Tex Süper Cilt - Oğlak

[deniz240]

Sanırım Tex Super Ciltler klasikleri içeriyor ama yanıladabilirim.

[ferzan]

    Teks Süper Cilt serisi, Oğlak 'ın 204 sayılık fasikül serisini kapsıyor (orijinal 401. sayıdan başlıyor bu seri) ve bu 204 fasikül, her cilde 4 fasikül gelecek şekilde toplamda 51 adet süper cilde tekabül ediyor...Aynı şekilde 168 fasikül Altın Seri de cilt olarak 42 adede (her cilt 4 fasikülden) tekabül ediyor...Aşağıda orijinal sayı numaralarıyla alt alta listeleyeyim, kafa karışıklığı olmasın...

    Teks Oğlak Aylık Fasikül Serisi 1-204 arası (orijinal 401-604 arası) = Süper Cilt 1-51 arası
    Teks Oğlak Altın Seri Fasikül Serisi 1-168 arası (orijinal 1-168) = Altın Seri Cilt 1-42 arası

    Çizgi Düşler, yeni ve klasik serilerde Oğlak 'ın kaldığı yerden devam etti ikili fasiküllü ciltler halinde...Yeni seri güncel sayılabilecek maceralar, klasik seri de eski maceralar...Klasik seri, bir gün Oğlak 'ın başladığı 1 numaralı fasiküle, yani Süper Cilt 1 'e de yetişecek inşallah...Böylece külliyat tamamlanacak...

    Oğlak 'ın Efsanevi Maceralar serisinde ise karma birkaç eski Teks serüveni ile Maxi 'ler yer alıyor...Çizgi Düşler yine bu Maxi 'lerden devam etti...Aynı şekilde Oğlak Dev Albümler 'in de devamını getirmeye devam ediyor...Almanak 'lar ise tamamen Lal 'de...Daha evvel 1001 Roman 'ın kaldığı yerden devraldı...

[Dr.ArAmAS]

    Teks Süper Cilt serisi, Oğlak 'ın 204 sayılık fasikül serisini kapsıyor (orijinal 401. sayıdan başlıyor bu seri) ve bu 204 fasikül, her cilde 4 fasikül gelecek şekilde toplamda 51 adet süper cilde tekabül ediyor...Aynı şekilde 168 fasikül Altın Seri de cilt olarak 42 adede (her cilt 4 fasikülden) tekabül ediyor...Aşağıda orijinal sayı numaralarıyla alt alta listeleyeyim, kafa karışıklığı olmasın...

    Teks Oğlak Aylık Fasikül Serisi 1-204 arası (orijinal 401-604 arası) = Süper Cilt 1-51 arası
    Teks Oğlak Altın Seri Fasikül Serisi 1-168 arası (orijinal 1-168) = Altın Seri Cilt 1-42 arası

    Çizgi Düşler, yeni ve klasik serilerde Oğlak 'ın kaldığı yerden devam etti ikili fasiküllü ciltler halinde...Yeni seri güncel sayılabilecek maceralar, klasik seri de eski maceralar...Klasik seri, bir gün Oğlak 'ın başladığı 1 numaralı fasiküle, yani Süper Cilt 1 'e de yetişecek inşallah...Böylece külliyat tamamlanacak...

    Oğlak 'ın Efsanevi Maceralar serisinde ise karma birkaç eski Teks serüveni ile Maxi 'ler yer alıyor...Çizgi Düşler yine bu Maxi 'lerden devam etti...Aynı şekilde Oğlak Dev Albümler 'in de devamını getirmeye devam ediyor...Almanak 'lar ise tamamen Lal 'de...Daha evvel 1001 Roman 'ın kaldığı yerden devraldı...

diğer arkadaşlara da teşekkürler...
ama sevgili ferzan sana özellikle teşekkür ederim..çok iyi bir açıklama olmuş.kafa karışıklığı diye bir şey kalmadı...

