Çizgi romanda yaratim sorunsali ve çikis yollari

[tommikser]

                     Bayram dönüsü herkese merhaba .Simdi uzun zamandir yazamiyorum ve pek fazla okumayada vaktim olmadi ama genede araya kaydirdiklarim olmadi degil.Kafamda ki sert bir konuyla bayram sonrasina geçis yapalim.
                     Bu konu nereden çikmis diyeceksiniz ama sanirim okudugunuzda sizde benim gibi konuya farkli bir bakis açisi getireceksinizdir.Okudugum ve beni bu konuyu yazmaya iten bir çizgiromandan baslayalim.Planet Hulk:
                     Sanirim sanatta en önemli sorun tasarim veya yaratim dedigimiz olguyla basliyor.Zaten edebiyat,moda vb sanatlarin en zor kismi yaratim ve tasarim asamasidir.Yillar önce girdigim güzel sanatlar sinavinda yaraticiligin ne kadar önemli oldugunu o zaman anlamistim.Bir sinavla ilgili oldukça çarpici bir öykü anlatilmisti.Sinav su sekilde gerçeklemsmis.Sinavda yazili bir kompozisyonu resmetmeleri istenmis.Konu su:bir çiftlik var.Çiftçi elindeki yemleri tavuklara vermekte.Bütün tavuklar onun etrafinda toplasmis.Çiflik oldukça güzel.Bu komposizyonu resmedin.Iste bu kadar kolay.Fakat sanatta istenen birsey var:Farkli olun!Herkes ayni seyi çizmis.Metinde ne denildiyse o.Yalniz  biri gerçekten yaratim sorununu asmis ve birinci olmus.Su sekilde çizmis;Osmanli hareminde cariyeler ve cariyelere yemek veren zenci efendi.Nasil ama degil mi?Haremi çiftlige,tavuklari cariyeye ve çiftçiyi de harem agasiyla özdeslestirmek gerçekten büyük bir tasarim olayi.
                        Sorunumuza okudugum ve nedense rahatsiz eden Hulk cephesinden ele almak istiyorum.Okurken nedense Spartaküs öyküsünün bu kadar araklanmasi beni sikti.Baktigimiz da öyküde bir sekilde dünyadan yollanan bir canavar var ki dönemin kölelerine canavar ve hayvan gibi bakildigi bilinir.Öykü Spartaküs'ün öyküsüyle paralel gider.Ilk önce köle durumuna düser ve damgalanir.Kurtulmak istemesine karsin bu durumdan Hulk kurtulamaz.Zaman içinde öldürmeyi sever ve tezahuratlar onu da etkiler.Özgür olmayi oda ister.Özgürlügü bir dostu tarafindan ona verilir:Silver Surfer.Bu arada kisa bir ara vererek sunu saçma buldugumu düsünüyorum.Kozmik güçleri olan gümüsden bir derisi olan Surfer'i nasil ele geçirdiler anlayamadim.Onun derisinin altinada ulasilarak elegeçirilecegini ögrenmis olduk.Hem madem o disk o kadar kolay yok ediliyor neden Mike veya baska biri digerininkini kirmaz anlamam.Neyse.Spartaküs araklamasi devam eder.Özgür olan Hulk isyan lideri olur.Bunu istemez ama nedense birakmazda.Yüce krala karsi çikar.Öyünün sonunu daha okuyamadik ama Spartaküsü bilenler görecektir ki son gene ayni olacaktir.Tam benzemesede o sona yaklasilacagi kesin gibi.
                       Iste rahatsiz oldugum nokta su:bir konunun edebi açidan yeniden ele alinmasi sikinti olmaya bilir.Ama bu bir sikintiyi gösterir.Yazinsal anlamda bir sorun var demektir.Hulk'i yazan güçlü kadrolar sanildigi kadar güçlü degil demektir.Yeni bir yaratim asamasinda olmayinca dizinin zaman içinde bir buhran geçirecegi asikardir.Genelde de böyle olur.Satis o öykü bittikten sonra hemen düser.Okuyucunun demek istedigi ben edebi gücü fazla olan bir metin ariyorumdur.Bu bittigi anda dizide sikinti dogar.Mesala Sandman öykülerinin bu handikapa girmemelerinin nedeninin yaratim sürecinin iyi olmasindan kaynaklanir.Watchmende bu konuda iyi bir örnek olarak karsimiza çikar.
                      Simdi rahatsizligimin derinligine indigimizde kendimizinde ayni handikapla bogusuluyor olmasi.Edebiyatta da sanatta da moda da karsimiza çikan sorun çizgiromanda da karsimiza çkmakta.Yaratim sorunu.Çizgiromanlarimiza baktigimizda hep tarihi figürlerin oldugu görülecektir.Türk çizgiromani nedense bu sarmaldan kurtulamamis görünmekte.Çok iyi bir bilimgurgusu olmayan,korku edebiyati gelisemeyen bir durumdayiz.Etrafimizi Karaogla'lar Tarkan'lar kusatmis durumda.Hadi diyelim ki tamam biz bunlari yapiyoruz.Bunlari da yapamamaktayiz.Yeni öyküler gelmemekte veya gelse de birbirinin araklamasi durumuna düsmekte.Son 30 yila baktgimizda basarisiz oldugumuzu düsünüyorum.Ayni kahramanlarin 3- macerasi tekrar tekrar basilmakta ve nedense bu bizi tatmin etmekte.Bu yaratimda ne kadar aciz oldugumuzun göstergesi.Sertbest olarak birseyler çikmaya çalissa da bunlarin da basarisiz oldugu görülmekte.
                      Sonuç olarak yaratamayan ve geçmiste yarattigini tüketen ve zamanla kendi sarmalini yaratan çizgiroman piyasasi oldukça daralmis ve yalnizlasmis durumda.Dünya geneline baktigimizda da ayini sorun göze çarpmaktadir.Amerika ve Italya'ya bakildiginda satislarin azalmasinin yaratimsal olarak sikismasindan kaynaklanmakta oldugu göze çarpmakta.Bonelli bunu için farkli tarzlari hizla denemekte ve kazanmakta oldugu görülmekte.Amerikada bu sonundan kurtulmak istiyor fakat onlarin sikisikliktan hemen çikmasi kisa vadede zor görülüyor.600 sayilik yayinlari degistirmek oldukça güç.Örümcek Adam da geriye dönülme çalismalarinin ve yeni yaratim süreçlerinin baslama çalismalarinin ne kadar sikintili oldugu açikça görülmekte.Bize bakildiginda her serde bir hayir vardir düsturuyla,su ana kadar yaratmayan çizgiroman piyasamizinin yetenekli yazar ve çizerlerle yani bastan ayaga kalkmasi gerekmektedir.Güzel seyler görmemiz oldukça yakin olabilir.Burada 1001 Romanin çikarmayi düsündügü derginin ve Hipnoz dergisinin yapisini degistirerek bizden degerler yaratma ve tasarlama çalismasina girmesi gerekmektedir.Rodeo'nun çikardigi Totem önümüz de güzel bir örnek olarak durmakta.Sözlerimi su sekilde baglamak isterim.Güçlü olan hayal gücümüzü çalstirma vakti gelmis vede geçmektedir.
Günes

