyet çocuk ) aklima gelen sevdigim çizgiromanlardan.Bunlarin  albüm formatinda yayinlanmasini isterdim.Keske bir yayinevi çiksada bu  frankofonlari  yayinlasa

tommikser

Sipruya bayiliyordum.Birde Rahan vardi.Çizgi filmini izledigim bayildigim.Ama onunda varmis çr si acaip merak ediyorum.Nasil acaba çok begeniyorlar ama...

rumar80

   Tounga'yı da unutmayalım. Ya da demir yumruklu adam Bernard Prince'i.
  Albüm formatlarında çiksa diyeceğim ama Blueberry sonrası zor herhalde  :-[

hanac

Alıntı yapılan: rumar80 - 03 Eylül, 2010, 22:56:06
Tounga'yi da unutmayalim.

Biraz bilgi verebilir misin ?

Daha önce hiç duymadim.

hanac

Arkadaslar,

Geçen yil asagidaki baslikta Kaptan Erok (Storm) ve Luk Orient muhabbeti yapmistik.

http://www.altinmadalyon.com/smf/index.php/topic,1030.0.html

V


    1964-66 yillari arasinda ülkemizde yayinlanan ve 122 sayi süren Zip Zip dergisinde bir çok frankafon yayinlanmistir.
Vensan Larse(As Futbolcu),Ric Houchet(Yaman Gazeteci Rik),Acar Jack'in Maceralari,Üç Kafadarlar,Dan Cooper,Michel Vaillant vs..
Dergi bastan sona renkli TinTin frankafonlari ile doludur.Zip Zip'ta yayinlanan bazi frankafonlar(ayni maceralar) ileriki yillarda
Tercüman çocuk ve Milliyet Çocuk dergilerinde de yayinlanmislardir.Frankafona agirlik veren bir baska çocuk dergisi de
Yaman'dir.Luc Orient,Bob Morane,Bruno Brazil vs. derginin baslica frankafonlari olmuslardir.Ileriki yillarda özellikle Tercüman Çocuk frankafonlara agirlik vermistir.Bernard Prince,Valerian,Asteriks,Tunga,Luc orient,Buddy Longvay,Thorgal,Aria,Dani Futuro,Koranten,Ugaki,Sak Sak Bill(Chick Bill) vs. yillar içerisinde bu mükemmel dergide yer bulmuslardir.Benim gibi çocuklugu 80'li yillara denk gelen sansli kusak buçocuk degilerini okumus ve biriktirmislerdir.Hatta su aralar tekrardan Zip Zip ve Tercüman Çocuk arsivine dalmis durumdayim. ;D







   
"İstemem,eksik olsun.."

darkwood

Umpah-Pah
Alıntı yapılan: hanac - 03 Eylül, 2010, 15:14:08
Baslayayim. Içimde yaradir; Umpah-Pah



"Sunu isterim, bunu isterim" basligina da yazmistim. bkz.

http://www.altinmadalyon.com/smf/index.php/topic,1132.0.html

Dostum bu çizgiromani Bulvar gezetesinden yillar önce okuyup çok begenmistim, bulursan banada haber et..  Veya bilgisi olan arkadaslarimizda bilgi verirse çok memnun olurum..  ;)

Darkwood Sakinleri..

rumar80

   Tounga Tercüman Çocukta yayınlanmış bir çizgi romandı.
    İlkel çağlarda geçmekteydi. Tam detayı şu an veremeyecegim ama evdeki Tercüman Çocuklara bakınca yazarım.
   Sevgiler.

V


Bugün Milliyet Çocuk'un Agustos 1982 tarihli "Özel Sayi"sini okudum.Bu özel sayida,Bernard Prince'nin
"Alev Çölü" isimli macerasi ,tam macera(42 sayfa)olarak derginin bu özel sayisinda yer almis.Milliyet Çocuk'un
ayni sene içerisinde çikan ve içerilerinde "Cimcime",Red Kit, ve Tarzan''in tam maceralarinin yer aldigi baska özel sayilari da
mevcut..
"İstemem,eksik olsun.."

tommikser

Evet o zaman bu soruyu bilen herkese soruyorum.Sizce yeni nesil frankofonlardan hangisi yayınlanmalı.Siz olsanız hangisini seçerdiniz.Mesala Okko ve Blaksad süperdi.Bunun gibi muhteşem hangi eserleri dilimize kazandırmak hoşunuza giderdi?

peyami

Güneş bey yayınlanmasını isteyeceğim, ya da yayınlanması gereken o kadar çok BD (Frankofon çizgiromanı) var ki uzun uzun yazmak gerekir, yılların ihmali sözkonusu. Burada kuru kuru isim listelemek de hem beni hem okuyanı sıkar diye tahmin ediyorum. Ama ilk aklıma gelenlerden birisini söyleyeyim size: Jean-Michel Gibrat'ın "Le Vol du Corbeau" isimli iki albümlük Dupuis yayınevinden çıkmış nefis bir eseri vardır. İkinci dünya savaşında işgal altındaki Fransa'da geçen bir hikaye anlatılır. Bence olağanüstüdür. Senaryosuyla ve çizimleriyle tekrar tekrar okutur kendini bana. Hatta aşık eder. Sözgelimi çocukluğunda bu ve bunun gibi çizgiromanları okuyarak yetişen bir Türk çizgiromancısı büyüyüp İstanbul'un işgaliyle ilgili bir ÇR'a başladığında, ortaya koyacağı eserin kalitesi de buna göre olacak, günümüzde gözlemlediğim bazı ucuz yollara başvurma olasılığı azalacaktır.

Gerçekçi olursak mevcut yayıncı politikaları ve Türk okuyucu profilini düşündüğümde çoğunun  satılmayacaklarını tahmin ediyorum. Ama tanıtım dediğimiz sürece gereken önemin "gerektiği şekilde" verilmesiyle (klasik tanıtım faaliyetleri yerine şahsen kafamdaki daha farklı ve modern yöntemler kullanılırsa), tatmin edici rakamlara ulaşma olasılığı olabilir. Ancak riskli olduğu kesin. Zaten kolay olsaydı bunca yıldır sadece Çocuk dergilerinde yayınlanmış BD'leri bilen bir kitle olarak kalmazdık. İşin doğrusu bana treni kaçırdık gibi geliyor çünkü Fransızlar televizyon öncesinde okuma alışkanlığı edinmiş toplumlardan birisi. Bu TV-sinema-bilgisayar oyunu bombardımanı altında  bu alışkanlığı bu saatten sonra kazanabilir miyiz, bilemiyorum.

Neyse uzun lafın kısası ben "Le Vol du Corbeau" demiş olayım ve sizlerle kapağını ve bir sayfasını paylaşayım.