[memospinoz]

Şöyle güncelleyelim:

Tex Almanak 1-4 1001 Kitap (1: 1994-1995-1996; 2: 1997-1998-1999; 3: 2000-2001-2002; 4: 2003-2004-2005)
Tex Almanak 1-4 Lal Kitap (1: 2006-2007-2008; 2: 2009,2010,2011; 3: 2012-2013-2014; 4: 2015)

Tex Altın Seri 1-168 Oğlak veya Tex Altın Seri Cilt Oğlak 1-42
Tex Klasik 1-35 Çizgi Düşler

Tex Aylık Seri 1-204 Oğlak veya Tex Süper Cilt Oğlak 1-51
Tex Aylık 1-33 Çizgi Düşler

Tex Renkli 1-4 Çizgi Düşler

Tex Efsanevi Maceraları 1-11 Oğlak (Cilt 1: 7(kısa bir özet)-104-105-106-190-191; Cilt 2: 141-142-143-144-145; Cilt 3:91-108-109-121-122-123-124; Cilt 4:Maxi 1-2; Cilt 5: Maxi 3-4; Cilt 6: Maxi 5-6; Cilt 7: Maxi 7-8; Cilt 8: Maxi 9-10; Cilt 9: Renkli 100-200-300; Cilt 10: Maxi 11-12; Cilt 11: Maxi 13-14)
Tex Maxi 1-5 Çizgi Düşler

Tex Özel Albüm 1-24 Oğlak
Tex Dev Albüm 1-7 (25-31) Çizgi Düşler

[Dr.ArAmAS]

Şöyle güncelleyelim:

Tex Almanak 1-4 1001 Kitap (1: 1994-1995-1996; 2: 1997-1998-1999; 3: 2000-2001-2002; 4: 2003-2004-2005)
Tex Almanak 1-4 Lal Kitap (1: 2006-2007-2008; 2: 2009,2010,2011; 3: 2012-2013-2014; 4: 2015)

Tex Altın Seri 1-168 Oğlak veya Tex Altın Seri Cilt Oğlak 1-42
Tex Klasik 1-34 Çizgi Düşler

Tex Aylık Seri 1-204 Oğlak veya Tex Süper Cilt Oğlak 1-51
Tex Aylık 1-33 Çizgi Düşler

Tex Renkli 1-4 Çizgi Düşler

Tex Efsanevi Maceraları 1-11 Oğlak (Cilt 1: 7(kısa bir özet)-104-105-106-190-191; Cilt 2: 141-142-143-144-145; Cilt 3:91-108-109-121-122-123-124; Cilt 4:Maxi 1-2; Cilt 5: Maxi 3-4; Cilt 6: Maxi 5-6; Cilt 7: Maxi 7-8; Cilt 8: Maxi 9-10; Cilt 9: Renkli 100-200-300; Cilt 10: Maxi 11-12; Cilt 11: Maxi 13-14)
Tex Maxi 1-5 Çizgi Düşler

Tex Özel Albüm 1-24 Oğlak
Tex Dev Albüm 1-7 (25-31) Çizgi Düşler

iyi ki varsınız altın madalyon ailesi...varolun

[ferzan]

    Bu pazar de çift macera okumak suretiyle dört fasikül daha eksiltmiş olduk...Dolaylı olarak da bir tam cilt daha geride kalmış oldu...Önümüzdeki iki pazar Teks okumaya fırsatım olmayacağı için, az biraz stok yapmış oldum geçtiğimiz haftayla beraber...

    ''Suç Belgesi''  /  ''Askeri Mahkeme''
    Yazan : Claudio Nizzi / Çizen : Andrea Venturi
    Orijinal Sayı : 548 - 549
    Oğlak Fasikül : 148 - 149
    Oğlak Süper Cilt : 37 - 38



    Defiance Kalesi 'nde tören kıtası denetimi yapılmaktadır...General Leland, askerine selam verip resmi geçit provası yaptığı sırada kalenin resmi ve kadrolu rehberlerinden Santos isimli genç bir yerli, tüm kalenin ve tören kıtasının önünde General Leland 'ı vurur ve arkadaşları tarafından kıskıvrak yakalanmak suretiyle etkisiz hale getirilir...Ordu için beklenmedik bir aleni cinayet ve dahası skandaldır...

    Birkaç gün sonra Navajo rezervinde oyalanmakta olan Teks ve avanesine Defiance Kalesi 'nden bir haberci gelir ve durumu anlatır...Zira Santos, Teks 'in köyündendir ve askeri mahkemeye çıkarılıp idamla yargılanacaktır...Mahkemenin kararını ve Santos 'un kurşuna dizilmesini önleyemeyeceğini bildiği halde Teks, Santos ile görüşmek ve mahlkemede ayrıca birkaç çift söz etmek istemektedir...

    Teks ile Tiger, Santos 'un küçüklüğünü bilmektedirler ama Carson ile Kit, bu genç yerliyi tanımamaktadırlar...Kaleye olan yolculukları boyunca Teks, yıllar evvel cereyan etmiş bazı olayları ; geçmişte bir tesadüf sonucu karşılaştığı ve hayatını kurtardığı Apaçi savaşçısı Natay 'ın hikayesini ve bu hikayenin General Leland cinayeti ile ne alakası olduğunu anlatacaktır...