[alan ford]

  Sanatin her dalinda bu tip yeniden yazimlar,yaratimlar var. Sorun bir eseri yeniden yazarken,uyarlarken yeni bir sey söyleyip söyleyemediginiz. Eger yeni hiç bir sey söyleyemiyorsaniz Spartaküs'ün yerine Hulk'u koymanin da hiç bir anlami yok.(macerayi okumadigim için sadece Günes'in yazdiklari üzerine söylüyorum.) Ama düzenli periyotlarla yayimlanan çizgi romanlardan sürekli yeni bir seyler söylemesini beklemek, Amerika'dan dünya barisina katki beklemek gibi bir sey. Olur ama nasil olur.
Peki bu sorun nasil çözülür. Öncelikle çok sevdigimiz bu kahramanlarin adam gibi yasayip ölmesine izin vererek. Ölmezlerse, aylik mesaiyi tamamlamak için çalakalem senaryolarla arzi endam ediyorlar. Tüketim toplumu sagolsun satiyorlar da. Ölseler zaten bu sefer okurlar ayaklaniyor ve senaristler sagolsun ,ölüme bile çare bulunuyor. Öncelikle adamlari mezarlarinda rahat birakalim. Hugo Pratt bu konudaki idolümdür. Artik bu çagda söyleyecek bir seyi kalmadi diyerek Corto'ya kisacik bir ömür biçmistir. ( Ki daha çok söyleyecek seyi vardi).
  Benim asil canimi sikan çizgi romandan sinemaya tesrif eden kahramanlar. Bu konuda yönetmenlere kota uygulanmasi taraftariyim. En az iki tane orijinal senaryolu, adam akilli film çekmeden çizgi roman uyarlamasi film çekmesi yasaklansin. Hele ki klip yönetmenliginden geliyorsa bu rakam 5 olsun. Hayati boyunca da en fazla 3 çizgi roman uyarlamasi film çekebilsin.