    Nizzi 'den ortalama Teks serüvenleri okumaya alıştığımdan beklentimi düşük tutmuştum ama Nizzi 'nin arada sırada yazdığı kalburüstü güzel öykülerden biri olduğunu anlayınca keyfim yerine geldi...Gerçekçi, abartısız ve hüzün dolu bir hikayeydi...Bu defa kendi kabilesinden bir genci kurtaramayacağını bile bile, sadece gerçeğin daha iyi anlaşılması için taban tepen bir Teks görmüş olduk...Büyülü Rüzgar 'dan aşina olduğumuz Andrea Venturi 'nin akıcı ve nitelikli çizgileriyle de bu güzel macera taçlanmış olmuş...

    -------------------------------

    ''Redville Treni''  /  ''Kapalı Yol''
    Yazan : Claudio Nizzi / Çizen : Jose Ortiz
    Orijinal Sayı : 550 - 551
    Oğlak Fasikül : 150 - 151
    Oğlak Süper Cilt : 39



    Toy bir delikanlıyken yakın arkadaşı Ayı Pençesi ile beyazların kasabasını merakla dolaşan Kızıl Puma, kasabanın barında bar sahibi ve birkaç serseri tarafından alaya alınıp sarhoş edilir...Kasabalı, alkole alışkın olmayan bu tüyü bitmemiş iki Komançi yeniyetmesini madara ettikten sonra kendi atlarına bağlayıp bozkır boyunca sürüklenmelerini izlerler...Bir uçurumun kenarında atlar yorulup durdukları vakit halen takibi bırakmayan kasabalılar tarafından bir de uçuruma yuvarlanırlar...Kasablı, bu iki vahşiyle iyi eğlenmiştir ve artık eve dönme zamanıdır...

    Gece yarısına doğru Kızıl Puma, yara bere ve kanlar içerisinde kendine gelir...Bir bacağının kırılmış olduğunu farkeder ama kendisiyle birlikte yarın dibinde cansız yatan Ayı Pençesi 'nin öldüğünü farkedince asıl darbeyi yer...Arkadaşının ölüsünü kırık bacağına rağmen güçlükle başıboş gezen atına yükler ve köyüne geri döner...Arkadaşının ölüsü üzerine intikam alacağına yemin etmiştir...

    On dört sene kadar sonra, Komançi rezervine yakın çiftliklerde peş peşe katliamlar yapılır...Bölgeden geçerken tesadüfen rastladıkları yaralı bir silah kaçakçısından rezervden kaçan 60-70 kadar ateşli Komançi 'nin varlığından haberdar olan Teks, çok geçmeden başlarında Topal Puma diye bilinen bir savaşçının yer aldığını, civar kasabalara doğru ilerlediklerini ve dahası Kızıl Puma iken sakat kalan bacağı dolayısıyla Topal Puma adını alan çete liderinin hikayesinden haberdar olur...Şimdi bölgedeki askeri devriyelerin de yardımıyla Topal Puma ve çetesi yetişmeden civar kasabaları tahliye etmeleri gerekmektedir...

    Nizzi, bu kez tam beklediğim gibi bir macera kaleme almış...Gayet bilindik, fazla bir numarası olmayan ve okurken yer yer sıkan klasik bir intikam hikayesi...Ortiz 'in çizgileri sayesinde kuru kuru gitmemiş oldu...Çok vasat bir öykü değildi ama unutulmazlarım arasına girmeyeceği de bir gerçek...Alelade, bilindik ve fazla şaşırtmayan ortalama bir tekrar ama Teks kalitesiyle verilmiş bir tekrar...

[ferzan]

    Dün, Süper Cilt 41 'in tamamını okumak suretiyle pazar western kotamı memnuniyetle doldurdum...2014 yılında okumuş olduğum bu cildi kronolojik okumalar dolayısıyla sırası geldiği için yeniden okudum ve hiçbir şey hatırlamadığımdan ilk kez okuyormuş gibi oldum...