[hanac]

Simdi filimlere diyelim ki deginirsem, bu anlamda benim gercekten  cok hosuma giden Star Trek dizisidir ki cizgi romani da vardir,

Star Trek çizgi romanı Türkiye'de de yayınlanmaya başladı (Yıllar önce zaten yayınlanmıştı)

http://altinmadalyon.com/altin/index.php/topic,11704.0.html

[alan ford]

  " Dünün hayatı bugün tekrarlanır ."
Sümer Atasözü , MÖ 2. binyıl başları

  "Söylenenler hep tekrar , söylenenler hep önceden söylenmiş."
Eski Mısır Şiiri , MÖ 2. binyıl başları

  " Önce ne olduysa , yine olacak . Önce ne yapıldıysa , yine yapılacak. Güneşin altında yeni bir şey yok. Var mı kimsenin 'Bak bu yeni' diyebileceği bir şey ? Her şey çoktan , bizden yıllar önce de vardı. Geçmiş kuşaklar anımsamıyor, gelecek kuşaklar da kendilerinden sonra gelenlerce anımsanmayacak ." 
Kitabı Mukaddes , Vaiz 1:9 , MÖ 3. yüzyıl

  " Şimdi söylenen hiç bir şey daha önce söylenmemiş değildir "
Terentius , Haremağası , MÖ 161

   "Kahrolsun bizim sözlerimizi bizden önce söylemiş olanlar. "
Aelius Donatus , MS 4. yüzyıl
 

[kalidor]

Eskiden bu forumda böyle uzun iletilerle neler tartışılıyormuş, vay be 

[kalidor]

  " Dünün hayatı bugün tekrarlanır ."
Sümer Atasözü , MÖ 2. binyıl başları

  "Söylenenler hep tekrar , söylenenler hep önceden söylenmiş."
Eski Mısır Şiiri , MÖ 2. binyıl başları

  " Önce ne olduysa , yine olacak . Önce ne yapıldıysa , yine yapılacak. Güneşin altında yeni bir şey yok. Var mı kimsenin 'Bak bu yeni' diyebileceği bir şey ? Her şey çoktan , bizden yıllar önce de vardı. Geçmiş kuşaklar anımsamıyor, gelecek kuşaklar da kendilerinden sonra gelenlerce anımsanmayacak ." 
Kitabı Mukaddes , Vaiz 1:9 , MÖ 3. yüzyıl

  " Şimdi söylenen hiç bir şey daha önce söylenmemiş değildir "
Terentius , Haremağası , MÖ 161

   "Kahrolsun bizim sözlerimizi bizden önce söylemiş olanlar. "
Aelius Donatus , MS 4. yüzyıl

Bu müthiş özdeyişler için Alan Ford'a ayriyeten teşekkürler

[pizagor]

Eskiden bu forumda böyle uzun iletilerle neler tartışılıyormuş, vay be 

Belki biraz kendimizi tükettik, belki biraz da forumun o meşhur çökmesinden sonra yıldık. Ama sebebi ne olursa olsun yaratım sorunsalının bizde de yaşandığı bariz!

[NIC]

Belki biraz kendimizi tükettik, belki biraz da forumun o meşhur çökmesinden sonra yıldık. Ama sebebi ne olursa olsun yaratım sorunsalının bizde de yaşandığı bariz!

Bu sadece forum yada yaratim sorunsalı özelinde değil tüm ülkecek yaşadığımız bir sendrom herkeste bir tükenmişlik bir güvensizlik hâli mevcut.Siyasal kesim rengini aldı götürdü ülkenin isli gri oldu hayatlarimiz