    Orijinal 161, 162, 163 ve 164. sayılara tekabül eden ve iki adet tam macerayı barındıran bu ciltteki maceralar sırasıyla;

    #161 ''Kirli Para''
    #162 ''Sandy Well''
    #163 ''Meksika'ya Yolculuk''
    #164 ''Rurales''

    Biri Nizzi, diğeri Boselli imzalı her iki öykü de kendi içinde tatmin ediciydi...Büyük beklentilere sokmadığı gibi çıtayı da düşürmedi, pazar keyfi oldu...Sonraki ciltlerden beklentim, 39. cildin sonunda başlayıp 40. cildin başında biten ''Kit Willer' i Öldürün'' kalitesinde Boselli & Font ortaklığında maceralara daha sık denk gelmek...

    Oğlak Teks 'lerde sona yaklaşıyorum emin adımlarla...Başlayıp biten tam maceralı birkaç cilt var önümde...Niyetim pazardan pazara bir tam macera okumak değil de bir tam maceralı cilt devirmek...Hafta içleri Teks okumak adetim değildir ama Oğlak edisyonunu bitirip Çizgi Düşler dönemine geçmek için hafta içlerine de birer Teks alabilirim...Bu yaz yarılanmadan Süper Cilt 'leri finallemek istiyorum...Sonra Çizgi Düşler 'e geçmeden Oğlak Altın Seri 'yi kaldığım Altın Cilt 5 'ten itibaren adım adım ilerletmek niyetindeyim...Bakalım...

[HacıGeraltEmmi]

Sonra Çizgi Düşler 'e geçmeden Oğlak Altın Seri 'yi kaldığım Altın Cilt 5 'ten itibaren adım adım ilerletmek niyetindeyim...Bakalım...

Çok zorlu bir uğraşa girişiyorsun, azminden dolayı kutluyor, başarılar diliyorum. 

[ferzan]

Çok zorlu bir uğraşa girişiyorsun, azminden dolayı kutluyor, başarılar diliyorum. 

    Altın Seri 'ye başlamam, lise yıllarımda bu serinin ilk yayınına dayanıyor abi... O zaman bile pek çok şeye burun kıvıran bir ahkam budalası ve çok bilmiş pozlarında bir okurken bile altın seriyi okurken dönemin kafasına ve ruhuna girip keyif alabiliyordum...Çok uzun bir serinin ilk hallerinden itibaren gelişimini görmek ve ezber oluşumlarına tanık olmak da ayrıca hoşuma gittiğinden, zaman içerisinde çok fazla fırsat verememiş olsam da hiç yabancısı olmadığım bu seride her cilt bir öncekinden daha rahat ve güzel bir hal alıyor...Tek fark, halen bant sistemiyle devam eden Galep 'in bugünkü Teks sayfalarının bir buçuk katı kadar fazla panel kullanması...Yoksa daha 5.ciltte bile ilk Zagor KM ciltlerdekinden daha iyi bir hal aldı...Ben Zagor KM ilk 9-10 ciltte çok zorlanmıştım ama Teks 'in genel bir havası var, 1948 'deki ilk maceralar ve sayfa kenarlarına çizilmiş, bant boşluklarına eklenmiş karikatürize kovboy köpek vs. vinyetleri bile rahatsız etmezdi beni...Evet, kesinlikle zor bir uğraş ama ciltlerdeki her fasikülün alıştığımız 112 sayfa yerine 160 sayfa olması ve bant başına düşen panel sayısının nispeten daha fazla oluşu yoruyor, hızlı ilerlemeyi sekteye uğratıyor...8. ciltten sonra galiba fasikül sayfa adedi 128 olacak, daha sonra da 112 'de sabitlenecek...Galep de bant sistemini bırakıp doğrudan sayfa düzenlemesine geçecek, böylece daha rahat okunacak...Maceralardan ve naiflikten yana sorunum yok ama...Dediğim gibi, serinin dönemine, ruhuna ve kafasına girince, aralıksız okumamak kaydıyla ilk dönemler naif bir hoşluk verebiliyor...Elbette yeni maceralarla kıyaslanamaz ama benim gibi bir karakterin dünü, bugünü ve yarınını tamamen okuyup bitirmek isteyenler için Teks kesinlikle bereketli topraklar arasında...İlk maceraları bile EsseGesse üretimlerini fersah fersah geride bırakır ciddiyet olarak...Böyle bakınca altın seri bile bir kalite çıtasının üzerinde oluyor...

[caretta]

Dorukhan Bey özellikle Oğlak Altın Seri'ye yönelik övgü dolu sözlerinize ve okuma azminize teşekkür ederim.

[darkwood]

İki yıl kadar önce Tex Altın seriye 1.ciltten yeniden başladım. Önce kısa maceralar basit çizimler derken ciltler ilerledikçe derinleşen hikayeler oturan çizimlerle gittikçe artan bir keyif aldım. Serinin 1/3 ne geldiğimde ise çıkan bir çok farklı yayının cazibesine kapılınca, bu seriyi okuma hızım bir parça yavaşladı. Vakti, zamanı bol olan ve diğer serilere fazla bulaşmayan arkadaşlar için gerçekten iyi bir tercih olabilir.

[ferzan]

    Dün akşam bitirdiğim Teks macerası pek lezizdi...Süper Cilt 42 'in ilk yarısında yer alan, "Nöbetçi" adıyla başlayıp "Askerin Dönüşü" adıyla biten iki fasiküllük bir macera...Aylık seri 165 ve 166 'ya tekabül ediyor...Orijinal sayı 565 ve 566.



    Macera çok dinamik bir şekilde başladı, doğrudan aksiyonla açıldı...Güneyde bir grup kızılderili yağmacıdan kaçmakta olan Teks ve Carson, köşeye sıkışıp bir mesaya sığınırlar...Mesanın iç kısmına tesadüfen geçip yarım gün kadar sonra bir mağaraya ulaşırlar ama burada hırpani kılıklı biri onları ateş ederek karşılar...Saçı sakalı uzamış, üzerinde epey yıpranmış bir güneyli üniforması olan ve İç Savaş 'ın seneler önce bittiğinden habersiz, görev yerini terk etmemiş bu adamın hikayesi, Teks ile Carson 'u ta Atlanta 'ya kadar götürüp çok büyük bir hesaplaşmanın ve hak aramanın orta yerine bırakacaktır...

    Bu macerayı da dört yıl önce, süper ciltleri 40 'tan itibaren gelişigüzel ve koleksiyon amacı gütmeksizin topladığım dönemden okuduğumu sanıyorum ama aklımda bir şey kalmamış, ilk kez okuyor gibi oldum...Sıralı ve eksiksiz külliyat okumalarımda kronolojiye sadık kalayım derken arada gözümden kaçan ve tamamen unuttuğum böyle güzel maceralara denk gelmek iyi oluyor...Nizzi 'nin yazıp Repetto 'nun çizdiği bu 224 sayfalık güzelliği okuması da, seyretmesi de ayrı bir keyifti...Epeydir kendime itiraf edemediğim bir gerçeğin de adını koymuş oldum; Repetto da tıpkı Ticci, Font, Villa, Fusco ya da Ortiz gibi en favori Teks çizerlerimden biri artık...

[ferzan]

Bahaneyle birkaç Repetto sayfası paylaşayım...Örneklerin bazısı bu maceradan, siyah-beyaz ve renkli iki ayrı edisyondan...
Bazısı da Maxi Teks serisi için çizdiklerinden...

[ferzan]

    Süper Cilt 42 'nin diğer yarısına tekabül eden iki bölümlük macerayı da taze taze bitirdim...Gene dört sene önce okuyup gene bir şey hatırlamadığım maceralardan biri oldu...''On Yıl Sonra'' adıyla başladı, ''Kanlı Cennet'' adıyla bitti...Oğlak aylık seri 167 ve 168, orijinal 567 ve 568 numaralı sayılar...



    Genelde çok hoşuma giden ve sıradışı bulduğum serüvenler hakkında kelam etmek istediğimden, bu seride geç kaldığım ya da ister istemez yazmayı unutmuş olduğum güzel öyküler haricinde hep denk geldiğim ve güzel bulduğum Teks maceralarını vaktim varsa sıcağı sıcağına yazmaya gayret ettim...Bu macerayı ise son ana kadar yazacağımı sanmıyordum, zira o denli klişelerle dolu ve beklentileri olduğu gibi çıkaran, tahmin edilebilir bir maceraydı ki, hakkında üç beş kelam etmek yersiz olacaktı ama son sayfalarda fikrim değişti...

    Nizzi 'nin yazıp Rossi 'nin çizdiği bu macera, yepyeni şeyler söylemekten çok uzak bir yapıya sahipti...Buna rağmen kalite ortalaması altına düşmediğinden kendini sıkmadan ama heyecanlandırmadan okuttu...Mormonlar ya da Amishler gibi dindar bir topluluk, komşuları olan bir başka çiftlik sakinleri, her iki topluluğun elinden topraklarını almaya çalışan ve bu uğurda zorbalık ve şantajdan kaçınmayan üçüncü bir çiftlik, bu çiftliğin hiçbir şeyden habersiz köşesine çekilmiş ihtiyar sahibi ve babasından habersiz işleri yöneten güzel ama şeytani kızı, kızın dindar topluluktan bir gençle olan gizli ilişkisi, kızın aşırı derecede taş kalpli olması, dindar topluluğun elini silaha atmayıp on yıl önce bir konuda kendilerine yardımcı olan Teks ve Carson 'dan yardım istemesi, kahramanlarımızın yolda diğer çiftlik sakinlerinin uğradığı zorbalıkla karşılaşması, çok geçmeden kartları açık oynaması ve saire klişelerle dolu gayet tahmin edilebilir bir maceraydı...Gene de sıkmadan, bitirmek için okumaya devam ederken, maceranın son sayfalarına gelmemle birlikte genel gidişatın oluşturduğu beklentiden çok farklı bir son ile Nizzi beni şaşırttı, adeta Boselli yazmış gibi hissettirdi...Maceranın tamamını kurtarmasa da son dakika golü gibi oldu diyebilirim bu sayfalar ve öykünün bağlanışı...

    O sebeple hiç klavye eskitmeyi düşünmediğim bu ortalama macera, kendinden bu sayede bahsettirmiş oldu...

[ferzan]

    Bu pazar da şöyle esaslı bir Teks macerası daha okumuş olduk...Süper Cilt 43 'te yer alan, ''Buffalo Askerler'' adıyla başlayıp ''Onuncu Süvari Birliği'' adıyla devam eden ve ''Uteler 'in Kuşatması'' adıyla sona eren, 280 sayfalık ve iki buçuk fasiküllük bu macerayı da dört sene evvel okumuştum...Bu kez okudukça hatırladım, maceranın güzel hatırası tazelenmiş oldu...Oğlak fasikül serisi 169, 170 ve 171 numaralı fasiküllere tekabül ediyor...Orijinal 569, 570 ve 571 nolu sayılar...Boselli yazmış, Ticci çizmiş...Bu noktada maceranın kaliteli olmasına şaşmamak gerek...





    Çok güzel ve anlamlı bir maceraydı...Metin niteliği de, aksiyonu da üst düzeydi ve bunlar esnasında duygulara oynamayı da bildi...

    On yıla yakın bir süredir Teks ile Carson 'ın izini kaybettikleri belalı bir komançeronun, Ute yerlilerinin topraklarından altın çıkarmak uğruna ordu ile Uteler 'i karşı karşıya getirmesini konu alan bu serüvene adını veren Buffalo Askerleri, Amerikan tarihinde gerçekten yer almış...İç Savaş 'tan sonra durumları pek değişmese de türlü güçlüklere göğüs gererek orduda zar zor yer alabilen ama inadına önleri kesilen, yükselmeleri uygun bulunmayıp köpek muamelesi gören siyahi askerlerin mensup olduğu Onuncu Süvari Birliği, tüm öngörülerin aksine kendilerini yıllardır orduya kanıtlamıştır...Ten renkleri ve kıvırcık saç tipleri dolayısıyla yerliler tarafından kutsal hayvanları bizonlara (buffalolara) benzetilerek (bizonların da kürkleri yer yer kara renkli ve kıvırcık olduğundan) savaş alanında elde ettikleri bu efsanevi lakaplarını resmi kayıtlara da taşımış olan Buffalo Askerleri 'nin hem yiğitliklerini, hem yoksulluklarını hem de hor görülmelerine rağmen gösterdikleri tevazu dolu yüce gönüllülüklerini ön plana çıkaran ırkçılık karşıtı bu leziz öyküyü henüz okumamış tüm Teks severlere gözüm kapalı öneririm...

    Geçen pazardan beri neredeyse 2000 sayfa (3 Dev Albüm, 3 Süper Cilt) Teks okumak suretiyle adeta Teks krizine girmişim...Daha okunacak ciltler dolusu Teks var ama bu haftaki yoğun okuma bir bakıma ara kapatma gibi oldu...Süper Cilt 43 'ün son bir buçuk fasikülüne tekabül eden macerayı da yakın bir zamanda okuyup dev albüm kronolojisine devam etme ve aralarda Maxi 'lerden okumadığım son ciltleri okuma planım var...Ne ara süper ciltlerin kalanı ile altın seride kaldığım yerden devam ederim artık zaman gösterecek...Üstelik arayı kapatmam gereken fumetti yığınının sadece bir kısmı Teks 'e ait...Bakalım...